• Sonuç bulunamadı

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin işle bütünleşme algıları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2023

Share "Okul yöneticileri ve öğretmenlerin işle bütünleşme algıları"

Copied!
48
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

PAMUKKALE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ANABĠLĠM DALI

EĞĠTĠM YÖNETĠMĠ BĠLĠM DALI TEZSĠZ YÜKSEK LĠSANS PROJESĠ

OKUL YÖNETĠCĠLERĠ VE ÖĞRETMENLERĠN ĠġLE BÜTÜNLEġME ALGILARI

MEHMET YILMAZ

DENĠZLĠ 2022

(2)

.

PAMUKKALE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ANABĠLĠM DALI

EĞĠTĠM YÖNETĠMĠ BĠLĠM DALI TEZSĠZ YÜKSEK LĠSANS PROJESĠ

OKUL YÖNETĠCĠLERĠ VE ÖĞRETMENLERĠN ĠġLE BÜTÜNLEġME ALGILARI

Mehmet YILMAZ

DanıĢman

Prof. Dr. Abdurrahman TANRIÖĞEN

(3)

iii

TEZSĠZ YÜKSEK LĠSANS PROJE ONAY FORMU

Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı – Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Mehmet YILMAZ tarafından hazırlanan “Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin ĠĢle BütünleĢme Algıları” baĢlıklı Tezsiz Yüksek Lisans Projesi tarafımdan okunmuĢ, kapsamı ve niteliği açısından Tezsiz Yüksek Lisans Projesi olarak kabul edilmiĢtir.

Prof. Dr. Abdurrahman TANRIÖĞEN DanıĢman

Pamukkale Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yönetim Kurulu‟nun

…… /..…/ 2022 tarih ve ………sayılı kararıyla onaylanmıĢtır.

Prof. Dr. Mustafa BULUġ Enstitü Müdürü

(4)

iv TEġEKKÜR

Eğitim Yönetimi Bölümü‟nde yüksek lisans yapma sürecinde görüĢ ve eleĢtirileriyle beni yönlendiren, rehberliğini, zamanını ve bilgisini esirgemeyen kıymetli hocam danıĢmanım Prof. Dr. Abdurrahman TANRIÖĞEN Hocama,

Prof. Dr. Kazım Çelik Hocama Doç. Dr. Fatma Çobanoğlu Hocama Doç. Dr. Eren Can AYBEK Hocama

Dr. Öğr. Üyesi Ömür Kaya KALKAN Hocama Doç. Dr. Aydan ORDU Hocama

Doç. Dr.Kadriye Funda NAYIR EKĠZ Hocama Doç. Dr. Zeynep Meral TANRIÖĞEN Hocama

Yüksek lisans sürecinde ders aldığım bütün hocalarıma, sevgili eĢim Asuman YILMAZ,

sevgili kızım Vahide Sude YILMAZ sevgili oğlum Süleyman Mert YILMAZ

beni dünyaya getiren ve her daim varlıkları ile güç bulduğum sevgili annem Vahide YILMAZ‟ a ve değerli babam Süleyman YILMAZ‟ a sonsuz teĢekkürler.

Mehmet YILMAZ

(5)

v

ETĠK BEYANNAMESĠ

Pamukkale Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, tez yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu tez çalıĢmasında; Tez içindeki bütün bilgi ve belgeleri akademik kurallar çerçevesinde elde ettiğimi, Görsel, iĢitsel ve yazılı tüm bilgi ve sonuçları bilimsel ahlak kurallarına uygun olarak sunduğumu, BaĢkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda ilgili eserlere bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunduğumu, Atıfta bulunduğum eserlerin tümünü kaynak olarak gösterdiğimi, Kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapmadığımı, Bu tezin herhangi bir bölümünü bu üniversitede veya baĢka bir üniversitede baĢka bir tez çalıĢması olarak sunmadığımı beyan ederim.

Mehmet YILMAZ

(6)

vi ÖZET

Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin ĠĢle BütünleĢme Algıları

YILMAZ, Mehmet

Yüksek Lisans Projesi, Eğitim Bilimleri ABD, Eğitim Yönetimi Bilim Dalı

Proje DanıĢmanı: Prof. Dr. Abdurrahman TANRIÖĞEN Haziran 2022, 48 sayfa

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutları algılarıyla bu algılarının kiĢisel özelliklere göre farklılık gösterip göstermediğinin ortaya çıkarılması amaçlanmıĢtır. AraĢtırma nicel ve tarama modelinde olup örneklem kolay ulaĢılabilir örneklem ile okul yöneticisi ve öğretmenlerden 261 katılımcıdan veriler toplanmıĢtır.

AraĢtırmada veri toplama aracı olarak “KiĢisel Bilgiler” ve “ĠĢle BütünleĢme Ölçeği”

kullanılmıĢtır.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algılarıyla ilgili en yüksek ortalama “Yaptığım iĢin amaç ve anlamı vardır.” Maddesinde çok yüksek derecede iken en düĢük ortalama “Kendimi iĢe çok kaptırdığımdan iĢten kopmaktan zorlanırım.”

Maddesinde orta derecede olmuĢtur. Alt boyutlara bakıldığında en yüksek ortalama adanmıĢlık boyutunda “Yüksek” düzeyde iken en düĢük ortalama içinde olma boyutundadır. Ölçek toplamında ve bütün boyutlarda düzey “Yüksek” düzeydedir ve hem boyutlarda ve genel olarak yüksek düzeyde iĢle bütünleĢme olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının branĢ, cinsiyet, kıdem, medeni durum, öğrenim düzeyi, ceza alma, ilçe ve görev durumlarına göre farklılık göstermediği ancak yaĢ ve ödül alma durumlarına göre bazı boyutlarda farklılıklar gösterdiği tespit edilmiĢtir.

Anahtar Sözcükler: ĠĢle bütünleĢme, yönetici, öğretmen, okul, eğitim

(7)

vii

PROJE ONAY SAYFASI ………..……… iii

TEġEKKÜR ………..…… iv

ETĠK BEYANNAMESĠ ………...………… v

ÖZET ………...…… vi

ĠÇĠNDEKĠLER ………...……… viii

TABLOLAR DĠZĠNĠ ………..…… xi

BĠRĠNCĠ BÖLÜM – GĠRĠġ ……….… 1

1.1. Problem Durumu ……….… 1

1.1.1. Problem Cümlesi ……….………..… 2

1.1.2. Alt Problemler ……….……… 2

1.2. AraĢtırmanın Amacı ………..…… 2

1.3. AraĢtırmanın Önemi ……….. 2

1.4. Varsayımlar ……….. 3

1.5. Sınırlılıklar ………..… 3

1.6. Tanımlar ………..…… 3

ĠKĠNCĠ BÖLÜM – KURAMAL ÇERÇEVE VE ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR 5 2.1. ĠĢle BütünleĢme …..………...……….. 5

2.2. ĠĢle BütünleĢmenin Boyutları ……….………….……….. 5

2.2.1. Fiziki BütünleĢme ………... 6

2.2.2. Duygusal BütünleĢme….………... 6

2.2.3. BiliĢsel BütünleĢme ……….………... 7

2.3. ĠĢle BütünleĢmenin Bireysel ve Örgütsel Sonuçları …………...… 8

2.4. Ġlgili AraĢtırmalar ……….. 9

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM – YÖNTEM ……….. 16

3.1. AraĢtırmanın Modeli ……….. 16

3.2. Evren ve Örneklem ……….. 16

3.3.Veri Toplama Aracı ……….. 17

3.4. Verilerin Toplanması ……….. 18

3.5. Verilerin Analizi ……….. 18

(8)

viii

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM - BULGULAR VE YORUMLAR ……….. 20

4.1. Alt Problemlere ĠliĢkin Bulgular ……….. 20

4.1.1. Birinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ……….. 20

4.1.2. Ġkinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ……….. 21

4.1.3. Üçüncü Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ……….. 22

BEġĠNCĠ BÖLÜM - TARTIġMA VE ÖNERĠLER ……… 30

5.1. TartıĢma ve Sonuç ………..……… 30

5.2. Öneriler ………..………. 31

KAYNAKÇA ………..……… 32

EKLER ………..……….. 35

ÖZGEÇMĠġ ………..……… 39

(9)

ix

Tablo 2.1. İşle Bütünleşme Ölçeği Boyut ve Açıklamaları 5 Tablo 3.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin Kişisel Özellikleri ve Dağılımları 16 Tablo 3.2. Ölçek ve Boyutlarının Basıklık (Kurtosis) ve Çarpıklık (Skewness) Değerleri 19 Tablo 4.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme Algıları 20 Tablo 4.2. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme Alt Boyutları Algıları 22 Tablo 4.3. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Branşa Göre Analiz Sonuçları 22

Tablo 4.4. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Cinsiyete Göre Analiz Sonuçları 23

Tablo 4.5. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Yaşa Göre Analiz Sonuçları 24

Tablo 4.6. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Kıdeme Göre Analiz Sonuçları 24

Tablo 4.7. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Medeni Duruma Göre Analiz Sonuçları 25

Tablo 4.8. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Öğrenim Düzeylerine Göre Analiz Sonuçları 26

Tablo 4.9. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Ödül Alma Durumlarına Göre Analiz Sonuçları 27

Tablo 4.10. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Ceza Alma Durumlarına Göre Analiz Sonuçları 27

Tablo 4.11. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Çalışılan İlçeye Göre Analiz Sonuçları 28

Tablo 4.12. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına

İlişkin Algılarının Göreve Göre Analiz Sonuçları 28

(10)

BĠRĠNCĠ BÖLÜM: GĠRĠġ

ĠĢle bütünleĢme kavramının ilk olarak Kahn tarafından “örgüt üyelerinin özlerini, yani bireyin tüm duygu düĢüncelerini Ģimdi ve burada olan iĢ rollerine bağlaması”

Ģeklinde ifade edildiği bilinmektedir. ĠĢle bütünleĢmede esas alınan kiĢinin yaĢadığı enerji ve mutluluktur. Bunun yanında kiĢinin iĢine karĢı uyum hissidir ve gerek eğitim örgütleri gerekse diğer iĢletmeler açısından iĢle bütünleĢme çok önemlidir (Bakker ve Bal, 2010).

Bu çalıĢmada okul yönetici ve öğretmenlerinin iĢle bütünleĢmeleriyle ilgili algıları araĢtırılmıĢ, bulgular verilmiĢ gerekli yorum ve öneriler getirilmiĢtir.

ÇalıĢmanın bu bölümünde, problem durumu, problem cümlesi ve alt problemler, araĢtırmanın amacı, araĢtırmanın önemi, varsayımları, sınırlılık ve tanımlarına yer verilmiĢtir.

1.1. Problem Durumu

ĠĢle bütünleĢme olgusuna etki eden kiĢisel unsurlar arasındaki iyimserlik, öz- yeterlik ve esneklik gibi özelliklere vurgu yaptıkları ifade edilmektedir. Ġyimserlik, bireylerin gerçekleĢmiĢ olan olaylara yönelik pozitif bakıĢ açılarını yansıttığı ve iyimserliğe sahip olan bireylerin stres unsurları ile baĢ edebilme, değiĢken ortam koĢullarına adaptasyon sağlama ve tutum ve eylemlerden kaçınma hususunda diğer kiĢilere nazaran daha becerikli olduklarını dile getirmek mümkündür. Öz-yeterlikse kiĢilerin yaĢamları içerisinde karĢı karĢıya kaldıkları durum ve olaylara yönelik davranıĢlar özelinde yaptıkları seçimlere ait süreçleri açıklamaktadır (Bandura, 1994).

Bu çalıĢmada eğitim örgütlerinin en önemli temel insan kaynağı olan okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢe karĢı tutumları ve iĢle bütünleĢme algıları oldukça önemlidir. Bu nedenle iĢle bütünleĢme algılarının düzeylerinin ve kiĢisel özelliklere göre farklılık gösterip göstermediğinin tespit edilmesi gerekmektedir. Elde edilen bulguların paylaĢılması, bu konuya ilgi duyanların ve eğitimciler baĢta olmak üzere herkese yol göstermesi, bilgiler sunması için de bu alanın çalıĢılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.

(11)

1.1.1 Problem Cümlesi

AraĢtırmanın problem cümlesi “Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algıları nasıldır?” Ģeklinde belirlenmiĢtir.

1.1.2 Alt Problemler

AraĢtırmanın alt problemleri Ģunlardır;

1. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algıları nasıldır?

2. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme alt boyutlarına yönelik algıları nasıldır?

3. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algıları (a) BranĢ, b) Cinsiyet, c) YaĢ, d) Kıdem, e) Medeni durum, f) Eğitim düzeyi, g) Ödül alıp-alma durumu, h) Ceza alıp-almama durumu, ı) ÇalıĢtığı ilçe gibi değiĢkenlere göre farklılık göstermekte midir?

1.2. AraĢtırmanı Amacı

Bu araĢtırmanın amacı; 2021-2022 Eğitim Öğretim yılında Denizli merkez ilçelerinde görev yapan okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algılarının ne olduğu ve bu algılarının kiĢilik özelliklerine göre farklılık gösterip/göstermediğinin tespit edilerek ortaya konulması ve elde edilen sonuçların yorumlanarak önerilerde bulunulması amaçlanmaktadır.

1.3. AraĢtırmanın Önemi

ĠĢle bütünleĢme fedakârlık mesleği olarak bilinen ve geniĢ hoĢgörü, üstün gayret ve çaba gerektiren öğretmenlik ve okul yöneticileri için son derece önemlidir.

Öğretmenlik mesleği ve ikinci görev olarak yapılan okul yöneticiliğinin sevmeden ve özümsemeden yapılabilmesi son derece zordur. Bunsan dolayı eğitim çalıĢanlarının pek çoğunun iĢle bütünleĢme algılarının yüksek olduğu çalıĢmalarda görülmektedir (Schaufeli ve Salanova, 2007). Ailelerin en değerli varlıklarını emanet ettikleri öğretmen ve okul

(12)

3

yöneticilerinin iĢle bütünleĢme algılarının ortaya çıkarılması çok önemlidir. Zira düĢük çıkması halinde acil tedbirlerin alınması, gerekli görüĢ ve önerilerin sunulması için de çalıĢma önemli ve çok değerlidir.

1.4. Varsayımlar

AraĢtırmanın varsayımları Ģunlardır:

 AraĢtırmaya katılan öğretmen ve okul yöneticileri ölçme aracındaki sorulara içtenlikle cevap vermiĢlerdir.

 AraĢtırmamıza katılan öğretmen ve yöneticilerin iĢle bütünleĢme konusunda bilgileri yeterlidir.

1.5. Sınırlılıklar

 2021-2022 Eğitim Öğretim yılında Denizli ili merkez ilçelerinde görev yapan öğretmenlerin görüĢleriyle sınırlıdır.

 AraĢtırma, konu ile ilgili literatür taraması ve öğretmenlerin ölçme aracına verdikleri cevaplarla sınırlıdır.

1.6. Tanımlar

Öğretmen: Denizli ili Merkezefendi ve Pamukkale ilçelerinde resmi okullarda öğretmen unvanlı çalıĢanlar

Okul Yöneticileri: Denizli ili Merkezefendi ve Pamukkale ilçelerinde resmi okullarda okul müdürü veya müdür yardımcısı unvanlı çalıĢanlar

İşle Bütünleşme: Kurum ve örgütler içerisinde görev yapan çalıĢan bireylerin benliklerini rahat ve açık bir Ģekilde ifade edebilmelerine ve rollere yönelik ihtiyaçlarını eĢ zamanlı olarak karĢılayabilmeleridir.

Fiziksel Bütünleşme: Bireylerin iĢlerine yönelik gösterdikleri çabalar.

(13)

Duygusal Bütünleşme: Bireylerin iĢleri ile ilgili pozitif duygulara sahip olmaları.

Bilişsel Bütünleşme: Bireylerin iĢlerine karĢı ilgileri ve iĢlerini özümsemeleri.

(14)

ĠKĠNCĠ BÖLÜM: KURAMSAL ÇERÇEVE VE ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR

Bu bölümde, konuya iliĢkin alan yazın taramasında ve bu alanda yürütülmüĢ ilgili araĢtırmalara yer verilmiĢtir.

2.1. ĠĢle BütünleĢme

Örgütsel yapı unsurlarının finansal performanslar ve sürdürebilir rekabet avantajları yaratabilme bağlamında yalnızca dıĢ çevrelere yönelik olarak gerçekleĢtirilen stratejik hamlelerin yeterlilik göstermediği ifade edilmektedir. Bunun yanı sıra sahip olunan insan kaynaklarının biliĢsel ve davranıĢsal süreçler kapsamındaki olumlu pozisyonlarının, örgütsel performanslar üstünde ciddi anlamda etkili olduğu idrak edilmiĢ ve bu duruma iliĢkin pek çok araĢtırmanın yapıldığı görülmüĢtür (Bakker ve Bal, 2010).

Bu bağlamda özellikle iĢle bütünleĢme olgusunun, personellere yönelik performansların temel belirleyicileri arasında yer aldığı ve bu durumu sağlayabilmeye iliĢkin oluĢturulmakta olan performans sistemlerinin de çalıĢan bireylerin performans düzeylerini çok daha yukarıya çıkarabileceğinin altı çizilmiĢtir. ĠĢle bütünleĢme kavramının ilk olarak Kahn (1990) aracılığı ile tanımlandığı dile getirilmektedir.

2.2. ĠĢle BütünleĢmenin Boyutları

Kahn (1990) iĢle bütünleĢme kavramını çalıĢan bireylerin iĢleriyle alakalı rollerini gerçekleĢtirebilmek adına, fiziksel, biliĢsel ve duyuĢsal enerji bağlamında sahip oldukları eĢsiz ve mühim motivasyon aracı Ģeklinde tanımlamaktadır. Rich ve diğerleriyse, Kahn (1990)‟ın bahsi geçen teorisinden hareketle, iĢle bütünleĢme olgusunun boyutlarına yönelik çalıĢmaları geliĢtirmiĢlerdir (Rich, vd.2010).

Tablo 2.1. İşle Bütünleşme Ölçeği Boyut ve Açıklamaları

Boyutlar Açıklaması

Fiziksel BütünleĢme Bireylerin iĢlerine yönelik gösterdikleri çabalar.

Duygusal BütünleĢme Bireylerin iĢleri ile ilgili pozitif duygulara sahip olmaları.

BiliĢsel BütünleĢme Bireylerin iĢlerine karĢı ilgileri ve iĢlerini özümsemeleri.

Kaynak: (Rich, 2006).

(15)

Rich, iĢle bütünleĢme kavramının alt boyutlarını temelde tutarak bu kavramın yapısına ait büyün boyutları derinlemesine ele alıp yansıtmıĢtır. Konuya iliĢkin unsurları kısa ve net bir Ģekilde belirterek anlaĢılabilir duruma taĢımıĢtır. Söz konusu boyutları, Fiziksel BütünleĢme‟, Duygusal BütünleĢme‟ ve BiliĢsel BütünleĢme‟ olmak kaydı ile sıralamak mümkündür.

2.2.1. Fiziksel bütünleĢme

Kahn (1990), insanların birtakım roller üstlendiklerinde fiziksel olarak çalıĢtıklarını ve kendilerini ifade etmeye çalıĢtıklarını dile getirmektedir. ĠĢle bütünleĢme olgusunun fiziksel boyutunu çalıĢanların iĢlerine yönelik olarak gösterdikleri çabalar ortaya çıkarmaktadır. Bu çabaların zayıf ölçekli bütünleĢmeyle kuvvetli fiziksel ve zihinsel çaba arasında oluĢabildiği görülmektedir.

Bundan dolayı, çalıĢanların fiziksel bütünleĢmeleri, yerine getirmekte oldukları rollerin kısmi de olsa bağlamsal ya da zihinsel veya fiziksel gereklilikleri ile bağlantılı olabilmektedir. Kahn, fiziksel enerjinin görev içi, görev dıĢı ve öz denetim faaliyetleri olmak sureti ile belli baĢlı aktivitelere ayrılabileceğinin altını çizmektedir. Bununla beraber, çalıĢanlar rolleriyle bütünleĢmiĢ oldukları için, fiziksel enerjilerinin tamamını görev ve sorumluluklarını yerine getirebilmek için kullanmaktadır (Rich, 2006).

2.2.2. Duygusal bütünleĢme

Kahn (1990) çalıĢanların iĢe yönelik rollerini yerine getirme esnasında duygusal bağ kurmaları halinde iĢleri ile bütünleĢmiĢ tutum ve davranıĢlar gösterdiklerini ifade etmektedir. ÇalıĢan bireylerin iĢyerlerinde yaĢadıkları duygusal deneyimler, genel olarak olumlu ya da olumsuz etkilerin baskınlık düzeyi doğrultusunda biçimlenmektedir.

Watsons ve Tellegan (1995) aracılığı ile geliĢtirildiği bilinen Circumplex Modelinde duygusal boyutlar pozitif ve negatif etkiler bağlamında ele alınmaktadır. Yüksek pozitif etki, iĢlere yönelik yüksek konsantrasyon ve yüksek enerji duygusal bütünleĢme düzeyini yükseltmekte, buna karĢın negatif etkiyle sıkıntılar tembellik ve bütünleĢme sağlayamama sorununa sebebiyet vermektedir (Rich, 2006)

(16)

7

Şekil 2.1. Duygusal BütünleĢme

Duygusal bakımdan bütünleĢme sağlamıĢ olan çalıĢan bireylerin iĢ ve sorumluluklarına yönelik yaklaĢımları çok daha pozitif olmakla beraber, samimi tutumlarla iĢlerini sahiplenerek görevlerini yoğun istek ve motivasyonla gerçekleĢtirmektedirler. Yüksek duygusal enerjinin iĢe odaklanma seviyesini artırdığı ve çalıĢan bireylerin rollerini yerine getirmeleri için mutlu oldukları unutulmamalıdır.

2.2.3. BiliĢsel bütünleĢme

BütünleĢme sağlanmıĢ olan çalıĢan kiĢiler, görevlerini yerine getirirken biliĢsel bakımdan iĢlerine kendilerini vererek çalıĢtıkları ve kendileri için yatırım yaptıklarının altı çizilmektedir. BiliĢsel bütünleĢme, özümseme ve dikkat olmak üzere iki faktörden meydana gelmektedir. Özümseme, çalıĢan kiĢilerin görev yapma esnasında iĢlerine odaklanmalarını, iĢleri ile sıkı bir Ģekilde meĢgul olmalarını ve dıĢ etkenlere rağmen dikkatlerinde dağılma olmamasını ifade etmektedir.

Özümseme, iĢe yoğun konsantre olma anlamını taĢımaktadır. Bu faktör, biliĢsel nitelikli çabalar ile iĢe yapılmakta olan katkıların kaliteleri ile ilgili iken, dikkat, sarf edilmekte olan biliĢsel çabanın miktarıyla ilgili olmaktadır (Hon, vd.2011). ÇalıĢan kiĢilerin görev ve sorumluluklarına olan ilgileri, bu kiĢilerin kendi kontrolleri altında

(17)

olmaktadır. Görev yapma esnasında çalıĢan kiĢileri görevleri haricinde, yöneticiler, örgütsel amaçlar, çalıĢma arkadaĢları ve özel yaĢamlar gibi unsurların etkilediği görülmektedir. Kahn, bütünleĢmeme kavramını kiĢilerin iĢlerine karĢı dikkat eksikliği yaĢamaları olarak tanımlamaktadır. Bu durumun, performansa iliĢkin kararlarla bağlantılı olan biliĢsel etkileĢimlere sahip nitelikteki çalıĢmalarla da desteklendiği göze çarpmaktadır (Rich, 2006).

GerçekleĢtirilmiĢ olan çalıĢmaların birçoğu, iĢle bütünleĢmeye performans seviyeleri arasında bulunan iliĢkileri ele almıĢ, iĢle bütünleĢme seviyeleri yukarıda olan çalıĢan kiĢilerin bu seviyeleri düĢük olan iĢ arkadaĢlarına nazaran performans düzeylerinin çok daha etkileyici olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Bakker ve Bal (2010) çok daha yüksek performanslar sergilemenin yanında, iĢle bütünleĢme seviyeleri yukarıda olan çalıĢan kiĢilerin, diğer kiĢilere çok daha yoğun yardımda bulunduklarını, inisiyatif alma konusunda geri durmadıkları ve yaratıcılık düzeylerinin daha yüksek olduğunu dile getirmektedirler (Reijseger, vd.2017).

2.3. ĠĢle BütünleĢmenin Bireysel ve Örgütsel Sonuçları

ĠĢle bütünleĢme kavramının bu denli popüler niteliğe sahip olmasının en büyük sebebi gerek örgüt çalıĢanları gerekse de örgütsel faaliyetlerin sonuçlarıyla bağlantılı durumda bulunmasıdır. Örnek olarak; iĢle bütünleĢme olgusunun iĢ tutumları arasında yer alan iĢe bağlı olma ve örgütsel bağlılık, iĢ performansları ile örgütsel vatandaĢlık davranıĢları (Bakker & Bal, 2010; Rich, vd., 2010) ile pozitif iliĢkiye sahip olduğunun tespiti yapılmıĢtır (Saks ve Gruman, 2014). ĠĢle bütünleĢmeyle alakalı örgütsel sonuçlara göz atıldığında üç bağlığın karĢımıza çıktığı görülmektedir. Ġlk baĢlık, çalıĢan bireylerin kiĢisel bağlamda bütünleĢme seviyeleri, örgütsel yapılar ile alakalı kiĢisel neticeler (örneğin iĢ performansları, hastalıklardan dolayı iĢe devam edememe gibi) ile iliĢkilendirilmektedir. Benzer bir biçimde, çalıĢan grupların ortalama bütünleĢme seviyeleri (örneğin grup performansları ya da grup devamsızlık düzeyleri) ile iliĢkilendirilmektedir. Ġkinci baĢlık kapsamındaysa, iĢ birimleri ya da örgütlerin tamamının ortalama bütünleĢme seviyeleri kârlılık ve üretkenlik biçimindeki sonuçlarla, son olarak örnek vaka incelemeleriyle çalıĢan bireylerin bütünleĢme seviyeleri ve örgütsel neticelerin arasındaki iliĢkilerin gösterilmesi mümkündür (Schaufeli, 2013). Söz konusu kavramla alakalı olarak gerçekleĢtirilmiĢ araĢtırmaların sonucunda, iĢle bütünleĢmenin performans düzeyleri üzerinde son derece pozitif etkisinin bulunduğu görülmüĢtür. Bunların içerisinde; akademik performanslar, ekip performansları, müĢteri

(18)

9

iletiĢimine yönelik çalıĢan bireylerin hizmet kaliteleri bulunmaktadır (Salanova &

Schaufeli, 2008).

JD-R modeli aracılığı ile gerçekleĢtirilen araĢtırmalar kapsamında, iĢle bütünleĢme olgusunun örgütsel sonuçları içerisinde örgüt bağlılığı (Schaufeli & Bakker, 2004), ekstra rol davranıĢları, kiĢisel olarak sorumluluk yüklenme ve performansların bulunduğu ifade edilmektedir (Schaufeli ve Bakker 2010). Konuya yönelik olarak yürütülen çalıĢmaların artması, iĢle bütünleĢme üzerinde etkisi bulunan unsurlara ve iĢle bütünleĢmenin sonuçlarına iliĢkin ilgi ve merakı da artırmaktadır. Gerek örgüt çalıĢanları gerekse de örgütsel yapılar bakımından söz konusu pozitif sonuçlara bakıldığında, örgütsel yapıların değiĢimleri tatbik edebilmeleri ve çok daha rekabetçi niteliğe bürünebilmelerini sağlayabilmek adına iĢle bütünleĢme üzerinde etkisi bulunan unsurları doğru bir Ģekilde anlamalarının önemi son derece büyüktür.

2.4. Ġlgili AraĢtırmalar

Deniz ve Yıldırım (2020)‟ın, avukatlardaki iĢle bütünleĢme seviyelerinin ve iĢ yükündeki yoğunluk algılarının tespit edilmesine iliĢkin olarak yürüttükleri araĢtırmaya aktif bir Ģekilde görev yapmakta olan 114 avukatın katılımı sağlanmıĢtır. AraĢtırmanın neticesinde, iĢle bütünleĢmeyle iĢ yükü yoğunluğunun belirlenmesine yönelik olarak gerçekleĢtirilen analizler bağlamında değiĢkenlerin arasında anlamlı iliĢkinin bulunmadığı sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Avcı (2020), X ve Y kuĢağına mensup çalıĢan bireylerin iĢle bütünleĢme seviyelerindeki benzerlikler ve farklılıkların ortaya çıkarılması amacı ile bir çalıĢma gerçekleĢtirmiĢlerdir. Bu çalıĢmaya 175 ofis çalıĢanı dahil edilmiĢtir. ÇalıĢmanın sonucunda X kuĢağındaki çalıĢan kiĢilerin iĢle bütünleĢme seviyeleri, Y kuĢağındaki kiĢilerin düzeylerine nazaran daha yüksek bulunmuĢtur.

Öngöre (2019), hizmet sektörü içerisinde çalıĢmakta olan kiĢilere iliĢkin duygusal emeğin iĢle bütünleĢmenin üstündeki etki düzeyini ortaya çıkarma amacını güden bir çalıĢma yürütmüĢtür. ÇalıĢmada 153 çalıĢanın görüĢlerine baĢvurulmuĢtur. Sonuç olarak doğal nitelikli duyguların azim (fiziksel bütünleĢme), adanma tutumuna (biliĢsel bütünleĢme) etkide bulunduğunu, derin bir Ģekilde rol yapma tutumunun benimsemeye (duygusal bütünleĢme) ve yüzeysel nitelikli rol yapma tutumununsa azim duygusuna (fiziksel bütünleĢmeyi) etki ettiği tespit edilmiĢtir.

(19)

Öge ve diğerleri (2018) aracılığı ile Türkiye‟de hava trafik kontrolörleri üzerinde paternalist liderlik olgusunun iĢyeri yalnızlıkları, iĢ ve aile çatıĢmaları ile iĢle bütünleĢmelerin üstündeki etki düzeylerine iliĢkin bir çalıĢma yürütmüĢlerdir. Hava trafik kontrolünü yapan birimler son derece mühim bir görevi yapmaktadırlar ve yapılabilecek hataların geri dönüĢü olamayacak sonuçlar doğurabilmektedir. Oldukça yoğun çalıĢma süreleri ve gece vardiyaları gerektirmekte olan bu iĢte, iĢ ve aile çatıĢmalarının azaltılması, iĢyeri yalnızlığıyla mücadele edilmesi ve iĢle bütünleĢmenin güçlendirilebilmesi adına liderliğin gerekli olduğu görülmektedir. Paternalist lider tutumları, yüksek uyumluluk ve destekleyicilik içeren atmosferler yaratarak çalıĢan kiĢilerin iĢle bütünleĢme seviyelerini olumlu yönde etkilerken, iĢyeri yalnızlığını ve iĢ ile aile çatıĢmalarını önemli düzeyde azaltabilmektedir. ÇalıĢmadan elde edilen sonuçların bu durumu desteklediği anlaĢılmaktadır. Paternalist liderlik, iĢle bütünleĢme değiĢkenini olumlu, iĢyeri yalnızlığını ve iĢ-aile çatıĢmalarını ise olumsuz bir Ģekilde etkilediği görülmektedir. ÇalıĢma sonucundaki bulgulara bakıldığında, hava trafik kontrolörlüğü gibi son derece karıĢık ve zorluk düzeyi yüksek çalıĢma ortamlarında dahi, paternalist lider tutumlarının yüksek seviyede iĢle bütünleĢme sağlamakta olduğu ve iĢ-aile çatıĢmaları ile iĢyeri yalnızlık düzeylerini aĢağı çekebildiği görülmektedir.

Karagonlar ve diğ. (2015) aracılığı ile tekstil üzerine faaliyet gösteren bir firmanın 153 personelinin dahil edildiği bir çalıĢma gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu çalıĢma kapsamında öz-yeterliğin sosyal iliĢkiler ve iĢi bırakma niyetinin arasında yer alan iĢe adanmıĢlık olgusunun (work engagement) aracı rolüne yönelik incelemeler yapabilmek amaçlanmıĢtır. ÇalıĢmaya katılan bireylerden toplanan cevapların analizlerine göre, öz- yeterliğin sosyal iliĢkiler ile iĢe adanmıĢlık arasında yer alan iliĢkileri zayıflattığı sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Bostancı ve Ekiyor (2015) konuya yönelik olarak gerçekleĢtikleri araĢtırmada sağlık sektöründe görev yapan çalıĢanların fikirlerinden faydalanmıĢlardır. Bu araĢtırma kapsamında çalıĢan kiĢilerin iĢe adanmıĢlıkları ile örgütsel giriĢimcilik düzeyleri arasında yer alan olası iliĢkilerin tespit edilmesi amaçlanmıĢtır. Devlet hastanelerinde görev yapan 99 çalıĢanın katılım sağladığı bu araĢtırma sonucunda iĢe adanmıĢlığın sadece duygusal boyutunun örgütsel giriĢimcilikle pozitif iliĢki içerisinde olduğu saptanmıĢtır.

Buse ve Bilimoria (2014) tarafından yürütülmüĢ olan çalıĢma kapsamında kiĢisel vizyon olgusunun iĢle bütünleĢmeye ve mühendis kadınları kaybetmemeye ne Ģekilde etki yaptığının tespiti amaçlanmıĢtır. Mühendislik mesleğini icra eden kadın çalıĢanların kalıcılıklarına etki eden unsurları ortaya çıkarabilmek adına karma yönteme baĢvurulan

(20)

11

bu çalıĢmada, mesleğinde kalma adına direnç gösteren ve meslekten ayrılan kadınlar ile görüĢmeler yapılmıĢtır. Bu görüĢmelerin neticesinde mesleğini sürdürmeyi tercih eden kadınların kiĢisel vizyon sahibi oldukları, bu vizyonun iĢyerlerinde uygulanan ayrımcılıkların ve engellemelerin alt edilmesinde son derece etkili olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Elde edilmiĢ olan bu bulgunun çok daha geniĢ çevrelere yayılabilmesi adına da bir ölçeğin geliĢtirildiği görülmektedir. Bu bağlamda 495 kadın mühendis üzerinde bu ölçeğin uygulanması sağlanmıĢtır. ÇalıĢmanın sonucunda ulaĢılan bulgulara göre, ideal benliğin (öz yeterlilik, umut ve iyimserlik) oluĢtuğu doğrulanmıĢtır. Ġdeal benlik olgusunun direkt olarak iĢle bütünleĢmeye etki yaptığı, iĢle bütünleĢmeninse mühendislik kariyerlerine olan bağlılıklara etki yaptığı tespit edilmiĢtir.

Ötken ve Erben (2010) aracılığı ile yürütülmüĢ olan araĢtırma kapsamında Ġstanbul‟da özel sektör bünyelerinde görev yapmakta olan 212 çalıĢanın düĢüncelerine anket yoluyla baĢvurulmuĢtur. Bu araĢtırmanın sonucunda örgütleri ile özdeĢleĢmiĢ olan personellerin iĢle bütünleĢme düzeylerinin bir hayli yüksek olduğu ortaya çıkmıĢtır. Üst yöneticilerden görülen desteklerin ise bu anlamlı iliĢki üzerinde Ģartlı değiĢken rolünü üstlendiği sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Arı (2011) aracılığı ile konuya iliĢkin olarak gerçekleĢtirilen çalıĢmanın kapsamında, çalıĢan kiĢilerin algılamakta oldukları örgütsel iklimin iĢle bütünleĢebilmeleri üzerinde herhangi bir etkisinin bulunup bulunmadığının ortaya çıkarılması hedeflenmiĢtir. ÇalıĢmanın sonuçları doğrultusunda örgütsel iklimle iĢle bütünleĢme arasında orta seviyeli bir iliĢkinin bulunduğu ve örgütsel iklimin iĢle bütünleĢme üstünde olumlu etkisinin bulunduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. ĠĢle bütünleĢme olgusunun medeni durumlar bakımından değiĢiklik gösterdiğinin ve ortalamalar göz önünde bulundurulduğunda evli bireylerin iĢle bütünleĢmelerinin daha yüksek olduğunun tespiti yapılmıĢtır.

Batuk (2011) konuyla ilgili araĢtırmasında yapısal güçlendirmelerin birey performansları üstündeki etki düzeyini ortaya çıkarmayı hedeflemiĢtir. ÇalıĢmanın neticesinde yapısal güçlendirmelerle birey performanslarının arasında anlamlı bir iliĢkinin bulunduğu ortaya çıkmıĢtır. ĠĢe tutkunluk olgusununsa bu iliĢki üzerinde kısmi ara değiĢken rolünü üstlendiği görülmektedir. Tercihi yapılan güçlendirme seviyelerininse yapısal güçlendirmeyle iĢe tutkun olmanın arasındaki iliĢki üzerinde herhangi bir etkisinin bulunmadığı saptanmıĢ, iĢe tutkun olma düzeyinde herhangi bir farklılık yaratmadığı sonucu elde edilmiĢtir. GüçlendirilmiĢ olan personellerin

(21)

güçlendirilmeyi arzu edip etmemelerinin iĢ tutkun olma seviyesinde farklılık oluĢturmadığı görülmüĢtür.

Çağlar (2011) konu hakkındaki araĢtırması kapsamında, çalıĢan kiĢilerin iĢe tutkunluk seviyeleri üstünde güçlendirmenin etkilerini ortaya koymayı amaçlamıĢtır.

ÇalıĢmada cinsiyet gruplarına yönelik olarak gerçekleĢtirilen analizlerde, psikolojik bütünleĢmenin dıĢında kalan diğer boyutlar bağlamında farklılık tespit edilmezken;

medeni durumlara yönelik olarak gerçekleĢtirilen analizler neticesinde, evli personellerin iĢle bütünleĢmelerinin daha yüksek bulunduğu ortaya çıkmıĢtır. Bunun yanı sıra yaĢ bakımından 36 yaĢ ve üstündeki personellerin ve mesleki kıdem bakımından 5 yılın üzerinde tecrübeye sahip bireylerin iĢle bütünleĢme seviyelerinin diğer personellere nazaran daha yüksek olduğu sonucu elde edilmiĢtir. AraĢtırma bulgularında, güçlenme hususunda etkin kültürel yapılarla uyumluluk gösteren yeni bir liderlik stilini öne sürmektedir. KiĢilerin çalıĢma amaçları, güçlenmenin iĢe tutkunluk seviyesi üzerindeki etkisinde farklılaĢmaya neden olan bir değiĢken olarak ele alınmıĢ ve bu düĢünceyi destekleyen neticelere ulaĢılmıĢtır.

Çakıl (2011)‟ın konuya yönelik araĢtırması kapsamında Zonguldak‟ta yer alan Üniversite AraĢtırma Hastanesi bünyesinde görevli olan hemĢireler ile asistanların düĢüncelerine baĢvurmuĢtur. AraĢtırmada çalıĢmaya dahil olan çalıĢanların mobbing algıları ile iĢlerine adanmıĢlıklarının demografik değiĢkenlere göre farklılık sergileyip sergilemediklerini ve mobbing içeren davranıĢ ve tutumların da adanmıĢlıkları üstündeki etkilerini ortaya çıkarmak amaçlanmıĢtır. AraĢtırmanın neticesinde asistan ve hemĢirelerin yaĢları, medeni halleri, eğitim durumları, görev yaptıkları bölümler, mesleki kıdem seviyeleri ve maaĢ durumları biçimindeki demografik özellikleri içerisinde iĢe adanmıĢlık boyutları özelinde anlamlı farklılıklar tespit edilememiĢtir. Buna karĢın söz konusu değiĢkenlerin mobbing algılamaları üzerinde etkisinin bulunduğu ve mobbing içeren tutumlarla iĢe adanmıĢlık arasında olumsuz yönde zayıf fakat kayda değer bir iliĢkinin bulunduğu görülmüĢtür.

Ertemli (2011)‟nin yürütmüĢ olduğu araĢtırmada, çalıĢan kiĢilerin karĢı karĢıya kaldıkları iĢ-aile ile aile-iĢ çatıĢmalarıyla iĢe adanmıĢlık seviyelerinde bulunan olası iliĢkileri ortaya çıkarmayı hedeflemiĢtir. ÇalıĢmanın neticesinde, çalıĢan kiĢilerin karĢı karĢıya kalmıĢ oldukları iĢ-aile çatıĢmalarının iĢe adanmıĢlık düzeylerine etkisinin bulunduğu saptanmıĢtır. Bunun yanı sıra, çalıĢan kiĢilerin iĢe adanmıĢlık seviyelerinin yaĢ, medeni hal ve çocukların yaĢları bağlamında anlamlı farklılıklar sergilediği sonucu elde edilmiĢtir.

(22)

13

Kurtpınar (2011) tarafından yürütülen çalıĢma bağlamında bütünleyici ve tamamlayıcı kiĢi-örgütsel yapı uyumlarının iĢi bırakma isteği, örgütsel vatandaĢlık davranıĢları, performans seviyeleri arasında yer alan iliĢkiler içerisinde iĢ adanmıĢlığın tamamı ile ara değiĢken niteliğine sahip olduğu ortaya çıkarılmıĢtır. Bununla birlikte kiĢi- örgütsel yapı uyumlarının iĢe adanmıĢlığın üstündeki etkisinde kiĢilik özellikleri arasında bulunan açıklığın önemli bir rolünün bulunduğu saptanmıĢ; buna karĢın dıĢadönüklüğün bu değiĢkenler ile iliĢkisi bulunamamıĢtır.

Bakker ve Bal (2010) tarafından gerçekleĢtirilen araĢtırma dahilinde mesleğe yeni baĢlamıĢ olan öğretmen bireylerin haftalık iĢle bütünleĢmelerini ve performans seviyelerini incelemeye tabi tutulmuĢtur. AraĢtırmaya Hollanda‟da görev yapan 54 öğretmenin katılımı sağlanmıĢtır. ÇalıĢmada haftalık iĢ kaynaklarının yoğunluk arz etmesinin performans düzeylerini olumlu etkileyeceği, düĢük yoğunlukta olmasının ise performans seviyelerini aĢağıya çekeceği hipotezlerinde bulunulmuĢtur. Bunların yanı sıra anlık iĢle bütünleĢmenin, sonraki haftalardaki iĢ kaynakları üzerinde pozitif etki oluĢturabileceği hipotezi de sorgulamaya dahil edilmiĢtir. Anketler aracılığı ile toplanan verilerin değerlendirilmesi sonucunda hipotezlerin çok büyük ölçüde doğrulandığı sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Yaldıran (2010)‟ın konu ile alakalı araĢtırması kapsamında iĢe adanmıĢlık ile etik iklimin arasında yer alan muhtemel iliĢkilerin ele alınması hedeflenmiĢtir. ÇalıĢma sonucunda ortaya çıkan bulgulara bakıldığında, iĢe adanmıĢlıkla etik iklim değiĢkeninin arasında olumlu yönlü anlamlı bir iliĢkinin bulunduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Bunun yanı sıra cinsiyet türleri bakımından her iki tür açısında anlamlı farklılıklar gözlenmezken;

medeni hallerin iĢe adanmıĢlık üzerinde tam anlamı ile etkisinin bulunmadığı; buna karĢın dinç olma boyutu bağlamında evli olmayan bireylerin, evli olan bireylere nazaran daha yüksek adanmıĢlık seviyesine sahip oldukları sonucuna varılmıĢtır. YaĢ durumu bakımındansa gerek iĢe adanmıĢlığın tamamı üzerinde gerekse de dinç olma boyutu bağlamında anlamlı farklılıklar gözlendiği ve ortalamalara göz atıldığında 35 yaĢın altında yer alan çalıĢan kiĢilerin adanmıĢlık seviyelerinin daha yüksek olduğu sonucu elde edilmiĢtir. Tüm bunlarla birlikte pozisyonlar bakımında ele alındığında hem iĢe adanmıĢlıkta hem de alt boyutların tamamında anlamlı farklılıklar bulunduğu görülmüĢtür.

Metin (2010) aracılığı ile konuya iliĢkin olarak gerçekleĢtirilen çalıĢma dahilinde, çalıĢma yaĢamının iĢ talepleri (iĢ yoğunluğu vs.) ile iĢ kaynakları (çalıĢma arkadaĢlarından destek) biçimindeki belli baĢlı niteliklerinin çalıĢan kiĢilerin iĢlerine

(23)

yönelik bağlılıkları (TükenmiĢlik, ĠĢ Tutulması ve ĠĢkolik olma vs.) üstündeki etkilerin ortaya çıkarılması hedeflenmiĢtir. Bunlara ilaveten, iĢe yönelik özelliklerin algılanmakta olan fiziksel sağlıklılık, örgüt bağlılığı ile iĢ-aile dengelerine yönelik etkileri üzerinde de durulmuĢtur. Regresyon analizleri neticesinde, iĢ taleplerinin tükenmiĢlik ve iĢkolik olma üstünde anlamlı etkilere sahip olduğu tespit edilmiĢtir. ĠĢ kaynaklarıysa tükenmiĢlikte azalma sağlamakta ve iĢ tutulmasının artmasına neden olmaktadır.

Bal (2008) tarafından yürütülen araĢtırmanın neticesinde, mühim bireysel kaynaklar arasına yer alan öz-yeterlik olgusunun iĢe adanmıĢlık üzerinde ortamsal unsurlardan daha büyük etki yapabildiği sonucu elde edilmiĢtir. Bununla birlikte, iĢe adanmıĢlığın bağımlı ve bağımsız değiĢkenlerin içerisinde son derece güçlü bir ara değiĢken niteliğine sahip olduğu bulgulanmıĢtır. Ayrıca, ortamsal unsurlar içerisinde yer almakta olan özerklik unsurunun adanmıĢlık üstünde en büyük etkiye sahip durumda bulunduğu, yönetici desteklerininse çalıĢan kiĢilerin iĢ bırakma niyetlerini negatif çizgide en fazla etkileyen ve iĢlerle alakalı esneklik duygularını en yoğun Ģekilde artıran unsur olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Demografik bakımdan inceleme yapıldığındaysa, yaĢ durumu ile iĢe adanmıĢlık arasında zayıf ancak anlamlı bir iliĢkinin varlığı saptanmıĢtır ve bu saptamalar yaĢ olarak büyük olan bireylerin iĢ ve sorumluluklarına daha yoğun adanmıĢlık hissettiklerini de ortaya koymuĢtur. DüĢük de olsa dinç olma ve adanmıĢlıkla yaĢ durumu arasında iliĢkiler tespit edilmiĢtir. Medeni haller ile adanmıĢlık arasında yer alan muhtemel iliĢkilerin ortaya çıkarılabilmesi adına tatbik edilen t-testinin neticesinde evli olan ve olmayan çalıĢanlar arasında adanmıĢlık bakımından farklılıklar bulunduğu, bunun yanı sıra evli olan çalıĢanların daha yüksek adanmıĢlık sergiledikleri sonucu elde edilmiĢtir. Yöneticilik görevine sahip olan ve olmayan bireylerin adanmıĢlık boyutunda farklılık gösterip göstermediğine yönelik olarak yapılan t-testi sonuçlarında söz konusu iki grup arasında anlamlı farklılıklar tespit edilmiĢ, yöneticilerin adanmıĢlık seviyelerinin çok daha yüksek olduğu görülmüĢtür.

Ġnce (2016)‟nin konuya iliĢkin olarak yaptığı araĢtırma kapsamında, örgütsel destek algılarının iĢle bütünleĢmeye yönelik etki düzeylerini ve yönetici bireylerin vermiĢ oldukları desteklerin söz konusu etkileĢimler üstündeki aracılık rollerinin tespit edilmesini hedeflemiĢtir. AraĢtırma tekstil sektörü içerisinde çalıĢan 307 bireyin katılımıyla gerçekleĢtirilmiĢtir. AraĢtırmanın sonuçlarına göre, algılanan örgütsel desteklerin, iĢle bütünleĢmeye ve yöneticilerden gelen desteklere pozitif etkide bulunduğu, bununla birlikte yönetici desteklerinin bahsi geçen etkileĢimlere kısıtlı oranda aracılık etkisine sahip olduğu sonucu elde edilmiĢtir

(24)

15

Gün (2017) tarafından gerçekleĢtirilmiĢ olan araĢtırmada eğitime inanma ile iĢle bütünleĢmenin arasında bulunan muhtemel iliĢkilerin ortaya çıkarılması hedeflenmiĢtir.

Bu araĢtırmaya 220 öğretmen dahil edilmiĢtir. AraĢtırmadan elde edilmiĢ olan verilerin analizleri neticesinde, öğretmenlerin eğitime inanmalarıyla iĢle bütünleĢmelerinin arasında düĢük seviyeli ve pozitif bir iliĢkinin bulunduğu ifade edilmektedir. Bununla birlikte eğitime inanma değiĢkeninin dört alt faktörünün iĢle bütünleĢme oranlarının

%7‟lik varyansına karĢılık geldiği sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Eser (2018)‟in konuya dair yaptığı çalıĢmasında, iĢle bütünleĢme düzeyi ile etik lider davranıĢları arasındaki olası iliĢkileri incelemiĢtir. ÇalıĢma sonucunda etik liderlikle psikolojik sermayeler ile iĢle bütünleĢmenin arasında pozitif iliĢkinin bulunduğu görülmüĢtür. Bununla beraber etik liderlik algılarıyla psikolojik sermayelerin iĢle bütünleĢmenin bir hayli etkili belirleyicileri arasında bulunduğu sonucuna da ulaĢılmıĢtır.

Literatür taramasından da anlaĢılacağı üzere, bu konuda yapılan çalıĢmalar genellikle iĢle bütünleĢmenin baĢka değiĢkenlerle iliĢkisi ya da iĢle bütünleĢmeye yönelik bir değiĢken grubunun algı veya görüĢleri üzerinde yoğunlaĢmıĢtır. Bu araĢtırmada ise, farklı olarak okul yöneticileri ve öğretmenlerin algıları birlikte ele alınmıĢtır. Yine öğretmen ve yöneticilerin demografik özelliklerine göre değiĢiklik gösterip göstermediği gibi noktalar üzerinde durulmaktadır.

(25)

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: YÖNTEM

Bu bölümde “araĢtırma modeli, evren, örneklem, veri toplama aracı, verilerin toplanması ve çözümlenmesine kullanılan istatistiksel iĢlemler” yer almaktadır.

3.1. AraĢtırmanın Modeli

AraĢtırma betimsel tarama modelinde ve nicel bir çalıĢma olarak yapılmıĢtır.

Betimsel tarama modelleri ortada olan ve durumların olduğu gibi ortaya konulması amacıyla yapılan çalıĢmalardır (Karasar, 2016). Bu çalıĢmada da okul yönetici ve öğretmenlerinin yaptıkları iĢle bütünleĢme düzeylerinin ortaya konulmaya çalıĢılmıĢtır.

3.2. Evren ve Örneklem

AraĢtırmanın evrenini 2020-2021 eğitim-öğretim yılında Denizli ili merkez ilçelerinde resmi okullarda görev yapan okul yöneticileri ve öğretmenler oluĢturmaktadır.

Evrende 6000 civarında öğretmen 480 civarında okul yöneticisi bulunmaktadır.

AraĢtırma evrenini temsil edecek okul yöneticileri arasından “Kolay ulaĢılabilir örnekleme” yöntemiyle seçilen 261 okul yöneticisi ve öğretmene ulaĢılarak veriler toplanmıĢtır.

Katılımcıların kiĢisel bilgileri ve dağılımları Tablo 3.1‟de verilmiĢtir.

Tablo 3.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin Kişisel Özellikleri ve Dağılımları

DeğiĢken Kategori n %

BranĢ Okulöncesi

Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121 42

14,2 23,4 46,4 16,1

Cinsiyet Kadın

Erkek

163 98

62,5 37,5

YaĢ 27-35

36-40 41-45 46 ve üstü

49 78 81 53

18,8 29,9 31,0 20,3 (Devamı arkadadır)

(26)

17

Tablo 3.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin Kişisel Özellikleri ve Dağılımları (Devamı)

DeğiĢken Kategori n %

Kıdem 10 yıldan az

11-20 yıl 21-30

31 yıl ve üstü

45 103 52 61

17,2 39,5 19,9 23,4

Medeni Durum Evli

Bekar

224 37

85,8 14,2

Eğitim Düzeyi Lisans

Lisansüstü

220 41

84,3 15,7

Ödül Var

Yok

150 111

57,5 42,5

Ceza Var

Yok

33 228

12,6 87,4

Ġlçe Merkezefendi

Pamukkale

113 148

43,3 56,7

Görev Yönetici

Öğretmen

41 220

15,7 84,3

Tablo 3.1‟de okul yöneticileri ve öğretmenlerin branĢ olarak genelinin % 46,4

„ünün ortaokul branĢından olduğu, cinsiyet olarak % 62,5‟inin kadın ve % 37,5‟inin erkeklerden oluĢtuğu görülmektedir. Katılımcıların çoğu % 31‟inin 41-45 yaĢ, % 29,9‟unun 36-40 yaĢtakilerden oluĢmaktadır. Kıdem olarak çoğunun % 39,5‟inin 11-20 yıl kıdemlilerden ve % 23,4‟ünün 31 ve üzeri yıl kıdemlilerden oluĢmaktadır.

Katılımcıların çoğunun % 85,8‟inin evli, % 84,3‟ünün lisans mezunu olduğu görülmektedir. Katılımcıların yarısından fazlasının % 57,5‟inin ödül aldığı, % 87i4‟ünün ceza almadığı görülmektedir. Katılımcıların yarısından fazlasının % 56,7‟sinin Pamukkale ilçesinde ve % 84,3‟ünün öğretmen olarak görev yaptıkları görülmektedir.

3.3. Veri Toplama Aracı

AraĢtırmada kullanılan veri toplama aracı iki bölümden oluĢacaktır. Ölçeğin birinci bölümünde okul yöneticileri ve öğretmenlere ait genel bilgiler “a) BranĢ, b) Cinsiyet, c) YaĢ, d) Kıdem, e) Medeni durum, f) Eğitim düzeyi, g) Ödül alıp-alma durumu, h) Ceza alıp-almama durumu, ı) ÇalıĢtığı ilçe” olmak üzere 9 soru bulunacaktır.

Ġkinci bölümde okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algılarını tespit etmek amacıyla “ĠĢle BütünleĢme Ölçeği” kullanılmıĢtır. “ĠĢle BütünleĢme Ölçeği”

(27)

Schaufeli ve arkadaĢları (2006) tarafından geliĢtirmiĢ Atilla-Bal (2009) tarafından da Türkçeye uyarlanmıĢtır. Ölçek 17 madde ve 3 boyuttan oluĢmuĢtur. Ölçek boyutlar aĢağıdaki maddeler ile ölçülmüĢtür.

Dinçlik boyutu: 1, 3, 4, 5, 6, 17 AdanmıĢlık boyutu: 2, 8, 10, 12, 13 Ġçinde olma boyutu: 7, 9, 11, 14, 15, 16

Ölçek ve boyutlarda yüksek puanlar iĢle bütünleĢmenin artıĢını gösterirken düĢük puanlar iĢle bütünleĢmenin azalmasını göstermektedir. Likert tipi olan ölçek 1) Hiç Katılmıyorum, 2) Katılmıyorum, 3) Kararsızım, 4) Katılıyorum ve 5) Çok Katılıyorum Ģeklinde seçeneklidir. Ölçekte ters kodlanan madde yoktur.

1,00 – 1,80 Çok düĢük 1,81 – 2,60 DüĢük 2,61 – 3,40 Orta 3,41 – 4,20 Yüksek

4,21 – 5,00 Çok yüksek Ģeklinde yorumlanmıĢtır.

3.4. Verilerin Toplaması

Ġzin iĢlemleri için aysemeb.gov.tr web sitesinden baĢvuru yapılmıĢtır. BaĢvuru çıktısı danıĢmana ve enstitü sekreterliğine verilmiĢtir. Bilimsel araĢtırma izni geldikten sonra örneklem alınan okullara gidilerek araĢtırma izni okul yöneticilerine ve öğretmenlere gösterilmiĢ ve çalıĢma hakkında bilgi verilmiĢtir. Fotokopiyle çoğaltılan ölçekler çalıĢmaya katılmak isteyen yönetici ve öğretmenlere doldurmaları içim dağıtılmıĢ ve dolduranlardan geri toplanmıĢtır. Katılımcılara ölçeği cevaplamaları ve uygun olan seçenekleri iĢaretlemeleri konusunda bilgilendirme yapılmıĢtır. Doldurulan ölçekler kontrol edilerek bilimsel araĢtırmaya uygun olanlar analizler için kullanılacak SPSS istatistik programına kodlanmak suretiyle yüklenmiĢtir.

3.5. Verilerin Analizi

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin ölçeğe verdiği cevaplar SPSS 24 istatistik programına kodlanarak girilmiĢtir. Verilerin güvenirlik testi Cronbach‟s Alpha katsayılarına bakılmıĢ ve dinçlik boyutunun ,922 olduğu adanmıĢlık boyutunun ,878

(28)

19

olduğu içinde olma boyutunun ,905 olduğu iĢle bütünleĢme genel olarak ,951 olduğu ve bu katsayılarının ise çok yüksek güvenirlik değerleri olduğu görülmüĢtür.

Mevcut bu çalıĢmanın verilerinin normallik analizi için basıklık (kurtosis) ve çarpıklık (skewness) değerlerine bakılmıĢtır. Analiz sonuçları Tablo 3.2‟de verilmiĢtir.

Tablo 3.2. Ölçek ve Boyutlarının Basıklık (Kurtosis) ve Çarpıklık (Skewness) Değerleri Ölçek ve Alt Boyutları Basıklık (Kurtosis)

Değeri Çarpıklık (Skewness) Değeri

Dinçlik boyutu 1,336 -1,296

AdanmıĢlık boyutu 1,046 -1,106

Ġçinde olma boyutu 1,186 -,862

ĠĢle bütünleĢme genel ,975 -1,178

Tablo 3.2. incelendiğinde ölçek ve alt boyutlarının “Basıklık (Kurtosis) ve Çarpıklık (Skewness)” değerlerinin -1,50 ile +1,50 aralığında olduğu görülmüĢtür.

Tabachnik ve Fidell (2013)‟e göre -1,50 ile +1,50 arasındaki değerlerin normal dağılım kabul edildiğini belirtmektedir. Buna göre veriler normal dağılım gösterdiğinden analizlerde parametrik testlerin kullanılmıĢtır.

Manidarlık değeri α=.05 olarak kabul edilmiĢtir. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin kiĢisel özellikleri dağılımlarının analizinde frekans ve yüzde, algıların yorumlanmasında ortalamalara bakılmıĢtır. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin algılarının cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, ödül, ceza, ilçe ve göreve göre analizlerde

“Bağımsız Örneklem T” testi, branĢ, yaĢ ve kıdeme göre analizlerde “tek yönlü varyans analizi (One way Anova)” yapılmıĢ bu analiz sonunda fark çıkarsa da Post Hoc (Tukey HSD) testi kullanılmıĢtır.

(29)

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: BULGULAR VE YORUMLAR

AraĢtırmanın bu bölümünde analizler sonunda elde edilen bulgular ve yorumlara yer verilmiĢtir.

4.1. Alt Problemlere ĠliĢkin Bulgular

“1. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algıları nasıldır?, 2. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme alt boyutlarına yönelik algıları nasıldır? ve 3. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algıları kiĢisel özelliklerine (a) BranĢ, b) Cinsiyet, c) YaĢ, d) Kıdem, e) Medeni durum, f) Eğitim düzeyi, g) Ödül alıp-alma durumu, h) Ceza alıp-almama durumu, ı) ÇalıĢtığı ilçe) gibi değiĢkinlere göre farklılık göstermekte midir?” olmak üzere 3 alt problemle bunlara ait bulgu ve yorumlar verilmiĢtir.

4.1.1. Birinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular

AraĢtırmanın birinci alt problemi “Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algıları nasıldır?” biçiminde belirlenmiĢtir. Alt problemin çözümüne yönelik bulgular Tablo 4.1‟de verilmiĢtir.

Tablo 4.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme Algıları

Maddeler n ̅ s Düzeyi

2.Yaptığım iĢin amaç ve anlamı vardır. 261 4,35 ,71 Çok Yüksek 10.Yaptığım iĢle gurur duyarım. 261 4,25 ,79 Çok Yüksek 3.ÇalıĢırken zamanın nasıl geçtiğini anlamam. 261 4,17 ,77 Yüksek 4.ĠĢimde kendimi güçlü ve canlı hissederim. 261 4,08 ,79 Yüksek 1.ĠĢimde kendimi enerji dolu hissederim. 261 4,02 ,86 Yüksek

5.ĠĢim bana heyecan verir. 261 4,02 ,81 Yüksek

14.ÇalıĢırken kendimi iĢime kaptırırım. 261 3,98 ,77 Yüksek

7.ĠĢim bana ilham verir. 261 3,94 ,80 Yüksek

11.ÇalıĢırken adeta iĢime gömülürüm. 261 3,91 ,80 Yüksek 8.Sabah kalktığımda iĢe gitmeye istekli olurum. 261 3,81 ,86 Yüksek 16.ĠĢimde zihinsel olarak oldukça dayanıklıyım. 261 3,80 ,86 Yüksek 6.ÇalıĢırken etrafımdaki her Ģeyi unuturum. 261 3,72 ,98 Yüksek

(Devamı arkadadır)

(30)

21

Tablo 4.1. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme Algıları (Devamı)

Maddeler n ̅ s Düzeyi

13.ĠĢim benim için geliĢim fırsatlarıyla doludur. 261 3,70 ,96 Yüksek 9.Yoğun tempoda çalıĢtığımda kendimi mutlu

hissederim.

261 3,66 ,94 Yüksek 12.Çok uzun süre çalıĢmaya devam edebilirim. 261 3,59 ,97 Yüksek 17.ĠĢler yolunda gitmediği zamanlarda bile kendimi

güçlü hissederim.

261 3,42 ,99 Yüksek 15.Kendimi iĢe çok kaptırdığımdan iĢten

kopmaktan zorlanırım.

261 3,31 ,98 Orta

Tablo 4.1‟de görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme algılarıyla ilgili olarak en yüksek ortalamanın ( ̅ =4,35) ortalama ve “Çok yüksek”

seviyesinde “Yaptığım iĢin amaç ve anlamı vardır.” Maddesi iken en düĢük ortalamanın ( ̅ =3,31) ortalama ve “Orta” seviyesinde “Kendimi iĢe çok kaptırdığımdan iĢten kopmaktan zorlanırım.” Maddesinde olmuĢtur.

Diğer maddelere ise “Yaptığım iĢle gurur duyarım.” ( ̅=4,25) ve “Çok Yüksek”,

“ÇalıĢırken zamanın nasıl geçtiğini anlamam. ” ( ̅=4,17) ve “Yüksek”, “ĠĢimde kendimi güçlü ve canlı hissederim.” ( ̅ =4,08) ve “Yüksek”, “ĠĢimde kendimi enerji dolu hissederim. ” ( ̅=4,02) ve “Yüksek”, “ĠĢim bana heyecan verir.” ( ̅=4,02) ve “Yüksek”,

“ÇalıĢırken kendimi iĢime kaptırırım.” ( ̅=3,98) ve “Yüksek”, “ĠĢim bana ilham verir.”

( ̅=3,94) ve “Yüksek”, “ÇalıĢırken adeta iĢime gömülürüm.” ( ̅=3,91) ve “Yüksek”,

“Sabah kalktığımda iĢe gitmeye istekli olurum.” ( ̅=3,81) ve “Yüksek”, “ĠĢimde zihinsel olarak oldukça dayanıklıyım.” ( ̅=3,80) ve “Yüksek”, “ÇalıĢırken etrafımdaki her Ģeyi unuturum.” ( ̅ =3,72) ve “Yüksek”, “ĠĢim benim için geliĢim fırsatlarıyla doludur.”

( ̅ =3,70) ve “Yüksek”, “Yoğun tempoda çalıĢtığımda kendimi mutlu hissederim.”

( ̅ =3,66) ve “Yüksek”, “Çok uzun süre çalıĢmaya devam edebilirim.” ( ̅ =3,59) ve

“Yüksek”, “ĠĢler yolunda gitmediği zamanlarda bile kendimi güçlü hissederim.” ( ̅=3,42) ve “Yüksek” Ģeklindedir.

4.1.2. Ġkinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular

AraĢtırmanın ikinci alt problemi “Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme alt boyutlarına yönelik algıları nasıldır?” biçiminde belirlenmiĢtir. Problemin çözümüne iliĢkin bulgular Tablo 4.2‟de verilmiĢtir.

(31)

Tablo 4.2. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme Alt Boyutları Algıları

Alt boyutlar ve genel n ̅ s Düzeyi

Dinçlik boyutu 261 3,91 ,68 Yüksek

AdanmıĢlık boyutu 261 3,94 ,65 Yüksek

Ġçinde olma boyutu 261 3,77 ,68 Yüksek

ĠĢle bütünleĢme genel 261 3,87 ,63 Yüksek

Tablo 4.2‟de görüldüğü gibi Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme alt boyutlarına yönelik algılarında en yüksek ortalamanın ( ̅ =3,94) ortalamayla adanmıĢlık boyutunda “Yüksek” düzeyde iken en düĢük ortalama ( ̅=3,77) ortalamayla içinde olma boyutu “Yüksek” düzeydedir. Ölçek toplamı ( ̅ =3,87) ortalamayla

“Yüksek” düzeydedir. Alt boyutlar ve genel olarak yüksek düzeyde iĢle bütünleĢme olduğu görülmektedir.

4.1.3. Üçüncü Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular

AraĢtırmanın üçüncü alt problemi “Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algıları kiĢisel özelliklerine (a) BranĢ, b) Cinsiyet, c) YaĢ, d) Kıdem, e) Medeni durum, f) Eğitim düzeyi, g) Ödül alıp-alma durumu, h) Ceza alıp-almama durumu, ı) ÇalıĢtığı ilçe) gibi değiĢkenlere göre farklılık göstermekte midir?” biçiminde belirlenmiĢtir.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının branĢa göre analiz sonuçları Tablo 4.3‟de verilmiĢtir.

Tablo 4.3. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Branşa Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları BranĢ n ̅ ss sd F p Fark

Dinçlik boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,96 3,97 3,83 4,00

,75 ,57 ,75 ,53

3-257 1,05 ,36 Yok

AdanmıĢlık boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

4,03 4,03 3,88 3,91

,75 ,53 ,70 ,58

3-257 ,99 ,39 Yok

Ġçinde olma boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,86 3,86 3,71 3,71

,76 ,59 ,75 ,47

3-257 ,92 ,42 Yok

(Devamı arkadadır)

(32)

23

Tablo 4.3. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Branşa Göre Analiz Sonuçları (Devamı)

Ölçek ve Alt Boyutları BranĢ n ̅ ss sd F p Fark

ĠĢle bütünleĢme genel Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,94 3,95 3,80 3,87

,73 ,51 ,70 ,47

3-257 ,92 ,42 Yok

*p<0,05 1. Okulöncesi 2.Ġlkokul 3.Ortaokul BranĢ 4. Lise BranĢ

Tablo 4.3‟te görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının branĢa göre dinçlik boyutunda (F=1,05; p>0,05), adanmıĢlık boyutunda (F=,99; p>0,05), içinde olma boyutunda (F=,92; p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (F=,92; p>0,05) farklılık göstermemektedir. Bulgular okul yöneticileri ve öğretmenlerin branĢlarının farklı olmasına rağmen iĢle bütünleĢme algılarının benzer olduğunu ortaya koymaktadır.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının cinsiyete göre analiz sonuçları Tablo 4.4‟te verilmiĢtir.

Tablo 4.4. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Cinsiyete Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları Cinsiyet n ̅ ss t p

Dinçlik boyutu Kadın

Erkek

163 98

3,91 3,90

,63 ,75

,19 ,84

AdanmıĢlık boyutu Kadın

Erkek

163 98

3,92 3,97

,59 ,75

-,58 ,56

Ġçinde olma boyutu Kadın

Erkek

163 98

3,76 3,78

,65 ,72

-,29 ,76 Ölçek genel ortalaması Kadın

Erkek

163 98

3,86 3,88

,58 ,71

-,21 ,83

* p<0,05

Tablo 4.4‟te görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının cinsiyete göre dinçlik boyutunda (t= ,19; p>0,05), adanmıĢlık boyutunda (t= -,58; p>0,05), içinde olma boyutunda (t= -,29; p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (t= -,21; p>0,05) farklılık göstermemektedir. Bulgulara göre okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının cinsiyet farklılıklarına rağmen benzer olduğu ve kadın ve erkeklerin iĢle bütünleĢme algılarının benzerlik gösterdiği söylenebilir.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin

(33)

algılarının yaĢa göre analiz sonuçları Tablo 4.5‟te verilmiĢtir.

Tablo 4.5. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Yaşa Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları YaĢ n ̅ ss sd F p Fark

Dinçlik boyutu 27-35 yaĢ 36-40 yaĢ 41-45 yaĢ 46 yaĢ ve üstü

49 78 81 53

3,73 4,04 3,83 4,00

,79 ,48 ,79 ,60

3-257 2,83 ,03* 1-2

AdanmıĢlık boyutu 27-35 yaĢ 36-40 yaĢ 41-45 yaĢ 46 yaĢ ve üstü

49 78 81 53

3,84 4,00 3,92 3,99

,66 ,51 ,79 ,61

3-257 ,73 ,53 Yok

Ġçinde olma boyutu 27-35 yaĢ 36-40 yaĢ 41-45 yaĢ 46 yaĢ ve üstü

49 78 81 53

3,59 3,90 3,71 3,82

,72 ,49 ,80 ,64

3-257 2,48 ,06 Yok

ĠĢle bütünleĢme genel 27-35 yaĢ 36-40 yaĢ 41-45 yaĢ 46 yaĢ ve üstü

49 78 81 53

3,71 3,98 3,81 3,93

,69 ,44 ,77 ,57

3-257 2,19 ,08 Yok

*p<0,05 1. 27-35 yaĢ 2. 36-40 yaĢ 3. 41-45 yaĢ 4. 46 ve üstü

Tablo 4.5‟te görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının yaĢa göre adanmıĢlık boyutunda (F=,73; p>0,05), içinde olma boyutunda (F=2,48; p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (F=2,19; p>0,05) farklılık göstermemektedir. Ancak dinçlik boyutunda (F=2,83; p<0,05) farklılık göstermektedir. Post Hoc analizi sonucunda farkın 27-35 yaĢ aralığındakilerle ( ̅ 27-35 yaĢ

=3,73) 36-40 yaĢ aralığındakiler ( ̅ 36-40 yaĢ =4,04) arasında ve 36-40 yaĢtakilerin daha yüksek olduğu görülmüĢtür.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının branĢa göre analiz sonuçları Tablo 4.6‟da verilmiĢtir.

Tablo 4.6. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Branşa Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları BranĢ n ̅ ss sd F p Fark

Dinçlik boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,96 3,97 3,83 4,00

,75 ,57 ,75 ,53

3-257 1,05 ,36 Yok

(Devamı arkadadır)

(34)

25

Tablo 4.3. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Branşa Göre Analiz Sonuçları (Devamı)

Ölçek ve Alt Boyutları BranĢ n ̅ ss sd F p Fark

AdanmıĢlık boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

4,03 4,03 3,88 3,91

,75 ,53 ,70 ,58

3-257 ,99 ,39 Yok

Ġçinde olma boyutu Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,86 3,86 3,71 3,71

,76 ,59 ,75 ,47

3-257 ,92 ,42 Yok

ĠĢle bütünleĢme genel Okulöncesi Sınıf

Ortaokul branĢ Lise branĢ

37 61 121

42

3,94 3,95 3,80 3,87

,73 ,51 ,70 ,47

3-257 ,92 ,42 Yok

*p<0,05 1. Okulöncesi 2.Ġlkokul 3.Ortaokul BranĢ 4. Lise BranĢ

Tablo 4.6‟da görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının branĢa göre dinçlik boyutunda (F=,24; p>0,05), adanmıĢlık boyutunda (F=,16; p>0,05), içinde olma boyutunda (F=,79; p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (F=,35; p>0,05) farklılık göstermemektedir. Bulgular okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının kıdemlerinin az ya da çok olmasına göre farklılık göstermediği ve benzer özellikler gösterdiğini göstermiĢtir.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının medeni duruma göre analiz sonuçları Tablo 4.7‟de verilmiĢtir.

Tablo 4.7. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Medeni Duruma Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları Medeni Durum

n ̅ ss t p

Dinçlik boyutu Evli

Bekar

224 37

3,91 3,87

,67 ,74

,36 ,71

AdanmıĢlık boyutu Evli

Bekar

224 37

3,95 3,88

,66 ,60

,63 ,52

Ġçinde olma boyutu Evli

Bekar

224 37

3,77 3,76

,68 ,67

,09 ,92 Ölçek genel ortalaması Evli

Bekar

224 37

3,87 3,83

,63 ,63

,36 ,71

* p<0,05

(35)

Tablo 4.7‟de görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının medeni duruma göre dinçlik boyutunda (t= ,36; p>0,05), adanmıĢlık boyutunda (t= ,63; p>0,05), içinde olma boyutunda (t= ,09; p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (t= ,36 p>0,05) farklılık göstermemektedir. Bulgulara göre okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının evli veya bekar olarak farklılıklarına rağmen iĢle bütünleĢme algılarının benzerlik gösterdiği söylenebilir.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının öğrenim düzeylerine göre analiz sonuçları Tablo 4.8‟de verilmiĢtir.

Tablo 4.8. Okul Yöneticileri ve Öğretmenlerin İşle Bütünleşme ve Alt Boyutlarına İlişkin Algılarının Öğrenim Düzeylerine Göre Analiz Sonuçları

Ölçek ve Alt Boyutları Öğrenim Düzeyi n ̅ ss t p Dinçlik boyutu Lisans

Lisansüstü

220 41

3,92 3,84

,69 ,58

,67 ,49 AdanmıĢlık boyutu Lisans

Lisansüstü

220 41

3,94 3,96

,64 ,74

-,22 ,82 Ġçinde olma boyutu Lisans

Lisansüstü

220 41

3,76 3,80

,66 ,75

-,34 ,73 Ölçek genel ortalaması Lisans

Lisansüstü

220 41

3,87 3,86

,63 ,65

,05 ,95

* p<0,05

Tablo 4.8‟de görüldüğü gibi okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının öğrenim düzeylerine göre dinçlik boyutunda (t= ,67;

p>0,05), adanmıĢlık boyutunda (t= -,22; p>0,05), içinde olma boyutunda (t= -,34;

p>0,05) ve iĢle bütünleĢme genel olarak (t= ,05 p>0,05) farklılık göstermemektedir.

Bulgulara göre okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının öğrenim düzeylerinin farklılıklarına rağmen benzerlik gösterdiği söylenebilir.

Okul yöneticileri ve öğretmenlerin iĢle bütünleĢme ve alt boyutlarına iliĢkin algılarının ödül alma durumlarına göre analiz sonuçları Tablo 4.9‟da verilmiĢtir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Üç Yıldız Dalıcı Eğitmeni : Her düzeyde dalıcı eğitiminin yanı sıra federasyonun izniyle bir ve iki yıldız eğitmen eğitimlerini açar ve yönetir. Federasyonun

2021-2022 Eğitim yılında Denizli merkez ilçelerinde resmi okul ve kurumlarda görev yapan okul yöneticileri ve öğretmenlerin işle bütünleşme ve alt boyutlarına yönelik

Denizli ili Sarayköy ve Buldan ilçesinde görev yapan okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin eTwinning projesini yazma ve projeye ortak bulma sürecine ilişkin

Yöneticiler ve öğretmenlerin stratejik planlama süreçlerine dair görüşleri ve bu görüşlerin bireysel özelliklerine göre araştırıldığı çalışmada

biçiminde belirlenmiştir. Okul yöneticileri ve öğretmenlerin hizmetkâr liderlik ve alt boyutlarına yönelik algılarının görev unvanına göre Anova testi

• Ant-post çapın daha geniş, medio-lateral çapın dar sokette iskium soket içinde kalacağı için ağırlık taşımada soketin laterale kayması engelenir.. 1-NSNA-Normal

EFIAP/b için herbiri farklı ülkede 3 ödül almış fotoğraf EFIAP/s için herbiri farklı ülkede 4 ödül almış fotoğraf EFIAP/g için herbiri farklı ülkede 5 ödül

ĠĢle bütünleĢme ölçeği ve iĢ yaĢamında yalnızlık ölçeğinin alt boyutları kıyaslandığında; iĢle bütünleĢme ölçeği ile duygusal yoksunluk (r=-.187; p&lt;.01)