• Sonuç bulunamadı

AraĢtırmaya ĠliĢkin Geçerlik ve Güvenirlik ÇalıĢmaları

1. BÖLÜM

3.1 YÖNTEM

3.1.5 AraĢtırmaya ĠliĢkin Geçerlik ve Güvenirlik ÇalıĢmaları

Bu araĢtırma nitel çalıĢma geleneğinde sürdürülmüĢ ve tamamlanmıĢtır. Fraenkel and Wallen (2006: 462) nitel araĢtırmaların çoğunlukla araĢtırmacının bakıĢ açısına bağlı olduğunu ve kendi bakıĢ açılarını kontrol edebilmek, yanlıĢ bilgi sunmadıklarından emin olmak için nitel araĢtırmacıların birçok teknik kullandığını belirtmiĢlerdir. Nitel araĢtırma türlerinden durum çalıĢması modeli kullanılan bu araĢtırmanın merkezinde de araĢtırmacı olduğundan çalıĢmanın sonuçları araĢtırmacının yorumlarından etkilenecektir.

Nitel araĢtırmalar ile nicel araĢtırmalarda geçerlik ve güvenirlik farklı Ģekillerde sağlanmaktadır. Yıldırım ve ġimĢek (2011:255)‟in de belirttiği gibi nitel araĢtırma daha çok bir olgunun varlığına ve anlamına yönelirken, nicel araĢtırma bir olgunun ne derece var olduğuna yönelmektedir. Bu araĢtırmada nicel araĢtırmalardan farklı geçerlik ve güvenirlik stratejileri kullanılmıĢtır. ÇalıĢma süresince kullanılan geçerlik ve güvenirlik stratejileri aĢağıda Ģekilde özetlenmektedir.

Şekil.3 AraĢtırmaya iliĢkin geçerlik ve güvenirlik çalıĢmaları

Bir araĢtırmada elde edilen bilgiler geçerli ise aynı türden baĢka bir araĢtırmada aynı olmasa bile benzer bilgileri elde etme olasılığı oldukça yüksektir. Bu nedenle nitel araĢtırmada geçerlik konusu güvenirlik konusundan daha öncelikli hale gelmektedir (Yıldırım ve ġimĢek, 2011). Geçerli bir nitel araĢtırma ise bir araĢtırmanın akla yatkın, inandırıcı, güvenilir olduğunu iĢaret etmektedir (Johnson and Christensen, 2004: 249). Bu araĢtırmada akla yatkın, güvenilir ve inandırıcı veriler elde edebilmek ve araĢtırmacının yanlılığını en aza indirecek ve araĢtırmanın geçerliğine katkı sağlayacağı düĢünülen çeĢitli uygulamalar yapılmıĢtır. Bu doğrultuda araĢtırmanın planlanması, verilerin toplanması, verilerin analiz edilmesi ve raporlaĢtırma aĢamaları aĢağıda detaylıca anlatılmaya çalıĢılmıĢtır.

Nitel araĢtırmalara dıĢ geçerlik nicel araĢtırmadan oldukça farklıdır. Nitel araĢtırmalara doğası gereği genelleme amacı benimsemediğinden dıĢ geçerlik nicel araĢtırmalardaki gibi ulaĢılan sonuçları genellenmesine dayanmamaktadır (Johnson and Christensen, 2004; Yıldırım ve ġimĢek, 2011). Nitel araĢtırmalarda dıĢ geçerliğin sağlanmasında; katılımcılara ve örneklem seçimi hakkında detaylı bilgi verilmesi, veri toplam yöntemleri, veri analiz teknikleri hakkında ayrıntılı bilgilendirilmesi beklenir Johnson and Christensen, 2004; Miles and Huberman, 1994). Bu çalıĢma da yöntem bölümünde araĢtırmanın tüm aĢamaları hakkında detaylı bilgi verilmiĢ olmasının dıĢ geçerliğe katkı sağlayacağı düĢünülmektedir.

AraĢtırma sonuçlarının kuramsal çerçeveyi açıklama derecesi olarak tanımlanan kuramsal geçerliği (Cohen, Manion and Morrison, 2007; Johnson and Christensen, 2004) sağlamak amacıyla öncelikle elektronik ortamlarda okumayla ilgili derinlemesine

• Dış geçerlik •Kuramsal geçerlik •Kapsam Geçerliği •Yorumlayıcı Geçerlik •Değerlendirici Geçerlik

Geçerlik

•Etkileşim Süresinin Uzunluğu •Veri Çeşitlemesi

•Katılımcı Teyidi

•Uzman Değerlendirmeleri •Derin Odaklı Veri Toplama •Amaçlı Örnekleme

bir literatür taraması yapılmıĢtır. Benzer çalıĢmaların incelenmesi sonucu geliĢtirilen gözlem, görüĢme formları ve anket kapsam geçerliği açısından uzman görüĢlerine sunulmuĢtur. Ayrıca, araĢtırmada kuramsal geçerliği sağlamak amacıyla kullanılan bir diğer metot da araĢtırma sonuçlarının yeniden uzman görüĢlerine sunulmasıdır. Yapılan bu çalıĢmaların araĢtırmanın kuramsal geçerliğine katkı sağlayacağı düĢünülmektedir. Yorumlayıcı geçerlik katılımcıların görüĢleri, duyguları, düĢünceleri ve deneyimlerinin araĢtırmacı tarafından tamamen doğru anlaĢılması ve raporlaĢtırılabilme derecesini ifade etmektedir (Johnson and Christensen, 2004). AraĢtırmaya katılımcıların anketleri doldurmaları ile baĢlanmıĢtır. Bu süreçte elektronik ortamlardan okumaya iliĢkin algıları belirlenmiĢtir. Ayrıca araĢtırma sonunda katılımcılarla iyi bir elektronik okuyucunun özellikleri, basılı materyallerden okuma ve elektronik ortamlardan okuma arasındaki farklar, elektronik ortamlarda okumada yaĢanan sorunları belirlemeye yönelik görüĢmeler yapılmıĢtır. Elde edilen veriler raporlaĢtırılmıĢ ve katılımcılara incelemeleri için e-posta yoluyla gönderilerek katılımcı teyidi alınmıĢtır. Yapılan bu çalıĢmaların araĢtırmanın yorumlayıcı geçerliğine katkı sağladığı düĢünülmektedir. Değerlendirici geçerlik ise; araĢtırmada değerlendirici bir çerçevenin oluĢturulması, araĢtırılan konu ya da kiĢiler üzerinde kararlar verilebilmesidir (Cohen, Manion and Morrison, 2007; Ekiz,2009). Değerlendirmeci geçerliği sağlamak üzere görüĢmelerden elde edilen veriler uzman görüĢüne sunulmuĢ, video kayıtları ve katılımcıların ürünleri bağımsız değerlendirici tarafından incelenmiĢ ve veriler bu Ģekilde teyit edilmiĢtir.

Bu araĢtırmada güvenirliği sağlamak amacıyla farklı stratejiler kullanılmıĢtır. ġekil 3 de ifade edildiği gibi bunlardan birisi etkileĢim süresinin uzunluğudur. Yıldırım ve ġimĢek (2011:265)‟e göre araĢtırmacı veri kaynakları ile (katılımcılar, gözlenen ortamlar, dokümanlar, vb.) uzun süreli bir etkileĢim içerisinde olmalıdır. AraĢtırma kapsamında gözlem süresince yaklaĢık 48 saat gözlem yapılmıĢtır. AraĢtırma süresinin bu kadar uzun olmasından dolayı eĢ gözlemci ile gözlem yapılamamıĢtır. Bunun yerine gözlem sonucunda elde edilen veriler eĢ puanlayıcı ile puanlanarak puanlayıcı güvenirliği sağlanmaya çalıĢılmıĢtır. Her bir katılımcının yaklaĢık on beĢ dakikasın alan anket uygulaması da düĢünüldüğünde her bir katılımcıyla yaklaĢık 3 saatlik bir araĢtırma süresi geçirilmiĢtir. Elde edilen video kayıtları da araĢtırmacı tarafından defalarca izlenerek analiz edilmiĢtir. GörüĢme verilerinin analiz edilmesinde ise içerik analizi tekniği kullanılarak veriler defalarca okunarak, kodlanmıĢtır. ÇalıĢmalar

sonucunda elde edilen veriler raporlaĢtırılmıĢ ve araĢtırmacılara e-posta olarak gönderilmiĢtir. Bu Ģekilde katılımcı teyidi alınarak da araĢtırmanın güvenirliğinin artırılmaya çalıĢılmıĢtır.

AraĢtırmacı elde ettiği sonuçları birbiriyle sürekli olarak karĢılaĢtırarak, yorumlayarak ve kavramsallaĢtırarak, araĢtırmaya katılanların bile açık bir bir biçimde farkında olmadıkları bazı örüntüleri ortaya çıkarmaya çalıĢmıĢtır ( Yıldırım ve ġimĢek, 2011: 267). AraĢtırma süresince çeĢitleme metodu ile elde edilen verilerden video kayıtları defalarca izlenerek yeniden gözlemlenmiĢ, gözlem süresince tutulan gözlem notlarına sürekli dönülmüĢ ve karĢılaĢtırmalar yapılmaya çalıĢılmıĢtır. Bu Ģekilde derin odaklı veriler elde etmenin araĢtırmanın güvenirliğine katkı sağladığı düĢünülmektedir. AraĢtırmanın güvenirliğini artırmak amacıyla araĢtırma konusunda genel bilgiye sahip ve nitel araĢtırma konusunda uzmanlaĢmıĢ kiĢilerden, yapılan araĢtırmayı çeĢitli boyutlarıyla incelemesi istenebilir (Yıldırım ve ġimĢek, 2011). AraĢtırmanın literatür taraması, veri toplama araçlarının geliĢtirilmesi, verilerin toplanması ve analiz edilmesi ile raporlaĢtırma aĢamalarında uzmanlarla değerlendirme toplantıları yapılmıĢ ve alınan dönütler sonucu araĢtırmanın niteliği artırılmaya çalıĢılmıĢtır.

Zengin bilgiye sahip olduğu düĢünülen durumların derinlemesine çalıĢılmasına olanak veren amaçlı örneklem (Cohen, Manion and Morrison, 2007; Yıldırım ve ġimĢek, 2011).; bu araĢtırmada örneklem seçim metodu olarak kullanılmıĢtır. Genellemeyi kolaylaĢtırmak yerine olabildiğince çok veri elde etme amacı olması (Lincoln and Guba, 1985:202), gözlem ve görüĢme ile elde elden verilerin yoğunluğu ve çokluğu (Yıldırım ve ġimĢek, 2011:107), tesadüfî örneklem yoluyla seçilen kiĢilerin araĢtırma için gönüllü olmamaları ve yaklaĢık üç saatlik uygulama süresince samimi davranmama olasılıkları olması ve tesadüfî yollarla seçilen örneklemlerde kontrol altına alınması gereken değiĢkenlerin denetlenmesinin güç olması, amaçlı örneklem seçiminde etkili olan faktörlerdir. Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı araĢtırmada amaçlı örneklem seçilme yoluna gidilerek, güvenirlik artırılmaya çalıĢılmıĢtır.

AraĢtırmacı konuyla alakalı farklı bakıĢ açılarını farklı kaynakları karĢılaĢtırarak bütünleĢtirebilme için çeĢitleme yöntemini kullanabilir (Fraenkel and Wallen, 2006:462; Miles and Hubermen, 1994: 267; Yıldırm ve ġimĢek, 2011:267). Bu araĢtırmada ise yöntem çeĢitlemesi kullanılmıĢtır. Bu amaçla araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen gözlem ile görüĢme formları ve anket teknikleri kullanılmıĢtır. Anket yoluyla elde edilen veriler ile gözlem ve görüĢme süresi boyunca elde edilen veriler birbirlerini teyit etme amaçlı

kullanılmıĢtır. Yöntem çeĢitliliğinin sağlanması araĢtırmanın geçerlik ve güvenilirliğine katkı sağladığı düĢünülmektedir.