• Sonuç bulunamadı

3.2 İlgili Coğrafi Pazar

4.1.3 Üçüncü Koşul

Üçlü kriter testinin üçüncü koşulunu ise “rekabet kurallarının tek başına uygulanmasının

pazar yapısının bozukluğunu gidermede yetersiz olması” oluşturmaktadır. Bu kapsamda, üçlü kriter testinin ilk iki koşulunun birlikte sağlanması durumunda oluşabilecek pazar aksaklıklarının giderilmesine yönelik ardıl (ex post) rekabet kurallarının tek başına yeterli olamayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir. Pazar aksaklıklarından kaynaklanan etkinsizliklerin giderilmesine yönelik olarak müdahalelerin tam zamanında ve gecikmeksizin yapılmasının vazgeçilemez olduğu durumlarda rekabet hukuku kurallarının tek başına yetersiz kalacağı söylenebilmektedir.

ERG’nin üçlü kriter testine ilişkin raporunda düzenlemeye tabi olması düşünülen pazarlarda sadece rekabet kurallarının uygulanması ile dikey bütünleşik yapıda faaliyet gösteren yerleşik işletmecilerin yapacağı aşırı fiyatlandırma, fiyat ayrımcılığı, yıkıcı fiyatlama, çapraz sübvansiyon gibi rekabete aykırı fiyatlama politikaları engellenmeye çalışılsa bile, EPG’ye sahip işletmeci veya işletmecilerin sunacakları hizmet ile ilgili olarak ayrımcılık yapabilecekleri, ileri sürülen elverişsiz koşullar ile potansiyel rakip işletmecilerin pazara girişini engelleyebilecekleri ifade edilmektedir.

2007/879/EC sayılı Tavsiye Kararında, yaygın ve belli bir süre içerisinde tekrarlanabilen pazar başarısızlıkları ve rekabet karşıtı davranışlara karşı “rekabet hukukuna göre yapılan ardıl (ex-post) müdahale maliyetlerinin yüksek; söz konusu davranışların fazla sıklıkta tekrarlanabiliyor olmasının öncül müdahaleyi ise kaçınılmaz kılacağı” ifade edilmektedir1. Bununla birlikte rekabete aykırı davranışların yaygınlığının ve tekrarlanabilme sıklığının düşük düzeyde olduğu durumlarda rekabet hukuku kurallarının tek başına uygulanmasının pazar başarısızlıklarıyla mücadelede yeterli görülebileceği savunulabilmektedir2. Neticede bir pazarda öncül düzenleme yapılabilmesi için, ilgili pazarda uygulanan rekabet kurallarının pazar aksaklıklarını gidermede tek başına yeterli olmaması gerekmektedir.

Bu çerçevede, sabit şebekede çağrı taşıma (transit) hizmeti için rekabet hukuku kurallarının tek başına uygulanmasının yeterli olacağının ya da pazar yapısının bozukluğunu gidermede yetersiz kalacağının kesin olarak söylenemeyeceği değerlendirilmektedir.

1 2007/879/EC sayılı Tavsiye Kararı, Dibace, prg. 13

2 ERG (08) 21, s. 14-15

5 SONUÇ

Sonuç olarak yurt içinde sabit şebeke işletmecisi tarafından taşınarak yine ülke sınırları içinde teslim edilen ve coğrafi pazarı bu hizmeti sunan işletmecilerin hizmet verebilecekleri (yetkilendirildikleri) saha da dikkate alınarak ülke geneli olan çağrılara ilişkin olarak; EPG Yönetmeliği’nin “İlgili pazarda düzenleme gereksinimi” başlıklı 8’inci maddesinde belirtilen üç koşul bakımından yapılan incelemenin neticesinde;

• Pazara giriş önünde yüksek ve geçici olmayan engeller nispeten bulunmakla birlikte,

• İlgili veriler ışığında ve pazar payları göz önünde bulundurulduğunda pazar yapısının 2010 yılında rekabetçi bir yapıya kavuşma eğiliminde olduğu, 2011 yılında bu eğilimini devam ettirdiği ve belirli seviyede rekabetçi bir yapıya kavuştuğu,

• Rekabet hukuku kurallarının tek başına uygulanmasının pazar yapısının bozukluğunu gidermede yetersiz kalacağının net olarak ifade edilememesi

gerekçeleriyle, özellikle ikinci kriterin karşılanmadığı hususu göz önünde bulundurularak, sabit şebekede çağrı taşıma (transit) hizmeti için gerekli rekabet bileşenlerinin sabit şebekede çağrı başlatma ya da sonlandırma hizmetlerine göre çok daha az olduğu ve bu nedenle STH işletmecilerinin bu alanda yaygın hizmet sunabildikleri gerekçeleriyle, ilgili pazarda öncül düzenlemelerin ve bu kapsamda EPG tespitinin gerekli olmadığı değerlendirildiğinden; ilgili hizmet için 17.02.2010 tarih ve 2010/DK-10/103 sayılı Kurul Kararı ile Türk Telekom’a getirilen;

• Arabağlantı sağlama,

• Ayrım gözetmeme,

• Şeffaflık,

• Referans erişim ve/veya arabağlantı teklifleri hazırlama ve yayımlama,

• Tarife Kontrolüne (maliyet esaslı tarife) tabi olma ile

• Hesap ayrımı ve maliyet muhasebesi

yükümlülüklerinin kaldırılması gerektiği değerlendirilmektedir.

Sabit şebeke çağrı taşıma hizmetlerine ilişkin olarak, üçlü kriter testinin sağlanmadığı ve bu nedenle öncül düzenleme yapılmaması gerektiğinden hareketle, Türk Telekom’un EPG statüsünün ve tabi olduğu mevcut yükümlülüklerin kaldırılması gerektiği değerlendirmesine katılıyor musunuz? Cevabınızı ayrıntılı ve gerekçeli bir biçimde açıklayınız.

Soru 4

Türk Telekom, ilgili piyasada ikame ilişkilerinin varlığı ve sabit operatörün piyasa payını, tekel gücü olarak kullanamadığı görüşünden hareketle üçlü kriter testinin sağlanamaması ve Şirketlerinin EPG statüsünün kaldırılarak, öncül düzenlemelerden muaf tutulması görüşüne katıldığını belirtmiştir. Ayrıca, 2007 yılında Avrupa Komisyonunun sabit şebeke çağrı taşıma (transit) pazarını regüle edilmesi tavsiye edilen piyasalar listesinden çıkardığı ve Transit hizmetlerin artık öncül regülâsyona tabi olmasının gerekli olmadığına karar veren Avrupa Komisyonu’nun tavsiye kararını pek çok ülkenin izlediği belirtilmiştir.

Soru 4’e ilişkin görüşler:

Telkoder ve Turk.net, Türk Telekom’un iştiraki olan TTNet verilerinin rapora eklenmesi ile Türk Telekom ve iştirakinin ne kadar pazara hâkim olduğunun daha net olarak görülebileceğini ve ilave olarak pazarın hızlı değişiminin daha net gözlemlenmesi adına 2012 verilerinin de rapora eklenmesi gerektiğini belirtmiştir. İlave olarak, çağrı sonlandırma piyasasında rekabet tesis edilene kadar Türk Telekom’un mevcut durumu ve abonelerin neredeyse tamamını elinde tuttuğu düşünülerek Türk Telekom’un çağrı taşıma yükümlülüğünün kaldırılmaması gerektiği iletilmiştir.

Vodafone Net, sağlıklı rekabet için çağrı başlatma ve sonlandırma pazarlarının da belirli bir ölçekte olması gerektiğini ve analizlerde Türk Telekom’un kendi ürettiği trafiklerin de dikkate alınması gerektiğini ifade etmiştir.

Superonline, Türk Telekom’un trafik taşıma/çağrı sonlandırma yükümlülüğünün yurtdışı ve mobil işletmecilerin trafiğini kapsamadığını ve ilgili pazar analizinde pazarın rekabetçi olduğu görüşüne katılmadığını belirtmiştir. Ayrıca, Superonline tarafından pazar analizi yapılırken fiyat eğilimleri ve fiyatlandırma davranışları, kolaylıkla tekrarlanamayan altyapıların kontrolünü elinde bulundurma, paket satış gibi hizmet çeşitlendirmeleri yapabilme, genişleme önündeki engeller ve potansiyel rekabet gibi ölçütlerin de dikkate

alınması gerektiği, anılan hususlar göz önünde bulundurulduğunda Türk Telekom’un Sabit Şebekede Çağrı Taşıma Piyasasında EPG’ye sahip işletmeci olarak belirlenmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

Soru 4’e ilişkin Kurumumuz değerlendirmeleri:

Bilindiği üzere, 17.02.2010 tarih ve 2010/DK-10/103 sayılı Kurul Kararı kapsamda Türk Telekom’un, Sabit Şebekede Çağrı Taşıma Pazarında EPG’ye sahip işletmeci olarak belirlenmesine karar verilmiş ve Türk Telekom;

• Arabağlantı sağlama,

• Ayrım gözetmeme,

• Şeffaflık,

• Referans erişim ve/veya arabağlantı teklifleri hazırlama ve yayımlama,

• Tarife kontrolüne tabi olma (maliyet esaslı tarife belirleme) ile

• Hesap ayrımı ve maliyet muhasebesi

yükümlülüklerine tabi kılınmıştır. TTNet Türk Telekom’un iştiraki olmakla birlikte Türk Telekom anılan Kurul Kararı doğrultusunda sabit şebekede taşıma hizmetlerini talep eden işletmecilere ayrım gözetmeden eşit koşullar dâhilinde sunmakla yükümlü kılınmıştır. Bu nedenle, TTNet trafiğinin STH işletmecilerine ait trafik kapsamında değerlendirilmesinde bir sakınca olmadığı değerlendirilmektedir. Ayrıca, çağrı sonlandırma hizmeti işletmecilerin kendi aralarındaki rekabetten ziyade her şebekenin kendinde sonlandırılan çağrılar bakımından sahip oldukları tekel pozisyonuna bakılarak düzenlenmektedir ve bu durumun teknik kısıtlar nedeniyle öngörülen vadede değişmeyeceği düşünülmektedir.

Diğer taraftan, 2005 yılı öncesinde düzenleme konusu olmadan dahi Türk Telekom tarafından sunulan ulusal toptan çağrı taşıma hizmeti, çağrı başlatma ve çağrı sonlandırma hizmetlerine bağlı ve bunların tamamlayıcısı olmakla beraber ayrı bir pazarın konusunu oluşturmaktadır.

Zira anılan bu hizmetler ayrı ayrı ücretlendirilmekte ve birbirinden bağımsız sunulabilmektedir. Çağrı başlatma ve özellikle çağrı sonlandırma hizmetinin halihazırda zorunlu unsur niteliği taşıması ve Kurum düzenlemeleriyle teminat altına alınması, ilgili pazarda arz potansiyeli oluşu ve bu koşullarda işletmecilerin taşıma hizmetini toptan düzeyde rekabetçi bir ortamda sunabilmesi ile hâlihazırda gerçekleşen pazar payları da dikkate alındığında, 17.02.2010 tarih ve 2010/DK-10/103 sayılı Kurul Kararı ile Türk Telekom’a

getirilen yükümlülüklerin kaldırılmasının yerinde olacağı değerlendirilmektedir.

EK: SORU FORMU

Gönderilecek cevaplarda tarafların gizli kalmasını istedikleri ticari sır niteliğindeki kısımların belirtilmesinde fayda görülmektedir. Yapılan değerlendirmelerle ilgili olarak her türlü yorum ve öneriye açık olunmakla birlikte, pazar analizi çalışmalarında geri dönüşlerden azami şekilde istifade edilebilmesi için her bir yorumun veya önerinin dokümanda yer alan ilgili soru numarası referans gösterilerek yazılması gerekmektedir. Ayrıca, görüş ve önerilerin gerekçeli bir şekilde sunulması büyük önem arz etmekte olup, gerekçesiz olarak sunulan görüş veya önerilerin dikkate alınmaması söz konusu olabilecektir.

Sabit şebekede çağrı taşıma hizmeti pazarında ses hizmetlerinin geleneksel şebekelere ek olarak, kiralık devre ve internet erişim şebekeleri ile de taşınabilme imkânının olduğu ve hizmet kalitesi parametreleri gibi teknik ve sair gerekliliklerin sağlanması durumunda geleneksel ses hizmetleri ile VoIP hizmetlerinin ikame olabileceği görüşüne katılıyor musunuz? Cevabınızı gerekçeli biçimde açıklayınız.

Soru 1

Sabit şebeke çağrı taşıma hizmetlerine ilişkin olarak arz yönlü ikame konusundaki görüşlere katılıyor musunuz? Cevabınızı gerekçeli biçimde açıklayınız.

Soru 2

Sabit şebekede çağrı taşıma hizmetleri için ilgili coğrafi pazarının ülke genelini kapsadığı görüşü ile aynı fikirde misiniz? Cevabınızı gerekçeli biçimde açıklayınız.

Soru 3

Sabit şebeke çağrı taşıma hizmetlerine ilişkin olarak, üçlü kriter testinin sağlanmadığı ve bu nedenle öncül düzenleme yapılmaması gerektiğinden hareketle, Türk Telekom’un EPG statüsünün ve tabi olduğu mevcut yükümlülüklerin kaldırılması gerektiği değerlendirmesine katılıyor musunuz? Cevabınızı ayrıntılı ve gerekçeli bir biçimde açıklayınız.

Soru 4

İletişim Bilgileri

Adres : Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu,

Yeşilırmak Sokak, No:16, 06430 Demirtepe, Ankara Telefon : 0 312 294 70 65, 0 312 294 74 22, 0 312 294 71 19 Faks : 0 312 294 71 65

E- posta : mileri@btk.gov.tr, cyanik@btk.gov.tr, meozek@btk.gov.tr

Benzer Belgeler