• Sonuç bulunamadı

ADROGATIO’NUN ŞEKLÎ ŞARTLARI

Roma Aile Hukukunda Evlat Edinmenin Yeri

D.1.7.5 Celsus: “Kendi hukukuna tabi olanların evlat edinilmesinde, tarafların rızası aranır…”

D.1.7.40.1 Modestinus: “Adoptio veya adrogatio yoluyla evlat edi- edi-nen kişi bu yolla evlat edindiği kişiden daha büyük olmakla kalmamalı,

2. ADROGATIO’NUN ŞEKLÎ ŞARTLARI

Günümüzde evlat edinmede, daha çok evlat edinenin şahsi yararlarının ön planda olmasına karşılık, Roma’da hem ailenin hem de Roma toplumu-nun menfaatleri ile yakından ilgili hukuksal bir durum söz konusuydu� Bu nedenle adrogatio işleminde merasime dayalı bir nitelik ve şekle bağlılık ön plandaydı[164]� Ayrıca, evlat edinmenin daha eski şeklî olan adrogatio’da yapılan işlem kamu adına kontrol edilirdi[165]

Adrogatio ilk zamanlarda comitia curiata olarak ifade edilen halk meclisi

huzurunda yapılan bir evlat edinme usulüydü� Bu usul bazı kaynaklarda

arrogatio olarak da ifade edilmektedir[166]� Bu işlem, curia’ların halk meclisi halinde toplantısında yapılırdı[167]� Bu kapsamda, halk meclisine katılıp oy

[162] Günveren, s� 53 vd�

[163] Metin ve çevirisi için bakınız Iustinianus Institutiones, s� 40 vd� [164] Honig, s� 185; Kayak, s� 266�

[165] Ayiter, s� 47 vd�

[166] Ayiter, s� 46 vd�; Küçükgüngör, Adoption, s� 96; Nicholas, s� 77; Tahiroğlu/ Erdoğmuş, s� 147�

verme hakkına sahip olanlar bu işlemin tarafı olabildiği için ilk zamanlar kadınların ve küçüklerin bu usulle evlat edinilmesi mümkün değildi[168]

Halk meclisi huzurunda önce evlat edinecek olan aile babasına diğer aile babasını evlatlığa kabul edip etmeyeceği sorulur; ardından evlat edinilecek olan aile babasına rızasının olup olmadığı sorusu (rogatio) yöneltilirdi� Her iki tarafın bu konudaki rızalarını beyan etmeleri ve halkın da bu işlemi kabul etmesiyle evlat edinme işlemi tamamlanmış olurdu[169]� Bu işlemden

Gaius’un Institutiones’inde yer alan bir metinde söz edildiği görülmektedir:

Gaius Ins. 1.99: “…Et is, qui adoptat, rogatur, id est interrogatur,

an velit eum, quem adoptaturus sit, iustum sibi filium esse; et is, qui adoptatur, rogatur, an id fieri patiatur; et populus rogatur, an id fieri iubeat…” 

Gaius Ins. 1.99: “…Evlat edinene evlat edinmek üzere olduğu kimseyi meşru evlat gibi almak isteyip istemediği, evlat edinilecek olana bu işlemin olmasına rıza gösterip göstermediği, halka da bu işlemin olmasını kabul edip etmedikleri sorulur…”

Romalılara göre, adrogatio ile bir Roma ailesi sona ermekte ve başka bir aileye katılmaktaydı� Dolayısıyla adrogatio’nun amacı diğer ailenin devamını sağlamaktı� Roma toplumu açısından bu yönüyle önemli bir işlem olduğu için halk meclisi huzurunda yapılırdı� Comitia meclisi Roma’da bulunmakla birlikte, sadece orada toplanabildiği için adrogatio işleminin eyaletlerde yapılması mümkün değildi[170]� Daha sonra ise bu işlemin pontifex maximus tarafından çağırılan otuz hâkimin kararı ile hüküm ve sonuçlarını doğurmaya başlayacağı kabul edilmişti[171]

İmparator Diocletianus zamanında ise imparatorun izin vermesi usulü

(imperatoris auctoritate) ile adrogatio’nun yapılabileceği hükme

bağlanmış-tır� Adrogatio per rescriptum principis olarak ifade edilen bu yeni şeklinden sonra da adrogatio’nun eski şekli bir süre daha uygulanmış, ancak M�S� 4�

[168] Honig, s� 186�

[169] Berki, s� 154; Nicholas, s 77; Oğuzoğlu, s� 109; Tahiroğlu/Erdoğmuş, s� 147� [170] Buckland, s� 124; Nicholas, s� 77; Oğuzoğlu, s� 108; Roby, s� 60�

[171] Buckland, s� 124; Emiroğlu, s� 38; Honsell, s� 183; Küçükgüngör, Adoption, s� 96; Nicholas, s� 77; Roby, s� 60�

yüzyıldan sonra comitia curiata’ya başvurma usulü uygulamadan kalkmış-tır[172]� Bu konu Iustinianus’un Institutiones’inde ele alınmaktadır:

Iust.Ins.1.11.1: “…Imperatoris auctoritate adoptamus eos easve, qui

quaeve sui iuris sunt. quae species adoptionis dicitur adrogatio…”

Iust.Ins.1.11.1: “…İmparatorun izniyle kadın veya erkek, kendi hukukundan (sui iuris) olanları evlat ediniriz: bu evlat edinme usulüne

adrogatio denir…[173]

Iustinianus Dönemi’nde adoptio ve adrogatio benzer kurallara tabi

kılın-mıştır[174]� Bu bağlamda, adrogatio aslî karakterini yitirmiştir� Artık malvarlığı bakımından birçok istisnaî hükümler içeren ve tam manası ile bir ailenin diğerine katılmasını ifade etmeyen bir evlat edinme durumuna gelmiştir�

Adrogatio’nun bu yeni şeklinde, evlat edinilen malvarlığını muhafaza eder,

evlat edinene ise sadece intifa ve idare hakkı geçerdi[175]

Iustinianus Dönemi’nde adrogatio usulü ile bir ailenin diğer bir aile

lehine malvarlığı ve egemenlik hakkını tamamen kaybetmesi söz konusu değildi� Bunun yanı sıra Roma Hukuku’nda evlat edinmenin tarihsel gelişimi incelendiğinde adrogatio’dan ziyade adoptio usulüne daha çok başvurulduğu anlaşılmaktadır[176]

[172] Ayiter, s� 47; Di Marzo, s� 139; Küçükgüngör, Adoption, s� 97; Nicholas, s� 77� [173] Metin ve çevirisi için bakınız Iustinianus Institutiones, s� 38 vd�

[174] Oğuzoğlu, s� 110� [175] Ayiter, s� 48� [176] Lindsay, s� 77�

SONUÇ

Roma Hukuku’nda ailenin isminin devam etmesi fikrini temsil eden evlat edinme, bir kimsenin hukukî işlem yoluyla başka bir aileye dahil olmasını ifade etmektedir� Bu işlem ile aileye yabancı bir kimse katılır ve diğer aile evlatları gibi aile babasına tabi olurdu� Roma Hukuku’nda adoptio ve

adrogatio olmak üzere evlat edinmenin iki usulü bulunurdu�

Adoptio baba egemenliği altındaki bir kimsenin başka bir aile babası

tara-fından evlat edinilmesini ifade ederdi� Adoptio ile alieni iuris statüsünde olan bir kimse başka bir aile babasının egemenliğine girerdi� Adoptio usulünde maddî ve şeklî olmak üzere bazı şartlar öngörülmüştü� Roma Hukuku’nda

adoptio usulü ile evlat edinmenin maddî şartları incelendiğinde öncelikle Ius Civile’ye göre evlat edinmenin sadece aile babalarına tanınmış bir imkân

olduğu görülmektir� Kadınların evlat edinemeyeceği yönündeki bu yaklaşım Klasik Hukuk Dönemi boyunca devam etmiş olup, Klasik Sonrası Hukuk Dönemi ile bu yaklaşım değişmiş; belli şartların bulunması durumunda kadınların da evlat edinmesi kabul edilmiştir� Bu kapsamda, çocukları ölmüş bir kadının evlat edinebileceği kabul edilmiş, ancak baba egemenliğine sahip olamayacağı hükme bağlanmıştır� Evlat edinilecek kimse bakımından ise cinsiyet yönünden bir sınırlama getirilmemiş, ancak ailenin isminin sürdü-rülebilmesi açısından genellikle erkekler evlat edinilmiştir�

Adoptio usulü ile evlat edinmenin bir diğer maddî şartı ise yaş

konu-suna ilişkindir� Roma Hukuku’nda yer alan “evlat edinme doğayı taklit eder” (adoptio enim naturam imitatur) kuralı doğrultusunda Iustinianus Dönemi’nde evlat edinenin, evlat edinilenden en az on sekiz yaş

(plena pubertas) büyük olması zorunlu hale getirilmiştir� Evlat edinilen

açısından ise yaşla ilgili bir sınırlama getirilmemiştir�

Adoptio ile evlat edinmenin maddî şartları arasında rızanın varlığı da yer

almaktadır� Bu bağlamda, her iki aile babasının bu işleme rıza göstermesi gerekirdi� Iustinianus Dönemi’nde ise evlat edinilenin rızasının bulunması gerektiği ve itiraz etmemesinin de rıza beyanı olarak değerlendirileceği kabul edilmiştir�

Adoptio’nun şeklî şartları incelendiğinde farazî satış işlemi ile evlat

edin-menin hukukî sonuçlarını doğurduğu görülmektedir� Erkek evlatlar için üç defa, kız evlatlar için bir defa bu işlemin yapılması hükme bağlanmıştı�

kendisini evlat edinen kişinin egemenliğine girerdi� Iustinianus Dönemi’nde

adoptio’nun şeklî şartlarına ilişkin esaslarda değişiklikler yapılmış ve farazî

satış usulü kaldırılmıştır� Bu dönemde evlat edinme işlemi için resmi bir makam olan hâkimin huzurunda tarafların evlat edinmeye ilişkin rızalarını beyan etmeleri ve bu beyanların kayda geçirilmesi yeterli görülmüştür�

Iustinianus Dönemi’nde evlat edinme hükümleri açısından adoptio minus plena (sınırlı evlat edinme) ve adoptio plena (tam evlat

edinme) olmak üzere ikiye ayrılmıştır� Adoptio minus plena çocuğun kendi soyundan olmayan bir kişiye evlatlık verilmesini ifade eden bir evlat edinme şeklidir� Bu evlat edinme şeklinde evlat edinilen asıl aile babasının mirasçısı olmaya devam ederdi� Bunun yanı sıra onu evlat edinen kişi vasiyetle bir mirasçı bırakmazsa onun da mirasçısı olabilirdi� Adoptio plena usulünde ise çocuk kendi soyundan olan bir kişi tarafından evlat edinilmekte ve kendi-sini evlat edinmiş kişinin mirasçısı olmaktaydı� Bu usulde asıl ailesiyle bağı tamamen kesilir ve asıl aile babasının mirasçısı olma hakkını kaybederdi�

Aile babası statüsünde olan bir kimsenin başka bir aile babasının ege-menliğine girmesini sağlayan usul adrogatio olarak ifade edilirdi� Adrogatio ile daha önce baba egemenliği altında bulunmayan sui iuris bir kimse aile evladı olarak alieni iuris duruma gelirdi� Adrogatio usulünde evlat edinen ve evlat edinilen açısından maddî ve şeklî olmak üzere birtakım şartlar öngö-rülmüştü� Adrogatio işleminde hem evlat edinenin hem de evlat edinilenin aile babası olması gerekirdi� Dolayısıyla her iki tarafın da hak ehliyetinin bulunması gerekirdi� Ius Civile’de kadınlara adrogatio işleminin tarafı olma imkânı tanınmamıştı� Ancak Klasik Sonrası Hukuk Dönemi’nde sui iuris kadınların adrogatio ile evlat edinilmesi kabul edilmiştir�

Adrogatio usulü ile evlat edinmenin bir diğer maddî şartı ise yaş konusuna

ilişkindir� İlk dönemlerde, yaş konusuna ilişkin genel bir kural bulunmaz-ken, Iustinianus Dönemi’nde bu konuda yeni düzenlemelerin yer aldığı görülür� Bu düzenlemelere göre, evlat edinecek olan kişinin altmış yaşını geçmiş olması, erkek mirasçısının bulunmaması ve evlat edineceği kişiden en az on sekiz yaş büyük olması gerekirdi� Evlat edinilenin yaşına ilişkin düzenlemeler incelendiğinde ise ilk dönemlerde halk meclisine katılabilmeleri sebebiyle ergenlik çağını geride bırakmış olanların adrogatio ile evlat edini-lebildiği görülmektedir� Ancak M�S� 2� yüzyılda İmparator Antoninus Pius uygun sebepler ve belli şartlar altında impubes’lerin de evlat edinilmesine izin vermiştir�

Adrogatio şekil açısından, ilk zamanlarda comitia curiata olarak ifade

edilen halk meclisi huzurunda yapılan bir evlat edinme usulüydü� Daha sonra ise bu işlemin, pontifex maximus olarak ifade edilen başrahip tarafından çağırılan otuz hâkimin kararı ile hüküm ve sonuçlarını doğurmaya başla-yacağı kabul edilmiştir� İmparator Diocletianus zamanında ise imparatorun emri ile adrogatio’nun yapılabileceği hükme bağlanmıştır�

Adoptio ve adrogatio işlemlerinin hükümleri arasında farklılıklar

bulun-maktaydı� Adoptio’da alieni iuris olan bir kimse evlat edinilirken, adrogatio’da bir aile babası yani sui iuris bir kimse evlat edinilmekteydi� Bu nedenle

adrogatio, capitis deminutio’ya neden olurdu� Adoptio’da sadece bir aile

evladının evlat edinilmesi ile bir nevi aile değiştirmesi söz konusuyken,

adrogatio’da aile babası ve onun egemenliğindeki tüm aile bireylerinin aile

değiştirmesi söz konusu olurdu� Adrogatio’da evlat edinilenin tüm malvar-lığı evlat edinen aile babasının malvarmalvar-lığına dahil olurken, adoptio’da aile evladının malvarlığı olmadığı için böyle bir sonuç doğmazdı� Roma Hukuku kaynaklarından edinilen bilgiler doğrultusunda adrogatio’dan ziyade adoptio usulüne daha çok başvurulduğu sonucuna varılmaktadır�

Roma Hukuku’nda yer alan evlat edinmeye ilişkin hükümler Türk Medeni Kanunu’nun konuya ilişkin düzenlemeleri ile ele alındığında, benzer düzen-lemelerin olduğu, özellikle Iustinianus Dönemi’ndeki hükümlerin modern hukukun konuya ilişkin düzenlemelerinin temelini oluşturduğu sonucuna varılmaktadır� Roma Hukuku’nda iki evlat edinme usulünde de tarafların rızalarının varlığı şarttı� TMK 308� maddesi uyarınca ayırt etme gücüne sahip olan küçük, rızası olmadıkça evlat edinilemez� Vesayet altındaki küçük, ayırt etme gücüne sahip olup olmadığına bakılmaksızın vesayet dairelerinin izniyle evlat edinilebilir� Ayrıca TMK 309� maddesi uyarınca evlat edinme, küçüğün anne ve babasının rızasını gerektirir� Roma Hukuku’na göre, evlat edinilen kimseler aile babasının soy ismini alırlardı� TMK’da ise bu durum 314� maddede düzenlenmiş olup, evlatlık küçük ise evlat edinenin soy ismini almaktadır� Ergin olan evlatlık, evlat edinilme sırasında dilerse evlat edinenin soy ismini alabilmektedir�

Roma Hukuku’nda 3� dereceye kadar kan hısımları arasında evlenme engelleri bulunmakla birlikte alt ve üst soyun evlenmesi; kardeşler arasındaki evlenme, hala, teyze, amca, dayı, yeğen arasındaki evlenmeler yasaklanmış olup, bu yasak evlat edinme yolu ile aileye dahil olan aile evlatları için de geçerliydi� TMK’da ise evlenme engelleri 129� maddede düzenlenmiş olup,

bu madde hükmü uyarınca, evlat edinen ile evlatlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında evlenme yasağının olduğu ifade edilmiştir�

Iustinianus Dönemi’nde evlat edinenin, evlat edinilenden en az on sekiz

yaş büyük olması zorunlu hale getirilmiştir� TMK 308� maddesinde de evlat edinenin, evlat edinilenden en az on sekiz yaş büyük olmasının şart olduğu belirtilmektedir� Iustinianus Dönemi’nde düzenlenen adoptio minus plena usulünde evlat edinilen hem asıl aile babasının hem de evlat edinen kişi-nin mirasçısı olabilirdi� Doktrinde çifte mirasçılık olarak ifade edilen bu durum TMK 500� maddesinde de düzenlenmiştir� Bu hükme göre, evlatlık ve altsoyu, evlat edinene kan hısımı gibi mirasçı olurlar� Evlatlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder�

Modern hukukun konuya ilişkin düzenlemeleri kapsamında Türk Medeni Kanunu’nda evlat edinmede daha çok evlat edinenin şahsî yararlarının ön planda olmasına karşılık, Roma Hukuku açısından hem ailenin hem de Roma toplumunun menfaatleri ile yakından ilgili hukuksal bir durumun söz konusu olduğu sonucuna varılmaktadır�

KAYNAKÇA[177]

Akıncı, Şahin: Roma Hukuku Dersleri, Konya 2003�

Ayiter, Kudret: Roma Hukuku Dersleri Aile Hukuku, Ankara 1963�

Ayiter, Kudret: Klasik Roma Hukuku’nda Dosun Tesisi, Ankara 1958, [Dos]�

Berki, Şakir: Roma Hukuku, Ankara 1949�

Buckland, W.W.: A Text-Book of Roman Law from Augustus to Justinian, Cambridge 1921�

Di Marzo, Salvatore.: Roma Hukuku, Çev� Ziya Umur, İstanbul 1954�

Emiroğlu, Haluk: Roma Hukukunda Kadının Durumu, Ankara 2003�

Gönenç, Fulya İlçin: Roma Hukukunda Kadın, İstanbul 2010�

Günal, Nadi: “Roma Hukukunun Temel Kriterleri, Kavram ve

Kurumları”, Doğu Batı Düşünce Dergisi: Romalılar I, S� 49, 2009, ss� 11-32�

Güneş Ceylan, Seldağ: Roma Hukukundan Günümüze Velayet-Vesayet Hukuku, Ankara 2004�

Günveren, Güzide Burcu: Roma Hukukunda Evlat Edinme (Adoptio), Yayınlanmamış Doktora Tezi, İstanbul 2013�

Honsell, Heinrich: Römisches Recht, Zürich 2011�

Honig, Richard: Roma Hukuku Dersleri, Çev� Şemseddin Talip, 1935�

İpek, Nurcan: “Roma Hukukunda Hısımlık”, MÜHF-HAD, C� 21, S� 1, ss� 167-203�

İpek, Nurcan: “Arkaik ve Klasik Dönem Roma Ailesinde Çocuk ve Yeni

Doğan Bebeğin Terk Edilmesi Meselesi”; MÜHF- HAD, C� 23, S� 2, ss�

295-359, [Roma Ailesi]�

Jörs, Paul/Kunkel, Wolfgang/Wenger, Leopold (neu bearb. Honsell, Heinrich/Mayer-Mali, Theo/Selb, Walter): Römisches Recht, New York 1987�

[177] Bir yazarın, birden fazla eserine gönderi yapılan durumlarda, eserleri birbirinden ayırmak için, köşeli parantez içinde eserin kısaltması verilmiştir�

Karadeniz Çelebican, Özcan: Roma Hukuku Tarihi Giriş-Kaynaklar-Genel Kavramlar Şahsın Hukuku-Hakların Korunması, Ankara 2014�

Kaser, Max: Roman Private Law, Hamburg 1965�

Kaser, Max /Knütel, Rolf: Römisches Privatrecht, München 2005,

Kayak, Sevgi: “Roma Hukukunda Aile Kurumu”, Hacettepe HFD, 8 (2), 2018, ss� 249-302�

Koschaker, Paul/Ayiter, Kudret: Modern Özel Hukuka Giriş Olarak Roma Özel Hukukunun Ana Hatları, Ankara 1983�

Küçükgüngör, Erkan: Roma Hukukunda Vasiyet (Testamentum), Ankara, 2007�

Küçükgüngör, Erkan: Roma Hukukunda Vedia Sözleşmesi (Depositum), Ankara 2002, [Depositum]�

Küçükgüngör, Erkan: “The Essential Legal Effects of Adoption on the

Relationship Between Parents and Children in Roman Law”, Free Law

Journal, Vol� 2, No� 4, 18 October 2006, [Adoption]�

Leage, Richard William: Roman Private Law, London 1942�

Lee, R. W.: The Elements of Roman Law with a Translation of the Institutes of Justinian, London 1956�

Lindsay, Hugh: Adoption in the Roman World, Cambridge 2009�

Nicholas, Barry: An Introduction to Roman Law, Oxford 1962�

Oğuzoğlu, H. Cahit: Roma Hukuku, Ankara 1959�

Rado Basman, Türkan: “Eski Roma Hukukunda Bazı Evlenme Şekilleri”, İÜHFM, C� 8, S� 3-4, ss� 530-544�

Rado, Türkan: Roma Hukuku Dersleri Borçlar Hukuku, İstanbul 1997�

Roby, Henry John: Roman Private Law in the Times, of Cicero and of the Antonines (v�1), New Jersey 2000�

Sayın Korkmaz, S. Bengi: Roma Hukuku’nda Vekalet Sözleşmesi, Ankara 2014�

Serim, Gökçe: Roma İmparatorluk Döneminde Aile Hukukuna İlişkin Düzenlemeler, Ankara 2018�

Sohm, R.: The Institutes: A Text-Book of the History and System of Roman Private Law, Çev� J� C� Ledlie, Florida 1994�

Söğütlü Erişgin, Özlem: “Roma Toplumunda Kadının Konumu”, İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C� 4, S� 2, 2013, ss�1-31�

Söğütlü Erişgin, Özlem: Roma Kamu Hukukuna Giriş, Ankara 2017, [Kamu Hukuku]�

Sütken, Elvan: “Roma Aile Hukukunda Patria Potestas”, AndHD, C� 5, S� 1, Ocak 2019, ss� 67-100�

Tahiroğlu, Bülent/Erdoğmuş, Belgin: Roma Hukuku Dersleri Tarihi Giriş-Hukuk Tarihi-Genel Kavramlar-Usul Hukuku, İstanbul 2005�

Umur, Ziya: Roma Hukuku Ders Notları, İstanbul 1999�

Umur, Ziya: Roma Eşya Hukuku-Ayni Haklar, İstanbul 1983, [Eşya Hukuku]�

Umur, Ziya: Roma Hukuku Lügatı, İstanbul 1975, [Lügat]�

Villers, Robert: “Roma Hukukunda Cumhuriyet Devri Sonuna Kadar

Kadının Hukukî Durumu”, Çev� Bülent Tahiroğlu, İÜHFM, 1974, C�

39, ss� 427-438�

Villey, Michel: Roma Hukuku Güncelliği, Çev� Bülent Tahiroğlu, İstanbul 2003�

Watson, Alan: Studies in Roman Private Law, London 1991�

Watson, Alan: Contract of Mandate in Roman Law, London 1961, [Mandate]�

Yıldız, Sevil: Roma Hukukunda Soybağı Kurulmamış Çocuğun Hukuki Durumu, Ankara 2020�

LATİNCE METİNLER İÇİN YARARLANILAN KAYNAKLAR Birks, P./ McLeod, G.: Justinian’s Institutes, New York 1993�

Cicero: Yükümlülükler Üzerine, Çev: C� Cengiz Çevik, İstanbul 2017�

Gordon, W.M./Robinson, O.F.: The Institutes of Gaius, London 1997�

Gaius: Institutiones, Çev� Türkan Rado, Borçlar Kısmı, İstanbul 1953�

Iustinianus: Institutiones, Çev� Ziya Umur, İstanbul 1968�

Watson, A.: The Digest of Justinian, Vol� 1-4, Philadelphia 1998�

https://droitromain�univ-grenoble-alpes�fr/Anglica/digest_Scott�htm http://www�thelatinlibrary�com

KISALTMALAR

AndHD : Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

C. : Cilt

Çev. : Çeviren

D. : Digesta

Gaius Ins. : Gaius Institutiones

Hacettepe HFD : Hacettepe Hukuk Fakültesi Dergisi

Iust. Ins. : Iustinianus Institutiones

İÜHFM : İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası