Ailelerin tüketici kredisi ve kredi kartı borçları, gelirlerinin yüzde 25'ini aştı. AKP'nin ilk iktidara geldiği 2002'de, hanehalkı borcunun harcanabilir gelire oranı yüzde 4.3 iken, Mart 2007 itibarıyla bu oran yüzde 25.5'e yükseldi. Buna göre, ailelerin 87.1 milyar YTL tutarındaki toplam borcunun 24.6 milyar YTL'sini kredi kartı borçları
oluşturuyor. Borçlanarak tüketme eğilimi artarken, haneler bu yılın ilk üç aylık döneminde yaptıkları harcamaların yüzde 16'sını tüketici kredileri ile gerçekleştirdi.
Ankara Ticaret Odası'nın (ATO), Merkez Bankası ve Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu'nun (BDDK) verilerinden yararlanarak yaptığı çalışmaya göre, ailelerin bankalar ve tüketici finansman şirketlerine 2002'de 6.5 milyar YTL olan borcu, geçen ay itibarıyla 87.1 milyar YTL'ye ulaştı.
Hanehalkının mevduat, hisse senedi, Hazine borçlanma kâğıdı, bireysel emeklilik birikimi gibi finansal varlıkları bu yılın ilk dört aylık döneminde ancak yüzde 3.3 oranında artış kaydetti. Tüketici kredilerinin faiz yükünde ise bu yıl önceki yıllara göre 2 puandan fazla bir artış yaşandı .
Ailelerin 87.1 milyar YTL tutarındaki toplam borcunun 24.6 milyar YTL'sini kredi kartı borçları oluşturuyor.
çalışmayı değerlendiren ATO Başkanı Sinan Aygün , tüketimin refah ölçütü olduğunu ancak borçlanarak tüketmenin "geleceğimizi tüketmek'' anlamına geldiğini bildirdi. Aygün, "Refahın en büyük ölçütü harcamadır ama bu
harcamaların borçlanarak değil gelir artışına paralel olarak gerçekleşmesi şarttır. Bazı bankalarla yaptığımız
görüşmelerde, vatandaşın bayram öncesi tüketici kredisi kullanarak tatile gittiğini gözlemledik. Türk halkı buzdolabı, otomobil, mobilya ihtiyacının yanı sıra, tatile bile borçlanarak çıkıyor. Gelir artmıyor ama borç artıyor. Son yıllarda tüketim tetiklendi. Bu sağlıklı bir durum değil'' dedi.