4. İBRAHİM EN-NEHAÎ’NİN HAYATI VE İLMÎ KİŞİLİĞİ
1.4. NİKÂHTA ŞAHİT BULUNMASI
1.4.1. ŞAHİTTE ARANAN ŞARTLAR
Şahitliğin geçerli olması için şahitlerde bulunması gereken birtakım şartlar vardır. Bu şartların bir kısmında ittifak edilirken bir kısmında ihtilaf edilmiştir.
1.4.1.1. Teklif
Kişinin dinî-hukukî yükümlülüklere muhatap olması için akıl sağlığının yerinde olması ve bulûğ yaşına erişmesi gerekir. Akıl sağlığı yerinde olmayan kişinin ve bulûğa ulaşmamış çocuğun şahitliği geçerli olmaz. Nehaî, İbn Mes’ûd’dan naklederek bulûğa ermemiş çocukların kendi aralarındaki meselelerde şahitliğinin geçerli olacağı görüşündedir. Bu görüş Mâlikîlerin ve belli şartlarla Hanbelîlerin de kabul ettiği görüştür.189 Hanbelîlerin aradığı şartlar, çocukların şahitliğin anlamını bilmeleri, hür olmaları ve olay yerinden dağılmamaları gibi hususları içerir.190
187
Kâsânî, Bedâi’, II, 235; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, III, 144. 188
Derdîr, eş-Şerhu’s-sağîr, II, 339; Desûkî, eş-Şerhu’l-kebîr, II, 216, 220. 189
Derdîr, eş-Şerhu’l-kebîr, IV, 165. 190
1.4.1.2. Hürriyet
Nehaî’den bu konuyla ilgili iki rivayet yer almaktadır. Birinci rivayette, kölenin efendisi hakkındaki şahitliğinin geçerli olmayıp başkaları hakkındaki şahitliğini geçerli olduğu görüşündedir.191 İkinci rivayette ise kölenin şahitliğinin ancak önemsiz, kıymetsiz şeylerde geçerli olacağını belirtir. İki rivayetten anlaşılan kölenin efendisi hakkındaki şahitliğinin mutlak olarak geçerli görmeyip başkaları hakkındaki şahitliğinin ise ancak önemsiz hususlarda geçerli olarak kabul ettiğidir. Hanefî, Mâlikî ve Şâfiîlere göre hürriyet şahitlik ehliyetinin temel şartlarındandır. Hanbelîler ise kölenin şahitliğini hadler dışında kabul eder.192
1.4.1.3. İslam
Bakara Suresi 282. ayette beyan edildiği üzere müslüman olmayanın, müslüman hakkındaki şahitliği geçerli görülmez. Yolculuk esnasında müslümanlardan şahitlik edecek kimse bulunmadığında vasıyyet konusunda Nehaî’den iki farklı rivayet vardır. Birinci rivayette böyle bir durumda ehl-i kitaptan olanların müslüman hakkındaki şahitliğinin geçerli olacağını ifade eder.193 Diğer rivayette ise kâfirin müslüman hakkındaki rivayetinin ne yolculukta ne yolculuk dışında ne vasıyyet konusunda ne de başka bir konuda geçerli olacağını söyler.194 Çünkü Maide Suresi 106. ayet müdayene ayeti ile neshedilmiştir. “Şahitliğinden razı
191
İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 413; Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 325 ve 344. 192
Kâsânî, Bedâi’, VI, 266; Derdîr, eş-Şerhu’l-kebîr, IV, 165; Şîrâzî, el-Mühezzeb, III, 437; İbn Kudâme, el-Muğnî, X, 131;
193
İbn Kudame, el-Muğnî, IX, 182; Taberî, Camiu’l-Beyân, XI, 175. 194
olacağınız kimseler” ifadesinden bunların kâfir olamayacağı anlaşılmaktadır. Çünkü kâfir şahitliğinden razı olunacak kişi değildir.” “Sizden adalet sahibi kimse” ifadesinden de bunların ancak müslüman kimseler olacağı anlaşılmaktadır. Zira kâfir adalet sahibi değildir.195 Sadece Hanbelîler yolculuk sırasında vefat etmek üzere olan müslümanın yapacağı vasiyete gayr-i müslimin şahit olabileceğini kabul etmiştir. 196
1.4.1.4. Adalet
Bakara suresi 282 ayette yer alan ve şahitler için “kendilerinden razı olduğunuz” ve “adalet sahibi” nitelendirmeleri mezheplerin ittifakla şahitlerde adalet sahibi olma şartını aramalarını gerektirmiştir. Adalet şartını taşımayan kişiye fâsık denir. Kişinin böyle nitelendirilmesine neden olacak fiil ve davranışlar dini önemsemediği dine bağlılığının zayıf olduğu izlenimini veren tutumlardır. Bununla birlikte bazı hususlarda mezhepler arasında farklı yaklaşımlar bulunmaktadır. Nehai’ye müslümanın adalet sahibi olduğunu gösteren şeyin ne olduğu sorulduğunda, onun cevabı “o kişide şüphenin olmaması adaletinin göstergesidir” olmuştur.197 Şâfiîler fasığın şahitliğini hiçbir durumda kabul etmez.198 Hanefîler adalet şartını gözetmekle birlikte fasığın bazı durumlarda şahitliğini caiz görürler.199 Hangi suçu işlemiş olursa olsun tövbe ettikten sonra kişinin şahitliği kabul edilir. Nehaî zina iftirası suçundan dolayı celde cezasına çarptırılmış kişinin şehadetini tövbe etse bile kabul etmez. Bir gün şahitlik etmek üzere Nehaî’ye bir adam gelir.
195
İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 408; Kurtubî, el-Câmi li Ahkâmi’l-Kur’ân, VI, 350. 196
Derdîr, eş-Şerhu’l-kebîr, IV, 165; Şîrâzî, el-Mühezzeb, III, 450; İbn Kudâme, el-Muğnî, X, 131. 197
Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII,319; İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 394; Beyhakî, es-Sünenü’l-
kübrâ, X, 124. 198
Şîrâzî, el-Mühezzeb, III, 450. 199
Nehai onu görünce şöyle der: Kalk biz seni tanıdık. Zina iftirası suçundan dolayı sana celde vurulmuştu. Böyle söyleyerek onun şehadetinin geçerli olmayacağı şahitliğinin kabul edilmemesinin had cezasının bir parçası olduğu görüşündedir.200 Hanefîler de bu konuda aynı şekilde düşünür, zina iftirası suçunu diğer suç ve günahlardan ayrı tutarak tövbe etse de bu suçu işleyen kişinin şehadetini kabul etmezler.201
1.4.1.5. Töhmetin Bulunmaması
Bir kimse için töhmet endişesi hakkında şahitlik ettiği kişiyle kan bağı ve sosyal-hukuki ilişkileri bulunması sebebiyle olabileceği gibi kendisinin bazı özellikleri nedeniyle de olabilir. Nehaî şu kimselerin birbirine yapacağı şahitliğin kabul olmayacağını söyler: Babanın çocuğuna, çocuğun babasına, kadının kocasına, kocanın karısına, kölenin efendisine, efendinin kölesine, bir ortağın diğer ortağa yapacağı şehadet.202 Nehaî aynı şekilde töhmet altında olan ve suçlanan kişinin şahitliğinin talâkta geçerli olmadığını belirtir.203
1.4.1.6. Erkek Olmak
Bu konu fakihlerin ihtilaf ettiği hususlardandır. İbrâhim en-Nehaî’ye göre kadınların erkeklerle birlikte şahitliği ancak köle azadı, borç ve vasiyet konularında geçerlidir.204 Erkekle beraber kadının şahitliğinin geçerli olması için Bakara suresi
200
İbn Kudâme, el-Muğnî, IX, 197; İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 431; Abdürrezzâk, el-Musannef, VII, 387.
201
Kâsânî, Bedâi’, VI, 271. 202
Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 344. 203
İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 394; Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 321. 204
282. ayette belirtildiği üzere bir erkek yerine iki kadının olması gerekir. Kadınların münferit olarak veya erkeklerle beraber şahitliği malla ilgili konularda geçerli olur, bunun dışında nikâh, talâk hadler ve kısasta kadınların şahitliği kabul edilmez. Talâk ve nikâhta kadınların erkeklerle birlikte olsa da şahitliği geçerli olmaz.205 Nehaî, iki kadın Resulullah (s.a.v)’ın ashabından bir adamla birlikte şahitlik yapsa bu şahitliği kabul etmeyeceğini belirtir.206 Şahitler bir erkek ve iki kadın olsa nikâh münakit olmaz.207 Erkekle birlikte kadınların şahitliği nikâhta caiz olmaz.208 Bir adam bir grup kadının şahitliği ile evlense; Nehaî’ye göre bu durum anlaşıldığında kadınla adamın arası ayrılır.209 Zina eden bir adam hakkında üç erkekle iki kadının şehadetinin geçerli olup olmayacağı Nehaî’ye soruldu. O dört erkek olmadıkça şahitliğin kabul olmayacağını söyledi.210 Bununla birlikte doğum, süt emzirme gibi kadınların muttali olduğu konularda bir erkek olmaksızın tek bir kadının şahitliği geçerli olur.211
Mâlikîler, Şâfiîler ve Hanbelîler şahitlerin erkek olmasını şart koşarken212 Hanefîler had ve kısas dışındaki konularda kadınların şahitliğini geçerli görür.213
205
İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, II, 132; Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 329; İbn Kudâme, el-
Muğnî, VI, 450. 206
Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 33. 207
İbn Kudâme, el-Muğnî, VII, 341. 208
Abdürrezzâk, el-Musannef, VI, 329; İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 397. 209
Abdürrezzâk, el-Musannef, VI, 199. 210
İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, II, 132. 211
Şeybânî, el-Âsâr, 112; İbn Hazm, el-Muhallâ, IX, 399-400; Abdürrezzâk, el-Musannef, VIII, 334.
212
Derdîr, eş-Şerhu’s-sağîr, II, 335; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, III, 144; İbn Kudâme, el-Muğnî, X, 131.
Nikâhta bir erkek ile iki kadının şahitliği caizdir.214 Şâfiî mezhebine göre hadler yanında nikâh akdinde de kadınların şehadeti kabul edilmez. Yine boşama, köle azadı, velâ, vekâlet ve kısası affetme konuları da nikâh akdine ilhak edip bu konularda da kadınların şahitliğini kabul etmezler.215 Hanbelîlerin görüşü de böyledir.216 Borçlar hukuku alanına giren konularda kadınların şahitliği bütün mezheplerce geçerlidir. Ancak bir erkekle iki kadın nisabına uyulması gerekir. Kadınların muttali olacağı konularda ise kadınların şahitliği ittifakla kabul edilir. Şâfiîlere göre bu konularda kadın şahit sayısının en az dört olması gerekir. Mâlikîlere göre bu sayı ikidir. Hanefîlere göre böyle konularda bir kadının şahitliği de yeterlidir. Hanbelî mezhebinde biri Hanefîlerin diğeri Mâlikîlerin görüşüne uyan iki rivayet mevcuttur.217 Şahitte aranan erkek olmak dışındaki diğer şartlar hususunda Nehaî ile Hanefîlerin görüşleri uyumlu olup sadece şahitlerin erkek olması konusunda ise Hanefîlerin Nehaî’den faklı düşündüğünü ve cumhurun onunla aynı görüşte olduğunu görüyoruz.