• Sonuç bulunamadı

Aklileştirme (rationalization/ Rationalisierung)

Belgede Savunma Mekanizmaları (sayfa 26-39)

Egoyu rahatsız eden, acı veren, sıkıntı yaratan durumlardan

kaçınmak için akla yatkın görünen bir neden bulmaktır. İş yerindeki aksaklıklardan, durgunluktan dolayı bir kişinin işine son verilmesi gerekiyor. İş veren de en hoşlanmadığı kişiyi çıkartmanın derdinde. Kalkıyor ve bir neden buluyor. Bu kişinin "en düşük performansı" sergilediğini iddia ediyor.

Kendini haklı göstermek ve dolayısıyla kendini aldatmak, savunma mekanizmaları içinde çok kullanılır. İnsan olmamız dolayısıyla her gün hesapsız hatalar işleriz. Fakat bunlarla karşılaşmak ve olduğu gibi kabul etmek için gururumuzun zedelenmesi gerekir.

Buna tahammül edemediğimizden, hareketlerimizi “Hatasız kul

olmaz” diyerek mâzur göstermek

Mesela kopya çeken bir öğrenci bu davranışına bir dizi neden bulabilir: “Ders o kadar zordur ki

kopya çekmese asla geçemez” ya da, “öğretmeni de vaktiyle kopya çekmiştir.”

Adam evin her yerine çoraplarını bırakır.

Kadın şöyle düşünür: "Bütün erkekler böyle işte napçaksın!"

Kadın etraftaki çoraplardan dolayı şikayet eder, söylenir.

Adam: "Kadınları hiç bir şekilde memnun edemezsin." diye söylenmeye başlar.

Adam patronuna kızar: "Kesin dün karısıyla kavga etmiştir." diye düşünür.

Örneğin, parasızlık nedeniyle soğuk havada ince giysilerle gezen birinin “ben sıcak sevmem”

Yadsıma - İnkar (Denial/Verleugnung)

Herkes için açık seçik olan ve kabul edilen bir şeyin kişi tarafından yadsınması, kabul edilmemesi. Birine karşı açık seçik saldırganlık besleyen biri bunu asla kabul etmeyerek, böyle bir şeyin mümkün olamayacağını dile getirmesi.

Gerçekliğin acı veren yönünün bilinçten uzaklaştırılmasıdır. Bastırma dürtü türevlerini ve duygulanımları bilinçten uzaklaştırırken, inkâr dış gerçekliğin görülmesine engel olur. Bazı durumlarda birey, benimsenmesi çok zor ve rahatsız edici özellikte olan yaşantılarla

Böyle durumlarda, olayların varlığını veya yaşanmış olduğunu

görmezlikten ve anlamazlıktan gelmeye inkâr denir. Bireyin bu savunma mekanizmasını kullanma nedeni, yaptığı veya yaşadığı kötü olay ve

eylemlerden doğabilecek kaygıdan kendini kurtarmaya çalışmaktır. Herkes için açık seçik olan ve kabul edilen bir şeyin kişi tarafından yadsınması, kabul edilmemesi. Birine karşı açık seçik saldırganlık besleyen biri bunu asla kabul etmeyerek, böyle bir şeyin mümkün olamayacağını dile getirmesi.

İnkârda gerçeğin yok sayılması vardır. Örnek olarak, ölümcül bir

hastalığa yakalandığını yeni öğrenen bir kişinin bunun doğru olmadığını düşünmesi ya da bir yakınını kaybeden birinin ölümünü

kabullenmemesi yaşıyormuş gibi eşyalarını saklamasını gösterebiliriz. Madde Bağımlısı: "İlaç kullanımı ile ilgili bir sorunum yok"

Bastırma (Repression/Verdraengung)

Bastırma, bireyin hatırlamak ve hissetmek istemediği şeyleri bilinç dışına atmaya çalışmasıdır. Sosyal örf, adet ve yasaklarla çatışma durumunda kalan istek ve ihtiyaçlar bastırılmaya en yakın olan durumları oluşturmaktadır. Bilinç dışına itilmiş olan ihtiyaç ve güdülerin davranışlar üzerindeki etkilerini ilk dikkati çeken

Sigmund Freud olmuştur. Freud’a göre hiçbir güdü tamamen baskı altına alınamaz. Rüyalarda belirmekte, dil sürçmesi gibi değişmiş şekillerde tekrar bilince çıkma yollarını bulmakta ve yaşantımızı etkilemeye devam etmektedirler. Bastırma mekanizmasının aşırı kullanılması, ruhsal durgunluk, donukluk, sıkıntı ve unutkanlık yaratmaya başlar. Bunun sonucunda ise bireyde ciddi psikolojik sorunlar ortaya çıkmaktadır.

Bastırma: “Toplumun örf, âdet, gelenek ve ahlâk kurallarıyla,

yasaların ortaya koyduğu yasaklamalar karşısında kişinin istek ve arzularını baskı altına alan ve istek alanının dışına çıkaran

bilinçdışı çaba”dır. “Unutma”, “isteksizlik”, “durgunluk” ve “dalgınlık”, kimi kez bilinç alanına kadar yaklaşan kaygıdan kurtulmak için kişiliğin denetimi ve engellemesi sonucu oluşan güncel yakınmalar ve belirtilerdir.

Bir kişi sevmediği işi yapmayı unutur. Örneğin bir çocuk kitaplığını düzenleyecek, düzenlemeyi istemiyorsa unutur. Eşini aldatmak yönünde yoğun bir istek duyan bir adamın

psikosomatik semptomlar geliştirmesi. Vücudunun sağ tarafında ağrı hissedip, sürekli eşine sırtını dönerek yatması.

Vaka:

"Tam olarak hatırlayamıyorum. Doktorumun hastalığıma dair teşhisi bana söylediği günü unutmuşum. Doktorun bana neler dediğini hangi soruları yönelttiğini hiç bir şekilde

hatırlamıyorum. Hatırladığım yegane şey dışarıda, pencerenin yakınındaki ağaca konmuş kuşun ötüşü, şarkısını söylüyor oluşu. Görüşmeden sonra eve gidip, ütü yapıyorum.

Sonra kendime yemek hazırlıyorum. Ne hissettiğimi tam olarak bilmiyorum, içim

bomboştu. Ertesi gün ablam arayıp da doktorla olan görüşmemi sorduğunda gözlerimden yaşlar boşalacak, ağlama krizine girecektim. Bütün bedenimi kaygı ve endişe sardı bir dalga gibi bana çarpıp, beni alıp götürüyordu.

Yapıp bozma (undoing/Ungeschehen machen)

Kişinin gerçekte ya da düşüncesinde yaptığı ya da yaptığını

düşündüğü olumsuz eylemleri yansızlaştırmak, etkisini kaldırmak ve

yapılmamış saymak amacı ile yürütülen bir takım işlemlerdir. Yakın zamanda ciddi bir kalp ameliyatı geçirmiş ve dinlenmesi gereken bir bireyin, kalkıp spor yapması!

Bağımlı: "Çok içki içiyordum o yüzden eve gidince bütün şişeleri kırdım"

Duygu dönüşümü (Conversion)

Ruhsal çatışma sonucu bastırılmış duygu ve

düşüncelerin simgesel olarak bedensel belirti ve yakınmalarla dışarıya yansıtılmasıdır Örneğin, sınavda başarısız olacağı beklentisinde olan bir öğrencinin sınav sırasında bayılması .

Saplantı (Fixation)

Çocukluk yaşantısında iz bırakmış bir dönemle ilgili kişiye, nesneye ya da duruma bağlı kalmak, saplanmaktır Gelişme dönemlerini saplantısız geçiren insanlarda sağlıklı kişilik yapısı gelişir.

Hastalık hastalığı (Hypocondria)

Benlik tarafından kabul edilmeyen, olumlu doyum yolu bulamayan

Belgede Savunma Mekanizmaları (sayfa 26-39)

Benzer Belgeler