• Sonuç bulunamadı

Öğle Molasında Yürüyüş Yapan ve Yapmayan Bireylerin Cinsiyet, Yaş,

3. BULGULAR

3.16. Öğle Molasında Yürüyüş Yapan ve Yapmayan Bireylerin Cinsiyet, Yaş,

Öğle Molasında yürüyüş yapan ve yapmayan bireylerin cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve medeni duruma göre frekans ve yüzde dağılımları Tablo 3.16’da gösterilmiştir.

Çizelge 3.16. Öğle Molasında yürüyüş yapan ve yapmayan bireylerin cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve medeni duruma göre karşılaştırılması

Öğle Molasında Yürüyüş Yürüyüş düzeyine sahip olan çalışanların öğle molasında yürüyüş yapma oranları üniversite ve üzerinde eğitim durumuna sahip olan çalışanlardan daha düşüktür. Evli ve bekar olan

42

çalışanların öğle molasında yürüyüş yapma oranları benzerdir. Hem evli hem de bekar bireylerin de yürüyüş yapmama oranları yaklaşık %75 civarındadır. Öğle Molasında yürüyüş yapan bireylerin cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve medeni durumları bakımından yürüyüş yapma süresi arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05).

43 4. TARTIŞMA

Bu çalışmada 18-65 yaşları arasındaki çalışan bireylerin hafta içi, hafta sonu ve haftalık olarak FA süreleri ve harcadıkları enerji, ortalama METdeğeri, öğle arasında yürüyüş süreleri ve FA düzeyleri cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi ve medeni duruma göre incelenmesi amacıyla yapılan bu çalışmadan elde edilen veriler, bu bölümde literatür bilgileri ışığında değerlendirilerek tartışılmıştır.

Bu çalışmada iş yerinde oturularak yapılan aktivitelere harcanan süre (saat/hafta), ve toplam enerjinin (MET/hafta) erkeklerde kadınlardan yüksek olduğu, iş yerinde harcanan ortalama MET (MET/saat) değerinin ise kadınlarda erkeklerden yüksek olduğu saptanmıştır (p<0,05). Bu çalışmanın aksine Karaca (2000)’nın Ankara ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasında erkeklerin ortalama MET (MET/saat) değerinin kadınlardan yüksek olduğu, Bulut (2010)’un fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde çalışan personel üzerinde yaptığı çalışmada iş yerinde harcanan toplam enerji bakımından cinsiyetler arası fark olmadığı görülmüştür.

Bu çalışmada ulaşım amaçlı yürüyüş süresinin (saat/hafta), erkeklerde kadınlardan daha uzun olup (p<0,05) bu çalışmanın aksine Genç ve ark. (2011)’larının yetişkinler üzerinde yaptığı çalışmada ulaşım dahil toplam yürüyüş süresi bakımından cinsiyetler arasında fark olmadığı görülmüştür. Bulut (2010)’un fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde çalışan personel üzerinde yaptığı çalışmada cinsiyetler arasında fark olup olmadığı test edilmemiş ancak erkeklerin ulaşım dahil toplam yürüyüş süresinin kadınlardan uzun olduğu belirtilmiştir. Bu çalışmanın aksine Vural ve ark. (2010)

’larının masa başı çalışanlar üzerinde yaptığı çalışmasında erkeklerin ulaşım dahil toplamda yürüyüş için harcadıkları enerjinin kadınlardan yüksek olduğu görülmüştür.

Bu çalışmada hafta içi, hafta sonu ve toplamda ulaşım için harcanan sürenin (saat/hafta), ve harcanan toplam enerjinin (MET/hafta) erkelerde kadınlarda daha uzun olduğu görülmüştür (p<0,05). Çalışmamızın aksine Karaca (2000)’nın Ankara

44

ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasında ulaşım süresi bakımında cinsiyetler arasında fark olmadığı görülmüştür. Karaca (2000)’nın çalışmasına benzer olarak bu çalışmada da ulaşım amaçlı harcanan MET (MET/dk) değeri açısından cinsiyetler arasında fark olmadığı saptanmıştır (p>0,05).

Bu çalışmada erkeklerin evde oturarak yapılan aktivitelere (hafta içi), daha fazla zaman harcadığı görülmüştür (p<0,05). Ayrıca evde ayakta yapılan aktivitelere (hafta içi, hafta sonu, toplam) hem katılım süresi (saat/hafta) hem de harcanan enerji bakımından kadınların daha yüksek değerlere sahip olduğu görülmüştür (p<0,05).

Toplam ev işleri bakımından cinsiyetler arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı tespit edilmiştir (p<0,05). Bulut (2010)’un fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde çalışan personel üzerinde yaptığı çalışmada cinsiyetler arasında fark olup olmadığı test edilmemiş ancak erkeklerin ev aktivitelerine harcadığı toplam MET değerinin kadınlardan daha az olduğu belirtilmiştir.

Bu çalışmada spor aktivitelerine katılım süresi (saat/hafta), harcanan MET (MET/hafta) ve ortalama MET (MET/saat) değeri bakımından cinsiyetler arasında fark olmadığı görülmüştür. Karaca (2000)’nın Ankara ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasında bu çalışmaya benzer olarak spor aktivitelerine katılım süresinde cinsiyetler arasında fark olmadığı ancak spor aktivitelerine harcanan ortalama MET değerinin erkeklerde kadınlardan yüksek olduğu görülmüştür (p<0.05).

Bu çalışmada yürüyüş dahil olmak üzere orta-yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) katılım süresi bakımından cinsiyetler arasında fark saptanmamıştır (p>0,05). Çalışmamızın aksine Vural ve ark., (2010)’larının masa başı çalışanlar üzerinde yaptığı ve Genç ve ark.(2011)’larının yetişkinler üzerinde yaptığı çalışmada orta-yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) harcadıkları enerji (MET-dk/hafta) bakımından erkeklerin kadınlardan daha fazla enerji harcadıkları saptanmıştır.

Bu çalışmada yürüyüş dahil olmak üzere orta-yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) katılım süresi bakımından yaş grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark elde edilmiştir (p<0,05). Çalışmamızın aksine Vural ve ark., (2010)’larının masa başı çalışanlar üzerinde yaptığı ve Şanlı (2008)’nın yaptığı araştırmada orta-yüksek

45

şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) harcadıkları enerji (MET-dk/hafta) bakımından yaş grupları arasında fark saptanmamıştır.

Karaca (2000)’nın Ankara ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasına benzer olarak bu çalışmada da ev aktivitelerine 1 haftada harcanan MET/saat değerlendirildiğinde yaş grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur(p<0,05).

Ayrıca 1 haftada işyerinde harcanan toplam süre incelendiğinde yaş gruplan arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Yaş gruplan incelendiğinde sadece ev işlerinde istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Farkı yaratan grup 25 yaş' ın altındaki gruptur ve diğerlerinden daha düşük Bedensel Etkinliğe sahiptir (Karaca, 2000).

Bu çalışmada yürüyüş dahil orta-yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) süresi ve ev aktivitelerinde harcanan ortalama MET miktarı dışında hiçbir aktivite alanında yaş grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05). Bu çalışmaya benzer olarak Karaca (2000)’nın Ankara ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasında ev aktivitelerine harcanan süre (saat/hafta) ve spor aktivitelerine harcanan ortalama MET ve süre (MET/saat ve saat/hafta), ulaşım aktivitelerine harcana ortalama MET (MET/saat) istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır. Bu çalışmanın aksine Karaca (2000)’nın Ankara ilinde çalışan bireyler üzerinde yaptığı araştırmasında iş aktivitelerine harcanan ortalama MET ve süre (MET/saat ve saat/hafta) ve ulaşım aktivitelerine harcanan süre (saat/hafta) ve ev aktivitelerine harcana ortalama MET (MET/saat) değeri bakımından istatistiksel olarak anlamlı fark elde edilmiştir.

Bu çalışmada yürüyüş dahil orta-yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (OYŞFA) harcanan süre ve ev aktivitelerine hafta içi harcanan ortalama MET miktarı ve toplam süre dışında hiçbir aktivite alanında evli ve bekar bireyler arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05).

46

Bu çalışmada eğitim durumuna göre spor aktiviteleri, ev aktiviteleri, ulaşım aktiviteleri süreleri (saat/hafta) bakımından üniversite ve üzeri eğitime sahip olan bireylerin daha yüksek olduğu saptanmıştır (p<0,05). Ev aktiviteleri ve spor aktiviteleri bakımından harcanan enerjinin (MET/hafta) üniversite ve üzeri olanlarda anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür (p<0,05).

Bu çalışmanın aksine, Bulut (2010)’un fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde çalışan personel üzerinde yaptığı çalışmada eğitim durumu lise ve altı düzeyde olanların OYŞFA değerleri üniversite ve üzeri gruptan daha düşüktür.

Bu çalışmada kadınların harcadığı toplam enerjinin erkeklerden yüksek olduğu görülmüştür, bu çalışmanın aksine Aksoy (2016)’nın çalışan bireyeler üzerinde yaptığı araştırmada erkeklerin harcadığı toplam enerjinin (MET-dk/hafta) kadınlardan yüksek olduğu görülmüştür. Bu çalışmada bekar bireylerin şiddetli fiziksel aktivite (MET-dk/hafta), orta şiddetli fiziksel aktivite (MET-dk/hafta) ve toplam fiziksel aktivitelere (MET-dk/hafta) harcadıkları enerjinin evli bireylerden daha fazla olduğu saptanmıştır (p<0,05). Yürüyüş aktivitesine harcanan enerji bakımından evli ve bekar bireyler arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı tespit edilmiştir.

Bizim çalışmamıza benzer olarak, Burton ve ark. (2000)’nın mavi yakalılar üzerinde yaptığı araştırmada düşük şiddetli fiziksel aktivitenin yaş arttıkça artış gösterdiği görülmüştür. Çalışmamızın aksine Durukan (2016)’nın beden eğitimi öğretmenleri üzeri üzerinde yaptığı araştırmada yaş arttıkça yüksek şiddetli fiziksel aktiviteye katılım yüzdesinin arttığı görülmektedir. Şahin (2018)’in kadınlar üzerinde yaptığı çalışmasında küçük yaş gruplarında inaktivite oranının büyük yaş gruplarına göre daha düşük olduğu görülmüştür.

Bizim çalışmamızda evli bireylerin yüksek şiddetli aktivitelere katılım yüzdesinin bekarlar dan daha düşük olduğu, Kürklü (2014)’nün çalışmasında, evli ve bekar bireylerin yüksek şiddetli fiziksel aktiviteye katılım yüzdelerinin benzer olduğu görülmüştür.

47

Bizim çalışmamıza benzer olarak, Kürklü (2014), Kılınç (2018), Şahin (2018) ve Bulut (2010)’un yaptıkları çalışmalarda da düşük şiddetli fiziksel aktiviteye katılım yüzdesinin evlilerde bekarlar dan yüksek olduğu görülmüştür. Benzer olarak Hallal (2003)’ın Brezilyalı yetişkinler üzerinde yaptığı çalışmada evli bireylerin inaktivite oranlarının bekarlar dan yüksek olduğu görülmüştür. Özüdoğru (2013)’nun üniversite personeli üzerinde yaptığı araştırmada akademik ve idari personelinde düşük şiddetli fiziksel aktviteye katılım yüzdesinin evli ve bekar bireylerde benzer olduğu saptanmıştır. Shibata ve ark. (2007)’nın çalışmasında inaktivite oranının evli ve bekar bireylerde (her iki cinsiyette) benzer olduğu belirtilmiştir.

Çalışmamıza benzer olarak Kürklü (2014) ve Şahin (2018)’ in yaptığı araştırmada eğitim durumu azaldıkça inaktivite oranının arttığı belirtilmiştir. Bulut (2010)’un fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde çalışan personel üzerinde yaptığı çalışmada tam aksine bizim çalışmamızda eğitim durumu arttıkça düşük şiddetli fiziksel aktiviyete katılım oranının azaldığı görülmüştür.

Hem kadınların hem de erkeklerin yaklaşık ¾’ü öğle molasında yürüyüş yapmamaktadır. 45 yaş ve üzerindeki çalışanların öğle molasında yürüyüş yapma oranları diğer yaş gruplarındaki çalışanlardan daha yüksektir. Lise ve altı eğitim düzeyine sahip olan çalışanların öğle molasında yürüyüş yapma oranları üniversite ve üzerinde eğitim durumuna sahip olan çalışanlardan daha düşüktür. Evli ve bekar olan çalışanların öğle molasında yürüyüş yapma oranları benzerdir. Hem evli hem de bekar bireylerin de yürüyüş yapmama oranları yaklaşık %75 civarındadır. Öğle Molasında yürüyüş yapan bireylerin cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve medeni durumları bakımından yürüyüş yapma süresi arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05). Cooper ve ark. (2000)’nın yaptığı çalışmada obez olmayan bireylerin öğle arası yürüyüş yapma oranlarının obez olanlardan daha yüksek olduğu görülmüştür.

48 5. SONUÇ

5.1. Sonuç

İş yerinde çalışma ve dinlenme dahil olmak üzere oturularak geçirilen süre, ulaşım amaçlı yürüyüş süresi (hafta içi ve toplam), ulaşım süresi (hafta içi, hafta sonu ve toplam) ve evde oturarak yapılan aktivitelere (hafta içi) harcanan sürenin erkek çalışanlarda kadınlardan daha uzun olduğu görülmüştür (p<0,05). Ev ayakta yapılan fiziksel aktiviteler için harcanan (hafta içi, hafta sonu ve toplamda) sürenin kadınlarda erkeklerden daha uzun olduğu saptanmıştır (p<0,05).

İş yerinde oturma (çalışma ve dinlenme dahil), ulaşım (hafta içi, hafta sonu ve toplam), evde oturularak yapılan aktiviteler (hafta içi) için bir haftada harcanan MET miktarı erkeklerde kadınlardan daha yüksek, evde ayakta yapılan aktiviteler (hafta içi, hafta sonu ve toplam) için harcanan MET miktarının kadınlarda erkeklerden daha yüksek olduğu görülmüştür (p<0,05). İşyerinde ve evde yapılan fiziksel aktiviteler için bir saatte harcanan ortalama MET (MET/saat) miktarının kadınlarda erkeklerden daha yüksek olduğu görülmüştür (p<0,05).

Çalışan bireylerin orta ve yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere (yürüyüş dahil) katılım süresi bakımından yaş grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu, yaş arttıkça orta ve yüksek şiddetli fiziksel aktivitelere katılım süresinin azaldığı saptanmıştır (p<0,05).

35-44 yaşları arasındaki bireylerin evde yapılan fiziksel aktiviteler için bir saatte harcadığı ortalama MET (MET/saat) miktarının diğer yaş gruplarından yüksek olduğu görülmüştür (p<0,05).

Hafta içi günlerde ev aktivitelerine harcanan sürenin evli bireylerde bekar bireylerden daha uzun olduğu görülmüştür (p<0,05). Orta ve yüksel şiddetli fiziksel aktiviteye

49

katılım süresinin bekar bireylerde evli olanlardan daha uzun olduğu (p<0,05). Hafta içi günlerde ev aktivitelerine harcanan MET miktarının (MET/hafta) evli bireylerde bekar bireylerden daha yüksek olduğu görülmüştür (p<0,05).

Lise ve altı eğitim durumuna sahip olanların iş yerinde çalışma ve dinlenme dahil olmak üzere oturularak geçirdikleri süre, eğitim düzeyi üniversite ve üzeri olan bireylerden daha uzundur (p<0,05). Üniversite ve üzeri eğitim durumuna sahip olanların iş yerinde ayakta durma süresi, hafta sonu ulaşım amaçlı yürüyüş süresi, hafta sonu ve toplam ulaşım süresi, hafta sonu evde oturularak yapılan aktivitelere harcanan süre, evde ayakta yapılan aktivitelere harcanan süre (hafta içi ve toplam), ev aktiviteleri ne harcanan süre (hafta içi, hafta sonu ve toplam) ve spor aktiviteleri süresinin (hafta içi, hafta sonu, toplam) lise ve altı eğitim düzeyine sahip olan bireylerden daha uzun olduğu görülmüştür (p<0,05). Lise ve altı eğitim durumuna sahip olanların iş yerinde çalışma ve dinlenme dahil olmak üzere oturularak harcadıkları enerji (MET/hafta), eğitim düzeyi üniversite ve üzeri olan bireylerden daha yüksektir (p<0,05).

5.2. Öneriler

Bu çalışmanın amacı; 1) Çalışan bireylerin farklı fiziksel aktivite alanlarında haftalık fiziksel aktivite süresi (saat/hafta) haftalık harcanan toplam enerji (MET/hafta) ve saatlik ortalama MET (MET/saat) miktarının cinsiyet, yaş, medeni durum ve eğitim durumuna göre incelenmesi, 2) Çalışan bireylerin şiddetli, orta şiddetli, yürüyüş, toplam fiziksel aktivitelere harcadıkları enerji (MET-dk/hafta) bakımından cinsiyetler, yaş grupları, eğitim durumu ve medeni duruma göre incelenmesidir. Çalışmanın sınırlılıkları ve elde edilen sonuçlar ışığında, ilerideki yapılacak olan çalışmalara aşağıdaki öneriler yapılmaktadır.

- Düzenli fiziksel aktivitenin sağlık üzerine etkileri, masa başında yapılan egzersizler ve öğle aralarında fiziksel olarak aktif olamanın yararları hakkında kurumlar tarafından bilgilendirme materyallerinin broşür, kitap, kitapçık, dergi gibi

50

hazırlanması ve çeşitli eğitimlerin düzenlenmesi, fiziksel aktiviteyi artırmaya yönelik imkanların sağlanması önerilebilir.

- Çalışan bireylerin öncelikle ihmal etmemesi gereken şeylerden biri düzenli egzersiz yapmaktır. Çalışma koşullarında bu zor gibi gözükse de aslında günlük rutinlerinde ufak tefek değişikliklerle daha hareketli bir yaşantıya sahip olabilirler.

- Daha sonra yapılacak olan araştırmalarda çalışan bireyler mavi ve beyaz yakalı olarak ele alınabilir.

- Daha sonra yapılacak olan araştırmalarda çalışan bireyler meslek gruplarına göre sınıflandırılarak ele alınabilir.

51 KAYNAKLAR

1. Abu-Omar, K., Rütten, A., & Robine, J. M. (2004). Self-rated health and physical activity in the European Union. Sozial-und Präventivmedizin/Social and Preventive Medicine, 49(4), 235-242.

2. Aksoy, K., (2016). Çalışanların Fiziksel Aktivite Düzeyi ile Saldırganlık Düzeyi Arasındaki İlişkisi: Afyonkarahisar’da Bir Uygulama.

3. Barengo, N. C., Hu, G., Lakka, T. A., Pekkarinen, H., Nissinen, A., & Tuomilehto, J., (2004). Low physical activity as a predictor for total and cardiovascular disease mortality in middle-aged men and women in Finland. European Heart Journal, 25(24), 2204-2211.

4. Bayram, Ş., (2017). Sağlık Bilimleri Öğrencilerinde Fiziksel Aktivitenin Akademik Başarıya Etkisi. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul Medipol Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

5. Bek, N., (2008). Fiziksel Aktivite ve Sağlığımız, Fiziksel Aktivite Bilgi Serisi(Koord: G. Baltacı, Editörler: H. Irmak, C. Kesici, B.Çakır, N.Akıncı ve Z.

Beşer), Sağlık Bakanlığı Yayın no: 730, Ankara.

6. Bozkuş, T., Türkmen, M., Kul, M., Özkan, A., Öz, Ü., & Cengiz, C., (2013).

Beden Eğitimi Ve Spor Yüksekokulu’nda Öğrenim Gören Öğrencilerin Fiziksel Aktivite Düzeyleri İle Sağlikli Yaşam Biçimi Davranişlarinin Belirlenmesi Ve İlişkilendirilmesi. International Journal of Science Culture and Sport, 1(3), 49-65.

7. Bulut, S., (2010). Bir fizik tedavi ve rehabilitasyon eğitim ve araştırma hastanesinde görev yapan personelin fiziksel aktivite düzeyi ve ilgili faktörlerin belirlenmesi. Yüksek lisans tezi. Hacettepe Üniversitesi. Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

52

8. Bulut, S., (2013). Sağlıkta sosyal bir belirleyici; fiziksel aktivite. Turkish Bulletin of Hygiene & Experimental Biology/Türk Hijyen ve Deneysel Biyoloji, 70(4).

9. Burton, N. W., & Turrell, G., (2000). Occupation, hours worked, and leisure-time physical activity. Preventive medicine, 31(6), 673-681.

10. Can, S., Arslan, E., Ersöz, G., (2014). Güncel bakış açısı ile fiziksel aktivite.

Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dergisi, 12(1), 1-10.

11. Cooper, A. R., Page, A., Fox, K. R., & Misson, J., (2000). Physical activity patterns in normal, overweight and obese individuals using minute-by-minute accelerometry. European Journal of Clinical Nutrition, 54(12), 887.

12. Durukan, Ö., (2014). Beden eğitimi öğretmenlerinin fiziksel aktivite düzeylerinin belirlenmesi (Çanakkale Örneği). Yüksek Lisans Tezi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi. Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

13. Dünya Sağlık Örgütü 2018-2030 Fiziksel Aktivite Küresel Eylem Planı.

(http://apps.who.int/iris/bitstream/handle/10665/272722/9789241514187-eng.pdf, Erişim tarihi:10 Kasım 2018).

14. Genç, A., Şener, Ü., Karabacak, H., Üçok K., (2011). Kadın ve erkek genç erişkinler arasında fiziksel aktivite ve yaşam kalitesi farklılıklarının araştırılması. Kocatepe Tıp Dergisi, 12, 145-150.

15. Guthold, R., Ono, T., Strons, KL., Chatterjn, S., Morabna, A., (2008). Worldwide variability in physical inactivity: a 51-country survey. Am J Prev Med, 6, 486-494.

16. Hallal, P. C., Victora, C. G., Wells, J. C., & Lima, R. D. C., (2003). Physical inactivity: prevalence and associated variables in Brazilian adults. Medicine and Science in Sports and Exercise, 35(11), 1894-1900.

53

17. Haskell, W. L., Lee, I. M., Pate, R. R., Powell, K. E., Blair, S. N., Franklin, B. A.,

& Bauman, A., (2007). Physical activity and public health: updated recommendation for adults from the American College of Sports Medicine and the American Heart Association. Circulation, 116(9), 1081.

18. Karaca, A., Ergen, E., Koruç, Z., (2000). Fiziksel aktivite değerlendirme anketi Güvenirlik ve geçerlik çalışması. Spor Bilimleri Dergisi, 11,S17-28.

19. Karaca, A., (2000). Ankara ilinde çalışan bireyelerin bedensel etkinlik düzeyleri.

Gazi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi (Gazi BESBD), V (2000), 3:11 – 20.

20. Karaca, A., (2004). Çalışan bireylerde üç farklı fiziksel aktivite anketinin güvenirliği ve geçerliği. Doktora Tezi. Hacettepe Üniversitesi. Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

21. Karaca, A., (2017). Fiziksel Aktivite Değerlendirme Yöntemleri. Spor Yayınevi ve Kitabı. Ankara, s: 11-20-21.

22. Kürklü, S., (2014). Bir eğitim ve araştırma hastanesinde görev yapan sağlık çalışanlarında fiziksel aktivite düzeyinin yaşam kalitesine olası etkilerinin incelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Türk Hava Kurumu Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü.

23. Kılınç, F., (2018). Hemşirelerde fiziksel aktivite düzeyi ile yaşam kalitesi arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi. Yüksek Lisans Tezi. Hasan Kalyoncu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

24. McEachan, RR, Lawton, RJ, Jackson, C., Conner, M. ve Lunt, J., (2008). Kanıt, teori ve bağlam: bir şantiye fiziksel aktivite müdahalesi geliştirmek için müdahale haritalamasını kullanmak. BMC halk sağlığı, 8 (1), 326.

54

25. Özüdoğru, E., (2013). Üniversite personelinin fiziksel aktivite düzeyi ile yaşam kalitesi arasındaki ilişkinin incelenmesi. Doktora Tezi. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi. Eğitim Bilimleri Enstitüsü.

26. Öztürk, M. (2005). Üniversitede eğiitm-öğretim gören öğrencilerde uluslararası fisiksel aktivite anketinin geçerliliği ve güvenirliği ve fiziksel aktivite düzeylerinin belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.

27. Saygın, Ö., Polat, Y., & Karacabey, K., (2005). Çocuklarda hareket eğitiminin fiziksel uygunluk özelliklerine etkisi. Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 19(3), 205-212.

28. Shibata, A., Oka, K., Nakamura, Y., & Muraoka, I., (2007). Recommended level of physical activity and health-related quality of life among Japanese adults. Health and Quality of Life Outcomes, 5(1), 64.

29. Sianoja, M., Syrek, C. J., de Bloom, J., Korpela, K., & Kinnunen, U., (2017).

Enhancing daily well-being at work Through Lunchtime Park Walks and Relaxation Exercises: Recovery Experiences as Mediators.

30. Şanlı, E., & Güzel, N. A., (2008). Öğretmenlerde fiziksel aktivite düzeyi-yaş, cinsiyet ve beden kitle indeksi ilişkisi. Gazi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 14(3), 23-32.

31. Şanlıer, N., (2005). Gençlerde biyokimyasal bulgular, antropometrik ölçümler, vücut bileşimi, beslenme ve fiziksel aktivite durumlarının değerlendirilmesi. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 25(3).

32. Şahin, T., (2018). Adıyaman merkezsinde 15-49 yaş kadınlarda obezite sıklığı, fiziksel aktivite düzeyi ve sağlıklı yaşam biçimi davranışları. Doktora Tezi. Erciyes Üniversitesi. Sağlık Bilimleri Enstitsü.

55

33. Thompson, J. L., Wolfe, V. K., Wilson, N., Pardilla, M. N., & Perez, G., (2003).

Personal, social, and environmental correlates of physical activity in Native American women. American Journal of Preventive Medicine, 25(3), 53-60.

34. Trost, S. G., Owen, N., Bauman, A. E., Sallis, J. F., & Brown, W., (2002).

Correlates of adults’ participation in physical activity: review and update. Medicine & Science in Sports & Exercise, 34(12), 1996-2001.

35. Vural, Ö., Eler, S., Güzel, NA., (2010). Masa başı çalışanlarda fiziksel aktivite düzeyi ve yaşam kalitesi ilişkisi. Spormetre Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 2, 69-75.

36. Yancey, A. K., McCarthy, W. J., Taylor, W. C., Merlo, A., Gewa, C., Weber, M.

D., & Fielding, J. E., (2004). The Los Angeles Lift Off: a sociocultural environmental change intervention to integrate physical activity into the workplace. Preventive Medicine, 38(6), 848-856.

37. Yurtçiçek, G. S., ve Şahin, N. H., (2018). Fiziksel aktivite engelleri ölçeği’nin türkçe formunun geçerlik ve güvenirlik çalışması. Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 7, s. 396-404

38. Warburton, D. E., Nicol, C. W., & Bredin, S. S., (2006). Health benefits of physical activity: the evidence. Canadian Medical Association Journal, 174(6), 801-809.

56 EKLER

EK 1. Etik Komisyon Onayı

57 EK 2. Çankaya Belediyesi İzin Yazısı

58

EK 3. Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formu (BGOF)

Sayın katılımcı,

Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü yüksek lisans öğrencisi Gülşah Erol'un yüksek lisans tezi olan bu araştırma, Kırıkkale Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde görev yapan Doç. Dr. Murat Bilge, Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde görev yapan Doç. Dr. Ayda Karaca tarafından yürütülmektedir. Araştırma için Hacettepe Üniversitesi Etik Komisyonundan onay alınmıştır.

Araştırmanın ismi Çalışan Bireylerin Fiziksel Aktivite Düzeylerinin İncelenmesi:

Çankaya Belediyesi Örneği'dir. Araştırmanın amacı; Çalışan bireylerin fiziksel aktivite düzeylerinin cinsiyet, yaş, medeni durumu ve eğitim düzeyine göre

Çankaya Belediyesi Örneği'dir. Araştırmanın amacı; Çalışan bireylerin fiziksel aktivite düzeylerinin cinsiyet, yaş, medeni durumu ve eğitim düzeyine göre

Benzer Belgeler