• Sonuç bulunamadı

Odontojenik keratokistlerin dekompresyon yöntemi ile tedavisinde hareketli akrilik aparey kullanımı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Odontojenik keratokistlerin dekompresyon yöntemi ile tedavisinde hareketli akrilik aparey kullanımı"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

* Department of Dentistry, Gulhane Military Medical Academy, Haydarpasa Training Hospital, Istanbul, Turkey

Odontojenik keratokist (OK), 1956 ylnda Philipsen tarafndan ilk kez ta- nmlandndan bu yana klinik davran ve ayrc mikroskobik yaps ile maksillofasiyal bölgenin en tartmal lezyonlarndan biri olmutur (1).

OK’ lere dier kistlerin aksine, bulunduklar lokalizasyondan tamamen ba-

msz olarak sadece mikroskobik özellikleriyle tan konulur (2,3). Dünya Salk Örgütü (WHO) ba ve boyun tümörlerinin son snflandrmasnda (2005) keratokistleri benign neoplazma olarak yeniden snflandrm ve bu lezyonlar için Keratokistik Odontojenik Tümör (KOT) terimini öner- mitir (4).

Çenelerde görülen tüm kistlerin %5 ile %11’ini olutururlar ve çounlukla mandibulann ramus ve angulus bölgesinde yer alrlar. Tüm vakalarda olmasa bile çounlukla OK’ler gömülü olarak bulunan 3. molar bir dile beraber görülürler. OK’ler radyolojik olarak küçük, yuvarlak veya ovoid, uniloküler ya da multiloküler olabilirler. Sklkla skallop oluturan ve keskin snrl radyolusent lezyonlar eklindedirler (5).

Odontojenik keratokistlerin dekompresyon yöntemi ile tedavisinde hareketli akrilik aparey kullanm

Berkay Tolga SÜER*, smail Doruk KOÇYT#, Fatih Mehmet COKUNSES*, Hüseyin Bahadr GÜRBÜZER*

SÜ Dihek Fak Derg, 2012;21:109-114

Decompression method in treatment of the odontogenic keratocysts’ with the usage of removable acrylic apparatus Objectives: Investigation of the effects of decompression method with removable acrylic apparatus in the treatment of odontogenic keratocysts is aimed.

Materials and Methods: Odontogenic keratocycts of 10 patients who have radiolucency in X ray larger than 3 centimeters are included in the study. Diagnoses are ensured with histopathological evaluation. Patients are treated with decompression method with use of removable individual acrylic apparatus. Odontogenic cysts are enucleated when their diameters are reduced to 1 centimeter.

Results: Intra and post-operative periods of all patients were out of problem. No recurrence was observed in examinations in 1 to 3 years.

Conclusions: Treatment of odontogenic keratocysts with use of indiviual removable acrylic apparatus were achieved without need of major surgery and any complications.

KEY WORDS

Odontogenic Keratocysts, decompression, acrylic apparatus

nferior alveoler sinirin kist dola- ysyla inferiora itildii vakalar rapor edilmitir (6,7). OK’lerde gerçek multiloküler lezyon oldukça nadir gözlenir. Kortikal kemiin OK nedeni ile ekspanse olmas ise ameloblas- tomaya göre daha az görülür (8).

OK’lerin radyolojik görüntüsü tan

koydurucu deildir. Vakalarn % 25-40’nda lezyon gömülü bir dile beraber görülür ki bu klinisyeni yan- llkla dentigeröz kist tansna yön- lendirir. Ayrc tan için amelob- lastoma, radiküler kist, basit kemik kisti, santral dev hücreli granüloma, atriovenöz malformasyonlar ve fibro- osseoz lezyonlar göz önünde bulun- durulmaldr (9,10).

OK’lerde rekürrens % 60’a kadar yük- selebilir (11). Rekürrens, vakalarn çounda tedaviden sonraki ilk 5 yl içinde oluur (6,11). Bu nedenle birçok cerrah, OK’ lerin gerçek s- nrndan daha geni bir snrla ta- mamnn çkarlmasn ya da çevre dokularn çok titiz bir ekilde kü- retajn önermektedirler (11). Re- kürrens oran en fazla (%17–60) sadece enükleasyon ile tedavi edil- diklerinde ve kist duvar parçalanarak çkarldnda gözlenmektedir (11).

Bu yüksek rekürrens potansiyelinin azaltlmas için periferal ostektomi, Carnoy’s solüsyonu, kriyocerrahi ya da elektrokoter kullanm gibi deiik yardmc tedavi yöntemleri tanmlan- mtr (6,8).

OK’ lerin tedavisinde dekompresyon ya da marsupyalizasyon gibi daha konservatif yöntemler baar ile kul- lanlmaktadr (12,13). Marsupyali-

Bavuru Tarihi: 13 Austos 2012 Yayna Kabul Tarihi: 21 Eylül 2012

(2)

zasyon ilk olarak Partsch tarafndan 1882 ylnda kistik lezyonlarn tedavisi amacyla tanmlanmtr (14,15).

Bu teknikte amaç kist duvarnda ve bukkal mukozada cerrahi olarak bir pencere açmak yoluyla kistin eks- ternilize edilmesidir. Bu yöntemle kist svsndan kay- naklanan basnç azaltlmakta, kistik boluk buna bal

olarak küçültülmekte ve kist duvarlarndan yeni kemik apozisyonunun balamas amaçlanmaktadr (13,16).

Marsüpyalizasyon ve dekompresyon ayn fonksiyonu amaçlamakta ve ayn temel prensibe dayanmakla beraber birbirinden farkl iki tekniktir. ki teknikte de kist kavitesinin basnc azaltlmakla beraber mar- supyalizasyon tek aamal bir teknik iken, dekomp- resyon drenaj için bir tüpün yerletirilmesi ile balayan ve sonunda rezidüel kistin çkarld geciktirilmi bir enükleasyon ile tamamlanan iki aamal bir tekniktir (15). Dekompresyon tekniinde temel amaç kist ile oral kavite arasnda devaml bir iliki kurmaktr. Bu amaçla lastik ya da akrilik bazl silindirik apareyler kullanlr. Bu apareyler kist kavitesinin içerisinin irrigasyonunu kolay- latrdklar için mikroorganizma birikimini ve yiyecek skmasn ve böylece sekonder enfeksiyonlarn önlen- mesini salarlar. Bunlara ilave olarak ilk cerrahi mü- dahaleden sonra kist duvar daha kalnlar ve ikinci cerrahi srasnda kistin tamamen çkarlmas kolaylar (17).

Bu yöntem OK’ lerin muhtemel tedavileri içinde yeni bir teknik deildir. Browne ilk kez 1971 ylnda oral ke- ratokistlerin tedavisinde dekompresyon tekniini ta- nmlanmtr (18). 1972 ylnda ise Tucker OK’lerin te- davisinde, dekompresyonu takiben sekonder enük- leasyonu ilk kez tanmlamtr (15). lk tanmlanma- sndan sonra birçok aratrmac dekompresyon yön-

temini kistlerin boyutunu küçültmek için kullandklarn

ve son aamada iyice küçülmü kistleri enükle ederek tedavi ettiklerini rapor etmilerdir (12–15). Baz arat- rclar ise OK’lerin tedavisinde marsupyalizasyon ve de- kompresyon yöntemlerini kesin ve son tedavi yöntemi olarak kullanmlar ve bu tedavi sonucunda OK’lerin ta- mamyla iyiletiini bildirmilerdir (19).

Bu çalmann amac, OK tans konulmu 10 hastann hareketli akrilik bir aparey kullanlarak, dekompresyon teknii ve devamnda enükleasyon ile tedavisi konu- sundaki klinik gözlem ve sonuçlarn bildirilmesidir.

MATERYAL VE METOD

Çalmaya 2008–2011 yllar arasnda GATA Hay- darpaa Eitim Hastanesi Az, Di ve Çene Cerrahisi ile Krkkale Üniversitesi Di Hekimlii Az, Di ve Çene Cerrahisi bölümlerine bavuran 11 adet OK tans

konmu lezyona sahip 10 hasta dahil edilmitir. Erkek hastalarda ortalama ya 30,6 (maksimum 54, minimum 18), bayan hastalarda ortalama ya 22,25 (maksimum 28, minimum 15) idi. Erkek hastalardan birinde iki farkl

lokalizasyonda (sa mandibula angulus sol maksilla kanin bölgesi) OK mevcut olmasna ramen bu hastada klinik olarak Gorlin Gotz’s sendromu bulunmamaktayd.

Bu hastann maksillasndaki odontojenik keratokist ça- lmaya dahil edilmedi. Hastalarn tamamnda OK’ler ilk olarak radyolojik olarak tespit edildiler. Tüm hasta- lardan ilk operasyon srasnda alnan biyopsi ile histo- patolojik ve sitolojik olarak OK tans doruland. Enük- leasyon aamasnda çkarlan parçalar da histopatolojik olarak deerlendirildi.

Tedavi protokolümüze göre; bütün hastalarda ilk aamada kistler bizim tarafmzdan hazrlanan akrilik

Resim 1.

A: Üç yl önce mandibula sol molar bölgede odontojenik keratokist tans ile tedavi gören hastann alt çene sa

molar bölgede multiloküler, gömülü 3. molar di ile ilikili lezyonu tespit edildi.

B: Gömülü diin çekimi ile insizyonel biopsi yaplarak bölgeye dekompresyon bacas sabitlendi.

C: ve D: Histopatolojik olarak OK tans konulan hastann 10 gün sonra dekompresyon bacas

çkarlarak yerine hareketli akrilik aparey hazrland.

(3)

bacalar ile dekomprese edilmi kistle ilgili gömülü diler varsa çekilmi ve biyopsi için örnek alnmtr.

(Resim 1) lk operasyondan 2 hafta sonra akrilik bacalar çkarlarak ölçü alnm ve model üzerinde hareketli de- kompresyon apareyleri hazrlanarak hastalara uygulan- mtr.

lk cerrahi aamada bütün hastalara lokal anestezi uy- gulanm (1:200.00 adrenalinli %2’lik lidokain) ve as- pirasyon biyopsisi uygulanmtr. Aspirasyon biyopsi- lerinde kistik kavite ile uyumlu sar, seröz akkan ya da yar kat sv içerii elde edilmitir. Bu ilemden sonra yapk dieti ve kist kavitesini içerisine alan in- sizyonlar yaplarak kist kavitesine ulalm bu aamada eer gömülü di varsa bunlar çekilmitir. Kist duva- rndan histopatolojik inceleme için örnek alndktan sonra daha önceden ortodontik effaf akrilikle hazr- lanm bacalar uyumlandrlp kist kavitesi ile oral kavite arasnda devaml bir iliki salanacak ekilde yerleti- rilmi ve 3,0 ipek suturla sütüre edilmitir. Hastalara postoperatif olarak 7 gün boyunca Amoksisilin+ Kla- vulonik asit, Naproksen Sodyum ve Klorheksidin Glu- konatl az gargaras verilmitir.

kinci aamada; ameliyattan 2 hafta sonra hastalara

geçici olarak yerletirilen akrilik bacalar çkarlm, kist kavitesinin az ve giriini içine alacak ekilde silikon esasl ölçü maddesi ile ölçü alnarak ayn gün içerinde makalenin yazarlar tarafndan gelitirilen ve ortodontik akrilik ve ortodontik tellerle oluturulan tutucular sa- yesinde aza uygulanan ve kist kavitesinin içerisinin y- kanmasn ve dekompresyonunu salayan aparey has- talara uygulanm ve kullanmna dair hastalar bilgi- lendirilmitir (Resim 1), (Resim 2). lk cerrahi aamay

takiben hastalarn 20 ml’lik enjektör yardm ile ve izotonik solüsyonu kullanarak kist kavitesinin içerisini ykamalar salanmtr. Bu ykama günde 2–3 defa ve her seferinde en az 20 ml izotonik solüsyonu kullanlarak uygulanmtr. Hastalar ilk operasyondan sonraki ilk bir ay içerisinde her hafta, sonraki dönemde ayda bir defa klinik olarak kontrole çarlm ve bu kontrollerde kist kavitesindeki deiikliklerin gözlenmesi amac ile pa- noramik röntgenler alnmtr. Bu irrigasyon ve kont- rollere final enükleasyon tedavisine kadar devam edil- mitir.

Hastalarn tamamnda kist kavitelerinin boyutlar ye- terince küçüldüünde (1cm) enükleasyon cerrahisi uy- gulam bu aamada kist kavitesi iyice kürete edilerek, steril serum fizyolojik solüsyonu ile irrigasyon yaplarak

Resim 3.

A: Alt çene sa molar bölgede yaklak 4X5 cm büyüklüünde gömülü 3.

molar di ile ilikili lezyonun preoperatif görüntüsü.

B: nsizyonel biopsi sonras 3.

molar di alnm görüntüsü.

C: Dekompresyondan 12 ay sonra final cerrahisi yaplm

görüntü. D: Otuz alt ay sonra bölgede herhangi bir nüks görülmemekle birlikte kemik oluumunun tamamen gerçekletii görüldü.

Resim 2.

Dekompresyon bacas

çkarldktan sonra silikon esasl ölçü maddesi ile alnan ölçü ve elde edilen modelde dekompresyon esnasnda kolay temizlenmeyi salayabilecek ve baca genilii kistin küçülmesine bal olarak ayarlanabilecek hareketli akrilik aparey hazrland.

(4)

3.0 ipek sütur ile primer olarak kapatlmtr. Çkarlan rezidüel kist duvarlarnn histopatolojik incelemesi ya- plmtr. Hastalarn tamam ikinci cerrahilerin ardndan üçer aylk düzenli kontrollere takip edilmilerdir (Resim 3).

SONUÇLAR

Erkek hastalardaki toplam 7 OK’den 2’si (ortalama:

%28,5) bayan hastalardaki 4 OK’den 2’si (ortalama:

%50) gömülü diler ile ilikiliydi. OK’lerin çounluu (7 OK, %63,7) mandibula angulus ve ramus bölge- sindeydi. 10 adet OK’in tamam dekompresyon ve final enükleasyon ile 1 adet maksilla yerleimli OK ise enükleasyon ve küretaj ilemi ile tedavi edildi. De- kompresyon ilemi için ortalama tedavi süresi 9,9 ay olarak olutu (en ksa dekompresyon süresi 6 ay, en uzun 14 ay). Üç yllk takip süresi olan hastalarn hiç- birinde bu süre içinde rekürrens gözlenmedi. ki erkek hastada tedavi süresi içerisinde aparey krld (%20) için apareyin yenilenmesi gerekti. Bir erkek hastada, tedavinin 4. aynda apareyini kaybettii (%10) için apareyin yenilenmesi gerekti. Bütün hastalarda apareye uyum tedavi süresince sorunsuzdu. Bir bayan hastada tedavinin 5. aynda iyi irrigasyon salanmamasna bal olarak gelien yiyecek skmas ve buna bal

enfeksiyon (%10), antibiyotik tedavisi ve irrigasyonla tedavi edildi. Hastalar ortalama 22,1 ay süre ile takip edildi (maksimum 36 ay, minimum 12 ay) (Tablo 1).

TARTIMA

Birçok klinik çalmada büyük OK’ lerin dekompresyon ve irrigasyon teknii ile baarl bir ekilde tedavi edile- bildii rapor edilmitir (12–18). Ancak bu yaynlarda, dekompresyon amac ile kist kavitesi ile oral kaviteyi birletirmek için kullanlan apareyler sabit apareylerdir

ve istenildii takdirde çkarlp üzerinde modifikasyon yapmak ya da temizlemek mümkün olmamaktadr. Bu çalmada kullanlan, ortodontik effaf akrilik ve orto- dontik tellerden hazrlanan apareyler, hasta tarafndan çkarlp temizlenebilmekte ve gerek duyulduunda kist kavitesinin küçülmesine bal olarak modifiye edi- lebilmektedir. Yazarlar, dekompresyon ve irrigasyonla salanan bu tedavi eklinin en büyük dezavantajnn, te- davinin baars için gerekli olan uyumlu ve istekli has- talar seçmek olduunu belirtmektedirler. Bu tedavi için hastalarn sk aralklarla kontrollere gelmesi ve her gün düzenli bir ekilde kist kavitesinin ykanmasn sa- lamalar gerekmektedir. Bu nedenlerle dekompresyon yöntemi ancak belirli bir hasta grubu için uygundur (16,17). Kullandmz apareyin dier çalmalarda kul- lanlanlara göre istenildii zaman çkarlabilmesi ve te- mizlenebilmesi dolaysyla psikolojik bir rahatlama hissi yarattn ve bu nedenle daha kabul edilebilir olduunu düünmekteyiz. Bu nedenle bu tip bir apareyin uyum zorluu çekebilecek hasta gruplarnda da baar ile kul- lanlabileceini düünmekteyiz.

Dekompresyon ve irrigasyon tekniinin daha konvan- siyonel yaklamlara (enükleasyon, en blok rezeksiyon) göre üstünlüü minimal cerrahi rahatszlk durumu ya- ratmasdr. Bunlara ilave olarak, inferior alveoler sinir ya da gelimekte olan di germleri gibi yakn komulukta olan hassas anatomik yaplar zarar görmemektedir (16,17). Bu arada sunulan vaka serisindeki hastalarda da hassas anatomik yaplar konvansiyonel cerrahiden kaynaklanabilecek zararlardan etkilenmemi ve kist s- nrlar içerisindeki canl diler zarar görmeden koruna- bilmitir.

Kistik lezyonlarn tedavisi için marsupyalizasyon tek- niinin kullanlmas yeni bir uygulama deildir. lk kez

HASTA E/K YA BÖLGE DEKOMPRESYON ÇEKM TAKP KOMPLKASYON NÜKS

SÜRES GEREKEN DLER SÜRES

1 E 25 ÜST ÇENE PREMOLAR 11 AY 12 AY APAREY KAYBI YOK

2 E 32 ÜST ÇENE PREMOLAR MOLAR 6 AY 27–28 24 AY YOK

3 K 28 ALT ÇENE MOLAR 13 AY 37,38 (GÖMÜLÜ) 20 AY YOK

4 K 27 ALT ÇENE MOLAR 10 AY 48 14 AY YOK

5 E 54 ALT ÇENE PREMOLAR-MOLAR 8 AY 35,-36 34 AY APAREY KIRILMASI YOK

6 E 34 ALT ÇENE MOLAR 11 AY 38 (GÖMÜLÜ) 28 AY YOK

7 K 19 ALT ÇENE MOLAR 14 AY 37–38 (GÖMÜLÜ) 25 AY ENFEKSYON YOK

8 K 15 ÜST ÇENE ANTEROR-PREMOLAR 6 AY 15 AY YOK

9 E 21 ALT ÇENE MOLAR 8 AY 48 13 AY APAREY KIRILMASI YOK

Tablo 1.

Çalmaya dahil edilen hastalarn demografileri ve tedavi bilgileri

(5)

1800’lü yllarn sonunda Partsch tarafndan tanmlan- mtr (14). Dekompresyon ve marsupyalizasyon tek- niklerinde amaç kist kavitesinin eksternalize edilerek oral kavite ile ilikisinin salanmasdr. Bu uygu- lamalar sonucunda kist kavitesinin içerisindeki kist sv- sndan basnç azalmaktadr. Kist kavitesindeki basncn azalmas ile kavitenin küçülmesi kisti çevreleyen kemik duvarlarndan apozisyonel kemik oluumu ile gerçek- lemektedir (17). Burada sunulan vaka serisinde, re- kürrensin olmamasnn bütün hastalarda final bir enük- leasyon cerrahisi yaplmasndan ve bu tekniklerle uzun sürede kist epitelinin histolojik olarak oral epitele de-

imesinden kaynaklandn düünmekteyiz. Ancak bu hastalarda takip süresinin henüz yetersiz olmas bir dezavantaj olarak görülmekte ve daha uzun süreli ta- kiplerin sonuçlarnn yaynlanmas gerektiini düün- mekteyiz.

Büyük kistlerin tedavisinde tam olarak fikir birliine va- rlm bir tedavi ekli bulunmamaktadr. Amaç kisti tam olarak çkarmak ve komplikasyonlardan kaçnmaktr.

Bunu elde etmenin iki yolu vardr: ilk seçenek kist du- varndan biyopsi yapmak ve histopatolojik deerlen- dirmenin sonucuna göre kisti konservatif ya da agresif olarak tedavi etmektir. Bu noktada, özellikle OK’ler gibi davran biçimi farkllk gösteren lezyonlarn teda- visinde anlamazlk bulunmaktadr (20,21). kinci büyük seçenek, kisti agresif kabul ederek kistin tamamn ç- karmaktr. Buna ilave olarak kist lümeninin Carnoy’s solüsyonu ile ykanmas, kist duvarlarnn kürete edilmesi ya da radikal en blok rezeksiyon uygulanmas

bu seçenekler içerisindedir (22). Rezeksiyon uygulanan birçok vakada, çenelerin otojen kemik greftleriyle re- konstrüksiyonu zorunludur. Bu rekonstrüksiyonlar ge- nellikle ikinci bir cerrahi ilem gerektirmektedir. kinci bir cerrahi ilemin sonucunda karmza hasta için uzam tedavi süreci, kimi zaman fonksiyon kayb ve ekstra maliyetler gibi dezavantajlar çkmaktadr. Ayrca hastalarda rekonstrüksiyon pla kullanlyorsa, plan ekspoze olmas ya da greft materyallerinin enfeksiyonu gibi dezavantajlarla karlalabilmektedir (17). Bu ça- lmann yazarlar, çenelerdeki büyük kistlerin teda- visinde ilk aamada biyopsi yaplmas ve ayn aamada kist içerisindeki basncn azaltlmas için dekompresyon bacas yerletirilmesini en iyi seçenek olarak düün- mektedirler. Bu ilk aamadan sonra biyopsiden gelecek sonuca göre (lezyonun tansna bal olarak) kistin te- davisi için hangi tekniin seçileceine karar verilebilir.

Bu bekleme süresinde lezyonun daha da ilerlemesi riski dekompresyon bacas taklarak önlenmi olur.

Burada sunulan 10 hastadan oluan vaka serisinde ha- reketli dekompresyon pla ile tedavi süresi (8–13 ay) bu tekniin en büyük dezavantaj gibi görünmektedir.

Bu çalma süresinde hastalarn en çok ikayeti uzun

sürelerle günde 2–3 defa irrigasyon yapma zorunluluu olmutur. Uzun süren tedavi süreleri nedeni ile has- talarn tedaviye olan ilgileri azalm ve çeitli aralklarla motive edilmeleri gerekmitir. Dekompresyon teknii bu dezavantajna ramen hastalara sunduu; majör bir komplikasyondan korunma, büyük bir ameliyat ve otojen kemik greftlemesi gerektirmemesi gibi avan- tajlar nedeni ile bütün hastalar tarafndan kolaylkla kabul edilmitir. Ayrca hareketli bir apereyin kolay te- mizlenebilir olmas ve fonksiyon esnasnda hasta tara- fndan tolere edilebilmesi, hastalarn motivasyonu aç- sndan oldukça etkili olmutur.

Sonuç olarak, çeneler bölgesinin büyük kistlerinin bu tip bir aparey yardm ile dekompresyon tedavisinin çok baarl olduunu düünmekteyiz. Agresif tedavi yön- temleri ile kyaslandnda, komplikasyon ve morbidite yönünden daha avantajl olduunu ve uygun hasta popülasyonunda güvenle kullanlabileceini düün- mekteyiz.

Odontojenik keratokistlerin dekompresyon yöntemi ile tedavisinde hareketli akrilik aparey kullanm

Amaç: Bu vaka serisinde odontojenik kerato- kistlerin (OK) tedavisinde dekompresyon amac ile kullanlan akrilik apareyin etkinliinin aratrlmas

amaçlanmtr.

Materyal ve Metod: Maksilla ya da mandibulada 3 cm den büyük radyolusent lezyonu olan hasta- lardan biyopsi alnm ve odontojenik keratokist tans konmu 10 hastada mevcut 11 odontojenik keratokistin 10 tanesi taklp çkarlabilecek ekilde kiiye özel olarak hazrlanm bir aparey yardmyla tedavi edilmitir. Kistlerin çap yaklak 1 cm’ye inince ikinci cerrahi ilem ile enükleasyon yapl- mtr.

Bulgular: Çalmaya alnan tüm hastalarda int- raoperatif ve postoperatif dönem sorunsuz olarak geçmitir. Minimum 1 maksimum 3 yllk posto- peratif kontroller srasnda hastalarn hiç birinde rekürrens gözlenmemitir.

Sonuç: Hastalara özel olarak hazrlanan ve taklp çkarlabilen akrilik aparey vastas ile tüm hastalar büyük bir cerrahi ileme gerek kalmakszn ve herhangi bir komplikasyon ile karlalmakszn sorunsuz olarak tedavi edilmilerdir.

Anahtar Kelimeler: Odontojenik Keratokist, dekompresyon, akrilik aparey

(6)

KAYNAKLAR

1. Philipsen HM. Om keratocystedr (kolesteratomer) and- kaeberne. Tandlaegebladet 1956;60:963–71.

2. Daley TD, Wysocki GP, Pringle GA. Relative Incidence of odontogenic tumors and oral and jaw cysts in Canadian populaton. Oral Surg 1994;77:276–80.

3. Shear M. Developmental odontojenic cysts; an update. J Oral Pathol Med 1994;23:1–11.

4. Barnes L, Evenson JW, Reichart P, Sidransky D. World Health Organization classifications of tumors. Pathol- ogy of genetics of head and neck tumors. IARC Press;

Lyon;2005.

5. Chirapathomsakul D, Sastravaha P, Jansisyanont P. A re- view of odontogenic keratocysts and behavior of recur- rences. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol En- dod 2006;101:5–9.

6. Shear M. The aggressive nature of the odontogenic kera- tocysts; is it a benign cystic neoplasm? Part 1. Clinical and early experimental evidence of aggressive behaviour.

Oral Oncol 2002;38:219–26.

7. Smith I, Shear M. Radiological features of mandibu- lar primordialcysts (keratocysts). J Maxillofac Surg 1978;6:147–54.

8. Shear M, Speight PM. Odontogenic Keratocyst In: Cysts of the oral and maxillofacial regions. Ed. Shear M, Spei- ght PM. 4th ed. Blackwell Munksgaard. Oxford, pp: 6–58, 2007.

9. Meara JG, Shah S, Li KK, Cuningham MJ. The odon- togenic keratocyst: A 20-year clinicopathologic review.

Laryngoscope 1998;108:280–3.

10. Garlock JA, Pringle GA. The odontogenic keratocyst: a potential endodontic misdiagnosis. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1998;85(4):452- 8.

11. Bataineh AB, al Qudah M. Treatment of mandibular odon- togenic keratocysts. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1998;86(1):42–9.

12. Marker P, Brondum N, Clausen PP, Bastia HL. Treatment of large odontogenic keratocysts by dekompression and later cystectomy: A long-term follow-up and histologic study of 23 cases. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1996;82:122–31.

13. Brondum N, Jensen VJ. Recurrence of keratocysts and decompression treatment. A long-term follow-up of forty-four cases. Oral Surg Oral Med Oral Pathol 1991;72(3):265–74.

14. Partsch C. UberKiefercysten. DtschMschrZahnheilkd 1892;10:271–304.

15. Tucker WM, Pleasant JE, MacComb WS. Decompression and secondary enucleation of a mandibular cyst: Report of a case. J Oral Surg 1972;30:669–73.

16. August M, Faquin WC, Troulis MJ, Kaban LB. The differ- antiation of odontogenic keratocyst epithelium after cyst decompression. J Oral Maxillofac Surg 2003;61:678–83.

17. Maurette PE, Jorge J, de Moraes M. Conservative treat- ment protocol of odontogenic keratocyst: A preliminary study. J Oral Maxillofac Surg 2006;64:379–83.

18. Browne RM. The odontogenic keratocyst. Histological features and their correlation with clinical behaviour. Br Dent J 1971;131:249–59.

19. Pogrel MA, Jorda RCK. Marsupialization as a definitive treatment for the odontogenic keratocyst. J Oral Maxil- lofac Surg 2004;62:651–5.

20. Eyre J, Zakrzewska J. The conservative management of large odontogenic keratocyst. Br J Oral Maxillofac Surg 1985;23:195–203.

21. Williams TP, Connor FAJ. Surgical management of the odontojenic keratocyst: aggressive approach. J Oral Maxillofac Surg. 1994;52:964–70.

22. Enislidis G, Fock N, Sulzbacher I, Ewers R. Conservative treatment of large cystic lesions of the mandible: a pro- spective study of the effect of decompression. Br J Oral Maxillofac Surg 2004;42:546–50.

Yazma Adresi:

Fatih Mehmet COKUNSES, DDS, PhD

Department of Dentistry, Gulhane Military Medical Academy, Haydarpasa Training Hospital, Istanbul, Turkey

Selimiye Mah. Tbbiye Cad. 34668 Üsküdar / stanbul Phone: 90 505 840 88 92 - 90 216 542 20 20

Fax: 90 216 348 78 80 - Email:fcoskunses@gmail.com

Referanslar

Benzer Belgeler

KIBT görüntüsünde lingual kemikte perforasyon tespit edilen multiloküler lezyonların 13×10×8 mm (SI-MD- BL) boyutlarında olduğu belirlendi (Resim 1).. Multikistik

 Aile içi şiddet aile bireylerinden birinin diğer aile bireylerine fiziksel veya psikolojik şiddet uygulamasıdır.  Bugün aile içi şiddet sosyal olduğu kadar acil

nitelikte bir çalışmadır. Tıbbi nedenli tahliyeler, isteğe bağlı yapılan gebelik terminasyonları ve mol gebelikler çalışma dışında tutulmuştur. Patoloji

Toplumsal kaynaklı üriner sistem infeksiyonlarından izole edilen Escherichia coli suşlarında fosfomisin, nitrofurantoin ve siproflok- sasinin in-vitro etkinliği. Munoz

Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki ortodontist- lerin klinik olarak hangi sabit ortodontik malze- meleri ve yöntemleri tercih ettiklerinin, hazırla- nan elektronik anket

Penil protez cerrahisi sonrası lokal enfeksiyonlu hastalarda konservatif tedavi; etkili bir seçenek.. Penil protez implantasyonu (PPI), organik erektil dis- fonksiyon

Bu çalışmanın amacı, diafiz kırığı sonrası iyileşmiş humerus ile aynı bireyin karşı taraf sağlam humerus retroversiyon açılarının bilgisayarlı

Bu teda- viler; istirahat, buz uygulamas›, nonsteroid antiinflamatuar ilaç tedavisi, a¤r› kontrolünü takiben hareket aç›kl›¤›n› ar- t›r›c›, rotator k›l›f