• Sonuç bulunamadı

Vadeli İhracatın İhracatçıya Getirdiği Riskler ve Bankacılık Sektörünün Sağladığı Finansman Türleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Vadeli İhracatın İhracatçıya Getirdiği Riskler ve Bankacılık Sektörünün Sağladığı Finansman Türleri"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

VADELİ İHRACATIN İHRACATÇIYA GETİRDİĞİ

RİSKLER VE BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN

SAĞLADIĞI FİNANSMAN TÜRLERİ

Araş. Gör .Aypar TOPKARA

GİRİŞ

Uluslararası ticarette ihracatçı ile ithalatçı arasında bir satış sözleşmesi yapma aşamasında, ihracatın finansmanı sorunu önemli bir nitelik kazanmaktadır. Bu aşamada özellikle ihracatçı açısından iki konu önem kazanmaktadır. Bunlardan birincisi ihracatçının sattığı mal bedellerini kısa sürede almasıdır. İkincisi ise mal bedelinin ödenmesi sırasında ödeme şekline bağlı olarak ortaya çıkabilecek muhtemel risk­ lerdir.

İhracatçılar ithalatçılara sundukları ödeme kolaylıklarına karşılık bir takım risklere konu olurken uluslararası pazarlarda rakipleri karşısında rekabet avantajı elde ederler.

litİSKLER

1.1. Sözleşme Aletinden Doğan Riskler

Uluslararası ticarette kullanılan akitlere göre taraflara ulusal ti­ carette ku llan ılan akitlerden oldukça farklı sorum luluklar yüklemektedir. Bunlar sözleşme aktinden dolayı doğabilecek riskler ve akdin, taraflara ülkedeki veya diğer ülkelerdeki ekonomik ya / yada siyasi durum nedeniyle yükleyebileceği risklerdir.

Sözleşme aktinin taraflar yükleyebileceği riskler imalat veya per­ formans riski ve Kredi riski olmak üzere ikiye ayrılır (1). Bunlardan bi­ rinci riski ihracatçı açısından mal aliminin ithalatçı tarafından tek ta­ raflı olarak iptal edilebilmesi riskini taşırken ithalatçı açısından da ihracatçının mali veya teknik sebeplerle tamamen imalat işlemlerinin yada istenilen düzeyde kalitede malın üretilip gönderilememesi riskini taşır. Ayrıca imalat veya performans riski ithalatçı açısından ihra­ catçının malın gönderilmesinde iyi niyet sahibi olmama riskini ce taşımaktadır.

İkincisi ise ihracatçı açısından ithalatçının mal bedelini ödeme güçlüğü çekmesi, zamanında ödeyememesi ya da ödeme isteksizliği ris­ kini taşırken ithalatçı açısından da ihracatçının daha önce üretime hazırlık olarak aldığı avansları geriye ödeyememesi ya da ödeme istek­ sizliği risklerin taşımaktadır.

(2)

Tablo 1

Sözleşme Aidinden Doğan Riskler

İHRACATÇI İTHALATÇI İmalat veya performans riski Siparişin ithalatçı tarafından tek taraflı oluşturulması veya iptali Teknik-ya da mali sebeplerle ihracatçının anlaşmayı yerine geti rememesi

İhracatçının akdi yerine yerine getirme yetersiz­ liği

Kredi Riski Borçlunun borcunu

ödeyememesi ya da ödeme isteksizliği İhracatçının avans ödemelerini geriye ödeyememesi ya da is­ teksizliği

KAYNAK: J.Ackermann ve diğerleri, a.g.k.,s.lO

1J2 Ekonomik ya / ya da Siyasal Durumdan Kayraklanan Riskler

Aktin taraflara ülkedeki veya diğer ülkelerdeki ekonomik ve/veya Siyasi durum nedeniyle yükleyebileceği riskler politik risk, transfer riski ve kur riski olarak göze çarpmaktadır (2).

Politik risk ihracatçı açısından savaş, devrim, ithalatın yasaklan­ ması ya da devlet almalarına dönüştürülmesa v;s risklerini taşırken ith­ alatçı açısından da yanı nedenlerle ihracatçının sözleşme aktini yerine ggtireıneıııesi risklerin taşımaktadır*

T ransfer riski ihracatçı açısından devlet ya da yetkili mercilerce anlaşm aya konu olan para birimi üzerinden ödeme yapılmasını engel­ lem e riskin ithalatçı açısından da ihracatçının garanti altındaki ödemelerinin veya avans ödemelerinin iade edilmemesi risklerini taşır.

Kurs riski ise ihracatçı açısından ödemede kullanılacak para bi­ riminin ihracatçı ülke para birimine kıyasla değer kaybetmesi riskini taşırkan ithalatçı açısından da değer kazanması riskini taşımaktadır.

(3)

Toblo 2

Ekonomik ya / y a da S iy a sa l D u rum dan Kayn ak lan an R isk ler

İHRACATÇI İTHALATÇI

Politik Risk Politik olaylar veya ön­

lemler (savaş, devrim, ithalatın yasaklanması veya devlet alımlanna dönüştürülmesi vs.) itha­ latçının anlaşma yüküm­ lülüklerini yerine getir­ mesini önler.

Politik olaylar ya da ön­ lemler (savaş, devrim, ambargo vs.) ihracatçının anlaşma yükümlülüklerini yerine getirmesini önler

Tranfer Riski Devlet veya yetkili merci­

ler anlaşma yapılan para birimi üzerinden ödeme yapmayı red edebilir veya yapmayabilir.

Garanti altındaki ödemele-lerin engellenmesi veya avans ödemelerinin iade edilmemesi

Kur * Taraflar arasında ödeme­

de kullanılacak para biri­ minin ihracatçı para biri­ mine oranla değer kay­ betmesi

Taraflar arasında ödeme­ de kullanılması kararlaş­ tırılan para biriminin ihra­ catçı para birimine oranla para kazanması.

KAYNAK* J. Ackermann ve diğereleri, a.g.k.,s,10.

1.3 ödeme Biçimlerinden Kaynaklanan Riskler

Uluslararası tiçarette karşılaşılan risklerin temelinde ödeme şekilleri yatmaktadır. Tarafların tarşı karşıya kaldıkları riskler tercih edilen ödeme şekline göre farklılıklar göstermektedir. Buna göre Türkiye'de en çok kullanılan ödeme şekillerinden olan vesaik mukabili ve akreditif türlerine göre taraflara yüklenilen imalat, kredi, siyasi, transfer ve kur risklerinin taraflarına göre dağılımı Tablo 3'teki gibidir.

2. VADELİ İHRACATTA BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN SAĞLADIĞI FİNANSMAN TÜRLERİ

Bir ülkede ihracatın geliştirilmesi önde gelen hedef ve politikalar arasında yer atamaktadır. Bu politikalara ulaşılabilmesi için birçok kurum ve kuruluşa önemli görevler düşmektedir. Bu kuruluşlar arasında

(4)

merkez bankası, ticari bankalar, ithalat ve ihracat bankası, ihracat kre­ di sigortası, factoring ve fofaiting kuruluşları sayılabilir. Kısa vadeli ih­ racat finansmanı açısından olaya bakıldığında en büyük yükün ticari bankalarda olduğu görülmektedir. Ticari bankalar sağladıkları kısa süreli kredilerin yanında teminat, bilgi sağlama vb. hizmetleri de yerine getirmektedirler. Bankaların bir diğer işlevi de factoring ve forfaiting uy­ gulamak veya bu işievi görecek yan kuruluşları oluşturmaktır.

Ticari bankaların en önemli görevlerinden biri dış ticaretin finans­ manıdır. Bankalar dış ticaretin finansm anını çeşitli şekillerde yapabilirler. Bunları üç ana başlık altında gruplayabilir. Birincisi, ban­ ka hiç risk üstlenmeden sadece fon sağlamaktadır. Uygulamada bu tür ihracatta ödeme şekilleri arasında büyük bir paya sahip olma akreditif ödeme şekillerin red-clause akreditif ve back to back akreditif ödeme şekillerinde karşılaşılmaktadır. Banka bu tür işlemler ile ihracatçıya sa­ dece kısa süreli fon sağlam akta ancak h içbir konuda risk üstlenmemektedir. .

İkincisi, banka doğrudan doğruya ihracatçıya fon sağlamaz anca c ihracat işleminden doğacak riskleri üstlenerek dış ticaretin gelişmesine katkıda bulunabilir. Bu prefînansmana verilen garantiler, acceptance kredileri olarak uygulanmaktadır.

(5)

T a b lo 3 Ö d em e Bi çimlerinden K a y n a k la n a n Ri skl er î | N (D • r—< fli H =§ e .-s n S te • p-t I—I _ı_5 C/3 5

l

■ Q CD T 3 - CD ¿2 O) TÖ <D •3 •ı-sCÖ r-t Jrf Ç> •5 «ö İ>! o ^ a cO !> C '55 d ı> S J *• T3 - r d g f a -S > cO < a 5 ta a ü .S -S ® £ t a r® d H d e <a S S *•■ S .3 -3 a> £ 5 > £ ,fS +-> S, 'tj cö E? 3 C ^ S ,2 .2 § ca ' " e* -s d ©■ S £ *■ • ö r 5 S a> c M > «a <3 ca s * > >» ö ca & ^ •S 3 ® | t a -r* 1/5 C (D S % û S -c -3' S ® c > > ja +> a s a >> 3 c & M £ « d £ j S cö p c ö PQ I cö aPQ •I—< •8 -§ cö p* C cö PQ ı cö C cö PQ » cö p* C cö PQ u 5 ü s o cö o cö cö r* c cö pp •8 8 CÖ p* c cö PQ aPQ u • I—* I cö c cö PQ u • rH 'S S S cö A! C cö > « Ä* s cö o cö i-iS s cö cn a) > cö ¿A C cö PQ cö cö o cö cö c cö PQ cö cö o Cö u , cö p* cCÖ PQ •8 ■8 cö o Cö J -cö o cö Cö o cö %-i & cö CD cö u £ o - + J cö o cö u r* & cö o Cö t* cö o CÖ K A Y N A K : J.AC K ER M AN N v e diğe rleri, a.g .k ., s. 1 7.

(6)

m erkez bankası, ticari bankalar, ithalat ve ihracat bankası, ihracat kre­ di sigortası, factoring ve fofaiting kuruluşları sayılabilir. Kısa vadeli ih­ ra c a t finansm anı apışından olaya bakıldığında en büyük yükün ticari b a n k alard a olduğu görülmektedir. Ticari bankalar sağladıkları kısa süreli kredilerin yanında tem inat, bilgi sağlama vb. hizmetleri de yerine getirm ektedirler. Bankaların bir diğer işlevi de factoring ve forfaiting uy­ gulam ak veya bu işlevi görecek yan kuruluşları oluşturmaktır.

Ticari bankaların en önemli görevlerinden biri dış ticaretin finans­ m an ıd ır. B a n k a la r dış ticaretin finansm anını çeşitli şekillerde yapabilirler. Bunları üç ana başlık altında gruplayabilir. Birincisi, ban­ ka hiç risk üstlenm eden sadece fon sağlamaktadır. Uygulamada bu tür ih rac atta ödeme şekilleri arasında büyük bir paya sahip olma akreditif ödeme şekillerin red-clause akreditif ve back to back akreditif ödeme şekillerinde karşılaşılm aktadır. Banka bu tür işlemler ile ihracatçıya sa­ dece k ıs a s ü re li fon sağ lam ak ta ancak hiçbir konuda risk

üstlenm em ektedir. .

İkincisi, banka doğrudan doğruya ihracatçıya fon sağlamaz anca c ih racat işleminden doğacak riskleri üstlenerek dış ticaretin gelişmesine k atk ıd a bulunabilir. Bu prefinansmana verilen garantiler, acceptance kredileri olarak uygulanmaktadır.

(7)
(8)

*

Üçüncü finansman türii ise banka tarafından ihracatçıya hem doğrudan finansman sağlanması hem de bu ihracat işleminde ı doğabilecek olan çeşitli risklerin üstlenilmesi işlemleridir.

Özellikle gelişmekte olan ülke ekonomilerinde ihracatçıya destek sağlanması açısından doğrudan fon sağlama ve risk üstlenme ticari ban­ kaların en önemli hizmetlerinden birisidir.

2.1. Türkiye'de Vadeli İhracatta Bankacılık Sektörünün Sağladığı «■ İhracat Finansmanı Kolaylıkları

Dünya ticaret hacmi içerisinde Türkiye'nin ihracatına bakıldığınd ı 0.042 gibi çok küçük bir paya sahip olduğu görülür (3). Türkiye ihracatın ülke gruplarına göre dağılımına baktığımızda da en büyük pay %63 OECD ülkelerindedir (4). Türkiye dünya ihracatındaki payını arttırabilmek için bir potansiyel pazar görünümündeki ancak ödeme im­ kanları sınırlı olan 3. Dünya ülkelerine açılaçaksa, bu ülkeleri bir takım ödeme kolaylıkları sağlamak zorunda kalacaktır. Özellikle bu ülkelerin istedikleri vadeli ihracata yönelmek durumundadır.

İhracatçıların vadeli ihracat yapabilmelerine en büyük rol banka­ lara düşm ektedir. Ancak T ü rk iy e’daki bankacılık sektörüne bakıldığında bunların hâlâ geleneksel bankacılık anlayışıyla ile çalıştıkları görülmektedir. B unlar çoğunlukla ihracatçılara sunulan hazırlık kredileri, açılmış ihracat akreditifleri karşılığa verilen hazırlık kredileri,prefinansmana veriler garantiler, yükleme sonrasında da ihra­ cat vesaiki karşılığı verilmiş olan avanslardır.

Türkiye'nin vadeli ihracat yapabilmesi için bankacılık sektörünün köklü bir modernizasyona ihtiyaca vardır.

Mevcut sistemin geliştirilmesi konusundaki ilk haretek Türkiye'de yeni uygulam aya giren Eximbank modeli olmuştur. Bu Bankanın öngörülen ana faaliyetlerini üç başlık altında toplamak mümkündür (5). Bunlar kredilendirme ve finansman faaliyetleri, sigorta ve garanti faaliy­ etleri ve enformasyon faaliyetleridir. Eximbank Türkiye'de ihracat kredi sigortası ve garantisi uygulayan ilk kuruluştur. Model dengeli, sağlıklı ve uluslararası rekabetle açık ihracat politikalarının izlenmesine katkıda bulunacaktır. Türk ihracatçısının ihtiyaçlarını karşılayacak, uygun fi­ n an sm an program ları uygulayacaktır. İhracat rekabet gücü k a­ zandıracak özellikle, yeterli miktarda ve ıiygun koşullarda kredi desteği sağlayacaktır. İhracatçının garanti ve sigorta programlarından yarar­ landırılmasıyla uluslararası piyasalardaki riskini azaltarak, ihracatçıya güvenceler, açık sübvasiyonlar gibi uluslararası şikayetlere de olanak tanımaktadır.

(9)

Bütün bu olumlu etkilerine rağmen yanız başına bir Eximbank modeli ihracatın desteklenmesinde yeterli değildir. Diğer ticari banka­ ların da ihracata yeni destekler sağlayıcı şekilde organize olmaları ge­ reklidir. İhracatın yeterli ölçüde desteklenbilmesi için bankalar sistemi­ nin bu sektöre sağladığı kredilerin ucuzlatılıp, içinde çeşitli teşvik edici unsurlara yer verilmelidir.

Türkiyede heriüz uygulama alanı bulmayan ancak gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerce aktif bir şekilde kullanılan forfaiting ve factor­ ing uygulamaları bu konunun uygulanan en iyi tekniklerindendir. Bu sis­ tem bir yandan ithalatçıyı alıcı kredisiyle finanse ederken, bir yandan ihracatçıya mal bedelinin ödenmesi sırasında karşılaşabileceği risklere karşı güvence almaktadır.

FACTORJNG ve FORFAITTNG

Bankaların ihracatçılara fon sağlama ve risk üstlenme açısından sundukları hizmetlerden bir tanesi forfaiting tekniğidir. Forfaiting tek­ niği hem ihracatçı, hem de banka açısından birçok avantajlara sahiptir.

Forfaiting bir yükleme sonrası finansmandır (6). Yani ihracatçının malı yükledikden sonra, malın bedelini alıncaya kadar geçecek dönem içerisinde doğacak olan finansman ihtiyacını karşılayan bir tekniktir.

1960’lı yıllarda uzun süreli vadeli yatırım mallarının şatışırda kul­ lanılmaya başlananteknik günümüzde daha kısa vadeli ve diğer mal­ ların satışında da kullanılmaktadır. Genellikle 90 ile 180 günlük vadeli ihracatlarda kullanılmaktadır (7).

Sistemin temeli, ihracatçının vadeli satışından doğmuş olan ala­ cak hakkının banka tarıfından cirantalar başvuru hakkı olmaksızın satın alınmasıdır. Olay sadece bir alacak hakkının satın alınmasıdır, özelliği ise alacak hakkını satın alan banka yahut forfaiter denilen kuru­ mun daha önceki cirantalar müracaat hakkı olmadan bunu satın alabil­ mesidir.

■»

Sistem in ihracatçı açısından sağladığı avantajları söyle sıralayabiliriz (8).

İhracatçı malını vadeli satmakta, fakat malın bedelini peşin ola­ rak alabilmektedir. Doğal olarak bu işlem için bankaya bir fa:'z ödemektedir. Ancak ihracatçı bu şekilde eline geçirmiş olduğu imkanlar­ la likiditesini takviye etmekte ve bunu ihracat işlerinde yeniden kullana­ bilmektedir. Buna göre fofaiting işleminden ihracatçını^ sağlayacağı ilk avantaj, vadeli bir satış yapıldıktan sonra vade sonuna kadar

(10)

beklemeye gerek kalmadan, bunu vadesinden önce nakite çevrilmesi, lik­ it hale getirilebilmesidir.

İkinci önemli avantajı, ihracatçı için çeşitli risklerin ortada ı kaldırılmasıdır. Bu risklerin en önemlisi ticari risktir. Yani ithalatçının vade sonunda mal bedelinin ihracatçıya ödemesidir. Forfaiting işlemi ile bu r is k te fo rfa ite r d en en k u ru m y ad a b a n k a ta ra fın d a n üstlenilmektedir. Buna göre ticari risk, yani senedin vadesinde tahsil ed­ ilememesi, ihracatçının mal bedelini ödememesi riski bankanın üzerinde kalm aktadır. Bir ih racat işleminde ticari riskin dışında kur riski ve transfer riski gibi risklerde söz konusudur. Forfaiting işlemi ile kurum değişmesi veyahut satışı yapmış olduğunuz ülkenin transfer zorluklan içinde olması gibi durum larda da çıkabilecek riskler banka tarafından

üstlenilmektedir. |

Bu işlem ile senet banka veya forfaiter tarafından sabit bir iskon- to haddi uygulam ak suretiyle satın alındığından, ihracatçı faiz oran­ larındaki değişmelerden de korunmaktadır.

Forfaiting işlemi ile ihracatçının diğer bir avantajı bu alacağı tah ­ sil etme görevi banka tarafından üstelenildiğinden, tahsil etmek için za­ man ve kaynak ayırma zorunluluğundan kurtulm uş olmasıdır (9).

İhracatçının diğer bir avantajı ise ithalatçı hakkında bilgi topla­ mak ve kaynak ayırm ak, ülke riskini değerlendirmek gibi birtakım güçlüklerden kurtulm asıdır.

Forfaiting işlemi ihracatçıya belirli bir finansman yükü getirmekte­ dir. Bunu önceden bilen ihracatçı böyle bir vadeli satışta finanasman yükünü ithalatçının üzerine tam am en ya da kısmen aktarabilm ektedir (10). Bu da ihracatçı için önemli bir yarardır. İhracatçının bilançosunda alçaklar gözükmediği için, ihracatçının yeni krediler bulma olanağı da artm aktadır (11). Bilanço tahlili açısından da bu ihracatçıyı cezbezmek- tedir. Bu işlem ile ihracatçı malını vadeli satm asına rağmen koşullu bir yükümlülük altın a girm iştir, bu riskini forfatire veya bankaya ak t­ armıştır. Böylece bir işlemde artık sigordaya da gerek kalm am aktadır; çünkü, dış ticaretin gerekmiş olduğu kur riski, transfer riski, politik risk, faiz riski ticari risk gibi riskler banka tarafından üstlenilmiştir.

ihracatçı açısından/oldukça büyük avantajlar sağlayan sisteme banka / forfaiter açısından bakıldığında zaman da birçok teşvik edici un­ suru bünyesinde taşıdığı görülmüktedir. Buna göre sistemin banka / for­ faiter açısından avantajları da şöyle sıralayabiliriz:

Bankaların bu işlemden sağladıkları en büyük avantaj komisyon almasıdır. Banka üstlenmiş olduğu çeşitli risklere karşı bunun gerektir­ miş olduğu ticareti, komisyon olarak ihracatçıdan alır. Böylece yüklendiği riskleri aldığı komisyonlarla kısmen karşılamış olmaktadır.

(11)

Üstlendikten risklere karşı aldığı komisyon dışında bir de ihra­ catçıyla anlaşmaya vardıktan sonra belgeler bankaya satılmaya dek geçen zaman için de bir taahhüt komisyonu olmaktadır.

Bankanın üçüncü önemli avantajı ise vade sonunda bankanın senetleri kendisin tahsil etmesi ile döviz girdisini garanti altına lakasıdır.

Forfaiting işleminde banka üstlendiği risklere karşılık birçok önleyici tedbinler almıştır. Bunlardan bir tanesi, bankanın satın aldığı poliçeye ya da emre muharrer senede karşılık güvenilir bir bankanın aval vermesidir (12). Aval verdiği takdirde, senedi satın almış olan banka, ticari riskten büyük ölçüde kurtulmaktadır. Çünkü senedin vadelti geldiğinde aval veren banka ödeyecektir. Böylece sençdin vadesinde ödenmemesi riski aval everen bankaya geçecektir.

Üstlenilen .kur riskini azaltabilmek için de bankalar genellikle döviz kuru oldukça istikrarlı olan paralar üzerinden düzenlenmiş olan senteleri satın almaktadırlar, ya da bu konuda kur riski doğuran, bunu kısmen ihracatçı üzerine bırakan eğilim içine girmektedirler.

Transfer riskin önleyebilmek içinde ülke riskinin çok iyi değerlendirilmesi lâzımdır. Bankalar bu bakımdan ülke risklerini gözönüne almakta ve ülkeler itibariyle de çeşitli ülkelere belli bir krec.i sınırı tanımak suretiyle riski büyük ölçüde dağıtmaktadırlar. Riski dağıtmak için günümüzde bankaların uyguladıkları diğer bir yo1., özellikle büyük tutarlı ihracat finansmanında bankaların kendi aralarında bir sendika oluşturm aları, böylece riski aralarında bölüşmeleridir. Yine bu konuda günümüzdeki bir diğer gelişme, satın alınmış olan bu senetlerin ikinci piyasada satabilmeleridir. Yani, bankalar bunları uzun süre portföylerinde tutmamakta, daha elverişli koşullar halinde veya bu gibi senetlere yatırım yapmayı yeğleyen yatırımcılara senetleri satabilmektedirler. Üçüncü bir gelişme her ne kadar bu sabit faizli bir finansman gibi gözüküyorsa da, ikinci el piyasasında bu değişken faizli bir finansman şekline dönüşebilmektedir. Çünkü ikinci el piyasada satıldığı zamana gelecekteki faiz hadleri beklentisi içerisinde iskontolar yapılmaktadır.

Günümüzde bankaların uygulamış oldukları diğer bir hizmette factoring'tir. Forfaiting, yanı alacak hakkının satın alınması, bir satış işleminde ticari riskin üstlenilmesi, alacakların tahsili, ilgili muhasebe kayıtlarını tutulm ası ve borçlunun ödeme gücü ile ilgili bilgilerin toplanması hizmetlerini içeren bir kredileme tekniğidir (13). Bu tekniğin daha kısa süreli vadeli ihracatta uygulama alanı bulmaktadır (14).

137

(12)

Factoring'te ihracatçıya sağlanan hizmetler 3 yönlüdür (15).

1- T ah silat riskinin üstlenilmesi: Alacak hakkı, tahsilat riski ile birlikte factore satılır.

2- Finansm an sağlanm ası: Factor, m üşteri istediği takdirde ala­ cakları istonto edip ihracatçıya hemen nakit ödeme yapar.

3- Diğer hizm etler: Modern bilgisayarlarla muhasebe kayıtlarının tu tu lm ası, tah silat, pazar arştırm ası ve tahm inleri, danışmanlık vb. hizm etler de factörler tarafından sağlanır.

Factoring program lan ihbarlı ve ihbarsız olmak üzere iki şekilde y ü rü tü lm ek te d ir (16). İhbarlı factoring program larında fatu raların üzerinde açık olarak, ödemenin vadede doğrudan doğruya factore yapılm asına ilişkin uyarı yazısı bulunm aktadır. İhbarsız fackoring, sağlam b ir m uhasebe ve tah silat olanağına sahip m üşteri ilişkilerinde kullanılm aktadır.

İhracatçıya sunulan hizmet açısından iki tü r factoring programı vardır:

1- Vade esası üzerine factoring: İhracatçı factore satılmış bulunan

alacaklar karşı m üşteri avans çekebilir.

Factoring şirketinin sunduğu tüm bu hizmetler karşılığında ihra­

catçıya maliyeti faiz ve komisyondur. (

Factoring ve forfaiting teknikleri işleyişleri açısından birbirlerine çok benzemekle birlikte, uygulamada vade süreleri, kapsadıkları riskler, g a r a n t il e r ve p a ra b irim le ri a ç ısın d a n b azı f a r k lılık la r göstermemektedirler.

SONUÇ

Dünya pazarlarında tüketim ve yatırım mallarına yönelik rekabet yoğunlaşmakta ve bu olguda pazalık gücü satıcıdan alıcıya geçmektedir. Alıcılar fiyat, kalite, dağıtım koşulları ve bunların hepsinin üstünde yoğun kredi koşullarını kabul ettirme eğilimindedirler. Uygun maliyetli elverişli kredi arzının sağlanması dışsatımcının işine büyük ölçüde ko­ laylaştırmaktadır. Birçok gelişmekte olan ülkelerin döviz düzeylerindeki yetersizlik, çözülmeyen sorunlar ve bu ülkelerin kredi sağlam ada karşılaştıran ağır koşullar dışsatım kredilerinin bu ülkeler yönünde önemini arttırm aktadır.

D ışsatım a firma, bir dışsatım a işleminde alıcının verdiği avans, üretici firmadan aldığı kredi ve kendi öz kaynaklan yardımıyla finans­ man gereksiniminin ancak sınırlı bir bölümünü karşılayabilmektedirler.

(13)

Yabancı alcılann kredi sağlanması, dışsatıma için rekabetçi bir üstünlük oluşturduğundan etkin bir biçimde kullanılması gerekledir.

Türkiye gibi gelişmekte olan ülke ekonomilerinde dışsatımcılann kendi olanaklarıyla alıcı kredisi verebilmesi olanak dışıdır. Bu nedenle özellikle kendilerine dış pazarların rekabit avantajı sağlayan vadeli ih- racattafon sağlama ve söz konusu ödeme şeklinden doğabilecek risklerin üstlenildiği bir kurumun olmayışı büyük eksikliktir.

DİPNOTLAR

(1) JACKERMANN, R,R. COCHER, F. JOLIDON, A. RECHSTEINER - Documentary Collections, BankGuorantees, Credit Suisse, Spesial Publications, Vol. 69 Switzerland, October 1984, s. 26

(2) J JlCKERMANN VE DİĞERLERİ, a. g. k., s. 10

(3) İstanbul Sanayi Odası, 1988 Yılı İhracat A nket Sonuçlan, 1988, s.25. (4) İstanbul Ticaret Odası, Ekonom ik Rapor, Mayıs 1988. s. 92.

(5) Türkiye Dış Ticaret Demeği, Türkiye9de Dış Ticaretin Finansmanında B anka Sistemi, Haziran 1987, s. 62.

(6) Türkiye Dış Ticaret Demeği, a. g. k., s. 32. j

(7) FINANZ AG ZURICH, Fofaiting Credit Suizze Group, Switzerland, Fabruary 1986. (8) FINANZ AG ZURICH, a. g. k., s. 51

(9) Dış Ticaretin finansmanında Üç Teknik : Leasing, Factoring, Forfating, Dış Tiçarette D urum, Mayıs 1987.

(10) Manufacturers Hanover Commercial Corporation, Factoring, Seminar, October 1987, Istanbul, s. 10.

(11) Türkiye Dış Ticareti Demeği, a. g. k., s.51. (12) FINANZ AG ZÜRİCH, a.g.e., s.12.

(13) Aydın ESEN, Factoring ve Türk Mevzuatı Karşısındaki Durumu, tfPara ve Sermaye piyasası", Mayıs 1985, s. 20

(14) Alan, E. branch, Elements o f Export Marketing and Mangement, E.C.I.T.,F.T.ExA.I.TA., Chaplan and Hall, London, s. 97.

(15) UNCTAD! GATT, Export Financing for Developing Countries, Geneva77, s.70-71. (16) Factoring, Semineri, s. 11-12.

Referanslar

Benzer Belgeler

• Hasta tekerlekli sandalyede ise; ceketi hastaya giydirdikten sonra, kısıtlayıcının uçlarını sandalyenin arkasında çaprazla ve arkada. sandalye

Türk musikisinin yapıcılarının ha­ yatlarını nasıl bilirse İl radyo sunda on beş günde bir pazar­ tesi akşamlan Garp müzik dün yasının yapıcılarının

Çalışmanın son kısmında aynı zamanda bir ressam olan Peter Greenaway’in ‘’Aşçı, Hırsız, Karısı ve Aşığı’’ filmi, renklerin kullanımı ve filme

Optical coherence tomography angiography macular and peripapillary vessel perfusion density in healthy subjects, glaucoma suspects, and glaucoma patients.. Invest Ophthalmol Vis

Kentsel dönü şüm kapsamında yıkımların başlamasını değerlendiren Mimarlar Odası İstanbul Şube Başkanı Deniz İncedayı, “Eğer gerçekten afet riski kapsamında

Ayrıca sağlık- lı bireyler ve sirozlu hastaların benzodiazepin ile sedatize edi- lerek yapılan endoskopi işlemi öncesi ve sonrasındaki NCT süreleri baz alınarak yapılmış

GÖRH hastalığında pirozis ve regürjitasyon dışında hastalar disfaji, göğüs ağrısı, globus hissi, geğirme ve öksürük gibi be- lirtilerle de başvurabilirler..

edinilen bilgiyi analiz ve sentez yeteneği ile eleştirel düşünme becerisi gibi pek çok odak noktası üzerinden açıklanan bilgi okuryazarlığı kavramı, bilimsel bilginin