• Sonuç bulunamadı

Mimarlar Odası'nın yargıya başvurması sonucu projeyi incelemeye alan Danıştay 6

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mimarlar Odası'nın yargıya başvurması sonucu projeyi incelemeye alan Danıştay 6"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin onayıyla Şişli'de yapımına başlanması planlanan "Dubai Kuleleri" projesi için Danıştay yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mimarlar Odası'nın girişimiyle yapımı durdurulan kulelerin yer alacağı arazinin yapılan ihalesi ise henüz iptal edilmedi.

Danıştay, Şişli'deki İETT arazisine yapımı planlanan "Dubai Kuleleri" projesine karşı meslek odalarının uyarılarını dikkate aldı. Mimarlar Odası'nın yargıya başvurması sonucu projeyi incelemeye alan Danıştay 6. Dairesi, projenin iptaline ilişkin davanın yeniden görülmesi ve Dubai Şeyhi Maktum'a ait proje için yürütmeyi durdurma kararı aldı.

İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün İstanbul Levent'teki garajının arazisi için yapılan ihaleyle, arazi 1.1 milyar TL'yle Dubai Şeyhi Maktum'un şirketlerinden Sama Dubai'ye satılmıştı. Arazinin satılması İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) 19 Mayıs 2006'da onaylanmış ve Dubai Kuleleri Projesi olan dev ikiz burgu kulelerin yapılması gündeme gelmişti.

Mimarlar Odası mücadele etti kazandı

Projeyi şehircilik ilkelerine ve İstanbul'un dokusuna aykırı bulan Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği'ne (TMMOB) bağlı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Şehir Planlamacıları Odası Büyükkent Şubesi yönetimlerinin, İBB'ye yaptığı resmi itiraz kabul görmemişti.

Mimarlar Odası'nın bu gelişme üzerine planın iptali ve yürütmeyi durdurma istemiyle İstanbul 7. İdare Mahkemesi'nde açtığı davada ise beklenmedik bir karar alınmış, mahkeme alanda uzman bilim insanlarının bilimsel temeller üzerinde hazırladığı 47 sayfalık bilirkişi raporu kabul edilmemiş, yeni bilirkişiler seçilerek önceki rapor dava delili olarak kabul edilmemişti.

Mimarlar Odası mücadele örneği vererek İstanbul 7. İdare Mahkemesi'nden çıkan kararını 25 Ağustos 2008'de Danıştay'a taşımasının ardından, Danıştay 6. Dairesi; anılan plan değişikliği işleminin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleştiğine karar vererek oybirliğiyle yürütmeyi durdurdu.

Mimarlar Odası Yönetimi, Danıştay'ın kararına ilişkin olarak yaptığı açıklamada, "Rant çevrelerince hukukun işletilmemesi için sürdürülen ısrarlı girişimlere rağmen, hukukun üstünlüğüne olan inançlarını tazeleyen bu karar ışığında; arsa ve arazi yağmasına, kentsel talana, kente karşı işlenen suçlara karşı, çağdaşlıktan, bilimden, demokrasiden ve toplumdan yana hukuk mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" denildi.

Yapıcı: "İstanbul kazandı"

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı konuyla ilgili soL'a yaptığı açıklamada, Danıştay tarafından alınan kararın çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Yapıcı, bu karardan önce adaletsiz ve hukuksuz bir sürecin işlediğini ancak Yüksek Yargının duruma el koymasıyla kent halkının kazanacağını belirtti. Yapıcı, gerçekleştirilen ihalenin hala iptal edilmediğine dikkat çekerken, ihaleyi kazanan Dubai Şeyhi Maktum'un ihale bedelini ödemediğini hatırlattı.

Mimarlar Odası'nın projenin iptali için yaptığı itirazın, ihalenin iptali için de geçeri olduğunu belirten Yapıcı, ihalenin iptal edilmemesinin suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Danıştay'ın projeyi, işlemler

sürdürüldüğü takdirde geri döndürülemez zararlara neden olunacağı için durdurduğuna dikkat çeken Yapıcı, kararın çok önemli olduğunu ve hala yargının güven duyulacak mekanizmaları bulunduğunu belirterek, "Kulelerin yapımına umarım Sayın Topbaş'ın vicdanı kabul etmez" dedi.

Kendisi de bir mimar olan AKP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, daha önce yaptığı açıklamalarda ihalenin iptalinin mümkün olmadığı belirterek, Mimarlar Odası'nı "çomak sokmakla" suçlamıştı.

Topbaş, ihalenin yatırımlar açısından çok önemli olduğunu iddia etmişti. Topbaş'ın özellikle kamu arazilerine yönelik özelleştirmeci tavrı, piyasacı belediyecilik anlayışıyla İstanbul'u talana uğratmakla suçlanmasına yol açıyor.

(2)

03/02/2009 sol.org.tr

Referanslar

Benzer Belgeler

Arkeolojik kazılar daha çok kırsal ve yerleşilmemiş olan alanlarda sürdürülen bir bilim alanı iken II. Dünya Savaşı sonrasında, Avrupa kentlerinde çok

yarımada ve benzeri uygulamaların kamu yararına olup olmadığı konusunda çok ciddi çekinceler yaratmaktadır. Bu nedenle dava konusu idari işleme esas teşkil eden 5366

KONU: Toplu Konu t İdaresi tarafından hazırlanan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nce 17.07.2009 tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nca 14.08.2009

09.04.2009 davalı idarenin birinci yanıtı tebliğ alındı.. 2 inci maddesi uyarınca yürütmesinin durdurulmasına” ilişkin kararı tebliğ alındı. 25.03.2010 tarihinde

1/1000 ölçekli Ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Plan raporunda boş alan ve vakıf ve şahıs mülkiyetinde olduğu belirtilen alan AJE

““… dava konusu alanda konuya ilişkin mevzuat hükümlerinin öngördüğü detaylı plan çalışmalarının yapılmadığı, dava konusu planların koruma amaçlı imar planı

maddesinin (f) bendinde "Yenileme alanı, sit ve koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının içinde, sınırları yetkili

ibaresinin de kaldırılmasını oy çokluğu ile uygun görmüştür. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi de Komisyonun önerisini oy çokluğu ile kabul etmiştir. Yapılan