• Sonuç bulunamadı

2.6. Taliban Dönemi Afganistan

3.1.5. ABD’nin Afganistan Stratejisi

ABD yönetiminin Afganistan’a müdahalesi ile geliştirdiği kapsamlı stratejisinin bölgedeki gelişmelere göre geliştirildiğini ifade etmek mümkündür. ABD Başkanı Bush Afganistan’a askeri müdahalenin ardından Afganistan ile ilgili iki temel strateji belirledi. Bush yönetimi döneminde Afganistan’da bu iki strateji çerçevesinde hareket edildi. ABD Başkanı Bush’un söz konusu Afganistan stratejisi, El Kaide’ye destek veren Taliban hükümetinin düşmesine ve Afganistan’da meşru bir devlet kurulana kadar bölgenin istikrarının sağlanmasıydı. Bu iki strateji haricinde Bush yönetimi tarafından, Afganistan’la ilgili açıklama yapılmadı (Bilgin, 2015: 225). ABD’nin Afganistan stratejisinin, Bush yönetiminin 20 Mart 2003 tarihinde Irak operasyonu ve Irak’ı işgaliyle açıklamak mümkündür. Irak, ABD için bir öncelik olarak bilinmekteydi. 2005 yılında ABD Irak için zafer stratejisinin ardından Amerika’nın Afganistan stratejisi gündeme geldiğini söylemek doğru bir ifadedir9

(Özdikmenli, 2008: 98-118). Bush doktrini incelendiğinde de şunu net bir şekilde anlamak mümkündür ki; ABD Başkanı Bush’un dış politikasında Afganistan üzerinde sınırlı biçimde durulmuştur. Doktrinde küresel terörle mücadele kapsamında Afganistan da yer almış ama niteliği ile ilgili bilgilere yer verilmediği bilinmektedir. ABD’nin Afganistan stratejisi, NATO unsurlarını sürece dahil olmasıyla başta belirtilen stratejik hedefleri genişlettiği bilinmektedir. Bu çerçevede net olarak belirtilmemesine rağmen, 2002-2009 yılları arasında NATO ve ABD tarafından yürütülen stratejide şu konulara da değinmek mümkündür; Afganistan hükümetinin ülke genelinde etkin olabilmesi için ekonomik yardım, güvenlik, yeniden teşkilatına başlayan Afganistan ordusuna eğitim, teçhiz etme ve uyuşturucu üretimine karşı mücadele edilmesiyle beraber, kaçakçılığı önleme ve teröre karşı mücadele sürdürüldüğü bilinmektedir (Bilgin, 2015: 127).

Amerika eski Başkanı, Obama, 2010 yılının ilk yarısında, ABD’nin Afganistan stratejisini açıkladı. Obama’nın Afganistan’la ilgili açıkladığı stratejisini şöyle özetlemek mümkündür; stratejiye göre Afganistan’ın güvenlik sorumluluğunu Afganistanlılara devredilmesine değinerek Afganistan’da askeri yardım yanında sivil

desteğini de artırmasına yer verildi. ABD askerlerinin 2011 yılında sorumluluğun Afganistanlılara teslim edilmesine değinen stratejide, Afganistan halkının yararlanabileceği kurumsal yapılar da görülmektedir10 (Obama Afgansitan Stratejisini

Açıkladı, İstanbul, 2009). ABD Başkanı Obama’nın 2010 yılında açıkladığı strateji 2011 yılından itibaren Amerika askerleri Afganistan’dan geri çekilme konusu tartışmalara yol açtı. Bu nedenle ABD Başkanı Obama 22 Haziran 2011’de ABD askerlerinin Afganistan’ı 2011’in Temmuz ayından itibaren terk etmeye başlayacağını ve 2014 yılına kadar bitmesini bildirdi11. ABD’nin Afganistan stratejisi nitekim 30

Eylül 2014 tarihinde iki ülke arasında imzalanan “BSA” ile Amerika askerlerinin Afganistan’dan geri çekilme tablosu netleşti. Bu antlaşma kapsamında 2015 yılında 9800 ve 2016 yılında 4900 askerin Afganistan’da kalması konusunda mutabık kalındı. Anlaşılan o ki ABD Afganistan müdahalesinde, bu ülkeyle ilgili net bir stratejisi yoktu. Bu değerlendirmeler sonucunda Amerika’nın zaman geçtikçe Afganistan’la ilgili bir strateji geliştirdiğini ifade etmek mümkündür (Bilgin, 2015: 226).

ABD Başkanı Donald Trump’ın Afganistan ile ilgili yeni stratejisini açıklamadan öncesi ve sonrasını ile ilgili değerlendirme yapılırsa şöyle ifadelerde bulunmak mümkündür; Trump’ın Afganistan’la ilgili stratejisi, Obama ve Bush’un stratejilerinin belirsizliği açısından pek bir farkı bulunmamaktadır. Değinildiği gibi ABD’nin Afganistan stratejisinin temelini teröre ve Radikal İslamcı Gruplara karşı mücadele oluşturuyordu ve bu politika hala devam ediyor. Şunu da ifade edilmesinde fayda vardır ki; Trump Amerika’sının politikaları arasında değerlendirmeler sonucunda bir bağlantı kurabilmek neredeyse imkansız olarak bilinmektedir. Bu nedenle ABD’nin Afganistan stratejisi ile ilgili bir öngörüye bulunmak mümkün değildir. Bu sebepten dolayı eğer ABD’nin Afganistan stratejisi nerede ve nasıl hareket edeceği bilinmez gibi bir stratejiye dayanıyorsa kesinlikle başarı penceresine ulaşıldığı söylenebilir. Ama bu stratejinin başkalar tarafından çözülemediği gibi Amerika içerisinde de kararsızlık bir politikadan kaynaklanıyorsa ABD’nin Afganistan’daki yatırımları sonuç olarak değerlendirilirse, içi boş büyük bir hiçten bahsedilmesi mümkündür.

10 (White House [web] ,2009). 11 (White House [web] ,2011).

ABD Başkanı Donald Trump Afganistan’la ilgili yeni stratejisinde terör örgütleri DEAŞ ve El Kaide ile mücadelenin devam ettirilmesine değinerek, Afganistan devletine karşı savaşan Taliban ile de mücadelenin sürdürüleceğini vurguladı. Trump Afganistan halkının nasıl bir yönetim kuracaklarına karışmayacağını açıklayarak, Afganistan’da istikrarı ve güvenliği sağlayabilecek bir devlet kurulana kadar Amerikan askerlerinin bu ülkede kalacağının altını çizerek şu ifadelerde bulundu; ABD askerlerini Afganistan’dan çektiği takdirde bu ülkede bir güven açığı ortaya gelecek ve bu boşluk ya terör örgütleri tarafından veya başkaları tarafından doldurulacaktır, açıklamasında bulundu. Bu strateji ile ilgili çok dikkat çeken konu Trump’ın başkanlık öncesi ve sonrası açıklamalarının çelişkili olmasıdır. Trump 2017 seçimleri öncesi Bush’un Afganistan’da askeri müdahalede bulunmasını büyük bir hata olarak algılaması, Amerikan askerlerinin bu ülkeden geri çekilmesi kanaatindeydi. Ama başkan olduğundan sonra askerlerinin Afganistan’dan çekme yerine, artıracağını açıkladı (Dedeoğlu, 2017).

ABD Başkanı Trump’ın açıklamalarında Amerika Afganistan’dan geri çekildiği takdirde, ülkede bir güven boşluğu ortaya çıkacaktır. Güven boşluğunu, radikal gruplar veya başkaları tarafından kapatılacak ifadesi üzerinde durulursa, dikkat çeken konu Afganistan’da başkalarının devreye girecek ifadesi önem taşımaktadır. Trump’ın endişe ettiği başkaları İran olabilir mi? Sorusunu yanıtlamak istersek, net bir şekilde sadece İran değil belki Şanghay İşbirliği Örgütüne üye olan Çin ve Rusya da ABD başkanını endişelendirmektedir. İran Ortadoğu’da, Amerika’nın endişelendirdiği gibi Afganistan’da da endişelendirmektedir. Bu nedenle ABD yakın zamanda Afganistan’dan geri çekilmeyecektir.