• Sonuç bulunamadı

Ögr e tmenler in Ögr enme I le I lgili Gör üsler ine I liskin Bulgular

Davranis

degisikligi TekrarPratik

Gözlem Deneyim Bilgi

alimi/edinimi

Ögretmenlerin bir kismi “ögrenme”yi direkt olarak davranis degisikligi biçim inde tanimlam islardir. Ögrencilerin davranislarinda meydana gelen ve zaman içerisinde gerçeklesen olumlu yöndeki davranis degisikliginin ögrenme olarak tanimlanmasi davranisçi yaklasimla tam anlamiyla uyum sergilemektedir.

Ögrencinin var olan bilgisine yenilerini katmasi ve bunu ihtiyaci oldugunda kullanabilmesi, ögretmenler için ögrenmenin gerçeklestigi anlam ina gelmektedir. Bu durumda ögretmenler ögrenmeyi ögrencinin bilgisinde nicel anlamda bir artis olarak görmekte ve bu bilgiyi istenilen yerde dogru olarak kullanabilmenin de ögrenmenin kalici oldugunun kaniti oldugunu düsünmektedirler. Ögretmenlerin ögrenmeyi, ögrenilen bilginin ihtiyaç duyuldugunda kullanilmasi ile anlasilan bir davranis degisikligi olarak algiladiklari söylenebilir.

(Ögrenme)

Tabl o4. 1. Ögr etmenler in ögr enme ile ilgili gör üsler ine iliskin kategor iler

ÖGRENM E

4.1.1.1. Davr anis Degisikligi Olar ak Ögr enme

Nedir Nasil

(Söz)K1: Ögrenci davranislarinda, yasaminda olumlu yönde bi r degi si kli k saglamak

(Say)K7: Mi lli egiti min bize vermi s oldugu konulardaki hedeflere ulasmadaki davranis degi si kligi , ögrenci lerdeki i steni len davranis degi si kli gi

(Say)K13: Davranis degi si kli gi …Olumlu yönde olmasi gereki r

(Söz)K17: Ögrenme bi r davranis degi si kligi , zaman i çi nde gerçeklesebi li yor

(Söz)K2: Hayatina uygulama derdi m herhalde. Ögrendi kleri seyleri günlük hayatinda da kullanabi lme derdi m

(Say)K3: Bir davranisi, istenen bi r seyi dogru olarak yapabi lmek

(Say)K14:Ögretmenin verdi kleri ni alabi li yor ve gerekti ginde kullanabi li yorsa ögrenmi sti r… Ögretmenden aldiklariyla bi r soru çiktigi zaman o soruyu çözmesi

(Say)K16:Veri len herhangi bi r tanimin, teri mi n ya da yapilan maddelerin ögrenci tarafindan söylenmesi

Ögrenenin dünyasindan bagimsiz, degismeyen bilginin ögrenenin deneyiminden geçmeden ihtiyaç hissedildiginde kullanilmasi, bilginin yeri geldiginde hafizadan geri çagirilmasindan baska bir sey degildir. Ögretmenlerin ögrenme ile ilgili bu ifadeleri bilginin islenmesi, depolanmasi ve gerektiginde yeniden çagrilmasi ile ilgili süreçlere odaklanan bilissel ögrenme yaklasimini hatirlatmaktadir. Burada söz konusu olan bilginin yapilandirilmasi degil sorgulanmadan alinarak uygulanmasidir. Buradaki uygulama alanlari da genellikler sinavlar veya ögretmenler tarafindan yöneltilen sorulardir. Ögretmenler her ne kadar ögrenilenlerin ögrencilerin gündelik hayatlarinda karsilarina çikmasini ve ögrencilerin ögrendiklerini kendi hayatlariyla bagdastirmalarini önemseseler de uygulamada muhtemelen simdiye kadarki (kendi ögrenim yasantilari da dâhil) sahip olduklari geleneksel ögretim aliskanliklariyla hareket ettikleri görülmektedir.

Ögretmenler benzer bir biçimde ögrencilerin de aliskanliklarini kirmanin zor oldugunu ve sinifta buna göre hareket etmek zorunda kaldiklarini ifade etmislerdir.

(Söz)K1: Ama bazen ki o geleneksel ögretmen anlayisindan da kurtulamadigimiz oluyor…yani kirmak, aliskanliklari kirmak kolay degi l, ki biz de kiramiyoruz kendi aliskanligimizi, bi z de öyle gördük çünkü

(Say)K13: Aslinda yeni ögreti m si steminde daha çok ögrenci ye söz hakki vermek gereki yor, ona anlattiracagiz. Ama yepyeni bir konu oluyor zaten. Alt yapi çok yetersi z, hazir bulunusluk yok, hadi gel yavrum trigonometri yi anlat demek hem çok zamanimi aliyor. Yani bi z hep bu konuyu tartisiyoruz arkadaslarimizla, hi çbi ri mi z bunu daha yapamiyoruz…Ama i ste siz anlatirsaniz, onu kendi basina çalistiginda yarim saatte ögrenecek, bi z i ki üç sani yede o espri yi ona anlativeri yoruz

(Say)K16: Bizde ögrenme farkli degerlendi ri li yor. Ezber yapiyorsa, verdi gi miz soruya cevap veri yorsa ögrenme. Ama ögrenme bu degi l. Bi zi m egiti m si stemi mi zde bu var. Veya bi zi m bakis açimizda, ögretmenleri mi zin bakis açisinda bu var. Beni m sordugum soruya cevap verebi li yorsa ögrenme yapabi li yor. Bence yeteneklerini göstermesi , akti f olmasi, konusabi lmesi , onunla i lgi li fi kirler beli rtebi lmesi ögrenmedi r.

(Söz)K17: Onun i çeri sinde, dersi n i çeri sinde ögretmeni i ki nci plana ögrenci yi bi ri nci plana almak gi bi yeni çagdas seylere karsi da olumlu degi li m. Öyle bi r sey yok. Bi z o zaman ögretmenligi mi zi n çok bi r önemi kalmiyor.

Ögretmenlerin ögrenme ile ilgili görüslerinin odak noktalarindan bir tanesi de ögrenmenin bilgi edinimi olarak tanim lanmasidir. Bu tanimlama da, sahip olunan bilginin nicel artisini ögrenme olarak gören anlayisin bir uzantisidir.

(Ögrenme)

Ögretmenlerin bir kism i ögrenme ile ilgili görüslerini belirtirken “olmasi gereken” ve “var olan” seklinde ayirmis ve olmasi gerekenden bahsederken daha çagdas yaklasimlara yakin ifadeler kullanmislardir. Onlara göre ögrenme aslinda bir ezberin ötesine geçebilmektir ya da ögrencinin hayati ile okul hayati bir bütündür. Bir baska ifade ile ögretmenler ögrenmenin “aslinda” ne olduguna iliskin açiklama getirirken farkli ögrenme anlayislarina degindiklerini düsünmektedirler. Ancak bu tanimlamalari, uygulamalariyla örneklendirerek açiklamalari istediginde ögretmenlerin ögretmen merkezli, bilgi aktarim ina yönelik geleneksel anlayisa uyan görüsler bildirdigi göze çarpmaktadir.Iki ögretmenin ifadeleri bu çeliskiye örnek teskil edebilir.

(Söz)K1: Çocuklarda da bi r aliskanlik var. Bi li yorsunuz yani sinif ortaminda ögretmen anlatacak çocuk dinleyecek. Ondan sonra da hallolacak i s, her sey ögretmenden gelecek. O da var.

(Söz)K10: Çogu konuyu örnek vererek anlatirim. Önce bi lgi , bu bi lginin arkasindan örnek. .. çünkü hala bizi m insanimiz yeni sistemi kaldiramaz. Hani di yor ki yeni si stemde; ögrenci si stem. Bi zi m ögrenci si stemi mi zde ögrenci mizde hazir bulunusluk yok ki ögrenci sistemi olsun. Ne di yoruz hala ben dahi olsam bi risi bana anlatsin ben dinleyeyi m deri m yani .

(Say)K9: Ögrenme yeni bi r bi lgi edi nmedi r…ögrencini n bi lmedigi konulara bir seyleri ekleyebilmesidir

(Söz)K11: biz ne kadar yeni egiti m si steminde ezberci li k…yok desek de, bazi seyleri ezberlemezsen bu is olmuyor

(Say)K15: sinifta veri leni alma

(Say)K16: ögrenmeyi sinif geçme açisindan degerlendi ri yorsak verdi gi miz sorulara ezber ni yeti ne cevap verme bi yolojide

Ögretmenlerin ögrenme ile ilgili bu iki temel görüsü birlikte incelendiginde ögrenmenin gerçeklesmesi için tekrarin, pratik ve gözlem yapmanin ve deneyimin önemli oldugunu vurguladiklari görülmektedir. Buna göre, ögrenme ögrenilen bilgiyi tekrar etme, onunla ilgili bolca soru çözme (pratik), yakin çevreyi gözlemleyerek örneklendirme ve bu örneklerle kendi yasamlari arasinda iliski kurarak gerçeklesmektedir. Buradaki deneyimden kasit,ögrenenin derste ögrendigi bilgiyi okul disinda da kullanmasidir. Ögretmenlere göre ögrenciler ögrenmek istiyorlarsa mutlaka ders tekrari yapmali ve konuyu pekistirmek amaci ile bol soru çözmelidirler. Bu iki eylem ayni zamanda ögrencinin görev ve sorumluluklari arasinda yer almaktadir. Ögrencilerin gözlem yapmalari ise ögrendikleri konular ile (içerik ile) kendi hayatlari (gündelik hayat) arasinda karsilastirma yapmaktir.

Ögretmenler ögrenenin hayatindan bagimsiz bilgi parçasini tekrar ederek ögrencinin ögrenmesini beklemekte ve bunu kendi hayatinda gözlemlemesinin de ögrenmesine katki saglayacagini düsünmektedirler. Baska bir ifade ile ögrenilen bilginin, gündelik hayattaki yansimalarini görmeye/bulmaya çalismak, ögrenme sürecinin sikça tekrar edilerek pekistirilmesidir. Buradaki amaç ile bol soru çözerek ögrenileni kalici hale getirmek birbirine benzemektedir.

(Söz)K6: Ögrenme i nsanin kendi hayatina bi r seyler katmasi, katabi lmesi …Onu sadece kuru bi r ezber olarak degi l de kuru bir tekrar olmaktan öteye geçi rip onu hayatina uygulayabi lmeli

(Söz)K6: (Derste) Konuyu bi rli kte karsilikli olarak soru cevap yöntemi yle i sledi kten sonra eger gereki yorsa konunun özünü ben kendi m veri ri m

(Söz)K10: Bence ögrenme günlük yasamla karsilastigi zaman yani hayatinda karsilastigi zaman onu bagdastirabi len bi r faali yettir… Ezberci li ge ben çok karsiyim çünkü ezberleyemem. Kendi m de ben ezberleyemem o yüzden ben ezbere her zaman karsiyimdir. Ögrenci leri mi zi i ste günlük yasamla egiti mle bütünlesti rmeye çalisiriz

(Söz)K10: Mesela di yeli m ki bir basinç olayini anlatirken..bi r ögrenci yi örnek veri ri m. Zayif bir ögrenci yi alirim, deri m ki sen bi r yat bakalim ben sana söyle eli mle bi r bastirayim üstüne. Si mdi bastirdigim zaman sen nefes alabi lir misi n? Alamazsin. Ben bu basinci üzerinden kaldirirsam..senin üzerindeki basinç azalir. Bu basinç azaldigi zaman ne olur. Sende bir alçak basinç olustu..Yani günlük yasamla olaylari bagdastiririz ve kalici olmasini saglariz.

Görüsme yapilan bir ögretmen ögrenmeyi ilk planda davranis degisikligi olarak tanimlasa da ögrenmenin çok yönlü bir sey oldugunu, kisinin kendi hayati ile bagdasmasi gerektigini ve kisinin hayatinda sorumluluk alabilmesine yol açmasi gerektigini ifade etm istir. Ögrenmenin çok yönlü biçimlerde gerçeklestigini ifade eden ögretmene göre bir ögrenci,toplumun içerisinde yer almali ve hayati boyunca bir cevap arayisi içerisinde olmalidir. Aslinda ögrenmenin kendisinden ziyade çiktisina odaklanan bu anlayista ögretmenin, ögrenme etkinliginin kisilik degisimine etkisini de hesaba kattigi söylenebilir.

Ögretmenlerin ögretme ile ilgili görüsleri genel olarak incelendiginde ögretmenlerin ögretme etkinligini temelde “bilgi aktarim i” olarak ele aldiklari görülmektedir. Ögrenme ile ilgili görüsle uyum sergileyen bu anlayista da bilginin kisiden bagimsiz olarak algilanmasi söz konusudur. Ögretmenlerle yapilan (Say)K3: Mantigina yerlesti rerek onu kullanabi li yorsan ondan sonra ögrenebi lmek i çi n de onu çok sik tekrar etmek gerekir di ye düsünüyorum. Yani çok sik tekrarlar yapmak, onun üzerine çok fazla sey yapabi lmek bence ögrenmeyi peki stiri r di ye düsünüyorum…Bizi m i çin önemli olan çok soru çözerek onu peki stirmesi .

(Say)K4: Baska ti p bir soru çözün ki ne kadar çesit soru çözerseni z konuyu o kadar güzel kavrarsiniz. Anlarsiniz ögreni rsini z

(Söz)K12: Ögrenci de ögretmeni ni dinlerse, gerekli notlari alirsa ve konu i le i lgi li soru çözerse, özelli kle test sorulari tari hin ögreni lmesinde çok etki li

(Say)K13: Çalisinca, dersi , o kirk daki kayi güzel degerlendi rince, tekrarlarini yapip, gerekli sorulari çözünce, brans açisindan baktigimda, çocuk yetmi s seksen üzeri nde çok rahat not alir

(Söz)K17: Ögrenme tek basina derste olan bi r sey degi l, çok yönlü… Ögrenme bi r davranis degi si kligi , zaman i çinde gerçeklesebi li yor, farkli türleri var… Düsündügünüz zaman zamani geldi ginde, yeri geldi ginde, yasina uygun, sosyal çevresine uygun, hayatin i çeri si nde olurlarsa eger…toplumun i çi ne olmak, insani anlamak, cevap arayisi i çinde olmak, soru sorabi lmek, cevap arayisi i çeri si nde olabi lmek, tutarli olmak… Sorumluluk alabi lmek aslinda ögrenme.