• Sonuç bulunamadı

Analiz Raporu Altı Yılda Suriye nin Tohumu ve Hasadı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Analiz Raporu Altı Yılda Suriye nin Tohumu ve Hasadı"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

(2)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

Analitik Rapor

(3)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

Index

Önsöz ... 3

Birinci: Kazanç ve kayıp hasadı ... 3

1-Rejim: ... 3

2-Sivil ve Siyasi Muhalefet: ... 5

3-Silahlı Muhalefet: ... 6

4-Savaşçı İslami Gruplar: ... 6

5-Kürt Güçleri: ... 8

İkinci: Suriye Nereye Gidiyor ... 9

1-Siyasi Düzey: ... 9

2-Askeri Düzey: ... 10

(4)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

Önsöz

S

uriye’nin siyasi tarihinde 2011 mart ayında başlayan halk hareketi bütün bölgede bir dönüm noktası olmuştur, Suriye bir savaş sahası olarak uluslararası 40 devletin direk ve dolaylı olarak iştirak etiği hesaplaşma savaşına dönüşmüştür, ayrıca 90 devletten yabancı savaşçıları Suriye’de savaşması biliniyor, bu durum Suriye toplumunu ve devletini etkilemiş ve bu dönemde dramatik bir şekilde yüzlerce küçük büyük çapta faaliyet yürüten guruplar çıkmıştır, ve Suriye'nin bir çok bölgelerine hakim olmuşlardır, 2011 mart ayına kadar rejim Suriye’deki hayatın her alanını ateş ve demirle baskı altında hakimiyetini sürdürüyordu, ama 2012 yılının sonunda sadece üçte birine hakim kalmıştı ve korku devleti yıkılmıştı, o zamanda sokaklarda görünmesiyle birlikte korku salan istihbarat unsurları ve komutanları esir alındıkları veya birimlerinden ayrıldıktan sonra muhalif gurupları tarafından görünümleri ve sorgulanmaları hızlı bir değişim yaratmıştır, bütün Suriye genelinde 2011'den önce bir hiçken 2012 'de muhalefet parçalanmadan bölünmeden önce hakim oldular, lakin içerden çıkan yenilgiye sebebiyet veren bazı etkin olanların tarafında yenilmeye ve küçülmeye maruz kaldılar DAEŞ gibi, ayrıca diğer taraftan Kürt milisleri 2011 yılında yaklaşık hiç noktasından taşınıp yerel ve uluslararası düzeyde etkili oyuncu olmuşlardır, uluslararası güçlerden çelişkili olmalarına rağmen onlardan destek almayı başardılar müstakil bir kanton kurdular .

Bu rapor halk ayaklanmasının altıncı yılı anma gününde etkili olan Suriyelilerin 6 yılın hasadını göstermektedir, ve dış güçlerin etki düzeyine değinmeden 2017 yılının geleceğini göstermektedir.

Birinci: Kazanç ve kayıp hasadı

1-Rejim

Suriye rejimi, muhalif halk ayaklanması ilk günden itibaren şuana kadar bastırmaya çalıştı ve aşırı güç kullanarak bütün yolları denedi, Bunun yanında siyasi ve medya ve kanuni yolları da kullandı, 2012 yılının ilkinde devrim sivil halk hareketi silahlı mücadeleye dönüşmesiyle rejim kademeli olarak kontrolündeki bölgeleri kayıp etmeye başladı, 2012 yılı sonunda

(5)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

%100 hakim olduğu Suriye topraklarından sadece1 %30 kalmıştır ve mutlak hakimiyeti olan toprakları kayıp etmeye başlamıştır, ve İran ve Rusya desteğine rağmen sadece %40na hakim olabilmişimdir.

Rejimin hızlı gerilemesi İran’ının direk müdahale etmesine neden olmuştur ve İran devrim muhafızlar ve Hizbullah milisleri 2012 yılında ilan etmeden müdahale etmişlerdir, ayrıca İran Afganistan ve Pakistan uyruklu milisleri de beraberinde getirdi, ve böylece İran’ının konumu yardımcıyken baş rolde oynamaya başladı ve İran kuvvetleri ile yabancı milisleri askeri operasyonları yönetmeye başladı, ve rejim güçlerinin rolü destekleme konumuna dönüştü,

2015 yılın son çeyreğinde Suriye'ye Rusya lojistik, teknik, siyasi, ve diplomatik destek sağlarken direk askeri müdahalede bulundu. 2016 yılının sonunda Rusya dışişleri bakanı Sergi Lavrof açıklamasında Rusya Suriye'ye müdahale etmeseydi Suriye Rejimi birkaç hafta içinde düşme ihtimali vardı dedi, Rusya Suriye Rejimi düşmemesi için müdahale etti dedi.

Rusya’nın müdahalesi kullanılan şiddetin şeklini başka boyutlara taşımıştı, ve Rus uçakları bilinen bütün füzelerle yakıp yıkma taktiğini kullanmıştı, ayrıca Rus güçleri rejim ve İran güçleri gibi DAEŞ ve Kürt güçlerin kontrol ettiği bölgeleri hedef almadan sadece muhalif güçlerin kontrolü altında olan bölgeleri hedef almıştı.

Rus müdahalesi somut sonuçlar elde etmişti, ve rejim Lazkiye kırsalında Cebel Ekrad ve Türkmen dağının büyük alanlarını ele geçirmişti, ve2016 yılın sonunda Halep şehrini tamamen ele geçirmişti, ayrıca Rus ve rejim güçleri Palmiye şehrinde bulunduğu zamanda DAEŞ şehri gizli bir şekilde ele geçirdikten sonra rejim güçleri ikinci defa tekrar kontrol etmişti.

Rejim bombardıman ve kuşatma yoluyla ilerlemeler kaydetmişti, ve 2015 yılında düzenli bir şekilde kuşatılmış alanları ile yerel anlaşmalar imzaladı, bu anlaşma savaşı muhalifler aileleri ile birlikte bölge dışına çıkarmaktır, bu durum geçtiğimiz iki yıl içinde sık sık İdlip şehrinde yaşanmıştı, ve Dariya şehrinde şehrin sakinleri tamamen çıkarılmıştı, Halep şehrinin sakinleri de çoğunluğu çıkarılmıştı.

lakin rejim güçlerinin 2015 yılından beri düzenli olan ilerleyişi rejimin müreffeh bir siyasi durum yaşaması anlamına gelmez, rejim yerde olan aktörlerin arasında bir aktör haline gelmişti, ve neredeyse siyasi ve askeri kararların tamamına sahip olmamıştı, çünkü Rus ve İran ve hatta Hizbullah

1 Morris, Loveday, Assad regime 'controls less than a third of Syria', claims former premier, The Independent, 14/8/2012: https://goo.gl/oqUiqa

(6)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

güçleri Suriye ordusunun askeri hareketlerini kontrol ediyordu, ve rejimin kontrolü altında olan bölgelerde toplumun örgütlenme işlerine müdahale ederek orduyu milis gruplarına çevirmişti ve bu milisler askeri kurumlarda çalışan bağımsız subaylar tarafından yönetilmektedir.

2-Sivil ve Siyasi Muhalefet

Hareket başlangıçta sivil şeklini almıştı, bu hareket herhangi bir örgütlenme çerçevesine sahip olmamıştı, ve 50 yıldan fazla toplumun örgütlenme hakkı olmamıştı.

Lakin hareketin başlamasından birkaç ay sonra yerel sivil gruplar kendilerini (koordinasyonlar) adı atında örgütlenmeye başladılar. Bu örgütlenmeler mahallelerle ve sonra şehirlerle bağlı olup yerel şeklini almıştır, ve bir sonraki aşamada bu koordinasyonlar birbirileriyle toplanmaya başladılar, ayrıca başka şehirlere giden gruplar ortaya çıkmıştı.

İçerde olan sivil hareketlilik ile paralel olarak, dışarda olan siyasi aktivistler siyasi kuruluşlar oluşturmak için harekete geçmeye başladı, 2011 yılı çok sayıda hareketler, toplanmalar ve konferanslar gördü, ve birçok projeler sunuldu, lakin en önemli proje ‘’Suriye Ulusal Konseyi’’

projesi hayata geçerek konsey geniş ölçüde uluslararası tarafından kabullenme kazanmıştır.ve onun gibi şanslı bir muhalif kuruluş olmamıştı.

Lakin konsey başladıktan birkaç ay sonra bölgesel ve Suriyeli sorunlarla karşı karşıya geldi, bununla birlikte konseyi genişletip yada bir yedeğini oluşturmak için devamlı baskılar yaşadı. Bu durum kasım /2012 tarihinde Doha’da art arta iki görüşme yapmasıyla sona erdi, birincisi: Suriye Ulusal Konseyini genişletmek, ikincisi: yeni bir kumun ‘’Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonun’’ kurulması.

Fas Marakeş kentinde Suriye dostları tarafından gerçekleşen kongrede koalisyonu kuruluşundan Bir kaç hafta sonra Suriye koalisyonu temsilcilik kazanmıştır. Lakin bazı devletlerin katılmasına rağmen itiraz ve anlaşmazlık durmadı, ve Suriye koalisyonuna baskılar ilk 6 ay içerisinde başlamıştır, yeni üyeler eklenmesi gerekçesiyle ve çoğunlukla katılım eden Suriye dostları devletleri tarafından toplantıya davet ettiler ve bu devletlerin elçileri ve istihbaratı karanlık odalarda baskılar sonucunda koalisyona yeni üyelerin eklenmesi 31/5/2013 tarihinde karara bağlandı.

Cenevre 2 toplantısı gerçekleşerek siyasi muhalefet için çok önemli bir durak oldu. Rejimle ilk olarak karşı karşıya oturmuş oldular, ve bütün huzurunda ve uluslararası nazarında çok önem taşıyan bir toplantı gerçekleşti.

(7)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

2015 yılı sonunda siyasi muhalefet uluslararası ve bölge devletleri tarafından başka bir baskıya maruz kaldı. Suriye muhalefeti gurupları katılımıyla genişletilmiş Riyad kongresi yapıldı, ve Suriye müzakereleri yüksek konseyi seçildi, böylece Suriye koalisyonu yeni teşkilatın parçası olarak muhalifleri temsilen müzakereleri yürütme sorumluluğunu nazaran üstlendi. ve siyasi iletişim temsilciliğini yarı yarıya koalisyonla paylaşarak sorumluluk almış oldu.

Ayrıca Suriye ulusal konseyi 2013 yılında Suriye rejiminin müesseselerini idaresinin yerine geçici hükümet kurdu idari işleri ve dış muhalefeti ile iç muhalefeti arasında irtibata sağlayıcı bir rol üstlendi, ancak hiç etkili proje sunmadı ve önemli bir hizmette bulunamadı, kendileri ve destekçileri sadece bu geçici hükümeti ayakta tutma çabaları hedef haline geldi.

3-Silahlı Muhalefet

Rejime karşı olan halk ayaklanmasının ilk günlerinde rejim eylemcilere karşı şiddet kullanmaya başladı, ordu güvenlik güçleri ile beraber eylemcilere doğrudan ateş etmeye başladılar, rejimin bu uygulamalar nedeniyle orduda ve güvenlik güçlerinde çalışan askerler ayrılmasına neden oldu ve gittikçe ayrılanların sayısı artmaya başladı.

2011 yılın yarısında özgür ordu kurulması ilan edildi, ve sonra her bölgede gruplar kurulmaya başladı, 2012 yılında kurulan grupların sayısı 1000 gruptan fazla kurulmuştu, diğer tahminlere göre grupların sayısı 2000 gruba ulaşmıştı.

ÖSO hiç bir zaman örgütlenmiş bir şekil almadı ve ÖSO grupların çoğunluğu böyle isimlerle sonradan kendileri tarafından adlandırılıp genel sıfat taşımalarına rağmen İslami gurupların arasında yer almayan guruplardır.

Özgür ordunun grupları İslami gruplar, DAEŞ, rejim ve rus uçakları tarafından hedef alınmıştı, özellikle (Hama kırsalında Ceyşul İzze kampını Rus uçakları tarafından bombalanmıştı), bu gruplar 2012 yılında Suriye’nin birçok alanına kontrol ediyordu ama 2017 yılında faaliyetleri azalmıştı.

4-Savaşçı İslami Gruplar

2011 yılın sonunda ve 2012 yılın başlangıcında İslami gruplar ortaya çıkmaya başladı, lakin 2012 yılında bu gruplar dini kimliklerini gizlemeyi seçti, özgür ordu gibi görünmeye denedi, ve hatta ‘’El Kaide örgütü’’

‘’Cephet El Nusra’’ adı taşıyarak utangaç fikirsel ve medyada varlık

(8)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

göstermeyi seçti, ve dış vizyonunu empoze etmeden toplumun kurallarına uyup arzularına tutarlık gösterip kabar davranmaya başladı.

Lakin bu tablo 2012 yılının dördüncü çeyreğinde yavaş yavaş çelişmeye başladı, ve 2013 yılında daha açık bir şekle dönüşerek El Kaide örgütü Bin Ladin’i övmeye başladı, ve İslami gruplar özgür ordu gibi olmasını reddetmeye başladılar, ayrıca muhalif Suriye toplumu İslami devleti, şeriatı tahkim ve Allah’ın indirdiğiyle hüküm etmek gibi konulara girdiler….

Nisan 2013 yılında Suriye’de savaşan grupların haritasında, Suriye’nin ve bölgenin çağdaş siyasi tarihinde bir dönüm noktası olmuştu, Ebu Bekir El Bağdadi El Nusra cephesinden ayrılığını duyurarak Irak Şam İslam Devleti kurdu (IŞİD- DAEŞ).

Örgüt 2013 yılın geri kalanında muhaliflerin kontrolü altında olan bölgelerde askeri ve sivil grupların geri kalanları ile gizli savaş aşamasına girdi, bu dönemde alan geniş bir çapta suikast ve kaçırma olaylar görüldü, bu olaylar sivil aktivistleri, medyacıları ve askerileri hedef alarak bu eylemleri kimin yaptığı bilmiyor.

2013 yılın sonunda DAEŞ ve geri kalan diğer gruplar arasında gerginlik atmaya başladı, bu durum 2014 yılın başında askeri karşılaşmayla sona ererek DAEŞ örgütünü Halep şehrinden dışarı çıkarıldı, ve diğer grupları Rakka şehrinden dışarı çıkarıldı, o zamaneden beri DAEŞ örgütü kontrol alanlarını genişlettirdi, ve böylece 2014 yılı sonundan bu güne kadar Suriye alanının yarısını kontrol etmektedir.

2015 mart ayında İslami Ahraruş Şam hareketi ve El Nusra diğer gruplarla birlikte ‘’Fetih Ordusu’’ adında askeri bir ittifak kurdular, bu ittifak 2015 yılında İdlip şehrine kontrol etti, bu şehir merkezi rejimin elinden düşen ikini bir merkez olarak muhalif grupların kontrolü altında olan ilk şehir merkezi olmuştur, o zamandan beri bütün İslami gruplar ve muhalif gruplar herhangi bir askeri başarı elde edemedi.

2016 yılında El Nusra ismini değiştirip ve El Kaide örgütünden ayrıldığını duyurdu, ve İdlip şehrinde nüfuzunu ve kontrolünü arttırmak için çaba sarf etmişti, farklı grupları hedef almaya başladı, böylece kuzeyde olan grupları zayıflı, 2017 yılında yeni kurulan ‘’ Cebhet Tahrir El Şam’’ adı atında bu grup İdlip şehrinde ve civarında olan Halep, Hama ve Lazkiye bölgelerinde ana bir grup olmuştur çünkü bu bölgeler rejimin kontrolü dışında olmuştur.

(9)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

5-Kürt Güçleri

Kürt toplumu genellikle Baas rejiminden zulüm gördü, ve milli ayrımcılık politikasını benimsedi, 2011 yılından önce siyasi Kürt aktivistler zulümler gördü.

Lakin 2011 yılında başlatılan kalk ayaklanmasında Suriye rejimi Kürtlere olumlu politikalar üretmeye başladı,1962 yılında Hasake referandumunda kendilerinden çekilen vatandaşlık geri verildi, ve nevruz günü kutlamaları için izin verdi, ayrıca PYD unsurlarını tekrar bölgelerine dönmeleri izin verildi, ve iki düzeyde silahlanma ve sivil olarak örgütlenme işleri yapmak için izin verildi.

2012 yılından beri PYD’nin silahlı grubu olan YPG resmi bir şekilde var olduğunu duyurdu, rejim kendilerine Halep kırsalında olan (Ayin El Arap, Kobani) (Afrin) şehirlerini ve Hasake kırsalındaki geniş alanları teslim etti.

Ve 2013 yılında PYD Hasake, Afrin ve Ayin El Arap (Kobani) bölgelerinde özerk yönetim kurduğunu ilan etti.

PYD’nin Moskova, Tahran ve Şam ile ayrıcalıklı ilişkisiyle paralel olarak 2014 yılından beri Kürt milisleri ABD ile esaslı bir ortağa dönüştü

Bu milisler 2015 yılında (Ayin El Arap, Kobani) şehrine kontrol etmek için terörle mücadele etmek amacıyla uluslararası koalisyondan destek aldı, ve dünya medyasında savaşları kapsandı, ayrıca Türkiye sınırına yakın olan (Tel Abyad) şehrinde DAEŞ örgütü ile savaştıktan sonra ele geçirdi.

2015 yılın sonunda (Demokratik Suriye Güçleri) adında yeni bir güç kurulması duyuruldu, ve güç tamamen PYD ve YPG benzeri gibidir.

2016 yılında demokratik Suriye güçleri Halep kırsalındaki Suriye muhaliflerini hedef aldı, Afrin şehrinden çıkıp stratejik Tel Rıfat şehrine kontrol etmesiyle dikkat çekici bir ilerleme kaydetti, ayrıca Azez ve Maree şehirlerine ulaşmayı denedi. Bu savaşlar esnasında Suriye rejimi çoğunluğu Şii olan ve ÖSO kuşatması altında olan (El Nubbul ve El Zehra) kasabalarını ele geçirmek için başka bölgeden saldırı düzenleyip kuşatmayı kırdı, bu savaşlar Halep şehrini kuzey kırsalından ayırmasına yol açtı, sonra Suriye’nin Kürt bölgelerinde federalizm ilan edildi.

Demokratik Suriye güçleri saldırılarını devam ettirerek Fırat nehrinin batısında yer alan ve DAEŞ kontrolünde olan Minbiç şehrine tamamen kontrol etti, Fırat batısına ilerlemesi önemli bir hedef olmuştu çünkü coğrafi olarak Kürt bölgelerini birbirine bağlama istemişti ve bunu Hasake bölgelerini Fırat doğusuna Ayin El Arap (Kobani) ve Minbiç şerhlerine bağlayıp ve bu noktadan Fırat batısındaki Afrin şehrine kadar ulaşması bir

(10)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

hedef olmuştu, ancak Türkiye buna şiddetle karşı gelmişti ve bölgeler birbirine bağlanmaması için Kürt güçlere karşı engel olmak amacıyla Fırat Kalkanı gruplarını destekledi, aynısını demokratik Suriye güçleri de DAEŞ ile Rakka kırsalında savaşarak ilerlemeler kaydediyor. demokratik Suriye güçlerinin 2016 yılın sonunda kontrol oranları tüm Suriye topraklarında

2yaklaşık 16.5%

Genellikle PYD Suriye sahasında ve bölgede önemli bir aktör haline dönüşmüştür, ayrıca Washington, Moskova ve Tahran ile benzersiz bir ittifak kurmayı da başarmış oldu.

İkinci: Suriye Nereye Gidiyor

Suriye halk ayaklanmasının 6 yıl geçti görünen o ki durum her zamankinden daha karmaşık görülmektedir, Suriye deki güçlerin çıkarları geçmiş dönemlerden daha fazla birbiriyle çatışması su yüzüne çıktı ve biride savaşın kaderini belirleyecek imkanı yok. Ayrıca hiç biride kolayca geri adım atamaz hale gelmişti.

Aşağıdaki gibi 2017 yılına kadar kısa vadede geleceğe bakabilirsiniz:

1-Siyasi Düzey

Belki uluslararası toplumlar Suriye’de siyasi çözüm arayışını daha da ileri götürecek, ve daha fazla Cenevre görüşmeleri olacak, lakin Esat sız bir çözüm beklemiyor, Esat rejiminin başı Beşar Esat'ı çözüm dışı bırakmak gibi anlayış yok, sürdürülen çabalar Esat rejimi ile Suriye muhalefeti arasında siyasi intikalin şekli görüşmesi ve ittifakın sağlanması yönünde ve iki taraf arasında Suriye’nin yeni anayasası tartışılıyor.

Ve Suriye’de etkin devletler özellikle Türkiye ve Rusya ateşkes tespit ve muhafaza etme çabaları, siyasi çözüm ortamını hazırlama yönünde olması bekleniyor. Ve başka devletlerin de bu gösterilen çabalara destek olmaları beklenmektedir. Suudi Arabistan'ın ve Katar Ürdün gibi Suriye de siyasi çözümü destekleme ve aynı zamanda teröre karşı mücadele etmeye destek olmaları beklenmektedir. Ve Suriye’nin bölünmesi çıkış yolu olmayacaktır ve çözümü getirmeyecektir, ayrıca Suriye siyasi muhalefeti Suriye ulusal konseyinin ve Suriye müzakereleri yüksek konseyi faaliyetlerinde gerileme

2 Askeri Nüfuz Haritası: kasım 2016. Jusoor Araştırma Merkezi, 01/12/2016/

https://goo.gl/P631zM

(11)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

sürecektir ayını zamanda Mısır ve Moskova platformlarında ilerleme beklenmektedir özellikle de bu taraflar arasında komite birliği sağlanırsa Suriye muhalefetini temsil etme düzeyine gelebilirler böylece Suriye’nin çözüm görüşmeleri içerisinde kendilerine temsil hakkı verip rejimle müzakere edebilirler.

2-Askeri Düzey

Suriye rejimi DAEŞ savaşlarında Suriye çölünde Rakka kırsalının batısına ve güneyine uzanıp Tabak şehrinin güney kısmını kontrol edip, kontrol alanlarını çoğaltabilir.

Ama Suriye’nin geri kalanında rejim muhalifleri İdlip şehrine veya Fırat Kalkanı güçlerin kontrolü altında olan bölgelere çıkartmak için Şam’ın doğu guta bölgesinde bu muhalifleri daraltmayı amaçlayacaktır. Ayrıca rejim diğer bölgelerde uzlaşmaları empoze ederek muhaliflere askeri operasyon düzenlemeden Daraa şehrinde bunu yapmaya çalışmıştır.

Lakin rejim kısa vadede İdlip şehrinde muhaliflere karşı askeri operasyon düzenlemesi muhtemel değildir.

Fırat kalkanı operasyonları genişlemesi önünde, ABD ve Kürt müttefikleri tarafından engellerle karşı karıya gelip devam etmesi mümkün olabilir, ve bu iki ihtimale yol açmaktadır, Fırat Kalkanı güçleri demokratik Suriye güçleri ile Minbiç şehrinde çatışması yada rejim güçleri ile son kontrol ettiği Halep’in kuzey kırsal bölgelerinde çatışması, Fırat Kalkanı güçleri Rakka şehrine yönelmek amacıyla kendilerine yol açıp ve ilan ettikleri bu operasyonların hedefi 500 3km² bir alamla güvenli bölge inşa edilmesi. İkini ihtimal ABD, Türkiye ve Rusya anlaşmaları, ve bu çatışma olmadan demokratik Suriye güçleri kendi bölgelerinden Rakka şehrine ilerlemek için yolu açmasıyla Ankara destekli muhalif gruplar ve Washington destekli demokratik Suriye güçleri ile iştirak edip Rakka şehrinde DAEŞ örgütüne karşı savaşmalarına yol açacaktır

Suriye’de DAEŞ örgütün nüfuzu azalmış sanılarak Deyrizor şehrine tamamen kontrol etmeyi deneyecektir, ve orada kuşatılmış mahallelerde rejim güçlerin geri kalanları çıkartılacaktır, DAEŞ Musul şehrinden Suriye’ye çekilen unsurlardan yaralanıp saflarını güçlendirecektir ve Suriye ana kalesi olan Rakka şehrini takviye etmesinden dolayı bu yıl DAEŞ Rakka şehrinde kayıp göstermesi mümkün değildir, lakin orada kendilerine karşı

3 Erdoğan: Suriye Kuzeyinde Beş bin kilometrekarelik "güvenli bölge" istiyor.

03/10/2016/ Bugün Rusya. https://goo.gl/9ldCYk

(12)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

daraltma olacaktır. Diğer yandan DAEŞ örgütü kuzeyde güçlerine olan baskıyı azaltmak için Suriye güneyinde özellikle Şam ve Deraa kırsallarında daha etkili bir şekilde faaliyet gösterecektir.

Rakka kırsalında DAEŞ örgütüne karışı demokratik Suriye güçleri tarafından operasyonların devam etmesi beklenmektedir, ve kendilerine uluslararası koalisyonun lojistik veya hava bombardıman desteği vermesi de muhtemeledir, bunun karşılığında Kürt güçlerin bölgeleri Fırat nehrinin batısına bağlanması mümkün değildir, ADB ile olan iyi ilişkilere güvenerek olabildiğince Fırat Kalkanı grupları ile savaşmaktan uzak duracaktır. Ayrıca Suriye kuzeyinde demokratik Suriye güçlerin bölgelerinde muhalif gruplar Tel Rıfat şehrinin etrafında şehri tekrar ele geçirmek amacıyla sınırlı savaşlar açabilir.

İdlip ve Halep batısındaki İslami gruplar hakkında, Hama kuzeyinde konuşlanmış Tahriruş Şam heyeti ile Ahraruş Şam arasında kuşkulu bir durum hakim olmuştur, bu sakin ortamın devem etmesi uzun süre beklenmemektedir, ve iki tarafta birbirini yok etme çabasındadırlar ve mutlaka böyle bir sonuç olabileceği muhtemeldir. ve kuzeyde olan guruplar fazla seçenekleri olmayacaktır, görünen o ki İdlip sahası uluslararası koalisyon, Rusya ve rejim ortak ve odaklandıkları bir savaş olabilir, lakin böyle bir savaşın gerçekleşmesi Rakka ve Deyrizor savaşından önce olması ihtimali zayıf olmuştur.

(13)

Altı Yılda Suriye’nin Tohumu ve Hasadı

Referanslar

Benzer Belgeler

Türkiye, Suriye, Lübnan ve Ürdün arasında uygulamaya konulacak olan Serbest Ticaret Alanı, son yıllarda gelişen ilişkilere paralel olarak ülkeler arasında hızla artan

nan ekonomik ambargo, Türkiye ile olan dış ticareti durma noktasına getirmiş, 2005 ve 2006 yıllarında sağlanan mutabakat zaptları ile 2009 yılında akde- dilen Kapsamlı

Modern kurumlarla daha çok iç içe geçmiş ve göreceli daha güçlü kapitalist ilişkiler içinde yer alan Türkiye Kürtleri’ne oranla, kapitalist ilişkilerin çok

ABD’nin yukarıdaki hedefleri gerçekleştirmek için uygulayacağı yeni stratejinin; devam eden askeri kazanımların, siyasi ve diplomatik kazanımlarla desteklenmesi

Bu makalede; Suriye krizinin seyri, diğer Arap devletlerindeki değişim süreç- lerinden ayrılan yönleri ve sonuçları değerlendirilmekte, Esed rejimine karşı gelişen

1957 Türkiye Suriye Krizi’ne neden Olan Siyasi Gelişmeler İkinci Dünya Savaşı sonrasında dünya ABD ve Sovyetler Birliği merkezli iki kutba ayrılmıştı.. Sovyetler Birliği

Şah Fırat Operasyonu, Türkiye ile ABD arasında imzalanan Özgür Suriye Ordusuna yönelik “eğit-do- nat programı” ve bölgesel aktörlerin açıklamaları bir-

Söz konusu darbenin ardından temelde sosyal ve askeri politikalar açısından yeni bir sürecin ortaya çıkışı bunun neticesinde de kendisini Askeri Konsey olarak