• Sonuç bulunamadı

Sınıf Öğrencilerinin Anne-Baba ve Arkadaşlarına Bağlanma İle Romantik İlişkilerinde Sorun Çözmelerinin SED Değişkenine Göre Değerlendirilmes

TARTIŞMA VE SONUÇ

Üniversite 1. Sınıf Öğrencilerinin Anne-Baba ve Arkadaşlarına Bağlanma İle Romantik İlişkilerinde Sorun Çözmelerinin SED Değişkenine Göre Değerlendirilmes

Araştırmada öğrencilerin arkadaşlarına bağlanmaları alt boyutlarından olan güvenli bağlanmadan alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan araştırmada sosyoekonomik durumu düşük olan öğrencilerin güvenli bağlanma puanları (:3,58), sosyoekonomik durumu orta olan öğrencilerin güvenli bağlanma puanlarından (:4,11) ve sosyoekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin güvenli bağlanma puanlarından (:4,19) anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur. Konyalıoğlu (2002) da arkadaşlarına bağlanma ile SED değişkeni arasındaki ilişkiyi 591 öğrenci üzerinde incelemiş ve sosyo-ekonomik durumu yüksek olanların güvenli bağlanma puanlarının daha yüksek olduğunu belirtmiştir. Ayrıca kaygılı bağlanma alt boyutunun da düşük gelir grubunda daha çok puanlandığını belirtmiştir. Erözkan (2009) arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan kayıtsız bağlanmada SED değişkenine bağlı olarak anlamlı düzeyde farklılık bulmuştur. Araştırmasında sosyo-ekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin puanlarının daha yüksek olduğunu tespit etmiştir. Anne- babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne yabancılaşma alt ölçeğinden alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan araştırma sonucunda sosyoekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin anne yabancılaşma puanları (:3,02), sosyoekonomik durumu orta olan öğrencilerin anne yabancılaşma puanlarından anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (

:2,39). Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba güven alt ölçeğinden alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan araştırmada sosyoekonomik durumu

düşük olan öğrencilerin baba güven puanları (:3,20), sosyoekonomik durumu orta olan

öğrencilerin baba güven puanlarından (:4,11) anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur. Öğrencilerin romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar alt ölçeğinden alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan araştırma sonucunda sosyoekonomik

87

durumu orta olan öğrencilerin duygusal istismar puanları (:1,77), sosyoekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin duygusal istismar puanlarından (:2,07) anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur. Romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan fiziksel istismar alt ölçeğinden alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan araştırmada gruplar arasında p<.05 düzeyinde anlamlı bir farklılık görülememiştir. Romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan soruna yönelme alt ölçeğinden alınan puanlar açısından SED değişkenine göre anlamlı fark bulunmuştur (Tablo 9). Farkın kaynağını bulmak için yapılan Tukey testi sonucunda sosyoekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin soruna yönelme puanları (:3,55), sosyoekonomik durumu orta olan öğrencilerin soruna

yönelme puanlarından (:3,94) anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur. Erözkan (2009: 543-

551) örnekleme aldığı lise öğrencilerinin SED’i değişkenlik gösterse de karşılaştıkları sorunların ve bu sorunlara verilen tepkilerin benzer olması sebebiyle SED’in kişiler arası ilişkilerde yordayıcı olmadığını öngörmüştür. Bunun yanı sıra bu araştırmanın ölçeğinde SED düzeyinin belirleyicisi olarak kullanılan “düşük”, “orta” ve “yüksek” seçenekleri, öğrenci tarafından algılanan SED düzeyini verdiğinden subjektif niteliktedir. Dolayısıyla öğrenci sosyo-ekonomik durumunu nicel değil nitel olarak değerlendirmiştir. Bu nokta da SED değişkeninin bağlanma biçimleri ve alt boyutlarında oluşturduğu anlamlı farkın nedenin algısal olduğu öngörülebilir. Ayrıca algılanan SED düzeyi yükseldikçe anne yabancılaşma ve baba yabancılaşma puanlarının artışı, güvenli bağlanma puanlarının da artışıyla paralel olması aralarında ilişki olduğunu düşündürmektedir. Bu durum çocuklukta anne-babaya bağlanma baskınken, - anne-babaya bağlanma hala önemini sürdürmesiyle birlikte- ergenlik döneminde arkadaşların baskın olmasıyla ilişkilendirilebilir (Morsünbül ve Çok, 2011). Dolayısıyla üniversite öğrencilerinin ebeveynle etkileşiminin azalıp akranlarıyla artması, akranlarla yapılan sosyal faaliyetlerin sosyo ekonomik imkânlara göre çeşitlendiği ve şekillendiği göz önünde bulundurulursa, bulgular bu görüşü doğrulamaktadır.

Anne-Baba ve Arkadaşlarına Bağlanmaları İle Kurdukları Romantik İlişkiler Arasındaki İlişkiye Ait Bulguların Değerlendirilmesi

Araştırmada öğrencilerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan korkulu bağlanma ile öğrencilerin anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba iletişim ve baba yabancılaşma arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki

88

bulunmuştur (Tablo 10). Öğrencilerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan kayıtsız bağlanma ile anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba güven, baba iletişim ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Morsünbül ve Çok (2011: s.553-570) güvenli bağlanma ile fiziksel istismara eğilim arasındaki ilişkiye değinmişler ve güvenli bağlanan bireylerin saldırgan davranışlarının daha düşük olduğunu ifade etmişlerdir. Hükümlülerin sorun çözme üzerine bir araştırma yapan Feyzioğlu (2008) da hükümlülerin bağlanma biçimleri ile sorun çözme ilişkisini tespit etmiştir. Araştırmasında kaygı ve kaçınma temelli bağlanma biçimleri ile sorun çözme paralellik gösterdiğini ifade etmiştir.

Öğrencilerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından kayıtsız bağlanma ve güvenli bağlanma ile anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne güven, baba iletişim arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Öğrencilerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan saplantılı bağlanma ile anne- babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba yabancılaşma arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Günaydın ve Yöndem (2007: s.141-153)’in araştırmasında da bu araştırmayla elde edilen sonuçları destekleyecek şekilde, arkadaşlarına bağlanmada en güçlü faktör öğrencilerin anne-babalarına bağlanma biçimleri olduğu yönündedir. Carr (2009) da yaptığı araştırma ile öğrencilerin arkadaşlarına bağlanmalarının, onların ebeveyn bağlanmasından etkilendiğini belirtmiş ve ebeveyn bağlanması sorunsuz olan bireylerin daha olumlu arkadaş ilişkileri kurduğunu söylemiştir. Aynı zamanda Türktan ve Savran (2010) araştırmalarında, anne tutumunun anneye bağlanmada oldukça etkili olduğunu, aynı zamanda da anne tutumunun babaya bağlanmada da etkisinin olduğunu ifade etmiştir. Baba tutumu ile babaya bağlanma ve aynı zamanda anneye bağlanma ilişkisinin de aynı doğrultuda etkili olduğunu araştırmalarında ortaya koymuşlardır.

Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne güven ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında negatif, soruna yönelme arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan fiziksel istismar arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Anne- babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne yabancılaşma ile romantik

89

ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında pozitif, soruna yönelme arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba güven ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında negatif, soruna yönelme arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba iletişim ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan fiziksel istismar arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba yabancılaşma ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında pozitif, soruna yönelme arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur (Tablo 10). Elde edilen bulgular, Ainsworth’ un (1989), ebeveyn-çocuk bağlanma ilişkisinin sadece çocukluk dönemiyle sınırlı olmadığı, ergenlikte ve yetişkinlikte de bireyi ve kurduğu ilişkileri etkileyen bir süreç olduğu görüşünü desteklemektedir. Dolayısıyla öğrencilerin aile iletişim ve etkileşimlerinin sağlıklı olması ölçüsünde romantik ilişkilerinde sorun çözmelerinin de olumlu etkilendiği öngörüsü, araştırma bulgularıyla desteklenmiştir. Ebeveynle güven ve iletişim problemi ve yabancılaşma yaşayan öğrencilerin romantik ilişkilerinde sorunu çözmeye yönelmedikleri, fiziksel ya da duygusal istismar göstermeye eğilimli oldukları sonucu da bağlanma biçimlerinin sosyal davranışlar üzerinde etkili olduğunun göstergesi kabul edilebilir. Shi (2003) de güvenli bağlanan bireylerin sorun çözmede güvensiz bağlananlara oranla çok daha tatmin edici sonuçlar aldıklarını belirtmiştir. Kesebir ve arkadaşları (2011: s.11-12) buna paralel olarak güvenli bağlanan bireylerin sorunların kabul edilmesinde daha başarılı olduklarını, yardıma açık olduklarını ve zor duyguları ifade etmekte rahat olduklarını söylemişlerdir. Bu özellikleri ile durumları tartışmaktan kaçmadan, çözüm bulmalarının kolaylaştığını belirtmişlerdir.

Bu araştırmada elde edilen veriler ve bu konuda yapılan diğer araştırmalar birlikte değerlendirildiğinde, öğrencilerin arkadaşlarına bağlanmalarının anne-babalarına bağlanma biçimlerinden etkilendiği ve bunların da bireylerin romantik ilişkilerinde sorun çözmelerine yansıdığı görülmektedir. Bu yüzden bu üç başlık birbirinden bağımsız değerlendirilememektedir. Ebeveyn bağlanması sağlıklı olan öğrencilerin, arkadaşlarına bağlanmalarının da sağlıklı olduğu görüşü araştırma sonuçlarıyla desteklenmiş, romantik

90

ilişkilerinde karşılarına çıkan/çıkacak sorunlara yapıcı bir şekilde yaklaşım sergiledikleri görülmüştür.

Araştırmada bunların yanında korkulu ve kayıtsız bağlanmanın öğrencilerin anne- babalarına bağlanma biçimlerinden olan anne iletişim, baba iletişim, baba yabancılaşma ve baba güven alt boyutlarıyla paralellik gösterdiği görülmüştür. Hem baba iletişim hem de baba yabancılaşmanın aynı doğrultuda etki etmesi araştırmanın diğer kısımları ve alanyazın ile örtüşmemektedir. Bu durumun nedeninin belirlenebilmesi için, bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Sonuç

Araştırma, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında, Ankara Gazi Üniversitesi’nde Mesleki Eğitim Fakültesi (MEF), İktisadi İdari Bilimler Fakültesi (İİBF), Hukuk Fakültesi ve Eğitim Fakültesi’nde birinci sınıfta okuyan 444 öğrenciye uygulanmıştır. Yapılan çalışmada ergenlerin anne-baba ve arkadaşlarına bağlanma biçimleri ile romantik ilişkilerinde sorun çözme arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmada; yaş, cinsiyet, kardeş sayısı, kaçıncı çocuk oldukları, annenin eğitim düzeyi, babanın eğitim düzeyi, ailenin gelir düzeyi bağımsız değişkenler olarak ele alınmıştır. Araştırmada Ebeveyn-Akran Bağlanma Envanteri, İlişkiler Ölçeği Anketi, Ergenler İçin Romantik İlişkilerde Sorun Çözme Ölçeği

Uygulanmıştır.

Araştırmada cinsiyet değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları alt boyutlarından olan korkulu bağlanma, güvenli bağlanma, anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba güven ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar, fiziksel istismar, soruna yönelme alt ölçekleri arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.

Araştırmada yaş değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları alt boyutlarından olan kayıtsız bağlanma, anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba iletişim alt boyutları arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarının hiçbiri ile yaş değişkeni arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır.

Araştırmada anne eğitim durumu değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarının hiçbiri arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne yabancılaşma ve romantik ilişkilerinde sorun çözme

91

alt boyutlarından olan duygusal istismar, fiziksel istismar, soruna yönelme alt ölçekleri ile anne eğitim durumu değişkeni arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.

Araştırmada anne eğitim durumu değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarının hiçbiri arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne güven, anne yabancılaşma ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar, fiziksel istismar, soruna yönelme alt ölçekleri ile baba eğitim durumu değişkeni arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.

Araştırmada kaçıncı çocuk olduğu değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanma ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarının hiçbiri arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim ile kaçıncı çocuk olduğu değişkeni arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.

Araştırmada kardeş sayısı değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları, anne- babalarına bağlanma biçimleri ve romantik ilişkilerinde sorun çözme ölçeklerinin alt boyutlarının hiçbiri ile anlamlı bir ilişki saptanmamıştır.

Araştırmada cinsiyet değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları alt boyutlarından olan güvenli bağlanma, anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne yabancılaşma, baba güven ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar, fiziksel istismar, soruna yönelme alt ölçekleri arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.

Araştırmada ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları, anne-babalarına bağlanma biçimleri ve romantik ilişkilerinde sorun çözme ölçekleri kendi aralarında da değerlendirilmiştir. Sonuçlara bakıldığında ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan korkulu bağlanma ile anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba iletişim ve baba yabancılaşma arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan kayıtsız bağlanma ile anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim, baba güven, baba iletişim ve romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından kayıtsız bağlanma ve güvenli bağlanma ile anne- babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne güven, baba iletişim arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Ergenlerin arkadaşlarına bağlanma alt boyutlarından olan saplantılı bağlanma ile anne-babalarına bağlanma

92

biçimleri alt boyutlarından olan baba yabancılaşma arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur.

Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne güven ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında negatif, soruna yönelme arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne iletişim ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan fiziksel istismar arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan anne yabancılaşma ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında pozitif, soruna yönelme arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba güven ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında negatif, soruna yönelme arasında pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anne- babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba iletişim ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan fiziksel istismar arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anne-babalarına bağlanma biçimleri alt boyutlarından olan baba yabancılaşma ile romantik ilişkilerinde sorun çözme alt boyutlarından olan duygusal istismar ve fiziksel istismar arasında pozitif, soruna yönelme arasında negatif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur.

Sonuç olarak öğrencilerin anne, baba ve arkadaşlarına bağlanmaları ile ergenlerin romantik ilişkilerinde sorun çözmeleri arasında ilişki bulunmaktadır.

Öneriler

 Araştırmada cinsiyet değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları, anne- babalarına bağlanma biçimleri ve romantik ilişkilerinde sorun çözme ölçekleri arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Bu konuda kız-erkek öğrenciler arasındaki anlamlı farklılığın nedenlerinin anne-baba tutumlarından, eğitim-öğretim sürecindeki yaklaşım farklılıklarından veya başka bir sebepten kaynaklandığına yönelik daha geniş araştırmaların yapılması gerekmektedir.

 Araştırmada anne eğitim durumu değişkeni ile ergenlerin arkadaşlarına bağlanmaları, anne-babalarına bağlanma biçimleri ve romantik ilişkilerinde sorun çözme ölçekleri arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Bu ilişkinin anne

93

eğitim durumunun yüksekliğinden mi kaynaklandığı yoksa annenin mesleğinin öneminin bulunup bulunmadığının araştırılması gerekmektedir. Ayrıca eğitim durumu ile birlikte çocuk yetiştirme konusundaki bilinç düzeyleri de değerlendirilmelidir.

 Araştırmada bunların yanında korkulu ve kayıtsız bağlanmanın ergenlerin anne- babalarına bağlanma biçimlerinden olan anne iletişim, baba iletişim, baba yabancılaşma ve baba güven alt boyutlarıyla paralellik gösterdiği görülmüştür. Hem baba iletişim hem de baba yabancılaşmanın aynı doğrultuda etki etmesi araştırmanın diğer kısımları ve alanyazın ile örtüşmemektedir. Bu yüzden bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

 Bu araştırmanın alanyazını taraması sürecinde teknolojinin partnere bağlanma ve romantik ilişkide sorun çözme üzerine belirgin bir araştırmaya rastlanmamıştır. Teknolojinin günümüzde bireyin sosyal hayatındaki rolü göz önünde bulundurulduğunda ilişkilerde sorun çözmenin olası etkileri incelenmeye değer görülmektedir.

 Bağlanma ve romantik ilişki üzerine alanyazında yapılan araştırmaların çok azının boylamsal nitelikte olduğu görülmüştür. Boylamsal çalışmalar kültürel ve dönemsel farklılıklara dair daha güvenilir sonuçlar verecektir.

 Kullanılan ölçekler ile sonuçlar değerlendirildiğinde, araştırmada doğru sonuca ulaşmayı sağladığı görülmüştür. Bu konuda yapılacak diğer araştırmalarda bu ölçeklerin kullanılmasını fayda sağlayacaktır.

 Araştırmada farklı kültürler arasında özellikle cinsiyet değişkeninde farklılıklar

Benzer Belgeler