• Sonuç bulunamadı

Benjamin Bloom tarafından geliştirilen Tam Öğrenme Kuramı, “Öğrenemeyen öğrenci

yoktur.” görüşünden yola çıkarak her konunun doğru taktik ve metotla her öğrenciye

öğretilebileceğini savunan bir kuramdır. Eğer planlı bir şekilde işe girişilirse bütün öğrenciler yeni davranışları öğrenebilirler.210

Bloom’a göre genel yetenek gibi insanın doğumla gelen yetenekleri öğrenme farklarının oluşumunda önemli bir yer tutar. Ancak bu farklar eğitimin bir ürünü olarak sonradan meydana getirilenlerin yanında bir hiçtir. Dünyadaki herhangi bir kişinin öğrenebildiği her şeyi herkes öğrenebilir. Ancak iyi öğrenen ve iyi öğrenemeyen ya da hızlı veya yavaş öğrenen öğrenciler vardır.211

Öğrenme ürünlerini etkileme gücünde olan iki tür öğrenci niteliği vardır: 1. Bilişsel Giriş Özellikleri, 2. Duyuşsal Giriş Özellikleri.212

Bilişsel Giriş Özellikleri, ders ve konularla ilgili davranışlardır. Okullarda iki tür ünite

bulunur. Bu üniteler ya tek başına bağımsız ünitelerdir ya da birbirleriyle bağımlı sıkı aşamalılık gösteren ünitelerdir. Sıkı aşamalı üniteler; birbirini peşi sıra izler ve bir önceki 209 www.pedagoji.net/kpss/egitim/thorndike.asp, 24/11/2008, 12:50. 210 celilalagoz.googlepages.com/GAZCOKUN2537121A-2.doc, 01/12/2008, 11:45. 211 celilalagoz.googlepages.com/GAZCOKUN2537121A-2.doc, 01/12/2008, 11:45. 212 www.pedagoji.net/kpss/egitim/bloom.asp , 03/12/2008, 12:50.

öğretilmeden diğerine geçilemez. Öğrenciler bu iki ünite tipi için de bazı ön davranış ve yeterliliklere sahip olmalıdırlar. Bu Bilişsel Giriş Özellikleri Bloom’a göre dil yeteneği, okuduğunu anlama ve yazma gücü, aritmetik işlemleri yapma ve mantıksal düşünme gücünü kapsar. Bu özellikler okul öncesinde temel şeklini almakta ve okulla daha da kuvvetlenerek zamanla kalıplaşarak değişmesi çok zor hatta mümkün olmayacak bir hal almaktadır. Kısacası bu özellikler değişmeye dirençli özelliklerdir.213

Son yıllarda yapılan çalışmalar, genel yeteneğin öğrenme başarısının artırılmasında tek başına çok önemli bir etkiye sahip olmadığını göstermektedir. Bu durum ise, tam öğrenme modelinin, her öğrencinin okulların öğretmeye amaçladığı tüm davranışları öğretebileceği iddiasını güçlendirmektedir. Bloom modeli değişmeye dirençli bu genel nitelikteki bilişsel giriş davranışlarıyla çok ilgilenmemektedir. Bunun yerine onun ilgisi öğrenme düzeyini belirlemede güçlü bir etkiye sahip ders ve üniteye özgü olan Bilişsel Giriş Özellikleri’nde toplanmıştır. Okullarda tam öğrenme uygulaması yapabilmek için, her öğrenme ünitesi için önkoşul ilişkisi olan davranışlar belirlenmeli, yeni ünitenin öğrenilmesine özellikle önkoşul ilişkisi bulunan davranışların gözden geçirilmesiyle başlanmalı, varsa eksiklikler tamamlanmalı, yanlışlar düzeltilmeli, yeni üniteye bundan sonra devam edilmelidir. Tam öğrenme yaklaşımıyla öğrenen öğrencilerin Bilişsel Giriş Özellikleri’nden doğan eksikliğin giderilmesi durumunda, bu eksiklikleri giderilmemiş öğrencilere göre başarı % 50 daha fazla olacaktır.214

Tam öğrenme yaklaşımında diğer bir giriş niteliği de; öğrencinin ilgisi, tutumu ve akademik benlik tasarımının (akademik özgüveni) bileşik etkisinden oluşan Duyuşsal Giriş

Özellikleri’dir. Duyuşsal Giriş Özellikleri içinde en güçlü etkiye sahip değişken akademik

benlik tasarımıdır. Akademik benlik tasarımı; öğrencinin öğrenme özgeçmişine dayalı olarak herhangi bir öğrenme birimini öğrenip öğrenemeyeceğine ilişkin kendini algılayış tarzıdır. Bir başka anlatımla akademik özgüven, öğrencinin öğreneceği şeyi öğrenip öğrenemeyeceğine olan inancıdır. Akademik özgüven, çevresinin ona bakışından, öğretmeninin, anne ve babasının tutumundan etkilenir. Öğrencide akademik özgüveni sağlamanın önkoşulu, ona başarma hazzı ya da tadını vermektir. Eğer öğrencinin başarılı olma gereksinimini karşılarsak, başarıya olan özgüveni gelişecektir. Öğrencinin başarısıyla akademik özgüveni arasında doğrusal bir ilişki vardır. Kısaca akademik özgüveni iyi olan öğrencilerin başarılı olabilme olasılığı yüksektir.215 213 www.eltcafe.net/tam-ogrenme-modeli-yararlari-ve-sinirliliklari-t-177.html, 29/11/2008, 13:35. 214 www.pedagoji.net/kpss/egitim/bloom.asp , 03/12/2008, 12:50. 215 www.eltcafe.net/tam-ogrenme-modeli-yararlari-ve-sinirliliklari-t-177.html, 29/11/2008, 13:35.

Öğrenme öğretme sürecinin yönetimi demek olan öğretim hizmetinin niteliği, öğrenme başarısını etkileme gücünde olan dört temel faktöre dayanmaktadır. Bunlar, İpuçları (İşaretler), Öğrenci Katılımı, Pekiştirme, Dönüt ve Düzeltmedir. İpuçları öğrenciye öğrenme esnasında geçmiş tecrübe ve yaşantılarından bağıntılar vererek kolaylık sağlar. Ayrıca resim, şema vb. gibi ipuçları konuya olan ilgiyi arttırır. Öğrencinin derse katılımıyla öğrenme seviyesi artar. Pekiştirme ile öğrenme daha kuvvetli olur. Öğrenciye çeşitli dönütler vererek bundan sonraki öğrenme hayatında davranışlarını kontrol etme ve düzeltme fırsatı verilmiş olur.216

Bloom’un savunduğu modele göre ilgi çekmenin ve materyal kullanmanın önemi akademik özgüvenin sağlanmasında çok büyüktür. Bu yüzden hem ünitelerin kolayca öğretilebilmesi hem de öğrencinin ilgi duyarak öğrenmesi için mültimedya olanakları derslerde kullanılmalıdır.

Bloom’un savunduğu tam öğrenme modelinde öğrenciye bilişsel ve duyuşsal giriş özelliklerinin tamamını veren; konu hakkında ipuçlarını etraflıca belirten, öğrencilerin ilgisini çekerek derse katılımı sağlayan; tekrar, düzeltme ve dönütleri kolaylıkla yerine getiren en önemli materyal mültimedya olanaklarını ortaya koyan materyallerdir. Bu açıdan tam öğrenmeyi sağlayan mültimedya ortamlarının Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinde kullanılması önemli ve faydalıdır. Böylelikle öğrencilerin daha çok katılım göstereceği Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ve konuların eksik bırakılmadığı ve es geçilmediği çok güzel bir dini eğitim sağlanmış olacaktır.