• Sonuç bulunamadı

Arabuluculuk Başvurusu

Belgede Yıllık ücretli izin (sayfa 121-124)

I. YILLIK İZİN ÜCRETİNİN HESAPLANMASI, ÖDENMESİ, FAİZİ, BORÇLUSU VE ZAMANAŞIMI

I.I. DİĞER KANUNLARDA DÜZNLENEN YILLIK İZİN HAKKINA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

4.3. Faal İşverene Karşı Yıllık İzin Alacağının Korunması

5.1.4. Arabuluculuk Başvurusu

Arabuluculuk, hukuk sistemi gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılan bir "Alternatif uyuşmazlık çözümü" yöntemidir. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması ve kişilerin, haklarını daha hızlı yöntemlerle arayabilmesi için öngörülen bu sistem ülkemizde son değişiklikler ile uygulama alanı artırılmaya çalışılan bir sistemdir.

Dava açılmadan önce veya açılmış dava devam ederken sistematik teknikler uygulayarak tarafları bir araya getiren, uyuşmazlık konusunda görüşmelerini, bir çözüm üretmelerini sağlamayı amaçlayan, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız üçüncü kişinin beraberinde, ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak tanımlanmaktadır.

113

07.06.2012 tarihinde kabul edilerek 22.06.2012 tarihinde Resmi Gazete yayınlanarak yürürlüğe giren 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile Türk hukuk sisteminde yer bulan arabuluculuk sistemi, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 3. Maddesi ile iş davalarında zorunlu hale getirilmiştir.

7036 sayılı kanun öncesinde ihtiyari bir yöntem iken, bu kanun ile arabuluculuk sistemi dava şartı olarak hukuk sistemimizde yer almıştır.

Arabuluculuk başvurusunun dava şartı olması hususunda Alman Federal Anayasa Mahkemesi 14.02.2007 tarihli kararında, bu düzenlemenin anayasaya uygun olduğunu ve devlet yargısına nazaran öncelik verilmeye değer olduğunu belirtmiştir.166

7036 sayılı kanunun 3. Maddesi, yine aynı kanun gereği 01.01.2018 tarihinden itibaren uygulamaya konulmuştur. Bu madde ile kanundan ya da bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan, işveren ve işçi hakları, alacağı ve tazminatı ile işe iade istemi ile açılan davalarda, arabulucuya başvurmak artık dava şartı haline gelmiştir.

Bu itibar ile işçi dilerse dava dışı olarak ihtiyari arabuluculuk yöntemi ile yıllık ücretli izin alacaklarını talep edebilecek, dilerse dava açmadan önce tüketilmesi zorunlu olan bir kanun yolu olarak arabuluculuğa başvurabilecektir.

Dava şartı haline getirilen arabuluculuk başvurusu için önem arz eden husus, iş akdinin sonlanmasının ardından başvuru yapılması gerektiğidir. Aksi takdirde, iş akdinin devamı sırasında yapılan başvuru ve arabuluculuk tutanakları dava şartının gerçekleştiğini göstermemektedir. Nitekim BAM 8. H.D. tarafından alınan bir karar da bu doğrultudadır.

Kararda; “…arabuluculuk dava şartının gerçekleşebilmesi için iş akdinin feshinden dolayısıyla alacaklar muacceliyet kesbettikten sonra ve dava açmadan önce arabulucuya gidilmesi gerektiği167…” diyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Yıllık izin hakkı işçilik alacağı niteliğinde olduğundan, arabuluculuk dava şartı tüketilmeden bu konuda dava açılması son değişiklik neticesinde mümkün olmayacaktır.

166 KURT, Resul, İş Yargısında Arabuluculuk, TBB Dergisi, 2018, http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/m2018-

135-1762

114

Birden fazla alacak kalemi için arabulucuya başvurulması halinde uzlaşma sağlanamaması durumunda, arabuluculuk son tutanağı düzenlenirken yalnızca “uzlaşma sağlanamamıştır” ifadesinin yeterli olup olmayacağı konusunda üst mahkemeler arasında bir fikir ayrılığı bulunmaktadır. Bir görüşe göre bu ibare yeterli iken bir diğer görüşe göre, hangi alacak kalemlerinde uzlaşılamadığı açıkça yazılmalıdır.

Erzurum BAM 6. H.D.168aldığı bir kararda arabuluculuk anlaşma tutanağından taleplerin tek tek yazılmamasının dava şartı yokluğu oluşturmayacağı yönünde bir karar almıştır.

Öte yandan, Ankara BAM 8.H.D. tarafından 2019 yılında alınan bir kararda dava şartının yerine getirilmiş sayılması için hangi işçilik alacakları için görüşme yapıldığı ve uzlaşma sağlanamadığının belirtilmesi gerektiğini söylemiş ve

“..dava konusu alacak hakkında dava şartı haline getirilen arabulucuya başvurma zorunluluğu yerine getirilmemiş olduğundan mahkemece herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115/2. maddesi gereği usulden reddine karar verilmesi yerindedir.” Şeklinde hüküm kurmuştur.169

Uygulamada, ilk derece mahkemeleri çoğu hâkimi; ön inceleme duruşması sırasında arabuluculuk son tutanağından alacak kalemlerinin ayrı ayrı sayılması gerektiği sebebi ile bu şartın yerine getirilmesi için süre vermekte veya tek tek sayılmayan kalemler için; davayı o yönden reddetmektedir. Bu hususta yapılacak bir kanuni düzenleme ile karışıklıklarının önüne geçilecektir.

Öte yandan; fikrimce alacak kalemlerinin tek tek sayılması gereklidir. Nitekim işçi arabuluculuk görüşmesinde yalnızda yıllık ücretli izin alacağı için müzakere etmiş anlaşma sağlanamaması üzerinde dava sırasında kıdem tazminatı ve birikmiş ücret alacağını da talep etmiş olabilir. Bu karışıklığın önüne geçilmesi bakımından; son tutanakta talep edilen alacakların yazılmasının faydalı olacağı görüşündeyim.

Dava şartı olarak arabuluculuk yolunun tüketilmesi halinde, son tutanağın ıslak imzalı halinin dava dilekçesine eklenmesi gerekmektedir.

168 Erzurum BAM 6.H.D. Esas No:2018/3318, Karar No:2018/2118, Karar Tarihi:27.09.2018

https://www.corpus.com.tr/#!

169Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesi Esas No:2019/711, Karar No: 2019/711 Karar

115

Yetkili merci, başvuru yapan tarafın değil karşı tarafın ya da karşı taraf birden fazlaysa birinin yerleşim yerindeki arabuluculuk bürosu veya işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosudur.

6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 4. Maddesi gereği, görüşmeler sırasında sunulan evraklar veya bilgi ve belgeler gizlilik kapsamındadır. Bu sebeple, tarafların gizli kalmasını istediği bir husus olması durumunda, bu nevi konular yargı aşamasına taşınamayacaktır.

Zorunlu arabuluculuk süreci kural olarak 3 haftada, zorunlu hallerde en fazla 1 hafta daha uzatılarak sonlandırılmak durumundadır. Arabuluculuk bürosuna başvurulmasından, son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede zamanaşımı durur ve hak düşürücü süre işlemez. Tarafların ilk toplantıya katılım zorunluluğu vardır. Geçerli bir mazereti olmadan toplantıya katılmayan taraf, yargılama sonunda haklı dahi çıksa yargılama giderlerinin tamamından sorumlu olacaktır.

Kanun koyucu, bu hüküm ile cezai şart öngörmüş ve tarafların ilk toplantıya katılmalarını sağlamayı amaçlamıştır.

Ne yazık ki, uygulamada; zorunlu arabuluculuk taraflar için yalnızca bir dava şartı olarak algılanmış ve bu sebep ile arabuluculuk süresinde sonuçlanan dosya sayısı istenilen oranda olmamıştır.

Belgede Yıllık ücretli izin (sayfa 121-124)