• Sonuç bulunamadı

Destan Kahramanlarnn Evlenmek in Gstermek Zorunda Olduklar Hnerler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Destan Kahramanlarnn Evlenmek in Gstermek Zorunda Olduklar Hnerler"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

JOURNAL OF TURKISH STUDIES

TÜRKLÜK BiLGİSİ ARAŞTIRMALARI VOLUME28/I

2004

Edited by

Şinasi Tekin • Gönül Alpay Tekin

KAF DAGININ

ÖTESİNE

VARMAK

FESTSCHRIFT IN HONOR OF

••

GUNAY KUT

ESSA YS PRESENTED HER COLLEAGUES AND

STUDENTS

III

Guest Editor

Zelıra TOSKA

Editorial Board- Tahrir Heyeti

Selim S. KURU • Günay KUT • Gönül A. TEKiN • Şinasi TEKiN

Yar dırncı Yazı Kurulu - Consulting Editor s

N. AÇIKGÖZ muğla E. BIRNBAUM toronto M. CANPOLAT ankara R. DANKOFF şikago C. DiLÇİN ankara G. DOERFER göttingen P. FADOR budapeşte H. İNALCIK ankara C. KAFADAR harvard C. KURNAZ ankara A. T. KUT istanbul G. KUT boğaziçi/istanbul G. NECİPOGLU harvard Z. ÖNLER mersin K. RÖHRBORN göttingen S. SHA W los angeles W. THACKSTON, Jr. harvard T. TEKİN istanbul S. TEZCAN bamberg A. TIETZE viyana Z TOSKA boğaziçi/istanbul E. TRYJARSKI varşova P. ZlEME berlin

Cover design and background • Kapak düzeni by Sinan AKTAŞ

Tughra, MeJ:ıemmed II (1481)

(2)

İÇİNDEKİLER • CONTENTS

TÜRKLÜK BiLGİSİ ARAŞTIRMALARI 2811 (2004)

JOURNAL OF TURKISH STUDIES

GÜNA

Y

KUT ARMAGANI

-

III

Erhan AFYONCU, Hazine-i Birı1n Katibi Ahmed Bin Mahmud Kimdir? (l-8) Evengelia BALTA, Ottoman Studies in Modem Greek Historiography (9-16)

Melek ÇOLAK, Osmanlı İmparatorluğunda Mormanlar (17-30)

Latife DIŞKAY A, Neşati'yi Tahmis (31)

A. İhsan GÖKŞEN, Hüsnü Aşk'tan Bir Esinti (32)

Dilek DOLTAŞ, Zamana ve Okura Göre Başkalaşan Bir Belleğin Öyküsü: Halide Edib'in Türkçe ve İngilizce Anılan (33-46)

M. Fatih KÖKSAL, Edimeli N azmi'ye ait Olması Kuvvetle Muhtemel Bir Eser: Teviiri!J-i Anfiikiye

(47-108)

Selim Sım KURU, Sevgiliye Mektuplar, Diğer Deh-Nameler Işığında Seydi Ahmed Mirza'nın Ta'aşşuk-name'si (109-125)

Tamer KÜTÜKÇÜ, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu-Kahramanın Bilinçaltına Yönelik Bir Okuma Denemesi- (127-136)

Hasibe MAZIOGLU, Nev'i'nin Hayatı ve Kişiliği (137-167)

M. Orhan OKA Y, Silır-i Helal'e Dair (169-175)

Cüneyd OKA Y, Politics and Chlidren's Literature in The Late Ottoman Empire ı908- ı9ı8 Using Children's Poetry to Create a Nationalistic 1 Patriotic Generatian (177-190)

Cüneyd OKA Y, Siyaset ve Çocuk Edebiyatı Osmanlı Devleti'nde Çocuk Şiiri'nin Milliyetçi/Yurtsever Bir Nesil Yaratmak İçin Kullanılması ı 908-ı 9 ı 8 ( 191-203)

Cihan OKUYUCU, 1908-ı9ı8 Hazini ve Yeni Bulunan Eserleri (205-223)

Zühal ÖLMEZ, EAT'de Geniş ve Geçmiş Zaman I. Tekil Kişi Çekimi Üzerine Gözlemler (225-239)

Hüseyin ÖZCAN, Bektaşilikte Dört Kapı Kırk Makam (241-245)

A. Sumru ÖZSOY, Dışişleri Eski Bakanı ve Türkçe'nin Yeni Yapısı (247-256)

Kurtuluş ÖZTOPÇU, Mernlfik Kıpçakçasıyla Yazılmış Kaynaklardaki Okçuluk Terimleri (257-274)

Saliha PAKER, Türkiye Odaklı Çeviri Tarihi Araştırmalan, Kültürel Hafıza, Unutuş vG Hatırlayış İlişkileri (275-284)

(3)

Zeynep SABUNCU, Eski Türk Edebiyatında Güneş Motifi Üzerine Bir İnceleme (289-299)

Gülden SAGOL, Destan Kahramanlarının Ev1enmek İçin Göstermek Zorunda Oldukları Hünerler

(301-310)

M. A. Yekta SARAÇ, Osmanlı Döneminde Belagat Çalışmaları (311-344)

Jan SCHMIDT, Manuscripts and Their Function in Ottoman Culture; The Fatatri Calleetion in The Leiden University Library (345-369)

Gülgün SERDAR, Osman Türkay'ın Şiirlerinde "Evren-Evrensellik" Kavramı (371-392)

Yildan SERDAROGLU Ş., XVI. YY. Osmanlı Toplumsal Hayatından Bir Kesit: Zatl'nin Gazellerinde

Şeker ve Şekerli Mamüller Yahut Zatl'nin Şeker'li Şiirleri (393-406)

Ayşe GülSERTKAY A, Çağatayca Temim-i Dari Hikayesi (407-449)

(4)

DESTAN KAHRAMANLARININ EVLENMEK İÇİN GÖSTERMEK ZORUNDA OLDUKLARI RÜNERLER *

Gülden SA GOL**

Eski Türk adetinde yiğitliğini ispatlayarak evlenıneye hak kazanan erkek, evleneceği kızda da erkeğe yaraşır özellikler arar. Nazlı bir kız ona göre değildir, evleneceği kız kendisi gibi ok atmalı, kılıç kullanmalı, dövüşmeli, güreşmelidir. Böylece kadın ve erkek birlikte

savaşta veya barışta her türlü zorluğa kahramanca göğüs gerebilirler, birbirlerine destek olabilirler, birlikte düşmana karşı savaşabilirler. Evlenecek kimselerde denklik ön plandadır. Denklik aranır, ama erkek kızdan üstün olmalıdır. "Dede Korkut" destanında Selcen Hatun ile Kan Turalı düşmana karşı birlikte savaşırlar. Bu savaşta önde olan Selcen Hatundur, nitekim

savaş onun çabasıyla galip bitirilir ve Selcen Hatun Kan Turalı'yı atının terkisine aldığında Kan Turalı, Selcen Hatunun kendisini kurtarmış olmasından dolayı övünebileceği fikrine

da-yanamaz ve onu bu yüzden öldürmeyi bile düşünür (DK I: 193-197: 191-198/2-8). Bir savaş­

çının bütün özelliklerine sahip olan kız, evlendikten sonra artık güçlü olduğunu dile getirmese

de gerektiğinde gücünü kullanır. Alman destanı "Nibelungen"de ise farklı bir durum söz

ko-nusudur: Olağanüstü bir güce sahip olan savaş tanrıçası Brünhild, evlendikten sonra gücünü kaybeder.

Evlenmek için yiğitlik göstermek zorunda olan erkek, talip olup da beklenen yiğitliği

gösteremezse, yaptığı kendini bilmezlik olarak kabul edilir ve cezası da genellikle ölüm olur.

Tabii zaman, mekan ve şartlar değiştikçe evlilik için aranan özellikler de değişir. Mesela "Hikayet-i Asuman ile Zeycan"da Zeycan'ın babası kızı aşık (saz şairi) olduğu için aşıklıkta

kızını yeneni damat olarak kabul edeceğini söyler [İkisi de aşık (saz şairi) olan Zeycan ile Asuman görür görmez birbirlerine aşık olurlar. Asuman'ın babası Zeycan'ı babasından ister,

ama geri çevrilir. Bir gün Zeycan'ın babası, aşıkhkta kızını yeneni damat olarak kabul edeceğini söyleyince Asuman, Zeycan'ı yener. Fakat Zeycan'ın babası verdiği sözden dönüp kızını başkasıyla evlendirmeye kalkar ve iki aşığın evliliği çok sonra gerçekleşir (HH: 21-62).] "Tutiname"de anlatılan hikayelerden birinde ise padişahın kızını yılan sokar ve padişah

iyileştirdiği takdirde kızını Ferruh Baht'a vermek üzere yernin eder (Tutf-nôme: 158).

••

Bu çalışma, 22-24 Kasım 2000'de Marmara Üniversitesi, Türkiyat Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından

düzenlenen 'Geçmişten Günümüze Destan' konulu uluslar arası sempozyumda aynı başlıkla tarafıından sunulan bildiriden yola çıkılarak hazırlanmıştır .

(5)

Evlenecek erkekte aranan özellikler her ne kadar zaman içinde değişse de yine de bugün eski adetlerin sembolik şekilde de olsa devam ettirildiği görülür: Mesela Adana'da düğün sırasında yüksek bir yere herhangi bir şey asılarak damattan bunu tüfekle vurması istenir. Damat vurana kadar uğraşır ve sonunda kızla evlenıneye hak kazanır.

Evlenmek isteyen kahramanların talip oldukları kızı veya kızın yakınlarını bu evliliğe nasıl razı ettiklerini tespit etmek üzere hazırladığım bu çalışmada, çıkış yolum Türk destan-larıdır, ama yeri geldikçe bu motifi masal ve hikayelerin yanı sıra diğer milletleri n ürün-leriyle de desteklemeye çalıştım.

1. Yiğitliğin ispatlanması

Bu ispatlayış birkaç şekilde olur.

1.1. Erkeğin kızla güreşmesi veya herhangi bir başka şekilde onunla dövüşmesi

ve onu yenmesi

Burada talibiyle dövüşmeyi kız ister, erkek de kendisine eş olacak kızda yiğitlik aradığı için buna uyar. Dövüşün sonunda üstün gelen taraf erkek olmalıdır, çünkü kız kendisini yenecek erkeği aramaktadır. Faruk Sümer, destan kahramanlarından bazılarının kendileri gibi iyi ata binen, kılıç kuşanan eş istemelerinin bir masal unsuru olmadığını, Türk el ve boylarında her zaman böyle kadınların bulunduğunu belirtir (Sümer: 438-439). Nitekim

Divanü Lugati't-Türk'te kız birle küreşme, kısrak birle yarışma "kızla güreşme kısrakla yarışma" şeklinde bir atasözü vardır ki Kaşgarlı bunu "kızla güreşme, çünkü kızlar kuvvetli olur, seni alteder; kısrakla yarışma, kısrak attan daha çevik, daha sıçrayışlı olduğundan seni yener" şeklinde açıklıyor ve bu sözün Karahanlılardan bir kızın gerdek gecesi Sultan Mes'ud'u ayağıyla dokunarak yıktığı için söylendiğini ifade ediyor (DLT I: 474).

"Dede Korkut"ta kendini beşik kertme yavuklusuna kızın dadısı olarak tanıtan Banu Çiçek, Bamsı Beyrek'e birlikte ava çıkmayı teklif eder. At yarışında, ok atmada ve güreşte Beyrek kızı yenince kız kimliğini açıklar (DK I 123: 80/2).

"Köroğlu" destanında Köse Kenan-Dana Hanım hikayesinde Adov Bey'in kızı Dana Hanım, kendisini meydan içinde yıkacak kişi ile evlenecektir. Köse Kenan Erzurum'a giderek henüz hiç görmediği Dana Hanım'ı istediğinde Adov Bey ona kızının şartını iletir. Halk toplanır, her ikisi de biraz hüner gösterdikten sonra, Köse Kenan bir çırpmada kızı yere serip gururla kendini tanıtır (KD: 68-73). Dana Hanım'ın cevabı şudur: "Yiğit, bu canım yoluna kurban. Ben şimdiye kadar, meydan içinde elleştim, güreştim. Deyil ki kimse beni omuzundan yukarı kaldıra, bileğimi büken olmadı. Ancak seni gördüm. Benim de ikranm; şimdiye kadar her kim beni yıkarsa, ben onu alırım. Araya araya, eşirni buldum. Ölüncü bir güne kadar, sen benimsin, ben seninim." (KD: 68-75).

"Markopolo Seyahatnamesi"nin "Türkistan ve Tatar Savaşları" kısmında Kubilay Han'ın yeğeni Kaydu'nun kızı Ayyürek'ten bahsedilmektedir. Ülkede bileğini bükebilecek bir tek erkek bulunmadığı halde Ayyürek'in evlenmek için şartı, talibinin kendisinden daha cesur ve güçlü olmasıdır. Kaydu kızına artık evlenınesini söylediğinde Ayyürek "Kim benden cesur ve güçlü ise onunla evleneceğim" der. Yarışma günü gelir, Ayyürek'in sırtını yere getirerneyen ona yüz at verecektir. Dört bucaktan gelen soylu erkekler birer birer pes ederler, Ayyürek on

(6)

DESTAN KAHRAMANLARININ EVLENMEK İÇİN GÖSTERMEK ZORUNDA.... 303

bin at kazanır. Ayyürek'e talip olan Pumar hükümdarının oğlu kazanacağından o kadar emindir ki yanında bin at getirmiştir. İkisi de meydana çıkarlar, halat çekme yarışı yapılır. Biraz zorlandıktan sonra, Ayyürek halatı çektiği gibi oğlanın beline sarar ve onu avlunun bir köşesine fırlatıp atar. Delikanlı kendini topariayıp kalktığında utancından bin atı da bırakarak saraydan kaçar, daha sonra kederinden öldüğü duyulur. Markopolo bize bu kızın evlenip

evlenmediğine dair bir bilgi vermiyor (MS II: 193-200).

"Manas" destanında ise Manas, Kanıkey'in seeiye ve güzelliğini öğrenmek için kırk

yol-daşından biri oıa:n Çubak'ı gönderir. Kanıkey, Çubak'la dövüşrnek ister. Çubak Kanıkey'i

önce hafife alır, ama ona yenilmekten kurtulamaz ve kaçmak zorunda kalır. Dönüşte de Manas'a şöyle der: "Ey Alpım, bu kız dediğin kızlardan çıkan bir arslanrnış ... Bizim arslan Manas'a layık bir kızdır. Bununla evlenirseniz bahtınız açılacak, her türlü teşebbüsünüzde muvaffak olacaksınız." (İnan: 35-36).

"Yaralı Mahmut" hikayesinde Emir Govkan'ın kızı Mahbub, Arap kıyafetli pehlivan kılığına girerek meydanda karşısına çıkanları yener. Son olarak karşısına çıkan Mahmut ile güreşirken ona yenilir. Mahmut tam onu öldürecekken kız nikabını çıkarır ve onunla ev le-neceğini söyler ve birkaç maceradan sonra iki aşığın düğünü gerçekleşir (Alptekin: 208-209).

Bu motif başka milletleri n destan ve hikayelerinde de görülür:

"Binbir Gece Hikayeleri"nde babasının isteği üzerine Kral Afridonyos'a düşmanını yenınede yardım etmek üzere bir orduyla yola çıkan Şah Ömer-ün-Neman'ın oğlu Şarkan, tenha bir ağaçlıktaki manastırda Kayseriye'nin hakimi Kral Hardobyos'un kızı Ece Ab ri -za'yı, ı etrafındaki esire ory. 'kadın ve Felaketler Anası ile güreşirken görür. Şarkan atını çimenliğe sürerek ona ay ışığında arzusunun ateşini söndürecek bir kadın aradığını, on genç esirenin ateşini söndürebileceğini, eğer memnun olurlarsa onları yanında dostlarına götüreceğini söyleyince Abriza sinidenerek kendisiyle güreşmesini, eğer onu yere yıkabilirse kendisinin ve on esirenin onun olacağını bildirir. Şarkan dövüşmeyi kabul eder, ama Abriza

güreşrneksizin manastıra doğru uzaklaşır. Hikayenin devarnında Abriza, Şarkan'ın dayanma gücünü ve yiğitliğini savaş meydanında dener (BGM 3: 14-53). Fakat Şarkan ile Abriza evlenmezler. Abriza'nın başına çok kötülük gelir, sonunda da öldürülür.

"Şan Kızı" destanında İcik, Barıs'ın kızı Samar'a talip olduğunda Barıs, kızının onu isteyen birçok alpi2 yendiğini, bir insanın kızının hakkından gelemeyeceğini söyler. Kızı yene-ceğinden emin olan İcik, onu görünce çok korkar, ama gururu geri dönmesine müsaade etmez, kıza "Seni yenip, karım olarak almaya geldim!" deyince kız şöyle cevap verir: "Gel

yarışalım 1 Bana layık mısın görelim 1 Sana dayak çekersem - darılma!" İcik ile Sarnar dövüşürler, İcik kızı yener ve bunun sonucunda onunla evlenebilir (ŞK: 1 06-116).

1.1.1. Erkegin kızı yenemeyip yenen başkası tarafından ona hediye edilmesi Bazen erkek yeniise de kızı elde edebilir.·"Battal Gazi" destanında güzel ve silahşör Aden Banu'ya amcasının oğlu Bederı1n Şah aşıktır, ama Aden Banu güreşte kendini yenecek kişiyle evlenmek istemektedir: "Her kim ki beni basarsa benim helalim odur" demektedir. Hamiran sarayının önünde binlerce kişi Aden Banu'yu yenecek yiğidi beklemektedir. Üstelik karşısına

ı

2

Arapça ve bazı Türkçe metinlerde Ebrize olarak geçmektedir.

Alp: Putperest Bulgar tannsı (ruh) (ŞK: 409).

(7)

çıkıp da yenilenlerin başını kesmektedir. Bederun Şah meydana girip kıza selam vererek ben senin amcanın oğluyum, malım çok, beni kabul et deyince kız şöyle cevaplar: "Bana mal gerekmez, er gerektür, şöyle bil kim, seni dahi ol birileri gibi iderim." Birbirlerine hamle

ederler, kız tam Bederun'un başını kesecekken Battal Gazi gelip kızı atından düşürür ve onları

evlendirir (Köksal: 115).

1.2. Kahramanın talip oldu~u kızı veya kızın yakınlarını evlili~e razı etmek için çetin dövUşlerin altından kalkması

Bu motif, Türk destan geleneğinde önemli bir yer tutar. "Dede Korkut"ta kahramanca savaşmaları neticesinde Beyrek'in yiğitlerinin bir kaçma Kazan Han, bir kaçma Bayındır Han kızlarını verirler, Beyrek de yedi kız kardeşini yedi yiğide verir (DK I 153: 12117-9).

Destanlarda erkeğin kızı almak içiı:ı gösterdiği yiğitliğin başlık yerine geçtiği de an laşıl­ maktadır. "Dede Korkut" destanında Kan Turalı yüzünün örtüsünü açınca köşkten bakrnakta

olan kız ona hayran kalır ve arkadaşlarına babasının merhamet edip başlık karşılığında kendi-sini ona vermesini, yoksa bunun gibi yiğidin canavarların elinde ziyan ol~cağını söyler (DK I 188: 180/6-8).

Tabii dövüşerek kazanılmış gelin tipinin ayrı hikayeleri vardır:

"Ural Batır" destanında Ural'ın aşık olduğu Humay'a,3 Ural'ın kardeşi Şülgen de taliptir.

Şülgen Humay'a sevgisini açıklayınca kız onun bahadırlığını sınamak ister ve gökten Akboz'u

çağırır. Akboz'un sırtına vurulan eyerin başına elmas kılıç takılır, dağın eteğine ise yetmiş

batman ağırlığında bir taş koyulur. Şülgen taşı kaldırmayı başaramayınca Humay bu defa aynı

şeyi Ural'a teklif eder. Ural taşı kaldırıp atar ve Humay'la evlenir(UB: 210-244).

"Hüsnü Aşk"ta Aşk, Hüsn ile evlenıneye talip olunca kabiledekiletin ona verdikleri cevap şöyledir:

3

Bir sözle kim oldu yare vasıl

Bir gonee ile bahflre vasıl

Hiç mümkün olur mu renesiz gene

Çok kimseye erdi genesiz rene

Zevklenmemize değil mi blldf

Birdenbire vasl-ı Hüsn 'ü davf

Hiç sözle olur mu vasl-ı dil-dar

Lutfet bu kelamı etme tekrar ...

Bf-mihnet ü gam vusul-i dil-dar

Aya kime oldu bu seza-var

Hiç kimse bu raha gitmemiştir

Bir ferd bunu işitmemiştir

Metnin aslında "Homay" şeklinde verilen isim çeviride bazen H uma, bazen de Humay olarak ele alınrruş.

(8)

DESTAN KAHRAMANLARININ EVLENMEK İÇİN GÖSTERMEK ZORUNDA.... 305

Meydandaki baş içindir efser Ser ver k'olasın bu yolda server

"Kim bir sözle yarine kavuşmuştur? Bir gonce ile bahar gelir mi? Zahmetsizce bir hazine elde etmek mümkün değildir amma, zahmet çekip hazine bulamayan çoktur. Senin birdenbire Hüsn'e kavuşmak isteyişin alay etmemize sebep olmadı mı? Sözle sevgiliye kavuşmak olur mu?

Lutfet de bu sözü tekrar etme .... Sıkıntısız ve kedersiz sevgiliye kavuşmak acaba kime layık görülmüştür. Hiç kimse bu yoldan gitmemiş ve bunu kimse duymamıştır. Taç, başını ortaya

koyanlar içindir, başını ver ki bu yolun efendisi olasın" (HA: 211-219). Aşk ne yapması

gerektiğini sorunca kabile büyükleri ona Kalp diyarındaki tılsımı alıp getirmesini söyleıJ~r.

Tabii bu hiç de kolay bir iş değildir: "Onun nfkahı için çok para harcıyacaksın. HüsFt'ne evlenmek için çok kıyınet tedarik etmek lazım. Önce bir tılsım bulrnalısın. Kalp diyarına

sefere çık ki gönül yoluna canını başını koyasın. O şehirde tılsım bulunurmuş ama yolda da çok belalar varmış. Nakışlı ve bin başlı bir ejder, ateş denizinin üzerinde mumdan bir gemi.

Bin yıllık yol, gam harabeleri, daha ötede matem sarayı. O yolun başında saçının her teli yılan olan cadı meşhurdur. Yalan söylemiyorum. Bir çöl içinde dev ve peri; arslan, kaplan bir sürü vahşi hayvan. Cin cinsinden binlerce çirkin yüzlü cm:hya benzer ejderhalar. Karanlık

geceler-de çığlıkları gök gürültüsünden korkunç gulyabaniler. O çöle bazen sihirle ateş yağar, bazen

denakışlı engerekler, Allah yardırnem olursa gelip geçersin ve Kalp şehrinin suyundan içer-sin. Oradaki tılsımı, elde et ve burada Hüsn'e kavuş." (HA: 220-221) Hüsn ile Aşk'ın kavuş­

ması, Hüsn'ün bu denilenleri yapmasından sonra gerçekleşir (222-338).

Aynı motiflemasal ve hikayelerde de karşılaşırız: "Keloğlan'ın Ali Cengiz Oyunu" adlı

masalda Keloğlan padişahın kızıyla evlenebilmek uğruna padişahın bu evlilik için şart koştuğu

Ali Cengiz oyunlarını öğrenir ve neticede Ali Cengiz'i de yenerek padişahın kızıyla evlenir (Tezel 2: 140-149).

"Adil Şah" hikayesinde Horasan hükümdan Turan Şah'ın oğlu Adil Şah, Kandehar Şahının kızı Şemsinur'a talip olduğunda bu evlilik ancak Adil Şah'ın Şemsinur'un babasının yaptığı imtihanı kazanmasıyla gerçekleşir (Alptekin: 195).

Bu motife başka milletierin ürünlerinde de rastlarız: "Şehname"de Meyrun, Kayser'in

kızına talip olduğunda Kayser, para pul istemediğini, hüner istediğini söyleyerek ülkeyi

peri-şan eden kurdu öldürürse kızını vereceğini söyler. Meyrun bu güç işi başarır ve kızla evlenir

(ŞŞÇ: 1072-1080: 30341-30572).

Yine "Şehname"de Ehren, Kayser'in küçük kızına talip olduğunda Kayser, Sakayla dağı-· nı ejderhadan temizlerse kızını vereceğini söyler. Ehren bunu yapacak güce sahip olmadığı

için :Meyrun'dan yardım ister, Meyrun da onu Güştasb'a gönderir. Güştasb ejderhayı öldürür. Kayser, ejderhayı Ehren'in öldürdüğünü zannederek kızını ona verir (ŞŞÇ: 1080-1086: 30573-30751).

"Ferhat ile Şirin" hikayesinde ise Ferhat Şirin'e kavuşmak için Bisütı1n dağına geçit yapmaya kalkar (Timurtaş: 124-126).

Hint edebiyatının bir ürünü olan "Ramayana"da Mithila hükümdan Janaka, büyük okunu bükebilene kızı Sita'yı verecektir. Üç yıldır kıza talip olan prensler bunu başaramamışlardır.

Kral Janaka'nın anlattığına göre kızı doğduğu zaman gökyüzünden şöyle bir ses aksetmiştir:

(9)

"Senin kızın, Şiva'nın öldürücü silahı olan, ölüm kirişleriyle gerilen ve ölmemezlik yayı olan Haradhanu'yu (yani kralın büyük yayını) bükebilen genç ile evlenecektir." Dördüncü kez düzenlenen tören sırasında Janaka'dan başka kimsenin kaldıramadığı yayı, Rama kolayca kaldınp kırar, böylece de Sitaile evlenir (Valrniki: 24-28).

"Mahabharata"da Pancala hanının bir tören tertipleyip kızını evlendireceğini duyan Rastinapura hükümdarının beş oğlu yola çıkarlar. İçlerinden Arcuna, kimsenin geremediği

yayı gerip oku hedefe atar ve esmer Dropadi onun olur. Fakat kardeşleri de Dropadi'ye tutul-muştur, neticede Dropadi beş kardeşin de karısı olur (Meriç: 38).

-Alman destanı "Gudrun"da kahraman Hagen, kızı Hilde ile evlenmek isteyenlerin gön-derdikleri elçileri öldürtür, çünkü ona göre kızının evleneceği kişi ancak kendisi gibi kahra-man biri, yani kendine denk biri olabilir. Destanı n devamında Kral Hetel, Hilde'yi kaç mr. Hagen peşlerinden giderek Hetel ile savaşır. Hilde'nin ricası üzerine savaş bitirilir ve iki genç evlenir. 4

1.2.1. Kızı elde etmeden önce başarılması gereken Uç güç iş

Çok karşılaşılan motiflerden biri de budur. "Dede Korkut"ta biz bu temayla da karşıla­ şınz: Kan Turalı'nın evlenmek istediği kızın babası onun için üç canavar beslernişti. Kim o üç canavan öldürürse kızını ona verecekti, talip olan kişi canavarlan öldüremezse başını kesi-yordu. Otuz iki kafir beyinin oğlu başlarını böylece kaybetmişlerdi. Kan Turalı sırasıyla boğayla, aslanla ve deveyle dövüşür ve üç aşamada da galip gelince kızla evlenir (DK I:

ı85-ı92).

"Maaday Kara" destanında Kögüdey-Mergen, babasının kendisine tavsiye ettiği Altın­ Küskü'ye talip olur, ama ona talip olan başka erkekler de vardır: Yeryüzünün yetmiş kağanı,

Altay'daki altmış kağan, yedi kat yeraltından Erlik Bey'in oğlu Kuvakayçı (MK: ı93).

Kögüdey-Mergen yola çıkar ve yolda kendisine tıpatıp benzeyen altı bahadır dahil olur (MK: ı94-202). Ay Kağan herkesi toplar, üç ayrı yarış yapılacak, galip gelen kızı alacaktır. Kögü-dey-Mergen altı bahadınn yardımıyla bu üç yarışı galip bitirir (MK: 2ı6-222). Ama bu evlilik hemen gerçekleşmez. Altın-Küskü Abram-Moos Kara-Taacı tarafından kaçırılır, Kögüdey-Mergen onu kurtaıjlP, babasına götürür. Ay-kağan, kızını vermemek için Kögüdey-Mergen'i iki sınava daha alıııJKögüdey-Mergen bu sınavlan da başarınca Altın-Küskü'yü memleketine

~

-g~türebilir (MK: 222-235).

"Bey Böyrek" hikayesinin Bayburt rivayetinde Bey Böyrek, Ak Kavak Kızı'na aşık olunca onunla evJ.enebilmek için üç imtihanı başarmak zorunda kalır: ı. Atın, kırk adım uzağa atlatılması, 2. Devin bahçesinden gül getirilmesi, 3. Selvi ağacının başına konulan yüzüğün

'

içinden okun geçirilmesi. Bey Böyrek, at ve dervişin yardımıyla bu şartlan yerine getirir ve kızla evlenir (Alptekin: 202-203).

Masallarda da aynı motifle karşılaşırız. "Nartanesi" adlı masalda şehzade, Nartanesi adlı

kıza kavuşmak için pek çok yol kat edip pek çok bela atlattıktan sonra, bu çektiği çileler

yetmemiş gibi Nartanesi'nin kendisine talip olan kişi ile evlenmek için üç şartı olduğunu öğrenir: ı. Kuş kardeşinin verdiği ve kendisinin çölde kaybettiği yakutu bulup getirmesi, 2. Balık bacısının verdiği ve kendisinin göle düşürdüğü inci yüzüğü getirmesi, 3. Kannca ananın

4 Bu destan hakkındaki bilgiyi Yard. Doç. Dr. Leyla Coşan'dan aldım. Bu vesileyle kendisine çok teşekkür ederim.

(10)

DESTAN KAHRAMANLARININ EVLENMEK İÇİN GÖSTERMEK ZORUNDA.... 307

verdiği ve kendisinin düşürdüğü elmas küpeyi getirmesi. Şehzade ancak bu üç şartı yerine

getirdikten sonra Nartanesi'ne kavuşur (Güney: 144-169).

Bu motife başka milletierin ürünlerinde de rastlarız: Alman destanı "Nibelungen"de

Brünhild'in evlenmek için bir şartı vardır: Evleneceği erkek kendisini üç savaş turnuvasında

yenmelidir. Brünhild olağanüstü güçlere sahip bir savaş tanrıçası olduğu için onu yenmek bir ölürnlü için mümkün değildir. Onunla evlenmek isteyen Burgund kralı Günther, Brünhild'i yenecek güce sahip olmadığı için kız kardeşiyle evlenmek isteyen Hollanda kralının oğlu Siegfred'le bir anlaşma yapar. Günther, Siegfred'i kız kardeşiyle evlendirecektir, ama bir şartı vardır: Sihirli kılıcı ile her savaştan galip çıkan, sihirli peleriniyle istediği zaman görünmez olabilen ve öldürmüş olduğu ejderhanın kamnda yıkanmış olduğu için hiçbir silalım işleyemeyeceği bir vücuda sahip olan Siegfred, Brünhild'i yenmek hususunda Günther'e yardım edecektir. Anlaşma yapılır, birlikte Brünhild'in sarayına giderler ve savaş turnuvaları başlar. Siegfred sihirli pelerinini giyerek görünmez olur ve Günther'in yanında yer alarak

Brünhild'i üç turnuvada da yener. Brünhild ile Günther evlenirler. Brünhild gerdek gecesi kocası ile güreş tutup elini ayağını bağlayıp çengele asınca Siegfred, Günther'in yardımına koşar ve Günther onun sayesinde Brünhild'i yine yener (Onural: 268-270).

1.2.2. Erke~in kızın di~er talibini/taliplerini öldürmesi

Yakutların "Er-Sogotox" destanında Er-Sogotox, Xaraxxan-Toyon'un kızı Xotuuna'yla

evlenmek üzere yola çıktığında Xotuuna'ya şeytanla insan karışımı korkunç Buura-Doxsun talip olur ve niyetini kızın ailesine bildirdikten sonra, yüz kulaç uzaktaki taş dağın burnunda dokuz gün bekleyeceğini, kızı vermezlerse zorla alacağını söyler. Bu arada Xaraxxan'ın ülkesine gelen Er-Sogotox'la Buura-Doxsun karşılaşıp dövüşürler. Neticede Er-Sogotox,

Buura-Doxsun'u öldürür ve Xotouna ile evlenir. Ancak Buura-Doxsun'un yüreğinin bir ucu kara kuzgun şekline bilrüntip "Ben her zaman sana engel olacağım" diyerek yerin altına girmiştir (SHEÖ: 17-21).

Bu motif, diğer milletierin destanlarında da görülür: Herakles, Deianeira adlı kızla evlenmek için onun diğer talibi olan Akheloos'la savaşır. Akheloos, Herakles'in gücünü bil-diğinden dilini kullanarak Herakles'i yatıştırmaya çalışır, ama·Herakles iş konuşmaya gelinc~1 rakibinin kendinden üstün olduğunu anladı ğı için savaşmayı teklif eder. Akheloos ister

is-temez savaşmayı kabul eder ve boğa kılığına girerek Herakles'e sa:ldırır. Boğalarla savaşmaya alışık olan Herakles, onu kolayca yener ve Deianeira'yı kendine eş olarak alır (Harnilton: 1 19).

1.2.3. Kahramanın kızı esaretten kurtarması:

Bazen de kahramanın kızla evlenmesinin şartı, kızı esaretten kurtarmasıdır: "Ural Batır" destanında Ural hayat pınarının suyunu ararken Ayhılıv adlı kızla karşılaşır, kız ona eğer kendisini devden kurtarırsa babasının kendisini ona vereceğini söyler. Ural kızı kurtarır ama onunla değil de abiası Humay ile evlenir (UB: 194-210).

"Edigey" destanında Edigey, karısını ve oğlunu bırakıp Aksak Timur'a giderken yolda

Akbilek'i görür. Akbilek, Edigey'e kendisinin Şah 'Timur' un kızı olduğunu, Kara Tiyin Alp'ten kendisini kurtardığı takdirde babasının ona at, kürk, kısrak, taht ve kumandanlık ile

birlikte kendisini de vereceğini söyler (ED: 6/90-91). Edigey Akbilek'in de yardımıyla Kara

(11)

Tiyin Alp'i öldürür (ED: 6/92-95) ve kızı Şah Timur'a götürür (ED: 7/98). Timur da ona kızıyla evlenip yanında kalmasını söyler (ED: 7/99-100).

Bu motif Alman destanı "Gudrun"da da karşımıza çıkar: Bir anka kuşu (Grief) tarafın­

dan kaçırılan Hagen, kuşu öldürerek kendisiyle aynı kaderi paylaşan üç prensesi kurtarır ve İrlanda'ya döndüklerinde prenseslerden biri olan Hilde von lndien ile evlenir.

Bibliyografya

Aksoy, Mustafa. Kültür Sosyolojisi Açısından Doğu Anadolu. Tarih ve İslam Araştırma Vakfı (TİSAV). İstanbul, 1996. Alangu, Tahir. Türkiye Folkloru Elkitabı. Birn. "Ortazaman Anadolu Komşu Milletlerinin Eposlarında Kadın

Kahramanlar." s. 219-225. Adam Yayınları. İstanbul, 1983.

Alpteki n, Ali Berat. Halk Hikayelerinin Motif Yapısı. Akçağ Yayınları 228, Kaynak Eserler 47. Ankara, 1997.

Atalay, Besim, çev. Divanü Lugat-it-Türk Tercümesi. !-lll; Divanü Lugat-it-Türk Dizini "Endeks". IV, 2. baskı. Türk Dil Kurumu Yayınları: 521-524. Ankara, 1985.

Bagavatgftfi "Rabb'in Ezgisi." Sanskritçeden Fransızcaya çev. Emi! Senart, Fransızcadan Türkçeye çev. Yavuz Keskin. Ruh ve Madde Yayınları. İstanbul, 1995.

Binbir Gece Masalları. 1-16. Çev. Alim Şerif Onaran. Afa Yayınları. İstanbul, 1992-1993.

Boor, Helmut De. Das Nibelungenlied. Dieterich'schen Verlagsbuchhandlung. Leipzig, 1959.

Demirel, Hamide. Türk Destanlarında Güzellik-Destan-Masal ve Din Unsurları ile Yabancı Destanlarda Türk Kahramanları.

. Ötüken Yayınları: 311, Kültür Serisi: 96. İstanbul, 1995.

Dokuman, Filiz, haz. Markopola Seyahatnamesi. l-ll. Tercüman 1001 Temel Eser: 87. [İstanbul], tarihsiz.

Erdentuğ, Nermin. Sosyal Adet ve Gelenekler. Kültür Bakanlığı Yayınları: 254, Halk Kitapları: 4. Ankara, 1977.

Ergin, Muharrem. Dede Korkut Kitabı. 4. baskı, Boğaziçi Yayınları: 51. İstanbul, 1981.

_ _ _ _ . Dede Korkut Kitabı. 1: Giriş-Metin-Faksimile. 2. baskı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Dil Kurumu Yayınları: 169. Ankara, 1989; ll: İndeks-Gramer. Türk Dil Kurumu Yayınları: 219. Ankara,

1963.

_ _ _ _ . Oğuz Kağan Destanı: Tercüme-Metin-Sözlük. 2. baskı, Hülbe Basım ve Yayın A.Ş.: 13. İstanbul, 1988. ·

E~gun, Metin. Altay Türkleri'nin Kahramanlık Destanı: Alıp Manaş. 2. baskı, Kültür Bakanlığı Yayınları: 2067,

Yayımlar Dairesi Başkanlığı Türk Dünyası Edebiyatı Dizisi: 57. Ankara, 1998.

_ _ _ _ ve Gaynislfun İbrahimov. Başkurt Halk Destanı Ural Batır. Türksoy Yayınları: 5. Ankara, 1996.

Gökyay, Orhan Şaik. Dedem Korkudun Kitabı. Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı Kültür Yayınları, Devlet Kitapları.

İstanbul, 1973.

Güney, EfHitun Cem. Masallar. 4. baskı. T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları: 523, Yayımlar Dairesi Başkanlığı

Çocuk-Edebiyat Dizisi: 43-21. Ankara, 1997.

Gürsoy-Naskali, Emine, haz. Altay Destanı Maaday-Kara. Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticaret ve Sanayi A.Ş.

Kazım Taşkent Klasik Yapıtlar Dizisi: 28. İstanbul, 1999 . ..

Hamilton, Edith. Mitologya. Çev. Ülkü Tamer. 3. baskı, Varlık Yayınları: 1767, Faydalı Kitaplar: 32. İstanbul, 1974.

İnan, Abdülkadir. "Türk Mitolojisinde ve Halk Edebiyatında Kadın." Makaleler ve incelemeler. 2. baskı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayınları VII. Dizi-Sa. 51a. Ankara 1987,274-280. _ _ _ _ ,çev. Manas Destanı. Milli Eğitim BakanJığı Yayınları. 2. baskı, İstanbul, 1992.

İzgi, Özkan. "Moğollarda Evlenme A.deti." ll. Milletlerarası Türk Falklor Kongresi Bildirileri, c. IV: Gelenek-Görenek ve

inançlar. Kültür ve Turizm Bakanlığı Milli,Folklor Araştırma Dairesi Yayınları: 40, Seminer, Kongre

Bildirileri Dizisi: ll, Ankara, 1982, 255-262.

Kafesoğlu, İbrahim. Türk Millf Kültürü. Düzeltilmiş ve genişletilmiş 2. baskı, Boğaziçi Yayınları. İstanbul, 1983. Kaplan, Mehmet. "Dede Korkut Kitabında Kadın." Türkiyat Mecmuası, c. IX, yıl: 19 6-1951 (1951), 99-112.

_ _ _ _ _ ,Mehmet Akalın ve Muhan Bali. Köroğlu Destanı. Anlatan: Behçet Mahir. Atatürk Üniversitesi Yayınları; 314, Edebiyat Fakültesi Yayınları: 63, Araştırma Serisi: 52. Ankara, 1973.

(12)

DESTAN KAHRAMANLARININ EVLENMEK İÇİN GÖSTERMEK ZORUNDA.... 309 Kaya, Doğan ve M. Sabri Koz, haz. Halk Hikayeleri 1. Kitabevi 131. İstanbul, 2000.

Köksal, Hasan. Batta/namelerde Tip ve Motif Yapısı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Milli Folklor Araştırma Dairesi Yayınları: 59, Halk Edebiyatı Dizisi: 10. Ankara, 1984.

Kuanışbayev, Ercan. "Kozı Körpeş Bayan Sulu Destanı: Giriş-Metin-Tercüme-Dizin." Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türk Dili Bilim Dalı Bitmemiş Yüksek Lisans Tezi. Kültüral, Zuhal ve Latif Beyreli, haz. Şerfjf. Şehname Çevirisi. /-IV. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk

Dil Kurumu Yayınları: 717. Ankara, 1999.

Meriç, Cemi!. Hind Edebiyatı. Dönem Yayınları: 3, İnceleme Dizisi: 1. İstanbul, 1964.

Mikail-Baştu İbn Şams Tebir. Şan Kızı Destanı: 882 yılı. Redaktör: Ferhat A.-H. Nurutdinov, çev. Avidan Aydın. Kültür

Bakanlığı Yayınları: 1369, Kültür Eserleri Dizisi: 178. Ankara, 1991.

Okay, Orhan ve Hüseyin Ayan, haz. Şeyh Galip. Hüsn ü Aşk. 2. baskı. Dergah Yayınları, Türk Klasikleri. İstanbul, 1992.

Onural, Neşe. "Türk ve Alman Destanlarında Kadın Kişilikleri." Kurgu Dergisi, 8 (1990), 263-273.

Oy, Aydın. "Dede Korkut Kitabında Kahramanların Aile Hayatları." Türk Dili, c. IX, sy. 102 (1960), 286-288.

Öge!, Bahaeddin. Türk Mitolojisi. I-II, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları: 2204-2205, Bilim ve Kültür Eserleri: 515-5 I 6,

Tarih Dizisi: 12. İstanbul, 1993-94.

_ _ _ _ _ . Dünden Bugüne Türk Kültürünün Gelişme Çağları. Genişletilmiş 3. baskı. Türk Dünyası Araştırmaları

Vakfı Yayınları: 46. İstanbul, 1988.

Örnek, Sedat Veyis. Türk Halkbilimi. Kültür Bakanlığı Yayınları: 1629, Hagem Yayınları: 210, Gelenek, Görenek ve

İnançlar Dizisi: 20. Ankara, 1995.

Özkan, Fatma, haz. Altın Arığ. Bilig Yayınları. Ankara, 1997.

Radloff, Wilhelm. Türklerin Kökleri: Dilleri ve Halk Edebiyatından Denemeler. Çev. Arzu Ekinci, Yasemin Ünlü. Ekav

Eğitim ve Kalkınma Vakfı. Ankara, 1999.

_ _ _ _ _ . Manas Destanı: Kırgız Türkçesi Metin-Türkiye Türkçesi Çeviri. Hazırlayan: Emine Gürsoy-Naskali. Türksoy Yayınları: 1. Ankara, 1995.

_ _ _ _ _ . Sibirya'dan. I-IV. Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları 2750, Bilim ve Kültür Eserleri Dizisi 748, Düşünce

Eserleri Dizisi l, İstanbul, 1994.

Ramazanoğlu, Muzaffer, çev. BabilKlasiği Gilgameş Destanı. Mf. V. Dünya Edebiyatından Tercümeler. Ankara, ı944.

Rıisonyi, Lıisz16. Tarihte Türklük. Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları: 39, Seri: III-Sayı: Al 1. Ankara, ı971. Sağol, Gülden. "Manas Destanında Evlilik Geleneği." Bozkırdan Bağımsızlığa Manas. Haz. Emine Gürsoy-Naskali.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Dil Kurumu Yayınları: 625. Ankara, ı995, 224-233. _ _ _ _ _ . "Dede Korkut Destanında Evlilik Geleneği." Uluslararası Dede Korkut Sempozyumu. Tarihi: 17 Kasım

ı999. Yeri: Yakın Doğu Üniversitesi AK;KM, Lefkoşa. Düzenleyen: Yakın Doğu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü.

_ _ _ _ _ . "Destanlarda Evlilik." Yeni Türkiye. Türkoloji ve Türk Tarihi Araştırmaları Özel Sayısı lll: Teşkilat­

Toplum-Ekonomi. Mayıs Haziran 2002, Yıl 8, Sayı 45, 264-288.

Sakaoğlu, Saim. Dede Korkut Kitabı: İncelemeler-Derlemeler-Aktarmalar. 1-11, Selçuk Üniversitesi Yaşatma ve Geliştirme

Vakfı Yayınları: 002, Fen-Edebiyat Fakültesi Yayınları 21. Konya, ı998.

Sav, Ergun. Halk Hikfıyeleri. İş Bankası Kültür Yayınları: ı47, Folklör Dizisi: 1. Ankara, ı974.

Sepetçioğlu, M. Necati. Karşılaştırmalı Türk Destanları. Akran Yayınları: ı8, M. Necati Sepetçioğlu Serisi: 6. İstanbul, 1990.

Sulti, Rüstem. Edigey Destanı. Türksoy Yayınları: ıo. Baskı yeri belli değil, ı998. ·

Sümer, Faruk. "Oğuzlar'a Ait Destani Mahiyetde_Eserler." Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, c.

XVII, sy. 3-4 (ı959), 359-456.

-~---· Oğuzlar (Türkmenler): Tarihleri, Boy Teşkilatı, Destanları. 'iıavelerle 3. baskı, Ana Yayınları: ı, Tarih Dizisi: 1. İstanbul, ı980.

Teze!, Naki, haz. Tür,.k Masalları. 1-2. 5. baskı. T.~. Kültür Bakanlığı Yayınları: 6:32, Yayımlar Dairesi Başkanlığı Çocuk Edebiyatı Dizisi: ı 75-19. Ankara, 1997.

Timurtaş, Faruk K. Şeyhf ve Husrev ü Şfrin'i: İnceleme-Metin. 2. baskı, İstanbul Üniversitesi Yayını: 2670. İstanbul, ı980.

(13)

Togan, A. Zeki Velid!. Oğuz Destanı: Reşideddin Oğuznamesi, Tercüme ve Tahlili. 2. baskı. Enderun Yayınları: 10.

İstanbul, 1982.

Tutf-name: Papağanın Hikayeleri. Açıklamalarla sadeleştiren: Şemsettin Kutlu. Tercüman 1001 Temel Eser: 90.

[İstanbul], tarihsiz.

Ünal, Asife. Yahudilik'te, Hıristiyanlık'ta ve İslam'da Evlilik. T.C. Kiiltür Bakanlığı Yayınları: 2099, Yayımlar Dairesi

Başkanlığı Kültür Eserleri Dizisi: 221. Ankara, 1998.

Valmiki. Ramayana. Çev. Ömer Rıza Doğru!. Şarktan-Garptan Seçme Eserler: 78. İstanbul, 1947.

Vasilyev, Yuriy, M. Fatih Kirişçioğlu ve Gülsüm Killi. Saha (Yakut) Halk Edebiyatı Örnekleri. Atatürk Kültür, Dil ve

Tarih Yüksek Kurumu Türk Dil Kurumu Yayınları: 637. Ankara, 1996.

Yükseler, Kayhan, çev. Nartlar: Asetin Halk Destanı. Yapı Kredi Yayınları Kazım Taşkent Klasik Yapıtlar Dizisi: 29.

İstanbul, 1997. Kısaltınalar Alptekin BGM DK DLT ED Güney HA Harnilton HH İnan KD. Köksal Meriç MK MS Onural SHEÖ S ümer ŞK şşç Teze! Tirnurtaş Tutf-name UB Yalıniki

Ali Berat Alptekin. Halk Hikayelerinin Motif Yapısı.

Binbir Gece Masalları. 1-16. Çev. Alim Şerif Onaran.

Muharrem Ergin. Dede Korkut Kitabı. 1: Giriş-Metin-Faksimile, II: İndeks-Gramer.

Besim Atalay, çev. Divanü Lugat-it-Türk Tercümesi. I-ID; Divanü Lugat-it-Türk Dizini "Endeks". IV.

Rüstem Sulti. Edigey Destanı.

Eflatun Cem Güney. Masallar.

Orhan Okay ve Hüseyin Ayan, haz. Şeyh Galip. Hüsn ü Aşk.

Edith Hamilton. Mitologya. Çev. Ülkü Tamer.

Doğan Kaya ve M. Sabri Koz, haz. Halk Hikayeleri I. Kitabevi 131. İstanbul, 2000.

Abdülkadir İnan, çev. Manas Destanı.

Mehmet Kaplan, Mehmet Akalın ve Muhan Bali. Köroğlu Destanı.

Hasan Köksal. Battalnamelerde Tip ve Motif Yapısı.

Cemi! Meriç. Hind Edebiyatı.

Emine Gürsoy-Naskali, haz. Altay Destanı Maaday-Kara.

Filiz Dokuman, haz. Markopola Seyahatnamesi.

Neşe Onural. "Türk ve Alman Destanlarında Kadın Kişilikleri."

Yuriy Vasilyev, M. Fatih Kirişçioğlu ve Gülsüm Killi. Saha (Yakut) Halk Edebiyatı Örnekleri.

Faruk Sümer. "Oğuzlar'a Ait Destani Mahiyetde Eserler."

Mikail-Baştu İbn Şams Tebir. Şan Kızı Destanı: 882 yılı. Redaktör: Ferhat A.-H. Nurutdinov, çev. Avidan

Aydın.

Zuhal Kültüral ve Latif Beyreli, haz. Şerffi. Şehname Çevirisi. 1-1V.

N ald Teze!, haz. Türk Masalları. 1-2.

Faruk K. Timurtaş. Şeyhf ve Husrev ü Şfrin'i: İnceleme-Metin.

Tutf-nfime: Papağanın Hikaye/eri. Açıklamalarla sadeleştiren: Şemsettin Kutlu.

Metin Ergun ve Gaynislam İbrahimov. Başkurt Halk Destanı Ural Batır.

Valmiki. Ramayana. Çev. Ömer Rıza Doğru!.

Referanslar

Benzer Belgeler

Pek çok kuramcıya göre atar- caların hem böylesine büyük kütleye sahip olmaları, hem de böylesine ufak olmaları, ancak nötron yıldızı ol- malarıyla mümkün..

Bunu bir örnekle açıklayalım: Kaçırılan, araba kazası geçiren ya· da cinsel saldırıya uğrayan bir çocuk, çeşitli korkular ve bunalımlar geliştirir.

Özellikle sinir sistemi ve büyüme başta olmak üzere fetal gelişim için gebelik boyunca uzun zincirli yağ asitlerinin yeterince alınması çok önemlidir.. Uzun zincirli

 <34 gebelik haftasi, sebebi bulunamamis preterm dogum, preeklampsi nedeniyle dogum, intrauterin gelisme geriligi (IUGR)—uteroplasental yetmezlik.  Vaskuler tromboz:

Infant plasma trans, n-6 and n-3 fatty acids and conjugated linoleic acids are related to maternal plasma fatty acids, length of gestation and birth weight and

 Source: Report from the Surgeon General’s Conference on the Prevention of Preterm Birth, June 16-17, 2008..

Alt ı yıldır süren tartışmalar sonucunda gelen karar uyarınca bundan böyle market raflarında klonlanmış domuz, sığır ve keçilerden elde edilen g ıda

İnsanın vejetaryen olduğuna dair görüş ve kanıt bildirilirken en büyük yanılma biyolojik sınıflandırma bilimi (taxonomy) ile beslenme tipine göre yapılan