• Sonuç bulunamadı

Bal arıları fotoğrafik hafızaya, uzay çağı sensörlerine, navigasyon sistemine, sezgisel kavrama yeteneğine, yeni yuva yeri seçerken grup olarak karar verme özelliğine sahiptirler. Ayrıca yiyeceklerin saklanması, balın getirilmesi ve dağıtılması, iletişim ve yiyecek arama gibi işleri de en uygun şekilde yerine getirebilmektedirler. Bu karakteristikler, araştırmacıları arıların davranışlarını modellemeleri konusunda teşvik edici olmuştur (Akay, 2009).

Arılar koloniler halinde yaşayan sürü zekâsına sahip sosyal böceklerdir. Bir kolonide üç çeşit arı bulunmaktadır: kraliçe (queen) arı, erkek (drone) arı ve dişi olan işçi (worker) arılar.

Kraliçe Arı (Queen Bee): Arı kolonilerinin her birinde sadece bir kraliçe

bulunur ve bu kraliçe arı diğer dişilere göre daha büyüktür. Kraliçe arılar kolonideki tüm arıların annesidir. Temel görevi ise yumurtlamaktır. Üreme sadece kraliçe arı vasıtasıyla olur, onun dışında diğer dişiler erkeklerle çiftleşemezler. Kraliçe arı çiftleşmede depoladığı spermlerle iki yıl boyunca yumurtlayabilir. Yumurtlamadan başka, koloninin bütünlüğünü ve kovandaki sistemin işleyişini sağlayan önemli maddeler de salgılarlar. Kraliçe arının salgıladığı bu madde sayesinde bunu diğer arılar tanır, bu koku onun etrafında toplanan tüm arı ailesine sirayet eder. Yabancı kraliçe arı ve onun ailesi bu şekilde fark edilir. Bu sayede kraliçe arı koloninin bütünlüğünü sağlamış olur (Akay, 2009; Tokmak, 2011).

Erkek Arılar (Drones): Erkek arılar 6 aydan daha fazla yaşayamazlar. Görünüş

itibariyle dişi arılardan iridirler ancak iğneleri ve besin toplayacak organları yoktur. Erkek arılar döllenmemiş yumurtalardan oluşurken kraliçe ve işçi arılar döllenmiş yumurtalardan meydana gelir. Erkek arıların kolonideki görevi kraliçe arının döllenmesidir. Kraliçe arı ile çiftleşen erkek arı ölür (Akay, 2007; Tokmak, 2011).

İşçi Arılar (Workers): Arı kolonisinin sayıca çoğunluğunu teşkil eden işçi

arılar döllenmiş yumurtalardan çıkan üreme yeteneği olmayan dişilerdir. Koloninin devamını sağlayan her türlü içgüdüsel ve yapısal yeteneklere sahiptir. Kendi aralarında iş bölümü yapmak suretiyle çeşitli işleri düzen içinde yürütürler. Besin toplamak, bu besinleri saklamak, kovanın temizliği, ölü arılardan ve molozlardan kurtulmak, larvaların ve diğer arıların beslenmesi gibi birçok görevi yerine getirirler. İşçi arının yapacağı görev yaşına ve koloninin gereksinimine bağlıdır. Yaşamlarının ikinci yarısında yiyecek arayıcı (forager) olarak çalışırlar. Yazları 6 hafta, kışın ise 4-9 ay arasında yaşayabilmektedirler (Akay, 2009; Tokmak, 2011).

3.3.1. Arıların Görev Paylaşımı

Bal arısı kolonisinde çok sayıdaki farklı iş için uygun sayıda bireyin görevlendirilmesi gerekmektedir (Dornhaus, 1998). Arılar kovandaki işler konusunda uzmanlaşmıştır. Uzmanlaşmada hangi kriterlerin (yaş, hormonlar, bireysel yatkınlık vb.) etkili olduğu ise tartışılmaktadır. Kraliçe arının yumurta olarak bırakması ile bir arının gelişimi başlar. Bu yumurta zamanla larva sonra da pupaya dönüşür. Daha sonra ise

genç arı olarak yumurtadan çıkar. Yumurtadan çıkan tüm arıların ilk görevi beslenme olacaktır. Genç arılar ve hemşire arılar beslenme alanında besleme, depolama, bal ve polenlerin elde edilmesi ve dağıtılması, iletişim ve yiyecek arama gibi görevleri yerine getirirler. Herhangi bir anda bir arının gerçekleştirdiği görev o anki davranışsal rolüne, çevreden topladığı algılara ve ihtiyaca göre değişiklik göstermektedir. Arılar zamanla algıladıkları sinyallere (titreme dansı), içgüdülerine ve fizyolojik yapılarına göre farklı görevler alabilirler. Görev dağılımında ihtiyaç da önemli bir faktördür. Mesela yiyecek tükendiğinde hemşire arılar da besin arama durumuna geçebilirler. Şekil 3.7’de bal arılarının görev paylaşımı gösterilmektedir (Akay, 2009).

3.3.2. Gerçek Arıların Besin Arama (Foraging) Davranışı

Arıların yaşamını sürdürebilmesi için en önemli nokta besin (nektar) aramadır. Arının kovandan ayrılmasıyla başlayan arama süreci, başlangıçta rastgele yapılan yiyecek araştırmaları ile devam eder. Bulunan kaynakta yiyecek miktarının azalması neticesinde arılar yeni nektar aramaya ya da arılardan aldıkları bilgiye göre başka kaynaklara yönelmeye başlarlar. Bulunan kaynakların bilgilerinin arılarca birbirine iletilmesi ve bulunan polen, su vb. kaynakların kovana getirilmesi bu süreç içinde yapılan faaliyetlerdir (Tokmak, 2011).

Tereshko bal arılarının besin aramasında üç temel öğe olduğunu öne sürmüştür: yiyecek kaynakları, görevi belirli işçi arılar, görevi belli olmayan işçi arılar. Bu model bir yiyecek kaynağına yönelme ve kaynağı bırakma mantığıyla çalışmaktadır (Tereshko ve Loengarov, 2005).

1) Yiyecek Kaynakları: Arıların besin aramak için gittikleri kaynaklardır. Bir

kaynağın değeri besin çeşitliliği, yuvaya uzaklığı, nektar miktarı ve nektara ulaşma güçlüğü gibi faktörlere bağlı olmasına rağmen kolaylık olması açısından sadece nektar miktarı (kaynağın zenginliği) dikkate alınabilir (Akay, 2009).

2) Görevi Belirli İşçi Arılar: Daha önceden keşfedilmiş kaynaklara ait nektarın

yuvaya getirilmesinden sorumlu arılardır. Aynı zamanda nektarını taşıdıkları kaynağın kalitesi ve konumu hakkındaki bilgiyi kovanda bekleyen diğer arılarla paylaşırlar. Bu paylaşım arılara özgü bir dans ile gerçekleşir. Bundan sonraki kısımlarda görevi belirli işçi arılar için görevli arılar ifadesi kullanılacaktır (Akay, 2009).

3) Görevi Belirsiz İşçi Arılar: Nektar toplayabilecekleri kaynak arayışında olan

arılardır. Görevi belirsiz işçi arılar ikiye ayrılır: İçsel bir dürtüye ya da bir dış etmene bağlı olarak rastgele kaynak arayan kâşif arılar ve kovanda bekleyip görevli arıların dans yoluyla paylaştığı bilgilere göre bir kaynağa yönelen gözcü arılar. Kâşif arıların sayısı tüm koloninin %5-10’u kadardır (Seeley, 1995). Kolektif bilginin oluşmasında en önemli faktör arılar arasındaki bilgi paylaşımıdır. Arıların yaşadığı kovan farklı bölümlere ayrılmıştır. Bu bölümler içinde bilgi paylaşımı için diğerlerine nazaran daha önemli olan bölge dans alanıdır (Tereshko ve Loengarov, 2005).

Görevli arılar taşıdıkları nektarı bırakmak için kovana geldiklerinde, gözcü arılara kendi kaynakları hakkında dans ederek bilgi verirler. Dansın şekli ve ritmi

kaynağın kovana yakınlığı, nektarın tatlılığı ve çıkarılma kolaylığı gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Gözcü arılar çok sayıda dans izledikten sonra hangi kaynağa gideceklerine karar verirler. Daha kaliteli nektar içeren ve kaynağa yakın olan kaynakların seçilme olasılığı daha yüksek olacaktır. Gözcü arıların seçtiği kaynağa gidebilmesi için kaynağın konum bilgisine de sahip olması gerekir. Yön bilgisi Şekil 3.8’deki 8 rakamı şeklindeki dansın açı bilgisinden elde edilir. Görevli arı tarafından yapılan dans, güneş ışığıyla kaynak arasındaki açının 45o

olduğu bilgisini vermektedir (Akay, 2009).

Şekil 3.8 Arılarda Dans ile Konum Bilgisinin Aktarılması (Akay, 2009)

Benzer Belgeler