• Sonuç bulunamadı

1.7. Veri Çözümleme Teknikleri

2.1.3. Çocukluk Döneminin Genel Özellikleri

26

27 sonuna kadar devam eden bir süreçtir. İnsan gelişimi fiziksel, cinsel, fizyolojik (hormonal), duygusal, sosyal, zihinsel, kişisel ve ahlaki boyutlarıyla ele alınabilmektedir.

Doğum öncesi de dâhil olmak üzere bireyler, bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik gibi olgunlaşma aşamalarından geçerler. Bu olgunlaşma aşamaları bir öncelik- sonralık ve devamlılık içinde gerçekleşir. Her aşamada insan davranışlarının kendine özgü nitelikleri bulunur.66

Gelişim, çok yönlü ve karmaşık bir süreçtir. Gelişim sürecine üç temel açıdan bakılmaktadır. Birincisi; gelişim, biyolojik bir süreçtir. İkinci görüş; gelişim, bireyin çevresiyle olan etkileşimin ürünüdür. Üçüncüsü ise; biyolojik yapı ve çevrenin özelliklerinin birbiriyle etkileşimlerinin ürünü olarak gelişim gerçekleşmektedir. Bu bakış açılarının her biri gelişim sürecinin farklı yönlerine ağırlık verir ve kendilerine özgü bir kuramsal yaklaşım sunarlar.67 Günümüzde çocuğun gelişimine genetik kalıpların etki ettiği kabul edilmekle beraber aynı zamanda olumlu çevre (aile, toplum ve kültür) koşullarının etkisi ve önemi de reddedilmemektedir. Kalıtım (soyaçekim) mı yoksa aile ve toplum çevresi mi yerine, günümüzde her ikisinin ortaklaşarak çocuğun gelişimine etkide bulunduğu kabul edilmektedir.68 Örneğin bir çocuğun cinsiyet, göz rengi, boyunun uzunluğu gibi fiziksel özelliklerinin belirlenmesinde kalıtım etkili iken, çocuğun kişilik özellikleri veya dil gelişimi içinde yaşadığı çevrenin kültürüne göre değişmektedir.

“Döllenmeden itibaren insanın içinde yaşadığı ve etkilendiği tüm dış uyarıcılar çevreyi meydana getirir. Çevre doğum öncesi, esnası ve sonrası tüm durumları kapsar.

Bebeğin anne karnındaki gelişimi, annenin hamilelikte yetersiz beslenmesi, psikolojik gerginlikler ve geçirdiği kazalar gelişimi olumsuz etkileyen doğum öncesi etkenlerden bazılarıdır. Doğumda yanlış yöntem kullanılması, bebeğin travmaya maruz kalması vs.

doğum esnasında karşılaşılabilecek çevreyle ilgili olumsuz etkenlerdendir. Doğum sonrası etkenlerden bazıları ise, aile çevresi, beslenme, hastalıklar, kazalar, kitle iletişim araçları vs. olarak sayılabilir.”69

66 Kulaksızoğlu, Adnan: Ergenlik Psikolojisi, (13. Baskı), Remzi Kitabevi, İstanbul-2011, s., 12-13.

67 Cüceloğlu, Doğan: İnsan ve Davranışı, (17. Baskı), Remzi Kitabevi, İstanbul-2008, s.,332.

68 Güvenç, Bozkurt: “Çocuk ve Kültür”, Çocuk Kültürü, (ed. Bekir Onur), Çocuk Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayınları, Ankara-1997, s., 20-22.

69 Selçuk, Ziya: a.g.e., s.17.

28 “İnsanın büyüme ve gelişmesinde bazı safhalar çok özel önem taşırlar. Bu safhalara

“Hassas Dönem (Kritik Dönem)” denir. Hassas dönem gelişme süresince karşılaştığımız dönemlerdir ki, bu dönemlerde sevgi eksikliği, besin azlığı gibi yoksunluklarla karşılaşıldığında telafi edilemeyen, kalıcı hasarlar ortaya çıkar. Bebeklik ve ilk çocukluk yıllarını kapsayan hayatın ilk beş yılı hassas dönemdir.”70 “Davranışlarımızı büyük ölçüde belirleyen temel kişilik örgütlenmesi “birinci çocukluk”, geri kalanı “ikinci çocukluk” evresinde”71 oluşmaktadır.

Gelişimde önemli olan bazı temel ilkeler vardır:

 Gelişim aşamalarında bir öncelik- sonralık vardır. Bedensel ve motor gelişimler, belirli bir sırayla ortaya çıkarlar. Gelişim baştan ayağa, içten dışa doğrudur.

 Gelişim sürekli devam eden bir süreçtir. Bazı dönemlerde gelişim hızlı bazı dönemlerde ise yavaş ilerleyen bir süreç olabilir. Her bir gelişim aşamaları önceki aşamaların birikimine dayalı olarak ilerler.

 Fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal alanlardaki gelişimler birbirleriyle etkileşimde bulunarak gerçekleşir. Örneğin, çocuğun kasların normal gelişimi hareket gelişimini kolaylaştırır. Hareket gelişimi ise, sosyal gelişime olanak sağlar. Çünkü rahat hareket edebilen çocuk insanlarla daha sık iletişime girer ve sosyal gelişimi daha hızlıdır. Sosyal etkileşimlerde bulunulduğu zaman zihinsel gelişim de hızlanır.

 Doğum öncesi ve yaşamın ilk evreleri gelişim açısından önemli niteliktedir. İlk yıllarda hızlı bir gelişimin olması bu önemi pekiştirmektedir. Yaşamın ilk yılları

“kritik dönem” olarak adlandırılmaktadır.

 Gelişimde bireysel ayrılıklar vardır. Her birey kendine özgü bir gelişim süreci izlemektedir. Gelişim her ne kadar bedensel olarak aynı süreçlerden geçse de bireylerin kalıtsal özellikleri ve çevreden aldıkları etkiler farklıdır. 72

70 Kulaksızoğlu, Adnan:a.g.e., s., 13.

71 Güvenç, Bozkurt: a.g.e., s., 18.

72 Selçuk, Ziya: a.g.e., s., 20-23.

29 Doğum sonrası ilk evre bebeklik (0-2 yaş) dönemidir. Bebeklik dönemi insanoğlunun en hızlı geliştiği evredir. Yaşamın ilk iki yılında zihinsel gelişimin temelleri atılır. Bu yıllarda çocuğun dil gelişiminde büyük bir ilerleme görülür.73 İlk çocukluk (2-7 yaş) dönemi bebeklikle okula başlama yaşı arasında kalan evredir. Bu dönemde çocuğun zihinsel, duygusal, sosyal, cinsel, kişisel, ahlâkî ve bedensel gelişiminin temelleri atılmaktadır. Bu döneme “oyun çağı” da denilmektedir. Çocuk, oyun yolu ile kendisini ve başkalarını tanımaktadır. İlk çocukluk döneminde çocuklar, kendi benliklerini hayatın merkezine koyarlar.

İnsanlarla ilişkileri almaya dayalıdır. Çocuk bu dönemde ebeveynleri ile olumlu etkileşimler içine girerse bağımsız ve girişimci bir kişilik geliştirebilmektedirler.74 Son çocukluk (7-11 yaş) döneminde çocuk, dünyayı mantıksal ilişkiler içinde görebilir, görünen olay ve olguları soyut kavramlara göre daha kolay anlayıp yorumlama yapabilir. Bu dönemin ilk yıllarında büyüme oldukça yavaştır. Cinsel konulara olan ilgi yoğun değildir. Bu dönemde çocuğun başarmak zorunda olduğu bazı temel faaliyetler vardır. Okul ders programındaki temel bilgileri öğrenebilme, yetişen bir insan olarak yaşıtları ile uygun ilişkiler kurabilme, çevresindeki yetişkinlere uyum sağlayabilme, dilde yaşına uygun temel kavramları öğrenebilme, kendisine karşı olumlu tutumlar geliştirebilme gibi faaliyetler çocuğun üstesinden gelmesi gereken belirgin “gelişim görevleridir”. Bu dönemdeki çocuk anne-babanın etkisinin yanında arkadaşlarının etkisine de açıktır. Çocuk artık işbirliğine dayalı sosyal faaliyetlere katılabilir. Bu dönemin sonlarına doğru buluğ öncesi bedensel ve duygusal değişiklik belirtileri görülmeye başlanır.75

Ergenlikte (12-18 yaş) son çocukluk dönemine göre daha hızlı ve sürekli gelişim ve değişim yaşanmaktadır. Bu dönemin çocuk için en önemli evre olduğunu ifade edebiliriz. Ergenlik, insan hayatının en karmaşık dönemidir. Çocuk, ergenlikte bedensel, cinsel, duygusal, sosyal, kişisel gelişim açısından başkalaşım ve değişim yaşamaktadır. Bir kimlik oluşturma çabası içinde şimdiye kadar ki sahip olduğu

73 Kulaksızoğlu, Adnan: a.g.e., s., 15.

74 A.g.e., s.16.

75 A.g.e., s., 16-17.

30 değerleri sorgulamakta, gözden geçirmekte ve arayış içerisinde olmaktadır.76 Nitekim ergenlik, son çocukluk döneminin bitişi ile yetişkinlik döneminin başlangıcı arasında yer alan bir geçiş dönemini ifade etmektedir. Ergenlik döneminin başlangıcı ve bitişi yaşanılan coğrafi ve sahip olunan kültürel, ekonomik koşullara ve genetik yapıya göre değişiklik göstermektedir.

Genel olarak kız çocukları için 11- 13, erkek çocukları için 13- 15 yaşları buluğa erme çağları olmaktadır. Kızlar erkeklere oranla iki yıl önce buluğa ermektedirler.

Ergenlik çağındaki gencin bedeninin yapısını değiştiren hızlı değişiklikler olmaktadır.

Zihinsel yapısında ve ilgilerinde gelişme görülmektedir ve her iki cins de fiziksel ve hormonal olarak cinsel gelişmelerini tamamlamaktadırlar. Bu dönemde gelişim ve değişim hızlı bir şekilde meydana gelmektedir. Genç, bu çağda ebeveynleri ve çevresi tarafından ne tam bir yetişkin ne de çocuk olarak adlandırılmaktadır. Hemen hemen bütün toplumlarda ergenlik çağı fırtınalı geçen bir dönem olarak gösterilmektedir.77

2.1.4.Çocuk ve Gelişim Sürecine Yönelik Yaklaşımlar