• Sonuç bulunamadı

AÇIĞA İMZANIN KÖTÜYE KULLANILMASI SUÇU

Belgede Resmi belgede sahtecilik suçu (sayfa 93-96)

3.1. Genel Olarak

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu resmi belgelerle ilgili sahtecilik suçları arasında sayılan bir diğer suç olarak kanun koyucu tarafından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 209. maddesinde düzenlenmiştir.260 Kanun koyucu maddenin birincisi fıkrasında; belirli bir tarzda doldurulmak ve kullanılmak üzere kendisine verilen imzalı ve tamamen ya da kısmen boş kağıdı, verilme amacına aykırı olarak dolduran kişinin, ikinci fıkrasında ise; bir kağıdı hukuka aykırı şekilde ele geçiren ya da hukuki sonuç doğuracak şekilde dolduran kişinin cezalandırılacağını belirtmiştir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu; açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu ikiye ayırmak suretiyle incelemiştir. Buna göre suçun birinci halinde, imzalı ve kısmen veya

259 Şener, s. 88.

260 5237 sayılı TCK 209. maddesinin gerekçesi: "Maddeyle, belirli bir tarzda doldurulup kullanılması için

verilmiş boş bir kağıdı, teslim edenin isteğine ve imzalı boş kağıdı veriş nedenine aykırı olarak dolduran kimse cezalandırılmaktadır. Suçun yapısı şu suretle ortaya çıkmaktadır: Bir kişi diğerine belirli bir tarzda doldurmak üzere imzalı ve fakat boş bir kağıt verecektir; böylece suçun oluşması için imzanın gerçek olması temel koşuldur. Ayrıca verilen kağıt hukuken geçerli bir belge oluşturmayacaktır; suç böylece gerçek bir belgenin tahrif veya tağyiri şeklinde işlenecek olursa, belgede sahtecilik suçu söz konusu olur. Suçun oluşması için söz konusu imzalı kağıdın, tevdi ve teslim nedeninden farklı bir şekilde doldurulması gereklidir. Suçun soruşturulması ve kovuşturulması, şikâyete bağlıdır. İmzalı boş kağıt ancak taraflar arasında belirli bir ilişki şeklinin varlığı hâlinde söz konusu olabileceğinden, kovuşturmanın şikâyete bağlı tutulması uygun görülmüştür.

İkinci fıkrada, imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukukî sonuç doğuracak şekilde dolduran kişinin, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılması öngörülmüştür. Dikkat edilmelidir ki, bu durumda, imzalı kağıt teslim veya tevdi edilmemiş, suçlu bunu hukuka aykırı bir suretle ele geçirerek doldurmuştur." şeklindedir.

82

tamamen yazısız kağıt imza sahibi tarafından faile kendi rızasıyla verilmekte, ikinci halde ise fail bu kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirmekte ya da elde bulundurmaktadır.

Madde gerekçesine göre birinci fıkrada belirtilen halde suçun oluşması için imzalı kağıdın, tevdi ve teslim nedeninden farklı bir şekilde doldurulması gereklidir. İkinci fıkrada belirtilen suçun oluşması için ise; elde bulundurulan imzalı kağıdın hukukî sonuç doğuracak şekilde doldurulmasının cezalandırılması öngörülmüştür.

3.2. Maddi Konu

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun maddi konusu imzalı ve fakat kısmen veya tamamen boş bir kağıttır. İmzalı ancak diğer unsurları eksik olan yazılı bir kağıdın belge olarak hüküm ve sonuç ifade etmesi mümkün değildir. Bu bakımdan bu suçun maddi konusu belge değildir.

Üzerinde imza bulunan ve suçun maddi konusunu oluşturan kağıtta, yazılı bir takım ifadeler bulunsa dahi, belge olarak hüküm ifade edebilmesi için gerekli unsuru yazacak kadar bir boşluğun bulunması halinde açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun maddi konusu oluşmuş olacaktır.261

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu hem resmi belgeler, hem özel belgeler hem de resmi belge hükmündeki belgeler bakımından söz konusu olabilir. Zira unsurları doldurulan imzalı belgenin resmi belge mi, özel belge mi olacağı önceden kestirilemeyebilir. Her iki belge türü de ortaya çıkabilir.

3.3. Fail

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun faili; imzalı kağıdın teslim edildiği ya da bu kağıdı hukuka aykırı olarak eline geçiren veya bulunduran kimsedir. Kamu görevlileri de özel kişiler de suçun faili olabilirler. Özgü faillik hali bu suç bakımından düzenlenmemiştir.

83 3.4. Maddi Unsur

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu düzenleyen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 209. maddesinin birinci fıkrasında imzalı ve fakat kısmen ya da tamamen boş bir kağıdın veriliş amacına aykırı olarak doldurulması hali düzenlenmiştir. Bu fıkradaki düzenlemenin ayırt edici özelliği, imzalı kağıdın, imza sahibi tarafından faile kendi iradesiyle verilmiş olmasıdır. Burada fail doldurduğu kağıtta imza sahibinin gerçek iradesi ile çelişen düzenlemeler yapmaktadır. Bir başka deyişle belgenin içeriği ile imza sahibinin iradesi örtüşmemektedir.

Kağıt üzerinde bırakılan eksikliğin neye ilişkin olduğu önemsizdir. Örnek olarak, tarih kısmı ya da ücret kısmı boş bırakılmış bir imzalı kağıdın, fail tarafından imza sahibinin iradesi hilafına doldurulması söz konusu olabilir.

Failin kendisine teslim edilen kağıdı doldurmaya yetkisinin olması gerekmektedir. Aksi halde hukuken bu yetkiye sahip olmayan kimse bu suçun faili olamayacaktır.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu düzenleyen maddenin ikinci fıkrasında ise failin elinde bulundurma yetkisine sahip olmadığı bir kağıdı, hukuken sonuç doğuracak şekilde doldurması hali söz konusudur. İmzalı kağıdın fail tarafından hırsızlık, yağma, güveni kötüye kullanma gibi suçlar vasıtasıyla elde edilmiş olması mümkündür. Hukuka uygun olarak bir imzalı kağıdı elinde bulunduran kişinin hukuka uygun bu hareketi sonradan hukuka aykırı hale gelebilir. Örnek olarak imzalı bir kağıdı belirli bir tarzda doldurması için kendisine yetki verilen kişinin daha sonradan bu yetkisi imza sahibi tarafından geri alınmasına karşın, elindeki imzalı kağıdı hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurması halinde, ikinci fıkrada açıklanan durum söz konusu olacaktır262.

3.5. Manevi Unsur

Diğer tüm kamu güvenine karşı suç çeşitlerinde olduğu gibi açığa imzanın kötüye kullanılması suçunda da manevi unsur “kasıt”tır. Burada sözü edilen, genel kasıttır. Failin özel bir kasıtla hareket etmesi aranmamaktadır. Zira failin elinde bulundurduğu imzalı

84

kağıdı, verilme nedeninden farklı olarak doldurması suçun oluşumu bakımından yeterlidir.

3.6. Suçun Özel Görünüş Şekilleri

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunda, failin hem birinci fıkrada hem de ikinci fıkrada düzenlenen hallerde, elverişli hareketler ile icraya başlayıp da suçu tamamlayamadığı hallerde, suçun teşebbüs aşamasında kalması ve teşebbüs hükümlerinin uygulanması mümkün olabilecektir.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunda, iştirak hükümleri bakımından özellik arz eden bir durum yoktur ve iştirak hükümlerinin uygulanabilmesi mümkündür.

Failin açığa imzanın kötüye kullanılması eylemi aynı zamanda bir başka suçu da oluşturmakta ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılma yapılmalıdır. Ancak açığa imzanın kötüye kullanılmasının yanında bir başka fiilde mevcut ve bu fiil de bir suç oluşturmakta ise her iki suçtan dolayı ayrı ayrı cezalandırılma durumu söz konusu olacaktır.

3.7. Görevli Mahkeme

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunda; Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 10. maddesi uyarınca sulh ceza mahkemesi görevli mahkemedir.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu kovuşturulması şikâyet şartına bağlı suçlardan değildir. Bu nedenle, soruşturma suçun işlendiği yer Cumhuriyet Savcılığı tarafından resen yapılır.

Belgede Resmi belgede sahtecilik suçu (sayfa 93-96)

Benzer Belgeler