• Sonuç bulunamadı

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ ve UZAKTAN ALGILAMA ENTEGRASYONU ile KONYA KAPALI HAVZASI NDA ARAZİ ÖRTÜSÜ/KULLANIMI ZAMANSAL DEĞİŞİMLERİNİN BELİRLENMESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ ve UZAKTAN ALGILAMA ENTEGRASYONU ile KONYA KAPALI HAVZASI NDA ARAZİ ÖRTÜSÜ/KULLANIMI ZAMANSAL DEĞİŞİMLERİNİN BELİRLENMESİ"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ ve UZAKTAN ALGILAMA ENTEGRASYONU ile KONYA KAPALI HAVZASI’NDA ARAZİ ÖRTÜSÜ/KULLANIMI

ZAMANSAL DEĞİŞİMLERİNİN BELİRLENMESİ

Raziye Hale Topaloğlu1, Semih Ekercin1

1Aksaray Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Harita Mühendisliği Bölümü, 68100, Aksaray

ÖZET

Türkiye’nin en büyük kapalı havzası olan Konya Kapalı Havzası’nda meydana gelmiş olan arazi değişikliklerinin incelenmesi, hem havzanın, hem de havza içerisinde bulunan sulak alanların (özellikle de Tuz Gölü’nün) geleceği açısından oldukça önemlidir. Bu çalışmada Konya Kapalı Havzası’nda arazi örtüsü/kullanımının zamansal değişimlerinin coğrafi bilgi sistemleri ve uzaktan algılama entegrasyonu ile belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla; 1984 ve 2011 yıllarında elde edilmiş LANDSAT sayısal uydu görüntülerinden faydalanılmıştır. Bu görüntüler ARCGIS ve ERDAS yazılımlarında işlenmiştir. Arazi örtüsündeki ve kullanımındaki değişimi görebilmek amacıyla görüntü zenginleştirme, geometrik, radyometrik düzeltme, görsel yorumlama yapmak için sınıflandırma, değişim analiz tablosu oluşturulması ve yorumlanması işlemleri gerçekleştirilmiştir. Konya Kapalı Havzası’nda amaca ulaşabilmek adına genel anlamda 5 sınıf oluşturulmuş ve bu sınıflar çerçevesinde 1984 yılından 2011 yılına kadar açığa çıkan değişimler analiz edilmiştir.

Anahtar Sözcükler: Konya Kapalı Havzası, Uzaktan Algılama, Landsat Uydu Görüntüsü, Görüntü işleme, Değişim Belirleme DETERMINATION OF LAND USE/COVER CHANGES IN KONYA CLOSED BASIN AREA WITH THE INTEGRATION OF GEOGRAPHIC INFORMATION SYSTEMS AND REMOTE SENSING

ABSTRACT

The detection of the multitemporal land use/cover changes occur in the Konya Closed Basin Area which is the largest basin in Turkey is essential for the sustainable management of both the basin and wetlands located in it (especial for the Salt Lake). The aim of this study is to determine the multitemporal land use/cover changes occur in the Konya Closed Basin Area through the integration of geographical information systems and remote sensing. For this purpose, 1984 and 2011 dated Landsat-5 TM data were used as base data which were processed using ArcGIS ve ERDAS softwares. Image processing procedure includes geometric and radiometric correction, image enhancement, classification and accuracy assessment stages.

Keywords: Konya Closed Basin,Remote Sensing,Landsat Sattellite İmages, İmage prossesing, Changes Determined.

1. GİRİŞ

Arazi örtüsü ve kullanımındaki değişim, doğal ya da insan etkisi ile meydana gelmektedir. Dünya nüfusu, ormanların yok olması, seller, yiyecek sıkıntısı, kontrolsüz yapılaşma başta olmak üzere birçok tehlikenin etkisi altındadır. Bu sorunların birçoğu arazi örtüsü ve kullanımı değişimleri ile doğrudan ilgilidir (Reis, 2007; Oğuz ve Zengin, 2007).

Uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemlerindeki gelişmeler yer yüzeyinin en dinamik unsurlarından birisi olan arazi örtüsünün veya arazi kullanım türlerinin belirlenmesi, doğal kaynakların etkin olarak kullanımı ve kırsal planlama çalışmalarında gereksinim duyulan temel çalışmaların ilk sırasında yer alır (Sezgin, 2006). Arazi örtüsü/kullanımı türlerinin belirlenmesi, doğal kaynakların etkin olarak kullanımı ve kırsal planlama çalışmalarında gereksinim duyulan temel çalışmaların başında gelmektedir. Söz konusu çalışmalarda Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama teknikleri yüksek doğruluk oranı, kısa çalışma süresi, uzun vadede düşük maliyet, vb. nedenlerle, son yıllarda en çok kullanılan yöntemlerin başında gelmektedir (Anonim, 2002).

Konya Kapalı Havzası’ndaki nüfus artışına paralel olarak, tarımsal (özellikle de sulu tarım yapılan) alanlarda görülen artış nedeniyle arazi kullanım ve arazi örtü tiplerinde son 20 yıldır yoğun bir değişim görülmektedir. Özellikle de yoğun olarak yeraltı sularının kullanıldığı tarım alanlarının zamansal ve güncel durumunun belirlenmesi, etkili yönetim stratejilerinin belirlenmesi bakımından son derece önemlidir.

Bu çalışmada çok zamanlı Landsat- 5 TM görüntüleri kullanılarak Konya Kapalı Havzası’nda arazi örtüsü/kullanımı değişimlerini belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın bir diğer amacı da; gelecek yıllarda, Konya Kapalı Havzası’nda ya da farklı bir bölgede yapılmak istenen herhangi bir arazi kullanım/değişim çalışmasına öncülük edebilmektir.

(2)

2. ÇALIŞMA ALANI ve KULLANILAN VERİ

Konya Kapalı Havzası (KKH), Türkiye'nin toplam alanının %7'sine denk gelen (Hollanda'dan %25 daha geniş) 5.426.480 ha’lık (Türkiye yüzey alanının yaklaşık % 7‘si) bir alanı kaplamaktadır. Konya Kapalı Havzası içinde;

Samsam Gölü, Kozanlı Gölü, Kulu Gölü, Ereğli Sazlığı, Eşmekaya Sazlığı, Beyşehir Gölü, Suğla Gölü, Hotamış Sazlığı, Bolluk Gölü, Tersakan Gölü ve Tuz Gölü olmak üzere toplam 11 sulak alan bulunmaktadır. Türkiye’nin en büyük kapalı havzası olan bu havza, 900-1050 m arasında rakıma sahip düz bir ovayla İç Anadolu Platosu’nun ana bölümünü oluşturmaktadır. KKH nın, % 45‘i kırsal alanlarda ve % 55‘i kentsel alanlarda olmak üzere yaklaşık 3 milyon kişi yaşamaktadır. Havza, Türkiye’nin tahıldan elde ettiği toplam gelirin % 9.2‘sini, baklagillerin % 6.2‘sini ve şeker pancarının da dahil olduğu endüstriyel mahsullerin % 8.5‘ini sağlamaktadır (Doğdu vd. 2007).

Çalışma alanımızın sınırları (4.848.380ha), Şekil 1’de görülmektedir.

Bu çalışmada, uzaktan algılama veri kaynağı olarak Landsat-5 çok spektrumla uydu görüntüleri kullanılmıştır.

Çalışmada, 1984 (TM) ve 2011(TM) yıllarına ait Landsat-5 verileri kullanılmıştır. Bu yıllara ait görüntüler çalışma alanı için 4 tam çerçeve şeklinde temin edilmiştir. Bu 4 uydu görüntüsünün oluşma tarihleri Tablo 1’de gösterilmiştir.

Landsat-5 algılayıcısının görünür ve yakın kızılötesi bölgede dört spektral bandı (VNIR;0.45-0.52 µm, 0.52-0.60 µm, 0.63-0.69µm ve 0.76-0.90µm, 30m), orta kızılötesi bölge- de iki bandı (SWIR;1.55-1.75µm ve 2.08-2.35 µm,30 m) ve termal kızılötesi bölgede bir bandı (10.4-12.5µm,120m) mevcuttur (Ekercin, 2008).

Şekil 1: Çalışma Alanı Sınırı

(3)

Görüntü işleme ve çok zamanlı uydu görüntülerinin değerlendirilmesi işlemleri ERDAS Imagine© and ArcGIS© yazılımları kullanılarak gerçekleştirilmiştir.

Tablo 1: Çalışmada kullanılan Landsat verilerinin tarihleri.

176/33 176/34 177/33 177/34

16.04.1984 16.04.1984 07.06.1984 23.06.1984

17.05.2011 17.05.2011 10.05.2011 10.05.2011

3. YÖNTEM

Konya Kapalı Havzası sınırları içerisindeki çalışma alanımızda, 1984 ve 2011 yılları arasındaki arazi örtüsünün ve kullanımının değişimlerini belirlemek, değişimlerdeki sonuçları analiz edebilmek amacıyla izlenen yol şu şekildedir:

Amaç kapsamında ilk önce havzanın 1984 ve 2011 yıllarına ait toplamda 8 tam çerçeveden oluşan Landsat-5 TM uydu görüntüleri USGS’den indirilmiştir. Bu uydu görüntülerinin işlenmesi aşamasında, öncelikle ham uydu görüntüleri geometrik ve radyometrik olarak düzeltilmiştir. Düzeltme işlemi; Konya Kapalı Havzası'nı kapsayan uydu görüntülerinin, UTM (Universal TransformMercator) koordinat sistemine referanslandırılması ile gerçekleştirilmiştir (WGS84, Dilim 36). Uydu görüntülerinin geometrik dönüşümü işlemi içerisinde gerçekleştirilen yeniden örnekleme aşamasında en yakın komşuluk yöntemi kullanılmıştır. Konya Kapalı Havzası'nın geniş bir bölgeyi kaplaması nedeniyle geometrik düzeltmede, ikinci derece polinomlar kullanılmıştır. Geometrik düzeltme işlemi esnasında karesel ortalama hatası ±0.5 pikselden yüksek olan kontrol noktaları elimine edilmiş olup her bir görüntü için yaklaşık 40 nokta belirlenmiştir.

Çalışmada kullanılan Landsat-5 uydu verilerinin birbirleri ile karşılaştırılabilmesi amacıyla, görüntüler radyometrik olarak düzeltilmiştir. Radyometrik düzeltme işleminin amacı atmosferik etkileri en aza indirmektir (Ekercin, 2008).

Düzeltme işlemi tamamlanan uydu görüntülerinden 1984 ve 2011 yıllarına ait mozaik uydu görüntüleri oluşturulmuştur.

Bu aşamada her yıl için 4 tam çerçeve Landsat-5 TM uydu görüntüsü kullanılarak 2 farklı yıla ait mozaik uydu görüntüleri elde edilmiştir (Şekil 2). Mozaikleme işlemi; çalışma alanının sınırları gereği, birkaç çerçeveden oluşan görüntüleri birleştirerek tek bir görüntü elde etme işlemidir. Bu işlemi gerçekleştirirken dikkat edilmesi gereken en önemli husus, çerçevelerde yer alan kenar çizgilerinin mozaik işlemine geçmeden önce yok edilmesidir. Bu yok etme işlemi görüntülerin kesilmesi ile yapılabilmektedir. Mozaik görüntülerinin oluşturulması aşamasında birçok farklı yöntem (örn. Histogram matching) uygulanmıştır. Bu gibi yöntemlerin kullanılmasındaki asıl amaç oluşturulmak istenilen mozaik görüntülerin (birleşim aşamasında) hatasız olabilmesidir. Bu yöntemle elde edilen mozaik görüntüler, çalışma alanının sınırlarına göre kesilmiştir (Şekil 1). Böylece arazi kullanımı ve değişimi için inceleme yapılacak olan bölgeye ait (KKH) altlık görüntü elde edilmiştir.

(4)

Değişimin ve kullanımın açıkça ortaya konabilmesi ve yorumlanabilmesi için sınıflandırma işlemi uygulanmıştır.

Sınıflandırma işleminin amacı, uydu görüntülerindeki her pikseli spektral özelliklerine göre farklı gruplara ayırma işlemidir. Sınıflandırma ile görüntüdeki objeler, belirlenen sınıflara ayrılarak tanımlanmaktadır. Çalışma alanı sınırının geniş bir alanı kapsamasından dolayı ve de karışıklık yaşanmaması adına araziyi sınıflara ayırmadan önce maskeleme yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntem alan içerisinde su-bitki-zemin ayrımını sağlayarak, sınıflandırmayı kolaylaştırabilmeye yarayan yöntemdir.

Maskeleme işlemi yapılması kararlaştırıldıktan sonra, yalnızca sulak alanların elde edilebilmesi için, görüntünün 4.bandı kullanılarak kontrolsüz sınıflandırma yapılmıştır. Bu 50 sınıflık kontrolsüz sınıflandırma sonucunda yalnızca sulak alanlar çıkarılmıştır. Yeşil bitki örtüsünün kolayca ayırt edilebilmesi için maskeleme işleminden önceki aşamada normalize edilmiş fark bitki indeksi (NDVİ) görüntüsü elde edilmiştir. Bu görüntü üzerinde yine 50 sınıflık kontrolsüz sınıflandırma yapılarak yeşil bitki örtüsü elde edilmiştir. Genel olarak açık alanların elde edilmesi ise, bitki örtüsü ile sulak alanların maskelenerek elde edilmesinden sonra çalışma alanından çıkarılmasıyla mümkün kılınmıştır.

Maskelenen görüntüler üzerinde çeşitli görüntü zenginleştirme yöntemlerine (filtreleme, kontrast artırımı) başvurulmuştur.

Maskeleme işlemi bittikten sonra ayrı ayrı elde edilen görüntüler üzerinde kontrollü sınıflandırma yapılmıştır. Kontrollü sınıflandırma yapılırken literatürde de yaygın olarak kullanılan, en yüksek olabilirlik algoritması (maximum likelihood) kullanılmıştır. Bu yöntemle 2 farklı yıl için oluşturulmuş maskelenmiş görüntüler (su, bitki, zemin) üzerinde her bir görüntü için 60 adet örnek nokta homojen olarak seçilerek kontrollü sınıflandırma işlemi gerçekleştirilmiştir. Örnek alanların kontrolü için bölgenin hava fotoğraflarından yararlanılmıştır. Öncelikle maskelenen görüntülerde su, yeşil bitki örtüsü, açık alanlar olarak sınıflandırılan görüntülerin her biri kendi içerisinde de tek tek ayrı özellikte olan alanlar düşünülerek, su ve sulak alanlar, tuz, tuzlu toprak, yerleşim ve açık alanlar, bitki örtüsü olmak üzere 5 ana sınıfa ayrılmıştır. Aslında öncelikli olarak bu ana sınıflar oluşturulmadan özellikle tarım alanları ve açık alanlar için ayrıntılı olarak 10 sınıf oluşturulup daha sonrasında çalışma alanı içerisinde yorumlama yapılarak bu sınıf sayısı 5’e indirgenmiştir. Ayrı ayrı maskelenen ve maskelendikten sonra örnek noktalar alınarak sınıflandırılan görüntüler son olarak overlay işlemi ile birleştirilmiştir (Şekil 3).

Şekil 2: Ham uydu görüntüleri ile bu görüntülerden oluşturulmuş mozaik uydu görüntüsü

(5)

Şekil 3: Sınıflandırılmış uydu görüntüleri

Sınıflandırma işlemi tamamlandıktan sonra 2 yıl için doğruluk analizi yapabilmek için aynı koordinat sisteminde tanımlanmış hava fotoğrafları ve sınıflandırılmış görüntü üzerine sistematik olarak 250 nokta atılmıştır. Atılan noktalar karşılaştırılarak hata matrisleri oluşturulmuştur. Bunun sonucunda sınıflandırılmış görüntülerin doğruluğu test edilmiştir. Doğruluk analizinden sonra ise 27 yılda arazi kullanımındaki değişimler, oluşturulan matrisler yorumlanarak, sonuçlar tablolarla ortaya konmuştur.

4. BULGULAR

4.1. Sınıflandırılmış Görüntülerin Doğruluk Analizi

Doğruluk analizi, sınıflandırması tamamlanan her iki yıl için de (1984 ve 2011) hava fotoğrafları ile uydu görüntülerinin karşılaştırılmasıyla yapılmıştır. Bu amaçla sınıflandırılmış görüntüler üzerinden seçilen örnek noktalardan yola çıkarak hata matrisi elde edilmiştir. Hata matrisi Kappa katsayısı ile istatistik olarak analiz edilmektedir. 0 ile 1 arasında değişen bu katsayı, hata matrisinin satır ve sütun toplamları ile köşegeni üzerindeki elemanlar kullanılarak hesaplanmaktadır (Jensen 1996, Richards and Jia 1999). Oluşan matris raporları Şekil 4 ve Şekil 5’te görüldüğü gibidir.

(6)

Şekil 4: 1984 yılı için doğruluk analiz sonuçları

Şekil 5: 2011 yılı için doğruluk analiz sonuçları

(7)

4.2. Çalışma Alanı İçerisindeki Arazi Değişimleri

Çalışma alanı içerisindeki arazi değişimi, 2 farklı yıla ait uydu görüntülerinin karşılaştırılması ile elde edilmiştir. Bu amaçla, 2 uydu görüntüsü sınıflandırılmış ve sınıflandırmanın doğruluğu tespit edilmiştir. Doğruluklar değişimlerin yorumlanabilmesi için yeterli seviyede bulunmuştur (%76-%80) .Çalışmada ayrıntılı olarak oluşturulan sınıflar toplam 10 adettir. Bunlar; bitki örtüsü 1,2 ve 3, zemin 1,2, su, tuz, tuzlu topraklar, kayaçlar ve yerleşim açık alanlar şeklindedir.

Bu oluşturulan 10 sınıf, çalışma alanı içindeki tüm yapıların hava fotoğraflarıyla karşılaştırılmasıyla elde edilmiştir.

Oluşturulan 10 sınıfın sınıfların yıllara göre arazi kullanım durumları ve toplam alana göre yüzdeleri Tablo 2’de görüldüğü gibidir.

Tablo 2: 1984 ve 2011 yıllarında arazi kullanım durumları

Oluşturulmuş 10 sınıfın yıllar arasında değişimlerini hesaplarken sınıflar kendi içinde daha genel düşünülmüştür. Bunun sebebi yalnızca arazi içerisinde genel değişimlerin elde edilmesinin daha sağlıklı olacağı düşüncesidir. Bu doğrultuda bitki örtüsü 1,2 ve 3 yeşil alanlar, zemin 1,2, kayaçlar, yerleşim ve açık alan, yerleşim ve açık alanlar adı altında genelleştirilerek değişim belirleme işlemine geçilmiştir. Tablo 3’de çalışma alanında 1984 ve 2011 yılları arasında çeşitli etkenlerle açığa çıkan değişimler ve yüzdelikleri gösterilmektedir.

Tablo 3: 1984 ve 2011 yılları arası oluşturulan sınıflara göre arazi değişimleri

Sınıflar 1984 2011

Alan (ha) % Alan (ha) %

Bitki örtüsü-1 58290.57 1.2 132334.02 2.6

Zemin-1 747255.04 15.4 1278975.69 26.4

Kayaçlar 904544.19 18.7 889956.63 18.4

Tuzlu Topraklar 188033.49 3.9 229611.58 4.7

Zemin-2 304277.94 6.3 246054.60 5.1

Yerleşim ve Açık Alan 1668925.80 34.4 1105368.39 22.8

Su 165997.35 3.4 149512.50 3.1

Tuz 42401.88 0.9 49827.15 1.0

Bitki örtüsü-2 129736.44 2.7 133960.68 2.8

Bitki örtüsü-3 638918.01 13.1 632779.47 13.1

TOPLAM 4.848.380.71 100 4.848.380.71 100

Sınıflar 1984 2011

Alan (ha) % Alan (ha) % Değişim (ha) %

Yeşil Alanlar 826945.02 17 899074.17 18.5 72129.15 1.5

Su ve Sulak Alanlar 165997.35 3.4 149512.50 3.1 -16484.85 -0.3

Tuz 42401.88 0.9 49827.15 1.0 7425.27 0.1

Tuzlu Topraklar 188033.49 3.9 229611.58 4.7 41578.09 0.8

Yerleşim ve Açık Alanlar 304277.94 6.3 246054.60 5.1 -104647.66 -2.1

(8)

5. SONUÇ

Bu çalışmada, Landsat-5 TM uydu görüntüleri ile 1984 ve 2011 yılları arasındaki arazi kullanım ve değişimlerin tespiti yapılmıştır. Bu değişimler, 1984 yılı için %80, 2011 yılı için %76 doğrulukla elde edilen sınıfların yorumlanmasıyla ortaya konmuştur. Literatürde uygun doğruluk seviyesinin %80 ve üzeri olması gerektiği savunulmaktadır. Literatüre göre 2011 yılı için elde edilen %76 doğruluk yeterli olmayacaktır. Fakat değişim incelemesi yapılan alanın oldukça geniş olması, özellikle yeşil bitki örtüsünün 1984 yılından sonra kendi arasında ve nadasa bırakılmış alanlarla karışmaya müsait olması sebepleriyle çalışmamızda 2011 yılı için elde edilen % 76’lık doğruluk, kabul edilebilecek bir doğruluk olmuştur.

Çalışmamızda elde edilen değişim oranlarına göre, çalışma alanı sınırları içerisindeki sulak alanlarda, özellikle Tuz Gölü ve çevresinde ciddi oranlarda bir azalış görülmektedir. Bu azalan toplam miktar 16484,85 ha’dır.

Ayrıca dikkat çeken başka bir oran ise havza içerisindeki tuzlu toprak oranındaki artıştır. Bu artışın sulak bölgelerdeki azalmayla doğru orantılı olduğu düşünülmektedir.

Yerleşim ve açık alanlarda büyük bir oranda azalış görülmektedir. Bu azalış bitki örtüsünün artmasına bağlı olarak ortaya çıkarılan sonuçtur. İşlenen tarlaların 1984 yılına oranla 2011 yılında daha fazla olması, tarıma ve yeşillendirmeye olan bağlılığın yıllar arasında artması haliyle açık alanların azalmasına sebep olmaktadır. Her ne kadar açık alanlarla yerleşim beraber değerlendirilse de yerleşim miktarında gözle görülür bir artış tespit edilmiştir. Toplamda 104647,66 ha’lık azalma gösteren alan büyük oranda açık alanlardan oluşmaktadır.

Yeşil alanlar olarak oluşturulan sınıfın içinde, doğal bitki örtüsü, otlaklar, meralar, tarım alanları gibi alt sınıflar mevcuttur. Sınırlar içerisindeki yeşil alanlarda genel anlamda bir artış görülmektedir. Artışın hangi yeşil alt sınıfında olduğunun tespiti başka bir çalışmamızda ortaya konacaktır.

TEŞEKKÜR

Devam eden bu proje Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK; 110Y303) tarafından desteklenmektedir.

KAYNAKLAR

Anonim, 2002. Harran Ova’sındaki Arazi Örtüsü Değişikliklerinin Uzaktan Algılama Teknikleri ile Belirlenmesi Pilot Projesi. Başbakanlık Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı.

Doğdu M.Ş., Toklu MM ve Sağnak C., 2007.Konya Kapalı Havzası’nda Yağış ve Yeraltı suyu Seviye Değerlerinin İrdelenmesi, I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan,Sayfa:394-401, 2007, İTÜ, İstanbul Ekercin S.,Örmeci C.,2008 Tuz Gölü’ndeki Su Rezervi Değişiminin Çok Zamanlı Landsat Uydu Görüntüleri ve Eş – Zamanlı Yersel Ölçmeler ile Analizi,İTÜ Dergisi Cilt:7,Sayı:1,29-40

Ekercin E.,Dadaşer Çelik F.,Orhan O.,Özdoğan G.,2013.Tuz Gölü alt Havzası’nda Landsat 5-TM Verileri ile Kuraklık İndekslerinin Oluşturulması ve Zamansal Değişim Analizi,TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası,14. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı,Ankara

Jensen, R.J. 1996. Introductory Digital Image Processing A Remote Sensing Perspective, ISBN 0-13-205840-5, 318.

Oğuz H.,Zengin M.,2007.Erzurum Kenti Arazi Örtüsü/Arazi Kullanım Değişimlerinin(1987-2007)Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Yardımıyla Belirlenmesi,3.DEÜ CBS Sempozyumu,10-12 Aralık,2009

Onur I., 2007.Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Yöntemleriyle Kıyı Bölgelerde Arazi Örtüsü/Kullanımı Değişimlerinin İzlenmesi ve Analizi:Antalya-Kemer Örneği,İTÜ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi,İstanbul

Özdemir İ.,Özkan U.,2003. Armutlu Orman İşletme Şefliğindeki Orman Alanlarındaki Değişimlerin Landsat Uydu Görüntüleri Kullanılarak İzlenmesi,Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri:A,ISSN:1302- 7085,Sayfa:55-66

(9)

Reis, S., 2007. Rize İlinin Arazi Örtüsündeki Zamansal Değişimin (1976-2000) Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemi İle Belirlenmesi,TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemleri Kongresi, 30 Ekim –02 Kasım 2007, KTÜ, Trabzon

Sezgin E.,2006.Uzaktan Algılama(UA) ve Coğrafi Bilgi Sistemi(CBS) Teknikleri Kullanılarak Uludağ Üniversitesi Yerleşkesi’nde Arazi Örtüsü/Kullanım Türlerinin ve Zamansal değişimlerinin Belirlenmesi,Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi,Bursa

Referanslar

Benzer Belgeler

Aşağıdaki işlemleri örnekteki gibi en alttan

Bu olaydan sonra Septimum eski görkem iyle birlikte eski önem ve de­ ğerini de tamamen yitirm işti.. Nitekim Fatih Sultan Mehmed İstanbul’u fet­ hettiğinde

After the Islamic revolution, national, cultural, and traditional art were observed in culture and art and young painters were interested in Iranian traditional arts and sometimes

The aspects and components affecting the ERP utilization with the approach of human resource empowerment in Education were identified at the present research by the

Çalışma metodu; uydu görüntüsünün elde edilmesi, görüntü üzerinde radyometrik düzeltmelerin yapılması, band birleştirme işleminin yapılması, çalışma alanı

‘2002 Yûnus Nadi Fotoğraf Ödü­ lü ’ne ise Şakir E czacıbaşı, Orhan Erinç, İsa Çelik, Ara G üler ve Paul M cM illen’dan oluşan seçici kurul ta­ rafından

Ulaşım coğrafyası açısından İstanbul Boğazı’nın önemini anlamak için gemi trafiğine bakmak gerekir. Bilindiği gibi boğaz Karadeniz’i Marmara, Ege ve

different from the postcolonial critics of security (see below), Ayoob suggested that insecurities experienced by peoples and other non-state actors as well as the global