44 Bilim ve Teknik
ABD’nin Iowa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi araştırm a c ı l a r ı , prostat kanseri tümörünün yayılması- nı önleyecek bir yöntem geliştirdik- lerini açıkladılar. Anatomi ve Hücre Biyolojisi Bölümü başkanı Prof. Mary J.C. Hendrix başkanlığındaki ekip, Cancer Research dergisinin Ağustos sayısında yayımlanan raporda, E-cad- herin adlı, prostat hastalarında azal- mış ya da tümüyle kaybolmuş bir proteini eski düzeyine getirmenin, prostat kanserinin yayılmasını ketle- diğini bildirdi. Dr. Hendrix, araştır- ma sonuçlarının prostat kanseri teda - visi için yeni bir strateji oluşturulma- sına yardımcı olacağı görüşünde.
Prostat kanseri Amerikalı erkek- ler arasında en çok rastlanan kanser türü. Kanserle ilintili ölümler sırala- masında da ikinci sırada yeralıyor.
Gerçi kansere erken dönemlerinde
kolaylıkla tanı konup tedavi edilebi- liyor, ama bazı tümörler gene de yayı- lıyor.
Hendrix, "hastalığın ilerleyişi be- lirli aşamalardan geçiyor; bunlardan biri de moleküler değişimler" diyor.
Araştırmacıya göre prostat kanserinin daha başarılı bir tedavisi için bu mo- leküler değişimleri belirleyebilmek ve bunların hastalığın ilerleyişinde ne gibi roller üstlendiklerini anlamak gerekiyor. E-cadherin, normal epitel (örtüdoku) hücrelerine bütünlükleri- ni korumada yardımcı olan ve hücre- lerin birbirlerine yapışmasını sağla- yan bir molekül. Aslında gerek Iowa Üniversitesi araştırmacıları, gerekse Başka araştırmacılar, E-cadherin dü- zeylerindeki azalmayla prostat kan- serinin yayılma eğilimi arasında bir ilinti görmekteydiler. Hendrix baş- kanlığındaki ekibin yaptığıysa, E-
cadherin’in genetik mühendisliği yo- luyla hücrelere yeniden konulması- nın, prostat kanserinin bedenin baş- ka bölgelerini istila etmesini önleye- bileceğini göstermek.
Araştırma ekibi, bir sıçandan al- dıkları prostat kanseri hücre l e r i n e , boşalmış ya da azalmış E-cadherini yeniden aşıladıklarında kanser hüc- relerinin birbirlerine yapışma yete- neklerinde olağanüstü bir artış görül- dü. Teknik, kanserli hücrelere epitel bütünlüklerini yeniden kazandırma- nın ötesinde, kanserin bedendeki or- ganlara ve dokulara sıçramasında rol oynayan enzimlerin salgılanmasını da ketledi. Iowa Üniversitesi ekibi, şim- di bu proteini kanserli hücrelerde do- ğal yolla yeniden çoğaltabilmek için gen tedavisi yöntemleri üzerinde ça- lışıyor.
http://www.eurekalert.org/releases/uiowa-uri072899.html
Prostat Kanserine Protein Aşısı
İçinde iki Türk doktorun da yer aldığı çokuluslu bir araştırma grubu, ameliyat acısıyla ameliyat sonrası en- feksiyon kapma tehlikesi arasında ola- sı bir ilintiyi ortaya koydu. Ortaya çı- kan mekanizma şöyle işliyor: Bedenin enfeksiyona karşı savaşma gücü, do- kudaki oksijen miktarına bağlı. Araş- tırmacılarsa, acının oksijen miktarını azalttığını, dolayısıyla da enfeksiyon riskini arttırdığını keşfettiler.
Sonuçları İngiliz tıp dergisi Lan- cet’te yayımlanan araştırmayı yöne- ten, California Üniversitesi (San Fran- sisco) Tıp Fakültesi doçentlerinden Daniel I. Sessler. Araştırmada görev
alanlar arasında Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi Anastezi ve Genel Yo- ğun Bakım Bölümü’nden Dr. Ozan Akça ile, Washington Üniversitesi (St.
Louis) ekibinden Cem Arkılıç da bu- lunuyor.
Araştırma sonuçlarını değerlendi- ren Sessler, “alanımızda genel inanış, bedenin enfeksiyonla savaşımında en büyük etkenin, dokuların yeterince oksijenlenmesi olduğu yolunda” di- yor. Araştırmacıya göre yeterince bas- tırılmamış acı, oksijenlenme sürecini olumsuz yönde etkiliyor. Bu da, bede- nin enfeksiyona karşı başlıca savunma aracı olan ve saldırganları oksijenin
yardımıyla öldüren nötrofil adlı hücre- lerin etkinliğini azaltıyor.
Viyana Üniversitesi Hastanesinde yürütülen klinik deneyde, diz ameli- yatı sonrası bakımda tutulan 30 hasta- ya dokudaki oksijen basıncını ölçen birer aygıt takılmış. Hepsine ameliyat sonrası yapılan standart uygulama ge- reği, damar içinden uyuşturucu ilaç verilmiş. Ancak buna ek olarak hasta- lardan bazılarının dizlerine, ameliya- tın sona ermesinden hemen önce li- dokain adlı yerel uyuşturucu enjekte edilmiş.
Deneyin sonunda, ameliyat sıra- sında en az acı duymuş olanların, yani operasyon bölgesine ek olarak lidoka- in verilenlerin dokularında, ötekilere göre çok daha yüksek oranlarda oksi- jenlenme görülmüş. Bu oksijen fazla- lığının, ameliyat sonrası enfeksiyon riskini yarı yarıya azaltacak düzeyde olduğu da araştırmacılarca belirlenmiş.
Sessler, “ameliyat acısının yeterin- ce bastırılmaması, hâlâ sıkça rastladı- ğımız bir olgu” diyor. “Oysa araştırma sonuçları, acının tam olarak bastırıl- masının, yalnızca hastaya rahatlık sağ- lamakla kalmayıp, enfeksiyon riskini de önemli ölçüde azalttığını kanıtlı- yor.”
http://www.ucsf.edu/pressrel/pr0799/073001.html
Ameliyat Acısı, Enfeksiyon Tehlikesini Artırıyor