• Sonuç bulunamadı

2. KURAMSAL ÇERÇEVE

2.2. Malatya Tarihi ve Müziğine Genel Bir Bakış

2.2.1. Arguvan İlçesi Tarihi ve Müziğine Genel Bir Bakış

İlçenin tarihi hakkında yeterli bilgiler olmamakla birlikte Morhamam ve Karahöyük köylerindeki höyüklerden ve Karababa harabelerinden elde edilen bulgulara göre ilçenin tarihi eski çağlara dayanmaktadır. Bölgeye asıl yerleşim, Türk'lerin 1071 yılından sonra Anadolu’ ya girişleriyle başlamaktadır. “…Ancak yerleşim ile ilgili ilk kayıtlara Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1560 yılında yazılan Tahrir Defterinde rastlanmaktadır. Bu kayıtlarda Arguvan o zamana göre büyük bir bucaktır. Yine bu defter kayıtlarından nüfusu hatta vergi veren nüfusu çıkarmak mümkündür. O zaman merkezde 1668 nüfus yaşamaktadır. Yine bu bucağa bağlı 48 köy bulunmaktadır. O zamanki adı yine Arguvan olup; Bucağının merkez ve köylerinde buğday, arpa ve pamuk ekimi yapıldığı, yine bu tahrir defterinden anlaşılmaktadır…” (www.arguvanliyiz.com)

Osmanlı İmparatorluğu zamanında Tahir bucağı adı ile Arapgir İlçesine bağlı olan Arguvan, sonradan ilçe olarak Diyarbakır'a bağlanmış daha sonra 1873'de tekrar Tahir adı ile Keban'a bağlı bir nahiye haline getirilmiştir. Cumhuriyetin ilanıyla merkez ilçe olarak Malatya'ya bağlanmış, 1954 yılında Tahir nahiyesi merkez olmak üzere Arguvan adı ile Malatya iline bağlı bir ilçe haline getirilmiştir.

(www.arguvan.gov.tr)

Doğuda Arapgir, batıda Hekimhan, kuzeyde Sivas ile Divriği ilçesi, güneyde Malatya merkez ilçe ile Elazığ toprakları ile çevrilmiştir. İlçenin yüzölçümü 1.037 km² Arguvan ilçe merkezi devamlı yer kayması sebebi ile iki defa değişmiştir. Yeni

yerleşim yeri, eskisinin iki kilometre kuzeyinde bulunmaktadır. Yüzey şekiller açısından genellikle engebeli olup, kuzeyi dağlık güneyi ise plato özelliği taşımaktadır. Doğu Anadolu Bölgesi`nin iklim özelliklerini gösterir. Yazları çok sıcak ve kurak, kışları çok soğuk ve yağışlı geçmektedir. Yöre halkı tarım üretimi olarak meyvecilik, hububat ve baklagiller ile meşgul olmaktadır. Arkeolojik alanlar ise İsaköy, Karahöyük ve Tarlacık Höyüğü`dür. (www.arguvanvakfi.org.tr)

Kaynaklarda en eski adı “Argaous” olarak geçen “Arguvan, Malatya il merkezine takriben 60 km uzaklıkta olup aşığı çok olan bir ilçe merkezidir. Arguvan Ağzı ile anılan birçok uzun hava bu yerleşim birimi vasıtasıyla Türk Halk Musikisi repertuarına kazandırılmıştır.” (H.Atılgan - S.Turhan, 1999, s: xvııı)

“46 köyü, etnik, mezhepsel ve sosyal yapısı ile mozaik oluşturan Arguvan İlçesinin genel olarak müziğine de bakacak olursak, yöre müziğini iki bölümde incelememiz gerekir. Birincisi; Bektaşilik felsefesi uyarınca genellikle dedelik ve âşıklık geleneği ile törenlerde çalınıp söylenen müziktir. Çok eskilere dayanır ve geleneksel olarak bu günlere kadar gelmiştir.” (www.selamiyucel.blogcu.com)

Çalınıp söylenmesinin yanında semahlar (zamah, zemah, samak) toplu veya bireysel oynanan bir oyun türüdür. “Semah ezgileri çift vuruşlu ya da 5, 7, 9 aksak vuruşlu havalardır. …eşlik eden çalgılar genellikle bağlama, kemane gibi sazlardır.

…Semahlarda en belirgin özellik ağır başlayan oyunun daha sonra hızlı hareketlerle devam etmesidir. Genellikle ağırlama ve yeldirme olarak iki bölümlü semahla oynanır.” (A. Emnalar, 1998, s: 459, 460)

“İkinci bölüm ise semahların dışında kalan Arguvan ağzı Türk halk müziğidir.

Bu müzik, halka en yakın müzik olup çok yalındır ve konuşmaya yakın bir şekilde söylenir.

Arguvan ağzı türkü Çamşıhı’dan başlayıp Hekimhan, Akçadağ, Doğanşehir’den geçerek bir çizgi halinde Adana’ya ve Gaziantep’e kadar uzanır.

Farklı yörelerde türkülerin farklı yorumlanması Arguvan ağzı olma özelliğini yitirtmez. Esas itibariyle Arguvan ağzı müzik uzun havalardan meydana gelmiştir.

Malatya müziğinin aksine Arguvan müziği aksak ritimlidir. Müziğinin ses aralığı çoğunlukla oktavı geçmez. Sözlerinde aman, soyğa, ölem, neydem gibi kelimeler bulunan yalın ve halkın konuşma dili şeklinde söylenen türküler “Arguvan Ağzı” dır denebilir.” (www.selamiyucel.blogcu.com)

“Yörede "Dede Makamı", "İçeri Makam" diye bilinen Alevi-Bektaşi müziğine gerek söz gerekse saz yönünden bir kutsallık izafe4 edilir. Bu müziğin temsilcileri başta Alevilerin ruhani liderleri olan dedelerdir. Dedeler, dini inançları güçlü, halkın inanışına ve kültürüne uygun insanlardır. Saz çalıp deyiş söylemeleri, gezgincilik özellikleriyle farklı kültürlerin taşıyıcısı ve aktarıcısı olmaları, hem kişi olarak kendilerini, hem de yapılan müziği kutsal kılarak saygınlık kazandırmaktadır.

Kullanılan saz çeşidi dut ağacından oyularak yapılan bağlama ve curadır.

Bağlama düzeninde tezenesiz çalım şekli olan pençe ya da şelpe adı verilen teknikle icra edilir. Şekil itibariyle teknesi baltayı andırır. 12 ila 17 perdeden oluşan saz, günümüzde orijinali bozulmadan yapımı devam etmektedir. Alevi-Bektaşi müziği sosyal hayatın her alanında icra edilmez. Meclis sohbetlerinde, "Abdal Musa Cem'lerinde", “Görgü Cem’lerinde” ibadetin içerisinde bir bütün olarak icra edilir.

Emirler Mezrası, Minayik köyü, Gürge köyü, Sinemli Mezra5sı ve Arguvan merkezde icra edilmektedir. Bunun nedeni Dede'lerin yoğun olarak bu bölgelerde yerleşik olmalarıdır.” (Temiz, 2007, www.delidervis.net)

Anadolu halk türküleri içerisinde, Arguvan ezgilerinin önemli bir yeri ve katkısı vardır. Bu da hayatın bir parçası olarak türküleri yaşayan ve algılayan Arguvanlı için doğaldır. Arguvan ezgileri büyük ozanlardan da beslenmiştir. Pir Sultan Abdal, Karac’oğlan, Dadaloğlu, Kul Himmet, Emrah, Hatayi, Aşık Veli, Aşıki, Esiri, Derviş Muhammet, Aşık Hasan Hüseyin Orhan, Aşık Seyit Meftuni, Aşık Bektaş Kaymaz, Aşık Yoksuli ve daha bir çok ozan Arguvan’da deyişleriyle, türküleriyle özümsenmiş, onların şiirlerinin dizelerinden etkileşimler doğmuş, bu da türkülerin gelenekselliği içerisinde zenginleşerek kuşaklara aktarılmıştır. Diğer yandan Kuyudere (Minayik), Ermişli (Germişi) köyleri bu konudaki geleneği yaşatmada önemli olmuştur.

4Bir şeye veya bir kimseye bağlama, mal etme, yakıştırma.

5 Ekime elverişli, ekilecek tarla veya yer. En küçük yerleşim birimi

Arguvan ağzı dil yapısıyla birlikte Arguvan türkülerindeki işlenen temaların geniş olması, Arguvan’da neredeyse her evde bağlama ve çeşitlerinin bulunması, Arguvan türkülerine kültürel anlamda genişlik kazandırmaktadır. “Arguvan türküleri ilçe merkezinden başka bazı yerleşim birimlerinde de icra edilmektedir.

Yazıhan/Karaca, Boyaca, Ambarcık, Fethiye; Hekimhan/ Ballıkaya, İğdir ve çevresi, Hasançelebi Beldesi ve çevresi; Akçadağ/Ören Beldesi ve çevresi; Doğanşehir/Polat çevresi; Malatya Merkez ilçe ve bazı köyleri; Elazığ/Baskil ilçesinin Fırat nehri boyundaki bazı köyleri türkülerin yoğunlukla söylendiği yerleşim birimlerindendir.

Dinleme ve beğeni yönüyle Anadolu'nun bazı illerinde Arguvan Türküleri önemli yer tutar. Sivas, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Elazığ, Erzincan, Yozgat, Çorum, Ankara, İstanbul gibi illeri örnek olarak verebiliriz. Amasya, Uşak, Çorum, Samsun gibi illerden de Arguvan türküleri kasetlerine talep olmaktadır. Yurt dışında çalışanların beğendikleri kasetlerin başında Arguvan türküleri kasetleri gelmektedir.”

(H.Şahin-S.Özerol, 2004, s: 23)

Benzer Belgeler