• Sonuç bulunamadı

4.2. ARAŞTIRMA BULGULARI

4.2.2. Çocukların Eğitim Seviyeleri

Anne baba çocuk iletişim algılarının çocuğun okul öncesi eğitimine devam etme durumlarına göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek için yapılan t-Testi analiz sonuçları Tablo 6’da verilmiştir.

Tablo 6: Anne Baba Çocuk İletişim Algılarının Çocuğun Okul Öncesi Eğitimine Devam etme Durumlarına Göre t-Testi Analiz Sonuçları

Anne Baba Çocuk

Araştırmaya katılan anne-babaların, “konuşma” [t(285).000, p<0,05], “dinleme”

[t(285).031, p<0,05], “mesaj” [t(285).009, p<0,05] “sözsüz iletişim” [t(285).000, p<0,05] ve

“empati” [t(285).042, p<0,05] alt faktörlerinde iletişim algılarının okul öncesi eğitime devam etme durumları değişkenine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı gözlenmektedir.

Bu sonuç, okul öncesi eğitime devam eden ve etmeyen çocuğa sahip anne-babaların

“dinleme, mesaj, sözsüz iletişim ve empati” faktörlerinde farklı iletişim algılarına sahip oldukları şeklinde yorumlanabilir.

Araştırmamızda anne baba çocuk iletişim algılarının çocuğun okul öncesi eğitimine devam etme durumlarına göre t-testi analiz sonuçlarına bakılırsa 246 kişinin okul öncesi eğitime devam etmediği, sadece 46 kişinin okul öncesi eğitime devam ettiği görülecektir. Günümüz toplumlarının eğitim sistemleri incelendiğinde eğitimin artık çok küçük yaşlardan itibaren başladığı söylenebilir. Günümüzde de bizim toplumumuzda artık okul öncesi eğitim zorunlu eğitim kapsamında değerlendirilmektedir. Fakat bu durum daha çok sosyo-ekonomik düzeyi yüksek olan batı bölgelerimizde uygulanabilmektedir.

Kırsal bölgelere bakıldığında okul öncesi eğitime verilen önemin çok yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Bizim örneklem grubumuz Ankara ilinde yaşayan aileler

olmasına rağmen araştırmaya katılan anne babalar daha çok sosyo-ekonomik olarak düşük seviyede olan ilçelerde olmasından dolayı okul öncesi eğitime devam etme durumunun daha çok kırsal kesim özelliklerini yansıttığı söylenebilir.

Araştırmamızda çocuğun okul öncesi eğitime devam edip etmemesinin anne baba çocuk iletişimini konuşma, dinleme, mesaj, sözsüz iletişim ve empati alt faktörlerinde nasıl etkilediğine bakılırsa, konuşma, mesaj, sözsüz iletişim ve empati alt faktörlerinde çocuğun okul öncesi eğitime devam etmesinin aile içi iletişimi olumlu yönde etkilediği söylenebilir. Yani çocuğu okul öncesi eğitime devam eden ailelerde ile içi problemlerle karşılaşıldığında, bu ailelerin bu problemi daha çok konuşarak yani birbirleriyle iletişim kurarak çözebildikleri söylenebilir.

Anne baba çocuk iletişim algılarının çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek için yapılan tek yönlü varyans analizi (ANOVA) sonuçları Tablo 7’de verilmiştir.

Tablo 7: Anne Baba Çocuk İletişim Algılarının Çocukların Okul Öncesi Eğitime Devam Etme Süresine Göre Tek Yönlü Varyans Analizi Sonuçları

Anne Baba

Araştırmaya katılan anne-babaların, iletişim algılarının “mesaj” alt faktöründe çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı gözlenmektedir [F(2, 276)=,193, p<0,05]. Bu sonuç, çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresi farklı olan anne-babaların farklı iletişim algılarına sahip oldukları şeklinde yorumlanabilir. Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek yaşam doyumuna üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının, en düşük yaşam doyumuna ise iki yıl okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının sahip olduğu görülmektedir.

Araştırmaya katılan anne-babaların, iletişim algılarının “Konuşma” alt faktöründe çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığı gözlenmektedir [F(2, 276)=,193, p>0,05]. Bu sonuç, çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresi farklı olan anne-babaların farklı iletişim algılarına sahip olmadıkları şeklinde yorumlanabilir. Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek yaşam doyumuna bir yıl okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının, en düşük yaşam doyumuna ise üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının sahip olduğu görülmektedir.

Araştırmaya katılan anne-babaların, iletişim algılarının “dinleme” alt faktöründe çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığı gözlenmektedir [F(2, 276)=2,16, p>0,05]. Bu sonuç, çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresi farklı olan anne-babaların farklı iletişim algılarına sahip olmadıkları şeklinde yorumlanabilir. Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek yaşam doyumuna üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının, en düşük yaşam doyumuna ise iki yıl okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının sahip olduğu görülmektedir.

Araştırmaya katılan anne-babaların, iletişim algılarının “sözsüz iletişim” alt faktöründe çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığı gözlenmektedir [F(2, 276)=,999, p>0,05]. Bu sonuç, çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresi farklı olan anne-babaların farklı iletişim algılarına

sahip olmadıkları şeklinde yorumlanabilir. Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek yaşam doyumuna bir yıl okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının, en düşük yaşam doyumuna ise üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının sahip olduğu görülmektedir.

Araştırmaya katılan anne-babaların, iletişim algılarının “empati” alt faktöründe çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığı gözlenmektedir [F(2, 276)=1,45, p>0,05]. Bu sonuç, çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresi farklı olan anne-babaların farklı iletişim algılarına sahip olmadıkları şeklinde yorumlanabilir. Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek yaşam doyumuna bir yıl okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının, en düşük yaşam doyumuna ise üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların anne-babalarının sahip olduğu görülmektedir.

Araştırmamızda anne baba çocuk iletişim algılarının çocukların okul öncesi eğitime devam etme süresine göre tek yönlü varyans analiz sonuçlarına bakılırsa 136 çocuğun bir yıl okul öncesi eğitime devam ettiği görülecektir. Ülkemizde son yıllarda eğitim sisteminde yapılan değişikliklerden bir tanesi de okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınmasıdır. Fakat bu durum daha çok büyükşehirlerde ve kentlerde uygulanabilmektedir.

Kırsal kesimlerde çocukların okul öncesine gitme durumları çok az seviyelerdedir.

Bizim örneklem grubumuzun Ankara ilinin kırsal yerleşim yeri özellikleri gösteren bölgeleri olması, çocukların okul öncesi eğitime gitseler bile ancak bir yıl okul öncesi eğitime devam edebildiklerinin nedeni olduğu değerlendirilmektedir. Yani hem kent hem de kırsal bölge özelliklerini beraber bulundurmaktadır.

Araştırmamızda alt faktörlerin iletişimin kalitesine etkisine baktığımızda mesaj faktörü hariç diğer alt faktörlerde anlamlı bir farkın olmadığını görüyoruz. Mesaj alt faktöründe ise üç yıl ve üzeri okul öncesi eğitime devam eden çocukların diğer aile bireylerine mesajı açık ve anlaşılır bir şekilde iletebildikleri söylenebilir. Araştırmalara baktığımızda okul öncesi eğitim, çocuklarda birçok olumlu özelliğin gelişmesine

katkıda bulunduğunu görüyoruz. Bu olumlu özelliklerden bir tanesi de iletişim becerisidir. Okul öncesi eğitime daha fazla devam eden yani daha erken başlayan çocukların iletişim kurmada daha iyi oldukları değerlendirilmektedir.