• Sonuç bulunamadı

5.BULGULAR VE YORUM

5.3. Öğretmenlerin Görüşlerine İlişkin Veriler

Tablo 19.Araştırma Kapsamına Alınan Öğretmenlerin Çocuklarda Görülen Davranış Problemlerine İlişkin Bilgilerinin Yeterlilik Durumlarına Göre,

Frekans(f)ve Yüzde (%) Dağılımı Sonuçları

Evet Kısmen Hayır Toplam

(f) 2 8 3 13 Önlisans Mezunu (%) 15.3 61.5 23 100 (f) 7 27 4 38 Lisans Mezunu (%) 18.4 71 10.5 100 (f) 9 35 7 51 TOPLAM (%) 16.7 69 14 100

Tablo 19 incelendiğinde, önlisans mezunu öğretmenler davranış sorunları konusunda aldıkları eğitimi, %61.5’i kısmen yeterli; %15.3’ü yeterli ve %23’ü yetersiz olduğu yönünde görüş belirtmişlerdir. Lisans mezunu öğretmenler ise, davranış sorunları konusunda aldıkları eğitimi, %71’i kısmen yeterli; %18.4’ü yeterli ve %10.5’i yetersiz olduğu yönünde görüş belirtmişlerdir.

Bu araştırmanın bulgularına göre, lisans ve önlisans mezunu öğretmenlerin, davranış sorunları konusunda aldıkları eğitimi yeterli görmedikleri saptanmıştır. Bu durum öğretmenlerin bilgilerinin ve aldıkları eğitimin uygulamaya dönük olarak yetersiz kalmasından kaynaklanabileceğini düşündürmektedir.

Kandır(2000)’ın yaptığı araştırmada, öğretmenlerin davranış problemlerine ilişkin bilgileri incelendiğinde; %87.2’si bilgilerinin yetersiz, %12.8’i ise bilgilerinin yeterli olduğunu düşündüklerini saptamıştır(Kandır,2000:42-50). Bu bulgu araştırmanın sonuçlarını destekler niteliktedir.

Öğretmenlerin, uyum ve davranış sorunlarının çözümü konusunda kendilerini nasıl geliştirdiklerine ilişkin sonuçlar Tablo 20’de verilmiştir.

Tablo 20. Araştırma Kapsamına Alınan Öğretmenlerin Davranış Sorunları Konusunda Kendilerini Nasıl Geliştirdiklerine İlişkin

Frekans(F) ve Yüzde(%) Dağılımı Sonuçları

Önlisans Lisans Toplam

(f) (%) (f) (%) (f) (%)

Hizmet içi kurslarla 4 30.7 8 21 12 100

Kitap vb. yayınları okuyarak 6 46.1* 14 36.8* 20 100

Internet vasıtasıyla 2 15.3 9 23.6 11 100

Deneyimli öğretmenler vasıtasıyla 1 7.6 7 18.4 8 100

Genel Toplam 13 25.4 38 74.5 51 100

Tablo 20 incelendiğinde, önlisans mezunu öğretmenlerin, %30.7’si hizmet içi kurslarla; %46.1’i kitap vb. yayınları okuyarak, % 15.3’ü internet vasıtasıyla; % 7.6’sı deneyimli öğretmenler vasıtasıyla kendilerini geliştirdiklerini belirtmişlerdir. Lisans mezunu öğretmenler ise, %21’i hizmet içi kurslarla; %36.8’i kitap vb. yayınları okuyarak, % 23.6’sı internet vasıtasıyla; %18.4’ü deneyimli öğretmenler vasıtasıyla kendilerini geliştirdiklerini belirtmişlerdir.

Bu araştırmada, önlisans ve lisans mezunu öğretmenlerin en çok kitap vb. yayınları okuma ve hizmet içi kurslar yoluyla bilgi edindikleri; öğretmenlere en az ise, deneyimli öğretmenlere başvurdukları saptanmıştır.

Öğretmenlerin davranış sorunlarının çözümü için görüştüğü kişilere ilişkin Frekans(f) ve Yüzde(%) Dağılımı Sonuçları Tablo 21 ‘de verilmiştir.

Tablo 21. Araştırma Kapsamına Alınan Öğretmenlerin Davranış Sorunlarının Çözümü İçin İşbirliği İçinde Olduğu Kişilere İlişkin frekans(f) ve Yüzde(%)

Dağılımı Sonuçları

Önlisans Lisans Toplam

(f) (%) (f) (%) (f) (%)

Okulöncesi öğretmenleri 2 15.3 10 26.3 12 100

Okul müdürü 1 7.6 4 10.5 5 100

Aile 7 53.8 13 34.2 20 100

Rehber Öğretmen 2 15.3 6 15.7 8 100

Uzman Kişi(psikiyatr, psikolog) 1 7.6 4 10.5 5 100 İşbirliği içinde olduğum kimse yok 0 0 1 2.6 1 100

Genel Toplam 13 25.4 38 74.5 51 100

Tablo 21 incelendiğinde, önlisans mezunu öğretmenlerin davranış sorunlarını çözmede, %53.8’i aile; %15.3’ü rehber öğretmen; %15.3’ü okul öncesi öğretmenleri; %7.6’sı uzman kişi(psikiyatr, psikolog); %7.6’sı okul müdürü ile sorunları çözmeye çalıştığını belirtmiştir. Lisans mezunu öğretmenlerin davranış sorunlarını çözmede, %34.2’si aile; %15.7’si rehber öğretmen; %26.3’ü okul öncesi öğretmenleri; %10.5’i uzman kişi(psikiyatr, psikolog); %10.5’i okul müdürü ve %2.6’sı sorunları kendi başına çözmeye çalıştığını belirtmiştir.

Bu araştırmada, ön lisans ve lisans mezunu öğretmenlerin davranış sorunlarının çözümü için, en yüksek aile ile işbirliği içinde olduğu saptanmıştır. Ön lisans mezunları ikinci sırada, rehber ve okul öncesi öğretmenlerini, üçüncü sırda ise, uzman kişi ve okul müdürü ile iş birliği yaptığı saptanmıştır. Lisans mezunlarında ise, ikinci sırada okul öncesi öğretmenlerini; üçüncü sırada, rehber öğretmenleri, en düşük ise, uzman kişi ve okul müdürü ile işbirliği içinde oldukları belirlenmiştir.

Yapılan bu çalışmanın sonuçları, öğretmenlerin yeterince rehberlik servisinden yararlanmadıklarını, okullarda rehberlik servisinin öneminin kavranmadığını düşündürtmektedir.

Bu araştırmanın bulgularına paralel olarak, Sezer(2006)’in yaptığı çalışmada, Öğretmenlerin %62’si çocuklarda gördüğü davranış bozukluklarının çözümü için öğretmen arkadaşları ve kurum yöneticisine, %32’si psikolojik danışmana ve psikologa,%3’ünün ise diğer seçeneğini işaretleyerek bunun için kaynak kitaplara ve üniversitedeki hocalarına başvurduğu saptanmıştır(Sezer,2006:280-293).

Öğretmenlerin, çocuklarda uyum ve davranış sorunlarını çözmek için yaptıkları çalışmaların Frekans(f) ve Yüzde(%) Dağılımı Sonuçları Tablo.25’ de verilmiştir.

Tablo 22. Araştırma Kapsamına Alınan Öğretmenlerin Davranış Sorunlarının Çözümü için Yaptıkları Çalışmalara İlişkin

Frekans(f) ve Yüzde(%) Dağılımı Sonuçları

Önlisans Lisans Toplam

(f) (%) (f) (%) (f) (%)

Aile ile işbirliği yaparak konunun uzmanına yönlendirme

5 38.4 16 42.1 21 100

Bilgilerini Geliştirmeye Çalışılıyor 2 15.3 8 21 10 100 Çocuğun, gelişimini (günlük,

haftalık ve aylık) değerlendirerek, eğitim programı düzenleme.

2 15.3 4 10.5 6 100

Uzman kişi ile işbirliği yapma. 1 7.6 4 10.5 5 100 Sınıfta bireysel eğitim verme 3 23 6 15.7 9 100

Genel Toplam 13 25.4 38 74.5 51 100

Tablo 22’de önlisans mezunu öğretmenlerin davranış sorunlarını çözmede, %38.4’ü aile ile işbirliği yaparak konunun uzmanına yönlendirme , %15.3’ü bilgilerini geliştirmeye çalışma,%15.3’ü çocuğun gelişimini(günlük, haftalık ve aylık) değerlendirerek, eğitim programı düzenleme; %23’ü sınıfta bireysel eğitim verdikleri ve s %7.6’sı ise Uzman kişi ile işbirliği yaptıklarını belirtmişlerdir. Lisans mezunu öğretmenlerin ise davranış sorunlarını çözmede,%42.1’i aile ile işbirliği yaparak konunun uzmanına yönlendirme, %21’i bilgilerini geliştirmeye çalışma,%10.5’i çocuğun gelişimini(günlük, haftalık ve aylık) değerlendirerek,

eğitim programı düzenleme, %15.7’si sınıfta bireysel eğitim verdikleri ve %10.5’i ise Uzman kişi ile işbirliği yaptıklarını belirtmişlerdir.

Yapılan bu araştırmada, önlisans ve lisans mezunu öğretmenlerin davranış sorunlarının çözümünde, en yüksek, aile ile işbirliği yapma ve konunun uzmanına yönlendirme yaptıklarını belirtmişlerdir. Yine öğretmenlerin en düşük olarak uzman kişi ile işbirliği yapmayı seçtikleri saptanmıştır. Bu durum öğretmenlerin eğitim durumuna göre, davranış sorunlarının çözümünde benzer yöntemleri seçtiklerini göstermiştir. Uzman bir kişiden yardım almanın en az çıkması, öğretmenlerin yakın çevrelerinde başvuracakları kişilerin olmaması, okullarda rehberlik servisinin öneminin anlaşılamamış olmasından kaynaklanabileceğini düşündürmektedir.

Bu araştırmanın sonuçlarına paralel olarak, Sezer(2006), tarafından yapılan çalışmada öğretmenlerin çocuklarda davranış sorunların çözümü için uzman görüşüne ihtiyaç duyup duymadıklarına ilişkin sorduğu soruya verilen yanıtlar, %33’ünün bir uzman görüşüne ihtiyaç duyduğu, %57’sinin bazen ihtiyaç duyduğu, %9.9’unun hiç ihtiyaç duymadığı şeklindedir. Aynı araştırmada, çalıştığı kurumda psikolojik danışman, psikolog, sosyal çalışma uzmanı bulunan öğretmenlerin %24.5’inin uzmana her zaman başvurduğu, %62.3 nün bazen başvurduğu, %7’sinin ise hiç başvurmadığı saptanmıştır(Sezer,2006.280-293).

6. SONUÇ VE ÖNERİLER