Ş İ İ R
37
ŞUBAT 2020 TÜRK DİLİ
Bakışlarının hangi çocukluğudur utanman?
Yüz kızartıp kurtarmış seni gül kavgasından.
Bir su içimi kadar dokunaksız güzellik Birikmiş gözlerine ahulara hırsından.
Dünyayı sevindiren güneş tebessümüyle Ufalandın, hiç kimse olmadı uykusundan.
Oysa duyar gibiydin sonsuz yerindeliği Avuçlarının çiçek tutmamış ağrısından.
Şimdi çiğ tanesiyle güle sığınsan iki Büklüm, içi burkulur, irkilir damlasından.
Artık güllerdir dizde taze kan kesikleri
Düştüğün çocukluğun taşlanmış bahçesinden.
Elmanı sunmayacak sana gök cennet gibi Bölünürken ellerin bir düşün arkasından.
İncinmeden bilmedin, uzak dal kırığında Rüzgâr sana yeni bir ad oldu yankısından.
Yoktu ya o kavuşmak ki sen hiç ürpermedin Sebepsiz nemalandın aşkların doğusundan!
Yine de kalbin gedik, sırf yaralarına tuz Okutarak geçmişsin yerle gök arasından.
GÜL KAVGASI
A. Samet Atılgan