• Sonuç bulunamadı

2. MUHASEBE UYGULAMALARINA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

2.3. Birleşme, Bölünme ve Tür Değiştirme Uygulamalarına İlişkin

2.3.3. Bölünmenin Tanımı ve Bölünme Nedenleri

Bölünmenin anlamına terimsel olarak baktığımızda; var olan bir bütünlüğün ayrılması veya parçalanması şeklinde ifade edilebilir. Şirketler hukuku bakımından ise; Şirketlerin malvarlıkların tamamının veya bir kısmının, var olan başka bir şirket bünyesinde veya yeni bir şirket kurularak, bölünen şirketin ortaklarının malvarlıklarınca temsil edildiği yeni bir oluşumdur.

Tanımdan da anlaşılacağı üzere, bölünme iki türlü meydana gelmektedir. Bunlar; tam ve kısmi bölünmedir.

14

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 19. madde 3. fıkra (a) bendinde tam bölünmenin detaylı bir şekilde tanımı yapılmıştır. Buna göre; Tam mükellef bir sermaye şirketinin tasfiyesiz olarak infisah etmek suretiyle bütün mal varlığını, alacaklarını ve borçlarını kayıtlı değerleri üzerinden mevcut veya yeni kurulacak iki veya daha fazla tam mükellef sermaye şirketine devretmesi ve karşılığında devredilen sermaye şirketinin ortaklarına devralan sermaye şirketinin sermayesini temsil eden iştirak hisseleri verilmesidir.

Tam bölünmede, şirketin tüm malvarlığı bölümlere ayrılır ve diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler. Tam bölünüp devrolunan şirket sona erer ve unvanı ticaret sicilinden silinir (http://www.ey.com/Publication/vwLUAssets/100_Soruda_LTD_Sirketler/$FILE/100S oruda_LTD_Sirketler-061212-02.pdf, 15.04.2013).

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 19. madde 3. fıkra (b) bendinde ise Kısmi bölünme; tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi niteliğindeki bir yabancı kurumun Türkiye'deki iş yeri veya daimî temsilcisinin bilânçosunda yer alan taşınmazlar ile en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak hisseleri ya da sahip oldukları üretim veya hizmet işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri üzerinden aynî sermaye olarak mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesidir.

Kısmi bölünmede, bir şirketin malvarlığının bir veya birden fazla bölümü diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler veya bölünen şirket, devredilen malvarlığı bölümlerinin karşılığında devralan şirketlerdeki payları ve hakları elde ederek yavru şirketini

oluşturur(http://www.ey.com/Publication/vwLUAssets/100_Soruda_LTD_Sirketler/$FI LE/100Soruda_LTD_Sirketler-061212-02.pdf, 15.04.2013).

Şirketler aşağıda yazılı amaçları gerçekleştirebilmek için bölünme yoluna gidebilir. Bu amaçlar (Dede, 2006:63-65);

Verimliliğin artması açısından:

Verimliliğin sağlanabilmesinin koşulu, belirli bir miktar kaynaktan en az maliyetle mümkün olan en yüksek üretimi sağlamaktır. İşletmelerin birden fazla alanda faaliyet göstermeleri, bazı işletme faaliyetlerinin denetiminin zorluğu vb. nedenlerle işletme kaynaklarının kullanımında verimlilikten uzaklaşılması söz konusu olabilmektedir. İşletme büyüklüğünün ve kaynak kullanım miktarının gittikçe artması, artan maliyetler ve azalan verimler olarak ifade edilen olumsuz durumlara yol açabilir. İşletmeler meydana gelen bu olumsuz durumu aşmak için bölünmeye gidebilir.

Mali yapının güçlendirilmesi ve rekabet gücünün artırılması açısından: Bölünme işlemi ile bir işletmeden diğer bir işletmeye aktarılan mal varlığının sağladığı ek güç işletmelerin mali yapılarının güçlenmesini sağlamaktadır. Alt işletmelerin ayrılarak kendi türlerinden olan işletmelere katılmaları, mali gücün birleştirilmesiyle yeni bir rekabet gücü doğurmaktadır.

Uzlaşma ve yönetimin kolaylaştırılması açısından;

Bölünme müessesesi ile işletme bünyesi altında olup da farklı alanlarda faaliyet gösteren alt işletmeler ayrılmakta, uzman oldukları alanlarda faaliyete devam etmekte ve yönetim açısından ayrı bir çatı altına girmektedirler. Böylece ana işletmenin eleman sayısında azalma olmakta, iş yükü hafiflemekte ve işletmenin yapısı dinamikleşmektedir. Örneğin, aynı anda hem üretim hem de pazarlama faaliyetini gerçekleştiren bir işletme, bölünerek bu iki alanda ayrı ayrı faaliyette bulunmaktadır. Bu

şekilde küçülen ve denetimi kolaylaşan bir işletmenin amaçlarını gerçekleştirmesi kolaylaşmaktadır.

Ortaklar arasında çıkan anlaşmazlıkların olumsuz etkilerinin giderilmesi açısından:

Özellikle çok ortaklı işletmelerde işletme stratejilerinin belirlenmesi, politikalarının oluşturulması ve uygulanacak kararların alınması zorlaşmaktadır. Bu durumun temel nedeni işletme ortaklarının düşüncelerinin farklılığıdır. Uygulanacak stratejiler ve alınacak kararlar konusunda ortaklar arasında fikir birliğinin sağlanamaması, işletme faaliyetlerini olumsuz etkileyecek hatta işletmelerin tasfiyesine kadar gidebilecektir. Bu tür durumla karşılaşan şirket bölünme yoluna gidip bu sorunu aşabilir.

2.3.4. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Bölünme Hükümleri

Bölünmeye ilişkin 6762 Sayılı Eski TTK’da herhangi bir hüküm bulunmazken, 6102 Sayılı TTK’da ‘Ticaret Şirketleri’ isimli ikinci kitap’da 159. ve 179. maddeler arasında düzenlemeler yapılmıştır. Bu bölümde 6102 Sayılı TTK’nın bölünmeye ilişkin yer alan düzenlemeler incelenecektir.

Genel Hükümler

Şirketlerin tam veya kısmi bölünebilecekleri TTK 159. madde’de izah edilmiştir. Buna göre;

Tam bölünmede, şirketin tüm malvarlığı bölümlere ayrılır ve diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler. Tam bölünüp devrolunan şirket sona erer ve unvanı ticaret sicilinden silinir (TTK m. 159/1).

Kısmi bölünmede, bir şirketin malvarlığının bir veya birden fazla bölümü diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler veya bölünen şirket, devredilen malvarlığı bölümlerinin karşılığında devralan şirketlerdeki payları ve hakları elde ederek yavru şirketini oluşturur (TTK m. 159/2).

Geçerli Bölünmeler

TTK 160. madde’ye göre bölünmenin geçerli olabilmesi için; Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin, sermaye şirketlerine ve kooperatiflere bölünebileceği belirtilmiştir.

Kanun bölünebilen şirketleri sınırlayıcı bir tarzda belirlemiştir. Hükmün, her sermaye şirketinin ve kooperatif şirketin kendi genel türü içinde bölüneceği şeklinde yorumlanmaması gerekir. Bir anonim şirket, bir limited şirkete SPBKomO15’ya ve

kooperatife bölünebilir. Bunun Gibi, bir kooperatif şirketin de bir anonim şirkete ve/veya limited şirkete bölünmesine engel yoktur. Buna karşılık bir anonim şirket şahıs şirketlerine bölünemez ve tersi de mümkün değildir (TTK Gerekçe m. 160).

Şirket Paylarının ve Haklarının Korunması

Tam ve kısmi bölünmede şirket payları ve hakları 140’ıncı madde uyarınca korunur (TTK m.161/1). Bölünen şirketin ortaklarına, devralan şirkette pay tahsis edilmesi zorunluluğu bölünmenin yapısı ve niteliği gereğidir. İlke, çok yönlü ve geniş kapsamlıdır. İlkeye göre, bölünen şirketin ortakları bölünmeye katılan devralan şirketlerin tümünde ya da bazılarında ortak olabilir veya bölünen şirkette paylarını artırabilirler. Mutabakat varsa bölünen şirketten ayrılabilirler, ancak ihraç edilemezler. Ayrılma, anonim şirketler hukukunda istisnaî olan bir hâl olduğu için bölünmenin sağladığı bu olanak ilgi çekicidir (TTK Gerekçe m.161/1).

15

Devreden şirketin ortaklarına (TTK m.161/2);

Bölünmeye katılan tüm şirketlerde, mevcut payları oranında şirket payları veya

Bölünmeye katılan bazı veya tüm şirketlerde, mevcut paylarının oranına göre değişik oranda şirket payları, tahsis edilebilir.

Bölünmenin Uygulanmasına İlişkin Hükümler

Bu bölümde, bölünme gerçekleşirken sermaye artırımı veya azaltılması, yeni bir şirketin ortaya çıkması ve bölünme sonucunda düzenlenecek ara bilânçoya ilişkin TTK’nın hükümleri incelenecektir.

Sermayenin Azaltılması

Bölünme sebebiyle devreden şirketin sermayesinin azaltılması hâlinde 473, 474 ve 592’nci maddeler ile kooperatiflerde Kooperatifler Kanununun 98’inci maddesine dayanılarak bu Kanunun 473 ve 474’üncü maddeleri uygulanmaz (TTK m. 162/1).

Sermaye Artırımı

Devralan şirket sermayesini, devreden şirketin ortaklarının haklarını koruyacak miktarda artırır (TTK m.163/1). Bölünmede, ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler uygulanmaz. Bölünme sebebiyle, kayıtlı sermaye sisteminde müsait olmasa bile, tavan değiştirilmeden sermaye artırılabilir (TTK m.163/2).

Yeni Kuruluş

Bölünme çerçevesinde yeni bir şirketin kurulmasına bu Kanun ile Kooperatifler Kanununun kuruluşa ilişkin hükümleri uygulanır. Sermaye şirketlerinin kurulmasında, kurucuların asgari sayısına ve ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler uygulanmaz (TTK m.164).

Ara Bilânço

Bölünme işlemlerinde ara bilânçonun düzenlenmesi için aşağıda belirtilen iki koşuldan birinin gerçekleşmesi gerekir. Bunlar (TTK 165/1);

Bilânço günüyle, bölünme sözleşmesinin imzası veya bölünme planının düzenlenmesi tarihi arasında, altı aydan fazla bir zaman geçmiş ise,

Son bilânçonun çıkarılmasından itibaren, bölünmeye katılan şirketlerin malvarlıklarında önemli değişiklikler meydana gelmiş olduğu takdirde, bir ara bilânço çıkarılır (TTK m. 165/1).

Ara bilânçoya yıllık bilânçoya ilişkin hüküm ve standartlar uygulanır. Ara bilânço için (TTK m.165/2);

Fiziki envanter çıkarılması gerekli değildir,

Son bilânçoda kabul edilmiş bulunan değerlemeler, sadece ticari defterlerdeki hareketler ölçüsünde değiştirilir; amortismanlar, değer düzeltmeleri ve karşılıklar ile ticari defterlerden anlaşılmayan işletme için önemli değer değişiklikleri de dikkate alınır.

Bölünme Sözleşmesi ve Bölünme Raporu

Bir şirket, bölünme yoluyla, malvarlığının bölümlerini var olan şirketlere devredecekse, bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından bir bölünme sözleşmesi yapılır (TTK m.166/1). Bir şirket, bölünme yoluyla, malvarlığının bölümlerini yeni kurulacak şirketlere devredecekse, yönetim organı bir bölünme planı düzenler (TTK m.166/2).

Yukarıda maddeler incelendiğinde; Bir şirket mevcut bir şirkete bölünerek devroluyorsa bölünme sözleşmesi, yeni bir kuruluş şeklinde bölünüyorsa bölünme planı hazırlanacağı anlaşılmaktadır.

Hem bölünme sözleşmesinin hem de bölünme planının yazılı şekilde yapılması ve bunların genel kurul tarafından 173’üncü madde hükümlerine göre onaylanması şarttır (TTK m.166/3).

Bölünme Sözleşmesinin ve Bölünme Planının İçeriği

Bölünme sözleşmesi ve bölünme planının içeriğinde neler bulunması gerektiği 167’inci madde’de belirtilmiştir. Buna göre;

Bölünmeye katılan şirketlerin ticaret unvanlarını, merkezlerini ve türlerini, Aktif ve pasif malvarlığı konularının devir amacıyla bölümlere ayrılmasını ve tahsisini; açık tanımlamayla, bu bölümlere ilişkin envanteri; taşınmazları, kıymetli evrakı ve maddi olmayan malvarlığını teker teker gösteren listeyi, Payların değişim oranını ve gereğinde ödenecek denkleştirme tutarını ve devreden şirketin ortaklarının, devralan şirketteki ortaklık haklarına ilişkin açıklamaları,

Devralan şirketin; intifa senedi16, oydan yoksun pay17 ve özel hak sahiplerine tahsis ettiği hakları,

Şirket paylarının değişim tarzlarını,

Şirket paylarının bilânço kârına hangi tarihten itibaren hak kazanacaklarını ve bu istem hakkının özelliklerini,

16

Şirket genel kurulunun alacağı kararla bazı kimselere çeşitli hizmetler ve alacak karşılığı olarak kuruluştan sonra verilen ve sermaye payını temsil etmeyen hisse senetleridir.

17

Sermaye artırımı suretiyle oy hakkı hariç, sahibine kâr payından ve istendiğinde bedelsiz pay alma hakkında imtiyaz dışındaki diğer hususlarda imtiyaz ve diğer ortaklık haklarını sağlayan, istendiğinde belirli bir vade veya vadelerde, sabit veya değişken oranda ortaklığın oy hakkına sahip paylarını satın alma ve ortaklık payları ile değiştirme hakkı veren hisse senedidir.

Devreden şirketin işlemlerinin hangi tarihten itibaren devralan şirketin hesabına yapılmış kabul edildiğini,

Yönetim organlarının üyelerine, müdürlere, yönetim hakkına sahip kişilere ve denetçilere tanınan özel menfaatleri,

Bölünme sonucu devralan şirketlere geçen iş ilişkilerinin listesini içerir.

Bölünmenin Dışında Kalan Malvarlığı

Bölünme sözleşmesinde veya bölünme planında tahsisi yapılmayan malvarlıkların olması durumunda (TTK m.168/1);

Tam bölünmede, devralan tüm şirketlerin, bölünme sözleşmesi veya planına göre kendilerine geçen net aktif malvarlığının oranına göre, devralan tüm şirketlere paylı mülkiyet hakkı düşer,

Kısmi bölünmede söz konusu malvarlığı, devreden şirkette kalır.

Birinci fıkra hükmü kıyas yoluyla alacaklara ve maddi olmayan malvarlığı haklarına da uygulanır (TTK m.168/2). Tam bölünmeye katılan şirketler, bölünme sözleşmesi veya bölünme planına göre herhangi bir şirkete tahsis edilmeyen borçlardan sorumludurlar (TTK m.168/3).

Bölünme Raporu

Bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları, bölünme hakkında ayrı veya ortak rapor hazırlarlar (TTK m. 169/1).

Bölünme raporunda içeriğinde aşağıdaki bilgilerin bulunması gerekmektedir (TTK m.169/2);

Bölünmenin amacını ve sonuçlarını,

Payların değişim oranlarını ve gereğinde ödenecek denkleştirme tutarını, özellikle devreden şirketin ortaklarının devralan şirketteki haklarına ilişkin açıklamaları,

Değişim oranının saptanmasında, payların değerlemesine ilişkin özellikleri, Gereğinde, bölünme dolayısıyla ortaklar için doğacak olan ek ödeme yükümlülüklerini, diğer kişisel edim yükümlülüklerini ve sınırsız sorumluluğu,

Bölünmeye katılan şirketlerin türlerinin farklı olması hâlinde, ortakların yeni tür sebebiyle söz konusu olan yükümlülüklerini,

Bölünmenin işçiler üzerindeki etkileri ile içeriğini; varsa sosyal planın içeriğini,

Bölünmenin, bölünmeye katılan şirketlerin alacaklıları üzerindeki etkilerini, hukuki ve ekonomik yönleri ile açıklar ve gerekçelerini gösterir.

Yeni kuruluşun varlığı hâlinde, bölünme planına yeni şirketin sözleşmesi de eklenir (TTK m.169/3). Tüm ortakların onaylaması hâlinde küçük ve orta ölçekli şirketler bölünme raporunun düzenlenmesinden vazgeçebilirler (TTK m.169/4).

Belgelerin İncelenme Hakkı

Bölünmeye katılan şirketlerden her biri, genel kurulun kararından iki ay önce, merkezlerinde, halka açık anonim şirketler ayrıca SPK’nın uygun gördüğü yerlerde (TTK m. 171/1);

Bölünme sözleşmesini veya bölünme planını, Bölünme raporunu,

Son üç yılın finansal tabloları ile faaliyet raporlarını ve varsa ara bilânçoları, bölünmeye katılan şirketlerin ortaklarının incelemesine sunar.

Tüm ortakların onaylaması hâlinde küçük ve orta ölçekli şirketler birinci fıkrada öngörülen inceleme hakkından vazgeçebilirler (TTK m. 171/2).

Ortaklar, bölünmeye katılan şirketlerden, birinci fıkrada sayılan belgelerin kopyalarının kendilerine verilmesini isteyebilirler. Suretler için bedel veya herhangi bir gider karşılığı istenemez (TTK m.171/3).

Bölünmeye katılan şirketlerden her biri, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde, sermaye şirketleri ayrıca internet sitesinde, inceleme yapma haklarına işaret eden bir ilan yayımlarlar (TTK m. 171/4).

Malvarlığındaki Değişikliklerle İlgili Bilgiler

Bölünmeye katılan şirketlerin malvarlıklarında meydana gelen değişikliklere 150’nci madde kıyas yoluyla uygulanır (TTK m.172).

Bölünme Kararı

175’inci maddede öngörülen alacakların teminatının sağlanmasından sonra, bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları, bölünme sözleşmesini veya bölünme planını genel kurula sunar (TTK m.173/1). Bölünme kararı, bölünmenin hukuken gerçekleştirilmesinin, şirketin/şirketlerin ve şirket paylarının yeniden yapılandırılmalarının ve bölünen şirketin hukukî yazgısının en önemli aşamasını oluşturur. Bu karar tam bölünmede, bölünen şirketin malvarlığının başka ortaklarca paylaşılması ve şirketin sona erip sicilden silinmesi, gereğinde yeni şirketlerin oluşması ve bölünen şirketin ortaklarının katılma paylarının devralan şirkette veya şirketlerde bir düzene bağlanması sonucunu doğurur. Bu sebeple bölünme sözleşmesinin veya planının, içinde şirket haklarının kullanıldığı organa yani genel kurula sunulması gerekir (TTK Gerekçe m.173/1).

Onama kararı birleşme kararına ilişkin 151’inci maddenin birinci, üçüncü, dördüncü ve altıncı fıkralarında öngörülen nisaplara uyularak alınır (TTK m.173/2).

Oranın korunmadığı bölünmede onama kararı, devreden şirkette oy hakkını haiz ortakların en az yüzde doksanıyla alınır (TTK m.173/3). Üçüncü fıkra azlık hakkını koruyan özel bir hükümdür. Oranın korunmadığı bölünmede (161 inci maddede yapılan açıklamalara bakılmalıdır) bölünme kararının verileceği ana kadar ortaklar arasında var olan katılma payları düzeni (oranı) bozulacak ve eşitsizliğe dayalı yeni bir düzen gelecektir. Yeni düzenin kimin yararına, kimin zararına olduğu somut olay gerçeğine bağlıdır. Kanun, yüksek bir nisap öngörerek, ortakların en az yüzde doksanının sahip bulundukları oylarla kabul etmedikleri bir düzenin geçerli olmasını istememiştir (TTK Gerekçe m. 173/3).

Alacakların Korunması

Bölünmeye katılan şirketlerin alacaklıları, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde, yedişer gün aralıklarla üç defa yapılacak ilanla ve sermaye şirketlerinde ayrıca internet sitesine de konulacak ilanla, alacaklarını bildirmeye ve teminat verilmesi için istemde bulunmaya çağrılırlar (TTK m. 174).

Bölünmeye katılan şirketler, 174’üncü maddede öngörülen ilanların yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde, istemde bulunan alacaklıların alacaklarını teminat altına almak zorundadırlar (TTK m.175/1).

Bölünme ile alacaklıların alacaklarının tehlikeye düşmediğinin, ispatı hâlinde, teminat altına almak yükümü ortadan kalkar (TTK m.175/2).

Diğer alacaklıların zarara uğramayacaklarının anlaşılması hâlinde, şirket, teminat göstermek yerine borcu ödeyebilir (TTK m. 175/3).

Bölünmeye Katılan Şirketlerin İkinci Derecede Sorumluluğu

Bölünme sözleşmesi veya bölünme planıyla kendisine borç tahsis edilen şirket, bu suretle birinci derecede sorumlu bulunan şirket, alacaklıların alacaklarını ifa etmezse, bölünmeye katılan diğer şirketler, ikinci derecede sorumlu şirketler, müteselsilen18

sorumlu olurlar (TTK m.176/1).

İkinci derecede sorumlu olan şirketlerin takip edilebilmeleri için, alacağın teminat altına alınmamış ve birinci derecede sorumlu şirketin (TTK m.176/2);

İflas etmiş,

Konkordato süresi19 almış,

Aleyhinde yapılan bir icra takibinde kesin aciz vesikası20

alınmasının şartları doğmuş,

Merkezi yurt dışına taşınmış ve artık Türkiye’de takip edilemez duruma gelmiş veya

Yurt dışındaki merkezinin yeri değiştirilmiş ve bu sebeple hukuken takibi önemli derecede güçleşmiş olması gerekir.

Ortakların Kişisel Sorumluluğu

Ortakların kişisel sorumlulukları hakkında birleşmeye ilişkin 158’inci madde hükmü uygulanır (TTK m.177).

İş İlişkilerinin Geçmesi

Tam veya kısmi bölünmede, işçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, devir gününe kadar bu sözleşmeden doğan bütün hak ve borçlarla

18

Birden çok kimsenin, bir borçun veya zararın (tamamının) ödenmesinden, zincirleme olarak ve tek başına sorumlu olması durumu

19

Herhangi bir sebepten dolayı işleri bozulmuş, ödeme gücünü belli ölçüde kaybedip mali durumu bozulmuş iyi niyetli ve dürüst borçluları korumak ve borcunun ödenebilmesi için işletilen süreçtir.

20

Borçlunun, üzerinde koğuşturma işlemi yapılan alacağı, ödemeye yeter malı, parası, bulunmadığını göstermek üzere icra örgütünce düzenlenen belge.

devralana geçer (TTK m. 178/1). İşçi itiraz ederse, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erer; devralan ve işçi o tarihe kadar sözleşmeyi yerine getirmekle yükümlüdür (TTK m.178/2). Eski işveren ile devralan, işçinin bölünmeden evvel muaccel21 olmuş alacakları ile hizmet sözleşmesinin normal olarak sona ereceği veya işçinin itirazı sebebiyle sona erdiği tarihe kadar geçen sürede muaccel olacak alacaklarından müteselsilen sorumludur (TTK m. 178/3). Aksi kararlaştırılmadıkça veya hâlin gereğinden anlaşılmadıkça, işveren hizmet sözleşmesinden doğan hakları üçüncü bir kişiye devredemez (TTK m.178/4). İşçiler muaccel olan ve birinci fıkrada öngörüldüğü şekilde muaccel olacak alacaklarının teminat altına alınmasını isteyebilirler (TTK m. 178/5). Devreden şirketin bölünmeden önce şirket borçlarından dolayı sorumlu olan ortakları, hizmet sözleşmesinden doğan ve intikal gününe kadar muaccel olan borçlarla, hizmet sözleşmesi normal olarak sona ermiş olsaydı muaccel hâle gelecek olan veya işçinin itirazı sebebiyle hizmet sözleşmesinin sona erdiği ana kadar doğacak olan borçlardan müteselsilen sorumlu olmakta devam ederler (TTK m. 178/6).

Ticaret Siciline Tescil ve Geçerlilik

Bölünme onaylanınca, yönetim organı bölünmenin tescilini ister (TTK m.179/1). Kısmi bölünme sebebiyle devreden şirketin sermayesinin azaltılması gerekiyorsa buna ilişkin esas sözleşme değişikliği de tescil ettirilir (TTK m. 179/2). Tam bölünme hâlinde devreden şirket ticaret siciline tescil ile birlikte infisah eder (TTK m.179/3). Bölünme ticaret siciline tescille geçerlilik kazanır. Tescil ile tescil anında envanterde yer alan bütün aktifler ve pasifler devralan şirketlere geçer (TTK m.179/4).

21

2.3.5. Tür Değiştirme İle İlgili Genel Bilgiler

TTK’da tür değiştirme konusuna ‘Ticaret Şirketleri’ isimli ikinci kitap da 180. ve 190. maddeler arasında değinilmiştir.

Tür değiştirme kavram olarak ‘Birleşme’ ya da ‘Devir’den farklıdır. Birleşme veya devir durumunda en az iki şirket öz konusu iken, tür değiştirmede aynı ve tek bir şirket söz konusu olup hukuki şekli değişmektedir. Başka bir ifade ile eski şirket, faaliyetine başka bir hukuki yapı altında devam etmektedir (Otlu, 2011:127).

Yukarıdaki ifadeden tür değiştirmeyi; Şirketlerin bulunduğu hukuki düzeni terk edip başka bir şirket yapısına dönüşmeleri şeklinde tanımlayabiliriz.

Şirketlerin tür değiştirmelerini; Sermaye yapısını güçlendirmek, ortak sayısını artırmak, halka açılmak, mevcut sermaye şirketi tipinde hantallaşan işletmeyi hantallaşmaktan kurtulmak, finansman ve teşvik olanaklarını artırmak, vergi avantajlarından yararlanmak için yapmak istediklerini genel olarak söyleyebiliriz (http://uye.yaklasim.com/FileZone/yaklasim/Ucretsiz_Ekler/Sermaye%20Sirketlerinde %20Tur%20Degisikligi/02-2013/02_2013.htm, 30.06.2013)

Çalışmanın bundan sonraki bölümünde TTK’nın tür değiştirme uygulamalarına ilişkin getirilen düzenlemeleri açıklanacaktır.

2.3.6. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Tür Değiştirme Hükümleri

Genel Hükümler

TTK 180. madde’ye göre; bir şirketin hukuki şeklini değiştirebileceği ve yeni türe dönüştürülen şirketin eskisinin devamı olacağıdır.

Geçerli Tür Değiştirmeler

TTK’nın 181. maddesinde hangi türdeki şirketlerin diğer hangi tür şirkete dönüşebileceği belirtilmiştir. Buna göre;

Bir sermaye şirketi;

Başka türde bir sermaye şirketine, Bir kooperatife,

Bir kollektif şirket; Bir sermaye şirketine, Bir kooperatife,