• Sonuç bulunamadı

PLAZMA LİPOPROTEİNLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "PLAZMA LİPOPROTEİNLERİ"

Copied!
29
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

PLAZMA LİPOPROTEİNLERİ

• Plazma lipoproteinleri, suda çözünmez olan lipidlerin kanda taşınmasını sağlayan özel oluşumlardır.

• Küresel yapıdaki bu özel oluşumların dış yüzeyi, hidrofilik kısımları dışa bakacak şekilde yerleşmiş amfipatik yapıdaki fosfolipidler, kolesterol ve

apolipoproteinlerle çevrelenmiştir.

(2)

• Lipoprotein küresinin iç kısmında (merkezinde) ise triaçilgliseroller ve kolesterol esterleri

bulunur.

• Lipoproteinlerin yapısında bulunan

apolipoproteinlerin, bu makromoleküllerin çözünürlüğüne katkıda bulunmalarının ya da oluşumu stabilleştirmelerinin yanı sıra,

reseptöre bağlanan ligand olmak veya enzim

aktivasyonunda görev almak gibi işlevleri de

vardır.

(3)

• Lipoproteinler; büyüklükleri, özgül ağırlıkları, sahip oldukları lipid ve apolipoprotein kompozisyonları ve kaynaklandıkları yerler açısından birbirlerinden

farklıdırlar.

• Temel olarak; şilomikronlar, çok düşük dansiteli

lipoproteinler (VLDL), düşük dansiteli lipoproteinler (LDL) ve yüksek dansiteli lipoproteinler (HDL) olmak üzere dört gruba ayrılırlar.

• Ayrıca, VLDL’den LDL’nin oluşması yolunda ortaya

çıkan bir ara lipoprotein grubu da orta dansiteli

lipoproteinler (IDL)’dir.

(4)

Şilomikronlar

• İnce barsak mukoza hücrelerinde endoplazmik retikulumda sentezlenirler.

• Sindirim kanalından alınan

triaçilgliserol(TAG)’lerin, kolesterolün,

kolesterol esterlerinin, fosfolipidlerin, yağda çözünen vitaminlerin periferik dokulara

taşınmasını sağlarlar.

(5)

• Periferik doku kapillerlerinde (yağ, kalp ve kas dokuları) ApoC-II’nin yardımıyla aktive olan

lipoprotein lipaz (LPL)’ın etkisiyle,

şilomikronların yapısında bulunan TAG’ların

%90’ından fazlası parçalanır, partiküller

küçülürken özgül ağırlıkları artar.

(6)

• ApoC-II, HDL’ye geri döner.

• Böylece şilomikron artıkları oluşur.

• Şilomikron artıkları karaciğerde bulunan

lipoprotein reseptörlerine (bu reseptörler

ApoE’yi tanır) bağlanarak endositozla hücre

içine alınır.

(7)

• Bundan sonra endositoz vezikülü lizozomla birleşir ve lizozomal enzimlerin

apolipoproteinler, TAGlar ve kolesterol

esterlerini sindirmesi sonucunda aminoasitler, yağ asitleri, kolesterol açığa çıkar ve bunlar

hücrede kullanılır.

• Reseptör ise sindirilmeden tekrar hücre

yüzeyine gönderilir.

(8)

• Yağ dokusunda ve kas dokusunda bulunan LPL izoenzimleri farklı K

m

değerlerine sahiptir.

• Yağ dokusundaki izoenzimin K

m

değeri yüksek, kas dokusundakinin değeri ise daha düşüktür.

Yani, yağ dokusundaki izoenzim ancak plazma

lipoprotein konsantrasyonunun yüksek olduğu

durumlarda etkisini gösterir.

(9)

• Şilomikronlardaki TAGlar LPL tarafından

parçalanır, açığa çıkan yağ asitleri yağ dokusu hücreleri (adipositler) içine alınır ve yeniden TAG sentezlenerek depolanır.

• Kas dokusunda bulunan LPL izoenzimi ise

plazma lipoprotein konsantrasyonu düşük bile olsa etkisini gösterir ve açığa çıkan yağ

asitlerini enerji ihtiyacı için kullanır.

(10)

VLDL ve IDL

• Karaciğerde sentezlenerek kana verilirler.

Yapılarında ağırlıklı olarak karaciğerde bulunan ihtiyaç fazlası yağ asitlerinden sentezlenen

TAGlar bulunur.

• VLDL’lerin yapısında TAGlara ilave olarak

serbest kolesterol, kolesterol esterleri ve

ApoA-100 de bulunur.

(11)

• Karaciğerden kana ilk verildiğinde VLDL’ler olgunlaşmamıştır.

• HDL’den ApoC-II ve ApoE’yi transfer ederek olgun VLDL haline gelirler.

• Bundan sonra şilomikronlarda olduğu gibi özellikle yağ dokusu ve kas dokusu

kapillerlerinde endotel yüzeyinde bulunan LPL,

ApoC-II tarafından aktive edilir.

(12)

• Aktive olan LPL, VLDL’deki TAGları yağ asidi ve gliserol’e parçalar.

• Açığa çıkan yağ asitleri yağ dokusu ve kas

dokusu hücreleri tarafından depo edilmek ya da enerji ihtiyacı için kullanılmak üzere alınır.

• TAGlarını büyük oranda kaybederek küçülen

bu lipoproteinlere VLDL artıkları adı verilir.

(13)

• VLDL artıklarının yarısına yakını karaciğer hücreleri tarafından reseptör aracılı

endositozla kandan hücre içine alınır.

• VLDL artıkları reseptöre ApoE aracılığıyla bağlanırlar.

• Dolaşımda kalan VLDL artıkları, yapılarında LPL

tarafından parçalanmadan kalan TAGların bir

kısmını HDL’ye vererek karşılığında HDL’den

ester kolesterol alır.

(14)

• Değiş-tokuş işlemi ‘kolesterol ester transfer proteini’ tarafından gerçekleştirilir.

• VLDL artıklarında bulunan TAGların biraz daha

azalmasıyla IDL’ler oluşur.

(15)

• Oluşan IDL’ler reseptör aracılı endositozla karaciğer hücreleri tarafından dolaşımdan alınabilirler (ligand ApoE), ya da karaciğer

sinüzoidlerinde bulunan hepatik triaçilgliserol lipaz’ın etkisiyle kalan TAGlarının bir kısmını daha kaybederek LDL’ye dönüşürler.

• Kalan VLDL artıkları (ve IDL’ler) üzerlerindeki

apolipoproteinlerden ApoB-100’ü muhafaza

ederek, ApoC-II ve ApoE’yi HDL’ye geri verirler.

(16)

LDL

• LDL’lerin yapısında ağırlıklı olarak kolesterol ve kolesterol esterleri bulunur.

• Zaten görevleri de ihtiyacı olan periferik doku

hücrelerine (adrenal korteks ve gonadlar gibi)

kolesterol temin etmektir.

(17)

• LDL’ler periferik doku hücreleri ile birlikte karaciğer hücrelerine de yapılarındaki ApoB- 100 aracılığıyla ApoB-100 reseptörü üzerinden bağlanırlar ve reseptörle birlikte endositozla hücre içine alınarak lizozomal enzimler

tarafından parçalanırlar.

• Parçalanma ürünleri arasında serbest

kolesterolün yanı sıra yağ asitleri, aminoasitler,

fosfolipidler de vardır.

(18)

• Bunlar hücrelerin ihtiyacı için kullanılırlar (örn;

steroid hormon sentezi).

• Reseptörler lizozomal enzimler tarafından parçalanmazlar ve tekrar kullanılmak üzere hücre zarındaki yerlerine dönerler.

• Kandaki LDL seviyesinin aşırı olması

durumunda LDL’nin karaciğer ve periferik doku hücreleri tarafından alınması doygunluğa

ulaşır.

(19)

• Bu durumda LDL’nin fazlası makrofajlar tarafından alınır.

• Makrofajlarda biriken (LDL’den gelen) kolesterol esterleri bu hücrelerin köpük

hücrelere dönüşmesine neden olur. Köpük hücreleri ateroskleroz oluşumunda rol

oynarlar.

(20)

• Lipoproteinler aracılığıyla hücreye alınan

kolesterol, hücre içi kolesterol miktarını artırır.

• Bu artış; HMG-CoA redüktaz enzimini inhibe ederek de novo kolesterol sentezini baskılar.

• Ayrıca, LDL reseptör proteini sentezi de baskılanır.

• Hücre içi kolesterol seviyesindeki artış ayrıca

‘açil CoA kolesterol açil transferaz’ enzimini

aktive ederek kolesterol esterleri sentezini de

uyarır.

(21)

HDL

• Karaciğer ve ince barsaklar tarafından (diğer lipoproteinlerle karşılaştırıldığında daha küçük boyutta) disk şeklinde, olgunlaşmamış HDL

olarak sentezlenir ve kana verilir.

• Dış yüzeyinde diğer lipoproteinlerde olduğu gibi fosfolipidler, serbest kolesterol ve ağırlıklı olarak ApoA-I, ApoA-II, ApoC-I, ApoC-II ve

ApoE’den oluşan apolipoproteinler vardır.

(22)

• Olgunlaşmamış HDL, diğer lipoproteinlerden ve hücre zarlarından kolesterolleri toplayarak hızla disk şeklinden küre şekline dönüşür.

• HDL topladığı kolesterolleri ‘lesitin kolesterol

açil transferaz’ (LKAT) enzimi aracılığıyla derhal

esterleştirir.

(23)

• Esterleştirme işleminde kolesterole bağlanan yağ asidi fosfatidil kolin (lesitin)’in 2 numaralı karbonundan alınır.

• İşlem sonucunda kolesterol esteri ve lizofosfatidil kolin oluşur.

• Olgunlaşmamış HDL’de kolesterol esterleri biriktikçe önce nispeten kolesterol

esterlerinden fakir HDL

3

, kolesterol ester miktarı daha da artınca kolesterol

esterlerinden zengin HDL

2

oluşur.

(24)

• HDL

2

kolesterol esterlerini karaciğere ve diğer steroidojenik hücrelere taşır.

• Kolesterol esterlerini boşaltan HDL kolesterol toplamak üzere tekrar periferik hücrelere

gider.

(25)

• Kolesterolün periferik hücrelerden HDL’ye, HDL’den de karaciğere (safra asidi sentezi ve safra yoluyla atılım için) ve steroidojenik

hücrelere (hormon sentezi için) taşınması

‘tersine kolesterol taşınması’ olarak adlandırılır ve özellikle damar dokusu için önemlidir.

• Subintimadaki hücrelerde kolesterol

seviyesinin azaltılması damar duvarlarında

köpük hücrelerinin oluşmasını, dolayısıyla

ateroskleroz gelişmesi riskini azaltacaktır.

(26)

• Periferik hücrelerden HDL’ye kolesterolün aktarılmasında ABCA1 rol oynar.

• ABCA1, ATP hidrolizi yoluyla hücre zarının iç

katmanında bulunan kolesterolü dış katmanına çıkartır.

• Kolesterol buradan HDL’ye rahatça geçer.

• HDL

2

’deki kolesterol esterlerinin karaciğer ve diğer steroidojenik hücreler tarafından

alınması HDL’yi bağlayan bir hücre yüzeyi

reseptörü olan SR-B1aracılığıyla sağlanır.

(27)

• Bu reseptörde endositoz işlemi yoktur, HDL reseptöre bir kez bağlanınca kolesterol ve kolesterol esterleri hücrelere nakledilir.

• Üzerindeki kolesterol ve esterleri boşaltılınca

HDL partikülü SR-B1 reseptöründen ayrılır ve

dolaşıma geri döner

(28)

• HDL yukarıda sıralanan görevlerinin yanı sıra diğer lipoproteinlerle de alış-veriş yapar.

• Şilomikronlar ve VLDL’ye ApoC-II ve ApoE verir.

• ApoC-II, LPL’yi aktive eder ve şilomikronlar ve

VLDL’deki TAGların parçalanmasını sağlar.

(29)

• TAGların parçalanmasından sonra ApoC-II ve ApoE HDL’ye geri döner.

• HDL taşıdığı serbest kolesterol ve kolesterol esterlerini ‘kolesterol ester transfer proteini’

(KETP) aracılığıyla VLDL’ye nakleder ve buna

karşılık VLDL’den TAGları alır.

Referanslar

Benzer Belgeler

I II III A) Panama Kanalı Hürmüz Boğazı Süveyş Kanalı B) Macellan Boğazı Dover Boğazı Süveyş Kanalı C) Cebeli Tarık Boğazı Panama Kanalı

Yerçekimi potansiyel enerjisi ile ilgili deneyler yapan Nazlı; ilk deneyinde ağır olanı kırmızı ve hafif olanı mavi olan eşit büyüklükte iki topu aynı yükseklikten

A) Yalnız I.. elektrik devresinde dolanabilmek için ihtiyaçları olan enerjiyi ... Sıklaştığı yerlerde manyetik alan azalır. S’den N’e doğrudur. Mıknatısın çekme

Piller basit bir elektrik devresinde potansiyel farkı oluştururlar. Potansiyel farkın büyük olması elektrik akımının da büyük olması için bir etkendir. Telin

Pr. Öğretim) Büro Yönetimi ve Yönetici Asistanlığı Pr.. ÖZGÜN..

A) Gaye ve nizam delili B) Dinî tecrübe delili C) Ekmel varlık delili D) Temanu delili E) Ahlak delili.. Allah’ın, akıl ve duyularla bilinip bilinemeyeceği konusu

Metallerden ancak elektron sökebilen minimum enerjili fotonlardan; dalga boyu en büyük olan sodyum metali için kullanılan

14.) Pamuk bitkisi, gen aktarımı sonucu kendisi ile beslenen kurtlar için zararlı hale getirilmiştir. Bu çalışma sonucu kıyafetlerimizi daha ucuza alıyoruz. Bu çalışma