• Sonuç bulunamadı

2. GENEL BİLGİLER 1. Gelişim

2.5. Yapılan Araştırmalar

2.5.1. Çocuk Gelişimi İle İlgili Yapılan Araştırmalar

Jennings ve Connors (110), annelerin davranışları ile çocukların sözel ve sözel olmayan bilişsel fonksiyonları ve oyun seviyeleri arasındaki farkı incelemişlerdir. Araştırma örneklemini, farklı sosyo-ekonomik düzeylerde 44 anne ve okulöncesi çocuğu oluşturmuştur. Araştırma sonuçları, annelerin bebekleri ile etkileşimlerinin niteliğinin çocuğun bilişsel gelişimi ve çocuğun oyunlarının niteliği ile ilişkili olduğunu göstermiştir.

Burchinal ve ark. (111), dezavantajlı çocuklar üzerinde kreş ve anaokulunun bilişsel gelişime etkilerini araştırmışlardır. Hem sosyal ve hem de kültürel yönden dezavantajlı durumda olan 131 çocuk (71 erkek, 60 kız) üzerinde yapılan araştırmada, çocuğun olumlu yönde desteklenmesi ve olumlu çevresel koşulların çocukların bilişsel gelişimini etkilediği görülmüştür.

Baykan ve ark. (48), farklı sosyo-ekonomik düzeydeki ailelerin 0-72 ay çocuklarının gelişimlerindeki farklılığı incelemek ve amacıyla bir çalışma yapmışlardır. Araştırma örneklemini; alt, orta ve üst sosyo-ekonomik düzeylerin her birinden 630 çocuk olmak üzere toplam 1890 çocuk oluşturmuştur. Araştırma sonucunda, çocukların psiko-motor gelişimleri ve sosyal-duygusal gelişimleri alanlarında farklı sosyo-ekonomik düzeylerdeki çocukların maddeleri başarma oranlarında belirgin bir fark olmadığını göstermiştir. Çocukların gelişim maddelerini başarma oranlarının sosyo-ekonomik düzeye göre farklılaşması özellikle 13 aydan sonra dil ve bilişsel gelişimde görülmüştür.

Gökçay ve ark. (112), 18-24 ay arasındaki çocukların ilk iki yıldaki gelişimlerini etkileyen faktörler üzerine bir araştırma yapmışlardır. Araştırma örneklemini sağlıklı olarak nitelendirdikleri 200 çocuk oluşturmuştur. Araştırma sonuçları; kız çocuklarının, erken aylarda oyuncak sahibi olan çocukların ve çekirdek ailede yaşayan çocukların bazı gelişimsel becerileri daha erken yaşta kazandıkları, fazla televizyon izlemenin hem motor hem de kişisel-sosyal gelişimi olumsuz etkilediği ve çocukla konuşmanın onun gelişimini olumlu yönde etkilediği bulunmuştur.

Hoff (113), annelerin iletişimleri yoluyla farklı sosyo-ekonomik durumlardaki ailelerin çocuklarının derken dil gelişimlerini incelemiştir. Araştırma örneklemini, 33 yüksek sosyo-ekonomik düzey ve 33 orta sosyo-ekonomik düzeydeki annelerin 2 yaşındaki çocukları oluşturmuştur. Araştırma 10 hafta arayla iki ayrı zamanda gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonuçları; yüksek sosyo-ekonomik düzeydeki annelerin çocukları düşük sosyo-ekonomik düzeye sahip çocuklar ile karşılaştırıldığı çocukların akranlarına göre kelime bilgisi açısından daha ileri düzeyde olduklarını göstermiştir.

Şimşek ve ark. (114), beş yaş ve altındaki çocuklarda büyüme ve gelişmeyi etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla Şanlıurfa Tıflındır Sağlık Ocağında bir araştırma yapmışlardır. Araştırma örneklemini, 323 çocuk oluşturmuştur. Çocukların büyüme durumları Dünya Sağlık Örgütü tarafından onaylanan uluslararası göstergelerle ölçülmüş, psikososyal ve motor gelişimleri ise AGTE kullanılarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçları; çocukların %11,9’unda psikomotor gelişim

geriliği, %22,2’sinde kısa boyluluk, %8,4’ünde yaşına göre düşük ağırlık ve %2,8’inde ise boyuna göre düşük ağırlık olduğunu tespit edilmiştir.

Erdoğan ve ark. (2005), düşük sosyo-ekonomik yerlerde anaokuluna devam eden 5-6 yaş çocukların dil gelişimlerine etki eden bazı faktörleri incelemişlerdir. Araştırma örneklemini, Ankara ilindeki düşük sosyo-ekonomik durumu olan ve anaokuluna giden 5-6 yaşındaki 232 (122 erkek, 110 kız) çocuk oluşturmuştur. Araştırma sonuçları; anne mesleğinin, çocuğun cinsiyetinin, kardeş sayısının, anne eğitiminin ve çocuğun doğum sırasının dil gelişimi puanları üzerinde etkili olmadığını göstermiştir.

Özabacı (115), çocukların sosyal becerileri ile ebeveynlerinin sosyal becerileri arasındaki ilişkiyi araştırmak için bir çalışma yapmıştır. Araştırma örneklemini, İstanbul ilindeki 4 ilköğretim okulunda 2. ve 5. sınıfta okuyan farklı sosyo-ekonomik duruma sahip öğrenciler ile ebeveynleri oluşturmuştur. Araştırma sonuçları, çocukların sosyal becerileri ile ebeveynlerinin özgüven, akranlar ve diğer bireyler tarafından kabul görme, kendini ifade etme gibi sosyal beceriler arasında anlamlı bir ilişki olduğunu göstermiştir.

Turan ve ark. (116), 5-6 yaşlarında çocuğa sahip annelerin ebeveyn davranışlarının, çocuklarının öz bakım ve sosyal beceri düzeyleri ile ilişkisini incelemişlerdir. Araştırma örneklemini 5-6 yaş çocuğu olan toplam 534 anne oluşturmuştur. Araştırma sonuçları; annelerin ebeveyn davranışları ile 5-6 yaşındaki çocuklarının öz bakım ve sosyal becerileri arasında zayıf düzeyde bir ilişkinin olduğunu fakat bu ilişkinin anlamlı olduğunu göstermiştir. Ayrıca çocukların anaokuluna gidip gitmemeleri, annelerin maddi gelir getirici bir işte çalışmaları, eğitim durumları ve çocuklarının yaşları, annelerin ebeveyn davranışlarını etkilediği görülmüştür.

Karaca ve ark. (117), altı yaş grubu çocuklarının sosyal davranışlarını incelemek ve sosyal davranışlarla birtakım değişkenlerin ilişkisi olup olmadığını belirlemek amacıyla bir araştırma yapmışlardır. Araştırma örneklemini, anaokulu ve ana sınıflarına devam eden altı yaş grubu 299 çocuk oluşturmuştur. Araştırma sonuçları, çocukların ilişkisel, fiziksel ve olumlu sosyal davranış boyutlarında ebeveynin eğitim durumu, cinsiyet ve ebeveyn yaşının anlamlı farklılıklar gösterdiği görülmüştür.

Ramazan ve Demir (118), 3-4 yaş çocukların anaokuluna başlamadan ve başladıktan sonraki zihinsel gelişim özelliklerine sahip olma düzeylerini incelenmişlerdir. Araştırma örneklemini, anaokuluna devam eden 53 çocuk oluşturmuştur. Araştırma sonuçları, bilişsel gelişim puanlarının 1. ve 2. uygulamalar sonucunda babanın yaşı, annenin çalışma durumu, babanın öğrenim durumu, cinsiyet, kaçıncı çocuk olduğu, kardeş sayısı, devam ettikleri okul türü, ailenin ekonomik durumu ve okul öncesi kurumuna devam etme süresi, değişkenlerine göre farklılaşmadığını, annenin yaşı değişkenine göre farklılaştığını göstermiştir.