• Sonuç bulunamadı

KADINLARI. Ve Şehit Anneleri. >> 4. SAYFADA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "KADINLARI. Ve Şehit Anneleri. >> 4. SAYFADA"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

08 MART 2021 PAZARTESİ SAYI:2619 FİYATI: 1.00 TL www.yozgatcamlik.com

EF E

LE KM

ÇA Y SE

LA ME

TM HA KR

E MA

LI ML

T İM

KA NM

RN A PA

MM ES

NE K AN

KE TM

A RM

A ZM

U RM

AK GÜ

L AR

ŞM AB

Mİ MA RA

CA MU

NS UR MY

U NU

SM MN

A

BOZKIR’IN

KADINLARI

Bozkır’ın güçlü kadınları. Her biri

GUÇLU

Yozgat’ta, Bozkır’da Anadolu’nun tam

ortasında yaşayan, çalışan, emek harcayan, birilerinin hayatına dokunan kadınlar. Özlem Esertürk, Aybala Tuğba Uzuner Yurtlu,

Hatice Arslan, Sibel Yıldırım, Aynur Saygı, Elif Tumgan, Ayşe Esengin, Nuray Çetin, ÇEKAŞ’ın emekçi kadınları, Nimet Türker, Ebru Örmüş, Selma Uçar, Arzu Köylüoğlu.

Ve Şehit Anneleri. >> 4. SAYFADA

UNiVERSiTEYi

COK iSTEDiLER

15 yaşındaki Yozgat Bozok Üniversitesi’nin tohumlarını 25 yıl önce attılar:

ZAFER ÖZIŞIK METİN EROĞLU YAŞAR GÜDER OKAN ERYAŞAR OKTAY UYGUR SUAT DERİNÇAY

Yer: Yozgat, tarih: 1996 yılını gösteriyor. Yaşadıkların şehre Yozgat’a en önemli kazanımın ‘Müstakil Üniversite’ olacağı bilinciyle hareket etmeye karar veren 6 isim: Zafer Özışık, Okan Eryaşar, Yaşar Güder,

Metin Eroğlu, Cafer Karatepe, Suat Derinçay. Ve o dönem ortaya konulan bu iradeye sahip çıkan isimsiz kahramanlar. Bu gün 15’inci yaş gününü kutlayan bir üniversitenin temelleri o tarihlerde atıldı.

ÜNİVERSİTEMİZİ İSTİYORUZ

Zafer Özışık, Okan Eryaşar, Yaşar Güder, Metin Eroğlu, Cafer Karatepe, Suat Derinçay… O günün şartlarında Yozgat’ın ekonomik, sosyal, eğitim, sağlık ve daha pek çok alanda gelişiminin müstakil bir üniversite ile sağlanacağına inanan isimler.

O gün ‘Üniversitemizi İstiyoruz’ talebini dağa, taşa, alışveriş poşetlerine, otomobil üstlerine ve gönüllere yazan bu isimlerle 15 yaşındaki Yozgat Bozok Üniversitesi’ne uzanan yolculuğu konuştuk. Merhum Metin Eroğlu ve Cafer Karatepe’yi rahmetle yad ederken, o gün üniversitede derslere katılan, maddi desteklerle temellerin atılmasını sağlayan Erdoğan Akdağ’ı, dönemin Emniyet Müdürü Oktay Uygur’u unutmadık.

İsimlerini zikredemediklerimiz de saygı ile yad ettik. >>> 2. SAYFADA

Vatandaşlar karardan memnun

“NEFES ALDIK”

Yozgat Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzını tutmaya devam ediyoruz. Her gün farklı konu başlıklarını Yozgatlı vatandaşlara sorarak, onların fikirlerini sizlerle paylaşıyoruz. >> 6'DA

Prof. Dr. Taner Demirer açıkladı

27 Şubat-5 Mart haftasında illere göre 100 bin kişiye düşen Kovid-19 vaka sayılarını değerlendiren Tıbbı Onkoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı hemşerimiz Prof. Dr.

Taner Demirer, herkesin tedbirlere uyması gerektiğini söyledi. Sosyal mesafe, maske ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan Demirer, kapalı ve kalabalık yerlerden uzak durulmasının önemine değindi. >>>5'TE

Kadın girişimcilerle

mümkün!

TOBB Yozgat Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Gülhan Karaca, Türkiye’nin kalkınmasının kadın

girişimcilerle mümkün olduğunu söyledi.

>>> 4.

SAYFADA

YOSİAD İl Temsilcisi Gülşen İtik:

“BiZ BURADAYIZ”

YOSİAD İl Temsilcisi Gülşen İtik, 8 Mart Dünya

Kadınları günü nedeniyle bir paylaşım yaptı. ‘Hayatın tam ortasındayız’ diyen Gülşen İtik,

“Doğuruyoruz, çalışıyoruz, büyüyoruz,büyütüyoruz.

Biz buradayız” dedi.

Kadınların dokunduğu her yeri güzelleştirdiğine dikkat çeken Gülşen İtik,

“Hayatın tam ortasındayız.

Doğuruyoruz, çalışıyoruz,

büyüyoruz,büyütüyoruz" dedi. 3'TE

YOLA ÇIKTI YARDIMLAR 3'TE

"Mutant virüs olabilir"

Susam Ticaret

yeni yerinde

Yozgat’ta Büyük Cami altında uzun yıllar esnaflık yapan ve Büyük Camii çevresinde yapılan çalışmalardan dolayı işyerleri yıkılan Sait Susam ve oğlu Cem Susam yeni yerlerinde hizmet vermeye başladı. >>> 6'DA

CAFER KARATEPE

15. YASINI KUTLADI

Bozok Yaylası’nın yiğit evlatlarının müstakil bir üniversite talebi için verdiği mücadele 15 yıl önce sonuç buldu. 2006 yılında dikilen fidan bugün büyüdü ve çınar oldu.

Bugün, büyük emeklerle yoğrulan ve nihayete eren emekler sonunda kurulan Yozgat Bozok Üniversitesi geçtiğimiz hafta 15’inci kuruluş yıl dönümü kutlamıştı.

(2)

08 MART 2021 PAZARTESİ

GÜNCEL

Yer: Yozgat, tarih: 1996 yılını gösteriyor.

Yaşadıkların şehre Yozgat’a en önemli kazanımın ‘Müstakil Üniversite’ olacağı bilinciyle hareket etmeye karar veren 6 isim:

Zafer Özışık, Okan Eryaşar, Yaşar Güder, Metin Eroğlu, Cafer Karatepe, Suat Derinçay.

Ve o dönem ortaya konulan bu iradeye sahip çıkan isimsiz kahramanlar. Bu gün 15’inci yaş gününü kutlayan bir üniversitenin temelleri o tarihlerde atıldı.

Yozgat Çamlık Gazetesi, şehrin en önemli kazanımlarından bir tanesi olan, göz bebeğimiz, geleceğimizin en önemli mihenk taşı olan Yozgat Bozok Üniversitesi’nin, Kayseri Erciyes Üniversitesi’ne bağlı bir yüksek okul, fakülte olmaktan kurtulmasını sağlayan iradenin temellerini atan isimlerle o günün şartlarında yapılan çalışmaları, kampanyaları, mücadeleyi konuştu. O günün canlı tanıkları ile yaşananları dinlerken 2006 yılında iradeyi resmi olarak taçlandıranları da unutmadık.

ÜNİVERSİTEMİZİ İSTİYORUZ Zafer Özışık, Okan Eryaşar, Yaşar Güder, Metin Eroğlu, Cafer Karatepe, Suat Derinçay… O günün şartlarında Yozgat’ın ekonomik, sosyal, eğitim, sağlık ve daha pek çok alanda gelişiminin müstakil bir üniversite ile sağlanacağına inanan isimler.

O gün ‘Üniversitemizi İstiyoruz’ talebini dağa, taşa, alışveriş poşetlerine, otomobil üstlerine ve gönüllere yazan bu isimlerle 15 yaşındaki Yozgat Bozok Üniversitesi’ne uzanan yolculuğu konuştuk. Merhum Metin Eroğlu ve Cafer Karatepe’yi rahmetle yad ederken, o gün üniversitede derslere katılan, maddi desteklerle temellerin atılmasını sağlayan Erdoğan Akdağ’ı, dönemin Emniyet Müdürü Oktay Uygur’u unutmadık. İsimlerini zikredemediklerimiz de saygı ile yad ettik.

ZAFER ÖZIŞIK: “NE YAPABİLİRİZ DİYEDÜŞÜNDÜK VE…”

Hayırsever iş insanı Zafer Özışık. Az gelişmiş bir olan Yozgat’a ne yapabiliriz noktasında bir irade ortaya koymak, şehre kazanım sağlamak adına müstakil üniversite söylemi etrafında bir araya geldiklerini söyledi.

Özışık o günleri şöyle anlattı: “Yozgat’ın gelişmemiş bir il olduğunu herkes biliyordu.

Biz de şehrimize ne yapabiliriz diye düşündük. Nihayetinde bu şehirde ticaret yapıyoruz. Yozgat’tan da gitmeyi hiçbir zaman düşünmediğim için Yozgat’a ne yapalım diye düşünürken üniversiteyi harekete geçirdik.

Geçmişte Kars ve Erzincan’da kurulacak üniversitenin biri Yozgat için planlanmıştı ama kurulmadı. Oralara bizim gücümüz yetmedi.

Yozgat’ta ‘müstakil üniversitemizi istiyoruz’

diye bir kampanya başlattık. Burada bir mütevelli heyeti vardı. Rahmetli Metin Eroğlu, ben, Yaşar Güder, Cafer Karatepe, Okan Eryaşar birde Antalya’ya giden Suat Derinçay arkadaşımız ile 6 kişiydik. Biz arkadaşlarımızla birlikte Yozgat’ta Erdoğan Akdağ sevgi seli konvoyu yaptık. Ama ne hikmettir elimizde o zaman belge, fotoğraf yoktu. O dönem bir video çektirip Erdoğan Bey’e gönderdik.

Beni üzen O Kadar Maddi Manevi Mücadele Verdik. Bir Yetkili Çıkıp ta Kuru Bir Teşekkür Bile Etmedi. Biz alışveriş poşetlerimizin üzerine üniversitemizi istiyoruz yazdırdık.

Kamyonlarımıza müstakil üniversitemizi istiyoruz diye yazdırdık. Hiç unutmam Elmadağı’nda trafik polisleri çevirdi. Arabayı ben kullanıyorum. ‘Bunu yazıyı neden yazdırdınız’ dedi polis. Bunun izni olacak dedi. Bende bizim patron yazdırdı dedim.

Patronuna selam söyle bu suç dedi. Öyle bir hatıramız vardı. Bir mücadele verdik.

Yozgat halkı da bizi bu konuda destekledi.

Konvoylar yaptık. Alanda kamyonetin üzerinde

megafonla birlikte miting yaptık. Burada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Bilhassa Erdoğan Bey’e. Kuruluş aşamasında Erdoğan Bey orada binalar yaptı, üniversiteye ismi verilseydi daha mı iyi olurdu. Tabi oralar tartışılır. Şimdi 14 bin öğrenci varsa 30 bin olurdu. Burada Yozgat için kim ne yaptıysa emeği geçen herkese, siyasilere, Yozgat halkı adına teşekkür ediyoruz. Yozgat için kim ne yapıyorsa Allah razı olsun. Bizim için siyasi görüşü, dini, dili, ırkı hiç önemli değil. Her Yozgatlı’nın Yozgat için yapacağı mutlaka bir şey vardır. Biz herkese teşekkür ediyoruz.

İnşallah bu pandemi süreci de biter yolumuza devam ederiz.

Yozgat’a girişte müstakil üniversitemizi istiyoruz ‘good By’ diye. Bu aşağıdaki Altınsoy otomotiv sahibinin oğlu geldi. Bunun O su tek mi çift mi yanlış dedi. Bizde onu değiştirdik.

Onu tekrar düzelttirdik. Yozgat girişinde sağ tarafta müstakil üniversitemizi istiyoruz Yozgat halkı diye yazıyordu.

Cemil Beye adalet bakanı olduğunda hayırlı olsun ziyaretine gitmiştik. Gittiğimizde dedi ki üniversiteyi istiyorsunuz ama Ankara Üniversitesi mezununun Hukuk Fakültesini bitirenin mübaşir kadar bilgisi yok dedi. Bende biz üniversiteyi isteriz, bu işe şehrimize maddi kazancı yönünden bakarız dedim. Sende haklısın. Üniversiteler o dönem Kırıkkale’yi, Erzincan’ı uçurdu. Daha çok değer katıyordu.

Fakat bizim buraya sonra kuruldu. Ak Parti döneminde kuruldu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Allah razı olsun. İnşallah daha iyi yerlere gider. Yozgat halkı olarak üniversitedeki öğretim görevlilerine, öğrencilere iyi davranalım. Onlar şehrimizin birer elçileri. Öğrenci olmayınca Yozgat terk edilmiş bir şehir gibi. Öğrenci olmayınca cadde ve sokakları görüyorsunuz. Aynı terk edilmiş şehir gibi. Onları para makinası değil de şehrimizin birer elçileri. Burada kaldıkları sürece 4-5 sene şehrimizi iyi tanıtsınlar.

Dışarıdaki imajı daha iyi yerlere gitsin.

Üniversitesiz Yozgat’ı düşünemiyoruz.”

AMA BİZ MÜSTAKİL ÜNİVERSİTE İSTİYORDUK İş insanı Yaşar Güder…

“Yozgat’ta bir üniversitemiz vardı.

Kayseri’ye bağlı Erciyes Üniversitesi. Ama biz müstakil üniversitemizi istedik. Fakültelerin olmasını istedik. Yozgat’a bir ufuk açılmasını istedik. Bizler okuyamadık ama çocuklarımız okusun. Yozgat halkının çocukları okusun.

Yozgat’a öğrenciler gelsin. Yozgat’ın girişine müstakil üniversitemizi istiyoruz diye 7 kişilik bir ekiple tabela taktık. Tabela takmamızla birlikte bu işe devam etmek zorunda kaldık.

O zaman rahmetli Metin Eroğlu, Zafer Özışık, Suat Derinçay, Okan Eryaşar, rahmetli Cafer Karatepe ve ben elimize birer megafon alarak yollara çıktık. Arkamızda Yozgat halkının olduğunu gördük. Cumhuriyet meydanında arkası açık bir tane kamyon ile üzerine çıkıp konuştuk. Bayağı destek buldu. O sırada Sayın Erdoğan Akdağ Bey Yozgat’a gelecekti.

Yozgat’a gelirken bir konvoy hazırladık.

Hiç unutmuyorum bunu. Benim elimde megafon vardı. Erdoğan Akdağ’ı karşılarken Sivas’a giden bir bakan resmi bir araçla zannetmiş ki kendilerini karşılıyoruz. Biz bakan karşılamıyoruz. Biz Yozgat’a bir şeyler yapan hayırsever iş adamı Erdoğan Akdağ’ı karşılıyoruz dedim. Erdoğan Akdağ Bey ile konuştuk. Gerçekten Yozgat’ta büyük şeyler yaptı. Bilal amcam derseniz hakeza. Yeri geldi Yozgat’a Yimpaş’ın olduğu yere hastane açıldı.

Oralara da destek verdik. Böylelikle başladı.

Peşinden de sağ olsun bakanlarımız, devlet adamlarımız müstakil üniversitemizi kurdular.

Onlara da şükranlarımızı sunuyoruz.

Biz başladığımızda arkamızda kimse yoktu.

Bizi eleştiren hiç olmadı. Bazen Yozgat’ın delisi velisi diyebilirler. Ama bizler başladık.

Allah’ın izni ile de müstakil üniversitemiz oldu.

İnşallah daha büyür ve ilerler. Öğrencilerimiz gelir. Yalnız Yozgat’ı hep bir kıskaca bağlamak doğru değil. Yozgat’ın ufkunu açmak lazım.

Biz Sorgun ile birleşmek istiyoruz. Ama bir şehir hiçbir zaman doğuya gitmedi. Hep batıya doğru ilerlemiştir. Benim talebim bundan sonra yapılacak hizmetlerin batı tarafına doğru giderse Yozgat büyür diye düşünüyorum.

İnşallah iyi olur.

O zaman bizi birkaç kişi şikayet etmişlerdi.

Megafon ellerinde diye. Oktay müdürümle de baba oğul gibiydik. Üniversitemizi istiyoruz deyince sizin yanınızdayım dedi. Sağ olsun o da yanımızda bulundu. Uzaktan takip etti.

Bizi önce siyasi olarak gördü. Sonra baktı ki hiçbir siyasi niyet yok. Ailecek destek verdi. O zaman emniyet camiasından, Yozgat halkından herkesten destek aldık.

Eski birliktelik daha iyiydi. Şimdiki birliktelik yok. Beraberlik yok. İnsanlar birbirinden uzaklaşıyor. Son hastalıktan sonra arkadaş arkadaşlıktan uzaklaşıyor. Anne baba oğlundan uzaklaşıyor. Bir kopukluk var.

İnşallah düzelir diyoruz.

ÜNİVERSİTEMİZİ İSTİYORUZ KOMİTESİ KURDUK

Yozgat esnaflarından Okan Eryaşar:

“O dönemde esnafların şehirde

hareketlenmesi manasında arkadaş arası sohbetlerde sürekli bir şehrin canlanması manasında kriterler yapıyorduk. O zamanlarda Erciyes Üniversitesine bağlı yüksekokullarımız vardı. Bizim niye bağımsız bir üniversitemiz olmasın diye 7 kişilik bir komite kurduk.

Üniversitemizi istiyoruz komitesiydi.

İlk etapta Albay lakaplı Zafer Özışık ağabeyimiz Gimat araçlarının üzerine üniversitemizi istiyoruz amblemleri ile başladık. Sonra bu işi biraz daha ilerletelim diye o zamanki cemiyet başkanımız İlhami bakıcı öncülüğünde şoförler odasını hareketlendirdik. Halk ile beraber bir araba konvoyu düzenledik. Hiç unutamam 7 kişilik komite ile Cumhuriyet Meydanında eski bir kamyon üzerinde megafonla büyük bir kalabalığa hitap ettik. Konvoyumuz ucu bucağı gözükmeyen büyük bir konvoydu.

Bu yaptığımız faaliyetin üzerine hatta o dönemin bakanlarından Lütfullah Kayalar biraz sitem ile beraber bizleri topladı.

Kendisinin de bu iş ile çok alakalı olduğunu ve zaten üniversitenin de her an olma şekline geldiğini izah etti bize. O da bize oradan can suyu oldu. Bununla beraber hayır olan üniversite fikrini atmış olduk o dönemlerde.

96 yıllardan itibaren şimdiki adıyla Bozok Üniversitesi Yozgat’ın gururu haline geldi.

Rektörümüzden de biraz daha böyle sosyal alanlarının gelen öğretim görevlilerinin daha ihtiyaçlarının görüleceği şekle gelmesi için biraz daha gayretlerinin olmasını, yeşillendirilmesinin, sosyal alanlarının, ulaşımda biraz daha takviyelenmesini arzu ediyoruz. Çünkü şunu anladık ki, şehrin olmazsa olmazı üniversite olduğunu. Pandemi döneminde de bu öğrencinin ne kadar esnafa katkı sağladığını gördük. Bizim için bu çok önemli bir olay. Bozok Üniversitesini kutluyorum. Daha iyi yerlere geleceğini de düşünüyorum ve inanıyorum. Daha yan bölümlerin de açılmasını diş fakültesi gibi, aklımıza gelmeyen iz bırakacak bölümlerinde açılmasını istiyoruz. İnşallah bu hızlı tren ile beraber de öğretim görevlilerine caziplik sağlayacağını, ulaşımında hızlı trenle beraber büyük fayda sağlayacağına ve üniversitenin önünün tutulamayacağı şekle geleceğine

inanıyorum. Hedefimizde 50-100 bin olmasıdır.

O gün emeği geçenlere teşekkür ediyorum, bu gün bu iradeye sahip çıkan Bilal Şahin’den de Allah razı olsun.”

NEDEN KENDİ

ÜNİVERSİTEMİZ OLMASIN İş İnsanı Suat Derinçay:

“7 kişi bizim kendimizdeki camiadaki arkadaşlarımızdı. Hep işadamlarıydı. Ben iş adamıydım. Şuanda yaşlandık ama 7 kişi bir araya gelip dedik ki, üniversitemizde bir tane rektörümüz vardı. Bana geldi dedi ki, Suat Bey sizi bana yönlendirdiler. Bizim kimya laboratuvarımız var. Buraya mermer tezgahlar, kütüphanemize kitaplık yapılacak.

Bunları kime yaptırırız dedi. Bütçemiz, paramız yok dedi. Bunu ben üslenip ben yaptırayım dedim. Kimya laboratuvarının komple mermer tezgahlarını yaptırdım. Okulun kütüphanelerini hediye, bağış olarak yaptırdım.

Ondan sonra arkadaşlara dedim ki, ‘Biz Yozgat çocuğuyuz, niye bizim kendi üniversitemiz olmasın. Kayseri’ye niye bağlı kalalım’ dedim.

‘Gelin Erciyes Üniversitesi değil de Bozok Üniversitesi yapalım, kendi üniversitemizi yapalım’ dedim. Ben o zaman çimento bayisiydim. O zaman Erdoğan Akdağ Bey ile de görüştüm. O da olur verdi. Ondan sonra biz kampanya yaptık. Belki bin 500 araçlık bir kampanya yaptık. Kanal D’de benim dayımın oğlu vardı kameraman. O geldi. O zamanki Kanal D’ye bile yansıdı. Böyle bir oluşum içerisine girdik ve yaptık. Çok mutlu oluyorum Bozok Üniversitesini görünce.

Ben 20 yıldır Antalya’da yaşıyorum. Ama Yozgat deyince burnumda tütüyor. O da ayrı bir olay. Yozgat’ı çok seviyorum. Yozgat için yapmamız gereken ne varsa her şeyi yapmaya hazırım.

Birde şu var. Benim en çok kızdığım olay Yozgat’ta 20 senedir bakanımız, milletvekilimiz var. Her hükümet döneminde bir tane

bakanımız olmuştur. İstediği hiç bir şeyi alamadı. Ona üzülüyorum. Bizim Yozgat’ımız layık değil miydi 53 fabrikaya, 3-5 tane çok lüks oteli olmaya, binlerce iş istihdamı yaratmaya. Onları çok özledik. Çok yardımlar yaptık. Çok mücadeleler verdik. Yozgat7ımızı çok seviyoruz.”

DÖNEMİN EMNİYET MÜDÜRÜ DESTEK VERDİ

O dönemin Emniyet Müdürü Oktay Uygur: “Hatırladığım kadarıyla gerçekten Yozgat üniversitesini çok istiyordu. Özellikle STK’larımız ve Yaşar kardeşimiz ve onların bazı ekipleri gerçekten seslerini duyurabilmek için Yozgat Bozok Üniversitesini istiyoruz dediler. Bizde elimizden geldiği kadarıyla yanlarında durmaya çalıştık. Destek vermeye çalıştık emniyet camiası olarak. Heyecanlı günlerdi. Neticede buna ulaşıldı. Mutlu olduk. Yozgat’ımıza hayırlı uğurlu olsun. Ama isteklerini canı gönülden isteyerek yukarıya duyurdular arkadaşlarımız.

Emekli olduktan sonra Muğla Fethiye

ilçesindeyim. Daha önce 2 emniyet müdürlüğü görevi yaptım. Burada yaşamıma devam etmekteyim. Yozgat’ın örf, adet ve gelenekleri bende Anadolu çocuğuyum aynı görmüştüm.

İnanın yazılı olan kanunlardan önce yazılı olmayan örf, adet ve geleneklerini önde tutan bir toplumla iç içe 3 sene geçirdim.

Mutluydum. Çalıştık ve çalışmaya gayret ettim. Yozgatlıları hep yanımda gördüm. Hiç engelleyenlere rastlamadım. Mesleğimde 40 sene geçmiş. Bir 40 senesi de en üstlerde yer alan bir Yozgat vardır. Fethiye de

çalışıyorum. Arkadaşlarımızın yolları düşerse her zaman mutlu olurum ve beklerim. Tüm Yozgatlılarımıza saygılarımı ve selamlarımı iletiyorum.” Tarık YILMAZ

15 yaşındaki Yozgat Bozok Üniversitesi’nin tohumlarını 25 yıl önce attılar:

ÜNiVERSiTEYi ÇOK iSTEDiLER

(3)

08 MART 2021 PAZARTESİ 08 MART 2021 PAZARTESİ

DAMLA ECZANESİ

HAVA DURUMU

DÖVİZ & ALTIN

DOLAR EURO Çeyrek Altın

NÖBETÇİ ECZANE NAMAZ VAKİTLERİ

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI 05:34 06:57 12:57 16:06 18:11 18:47

Alış: 7,76 Satış: 7,79 Alış: 9,18

Satış: 9,23

Alış: 762,13 Satış: 806,96

SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA

8/-4 11/-2

2/-9 7/-3

6/-4

Erdoğan Akdağ Mah. Viyana

Cad. Rönesans Çarşı Binası No:10/6 TEL: 212 89 69 MERVE ECZANESİ

Üniversite(m)…

15 yıl ne de çabuk geçmiş.

2006, dün gibi san- ki. Şehir meydanında davullarla, zurnalarla, büyük bir heyecan ve umutla kutlamıştık kararı.

Yozgat, Kayseri gölgesinden kur- tulmuş müstakil bir üniversite hüviyeti kazanmıştı.

‘Müstakil Üniver-

site’nin ne anlama geldiğini teferruatlı olarak bilemesek de iyi şeyler olacağına tüm kalbimizle inanı- yorduk.

Bundan sonra her şey çok farklı olacak- tı…İsterseniz burada virgül koyup 2006’dan 10 yıl öncesine gide- lim olur mu?

Tarihler 1996 yılını gösterirken, bir kıvıl- cım atıldı.

(Aslında yaşadığı- mız şehirde kıvılcım- lar hep atılıyor. Lakin bazı zamanlar şehri yakıp kül etmek bazı zamanlar ise karanlığı aydınlatmak için çakı- lıyor kıvılcımlar…)

O yıllarda sahnede şu isimler var:

Zafer Özışık, Okan

Eryaşar, Yaşar Güder, Metin Eroğlu, Cafer Karatepe, Suat Derin- çay.(Metin Eroğlu ve Cafer Karatepe’yi rah- metle anıyorum.) Bir insan düşünün ça- lıştığı iş yerinin derdi ile dertlenen, kimi za- man sorumluluğunda olmayan sorunları ile dahi ilgilenen, emeği- ni esirgemeyen, gece rüyalarında dahi işini, ekmeğini gören.

Bir insan düşünün, yaşadığı şehir için dertlenen, yarınları için umutları ve kay- gıları olan.

Başını yastığa koy- duğunda son nefeste evladına emanet ede- ceği en kıymetli miras olan şehri zenginleş- tirme ideali olan.

Sorumluluklar önce insanın yaşadığı ha- yatta; ailesinde, işin- de, toplumda dertli kılmalı.

Az önce ismini andığımız insanlar Kayseri’ye bağlı bir fakülte, yüksek okul hüviyetinde olan üni- versite yerine tam bağımsız, müstakil bir üniversite istemişler.

O dönem Yozgat’a planlanan ancak farklı illere kaydırılan üni- versite hüviyetinin neden olduğu hüsranı da yaşamışlar, üni- versitelerle gelişip kalkınan şehirleri de görmüşler.

Bir anda bir kıvıl- cım oluşmuş 6 kişilik.

Derken toplumsal etki mekanizması hareke- te geçmiş.

Şehrin her kade- mesinden destek gel- miş.

Çok yormuşlar, çok düşünmüşler, kimi zaman maddi kimi za- man manevi fedakar- lıklarda bulunmuşlar.

O yılları yaşama- dım ancak Çamlık Gazetesi’nin bu günkü sayısına manşet olan haber için görüştü- ğüm kıymetli isimler- den dinledim.

Dinlerken yaşadım, heyecan duydum.

O gün atılan to- humlar 2006 yılında yeşermiş.

Bugün 15’inci ku- ruluş yıl dönümünü kutlayan bir üniversi- teye sahibiz.

Temeli atanlardan tutun da bu gün müs- takil üniversite olma-

sında her kimin emeği var ise sağ olsun, var olsun. Erdoğan Akdağ ve üniversite adına hayırlara devam eden Bilal Şahin’i asla ve kata unutamayız. Al- lah sağlık sıhhat ver- sin.Evet, kısa sürede hak etmediği olum- suzlukları yaşattık, çok yorduk, hırpala- dık, amacının dışına çıkarmaya çalıştık, emeklemeden koştur- maya çalıştık.

Yanlış tanıdık, yanlış anladık…

Yanlışlarımız hala devam ediyor.

Ama her şeye rağ- men kendi içinde ge- lişen ve büyüyen bir üniversiteye sahibiz.

Her şeye rağmen yenilenen bir üniver-

sitemiz var.

Rağmenlere rağ- men ayakta duran bir üniversite.

Bu günlere gelme- sinde isimsiz kahra- manların çok büyük emeği var. İnanıyo- rum ki rektöründen en alt birimine kadar bu emeğin emanetçisi olmanın verdiği so- rumlulukla çalışıyor.

Biz basın mensup- ları da üniversiteye bu hassasiyetle bak- mak, sahip çıkmak, koruyup kollamak zorundayız.

Üniversite, sahip- lenmek için sonuna bir (m) koymalı, kalp- ten olmalı…

Üniversitem olma- lı…15. yılın kutlu ol- sun Üniversitem!

TARIK YILMAZ

tryilmaz@gmail.com

TARIK YILMAZ

tryilmaz@gmail.com

YEREL GÜNLÜK SİYASİ GAZETE İLK ÇIKIŞ TARİHİ 03 MAYIS 2012

Zafer ÖZIŞIK Tarık YILMAZ Kadir GÖRGÜLÜ Murat KARATEKİN

(İnternet Editörü)

A. Nohutlu Mah. Yzb. Bahattin Çokdeğerli Cad. Zafer İş Merkezi Kat:5 No: 9 YOZGAT TEL: 0354 217 02 66 - 0505 610 5829

www.yozgatcamlik.com camlikgazetesi@gmail.com

Arslan Güneydoğu Gazetecilik, Matbacılık ve Kağıtçılık A.Ş.

Saray Osmangaiz Mah. Sütçüimam Sok.

No: 33 Pursaklar/ANKARA 0312 419 20 03

Eda DEMİREL

Yozgat Çamlık Gazetesi Basın Konseyi üyesidir.

SAHiBi

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

SAYFA SEKRETERİ

YÖNETİM BASIM YERİ

MUHABİRLER

YOLA ÇIKTI YARDIMLAR

DUYKON, engelleri ortadan kaldırıyor Dünya Yozgatlılar Konfederasyonu (Duykon) Genel Başkanı Serhat Baran öncülüğünde başlatılan ‘Yozgat ve İlçelerinde Engelleri ortadan kaldırıyoruz’ kampanyası

kapsamında temin edilen akülü engelli arabaları Hollanda’dan yola çıktı.

Avrupa’daki Yozgatlı Federasyonlar ile Duykon Avrupa Sosyal Yardım Platformu Sorumlusu Soydaş Erdinç ve Ekibi

tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen "Yozgat ve İlçelerinde Engelleri Kaldırıyoruz"

kampanyası tamamlandı.

Kampanya kapsamında temin edilen 90 adet engelli akülü araba Yozgat’a gelmek üzere yola çıktı. Koordinatörlüğü İstanbul Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Ahmet Yılmaz tarafından üstlenilen kampanyaya ayrıca Ron Gezelle Krosmedical da katkı sağladı. Eda DEMİREL

YOSİAD İl Temsilcisi Gülşen İtik:

“BiZ BURADAYIZ”

YOSİAD İl Temsilcisi Gülşen İtik, 8 Mart Dünya

Kadınları günü nedeniyle bir paylaşım yaptı. ‘Hayatın tam ortasındayız’ diyen Gülşen İtik,

“Doğuruyoruz, çalışıyoruz, büyüyoruz,büyütüyoruz. Biz buradayız” dedi.

Kadınların dokunduğu her yeri güzelleştirdiğine dikkat çeken Gülşen İtik,

“Hayatın tam ortasındayız.

Doğuruyoruz, çalışıyoruz, büyüyoruz,büyütüyoruz...Eşit şartlarla doğmuyor, gözlerini açtığın ülke,şehir,çevre,aile en savunmasız olduğun o küçük bedende seni işlemeye başlıyor.

Değiştiremediğimiz yerde yara alıyoruz hep. “Bana böyle öğretildi”

Karşısı görünmeyen kalın duvarları kendi ellerimiz ile örüyoruz farketmeden! İşte o duvarları

yıkmanın yolu eğitimden geçiyor.

Güçlü bir anne güçlü bir evlat demektir. “Hayır “demeyi ve “kendi haklarını savunabilen” bir birey yetiştirmek için çalışmaya,kadın haklarını savunmaya ve ışık olmaya çalışan güçlü kadınlara ihtiyacımız var. “Şiddet mağduru”

ya da “Kadın Cinayeti” sebebi ile yara alan kadınlar ve onların evlatları davanız bize emanet...Biz kadın olarak dokunduğumuz her şeyi güzelleştiriyoruz. Bazen hiç girmek istemediğimiz savaşların içinde buluyoruz kendimizi. Bu savaşlara rağmen tüm kalbimizle, gücümüzle ayağa kalkıyoruz.

Biz yaşamaya çalışıyoruz. Tüm gücümüzle meydan okuyoruz.

Gücümüzü yüreğimizden alıyoruz.

Yapılan tüm kadına olan şiddetlerin karşısında olup, her dava da daha da dik duruyoruz ve duracağız. Bir

TÜRKAV 32 YAŞINDA

Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfı, kuruluşunun 32’inci yılını kutluyor. TÜRKAV

Yozgat Şube Başkanı Kemal Ergün, vakfın 1989 yılında Alparslan Türkeş’in talimatı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de maddi desteği ile kurulduğunu söyledi. Ergün, vakfın 32’nci yılını kutladığını kaydetti. Vakfın Yozgat’ta 3 yıldır faaliyet gösterdiğini anlatan Ergün, “Kamuda çalışan Devletin Asil Evlatları olan memur ve işçilerin aile bağlarıyla bağlandığı, davranış ve tutumlarıyla örnek teşkil eden ülkücülerin göz bebeği TÜRKAV, yiğitlerin harman olduğu Yozgat' ta da üç yıldır faaliyet göstermektedir” dedi.

Ergün TÜRKAV’ın her kamu kurumunda temsil edildiğini ve birçok ilçede de üyesi bulunduğunu

ifade etti.

GÜCÜ ÜLKÜSÜNDEN

Ergün, TÜRKAV’ın Gücünü ülküsünden ve Kızıl Elma arzusundan alan tüm vatan sevdalıların gönlünde ayrı bir yeri olduğunu ifade etti. “Türkav, üstlendiği misyonu ve asaletli vizyonu ile örnek bir teşkilattır. Bu vesile ile Türkav'ımızın 32. Kuruluş Yıl Dönümünü kutluyor, hayırlı hizmetlere vesile olmasını diliyorum” diyen Ergün, şehitlerimizi de unutmayarak, şunları kaydetti; “Ayrıca hepimizi derinden yaralayan kazada Cennete yolculadığımız şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerimize başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Ruhları şad olsun.

Rabbim Türk' ü korusun ve yüceltsin.”

Eda DEMİREL

gün değil her gün Dünya kadınlar günü olana kadar.. tüm kadınların

“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü” anlayarak ve anlam katarak anıyoruz. Haklarımızı unutmayacak, unutturmayacak ve caydırıcı cezalar gelene kadar

savunacağız.Kadın insandır,erkek insanoğlu...Ve unutmayalım; “Bir kadın, ne zaman kendi sesini duyurmak için ayağa kalksa, planlamamış bile olsa, tüm kadınlar için de ayağa kalkmış olur.”” diye konuştu. Murat KARATEKİN

(4)

08 MART 2021 PAZARTESİ

GÜNCEL

KENAN EROĞLU

Yozgat’ta Ülkü-Bir’in Kuruluşu (Ocak Hatıralarım - 15 - )

Ocak Hatıralarım konu- suna devam ediyoruz.

(Bu hatıraların aslı 1975-76 yıllarına ait hatı- ralar olduğu için konuya bu günden geriye doğru baka- rak değerlendirmeye tabi tutmak belki de yanlış olur.

O günleri yaşayan birisi olarak nelerle karşılaştığı- mızın bilinmesi açısından önemli olduğu kanaatin- deyim.) “Bu güne kadar

Gençliğe el uzatanlar, on- ların bir yer meselesini bile halledemeyenler birbirleri- nin arkasından konuşurken daha mahir oluyorlardı.

Gençlerle yeterince ilgi- lenilmediği için, onlar bir gece yapsalar en azından bir sürü tenkit geliyordu.

Hem de bu ağabeylerimiz- den. “Şunu neden böyle yapmadınız?”, “bunu neden böyle yapmadınız”, “yok şu Ülkücülüğe yakışır mı?”.

Düşünmezler ki, “ne verdin ne istiyorsun?”, “Tecrübe- lerinden neyi öğrettin ki bu gençlerden karşılığını bekli- yorsun. Aidatını bile doğru dürüst vermiyorsun, genç- ler senden adeta dileniyor.

Bayramda deri topluyorlar sen evinden getirmeye üşeniyorsun veya utanıyor- sun.” “Şimdi İl’de bir parti

vardır. Fakat İl Başkanı kimdir bilinmez. Yöneticileri kimdir oda bilinmez. Aday- ların büyük çekişmelere gireceği ve mevcut reyi de almayacağımızı tahmin ediyoruz. Partinin binası 73 (1973) seçimlerinden bu yana yoktur. Milletvekilimiz ve zengin ağabeylerimiz bunu düşünmezler. Diğer partiler gibi MHP adı da seçimden seçime duyulur.

Afişi bildirisi yoktur. Üyesi yoktur. Faaliyet olarak da MHP adına bir şey yapıl- maz. Gençler ne yaparlar- sa, köylerde kendi başları- na nasıl hareket ederlerse çalışma sadece odur.”

(Partili olan büyükle- rimizden bazı bekledik- lerimizi görememekten dolay üzüntüye kapılırdık.

Davamız ve hareketimizin

geleceği için olumsuz bir netice olmaması bakımın- dan endişelerimiz olurdu.

Hareket adına biz gençler ne yaparsak, yapılmış olan faaliyetler de ondan başka- sı değildi. Bizler seve seve her yere ve her işe koştu- rurduk.) “Ülkü-Bir vardır.

Geçtiğimiz öğretim yılı so- nuna kadar kurulamamış- tır. Kuramamışlardır. Renk- siz öğretmenler derneği vardı, onu ele geçirelim diye yıllarca beklenmiştir.

Hızlı görülen öğretmenleri- mizden bazıları Ülkü-Bir’e gerek yok dediler. “Bu dernekte her faaliyetimizi yaparız” dediler. Ülkü-Bir kurmak isteyenlerle Öğ- retmenler Derneğini ele geçirmek isteyenlerim arası açıldı. Olur, olmaz yerlerde birbirlerini Milli-

yetçi olmamakla suçladılar.

Öğretmenler ikiye bölündü, Ülkü-bir yokken cephe hü- kümeti kurulunca, Ülkü-Bir başkanıdır diye Bakanlığa götürülüp tanıştırılanlar ve tayinler konusunda görüşü alınanlar oldu. Tabi hep Ülkücülük adına.” (Ül- kü-bir konusu ile biz çok ilgilenirdik, kurulamamış olmasından mütevellit üzülürdük. Şehirde bunca ÜlkücüÖğretmen varken, kendi derneklerini kura- mamış olmaları elbette yadırganacak bir durumdu.

Yozgat’ta Ülkü-Bir ‘Ülkücü Öğretmenler Birliği’ ku- rulmadan öncesinde biz Büyük Ülkü Derneği olarak öğretmenlerle de irtibat kuruyor. Bazı öğretmen arkadaşlar da zaten Bü- yük Ülkü Derneğine gelip

gidiyorlardı. Hatta Ülkü-Bir Genel Merkezinin çıkarttığı bir dergiyi de getirtip bazı öğretmenlerimize ulaşma- sını da sağlıyorduk.)

“Nihayet Ülkü-Bir kurul- du ama değişen bir şey ol- madı. Levhanın değişmesi, birkaç tablo asmaktan baş- ka bir şey yapılmadı. Gelen giden de değişmedi. Vakit geçirmek için her türlü insan gelir oldu. MSP’liler, bizi Kurt’a tapmakla itham edenler, bunun propagan- dasını köylerde yapanlar.

Burdur Ülkü Ocaklarının bültenini köy köy dolaştırıp

“bunlar şeriata karşıdırlar”

diyenler. Ülkücü olanlara İmam-Hatip Lisesinde özel baskı uygulayanlar hep bu dernektedirler. Ve ağa- beylerimizin misafiridirler.

Sohbet arkadaşlarımızdır-

lar. Satranç arkadaşıdırlar.

İkaz edilmezler, ihtar edil- mezler.”

(Ülkü-Bir kurulmuştu ama yine de pek mutlu olamıyorduk. Çünkü eski Öğretmenler derneğinin ele geçirilip Ülkü-Bir’e dönüş- türülmesi ile kurulmuştu.

Yani yeni bir binada değil o eski derneğin binasında idi.

Böyle olunca dernek bina- sına eskiden beri gelen her türlü insan ve hatta bize ve Milliyetçi Harekete karşı olanlarda eski alışkanlıkları dolayısı ile gelmeye devam ediyorlardı. Dernek lokali birkaç tablo değişikliğinden başka bir değişikliğe uğ- ramamıştı. Herkes kendi halinde geliyor gidiyordu.

Özel bir seminer ve sohbet olmuyordu.

DEVAMI YARIN

ÖZLEM ESERTÜRK AYBALA YURTLU HATİCE ARSLAN

AYŞE ESENGİN NURAY ÇETİN

ÇEKAŞ'IN EMEKÇİ KADINLAR

NİMET TÜRKER EBRU ÖRMÜŞ SELMA UÇAR ELİF TÜMGAN AYNUR SAYGI

SİBEL YILDIRIM

BOZKIR’IN GUCLU KADINLARI

Evlatlarını büyüten yetiştiren, evlatlarına doyamadan vatan uğruna toprağa veren anneler. Ve daha niceleri.

Her birisi gönüllere dokunan kadınlar.

İsmini haberde zikredemediğimiz, ancak her biri evinde, yuvasında, işinde mücadele içinde olan Anadolu’nun vefakar kadınlarını hatırlamak ve hatırlatmak adına yazdığımız bir haber.

Üretmeye, çalışmaya ‘ben de varım’

demeye gayret eden, çabalayan,

gönüllere dokunan her bir kadının, kadınların günü bugün. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz Kutlu olsun!

Yozgat Emniyet Müdürü Murat Esertürk’ün eşi Özlem Esertürk, temsil ettiği Polis Eşleri Derneği ile kısa sürede Yozgat’ta sosyal bir yardımseverlik ağı oluşturdu, ihtiyaç sahiplerinin gönüllerine dokundu.

Kırşehir İl Müftülüğü Eğitim Uzmanı iken Yozgat İl Müftü

Yardımcılığı görevine atanan Aybala Tuğba Uzuner Yurtlu. Yurtlu, Yozgat’ta ilk kadın müftü yardımcısı oldu.

Yozgat’ta 92 yaşındaki Hatice Arslan, namı diğer Süper Babaanne, 3 hafta korona virüsten tedavi gördüğü hastaneden yürüyerek çıktı.

Sibel Yıldırım, Yozgat’ın ilk mali müşavir kadınlarından. Ticaret hayatının neredeyse hiçbir yerinde kadın yokken o mali müşavirlik hayatında önemli adımlar attı. Ekmeğini kazandı, ticaret hayatının örnek mali müşaviri oldu, ayrıca siyasette başarısı ile Yozgat’ın güçlü kadın profiline örnek.

Yozgat Hayırseverler Derneğinin Yardımsever Başkanı Aynur Saygı ve büyük bölümü kadınlardan oluşan ekibi, yıllardır üniversite öğrencilerine sağladıkları burslarla ve diğer yardımları ile dikkat çekiyor.

Elif Tumgan, Yozgat’a 20 yıl önce öğretmen olarak geldi. Daha sonra Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi’nde müdürlük yaptı. Yozgat’ın ilk kadın okul müdürü oldu. Onlarca kız öğrencinin gönlüne dokundu.

Ayşe Esengin, 11 yıl önce kansere yakalandı. Savaştı, kazandı. Yozgat Kanser Hastaları ve Yakınların Moral Motivasyon Derneği’ni kurdu. Kanser hastalarına moral oldu.

Nimet Türker, Aydıncık Ametist ve Yarı Değerli Taşlar İşleme ve Tanıtma Derneği Başkanı ve Halk Eğitim Merkezi usta öğreticisi. Aydıncık’ta dağlık bölgelerden çıkartılan ametist, akik, kalsedon gibi renkli ve yarı değerli taşlar, kadınlar tarafından işlenerek takı ve süs eşyası olarak satışa sunuluyor. Türker de bu değerli taşları kadınların ellerinde

daha değerli hale getirmeye yardımcı oluyor.

Nuray Çetin, MHP Çayıralan Kadın Kolları Başkanı. İhtiyaç

sahiplerinin yanında oldu. Tek başına, hayırseverlerden aldığı desteklerle ihtiyaç sahiplerine destek oldu, olmaya devam ediyor.

ÇEKAŞ’ın emekçi kadınları.

Çayıralan Belediye Başkanı Ömer Codar’ın desteği ile bir araya geldiler. İlk defa üretmek için bir araya gelen emekçi kadınlar ÇEKAŞ’ta yufkadan turşuya, erişteden reçele birçok ürünü üretmeye ve kadınlara istihdam sağlamaya devam ediyor.

Yozgatlı kadın girişimci Ebru Örmüş, 6 kadının pandemi sürecinde aile bütçesine katkı sağlamasına vesile oldu. Açtıkları ofisle Yozgat’ta kadınlara kazanç fırsatı sağladı.

Yenifakılı AK Parti Kadın Kolları Başkanı Selma Uçar, Yozgat’ta ilk defa bir ilçede kadın ilçe başkanı olarak, kadın adının her yerde olduğunun önemli bir örneği oldu.

Üretici Kadınlar Derneği Başkanı Hacer Güçlü, yıllardır sosyal hayatın içinde ve üreten kadın profiline sahip çıkan önemli bir isim.

Ve Yozgat’ın iyilik meleği profilinin en güzel örneği Arzu Köylüoğlu.

Yozgat’ın iyilik meleği, çocukların Arzu ablası, Yozgat’ın tanınmış siması.

‘Çocuklar Üşümesin’ projesinin mimarı.

Yozgatlı çocuklar üşümesin diye yola çıkan Köylüoğlu, geride kalan 4 yıllık süreçte 1000 çocuğu giydirdi.

Köylüoğlu, yardımlarına hız kesmeden devam ediyor, kendisine destek olan hayırseverlerin de desteği ile.

Eda DEMİREL

Bozkır’ın güçlü kadınları. Her biri Yozgat’ta, Bozkır’da Anadolu’nun tam ortasında yaşayan, çalışan, emek harcayan, birilerinin hayatına dokunan kadınlar. Özlem Esertürk, Aybala Tuğba Uzuner Yurtlu, Hatice Arslan, Sibel Yıldırım, Aynur Saygı, Elif Tumgan, Ayşe Esengin, Nuray Çetin, ÇEKAŞ’ın emekçi kadınları, Nimet Türker, Ebru Örmüş, Selma Uçar, Arzu Köylüoğlu. Ve Şehit Anneleri.

ARZU KÖYLÜOĞLU

HACER GÜÇLÜ

Türkiye’nin kalkınması

Kadın girişimcilerle mümkün!

TOBB Yozgat Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Gülhan Karaca, Türkiye’nin kalkınmasının

kadın girişimcilerle mümkün olduğunu söyledi.

Kadınların erkeklere oranla daha başarılı girişimlerde bulunduğunu dile getiren Karaca, bunun nedenini şöyle açıkladı; Kadınlar süreç odaklı. Tüm süreçlere detaylı ve yüksek öngörüyle bakabiliyorlar. Doğurgan olmalarının da getirdiği hassasiyetlerle bakıyorlar her emeklerine. Aslında, toplumun farkında olmadığı ve zaten sahip oldukları farkındalıkları onları her girişimlerinde daha başarılı kılıyor. Her sosyal ve ekonomik platformun hedeflerinden biri, kadınların girişimciliğini desteklemek olmalı.”

BİZİM İÇİN DEĞERLİ

Karaca, kadınların üretim odaklı alanlarda başarılı olduğunu belirterek, “Az önce de belirttiğim gibi,

üretim odaklı alanlar sanki kadınlar için oluşturulmuş gibi. Bakın biz toprak için ne deriz, toprak ana. İşte tam da böyle bir bakıştan kaynaklı üretim ve kadın çok doğru bir birleşim. Biz kadınlar tasarlanmış, planlanmış, oluşturulmuş her şeye, üretilmiş biricik, değerli bir şey olarak bakıyoruz” şeklinde konuştu.

REFAH DÜZEYİ ARTAR

iş dünyasında ve siyasette daha yoğunluklu olarak kadınların karar verici olduğu toplumların öne çıkan özellikleri ile ilgili de bilgi veren Karaca,

“Bakın İskandinavya ülkelerine. Refah, eğitim ve özgürlük düzeyleri çok başka bir yerde. Siyasetteki kadın oranı yüzde 50’lerin üzerinde. İş dünyasında kadın lider oranı da aynı şekilde. Durum ortada.

Biz kadınlar ne kadar resmî ve görünür belirleyici roldeysek, o toplum o kadar refah, özgür ve gelişmiş” dedi.

DOĞRU ORANTILI

Türkiye’nin küresel ekonomideki konumunu artırmanın, iş dünyasında kadının konumunu güçlendirmekle doğru orantılı olduğuna işaret eden Karaca, “Türkiye’nin en güçlü 10 ekonomi arasında yer almasının yolu, kadın ya da erkek ayırmaksızın girişimciliği odağına alması ve girişimcilik ekosisteminin; öncesi- sırası-sonrası fazlarını bütüncül olarak teşvik eden ve destekleyen yapılar oluşturmasıdır. Dolayısıyla, kadın veya erkek, süreç odaklı

girişimciliğin konumunu güçlendirmekle küresel ekonomideki konumumuzu güçlendirmek yüzde yüz doğru orantılı”

ifadelerine yer verdi. Eda DEMİREL

(5)

08 MART 2021 PAZARTESİ 08 MART 2021 PAZARTESİ

ÇÖZÜMÜ YARIN SAYFA 2'DE

08 MART 2021 PAZARTESİ

Yozgat ilçesi Evren

Özenli çalışma Tavlada 'üç' sayısı

Yeni Zelanda plaka işareti Onay tasdik

Aşırı derecede yemek yiyen

pisboğaz

olmayanÜvey

İslamın beş şartından biri

Sporda hücum Rahatlama

sözü

Anlamlı olan

Resimdeki Yozgat'ın tarihi camii Yozgat'taki

üniversitenin ismi Toprağa kazılan çukur

Tok karşıtı Erişmiş

Gerçek Gümüş simgesi

Cilve yapma

Kadar değin

Kına ağacı Yarar fayda

Azgın saldırgan

Şöhret

Vekil Mühendis

cetveli Öğütülmüş

tahıl Hatırlayan

Oy Birinin ölümünü haber veren

İki nehrin birleştiği yer

Girit'te bir dağ Zevk Boynuzu

olmayan keçi Din inancı

Pelerinli palto

Bir nota

Mavi Oylumlu kocaman

Yüksek Seçim Kurulu (Ksc)

Romanya plaka işareti

İskambilde bir grup Anlamlı iz

Nazlı işveli Anahtar

Bir nota Bisiklette direksiyon

yöneliklikİçe

Üzerine resim yapılan bez

Yozgat'ta bulunan bir

gölet

Has

Tek tırnaklı bir hayvan Yozgat'a özgü yemek

Gerçeği oluşturan

neden

Belirli geçmiş zaman eki

Anadolu Ajansı (Ksc) Yapma etme

Çipura balığına verilen ad Radyum

simgesi İran'ın resmi haber ajansı Razı olma

Uzaklık belirtir

Alt aşamada bulunan kişi Paltoya benzeyen üst giysisi

Döşeme gereci plastik madde

Güreşte bir oyun

İlgi eki Bir nota

Aba giymiş olan Saydam bir

madde Atalardan

gelen

Bir İlimiz İnandırma

kandırma Baryum

simgesi Kesin

Osmaniye ilçesi Son karşıtı

basketbol ligiABD

Vücuttaki kırmızı sıvı Küçük lüle

durumunda kıvrımlı saç

Hükümdar hakan Bir soru eki Geniş omuz

atkısı Korkusuz gözü pek

Ana Eski

dilde su Bir nota

Yozgat ilçesi

BAŞSAĞLIĞI

Yozgat Valisi Ziya Polat'ın kıymetli Kayınvalidesi, Memduha Canbolat'ın

vefatını derin bir üzüntü ile öğrendim.

Merhumeye Allah'tan rahmet,

Vali Ziya Polat ve Eşi Pınar Filiz Polat ile kederli ailesi ve yakınlarına

başsağlığı dilerim.

Zafer ÖZIŞIK

GİMAT GRUBU YÖNETİM KURULU BAŞKANI ELEMAN İLANI

ÇINAR ORMAN ÜRÜNLERİNDE ÇALIŞMAK ÜZERE

BAYAN ELAMAN ALINACAKTIR

İRTİBAT

0532 012 91 15 0364 333 00 35

Prof. Dr. Taner Demirer açıkladı

"Mutant virüs olabilir"

27 Şubat-5 Mart haftasında illere göre 100 bin kişiye düşen Kovid-19 vaka sayılarını değerlendiren Tıbbı Onkoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı hemşerimiz Prof. Dr. Taner Demirer, herkesin tedbirlere uyması gerektiğini söyledi.

Sosyal mesafe, maske ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan Demirer, kapalı ve kalabalık yerlerden uzak durulmasının önemine değindi.

Demirer, Brezilyada mutant virüsün bir günde 2 bin kişiyi öldürdüğünü hatırlatarak, “Bulaş hızının ve ölüm oranlarının arttığını gördük. Belki Karadeniz Bölgesi'nde de bir mutant virüsle karşılaşmış olabiliriz. Çünkü vakalar Karadeniz Bölgesi'nde arttı. Bence bakanlığın burada özellikle bir genom çalışması yapması gerekiyor.

Ciddi bir kapanma gerekiyor. Bunun yanı sıra İstanbul, Ankara ve İzmir'de de ciddi vaka artışı söz konusu. Bu aşamada tedbirler gevşetilecekse bile aşı oranının yüzde 25'i geçmesi gerekiyor”

ifadelerini kullandı. Eda DEMİREL

Alpu Kaymakam Vekili Harun Reşit Han ise törende yaptığı konuşmasında, “Kaymakamımız bu hafta izinde olduğu için Mahmudiye

Kaymakamı olarak bugün dağıtım törenine katılmak bize nasip oldu. Bu nedenle kendimi şanslı hissediyorum. Memleketim Yozgat, köyde çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim ve ben de sizler gibi küçük yaşlardan itibaren tarlanın toprağın tarımın içerisinde bulunarak çiftçilik yaptım. İlçemiz tarım ilçesi, ülkemizden dünyaya birçok tarım ürünü ihracat ediyoruz.

Bu konuda Tarım Bakanlığımız büyük destekler veriyor. Avrupa Birliği ve Bakanlığın kendi yaptığı projelerle çiftçimize her zaman ücretsiz fidanlar, tohum dağıtımlarında bulunuyor. Allah hayırlı uğurlu etsin diyorum, topraklarımız bereketli olsun” sözlerini kullandı. Konuşmaların ardından üreticilere nohut tohumlarının dağıtılmasıyla tören sonra erdi. İHA

Yozgatlı Kaymakam

tohum dağıttı

(6)

08 MART 2021 PAZARTESİ

GÜNCEL

6

65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşlar karardan memnun

“NEFES ALDIK”

Yozgat Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzını tutmaya devam ediyoruz. Her gün farklı konu başlıklarını Yozgatlı vatandaşlara sorarak, onların fikirlerini sizlerle paylaşıyoruz. Bu kez de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "kontrollü normalleşme" adı verilen döneme ilişkin alınan kararları açıkladı. Bu kapsamda

‘sarı’ kategoride yer alan Yozgat’ta uygulanan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşların sokağa çıkma yasağı kaldırdı. Bizde 65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşlara ‘65 yaş üstü ve 20 yaş altına sokağa çıkma yasağı kaldırıldı.

Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz?’

sorusunu yönelttik. Vatandaşların büyük bir çoğunluğu alınan bu karardan

oldukça memnun.

NE OLMUŞTU

Sokağa çıkma saatleri sınırlı olan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı grubundaki vatandaşlarımızla ilgili düzenleme, düşük ve orta riskli illerimizde kaldırılırken, yüksek ve çok yüksek riskli sınıftaki illerde ise sokağa çıkma süresi artırılacaktır. Murat KARATEKİN

Yozgat Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzını tutmaya devam ediyoruz.

Her gün farklı konu başlıklarını Yozgatlı vatandaşlara sorarak, onların fikirlerini sizlerle paylaşıyoruz.

Mustafa Babaaslan; Mesafesini ve maskesini takarak gezerse çok iyi bir şey. Vatandaş zaten sıkıldı. Sıkıntıyı gidermiş oldular. Vatana millete hayırlı olsun.

Mithat Bozlar: Tedbiri elden bırakmamak lazım. Virüsle uğraşmak mümkün değil. O yüzden tedbiri de elden bırakmamak lazım.

Şakir Karakoç: Zaten daha öncesinde de çıkıyorlardı.

Değişen bir şey olmadı bende. Sıkıntı varken de öyle idi şimdi de öyle. Maske mesafe göründüğü gibi uyanda yok zaten. Yapacak bir şey yok. İnsanlar kendini düşünmüyor ama çevresini de hiç düşünmüyor.

Bayram Çakırer: Kısıtlama kaldırıldı bizlerde piyasaya çıktık. Uzun zamandır evdeydik. Evde ne kadarda olsa sıkıntılarımız oluyordu. Şimdi ise rahatız. Ama yine de mesafemizi koruyarak geziyoruz. Ama yine de korkuyoruz.

Lokman Korkmazyiğit: Çıksınlar. Herkes zaten sokakta. Millet bunaldı. Açık cezaevindeyiz. Ama bakıyorum hiç kimse kurala uymuyor. Kimler uyuyor ki.

İbrahim Yağız: Çok güzel oldu. Evlere hapis olmuştuk.

Kısıtlama kalkınca şimdi geziyoruz. Gezmediğimizden dolayı dizlerimiz ağrımıştı. Evde oturmaktan dolayı dışarı da çıkamamıştık. Şimdi de Allah’a şükür iyiyiz.

Hacı Mehmet Karadavut: Güzel oldu bana göre.

Fakat herkesin dikkat etmesi gerekir. Bu sadece 65 yaş üstü veya 20 yaş altının meselesi değil.

Vatandaş olarak herkesin buna uyması lazım.

Uyarsak beraber yeneceğiz ve zafere ulaşacağız.

İnşallah iyi olacaktır.

10 yıllık esnaftan acı gerçek:

“2,5 YILDIR DARALIYOR”

Çamlık Gazetesi esnaf köşesinin konuğu 34 yaşındaki Karadeniz Unlu mamülleri ve Acerinoğlu un bayiliği yapan Ebubekir Doğruer oldu. 10 yıldır fırın ve unculuk üzerine esnaflığını sürdüren Ebubekir Doğruer’e mesleğinin geçmişten günümüze yaşadığı değişimleri sorduk.

10 YILDIR BU İŞİ YÜRÜTÜYORUZ Karadeniz Unlu mamülleri ve Acerinoğlu un bayiliği yapan Ebubekir Doğruer, “Biz bu işe 10 yıl önce başladık. 10 yıldır da bu işi yaparak ekmeğimizi kazanıyoruz. Direk işletmeci değiliz. Çalışarak bu şekilde sektöre girmiş bulunduk” dedi.

HAYALİMDE BİRŞEY YOKTU

Hayalinde bir şey olmadığını

belirten Doğruer,

“bizi hayat

nereye götürdü

ise biz o şekilde

ilerledik.

Bu fırıncılık sektörüne atıldık ilk önce. Çalışarak başladık.

Çalıştıkça da böyle bir esnaflık potansiyeli olduğunu düşünerek bu işe adım attık. Mevlam da bize kapı açtı ve bu şekilde ilerliyoruz” dedi.

Doğruer, “Esnaflık

hayatımızda daralmalar maalesef oldu. Ama bu 2,5 yıldır büyük bir daralma var. Bunu bütün esnaf arkadaşlarımız da görüyordur.

Bir tek bizim sektörde değil bütün sektörlerde böyle. Orta derecede esnaflar olarak çok kötü duruma doğru ilerliyoruz”

dedi. Esnaflar arasında birlik beraberlik olduğunu ifade eden Karadeniz Unlu mamülleri ve Acerinoğlu un bayiliği yapan Ebubekir Doğruer, “En büyük etkenimiz birlik beraberliktir.

Herkes birbirinden bir şekilde faydalanıyor. Ne iş yapılırsa yapılsın bir şekilde birbirini destekliyor. Bunda hem fikiriz”

dedi. Doğruer, “Şuanda yeni iş yeri kuracakların biraz beklemelerini tavsiye ederim. Çünkü biz önümüzü

göremiyoruz. Şuanda ne olacağını da bilemiyoruz.

Ne olursa olsun herkesin bildiği işi yapması

gerekir. Yoksa bunun çok zararı oluyor” diye konuştu.

Susam Ticaret

yeni yerinde

Yozgat’ta Büyük Cami altında uzun yıllar esnaflık yapan ve

Büyük Camii çevresinde yapılan çalışmalardan dolayı işyerleri yıkılan Sait Susam ve oğlu Cem Susam yeni yerlerinde hizmet vermeye başladı.

Susam Ticaret işletmecilerinden Cem Susam, “Bilindiği gibi daha önceden yıllarca büyük Camii altında hizmet veriyorduk. Orası yeni park alanı olarak imara açıldığı için bizlerde mecburen işyerimizi değiştirmek zorunda kaldık. Mevcut bankalar Caddesi aralığında yeni yerimizi açmış bulunmaktayız.

Burada yine eskisi gibi babamızdan almış olduğumuz işimiz olan çatı oluğu,

havalandırma, baca, dablumbaz, lokanta izolasyonu gibi işlerimizi devam ettiriyoruz. Verilen

siparişlerimizi irtibat büromuzdan alarak Ankara yolunda bulunan fabrikamızda yapıyoruz. Daha önce hırdavat işi de yapıyorduk.

Şuanda devam edemiyoruz. Önceki işyerimiz kendimize ait olduğu için orası genişti. Ama burada uygun bir yer bulamadık. Sadece uygulamasını yaptığımız işleri yaparak devam ediyoruz” dedi.

Kadir GÖRGÜLÜ

(7)

08 MART 2021 PAZARTESİ 08 MART 2021 PAZARTESİ GÜNCEL 77

(8)

08 MART 2021 PAZARTESİ

www.yozgatcamlik.com

08 MART 2021 PAZARTESİ FİYATI: 1.00 TL Yozgatcamlik.com/webtv facebook.com/Yozgatcamlikcom youtube.com/YozgatCamlikTV twitter.com/CamlikGazetesi

Milli Güreşçi Rıza Kayaalp:

“BENiM iCiN

MORAL OLDU” İtalya’da düzenlenen Uluslararası Matteo Pellicone Ranking Series Güreş Turnuvasında Milli güreşçimiz hemşehrimiz Rıza Kayaalp, finalde Mısırlı Abdellatif Ahmed Muhammed ile karşılaştı. Rakibini

(7-0) yenen Kayaalp, altın madalyanın sahibi oldu.

İtalya'da düzenlenen Uluslararası Matteo Pellicone Ranking Series

Güreş Turnuvası'nda ilk gün mindere çıkan Türkiye Grekoromen Güreş

Milli Takımı, 1 altın, 1 gümüş, 1 bronz madalya kazandı.

Türkiye Güreş Federasyonundan yapılan açıklamaya göre, Avrupa ve dünya şampiyonu Rıza Kayaalp, Kazak Mansur, Küba asıllı Şilili Yasmani Acosta Fernandez ve Rus Zurabi'yi sayı tuşuyla yenerek finale

yükseldi. Kayaalp, finalde Mısırlı Abdellatif Ahmed Muhammed ile karşılaştı. Rakibini (7-0) yenen Kayaalp, altın madalyanın sahibi oldu.

MORAL OLDU

Milli güreşçi Rıza Kayaalp sosyal medya

hesabından yaptığı açıklama da, İtalya'da kazandığı altın madalyanın kendisi için büyük bir moral olduğunu söyledi.

Kayaalp, "Uzun bimr aradan sonra benim için büyük bir moral olacak bu büyük turnuvada şampiyon olarak, İstiklal Marşımızı söyletmek çok şükür nasip oldu" dedi.

Sporcu dostu

Başkan

Yozgat Belediye Başkanı Celal Köse, Gençlik ve Spor İl

Müdürlüğünün Spor Vadisinde bulunan sporcu fabrikasını ziyaret etti. Köse, burada antrenman yapan sporcularla bir araya geldi.

Tekvando antrenmanındaki sporcularla buluşan Belediye Başkanı Celal Köse, Yozgat’ta sporun her alanının ihtiyaç ve isteklerinin yanlarında olacaklarını ifade etti. Köse, “Spor Vadisi’nde bulunan sporcu fabrikamızı ziyaret ederek, Tekvando antrenmanlarını

yapan sporcu çocuklarımız ve salon sorumlularımızla bir araya geldik. Çocuklarımızın kötü alışkanlıklardan uzak durarak, spor yapmaları bizleri oldukça mutlu ediyor. Sporun her alanında olduğu gibi tekvandocu kardeşlerimizinde her türlü istek ve ihtiyaçlarında yanlarındayız” dedi. Belediye Başkanı Celal Köse’ye ziyaret sırasında Spor Şube Müdürü Özgür Akgün ile Tesisler Amiri Veysel Gezergün eşlik etti.

Murat KARATEKİN

SAHALAR ÇiÇEK AÇTI!

Koronavirüs salgını nedeniyle uzun süredir kapalı olan halı sahalar tekrardan açıldı. Sabah 7, Akşam 7 arasında hizmet verecek olan halı sahalarda futbol okulları da çalışmalarına yeniden start verdi.

Yozgatspor Futbol Okulu da halı sahaların yeniden açılması ile birlikte tekrardan yeşil sahalar dönüş yaptı.

Futbol okulu antrenör ve oyuncuları ilk antrenmanlarını Bölükbaşı kapalı halı saha tesislerinde gerçekleştirdi.

İlk antrenmanda uzun bir aradan

sonra yeniden sahalara dönen oyuncuların mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Yozgatspor Futbol Okulu Başkanı İlhami Ünal, sahaların yeniden çiçek açtığını söyledi.

Ünal, “Uzun bir aradan sonra yasakların kalkması ile birlikte yeşil sahalara tekrardan döndük.

Oyuncularımızda biz de çok mutluyuz. Yozgat’ın yetenekli gençlerini Türk futboluna kazandırmaya devam edeceğiz”

dedi. Murat KARATEKİN

Sorgun sahaya

iniyor

Bölgesel Amatör Lig’de mücadele edecek olan temsilcimiz Sorgun Belediyespor, bugün toplanıyor. Sarı- siyahlı takım 17 Nisan’da başlayacak olan ligin hazırlıklarına ise yarın yapacağı ile antrenman ile start verecek.

Sorgun Belediyespor yeni sezonda 26 kişilik bir kadro oluşturdu. Sarı-siyahlı takımın 16 oyuncuyu transfer ederken, 10 oyuncu da Sorgunlu oyuncu olacak. Sorgun Belediyespor’un dış transferle kadrosuna kattığı 16 oyuncunun 10’nun tecrübeli isimlerden oluştuğu öğrenildi.

52 TAKIM DÜŞECEK

2020-2021 sezonu Bölgesel Amatör Lig 17 Nisan tarihinde başlayacak. Bu yıl koronavirüs salgını nedeniyle geç başlaya ligin grupları ve fikstürü önümüzdeki günlerde belli olacak. 52 grubun olacağı Bölgesel Amatör Lig de 52 takım küme düşecek. Murat KARATEKİN

Halk Eğitim’den okullara çağrı

Yozgat Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü okullara çağrıda bulunarak, ‘spor kursu’ açabileceklerini dile getirdi. Müdürlükten yapılan açıklamada,

“Okullarımızda açtığımız spor kurslarımız devam ediyor. Sizleride bekliyoruz. Bütün okullarımızda spor kursu açabiliyoruz.

Yeter ki talep olsun. Biz sizin için buradayız.

Çocuklarımıza iyi eğlenceler dileriz” denildi.

Murat KARATEKİN

Referanslar

Benzer Belgeler

Ş.CMK Ş.CMK H.ŞMŞ H.ŞMŞ F.YĞT F.YĞT K.AYD.

Çocuk, tüm gücünü ortaya koyup kendini yere atarak de- belenirse, anne mağlup olur bu mücadelede.. Ve çocuk zafere ancak

furniture design center firması için katalog çalışması yapıldı.. kapak ve iç tasarımları

Ortaöğretim Öğrencileri Ankara Final yarışmasına 2 proje ile çağırılarak katılım sağlandı. - Amasya Üniversitesi “Süper Bir Fikrim Var ” Yarışmasına 2 proje ile

“Hepinize söylüyorum...” diye başladı annem ancak hemen sonrasında rengi

Milli Eğitim Bakanlığı ve Arçelik tarafından yürütülen Dijital Kanatlar projesi kapsamına giren okulumuza, Bilgisayar, IPad, Twin Bilim Setleri ve Arçelik 3D

Tuhafiyeciler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Baş- kanı Necati Özdağ; “ Polatlı esnafımız pan- demi süreci nedeniyle çok zor günler geçirdi.. Bizler toplumsal değer- lere

Sosyal medya ortamlarında gerçekleşen çocuk istismarı ve hak ihlalleri üzerinde durulan bu çalışma ile annelerin çocuk hakları ihlallerine ve çocuk istismarına neden