Aktif Kârlılığın Bağımlı Değişken Olduğu Modeller

Model 1.1.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken Halka Açıklık Oranı, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve Türkiye Kalkınma Bankası’na (TKB) ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

Öncelikle sabit etkili modelin mi yoksa rassal etkili modelin mi uygulanacağına karar vermek amacıyla Hausman Testi uygulanmış, “etkiler

165 rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır.

Verilerde birim kökün varlığı tespit edilirse, sahte regresyon sorunu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 11: Model 1.1 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA HAO 0,00090 0,00035 2,562 0,012* YKÜ 0,00021 0,00064 0,327 0,745 BYKÜ 0,00001 0,00004 0,324 0,747 YKTS 0,01327 0,00490 2,709 0,008** C 0,00494 0,00319 1,548 0,124 Düz. R2 = 0,322 F = 7,181 p 0,000** Durbin-Watson = 2,131 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %32,2’sini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise Halka Açıklık Oranının ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının Aktif Kârlılık üzerinde pozitif ve anlamlı etkileri olduğu (p<0,05), Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı değişkenlerinin ise Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Model 1.2.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken ve En Büyük Hissedarın Pay Oranı, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ile Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve TKB’ye ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

166 Öncelikle Hausman Testi uygulanmış ve “etkiler rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır. Daha sonra Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 12: Model 1.2 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA EBH1 -0,00387 0,00343 -1,128 0,261 YKÜ 0,00081 0,00037 2,182 0,031* BYKÜ 0,00016 0,00065 0,251 0,802 YKTS 0,00003 0,00004 0,709 0,479 C 0,01027 0,00473 2,172 0,032* Düz. R2 = 0,292 F = 6,356 p 0,000** Durbin-Watson = 2,067 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %29,2’sini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise Yönetim Kurulu Üye Sayısının Aktif Kârlılık üzerinde pozitif ve anlamlı etkisi olduğu (p<0,05), En Büyük Hissedarın Pay Oranı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısı değişkenlerinin ise Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Model 1.3.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken En Büyük Üç Hissedar Payı, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve TKB’ye ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

167 Öncelikle Hausman Testi uygulanmış ve “etkiler rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır. Daha sonra Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 13: Model 1.3 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA EBH3 -0,01338 0,00433 -3,091 0,002** YKÜ 0,00085 0,00034 2,492 0,014* BYKÜ 0,00025 0,00062 0,404 0,687 YKTS 0,00002 0,00004 0,431 0,668 C 0,01840 0,00509 3,614 0,000** Düz. R2 = 0,325 F = 7,268 p 0,000** Durbin-Watson = 2,113 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %32,5’ini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise En Büyük Üç Hissedar Payı Aktif Kârlılık üzerinde negatif ve anlamlı etkileri olduğu, Yönetim Kurulu Üye Sayısının Aktif Kârlılık üzerinde pozitif ve anlamlı etkileri olduğu (p<0,05), Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısı değişkenlerinin ise Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Model 1.4.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken Toplam Kontrol, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve TKB’ye ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

168 Öncelikle Hausman Testi uygulanmış ve “etkiler rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır. Daha sonra Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 14: Model 1.4 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA TK -0,00483 0,00351 -1,378 0,171 YKÜ 0,00089 0,00036 2,480 0,014* BYKÜ 0,00027 0,00064 0,413 0,681 YKTS 0,00002 0,00004 0,592 0,555 C 0,01054 0,00464 2,273 0,025* Düz. R2 = 0,297 F = 6,484 p 0,000** Durbin-Watson = 2,091 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %29,7’sini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise Yönetim Kurulu Üye Sayısının Aktif Kârlılık üzerinde pozitif ve anlamlı etkisi olduğu (p<0,05), Toplam Kontrol, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısı değişkenlerinin ise Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Model 1.5.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken Genel Kurula Katılım Oranı, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve TKB’ye ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

169 Öncelikle Hausman Testi uygulanmış ve “etkiler rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır. Daha sonra Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 15: Model 1.5 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA GKKO -0,00650 0,00600 -1,084 0,280 YKÜ 0,00102 0,00035 2,869 0,005** BYKÜ 0,00024 0,00065 0,364 0,716 YKTS 0,00002 0,00004 0,452 0,652 C 0,01147 0,00640 1,794 0,075 Düz. R2 = 0,292 F = 6,352 p 0,000** Durbin-Watson = 2,081 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %29,2’sini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise Yönetim Kurulu Üye Sayısının Aktif Kârlılık üzerinde pozitif ve anlamlı etkisi olduğu (p<0,05) Genel Kurula Katılım Oranı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısı değişkenlerinin ise Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Model 1.6.: Aktif Kârlılığın bağımlı değişken Genel Kurula Hâkimiyet Oranı, Yönetim Kurulu Üye Sayısı, Bağımsız Yönetim Kurulu Üye Sayısı ve Yönetim Kurulu Toplantı Sayısının bağımsız değişken olduğu model için öncelikle artıklar incelenmiş, bunun sonucunda GSD Bank ve TKB’ye ait sonuçların uygun olmadığı görülmüş ve modelden bu bankalar çıkarılarak 18 banka üzerinden modeller oluşturulmuştur.

170 Öncelikle Hausman Testi uygulanmış ve “etkiler rassaldır” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve sabit etkili model kullanılmıştır. Daha sonra Levin-Lin-Chu testi uygulanmış ve “birim kök içermektedir” şeklinde oluşturulan H0 hipotezi reddedilmiş (p<0,05) ve birim kök içermediği görülmüştür. Oluşturulan model sonuçları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Tablo 16: Model 1.6 Bağımlı Değişken Bağımsız Değişkenler β Std. Hata t p ROA GKHO -0,00671 0,00393 -1,706 0,090 YKÜ 0,00061 0,00037 1,641 0,103 BYKÜ 0,00016 0,00064 0,243 0,808 YKTS 0,00004 0,00004 1,071 0,286 C 0,01438 0,00530 2,715 0,008** Düz. R2 = 0,302 F = 6,617 p 0,000** Durbin-Watson = 2,082 *: p<0,05 **:p<0,01

Öncelikle oluşturulan modelin anlamlı ve kullanılabilir olduğu F testi ile tespit edilmiş (p<0,05) ve Durbin Watson testi ile otokorelasyon bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca modeldeki bağımsız değişkenlerin Aktif Kârlılıktaki değişimlerin %30,2’sini açıkladığı görülmüştür.

Model sonuçları incelendiğinde ise tüm bağımsız değişkenlerinin Aktif Kârlılık üzerinde anlamlı etkilerinin olmadığı (p>0,05) görülmüştür.