• Sonuç bulunamadı

2.2. Dünyada Halkla İlişkilerin Gelişimi

2.2.2. Almanya’da halkla ilişkiler

Almanya’da halkla ilişkilerin gelişimiyle ilgili tartışmalar iki ana başlık altında toplanmaktadır diyebiliriz. Bunlardan bir tanesi Alman halkla ilişkilerinin Amerika’dan aktarılarak ortaya çıktığı ve bir diğeri de Almanya’daki halkla ilişkilerin kendiliğinden ortaya çıktığı yönündedir. Tartışmalar ne olursa olsun genel olarak yadsınamayacak gerçek yaşanan siyasi gelişmelerin Alman halkla ilişkilerinin gelişimine etki ettiği yönündedir.

1973’ten itibaren öncü halkla ilişkiler ajanslarının dernekleşmeye başladığı Almanya’da öncelikli olarak halkla ilişkiler alanında bazı istatistiki veri ve araştırmaların sonuçlarına göre değerlendirme yapmak gerekirse şu verileri dikkate almakta fayda vardır; “Almanya’da tam zamanlı olarak çalışan halkla ilişkiler uygulayıcılarının sayısının yaklaşık olarak 20.000 olduğu büyük çoğunluğunun da şirketlerde çalıştığı belirtilmektedir. Halkla ilişkiler uygulayıcılarının sayısı hala gazetecilerin sayısından daha fazla artmaktadır. Tahmini olarak tüm halkla ilişkiler uzmanlarının sadece %10’u 1958 yılında Bonn’da kurulan DPRG (Alman Halkla İlişkiler Derneği’ne)’ye üyedir. PR Report’un tahminlerine göre 2001 yılında ilk 100 Alman halkla ilişkiler danışmanlık şirketi yaklaşık olarak 3.460 daimi çalışanı işe almış ve cirosu da 37 milyon euro’luk bir ciroya ulaşmıştır. En büyük Alman halkla

35

ilişkiler ajansı olan ECC KotheseKlewes’in 2001 yılındaki çalışan sayısı 364 ve cirosu da 37 milyon euro’dan fazla olmuştur” (Okay vd.,2003,s.27).

Almanya’daki halkla ilişkilerin bir özelliği de alanda kadın hakimiyetinin yoğun bir şekilde hissediliyor oluşudur ve bu noktada hem çalışanlar açısından hem de alanda eğitim gören öğrenciler açısından bakıldığında çoğunluğu kadınlar oluşturmaktadır. Almanya’da halkla ilişkiler adına mesleki profesyonelleşme özellikle 1990’dan itibaren artan bir oranla eğitim faaliyetleriyle birlikte gerçekleşmiştir diyebiliriz. Yani mesleki profesyonelleşme akademik kurumsallaşmayla ilintili bir haldedir ve halkla ilişkiler uygulayıcılarının büyük bir çoğunluğu yüksek öğrenim kurumlarından mezun, doktora sahibi kişilerdir. Bunun yanında ufak bir oran olarak da kalıyor olsa konuyu halkla ilişkiler ajanslarında deneyimleyerek öğrenip uygulayanlar da mevcuttur.

Bu genel verilerin yanında Almanya ile ilgili olarak yadsınamayacak bir gerçek 2.Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika’nın Almanya’daki halkla ilişkiler anlayışı üzerinde etkili olduğudur. Yine 1945’ten itibaren halkla ilişkilerde meslekleşmenin yaşandığı ve arttığı görülen Almanya’da yaşanan politik gelişmelerin ve değişmelerin halkla ilişkileri etkilediği görülmektedir. Almanya’da halkla ilişkilerin tarihsel gelişimine bakıldığında altı dönemden oluştuğu ve bu dönemlerin belirlenmesinde devlet yapılarında yaşanan değişmelerin, sosyal, ekonomik, politik yapıların etkin bir rol üstlendiği görülmektedir. Bentele’nin de belirttiği gibi (1997,s.161) bu altı dönem genel olarak şu özelliklere sahiptir;

1.Dönem/Mesleğin Gelişim Dönemi (19. yüzyılın ortaları-1918); manüplative ve bilgilendirici bir yapıya sahip olan bu dönemde ilk basın bürolarının açıldığı, basınla ilgili standartların oluşturulduğu, savaşa rağmen basın bültenlerinin yayınlandığı, dernek ve organizasyonların oluşturulduğu bir dönemdir.

2.Dönem/ Sağlamlaştırma ve Büyüme Dönemi (1918-1933); ekonomi, siyaset, belediye yönetimi gibi alanlarda basın bürolarının hızla yayıldığı bir dönem. Halkla ilişkilerin gerekliliğinin ve aktif kullanımının farkına varıldığı dönemdir.

3.Dönem/ Nazi Yönetimi Altında Medya İlişkileri ve Politik Propaganda Dönemi (1933-1945); siyasi propaganda çerçevesi içinde parti ideolojili medya ilişkilerinin olduğu, ulusal ve parti kontrollü bir anlayış.

36

4.Dönem/ Yeni Başlangıç ve İyileşme Dönemi (1945-1958); 2. Dünya Savaşı sonrası gelişim dönemidir. 1950’lerin başlarında Amerikan modeline başlangıç eğilimi vardır, halkla ilişkiler demokratik yapı altında yeni bir mesleğin kendi anlayışının gelişiminin yaşandığı dönemdir.

5.Dönem/ Mesleki Alanın Sağlamlaştırılması-Sosyalist Halkla İlişkilerin Ortaya Çıkış Dönemi (1958-1985); kendiliğinden gelişen mesleki bir bilinç ve 1958’de Alman Halkla İlişkiler Derneği (DPRG)’nin kurularak derneğin özel eğitim programlarına başlaması, halkla ilişkilerin bütün sosyal alanlarda geliştirildiği bir dönemdir.

6.Dönem/ Mesleğin Hızla Yükselme ve Profesyonelleşme Dönemi (1985’ten günümüze); halkla ilişkiler ajanlarının geliştiği, alandaki profesyonelleşme, akademik halkla ilişkiler eğitiminin başlaması ve bir bilim olarak halkla ilişkilerin gelişiminin başladığı ve sürdüğü dönem olarak ifade edilebilir.

Yine bu tarihsel süreç içerisinde belli dönemlerde önemli gelişmelerin olduğu gözlemlenmektedir. 1937 yılında halkla ilişkiler teriminin ilk kez Deutsch Werbung dergisinde Carl Hundshausen tarafından kullanılması, 1948’den itibaren halkla ilişkiler anlayışında Amerikan etkisinin gözlemlenmesi ve 1950’de Alman Endüstri ve Ticaret Kurumu’nun bünyesi içerisinde basın bölümü kurmasıyla ve bu alanda yapılan çalışmalara daha da önem ve hız verilmesi, 1951 yılına gelindiğinde Alman hükümetinin de halkla ilişkilere önem vermeye başlayarak halkla ilişkiler uzmanlarından yardım almaya başlaması ve Bayer-Hoechst’ün kendi halkla ilişkiler departmanını oluşturarak bu alanda öncülük etmesi, 1958 yılına gelindiğinde dernekleşme çalışmalarının başlayarak “8 Aralık 1958’de Köln’de 17 halkla ilişkiler uzmanının Alman Halkla İlişkiler Derneği’ni kurması, 1961 yılında Heidelberg Üniversitesinde halkla ilişkiler dersinin verilmeye başlanması bunlardan en önemli olanlarıdır” (Peltekoğlu, 2007,s.138-139). Yine Doğu ve Batı Almanya arasında halkla ilişkiler anlayışında farklılık olmasının temel nedenlerinden biri, iki bölge arasındaki siyasi farklılıkların olmasıyla ilgilidir. Doğu Almanya’da sosyalist bir yapıyla propaganda odaklı bir halkla ilişkiler benimsenirken Batı Almanya’da sosyal alanlarda halkla ilişkiler konusunda faaliyet gösterildiği gözlemlenmektedir.

Özellikle 1980-1985 dönemlerinde Alman halkla ilişkilerinin altın çağını yaşadığı görülürken bu dönemde profesyonelleşmenin yaşandığı, üniversite, kamu kurum ve

37

kuruluşları, özle sektör ve pek çok yerde halkla ilişkilerin kendine bir yer bulmaya başladığı görülmektedir. Alman halkla ilişkilerinin duayeni olarak bilinen Albert Oeckl ve bir diğer önemli isim Franz Ronnabarge bu alanda önemli çalışmalar gerçekleştirmişlerdir. Albert Oeckl, halkla ilişkilerde PR yerine “Öffentlickeitsarbeit” kavramını kullanarak özellikle siyasi teşebbüslerin kullanmayı tercih ettiği bir kavramı ortaya atmıştır. Bu kavram bilgi, uyum ve birleştirme sözcüklerinin toplamını ifade ettiğinden siyasiler tarafından tercih edilmesinin nedenini açıklar niteliktedir.

Diyalog merkezli halkla ilişkiler anlayışının olduğu Almanya’da halkla ilişkiler eğitimi anlayışını yine tarihsel süreç içerisinde ele alındığında Bentele ve Junghaenel (2004, s.161) şu şekilde ifade etmiştir ;

“1960-1970li yıllarda Deutsche Public Relations Gesellschaft (DPRG) ve birkaç özel okul kurs ve seminer şeklinde birkaç haftalık eğitimlerle başlamıştır. 1980’li yılların sonunda halkla ilişkiler üniversitelerde, meslek okullarında yer almıştır. Halkla ilişkiler konulu seminerlerin Erlangen-Nürnberg, Bamberg, Berlin, Bochum ve München üniversiteleri tarafından düzenlendiği görülmüştür. 1989 yılında Freien Universitaet Berlin (FU Berlin) de bilim dalı olarak ilk defa halkla ilişkiler ve tanıtım bölümü oluşturulmuş, 1994 yılında Leipzig Üniversitesi bu bölümü bilim dallarına eklemiştir. 1990’lardan sonra Almanya’da halkla ilişkiler eğitiminde patlamalar yaşanmıştır. 1999’dan itibaren diploma alınan bir alana dönüşmüştür. Leipzig Üniversitesi, Hannover Yüksekokulu halkla ilişkiler eğitimini temel alan kurumlar olarak karşımıza çıkarken, Klagenfurt Üniversitesi, Berlin Üniversitesi gibi kurumlarda medya yöneticiliğinde, medya iletişimi veya gazetecilik okuyan bir kişi de ağırlıklı olarak halkla ilişkiler dersleri alabilmektedir. 1997 yılında Halkla ilişkiler Eğitim Komisyonu (Commission on Public Relations Education) lisans ve lisansüstü halkla ilişkiler programlarını incelemek ve önerilerde bulunmak için kurulmuştur.1999 Commission on Public Relations Education adı altında yapılan inceleme halkla ilişkileri eğitiminin nasıl olması gerektiğine ilişkin görüş ve önerileri bir rapor haline getirmiştir”(Benetel, Jungaenel, 2004, s.161).

Halkla ilişkilerde uyguladıkları araştırma biçimlerini temel ve uygulamalı olarak iki araştırma şekli olarak ele alabiliriz. Okay ve arkadaşlarının da belirttiğine göre (2003,s.30); Bunlardan temel araştırma biçimi; halkla ilişkilerin tarihçesi, teoriler,

38

profesyonelleşme, etik, mesleki alan araştırmaları ve üniversite araştırmalarının yapıldığı, bazı bulguların ortaya konduğu, test edilerek kusursuz hale getirildiği çalışmalar olarak nitelendirilebilir. Bu teorik çalışmalar da kedi içlerinde sınıflandırılarak orta sınıf halkla ilişkiler teorileri ve genel teoriler şeklinde adlandırılmaktadır. Uygulamalı bilimler olarak; hedef kitle üzerine yapılacak araştırmalar, anket, içerik ve medya yansımalarının neler olduğunun incelenmesi üzerine uygulanan yöntemlerden yararlanılmaktadır.

Almanya’da 1990’lı yıllar halkla ilişkilerin ve eğitiminin gelişiminin başladığı dönemlerdir. Bu dönemde Berlin, Leipzig Üniversiteleri gibi bazı üniversitelerde halkla ilişkiler merkezleri oluşturulmaya bu durum 1993’ten itibaren de ‘Fachhochschulen’ ve bazı üniversitelerde bazı özel halkla ilişkiler programları oluşturmuşlardır. “40 tane özel akademi ve enstitü temel iletişim ve halkla ilişkiler, halkla ilişkiler tarihi, halkla ilişkiler teorileri, yöntemleri, ve halkla ilişkiler uygulama araçları ve iletişim yönetimi (medyayla ilişkiler, yatırımcılarla ilişkiler, olay pazarlama, dahili iletişim, kriz halkla ilişkileri, değerlendirme yöntemleri, ampirik ve sosyal iletişim araştırma yöntemleri) gibi pek çok alanda kapsamlı halkla ilişkiler eğitimi vermeye başlamıştır” (Okay vd.,2003 s.30-31). Zamanla ekonomi, etik, hukuk konuları da dahil edilerek özellikle 1990’dan itibaren halkla ilişkilerin yaşadığı sorunların mesleki ve teknik açıdan neler olduğu da ele alınarak bilimsel alanda yapılan çalışmaların da arttığı gözlemlenmiştir.

Almanya’da işletmelerde, yönetimde ve toplumda halkla ilişkilerin 1990’dan itibaren yaygınlaştığı görülmektedir. İşletmelerde halkla ilişkiler yöneticileri, sorumluları daha üst kademelerde yönetim görevini üstlenerek halkla ilşkilerin imajına olumlu etkiler kazandırmıştır. Halkla ilişkilerle ilgili konularda yapılan şakalardaki söylemlerden olan ‘halkla ilişkiler hilesi, halkla ilişkiler şakası, tipik halkla ilişkiler’ gibi olumsuz ifadeler sağlanmaya çalışan olumlu imajı sekyete uğratırken, meslekle ilgili olarak aşağılayıcı bir ifade olan Okay ve diğerlerinin de belirttiği gibi (2003, s.30-31) ‘Frühstücksdirektor’ (direktörün konumunda olan fakat sadece misafirlerle yemek yiyen kişi) tanımlaması da alanla ilgili profesyonelleşmenin, halkla ilişkilerin kurumsal bir fonksiyonu olduğunun altının çizilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Almanya’da üniversitelerde farklı bölümlerde halkla ilişkiler eğitimi verildiği gözlemlenmektedir. “Gazetecilik, iletişim bilimleri, medya bilimleri ve kamu

39

bilimleri bu bölümlerden sadece bir kaçıdır. Halkla ilişkileri temel alan fakülteler olduğu gibi ağırlıklı olarak halkla ilişkiler dersleri veren fakültelerde söz konusudur. Halkla ilişkiler eğitimini temel alan kurumları olarak Leipzig Üniversitesi, Hannover yüksekokulunu sayabiliriz, medya yöneticiliğinde okuyan veya medya iletişimi veya gazetecilik okuyan bir kişi de ağırlıklı olarak halkla ilişkiler dersleri alabilmektedir, bu eğitimde Klagenfurt üniversitesi, Berlin üniversitesi vs. de verilmektedir” (Gülsünler, 2008, s.36). Etik uygulamaların nadir görüldüğü bir halkla ilişkiler yapısı içerisinde halkla ilişkilerde kadın hakimiyetinin de fazla olduğu belirtilmesi gereken diğer detaylardır.

“Alman Halkla İlişkiler Enstitüsü’nün (DIPR) halkla ilişkiler kursları üç kategoriye ayrılır: Birincisi, temel seminerlerdir. Bu seminerlerde örnek olay incelenerek halkla ilişkilerde yöntem bilim ve uygulamalar öğretilir. İkincisi; dernekler, hükümet kurumları ve sanayi kuruluşları gibi farklı alanlarda çalışan halkla ilişkiler uzmanları için düzenlenen, deneyim ve görüş alış verişinde bulunulan seminerlerdir. Buna, tekil ve uygulamalı halkla ilişkiler stratejilerinin ve çözümlerin geliştirilmesi de dahildir. Üçüncü kategori ise gazetecilikte uygulama, yerel halkla ilişkiler ya da katılanlara değişik uygulama alanlarında iletişim tekniklerinin en son ‘know-how’larının tanıtıldığı network teknikleri gibi belli konularda düzenlenen seminerleridir” (Oeckl, 1998,s.15).

Almanya’da halkla ilişkiler alanında yaşanan bu gelişmeleri tablolaştıracak olursak aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:

40

Çizelge 2. 1: Almanya’da Halkla İlişkilerin 6 Dönemi ve Zaman İçerisinde Yaşanan Bazı Gelişmeler

YILLAR YAŞANAN GELİŞMELER

1. Dönem (19.yüzyılın ortaları- 1918): İlk basın bürolarının açıldığı dönem.

Savaşa rağmen basın bültenlerinin yayınlanıp organizasyonların yapıldığı dönem.

2. Dönem (1918-1933): Basın bürolarının yaygınlaştığı dönem. Halkla ilişkilere olan ihtiyaç ve gereksinimin algılandığı dönem.

3. Dönem (1933-1945): Siyasi yapının etkisiyle propaganda çerçevesinde bir anlayış.

Parti ideolojili medya ilişkileri.

4. Dönem (1945-1958): 2. Dünya Savaşı sonrası gelişim dönemidir. Amerikan modeline başlangıç eğilimi vardır. Halkla ilişkiler adına demokratik anlayışla yeni bir meslekleşmenin yaşandığı dönemdir. 5. Dönem (1958-1985): Mesleki bir bilinç gelişerek 1958’de Alman

Halkla İlişkiler Derneği (DPRG)’nin kurularak derneğin özel eğitim programlarına başlaması, halkla ilişkilerin bütün sosyal alanlarda geliştirildiği bir dönemdir.

6. Dönem (1985’ten günümüze): Halkla ilişkiler ajanlarının geliştiği, alandaki profesyonelleşme, akademik halkla ilişkiler eğitiminin başlaması ve bir bilim olarak halkla ilişkilerin gelişiminin başladığı dönem olarak değerlendirilebilir.

TARİHSEL 6 DÖNEME İLAVE OLARAK...

1960-1970: DPRG ve birkaç özel okul seminer ve

haftalık halkla ilişkiler eğitimine başlandı.

1980: Halkla ilişkiler üniversitelerde, meslek

okullarında yer aldı.

1989: Freien Universitaet Berlin (FU Berlin)’ de

bilim dalı olarak ilk defa halkla ilişkiler ve tanıtım bölümü oluşturuldu.

1994: 1994 yılında Leipzig Üniversitesi bu bölümü

bilim dallarına eklemiştir.

1997: Halkla ilişkiler Eğitim Komisyonu

(Commission on Public Relations Education) lisans ve lisansüstü halkla ilişkiler programlarını incelemek ve önerilerde bulunmak için kurulmuştur.

1999: Leipzig Üniversitesi, Hannover Yüksekokulu

halkla ilişkiler eğitimini temel alan kurumlar olarak karşımıza çıkarken, Klagenfurt Üniversitesi, Berlin Üniversitesi gibi kurumlarda halkla ilişkiler dersleri alabilmiştir.

Commission on Public Relations Education adı altında yapılan inceleme halkla ilişkileri eğitiminin nasıl olması gerektiğine ilişkin görüş ve önerileri bir rapor haline getirmiştir.

41