• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: EKONOMĠK BÜYÜME KONUSUNA TEORĠK VE KAVRAMSAL

1.6. İçsel Büyüme Modelleri

1.6.2. Ar-Ge’ye Dayalı İçsel Büyüme Modelleri

Romer ve Lucas tarafından da benimsenen içsel büyüme teorilerinin temeli sayılan AK tipi içsel büyüme modeline göre; fiziksel sermaye yatırımları ekonominin tamamına yayılan pozitif dışsallıklar üreterek uzun dönemde bu dışsallıkların, ekonomiye pozitif olarak etki ettiğini ileri sürmektedir. Basit AK modelinde, kişi başı fiziksel sermaye azalan getiriye sahip olmadığından sürekli sermaye yatırımına sahip bir ekonomide büyüme de sürekli olacaktır. Burada azalan verimleri ortadan kaldıran unsur pozitif dışsallıklardır. Fiziki veya beşerî sermaye, hangisinde olursa olsun yapılan tüm yatırımlar sermayenin marjinal getirisinde artışa yol açmaktadır. AK tipi ekonomik büyüme modelinde ekonomimin büyüme oranı yatırım oranının artan bir fonksiyonudur. Bu açıdan yatırımı teşvik edecek hükümet politikaları da ekonomik

büyümeyi pozitif etkileyecektir.55

1.6.2. Ar-Ge’ye Dayalı İçsel Büyüme Modelleri

53 Sergio Rebelo, Long-Run Policy Analysis and Long-Run Growth, The Journal of Political Economy, Vol: 99, No: 3, Jun 1991.

54

N. Gregory Mankiw, Makroekonomi, Çeviri: Ömer Faruk Çolak, Efil Yayınları, 2010, s.269.

55

İbrahim Arısoy, Fiziksel Sermaye Yatırımları ve Büyüme İlişkisinin AK modeli ile Sınanması:

23

1.6.2.1. Romer ve Rivera-Batiz Romer İçsel Büyüme Modelleri

Romer (1986), “Artan getiriler ve uzun dönemli büyüme” başlıklı makalesinde

Arrow’un56

(1962) yaparak öğrenme sonucu ortaya çıkan dışsallıkların ölçeğe göre artan getiriye yol açtığı fikrini benimsemiş ve ekonomik büyüme modelini bu temelde geliştirmiştir. Romer, neoklasik teorinin azalan getiriler varsayımını reddederek yakınsama öngörüsüne karşı çıkmıştır. Buna göre; fakir ülkelerin zengin ülkeleri ekonomik büyüme olarak yakalaması mümkün değildir. Romer’in modelinde; dışsallıklar, çıktı üretiminde artan getiriler ve yeni bilgi üretiminde azalan getiriler

olmak üzere üç temel faktör vardır.57

Romer58 (1990), içsel büyüme modelinin temel dinamiği olarak kar maksimizasyonunu

hedef alan yatırımlar ile ortaya çıkan teknolojik değişimi göstermektedir. Ar-Ge faaliyetlerini, araştırma geliştirme sektöründe istihdam edilen beşerî sermayeyi, sektör tarafından üretilmiş yeni ürünü veya üretim tekniğini ele almaktadır. Uzun dönemde sürdürülebilir büyümenin sağlanması noktasında Ar-Ge sektöründe bulunan bilim adamı, araştırmacı, teknik elemanlar gibi nitelikli işgücü miktarı önemlidir. Büyümenin sürekli ve yüksek olması beşerî sermayenin Ar-Ge sektöründeki etkinliği ve verimliliğine bağlıdır.59

Rivera-Batiz ve Romer60 (1991) Ar-Ge’ye dayalı içsel büyüme modeli, teknolojiyi

içselleştirerek, neoklasik büyüme modelinin gelişmiş ülkeleri içine düşürdüğü durgunluktan çıkarmayı ve rekabetçi bir dengeyi hedefleyen gerçekçi bir model geliştirme amacı taşımaktadır. Giriş-çıkış serbestisi, pozitif dışsallıklar ve bilgi taşmalarının olduğu modelde esas alınan piyasa türü monopollü rekabet piyasasıdır. Model, ekonomik faaliyetlerinin biri tüketim ve yatırım mallarından oluşan imalat,

56 Kenneth J. Arrow, The Economic Implications of Learning by Doing, The Review of Economic Studies, Vol: 29, No: 3, 1962, ss.155-173.

57

Pınar Yardımcı, İçsel Büyüme ve Türkiye’de İçsel Büyümeyi Etkileyen Faktörlerin Ampirik

Analizi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim Dalı, Doktora Tezi, 2006, s.43.

58 Romer, a.g.e., s.71,72.

59 Mustafa Özer ve Necati Çiftçi, Ar-Ge Tabanlı İçsel Büyüme Modelleri Ve Ar-Ge Harcamalarının

Ekonomik Büyüme Üzerine Etkisi: Oecd Ülkeleri Panel Veri Analizi, Sosyal Ekonomik Araştırmalar

Dergisi 1.16, 2009, s. 221.

60 Luis A. Rivera-Batiz ve Paul M. Romer, International Trade with Endogenous Technological

24

diğeri de yeni teknikler ve yeni fikirlerin üretildiği Ar-Ge olan iki sektörlü bir

ekonomiyi ele almaktadır.61

Modelde imalat ve ar-ge sektöründe elde edilen çıktı; bu sektörlerde istihdam edilen beşerî sermaye (H), vasıfsız emek (L), fiziki sermaye (K) ve bilgi düzeyi (A)’nin bir

fonksiyonudur. İmalat sektörü çıktı fonksiyonu; Y = C + K = F (Hy, Ly, Ky, A) iken

ar-ge sektörünün çıktı fonksiyonu ise; A = R(HA, AA, LA, KA, A)’dır. Bu iki fonksiyonda A

haricindeki değişkenler aynı anda sadece bir sektör için kullanılabilmektedir. Ancak A, her iki sektörde aynı anda kullanılabilmekte ve bu durum bilgi taşmaları, hammadde ve ara malların monopollü rekabet piyasasındaki firmalar tarafından dışsal olarak

sağlanması ile birleştiğinde her iki sektörde artan verim ortaya çıkmaktadır.62

Burada model, teknolojik gelişme ar-ge’nin ekonomik büyüme açısından önemi ve içsel bir değişken olarak kabul edilen bilginin ekonomide uzun dönem durgunluğun önlenmesi açısından oynadığı rolü ifade etmektedir.

1.6.2.2. Ürün Çeşitliliği ve Bilginin Kamusallaşması, Grossman–Helpman Modeli

Grossman ve Helpman63 (1991) içsel büyümeyi başlıca iki şekilde modellemişlerdir.

Bunlar; Ürün çeşitlendirme ve bilginin kamusallaşmasına dayalı ekonomik büyüme modelleridir. Ürün çeşitlendirme; teknolojik yeniliğe dayalı modelde ürün çeşitliliğindeki artış ve sürekli yeni ürün geliştiren firmaların tekel rantı elde etmeleri sonucu büyümeye katkıda bulunurlar. Bunların dışında rekabetin olmadığı ve her firma için faaliyet gösterilebilen ürünler de piyasada mevcuttur. Bilginin kamusal bir mal olması konusu da büyük ölçüde Romer (1990) modeline dayanmaktadır. Burada Romer’in modeli endüstriyel Ar-Ge kazançlarını içerek şekilde genişletilmiştir. İki farklı getirisi olan Ar-Ge faaliyetlerinin her bir ürün için ayrı tasarım oluşturması ile tasarımcısına tekel karı getirmesi ve her Ar-Ge projesinin mevcut bilgi sermaye stokuna

61 Osman Demir, Durgun Durum Büyümeden İçsel Büyümeye, Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 1, 2002, s.4.

62

Osman Demir, a.g.e., s.5.

63

Gene M. Grossman ve Elhanan Helpman, Innovation and Growth in the Global Economy, MIT Press, Cambridge, 1991.

25

(Kn) katkı sağlaması şeklinde Ar-Ge faaliyetlerinin bu iki farklı getirisi ekonomik

büyümeye içsel olarak etki etmektedir.64

1.6.2.3. Yeni Schumpeteryen Yaklaşım, Aghion Howitt İçsel Büyüme Modeli

Aghion ve Howitt65 (1989) Ar-Ge’ye dayalı içsel büyüme modeli Schumpeter’in

yaratıcı yıkım kavramının yeniden yorumlanarak oluşturulmuş bir şeklidir demek mümkündür. Biri üretim, diğeri de araştırma için iki sektörlü bir model geliştiren Aghion-Howitt modelinde üretim sektörü nihai mal üretiminde, araştırma sektörü ise nihai malın üretilmesinde kullanılan ara malının geliştirilmesinde hizmet göstermektedir. Modelde; ekonomik büyüme, araştırmalar sonucu meydana gelen kalite artırıcı yeniliklerin rassal bir serisi sonucunda gerçekleşmektedir. Her yenilik, yalnızca var olan bir ürünün kalitesini artırırken, her araştırmanın başarılı olacağının kesinliği yoktur. Bu modelde her yenilik eski teknolojiyi geçersiz kılmaktadır. Bunun anlamı, yeni teknoloji ortaya çıktığında tüketicilerin eski teknoloji ile üretilmiş ürünleri tercih etmeyecekleri görüşüdür. Schumpeter’in yaratıcı yıkım kavramının Aghion-Howitt

modelindeki somutlaşmış hali budur.66

Benzer Belgeler