• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de Tarım Kesiminde Yoksulluğun Boyutu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye’de Tarım Kesiminde Yoksulluğun Boyutu"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türkiye’de Tarım Kesiminde Yoksulluğun Boyutu

Selma KARABAŞ1 Ebru ONURLUBAŞ2 Erdem KANIŞLI3 A. Zafer GÜRLER4

ÖZET

Bu çalışmada, tarım kesiminde yoksulluğun boyutları; gelir dağılımı, nüfus, eğitim düzeyi, hane halkı fert sayısı, sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olma durumu, istihdam, işsizlik, tarım kesimine yapılan sabit sermaye yatırımları, satın alma gücü paritesine göre yoksulluk oranları gibi temel kriterler dikkate alınarak incelenmiştir. 2009 yılı verilerine göre 72.561.312 olan Türkiye nüfusunun %75,53’ü il ve ilçe merkezlerinde, %24,47’si belde ve köylerde yaşamaktadır. Kırsalda yaşayan nüfusun %62,6’sı geçimini tarımdan sağlamaktadır. Tarımsal istihdam oranı her geçen yıl azalarak 2008 yılında %23,7’ye gerilemiştir. 2009 yılı verilerine göre tarım sektöründe istihdam edilenlerin % 86,2 gibi oldukça büyük bir bölümünün herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı olmaması sektörün en önemli sorunlarından biridir. Türkiye'de açlık sınırı altında yaşayan insanların oranı her geçen yıl artmaktadır. 2009 Yılı Programında 14 bin 761 doları bulacağı tahmin edilen satın alma gücü paritesi’ne göre kişi başına gelir, küresel krizin etkisiyle 13 bin 136 dolar düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Tarım sektöründe yoksulluk oranı

%37,97'dir. 2008 yılında Türkiye’de bireylerin yaklaşık %0,54’ü açlık sınırının altında yaşarken,

%17,11’i ise yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Eğitim düzeyi arttıkça yoksulluk azalmakta, hane halkı fert sayısı arttıkça yoksulluk artmaktadır. Hane halkı sayısındaki artış ile eğitim, insanların çalışma koşulları ve ekonomik aktiviteler bir bütün olarak ele alındığında tarım kesiminde yoksulluk çok daha belirgin olarak ortaya çıkmaktadır. Çalışmada bu ölçütlerden yola çıkarak Türkiye’de tarım kesimindeki yoksulluğun boyutları ortaya konulmuştur.

Anahtar Kelimeler: Kırsal nüfus, tarım kesimi, yoksulluk, yoksunluk

Dımensıon Of Poverty In Agrıcultural Sector In Turkey ABSTRACT

In this study, dimension of poverty has been researched by taken into consideration some main criterions sıch as income distrbution, population, the leevel of education, the number of the members in afamily, the situation of being registered in any of the social insurance or not, employment, unemployment, the fixed investment of capital that has been done in agricultural sector, the proportions of poverty according to the parity of affording. According to the datas in 2009, the population of Turkey is 72.561.312. However %75,53 of this population is belong to center of cities and districts and %%24,47 of population is belong to towns and villages. %62,6 of the population lives in rural area, and people who live rural areas earn their means of livelihood from agriculture. The agricultural employment has fell to the %23,7 in 2008 by decreasing every year. According to the datas 2009, a great number of the people like %86,2 who are employed in agricultural sector, are not registered in any of the social insurances. Being not registered in any of the social insurances is one of the most important problems of tis sector. Rate of the people in Turkey who live below the famine line increases every year. In the program of 2009, according to the parity of affording which is predicted that it will arrive to the 14.761 $ with the effect of global crize, it is predicted that income for each person will be13.136 $. In agricultural sector, the rate of poverty is %37,97. In 2008, while approximately %0,54 of people are living below only famine line, the other %17,11 are living below poverty line. The more level of education increases, the more poverty decreases, and the more the number of the members in a family increases, the more poverty increases. When the number of members in a family and education, and people’s working condition and economical activities are considered as a whole the poverty in agricultural sector appears more clearly. In this study, dimensions of poverty in agricultural sector in Turkey are brought up by being benefited rom these criterions.

Key words: Rural population, agricultural sector, poverty, deprivation

1.Giriş

1 Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Artova Meslek Yüksekokulu, Organik Tarım Programı-TOKAT

2 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarım Đl Müdürlüğü- TOKAT

3 Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Artova Meslek Yüksekokulu, Muhasebe Programı-TOKAT

4 Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü-TOKAT

(2)

Sosyal devlet ilkesi gereğince, kır-kent ayrımı olmaksızın her birey eşit yaşam koşullarına sahiptir. Ancak kırsal kesimde yaşayan bireyler gerek sosyal ve kültürel etkinlikler, gerekse hizmete ulaşma noktasında yoksunluk çekmektedir. Tarım kesiminde nüfusun büyük bölümü küçük aile işletmesi olup, geçimlik üretim yapmaktadır.

Dolayısıyla sermaye olarak kullanabilecekleri yalnızca, fiyatı en ucuz olan emek faktörüdür. Ticari anlamda üretim yapan büyük toprak sahiplerinin sayısı daha az olup, fiyatı ucuz olan emeği dışarıdan temin ederek, büyük ölçekte üretim yapmakta ve kırsalda, payına en yüksek gelir düşen %20’lik dilimi temsil etmektedir.

Yoksulluk temelde iki nedene bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bunlar; gelir dağılımındaki bozukluk ve nüfusun hızlı artışıdır. Bu sorunların temelinde ise işsizlik yatmaktadır. Yoksulluk; toplam kazancın biyolojik varlığın devamı için gerekli olan asgari düzeydeki fiziki ihtiyaçları karşılamaya yetmemesi durumudur(Field, 1983).

Yoksulluk kavramı, mutlak ve göreli yoksulluk olarak sınıflandırılmaktadır. Uluslararası karşılaştırmalarda mutlak yoksulluk sınırı, 1 ABD doları iken, göreli yoksulluk sınırı, ülke içindeki ortalama gelirin belli bir oranı altında geliri olan bireyin toplam gelire oranıdır(Öztürk, 2008). Yoksulluk, yirminci yüzyılın sonlarında insanlığın yüz yüze kaldığı en önemli olgu olarak görülmektedir. Öyle ki ekonomik gelişmişliği yakalayabilmiş ülkelerde dahi yoksulluktan söz etmek mümkündür(Dumanlı, 2002).

2. Materyal ve Yöntem

Bu çalışmada yer alan verilerinin büyük çoğunluğu, TUĐK tarafından yayınlanan istatistiklere dayanmaktadır. Bunun yanı sıra DPT verileri ve yayınları ile daha önceden yapılmış araştırma, yayınlar ve raporlardan da yararlanılmıştır. Çalışmada, Türkiye’de tarım kesiminde yoksulluğun boyutu, yoksulluğu oluşturan çeşitli ölçütler çerçevesinde basit istatistiksel tekniklerden yararlanılarak ortaya konulmuştur.

3. Yoksulluğu Ortaya Çıkaran Faktörler 3.1. Gelir Dağılımı Bozukluğu

Türkiye’de hane halkı başına düşen ortalama yıllık kullanılabilir gelir 2007 yılı için 18.827 TL’dir(TUĐK,2009a). Kişi başına gelir ise 2009 yılında 8.590 dolar olarak belirlenmiştir(DPT, 2010). Eşdeğer hane halkı kullanılabilir gelirine göre oluşturulan yüzde 20’lik hane halkı gruplarından kırsalda en yüksek gelire sahip gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay % 46,2 iken, en düşük gelire sahip gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay % 6,4 olarak gerçekleşmiştir. Buna göre, son yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay, ilk yüzde 20’lik gruba göre kentte 7,5 kat, kırsalda ise 6,9 kat daha fazladır.

Ancak kırsalda gelirin kente göre daha dengeli dağıldığı gözlenmektedir. Çizelge 1’de Gini katsayısına bakıldığında, 2007 yılında gelir dağılımında 2006 yılına göre iyileşme olduğu gözlenmektedir(TUĐK, 2009a).

Çizelge 1. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir gelirine göre sıralı yüzde 20'lik gruplar itibariyle yıllık gelirlerin dağılımı, 2006-2007.

Birinci

%20

Đkinci %20 Üçüncü

%20

Dördüncü

%20

Son

%20

Gini Katsayısı 2006 2007 2006 2007 2006 2007 2006 2007 2006 2007 2006 2007 Türkiye 5,1 5,8 9,9 10,6 14,8 15,2 21,9 21,5 48,4 46,9 0,43 0,41 Kent 5,5 6,2 10,3 11,0 15,0 15,3 21,8 21,2 47,5 46,2 0,42 0,39 Kır 5,6 6,4 10,2 11,1 15,3 16,0 22,6 22,3 46,3 44,2 0,41 0,38

Kaynak: TUĐK, 2009a. Gelir Dağılımı ve Yaşam Koşulları Araştırması, 2006-2007, http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

3.2. Nüfus Artışı

1927’de Türkiye’de nüfusun %75,78’i kırsalda yaşarken(TUĐK, 2010b), 2009 yıl sonunda bu oran %24,47’ye düşmüş ve il/ ilçe merkezinde yaşayanların oranı %75,53’e ulaşmıştır(TUĐK, 2009b). Bir ülkede nüfusun kent ya da kırsalda yoğunluk kazanması, o ülkede sosyo-ekonomik durumu yansıtan ölçülerden biridir. Sanayileşmiş ülkelerde nüfus kentlerde yoğunluk kazanırken, ekonomisi tarıma dayalı olan ülkelerde nüfus kırsalda yoğunlaşmaktadır(Gümüş, 1992). Nüfus arttıkça ve şehirleşme hızlandıkça kırsal kesimde

(3)

yaşayanların yoksullaşma hızı da artmaktadır(Aktan, 2002). Her geçen yıl il/ilçe merkez nüfusu artarken, belde ve köy nüfusu azalmaktadır. Bu durum kırsalda yaşamın zorlaşması ve yoksulluğun bir sonucudur.

Çizelge 2. Yaş grubuna göre il/ilçe merkezi ve belde/köy nüfusu, 2008-2009.

2008 Yılı 2009 Yılı

Yaş Grubu

Toplam Nüfus

Đl/Đlçe Merk.

Nüfusu (%)

Belde/ Köy Nüfusu (%)

Toplam Nüfus

Đl/Đlçe Merk.

Nüfusu (%)

Belde/Köy Nüfusu (%)

15-64 47.835.090 76,80 23,20 48.618.564 77,38 22,62

65-+ 4.893.423 62,79 37,27 5.083.414 63,02 36,98

Kaynak:TUĐK, 2010d. Nüfus Đstatistikleri, 2008-2009. http://www.tuik.gov.tr, 14.06.2010.

Nüfusun hızlı bir şekilde artması, yoksulluğun nedenlerinden biridir. Türkiye’de 2009 yılında yıllık nüfus artış hızı binde 14,5 olarak gerçekleşmiştir(TUĐK, 2009b). 2025 yılında Türkiye nüfusunun 83 milyon 566 bin olacağı tahmin edilmektedir(TUĐK, 2010e).

Çizelge 3. Türkiye nüfusunun yıllara göre değişimi ve nüfus artış hızı, 1996-2009.

Yıllar Türkiye Nüfusu Nüfus Đndeksi Nüfus Artış Hızı (%)

1996 60,7 =100 ----

2000 64,3 105,9 1,4

2004 67,7 111,5 1,2

2008* 71,5 117,8 1,3

2009* 72,6 119.6 1,5

Kaynak: TUĐK, 2010b-2009b Nüfus Đstatistikleri (*) Adrese Dayalı Nüfus Sayım Sonuçlarıdır.

3.3. Eğitim Düzeyi

2009 Đşgücü Đstatistiklerine göre; kırsalda yaşayan (15+ yaş) nüfusun %62,6’sı tarım sektöründe, %37,4’ü tarım dışında istihdam edilmektedir. 2008 yılında kırsal kesimde tarımda istihdam edilen 4.369.000 kişiden; okuma-yazma bilmeyenlerin oranı

%15,63, ilkokul mezunu olanlarını oranı %62,14, lise mezunu olanların oranı %5,40, yüksekokul/fakülte mezunu olanların oranı ise %0,54’tür(TUĐK, 2009c). 2008 yılında kırsalda işsiz olanların %12,8’i, kentte %20,7’si ilköğretim mezunudur. Kırsalda okuma- yazma bilmeyen işsizlerin oranı %2,8, yüksekokul-fakülte mezunu işsizlerin oranı ise

%11,9’dur(TUĐK, 2010f). Kırsalda düşük eğitim düzeyine sahip bireyler arasında işsizlik oranının, kente göre oldukça düşük olduğu görülmektedir. Bunun nedeni, kırsalda yaşayan bu kişilerin tarım sektöründe istihdam ediliyor olmasıdır.

Çizelge 4’te, eğitim seviyesi arttıkça yoksulluğun azaldığı görülmektedir. 2008 yılında Türkiye’de okur-yazar olmayanlarda %39,59 olan yoksulluk oranı, yüksekokul- fakülte ve üstü mezunlarında % 0,71’e düşmektedir. Eğitim durumuna göre kırsalda

%54,73’lük yoksulluk oranı ile okur-yazar olmayanlar, en yoksul kesimi oluşturmaktadır.

Çizelge 4. Hane halkı fertlerinin eğitim durumuna göre yoksulluk oranları, 2005-2008.

2005 Yılı (%)

2006 Yılı (%)

2007 Yılı (%)

2008 Yılı (%)

Kent 19,48 13,01 14,66 12,41

6 yaşından küçük fertler

Kır 40,55 44,18 44,09 43,90

Kent 28,46 19,92 22,23 25,46

Okur-yazar değil

Kır 46,64 46,49 47,71 54,73

Kent 14,29 10,54 14,11 10,01

Đlköğretim

Kır 35,67 29,18 30,37 33,03

Kent 4,13 3,41 4,15 3,19

Lise ve dengi meslek

Kır 15,32 11,03 13,45 14,93

Kent 0,53 0,88 0,41 0,47

Yüksekokul-Fakülte ve

üstü Kır 2,23 1,64 3,24 2,44

Kaynak: TUĐK, 2010g. Yoksulluk Analizleri, Kent-Kır, 2005-2008. (http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010).

(4)

3.4. Sosyal Güvenlik Sistemine Kayıtlı Olma Durumu

Kırsalda istihdam eden nüfusun, %68,22’si sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı değildir. Bu oran, kırsalda yaşayıp tarım sektöründe istihdam edenler arasında %86,2’ye çıkmaktadır. Tarım kesiminde nüfusun büyük bir bölümünün sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olmaması, sektörün en önemli sorunlarından biridir. Aynı oranın erkeklerde

%75,0, kadınlarda da % 98,4 olması ise sektörde istihdam edilenlerin içerisinde kadınların oranı dikkate alındığında sorunun görünmeyen bir boyutunu ortaya koymaktadır(TUĐK, 2010f). Kentte istihdam edenler arasında, sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olmayanların oranı %30,83’tür(TUĐK, 2010a).

3.5. Sektörel Bazda Yatırımlar

2009 yılında kamunun sabit sermaye yatırımlarının dağılımına bakıldığında;

imalat sanayine %1,3, tarım sektörüne ise %10,3 oranında yatırım yapıldığı görülmektedir. Özel sektör yatırımlarında ise; imalat sanayine yapılan yatırımların oranı

%43,7 iken, tarım sektörüne yapılan yatırımların oranı %0,9 gibi düşük bir orandadır.

Çizelge 5. Seçilmiş bazı sektörler itibariyle sabit sermaye yatırımları, 2005-2010.

Toplam Đçindeki Payları (1) Kamu Sektörü Sektörler

2005 2006 2007 2008 2009(2) 2010(3)

Tarım 8,0 6,8 8,9 8,6 10,3 11,2

Đmalat 1,7 2,0 1,0 0,9 1,3 1,1

Ulaştırma 34,4 34,1 29,1 37,7 33,9 31,9

Eğitim 11,5 10,7 12,2 9,9 11,3 11,4

Milyon TL. 24.578 28.464 32.534 39.123 38.376 44.477

Özel Sektör

Tarım 3,1 3,4 3,2 2,4 0,9 1,0

Đmalat 42,1 42,2 45,3 46,3 43,7 43,7

Ulaştırma 17,4 16,3 17,4 18,7 21,4 22,4

Eğitim 1,1 1,0 1,0 1,3 1,0 1,3

Milyon TL. 73.069 93.159 154.381 152.692 121.824 136.813 Kaynak: DPT, 2007. Dokuzuncu Kalkınma Planı(2007-2013), 2010 Yılı Programı.

(1) Cari fiyatlarla / (2) Gerçekleşme Tahmini / (3) Program

4. Tarım Sektörünün Ekonomideki Yeri 4.1. Büyüme

Tarım sektöründe büyüme, 2009’da bir önceki yıla göre %16,28 oranında gerilemiştir. Türkiye'de GSYĐH, 2001 krizi sonrası sürekli artış göstermiştir. 2000 yılında 167 milyar TL olan GSYĐH, 2008’de 950 milyar TL'ye yükselmiştir. Aynı dönemde tarım sektörünün GSYĐH'sı ise 16,8 milyar TL'den 73,7 milyar TL'ye ulaşmıştır.

Çizelge 6. Sektörel büyüme hızları (Bir önceki yılın aynı dönemine göre % değişim).

2008 Yılı 2009 Yılı

Tarım (%) 4,3 3,6

Sanayi (%) 0,3 -6,9

Hizmetler(%) 0,3 -5,0

GSYĐH (%) 0,7 -4,7

Kaynak: DPT, 2010. Ekonomik Gelişmeler, Nisan 2010. (http://www.dpt.gov.tr/DPT.portal, 04.07.2010).

GSYĐH’daki ve tarım sektöründeki büyümenin net olarak izlenebilmesi için grafik olarak da aşağıda verilmiştir.

-20 -10 0 10 20

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008

Yıllar

yüme Oranı Tarım

Genel

Grafik 1. GSYĐH’daki büyüme ve tarım sektörü büyüme hızı, 2000-2008.

(5)

Kaynak: Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Ekonomik Göstergelerle Türkiye’de Tarım, 2008.

(http://ekutup.dpt.gov.tr/tarim/gosterge/2008.pdf, 04.07.2010).

2008 yılında tarımın GSYĐH’daki payı %9,2’dir(DPT,2009). Tarımın ihracattaki payı 2009 yılında %4,3, 2010 yılı beş aylık ortalaması ise %4,5’dir. Tarımın ithalattaki payı 2009 yılında %3,3, 2010 yılı beş aylık ortalaması ise %4’dür.

Çizelge 7. Tarım sektörünün seçilmiş bazı göstergeler içindeki payı (%), 2005-2008.

Tarım Sektörü

2005 Yılı

(%)

2006 Yılı

(%)

2007 Yılı

(%)

2008 Yılı

(%)

Đstihdam 29,5 27,3 23,5 23,7

Đhracat 4,5 4,1 3,5 2,9

Đthalat 2,4 2,1 2,7 3,2

Büyüme Hızı 7,2 1,4 -6,7 4,1

GSYĐH (1998 sabit fiyatlarıyla)

10,6 10,0 8,9 9,2

Kaynak:TUĐK, 2010h. Dış Ticaret Đstatistikleri, Ekonomik Faaliyetlere Göre Đhracat-Đthalat. / DPT, 2009. Temel Ekonomik Gelişmeler, Haziran 2009.

4.2. Đstihdam

Türkiye’de 2009 yılında işsizlik oranı %14 olarak açıklanmıştır(TUĐK,2010f).

2000 yılında istihdam edilen toplam nüfus (25 997 141) içerisinde istihdamın sektörlere göre dağılımı incelendiğinde; %48,4’ünün tarım, %13,3’ünün sanayi ve %4,6’sının hizmet sektöründe istihdam edildiği görülmektedir(TUĐK, 2010b). 2009 yılında (15+ yaş) toplam istihdamda tarımsal istihdamın payı %23,7’ye düşmüştür(DPT,2009).

Dünya nüfusunun yaklaşık 1/5’i yoksuldur(Dumanlı, 2002). Dünyada 1,2 milyar yoksul insanın %75’ini oluşturan yaklaşık 900 milyon insan kırsal kesimde yaşamakta ve tamamına yakını geçimini tarımdan sağlamaktadır(Öztürk, 2004).

Çizelge 8. Türkiye’de (15+ yaş) istihdamın sektörlere göre dağılımı (%), 2008 Yılı.

Tarım, Ormancılık, Avcılık ve Balıkçılık (%)

Đmalat Sanayi

(%)

Đnşaat ve Bayındırlık Đşleri (%)

Hizmetler (%)

23,67 19,98 5,86 17,29

Kaynak: TUĐK, 2010f. Đşgücü Đstatistikleri,

Đktisadi Faaliyet Koluna Göre Đstihdam Edilenler.(http://tuikrapor.tuik.gov.tr/reports, 04.07.2010)

Đşteki durum itibariyle en yoksul kesimler, yevmiyeli çalışanlar ve ücretsiz aile işçileridir. Bu çalışma biçimi, ülkemizde tarım ve inşaat sektörlerinde yaygındır. En düşük yoksulluk oranı kent ve kırsalda işverenlere aittir. Tarım sektörü ücretsiz aile işçilerinin (%75) ağırlıklı olması nedeniyle fert başına ortalama gelirin en düşük olduğu sektör olarak dikkat çekmektedir(TUĐK, 2009d; TAE, 2008).

Çizelge 9. Tarım sektöründe istihdam edilenlerin işteki durumuna göre oranı(%), 2008 Yılı.

Đşteki Durum

Türkiye Kent Kır

Ücretli veya yevmiyeli

8,4 25,7 6,2

Đşveren 2,1 5,5 1,6

Kendi hesabına

44,0 41,5 44,3

Tarım

Ücretsiz aile işçisi

45.5 27,3 47,8

Kaynak: TUIK, 2010f, Đşgücü Đstatistikleri, http://www.tuik.gov.tr, 02.07.2010.

5. Çeşitli Kriterlere Göre Yoksulluk

Tarım sektörü, %37,97’lik yoksulluk oranı ile yoksulluğun en yüksek olduğu sektör olarak dikkat çekmektedir. Sanayi ve hizmet sektörlerinde gerek ücretli veya yevmiyeli çalışma koşullarından dolayı gerekse bu sektörlerin kentte yoğunlaşması sebebiyle yoksulluk oranı düşük çıkmaktadır.

(6)

Çizelge 10. Türkiye’de hane halkı fertlerinin sektörlere göre yoksulluk oranları, 2005-2008.

Sektörler 2005

Yılı (%)

2006 Yılı

(%)

2007 Yılı

(%)

2008 Yılı

(%)

Tarım 37,24 33,86 32,05 37,97

Sanayi 9,85 10,12 9,70 9,71

Hizmet 8,68 7,23 7,35 6,82

Kaynak: TUĐK, 2010g. Yoksulluk Analizleri, Türkiye, 2005-2008. (http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010).

Kentte ve kırsalda aile yapısı genişledikçe ve hane halkı fert sayısı arttıkça yoksulluk oranının arttığı görülmektedir. Kırsalda en yoksul hane halkı türü geniş ailelerdir. Kentte bu oranın düşük olmasının nedeni, geniş aile yapısının az olmasıdır. Kırsalda 7 ve daha fazla büyüklüğe sahip hane halklarının yarısından fazlası yoksuldur.

Çizelge 11. Hane halkı türüne göre yoksulluk oranları(Kent-Kır), 2005-2008.

Hanehalkı Türü 2005

Yılı (%)

2006 Yılı

(%)

2007 Yılı

(%)

2008 Yılı

(%)

Kent 2,72 2,99 2,83 2,20

Çocuksuz çekirdek

aile Kır 16,53 20,09 18,27 20,51

Kent 9,50 7,13 7,07 6,86

Çocuklu çekirdek

aile Kır 27,65 28,07 30,26 29,05

Kent 12,92 9,62 11,98 9,66

Ataerkil veya geniş

aile Kır 33,35 25,81 33,59 33,56

Kaynak: TUĐK, 2010g. Yoksulluk Analizleri, Kent-Kır, 2005-2008. (http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010).

Yoksulluk en yoğun olarak kırsal kesimde yaşanmaktadır. Kırsalda yaşayan nüfusun ağırlıklı olarak tarım sektöründe istihdam etmesi, eğitim düzeyinin düşüklüğü ve geniş aile yapısının varlığı, kırsalda yoksulluğun artmasının nedenleri arasında sayılabilir.

Kır ve kent yoksulluk oranları oldukça farklıdır. 2005 yılı rakamlarına göre, kentte yoksulluk oranı %12,83 iken; kırsalda bu oran %32,95’dir. Kırsal alanda iş olanaklarının kısıtlı olması ve ailelerin çok çocuklu olması, bu durumun en önemli nedenleri arasındadır. Nitekim yoksulluğun en yaygın olduğu kesim tarımda çalışanlardır. Tarımın kırsal alanda yaygın olduğu düşünüldüğünde bu durum şaşırtıcı değildir.

Çizelge 12. Çeşitli kriterlere göre en yoksul kesimler (Kır), 2005-2008.

Kriterler

En Yoksul Kesim

2005 Yılı Yoksulluk Oranı (%)

2006 Yılı

Yoksulluk Oranı (%)

2007 Yılı Yoksulluk Oran (%)

200 8 Yılı

Yok sulluk Oranı (%) Yerleşim

Yeri

Kırsalda yaşayan

Eğitim Okur-

yazar değil

46 ,64

46,49 47,71 54,

73 Hanehalkı

türü

Geniş aile

33 ,35

25,81 33,59 33,

56 Đktisadi

Faaliyet

Tarım 37

,24

33,86 32,05 37,

97

Gıda+gıda dışı yoksulluk 32

,95

31,98 34,80 34,

62 Kaynak: TUĐK, 2010g. Yoksulluk Analizleri, 2005-2008. (http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010).

2008’de Türkiye’de fertlerin %0,54’ü açlık sınırının, %17,11’i ise yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Kırsalda ise; fertlerin %1,18’i açlık sınırının, %34,62’si yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır(TUĐK, 2009d). Kişi başı günlük harcaması, satınalma gücü paritesine göre 1 $’ın altında kalan fert bulunmamaktadır. Buna karşın

(7)

SGP’ye göre kişi başı günlük harcaması 2,15 $ olarak tanımlanan yoksulluk sınırı altında yaşayan fert oranı kırsalda %1,11’dir(TUĐK, 2009c).

Çizelge 13. Yoksulluk sınırı yöntemlerine göre fertlerin yoksulluk oranları, 2005-2008.

Yöntemler Yerleşim

Yeri

2005 Yılı

(%)

2006 Yılı

(%)

2007 Yılı

(%)

2008 Yılı

(%)

Kent 0,64 0,04 0,07 0,25

Gıda yoksulluğu

(açlık) Kır 1,24 1,91 1,41 1,18

Kent 12,83 9,31 10,36 9,38

Yoksulluk

(gıda+gıda dışı) Kır 32,95 31,98 34,80 34,62

Kent 0,00 0,00 0,00 0,00

Kişi başı günlük 1

$’ın altı Kır 0,04 0,00 0,00 0,00

Kent 0,97 0,24 0,09 0,19

Kişi başı günlük

2.15 $’ın altı Kır 2,49 3,36 1,49 1,11

Kent 9,89 6,97 8,38 8,01

Harcama esaslı

göreli yoksulluk Kır 26,35 27,06 29,16 31,00

Kaynak: TUĐK, 2010g. Yoksulluk Analizleri, Yoksulluk Sınırı Yöntemlerine Göre Fertlerin Yoksulluk Oranları, Türkiye-Kent-Kır, 2005-2008. (http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010).

2008 yılında 4 kişilik hanenin aylık açlık sınırı 275 TL, aylık yoksulluk sınırı ise 767 TL olarak tahmin edilmiştir. 2007 yılında %0,48 olarak tahmin edilen açlık sınırının altında yaşayan fert oranı, 2008 yılında %0,54’e yükselmiş; yoksul fert oranı ise

%17,79’dan %17,11'e düşmüştür(TUĐK, 2009a).

5.1. Tüketim Harcamaları

Türkiye’de gıda ve alkolsüz içecek harcamasının %78,77’si kente, %21,23’ü ise kırsalda gerçekleşmiştir. Kentte gelirin yaklaşık 1/3’ü konut, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar gibi zorunlu harcamalara ayrılırken, kırsalda en büyük harcama kalemini gıda maddeleri oluşturmaktadır(TUĐK, 2010i).

Çizelge 14. Kent ve kır'a göre tüketim harcamaları oranları, 2008.

Harcamanın Türü Kent Kır

Gıda ve Alkolsüz Đçecekler 20,47 30,67

Alkollü Đçecekler ve Tütün 3,59 4,73

Konut, Su, Elektrik, Gaz ve Diğer Yakıtlar 30,79 22,65

Sağlık 1,88 1,98

Eğlence ve Kültür 2,65 1,96

Eğitim Hizmetleri 2,21 1,00

Toplam Harcama Miktarı (YTL) 22.786.311.325 6.142.115.22

3 Kaynak: TUĐK, 2010i. Tüketim Harcamaları Đstatistikleri, Hane halkı Tüketim Harcaması Veritabanı, http://www.tuik.gov.tr, 08.07.2010.

5.2. Tarımsal Đşletmelerde Ücret Yapısı

2009 Tarımsal Đşletmeler Ücret Yapısı Araştırması sonucuna göre, hane halkı tarım işletmelerinde 2009 yılında mevsimlik tarım işçilerinin ortalama günlük ücretleri 2008 yılına göre %9,55 oranında artarak 27,19 TL olarak, sürekli tarım işçilerinin ortalama aylık ücretleri ise %0,38 oranında artarak 806,33 TL olarak gerçekleşmiştir(TUĐK, 2010c).

5.3. Tarımsal Đşletme Arazi Yapısı

Türkiye’de tarım sektöründeki en önemli sorunlardan biri de arazilerin miras yoluyla bölünmesi sonucu çok parçalı ve dağınık olmasıdır. Bu nedenle ölçek ekonomilerinden yararlanılamamakta ve maliyetler artmaktadır. Tarım sektöründe yaşanan bu sorun, yoksulluğun sinsi nedenleri arasında yer almaktadır. Tarımsal Đşletme Yapı Araştırması 2006 yılı sonuçlarına göre, tarımsal işletmeler %32,7 ile en fazla 20-49

(8)

dekar işletme büyüklük grubunda yer almaktadır. Tarımsal işletmelerin %78,9’u 100 dekardan küçük işletme büyüklük gruplarında yer almaktadır(TUĐK, 2008).

6. Sonuç ve Öneriler

Tarım kesiminde yoksulluğun yüksek olmasının nedenleri arasında, hanehalkı fert sayısının fazla olması, eğitim düzeyinin düşük olması, üretimin küçük aile işletmeciliği şeklinde yapılması, işgücünün vasıfsız olması, üretimin doğa koşullarına bağlılığı ve sağlanan gelirin sürekli olmaması sayılabilir. Ekonomisi tarıma dayalı olan ülkelerde, tarımsal üretimde katma değer yaratacak olanaklar sağlanamazsa ya da kırsal kalkınmayı destekleyecek politikalar üretilemezse yoksulluk kaçınılmaz olacaktır. Sermayenin üstün tutulduğu sistemlerde, vasıfsız emek en ucuz faktör olduğundan, tarım kesimindeki emek sahiplerinin paylarına düşen gelir de düşük olmaktadır. Yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da yoksulluğun daha çok kırsal alanlardaki küçük toprak sahibi çiftçiler, tarım işçileri ve topraksız köylüler arasında yaygın olduğu görülmektedir.

Kırsalda yaşayan genç nüfus, sosyal hizmet yoksunluğu ve işsizlik gibi nedenlerle yaşam standardı daha yüksek olan kentlere göç etmektedir. Göç, bir taraftan vasıfsız işgücünün şehre kayması anlamına gelirken, diğer taraftan plansız kentleşme, işsizlik, sosyal tatminsizlik gibi sorunları beraberinde getirmektedir. Kırsal nüfusu yerinde tutabilecek olanakların sunulması ve kırsal kalkınmayı destekleyecek politikaların hayata geçirilmesi, yoksulluğun önlenmesinde olduğu kadar sosyal çözülmenin de önüne geçmede yararlı olacaktır.

Yoksulluk kırsal nüfus içerisinde tarım kesiminde yoğunlaşmaktadır. Tarım kesiminde mevsimlik ve gizli işsizlik mevcuttur. Yoksulluğun en önemli nedeni işsizliktir. Kırsalda istihdam yaratacak iş kolları oluşturulması dolaylı olarak yoksulluğun çözümünde etkili olacaktır. Tarım kesiminde, üreten değil aracılar kazanmaktadır. Bu nedenle üreten emeğini dahi karşılayamamaktadır. Üreticilere yönelik pazarlama desteği sağlanması ve eğitimler düzenlenerek bilinç oluşturulması, emeğin değerini artıracaktır.

Eğitim düzeyi ile yoksulluk arasında oldukça güçlü bir bağ vardır. Bu nedenle kırsalda eğitime ağırlık verilmelidir.

Kaynaklar

Aktan, C.C. (2002), Yoksullukla Mücadele Staratejileri, Hak-Đş Konfederasyonu Yayınları, Ankara.

Dumanlı, R. (2002), Türkiye’de Yoksulluk Sorunu ve Boyutları, Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Hak-Đş Konfederasyonu Yayını, Ankara.

DPT (2007), Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013. Gelir Dağılımı ve Yoksullukla Mücadele, Özel Đhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2007.

DPT (2009), Temel Ekonomik Gelişmeler, Haziran 2009. http://www.dpt.gov.tr, 16.06.2010.

DPT (2010), Ekonomik Gelişmeler, Nisan 2010. http://www.dpt.gov.tr/DPT.portal, 04.07.2010.

Field, F. (1983), The Minimum Wage, Policy Studies Institute, London.

Gümüş, E. (1992), Türkiye’nin Nüfusu Ders Kitabı, Ünite 6. Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi, s.75.

Öztürk, Ş. (2008), Kırsal Yoksulluk ve Neo-Liberal Ekonomi Politikaları, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Volume 1/5.

TAE, (2008), Ekonomik Göstergelerle Türkiye’de Tarım, Tarımsal Araştırma Enstitüsü, http://ekutup.dpt.gov.tr/tarim/gosterge/2008.pdf, 04.07.2010.

TUĐK, (2008), Haber Bülteni, Tarımsal Đşletme Yapı Araştırması Sonuçları, Sayı:196, 17/12/2008. http://www.tuik.gov.tr, 12.07.2010.

TUĐK (2009a), Haber Bülteni, Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması Sonuçları, 2006- 2007. Sayı:221, 17/12/2009. http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

(9)

TUĐK (2009b), Haber Bülteni, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Nüfus Sayımı Sonuçları, 2009. Sayı:15, 25/01/2010. http://www.tuik.gov.tr, 14.06.2010.

TUĐK, (2009c), Haber Bülteni, Yoksulluk Çalışması Sonuçları. Sayı:205, 01/12/2009.

http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

TUĐK (2010a), Sosyal Güvenlik Đstatistikleri, 2008. http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

TUĐK (2010b), Nüfus Đstatistikleri, Tarihsel Gelişim, 1927-2000 Genel Nüfus Sayımları, Şehir ve Köy Nüfusu.

TUĐK, (2010c), Haber Bülteni, Tarımsal Đşletmelerde Ücret Yapısı, Sayı:115, 29/06/2010. http://www.tuik.gov.tr, 12.07.2010.

TUĐK, (2010d), Nüfus Đstatistikleri, 2008-2009. http://www.tuik.gov.tr, 14.06.2010.

TUĐK (2010e), Nüfus Projeksiyonları ve Tahminleri, Yıl Ortası Nüfus Tahminleri ve Projeksiyonları 1986-2025. http://www.tuik.gov.tr, 15.07.2010.

TUĐK (2010f), Đşgücü Đstatistikleri, 2008. http://www.tuik.gov.tr, 10.07.2010.

TUĐK, (2010g), Yoksulluk Analizleri, Kent-Kır, 2005-2008. http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

TUĐK, (2010h), Dış Ticaret Đstatistikleri, Ekonomik Faaliyetlere Göre Đhracat-Đthalat, http://www.tuik.gov.tr, 05.07.2010.

TUĐK, (2010i), Tüketim Harcamaları Đstatistikleri, 2008. http://www.tuik.gov.tr, 08.07.2010.

Referanslar

Benzer Belgeler

Aykan (2007: 124, 127) argued that the members of those who felt the support of the organization were successful and stated that there was a positive relationship between

Güney Kore lise tarih ders kitapları incelendiğinde Türk ve Türkiye ile ilgili bilgilerin genel kanaatimiz olan Kore Savaşları çerçevesini çok aşan biçimde

As a result of consulting expert opinion and statistical analy- ses, the Nurse Codependency Questionnaire was found to have high validity and reliability, and it can and should be

 Kesim sırasında parmak tutuşunuzun saç ayrımına ve baş kavisine göre paralel olmasına (Bknz:Küt Kesim Modülü Parmak tutuşları) dikkat ediniz.. 

CBS’nin en önemli bileşeni veridir. Veri bilginin ham maddesidir ve CBS için vazgeçilmezdir. Tüm coğrafi veriler grafik veriler ve tanımlayıcı nitelik- teki öznitelik veya

Küreselleşme ile birlikte daha fazla artan esnek çalışma biçimleri, çalışanların işlerini kaybetmelerine veya sosyal haklarını savunamadan buldukları herhangi

Daha sonra Ata­ türk Kültür Merkezi’ne (AKM) getirilen Ilhan’ın Türk bayrağına sanlı tabutu, AKM’nin büyük salonunda sahneye konuldu.. Teşvikiye Camii’nde kılman

Başka bir ifade ile 2925 ve 2926 sayılı Kanunlar kabul edilene kadar sadece daimi tarım işçileri ile bir ücret karşılığında kamu sektöründe geçici olarak çalışan tarım