• Sonuç bulunamadı

İNSÜLİN, GLUKOZ İNTOLERANS, İNFLAMASYONA ETKİLERİ, KORONER RİSK ÖNGÖRDÜRÜCÜLÜGÜ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İNSÜLİN, GLUKOZ İNTOLERANS, İNFLAMASYONA ETKİLERİ, KORONER RİSK ÖNGÖRDÜRÜCÜLÜGÜ "

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ARAŞTIRMALAR

(CLinicaL lnvestigations)

YETİŞKİNLERİMİZDE ABDOMİNAL OBEZİTE ve OBEZİTE GÖSTERGELERi:

İNSÜLİN, GLUKOZ İNTOLERANS, İNFLAMASYONA ETKİLERİ, KORONER RİSK ÖNGÖRDÜRÜCÜLÜGÜ

Prof. Dr. Altan

ONAJ"~,

Uz. Dr. Köksal CEYHANb, Jlrof. Dr. Vedat SANSOYc, Dr. Hüseyin

UYARELcı,

Uz. Dr. Mehmet YAZICie,

Dı·.

Bülent

UZUNLARcı,

Uz. Dr. Yüksel DOGANr,

Dr.

Sadık

TOPRAK!:, Doç. Giilay HERGENÇ"

n

Türk Kardiyoloj i

Derneği, İstanbul. b Elazığ

Devlet Hastanesi.

c İstanbul

Üniversitesi Kardiyolqji EnstiH.isü,

İstanbul.

cı Siyaıni

Ersek

Kalp-Daınar

Cer rahi si M erkezi,

İstanbul. c İzzet

Baysal Üniversitesi

Tıp

Fakültesi, Düzce.

r

Bakırköy

D evlet Hastane) eri ,

İstanbul. g

T.C. Adli

Tıp

Kurumu,

İstanbul. h Yıldız

Teknik Üni versitesi, istanbul ÖZET

TEKHARF

çalışmasmm

eski ve geçen

yıl

yeni alman

kolıommu oluşruran

2350

kişide

(ona/ama

yaş

52±12) bel çevresi. bel- ka/ça

oranı

(B/K) ve beden kitle indeksi

(BKİ)

cinsiyet ve

yaş grupları kamıanlamasiyle lıem

kesitsel

olarak.lıem

de sou 4

yı/daAi değişimler değerlendirildi. KKH wmsı anauuıe:de

angina

varlığı

ve

12-derivasyon/u istiralıat EKG'mın Mimıesota

kod/mnasma dayam/orak

kondıı. Yaş-swndardizasyonlu

ortalama

değerler

30

yaşını aşkın

nüfusla erkekler için

sırasıyla

90.7 cm ve 27.3 kglm

2.

kadmlarda 90.8 ile 29.1 kg!m

2 bıılwıdu. Net değişimler bağlamında. ortalama BKİ sorı4 yılda lıer

iki cinsiyette

1.3 kglm2

artarken. bel çevresi erkekle 2.7 cm

azaldı. kadında 1.3 cm genişledi.

Giderek artan

beştebir dilimiere bölünen bel çevresinin üst ve alt dilimleri arasmda, erkek ve kadmda sırasıyla

onalama apo

B değerlerinde

22 mg/d/ ölçiisiinde

. açlık iusiilin konscmtrasyon/amıda

2

ila 2.4 kat. duyarlı

C-reaktifprotein'de (CRP) 3.5

ila 2 /,at

farklar gözlem/endi

. Üstelik. diyabet prevalansı

da. alt

diliuıe kıyasla üst dilimde erkekle 2.2. kadında

4

.8

kat do/w

sık tr.

Arulan

risk parametreleri

erkeklerde 96 crn 'lik bel

geuişliğinde11 itibaren

yiiksek bulrwdu (p<O.OI ).

Dört .w/Irk prospektif incelemeye ilişkin miiltivariye anali:de BKİ.

bel çevresinin yanmda

bağuusrz

bir etki yaratmazken

. bel

çevre.1i erkeklerde ve

lıer

iki cinsiyet birlikte

twulwıca.fatal

ve nonfatal

KKH'rwı bağımsı:

bir öngördiiriiciiJii

bıılwıdu:

bel çevresinde 12 cm 'lik

artış

KK

H

riskini.

diğer başlıca

etkenlerden

bağımsız

biçimde. %35 yiikseltiyordu. Sonuç olarak.

yerişkinlerimizde

abdominal obezite apo B. insiilin. CRP gibi önemli kardiyomskiiler risk etmenlerini ve de tip ll diyaber

sıklığını

belirgin

şekilde artımıakra.

ö:ellikle erkeklerde koroner morbidite ve morra/ireye

bağımsı:

biçimde önemli

karkıda bıılwımaktadır.

Bu ri!>k fakrörleri ile K KH riski arasmdaki

ilişki "eğrisi

"ne

dayanılarak.

bel çevresi "eylem eliize yi" nin erkeklerimi:;de 96 cm'den iribareli

atmması

önerilmektedir. Kalp

sağlığı politikamız

ve

uygulamaları

bu bilgilere göre

ayarlanmalıdır.

(Tiirk

Kardiyol Dem Arş 2003;31 :65·73)

Aualıfar kelime/er: A!Jdomiual obe:ire.wlfropomelrik güxfel;~eler.lıel

revresi. koroner kalp

lwswli,qı.obe:ile.

ri.,kfakfijr/eri

SUMMARY

lndices of Abdominal Obesity and Obesity in Turkish Adults: lnfluence on Levels of Insulin , Glucose lntolerance,

Inflaınınation

and on Coronary

Predictioıı

/11 tlıe

old a11d

neıvly recmired colıorts

of

tlıe Turkislı Adult Risk Factor Srudy co11sisti11g of

2350 me11 a11d

ıvome11

(111 ean age 52±12 years). body mass index (BM/).

ıvaisr

circwnf erence a11d

waist-to-lıip

rario (WHR) were assessed cross-secrionally a11d prospectively. Coronary

e art disease (CHD)

ıva

s diag11osed based 011 elinical ji11dings a11d Mi1111esota codi11g of resring electmcardiograms. Ar standardized age.

meanıvaist

circumferellce and BM/ i11men

ıvere

90.7 cm a11d 27.3 kglm

2.

respectively.

a11d

i11ıvome11

90.8 ile 29.1 kglm

2 . respectiı•ely.lt is esiimared rlıar 10.5millioll adıı/ts

(22

.6% ofmell a11d 61% of

women) in

Yazışma adresi: Prof. Dr. Alımı Onat. Nisbcıiyc cad. 37/24. Etiler 80630 istanbul Faks: (0212) 351 ı 35

Alındığı tarih: 13 Ocak 20m: Kabul tarihi 21 Ocak 2003

(2)

Türk Kardiyol Dern Arş 2003;3 I :65-73

Turkey may be designated ro lıave

abdomina/ obesity.

Fol/oıving difference inmagnitude or ratio oj variab/es e.xisted across tlıe /ıiglıest

and fo

west quintifes ojwaist circumference:

22

mg/d! in

apofipoprotein

(apo) B. 3.5-fold

to

2-fo/d in C-reactive protein (CRP). 2 to 2.4-jofd in fasrin

g senun ilmtfin concentrations. Furtlıermore.

diabetes

was morefrequent by 2.2-fold in men and by 4.8-

jofd in women across

rlıese

quintifes.

Ina fogisric regression cmalysis over a 4-year jolfow-up. waist circumference significantly tHediered nonfatal

and/orfatal CHD

risk in men. and among men and women combined. independent of9 otlıer

salie/If risk factors, imparting 35% excess risk fo

r

eaclı inerement of 12 cm (=

1 SD)

ofıvaist circumference. ltı tlıe

presence

oftlıe la

uer.

BM/

failed

to contribute to CHD prediction. lt ıva s concluded that abc/om ina/ obesity in Turkish adults not only

mbstantially elevatec/

tlıe concentratimıs of

im

porta//( cardiovascu/ar risk jactors suc/ı

as serum apo B.

ilısu/in. CRP.

and

tlıe prevalence oj

type

ll diabetes. but alsa COIIfribwed independently to cardiovascular morbidity and mortality. particularly among men. Tlıe ''curve" betıveen CHD risk and tlıe stated atlıerogenic riskjactors suggested that Turkishmen witlı a ıvaisi circumference of96 cm slıould be considered m the "action /eve/". Tlıese jindings slı.ould guide future

public

lıeart fıea/tlı

policies.

(Are/ı Turk S oc Cardiol 2003;31 :65-73) Key ıvord.r: Abdominal obesity. antltmpometric indices. coronary lıearl disease. o/Jesity. riskjac10rs. ıvaisi cilnmiference

Obezitenin koroner kalp

hastalığı oluşumunda

kilit bir

rol oynadığı

bilinmekle olup(ll bu

bağlamda

beden ki

tle indeksinin (BKİ)

Türk erkeklerinde k

oroner riski öngördürebildiği de ortaya konmuştuı<2l.

Bununla birlikte, kalp-damar ri

skinin daha güçlü ölçüde bağlı olduğu vücuı yağ dağılımını yansıtan adipozite ile BKİ'nin bağıntısı iyiden öteye gitmeıniştir<3>. Bu y

üzden,

epidL:ıniyolojik bağın Göteborg çalışınasında gösterildiği<4> gibi, koroner kalp hastalığı (KKH) riskinin değerlendirilmesinde abdoıninal obezite giderek daha

büy ük

önem taşımaktadır. Önceleri bel-kalça oranı (B/K), daha sonra bel çevresi abdonıinal obezite göstergeleri olarak kullanılınıştıı-<5>. Gluteofeınoral yağ

hücreleri

y

üksek Iipoprotein li paz (LPL) akti

vitesi ve düşük Iipol

iz ile nitelenirken

, viseral adipositler insiilin direncine katkıda bulunacak şekilde metabolizması artan yağ asitlerinin poıtal venaya doğrudan akınasının eşlik ettiği yüksek Iipoliz olayı

ile

karakterizediı<6>.

Yiseral a dipozite

horınon, sitokin ve polipeptidler salgılayarak, dislipideıni, ve heınostatik bozukluklara da katkıda bulunabilınektediı<7>.

Abdoıninal obezitenin, kardiyovasküler hastalık<8>, tip

ll

diyabet ve koroner ınortalite<9> olasılığını y

ükselten insülin di

renci ile sıkı sıkıya bağlı olduğu da ınaluındur.

Bu bilgiler

halkımızdaki abdoıninal obezite göstergeleri

nin daha iyi incelenmesini

gerektirmektedir, çünkü karın-içi yağ hacimlerinde etnik farkların bulunduğul10> anlaşıldığı gibi, abdominal obezite tanımının duyarlılık ve spesifısitesi

de-

WHO MONICA çalışmasından<ııı öğrenildi ği üzere, popi.ilasyona özgüdür.

TEKHARF çalışması örnekiemi nde bir yandan

visera

l yağııı halkımızcia en iyi göstergesi bilgisayarlı tomografi yöntemiy

le

araştırılırken<ııı, öte yandan

da

basit

aııtroponıetrik göstergelerin insi.ilin direncine eşlik eden

bazı

faktörlerle

ilişkileri ve fatal ve fatal olmayan KKH'nı öngördi.iri.ici.ili.iğü bu incelemede ele alınmaktadır.

Bu

yazı, yaklaşık 2300 katılımcıyı

içe ren

ve erişkinlerimizi

temsil eden bir ö rnekl

emde I) cinsiyet ve yaş gruplarına

özgü beden kitle incJeksi

(B Ki), bel çevresi ve bel-kalça oranı (B/K) düzeyleri nin son

durumu

ile seyrini,

2)

bel çevresiyle diyabet ve bazı diğer risk raktörleri arasındaki ilişkiyi ve 3) prospekıir

incelemeele KKH i

le bel ve BKİ arasındaki ilişkiyi belirlemeye çalışınayı amaçlamaktadır.

POPÜLASYONveYÖNTEM

Taranan

yedeşim

birimleri ve

katılınıcılar

1990 ve 1997/98 yıllarında ıaraınaya alıııan kohoruaıı 2001 ve 2002 yılı kısmi taramalarında toplanı 2067 kişi ( 1000 ı.:rkck ile 1067 kadın) ve de çalışmaya 2002 Ağustos'unda dahil edilen 285 erkek ile kadın muayene edildi ( 13) ve antropoıııetrik ölçümler bakımından değerlendirilıııeye alındı. Bunlardan 763 erkek ve 815 kadın 1997/98 yılından beri izlenmiş olduğundan.

bel çevresi, bellkalça oraııı (B/K) ve BKİ değerlerinin zaman içerisindeki seyrini inceleme amaciyi e kullanıldı. TEKHARF çalışması takip taramasının kaıılııııcıları ve yöııtcıııiyle<IJl ve de yeni kohortun nitelikleriyle ilgili ayrıntılar daha önce yayınlanınıştı. Anamnez. kardiyovaskiiler muayene ve di nlcnıııc sırasında yapılan 12-derivasyonlu EKG kaydının Miıını.:soıa kcxllamasına<14l dayanarak tanısı konan koroner kalp hasral ı ğı verileri de daha ayrıntılı biçimde açıklannıışıı' ısı.

Ölçüıııler

ve

taıııııılar

BKİ ağırlığın boyun karesine bölünmesi yoluyla (kg/ın2) dde edildi. Bel çevresi kişi ayakta dururken, iç çaımışırının iizerinclcn.

hafif ekspirasyon sonunda alt kaburga kcnarıyla crista iliaca

(3)

A Onaı ve ark.: Yctişkinlerinıizde abdoıninal obcziıc ve obezitc göstergeleri

ortasındaki düzeyden, kalça çevresi büyük trokanterler düzc)indcn bir nıezüre ile ölçüldü. 2002 yılı taramasının Karadeniz-Doğu-Güneydoğu bölgeleri kolıortunun bel çevresi değerlerinden 4 cm indirildi (bu, muayene edilen toplam kohoıtun lt4 bölümünü oluştunıyordu). Kan basıncı birey oturur pozis) onda iken sağ koldan bir Erka sfigınoınanoınctresi ilc iki kez ölçüldü. İlk ölçtime birkaç dakika dinlenınekten sonra geçildi ği gibi, iki ölçüm arasında en az 3 dakika ara ilc ve Alınan Ulusal Kan Basıncı programınca istenen tekniğe<6l uygun biçimde yapıldı. Değerler en yakın2 mmHg olarak kaydedildi ve analizler için iki okumanın oı1alanıa değeri kullanıldı. Kuru kimya yöntemi ve ReOotron cilıazıyla yapılan HDL-K ölçümleri EDTA'lı alınan kandan ayrılan plazmada. diğer tetkikler (total kolesterol, lrigliscıid. ve glukoz ve apo 13) senımda tayin edildi.

Apo 8 konsantrasyonlan salıada Belıring kiıleri ile Bchring türbidomcıresi ilc ölçüldii. CRP ve insüliıı Hitachi otoanalizatöriiyle senııııda ölçüldü.

Yaş staııdardizasyoııu

Kohorıta 4 yıl yaşianmanın SKi'ni erkeklerde ve kadınlarda

0.5

kg/ın2 yliksclıcceği, önıeklemdeki lO-yıllık verilerin oı1alaına ncı farkındaıPl Lahmin edilmekıeydi. Ancak bu çalışınada yaş sıandardizasyomı, yaş gruplarının30 yaşını aşkın nlifus içindeki payiarına ve bu payların karşılaştırdan dönemlerde sabit tutulmasına dayandırıldı. Böylece, 30-39 yaş grubuna 0.37, sonrai--i gruplara sırasiyle 0.26, 0.16, 0.12 ve 0.09 ağırlık verildi.

1998. 2000 ve 2002 taramalarındaki anıroponıcırik gösterge oı1alaıııa değerleri bu katsayılarla çarpılıp genel oı1alama değer saptandı. İki dönem arasındaki fark. toplumun '·yaşın sabit tutulduğu antropoıııetrik gösterge ncı değişimi"ni tanımladı.

İstatistik analiz

İlgi çeken değişkenler ortalama±standarı sapma, katcgorik olanlar sayı ve yiizde olarak ifade edildi. Nonnal dağılıma

uymayan değişkenlere, 1 O' luk logaritmi k transformasyon

uygulandı. Anıropoıııctrik ölçiinılerle bazı risk faktörleri

arasındaki ilişki, erkekle ve kadında (gerektiğinde yaş kontroliii olarak) kısmi korelasyon yöntemiyle aıııaliz edildi. TEKHARF

çalışınasının son 4-yıllık takibi süresince oı1aya çıkan koroner kökenli öliim ve yeni koroner kalp hastalığının bağımsız

öngördürlicülcrini belirlemek amacıyla l«jisıik regresyon analizi uygulandı. Mültivariyc modele şu 10 parametre alıııdı: yaş, sisıolik ve diyastolik KB, beden kitle indeksi, bel çevresi, total kolesterol, HDL-kolesterol, sigara içi ın i (içmeyen ve giinde

< 1 O sigara içenlere karşı günele > 1 O sigara içenler), fizik aktivite dercccsi.cliyabeı varlığı. Diliıniere böllinmUş bel çevresi gruplan arasında diyabet sıklığı ve apo B değerleriANOYA testiyle karşılaştınlclı, post lıoc olarak Tukey testi kullanıldı. CRP ve

inslilin ile bel çevresi dilinılerinin ilişkileri kovaryans analizi ile değerlendirildi, dilimler "duınıny variable'' haline dönlişllirüldü. Analizlerde p<0.05 anlamlı olarak kabul edildi.

Verilerin istatistik analizi Epi-Info-2002 programında yapıldı.

BULGULAR

2001102 yılında yaş gmplarına göre aııtropometrik gösterge ortalamaları

Erkekler. Önceki kahaıttan muayene

edilen 1000

erkekle

bel , B/K ve

BKİ'ne ait ortalama değerleri Tabl

o

l'de sunulmaktadır. Ağırlıklı

ortalama BKİ

27.5 kg/m2, bel

çevresi

91.8 cm, B/K da 0.93 idi. Yaş la BKİ arasında

erkeklerde

anlamlı bir korelasyon olmadığı halde, genç

yaş gruplarında

giderek artan antropometri k ortalama

değerler 60 yaş

grubu ndan sonra

azalmaktaydı.

Kadınlar. Muayene edilen 1067 kadında yaş gruplarına

göre iiç göstergenin ortalama

değerleri

y

ine Tablo 1 "de

bildirilm ektedir.

Ağırlıklı

o

rtalama 2001/02 yılında kadınlarda BKİ

'

nde 29.5 kg/m2, bel çevresinde 91

.3 cm,

B/K 'da 0.87 idi. Değerler kadınlarda da 60-69 yaş

grubuna

kadar hızla aıtmakta,

sonra,

erkeklerdeki gibi

,

azalmaktadır.

Erişkinlerde abdoıninal obezite prevalansı

Bel çevresini

n erkeklerde~ 102 cm, kadınlarda

>88 cm

olması

abdominal obezite

tanımı

olarak

kullanılırsa,

erkeklerimizin

%22.6'sında. kadınlarımızın

da %61 'inde abdominal obezite mevcuttur. Mediyan bel çev

resinin

erkek ve

kadınlarda sırasıyla 93

cm ve 92.5 cm

olduğu

belirtilm elidir.

Yukarıda

bildirilen ölçiitlerle

her 4-5

erkekten biri, ve

her 5 kadından iiçii abdominal obeziteyle

·'yaralı"dır.

Bel çevresi ile beden kitle indeksinin zaman içcrisindel<i değişimi

1

997/98

taramasından beri izlenen 763 erkekle ve 815 kadında bel

çevresi

ile BKİ"ııiıı yaş gruplarına göre

ortalama

değerleri Şekil 1 \·c 2'de göriilmekteclir. Yaş standarclizasyonlu ortalama bel çevresi erkeklerde 2-yıl aralıklı taramalarda 93.4, 91.2 ve 90.7 cm, BKİ

25.8. 26.6 ve 27.3 kg/m

2

bulundu. Buna göre bel çevresi

net 2.7 cm azalırken, BKI net 1.4 kg/m2 aıtmıştı. BKİ 'deki artışların

özelli kle 30-39 ila 50-59

yaş gruplarında yoğunlaştığı.

bel çevresi

ndeki azalmanın ti.im yaş gruplarında

geçerli

olduğu

söylenebi

lir.

Kadınlarda yaş-standardizasyonlıı ortalama bel çevresi 2-yıl aralıklı taramalarda 89.5, 88.6 ve 90.8 cm. BKİ

(4)

Türk Kardiyol Dcrıı Arş 2003;3 1:65-73

Tablo 1: TEKHARF 2001102 ytli eski ve yeni ko/ıorl/a beden kil/e indeksi (BKi). belçeı'l'esi. bel-kalça orcuww ilişkin onalama de.iferlain cinsiyet ve ya~ gruplamlll göre da,iftltlllt

BKİ

n Ort. SD

Erkek

30-39 ı 13 26.8 3.8

40-49 242 27.8 3.8

50-59 168 28.0 4.1

60-69 133 28.0 4.1

70-79 79 26.0 3.9

Eski kolıort 735 27.5 3.9

Yeni kohorı 125 26.9 3.8

Kadın

30-39 188 28.1 5.4

~0-49 32-1 29.3 53

50-59 231 30.5 5.5

60-69 182 30.8 5.8

70-79 106 28.1 5.1

l::ski kolıort 1031 29.5 5.5

Yeni kohorı 155 30.7 6.2

ise 27.8, 29 ve 29. 1

kg/ın2

bulundu. Buna göre bel çevresi net 1.3 cm

genişledi,

BKI net 1.3

kg/ın2 arttı.

Bu

artışların

özellikle 30-39 i la 50-59

yaş gruplarında yoğunlaştığı

söylenebilir.

Antı-opometrik ölçümlerindiğer

10 risk faktörüyle

bağmtılan

Bel

ı;evresi

ve

BKİ

ö lçümlerinin plazma lipid, lipoprotein, apo B, CRP. kan

basıncı.

sigara içimi ve fi zi k akti vite

arasında

her iki ci nsiyet birlikte el e

alındığındaki korelasyonların katsayıları

ve

anlaınlılığı

Tablo 2'de verilmektedir.

Katsayıların

iki gösterge için benzerlik

taşıdığı,

ama bel çevresinin sigara içi minden BKi kadar

etkilenınediği

dikkati

çekınektedir. İki

parametrenin kan

basıncı,

serum trigl iseridleri ve CRP il c

korelasyonları

oldukça yük sek (r 0.30-0.33) olup

diğer değişkenlerle bağıntıları ılıınlı

gi.içte (r =0 1 0- 0.20

dolayında)

bu lu ndu. Kand a apo B ve

ıotal

. kolesterol ile pozitil' yönde, HDL-kolestero l, sigara içi mi ve f'izik etkenlik ile ters yönde korelasyo nlar

gözlcınlcndi. Yaşın

kontrol

edildiği

analizde, bel çevresi insülin

konsanırasyonlarıyla

her iki cinsiyelle

ilişkili

(r =0.25 ve 0.20; p<O.OO 1 ), apo B ile erkekle

anlamlı

(r =0. 21; p<O . OO I),

kadında sınırda anlamlı

( r =0.09;

p<0.08) bulund u.

n

ı 17 253 173 133 87 763 128

191 330

2~1

190 109 1061 160

Bel Ort.

87.8 91.8 93.1 94.5 90.1 91.8 95.8

85.8 89.2 9-IJ 96.0 92.3 9JJ 93.-1

29 28

·~

27

00 -"'

26 25

:ı ı

o ' 1:

29

Ciı

""'

28

27

Bci/Kalı;a

SD n Ort.

so

9.8 ı 17 0.906 0.06

10.5 253 0.930 0.06

10.2 173 0.942 0.06

10.5 133 0.943 0.07

10.8 87 0.924 0.08

ı 0.4 763 0.930 0.063

ı 1.4 128 0.925 0.074

12.4 191 0.8~1 0.09

ı 1.6 330 0.852 0.08

10.8 241 0.882 0.07

ı 1.2 190 0.899 0.07

ı 1.6 108 0.895 0.08

12.0 1060 0.870 0.080

13.6 160 0.8-13 0.086

Tiirk ErkekJel'inde Beden Kitle indeksi (199~·2002)

/~ "./"

/ .. ..._

/

11=739 -

28 32 38 42 48 52 58 62 68 72

Yaş grupları

-+-

BKİ'98 ... BKi'OO

*

BKJ'02

Tiirk Kadınlarında Beden Kitle İ ndeksi ( ı998-2002)

._.-4 ..,.

r

. ... • V

ll

n= 79~

28 32 36 40 44 48 52 56 60 6~ 68 72

Yaş grupları

-+-

BKi'98 ... BKi'OO *BKİ'02

Şekili: TEKHARF eski kolıortundan 73\1 erkekle (ii.'lle) n' 79-1 kad111da (al/la) yaş gruplamlll göre ortalama heden kitle itulek\i de,iferlerinin 4 yt!!tk seyri. 2002 yt!mdaki m~ gmpltmlldau iinw.~iu -/IJ- -/\1 ya~ gm/m. X ekseuiude -12 yaşutda imiş gibi tet/1.\i/ ı•dilme/.:tedir.

Erkek \'C Km/m lirm:klerinin/14'iude .4cmayarlwtclt

(5)

A Onat ve ark.: Yetişkinlerinıizde abdorııinal obezitc ve obeziıc göstergeleri

100 98

%

E

l)..l

u 92

Tüı·k I!ı·kcklcı-indc Bel Çcvı·csi (1998-2002)

~

"- \ k.

""'-

~

- \

')() 88 86

... '

... -

---

n-763

28 32 38 42 48 52 58 62 68 72

Yaş grupları

-+-

Bel'98 ... Bci'OO ' *Bcl'02

Tiiı·k Kmlııılanııda llcl Çevı"Csi (1998-2002)

98

96

... •

94

r V

\

92 ... j ~

::::90

öss .... /

86

....

8-1

.-'

82 n=815

28 32 36 40 44 48 52 56 60 64 68 72

Ynş grupları

-+-

Bcl'98 ... Bel'()() * Bcl'02

Şekil2: TEKHARF eski kolwrllllulan 763 erkekle (iisl!e) ve H/5 kadmda (al!lt1) yaş gmplarma göre or!alwna bel çevresi deiferlerinin 4 ylfi!A seyri. 2002 ylfmdaki yaş gmplar111dan öme,~in 40-49 ya~

grubu. X ekseniilde 42 yaşlndo imiş gibi !emsil edilmek/edir.

Tablo 2: Eski kol!or/u/1 JO yaşuuloulıiiyiik yelişkiulerinde bel çeı'/'e.ı'i ile beden kil/e indeksinin bo:1 risk parameire/eri ile lıa.~/1111.1'111111 tillfamil ll,~! (p) ı·e korelasyonkat.mwlan (r)

n r p< n r p<

Beden kitle indeksi Bel çevresi

Bel çevresi 1933 0.741 0.000

Sistolik KB 1954 0.302 0.000 1997 0.318 0.000

C RI'*

1774 0.308 0.000 1823 0.313 0.000 Diyastolik KB 1954 0.330 0.000 1997 0.311 0.000 Trigliseridler* 1560 0.245 0.000 1604 0.262 0.000 Apo B* 1142 0.163 0.000 1183 0.168 0.000 T. Kolesterol 1919 0.076 0.001 1972 0.106 0.000

HDL-K 1919 -0.106 0.000 1973 -0.151 0.000 Sigara* 1946 -0.261 0.000 1990 -0.139 0.000 F. Ativitc* 1885 -0.102 0.000 1926 -0.105 0.000

*

Spcarman yüntcmi ile. di.~erleri Pear.,on korelasyonlun

Bel çevresi

dilimleı·inin seı-um

apo B, insiilin, CRP ve diyabet ile

bağıntıları

200 1

yılından

ö nceki eski kahonun

kapsadığı

883 erkek ile 942

kadın

bel çevresi ölçümleri

bakımından

giderek artan biçimde

sıralan ıp eşit beştebir

dilimiere

bölündüğünde,

buna

eşlik

eden

bazı

parametrelerin durumu Tablo 3'Le

özetlenmiştir. Diliınierin sınırları

tablodan izlenebilir. Apo B ortalama

eleğerleri

her iki cinsiyetre ilk dil imele 1 00

ıng/di'ın allında

iken, 96

cın'in

üzerindeki iki

diliınde

1 20

ıng/dl'ı aşınaktadır

(ANOYA il e F 5,4 ve 5,9, p<O .OI).

Açlık

insUiin geometrik

ortalaınaları

her iki cin siyelle ilk

diliınde

5.5 mi U/L'nin

altında

iken, 96 cm'i n U zeri ndeki iki

diliınde

8.5 ml U/L'yi

aşmaktadır

(ANOVA ilc F 12.1 ve 9.1, p <0.001).

İnsülin ortalaınaları abdoıninal

obezite

artışı

ile yliksel irken, üsl ve alt

beştebir diliınieri arasında kadınlarda

2 kat, erkeklerde 2.37 kat) Likseki ik gözlem i endi. Ben zer

arı ış

CR P bak

ı ın ı

ndan da kaydedi ldi: alt

beştebir

dilime göre List

dilinıdc

CRP

değer oranı

erkeklerde- 2 kat,

kadınlarcia

3.5 kat yliksek idi.

Tablo 3: I!XJO erkek ı:e /067 kad111da tıetreıTesi !Jeştelıir dili111laine giire apolipoproteiu B. açlik iusiilini ve CRP orlali11no dii:eyleri

Eı·kck Yaş Apo B ll Açlık ll CRP• ll

insiilini*

yıl ıng/di ıniUIL ıng/L

IOI-132cın 53.-t 115.1 127 10.09 102 2.88 166 96-100 cm 52.6 122.8 120 8.8-ı 82 2.20 172 90-95 cın 51.9 1193 121 7.18 121 1.99 203 84-89.5 cın 50.5 ı ı ı .5 99 5.8-ı lll ı .72 179 60-83 cın 50.8 97.4 125 4.90 106 ı .40 183

Toplam 592 522 903

Kadın

103-133 cııı 55.4 121.1 101 lO 103 4.02 16-1

96-ı02 cın 53.6 122.7 129 8.13 152 2.96 222 90-95 cın 51.0 108.5 ı 19 7.37 143 2.29 20]

82-89.5 cııı 49.7 110.4 123 6.21 125 1.83 203 58-81 cm 47.4 99.4 ı34 4.91 103 1.15 181

Toplanı 606 626 973

*

iu.,ii/in ''L" CRP ortalamalan log lraniforme cle~erlerdir

Di yabet

prevalansı

alt dilimele hayli

dlişlikli.i:

erkekle

%5.2.

kadında

%2.1, oys a en List dilimele bu prcvalanslar

sırasıyla

% 11.5 ve % 10'a

ylikselnıckle.

yani 2.2 il a

(6)

Türk Kardiyol Dern Arş 2003;3 I :65-73

4.7 kat

sıklaşmaktaydı. Yaşın katıldığı

loj i stik regresyonda diyabet

sıklığı,

beli n 96 cm 'i

aştığı

4'üncü dilimde alt dilime

kıyasla

erkek ve

kadında sırasıyla

2.4

\'C

4.84 kat gibi

anlamlı

düzeyde yüksekti . Bel çevresinin 96

cın'i aşması

durumunun diyabet

varlığı,

insülin > 10

ın!UIL

ve apo B > 120 mg/di kriterlerinden herha ngi ikisinin birlikte

varlığı

için

tanı değeri

incelendi . Her iki cins iyet birlikte

tutulduğunda

pozitif pre diktif

değer

%7 I ( I 54

vakanın

I 09'u), negatif prediktif

değer

%6 1 (2 198

vakanın

1345'i), toplam

tanı değeri

%62 idi. Pozitif prediktif

değer

erkekle

kadına

göre biraz daha iyi idi.

Antropometıik

ölçümlerle KKH

arasında

mültivariye analizdeki

ilişki

Ikideğişkenli

lojistik regresyonda 200 J /02

taramasında yaşın

da kontrol

edildiği

2352

kişilik

modelde prevalan KKH ile her ü ç antropometrik gösterge

arasında

erkekte ve tüm kohorlta

anlamlı ilişki

kaydedildi. Erkekte bel çevresi en iyi " marker"

sayılabilir. Kadında

KKH için B/K

anlamlı bağıntı

sergilemezken, bel çevresi ve

BKİ sınırda anlamlı

(p<0.08)

ilişki

gösterdi (Tablo 4).

Erkeklerimizde KKH

olasılığını

bel çevresinde her 6 cm

genişleme

%24 , her I 2 cm

genişleme

%53 yükscltiyordu.

Tablo 4: 2001/02 ytlt kolwrlunda yaş-ayarlt premlwt KKH için anlropomelrik ü!çiimlerin odd.ı· orwtt (11=2352)

Genel %95CI Erkek Kadın Bel çevresi (cm) 1.026 1.013; 1.052 1.036 1.016 Beden kitle indeksi (kg/nı1) 1.039 ı .oı ı

:

1.067 1.079 134 Bellkalça oranı 25.9 435: 153 466 AD

Erkekle ve genelde iiç parametrelle p<IJ.III. kadmda hel ı•e BKI p<IJ.IJ8 1127 erkek ve 1225 kadmclaıı KK/-/"'"'-'' 23/i kişicle ( 122 erkek. 114 kadııı)

1 997/98

yılı

kohortunda KKH buluna nlar

dışlanıp yalnız "sağlıklı"

bireyler 4

yıl

süreyle

izlendiğinde,

be l çev resi mUl ti vari ye anali zde yeni

gelişen

KKH'ndan

oluşan bileşik

hedef

noktası

için 10 ri sk parametresi ile birlikte 2269

kişilik

bir lojistik regresyon modelinde incelenince,

kadınlarda değil

ama tüm kohortta 1 ,025 ' 1ik ni sbi ri sk (p<0.05),

yalnız

erkekl erde de

1.040'lık

ni sbi ri sk (p=0.08) ile

anlamlı bağımsız

bir öngördürücü idi (Tablo 5).

Bu, bel çevres inde her 12 cm

artışının

gelecekteki

korone r

olayları

%35

oranında yükselttiğini

irade etmektedir. B u regresyon modeline ll . parametre olarak

sentın

tri gl i s erid de

katılınca, kadında

bel çev resini n gelecek teki k o roner

olayları öngördürınedeki

ni sbi ri si

sınırda anlamlı

dü zeye

ulaşıyordu

(RR 1.040 i %95 Cl 0,995; 1.086 1 . p

=0 ,083).

Tablo 5: TEKHARF çaltşma.wula 4 yt!da gelişen komner riliint re komner lwslaltk iri n 1997/98 yılllula/.:i lw:ı anlamlt /ıu,i[ınısı:

{ittgördiiriiı·iiler

Değişken p Eksp ll %95CI

Erkek n=lll3

Yaş (yıl) 0.000 ı .078 1.052: 1.105

Sistolik basınç (mmHg) 0.009 1.021 1.005: ı .037 Sigara günde> ı O

(gilnde <10 ve içıııcycne) 0.047 ı .7-12 ı .006: .'-0 ı -1 Bel çevresi (cııı) 0.080 1.0-10 0.995: ı .088 Beden kitle indeksi (kg/nı2) 0.072 0.894

Erkek ve Kııdııı birlikte n=2269

Yaş (yıl) 0.000 ı .07-1 ı .055: ı .094

Sistolik basınç (mmHg) 0.006 I .O 16 ı .00-1: ı .027 Sigara giinde > 10

(glinde < 1 O ve içıneycııc) 0.001 2.043 ı J24: 3.15-1 Bel çevresi (cm) 0.045 1.025 ı .00 ı: 1 .050 Beden kitle indeksi (kg/m2) 0.-178 0.978

Modelde lxışlwıgıçtatotal kule.werul. HDL-K. tliyalıet wırlı.~ı 1 iiçii de wılıllll/ı}.

diya.1Wiik lxmnç ı•e fi:ik ııkliı·e de içeriliyon/ll

Modele bileşik /ıedef nokwlı 144 kişi dalıi/di (erkek 8/, kadın fı3J Cl: giiı•en amlı.~ı

Aynı

regresyon modelinde içeril en

BKİ'nin

bel çevresi nden

bağımsız

koroner riski

artırıcı

bi r

öngördlirücülüğü olmadığı

gi bi , il ginç bir

~t:kilcle

erkeklerd e hassaten ri ski

azaltıcı

bir

öngördürlicülüğü sını

rda anlami

ı

ola rak görünel LL

TARTIŞMA

Bu

çalışınanın başlıca

bul gusu, bel çevresinin mütcakiben

gelişen

ratal ve fatal olmayan

KKH'nın bağımsız

bi r öngördi.irücüsii

olduğunun

Türk popUlasyonunda ilk kez

gösıerilınesiydi.

Daha önce.

bel çevresinin

ölçülıneğe başlanmadığı

kohortun ilk

taramasını

i zleyen 10

yılda. BKİ

erkeklerde KKH

ri skini- yine

diğer

ri sk faktörlerinden

bağımsız

olarak-

öngörıneğe elverişli bulunınuştuC2l.

Bu bul gu il gi

(7)

A Onat ve ark.: Yeıişkinlerimizde abdanı i nal obeziıe ve obeziıe göstergeleri

çekrneğe layıktır,

zira- B/K

oranının ilişkisi

1998'de

yayınlanan

ARIC

çalışınasından(l6l

sonra- Avrupa'da abdominal obezitenin KKH için

bağımsız

bir risk faktörü

olduğu

ilk kez Kuopio

İskemik

Kalp

Hastalığı çalışmasında<7l

geçen

yıl bildirilmişti.

Gerçi Göteborg

çalışınasında

epidemiyolojik

bağ

1984'te

kurulmuş<4l

idiyse de, erkeklerde üç majör ri sk faktörü di k ka te

alındığında,

abdem inal o bezite- KKH

ilişkisinin bağınısızlığı

ortadan

kalkıyordu. Diğer bazı çalışınalar

da

anlamlı bağıntı ilişki

bi ldirmekle birlikte, onlar Sans·a<

5>

göre ,

örnekleın

seçimi, ölçüm

yanılgıları

ve

dış

geçerlilik

sorunları

il e eksiklikler gös teri yordu . Abdeminal obezitenin ri sk üzerine etkisinin boyutu bizde, Kuopio

çalışınasındakinden

daha güçlü idi.

Şöyle

ki , orada 9.8

cın'lik

bel çevresi için riski n %20

oranında arttığı bildirildiği

halde, bizde erkek ve

kadın

birlikte ele

alındığında

%27

artış hesaplandı.

Çalışmamızda

bel çevresinin dahil

olduğu

regresyon modelinde SKi ' nin erkekl erde,

anlamlılık sınırına erişınese

de, koruy ucu etkisinin görünmesi il ave ilgi çekicilik ser giliyordu. Bu

şu şekilde açıklanabilir:

Genel obezitede binen koroner risk yükü erkeklerde tümü yle abdeminal (ya da viseral) obezite

aracılığıyla

cereyan etmekte olup bu unsur bertaraf edilince , geri kalan obezitenin (=ginekoid tipte obezitenin) koroner riske

bindirdiği

yük

kalınıyordu,

hatta belki koruyucu etkisi bil e

olabileceği düşünülebilirdi.

Di yabet

dışında,

lojistik regresyona

katılınayan

güçlü risk faktörl erinden apo B, insülin , diyabet ve CRP

bakımından anlamlı inkreınentlere,

bel çevresi

beştebir

di limlerinin

eşlik ettiği deörnekleıniınizde kaydedilmiştir.

Bu konuda dikkati çeken husus, gerek diyabet

prevalansı,

gerekse apo B ve

açlık

insülini

değerleri bakımından

risk

eğrisinin

giderek

yassılaşan

bir

asiınptota uyduğu

ve azami risk düzeylerine bel çev resi 4. diliminden itibaren , yani her iki cinsiyette 96

cın'den

itibaren,

ulaşılınasıdır.

Bu gözlem, Türk er keklerinde yüksek riskli duruma yönelik 102 cm' nin

değil, anılan

bel çevresi

sınırının

eyleme geçme

uyarısı

olarak

alınınası gereğidir.

Finlandiyalı

erkeklerde de en yüksek KK H riski nin 96

cın'lik

bel çev resinden itibaren geçerli

olduğu

popü lasyona

dayalı

prospektif bir

çalışınada gözleınlenıniştir(7l_

Gerçekten , metabolik sendromlu erkek lerdeNCEP

kılavuzunda(l?)

da

bazı

erkeklerde 94 cm ' lik bel çevresi

sınırının aşılması

durumununun yüksek ko roner ri sk

sergileyebileceği

(bir dipno tunda)

bildirilmiştir. Halk11nızda

metabolik sendromun özellikle

yaygın olduğu< ısı

gözönünde tutulunca, bel çevresi

sınırı

eylem

sınırının

Türk erkekleri için 96 cm olarak

alınınası

için il gi li ve yetkili

kuruluşlara çağrıda

bulunuyoruz.

En alt ve en üst bel çevresi

beştebir

dilimler i

arasında

ortalama insülin

farkının

erkekle

kadından

daha fazla, CRP

farkının

belirgin biçimde

kadında

daha fazla

olduğu

görLilmektedir. Bu gözlem, CRP' nin metabolik sendrom la

bağımsız ilişkisinin

ve de metabolik sendromlu

kişide

CRP'nin KKH riskinin

diğer

risk faktörlerinden

bağımsız ilişkisinin kadında

daha beli rgin

oluşuna< ısı

paralellik sergil emektedir.

Başka

bir

deyişle,

abd om i nal obezi t c ye

bağlı

olarak üretilen C RP' nin, metabolik sendromu ve KKH riskini

etkileınedeki

rolü muhtemelen

kadında

daha hakimdir. Bel çevresinde I

standaıt

sapma (I 2 cm)

farkın ınültivariye

analizle HDL-ko leste r ol

konsantrasyonlarında

ortalama 1.33

ıngldl

azalmaya yol

açtığı

TEKHARF

çalışınasında

yeni ol arak

bildirilmişti(l9l.

inflamasyon göstergesi olanC-reaktif protein ile

kohoıtuınuzda

en güçlü

ilişki

içinde bulunan risk parametresi de bel

çevresidiı{2J.

B/K

oranının

toplumumuzda ne aterojen

dislipideıni,

hipertansiyon ve diyabet riski ile, ne de

doğrudan

KKH riski ile bel çevresi kadar iyi gösterge

olmadığı

daha önce<

2

l

gözleınlendiği

gibi ,

asıl

tomografik yöntem le belirlenen visera l adipozite ile

ilişkisinin

de Türk

erişkinlerinde

bel çev resi kadar iyi

olınadığından<ııı anlaşılmaktadır. B/K'nın

böl gesel

yağ dağılımının

bir göstergesi olup obezite dcreecsinden nisbeten

bağımsız olduğu

ve viseral adipoziteyle

ilişkisinin

daha

gevşek olduğu görüşü<2ıı

ifade

edilmiştir. Ayrıca, eşlik

eden kal ça

değişi

ki i k leri nden ve i ki ö l

çliındeki

hata

paylarından etkilenınektedir.

Ge rçekten, Poulio t ve ark.(22l- bel/kalça

oranına kıyasla-

bel çevresi ile toplam viseral

yağ

ve toplam

yağ

ki tlesi

arasında

ve de, özellikle

kadınlarda,

lipidler ve plazma insülin düzeyleriyle daha iyi korelasyon

bulmuşlardı.

Yine Kanada Kal p

Sağlığı taramasında<23)

bel çev resi her i ki kan

basıncı

ölçümüyle en uyumlu göstergeyi

oluşturmuş

ve

yağ dağılımının

ölçütü olarak, bel/kalça

oranı

yerine bel çevresinin

kullanılabileceği

sonucuna

varılınışu.

Abdeminal obezite

prevalansının

toplam 10.5 milyon

erişkinimiz

(2.8 milyon erkek i lc 7.6 milyon

kadın)

boyutunda

olduğu

tahmini , konscrvatif

sayı lmalıdır.

Bu

değer,

abdeminal obeziteyi Türk

erişkinlerinde,

sigara içme,

düşlik

HDL-kolesterol ve hipertans iyondan sonra en

yaygın

4 ' üncü ri s k faktörü

olduğunu belirleınektedir.

Bu

prevalansın yüksekliğini

daha iyi takdir etmek üzere,

bel çev resi nin

aynı

ortal ama

yaşa

sahip Finli

erkeklerin ' inde >95.5

cın(7J.

yani bizelen 4 cm daha

(8)

Türk Kardiyol Derıı Arş 2003;31 :65-73

dar

olduğunu

bilmek

yararlıdır.

Ülkemizdeki

yılda

toplam 330 bin

yetişkin

öl ümünden

yaklaşık

25 bininin.

abdoıninal

obeziten in

doğrudan

sonucu o larak kardiyovaskül er

hastalıktan kaynaklandığı

tahmin edilebi lir.

İngiltere'de yılda

30 bini

aşan

ö l ümün obeziteye

bağlanabileceğine ilişkin

tahmin ö ne

süri.ilmüştüı{7l.

Yaşın

sabit

tutulduğu

popülasyonda son 4

yılda BKİ

her iki cinsiyette 1.3

kgfın2 artmış

bulundu. Bu gözlem,

1990'1ı yıllardaki

o bez ite

artışının sürdüğünü

destekl emektedir. Bel çevresinin bu sürede

kadınlarda

1.3 cm

genişlemesi

bununl a uyum içindedir. Ancak erkeklerde belin 2

cın'i aşkın

biçimde

daralınasını kolaylıkla açıklayaınaınaktayız;

bu bel ki 1998

taraması

ndaki bel öl çüml eri ni n erkeklerde

geniş tutulmasından

kay naklanabilir. Her halükarda bel çevr esine

ilişkin gözleınleriınizden

pratikte bü yük yarar

sağlanabilir.

Her toplumun viseral adi pozitc

açısından

en uygun

yansıtıcıyı

bilmesi

çeşitli

vesilelerle

vurgulanınıştır; kalp-daınar

riskini

değerlendirmede

antropo metrik göstergeler

arasında

bizde ön pl ana b el çevresinin

çıkması, basitliği

s onucu hekim ve il gili

kişi tarafından

kolayca

uygulanabildiği

için, avantaj

say

ıl ınalıdı

r.

Sonuç olarak,

yetişkinlerimizde abdoıninal

o bczite apo B, insülin , C RP gibi ö nemli kardiyovas küler ri sk etmenlerini ve de tip ll diyabet

sıklığını

belirgin

şekilde artırmakta,

özellikle erkekl erde koroner

ınorbidite

ve

ınortaliteye bağımsız

biçimde ve önemli ölçüde

katkıda bulunmaktadır.

Bel çevr esi ·'eylem dü zeyi ''nin erkekleri

ın

izde 96 cm 'den itibaren

alınınası

kuvvetle önerilmektedir. Toplum

bazında

kardi yovas kül er ri s k faktörleri

arasında

hipertansiyon ve si gara içimind en sonra - HDL-kolesterol

düşüklüğü

ile birlikte - üçi.inci.i önem

sırasında

bulunan

abdoıninal

obeziteye

ilişkin

bu bi lgiler, kal p

sağlığı politikaınız

ve

uygulaınalarında

dikkate

alınmalıdır.

Tc~·ekkiir: TEKHARF Çalişması 200//02 takip tarallwsuıa .wı.~ladıl.:ları l.:ı.mıi de.wel.:ten iNiirii Tiirl.: Kardiyoil!ii Deme.~i ile Pfl:er. A.rtra-Zeneca ve Foumier ilaç şirketlerine şiil.:ranlarımı:ı .\'/1//{tr/:.

ı.

KAYNAKLAR

Yudkin JS. Kumari M. Humphries SE. Mohamcd-Aii V.

lnflanııııation. obesity. sırcss and coronary heart disease: is

inıcrleukin-6 the 1 i nk? Aıherosclerosis 2000; 148:209-214

2. Onaı A. Keleş

i.

Sansoy V ve ark: Ycıişkinlcrinıizin lO-yıllık takibinde obeziıe göstergeleri anı~ıa: beden ki ıle indeksi erkeklerde koroner olayların bağımsız öngördüriicilsii. Türk Kardiyol Dcrıı Arş 2001 :29:430-6

3. Sınalley KJ. Kncrr AN. Kcndrick ZV. Collivcr .lA. O\\ en OE:

Rcassessmcııı of body mass indices. Anı J Clin Nuır 1990:

52:405-8

4. Larsson B. Svardsudd K. Wcliıı L. Wilhclnıscıı L. Björnıorp P. Tibbi inG: Abdoıninal adiposc tissuc distrihuıion. ohcsiıy.

and risk of cardiovascular disease and dcaıh: 13 year follow- up of panicipaıııs in the study of ıııcıı borıı in 1913. Br Med J 1984:288:1401-4

5. Saııs S: Watch the belly ıo proıecı the hcarı (cıliıorial). F.ur

1-lcarı J 2002:23:687-89

6. Björıııorp P: ·Porta!' adiposc ıissuc as agcncraıor of risk facıors

for cardiovascular disease and diabcıcs. Arıcriosclcrosis 1990:

10:493-6

7. l~ıkka H-M. Lıkka TA. Tuoıııilchıo J. Saloncıı JT: Abdonıinal obcsiıy is associaıcd wiıh inercaseel risk of :ıcuıc coronary

cvcıııs in ıııeıı. Eur HcaJ 2002:23:706-13

8. ı~ıpidus L. Bengıssoıı C. Lırsson B. Pcnncıt K. Rybo E.Sjösıröm 1..:

Distribution or adiposc ıissuc and risk or cardiovasculnr disease:

a 12-year follow-up of parıicipanıs in ılıe population study of women in Goıhenburg, Sweden. Br Med .1 198-1:289:1261-3 9. M;ınson J. Willeıı W. Sıaıııpfcr M. al: Body wciglıı and ınorıaliıy among women. N Engl J Med 1995:3:D:677-85 10. Conway J. Yanovski S.Avila N. l-lubbard V: Viscemi adiposc

ıissuc difrerences in black and wlıiıc women. Am.l C lin Nu ır

1995:61:765-71

ll. Molarius A. Seidcll J. Sans S. Tuoıııilchıo J. Kıııılasma K for the WHO MONICA Project. Vaıying scıısiti1 it) of" ;ıisı acıion

levcls ıo idcnıif'y sııbjecıs wiılı ovcrwcighı or obcsit) in 19

popıılaıions of the WHO MONICA Project. .1 Cl in Epidcmiol 1999:52:1213-24

12. Avcı GŞ.OnaıA. Sansoy V. Barlan MM: hcniiz yayınlaııınaıııış

çal ışına. 2003

13. OnA. Yazıcı M. Eryonucu B ve ark: TEKHARF 2002 yılı taranınsının öliiııı ve koroner olaylara ilişkin sonuçları. Tiirk Kardiyol Dcnı Arş 2002:30:69-1-8

14. Rose GA. Black bu H. Gillııııı RF. Princas RJ: C;ırdiovascıılar

Survey l\llcthods. 2nd edn. Geneva. WHO. 1982. p 12-1-27 15. Ona! A. Dursunoğlu D. Sansoy V: Rclativcly high coronaı') deaılı and event raıes in Turkish women: Rclaıion ıo three

ım\ior risk facıors in [i ve-year follow-up of cohorı.lnı .1 Cardiol 1997;61 :69-77

16. Folsom AR. Sıcvcns J. Sclıreiner P.l. McGo1·erıı PG: Bod}

mass index. waisı/hip raıio. and coronary lıcarı disease incickncc in African Amcricans and whiıcs. Aıhcrosclcrosis Risk in

(9)

A Onat ve ark.: Yctişkinlerinıizdc abdoıninal obczitc ve obcLitc göstergeleri

Communities Study lnvestigators. Am J Epidenıiol 1998:148:

1187-94

17. Third Report of the National Cholesterol Edııcation Program INCEP) Expert Panel on dctection, evaluatioıı and treatment of high blood cholcsterol in adults (Adult Treatment Panel lll). National Heart. Lung. and Blood Institute, NIH Pııblication No. 01-3670,2001

18. Onat A. Ceyhan K. Başar Ö. Erer B. Toprak S. Sansoy V:

Metal.ıolic syndrome: ııı<\ior iınpact on ~"Oronary riskina population with low cholesterol levels-a prospectivc and cross-scctiomıl cvaluaıion. Atherosclerosis 2002:165:285-92

19. Onat A. Hergenç G. Uzunlar B ve ark: Tlirk toplumunda bir risk faktöıii olarak HDL-kolesterol: öngördliıiiciilliğii. belirleyicileri

ve ilişkileri. Tlirk Kardiyol Dcrn Arş 2003:31:8-15 20. Onat A. Sansoy V, Yıldırım B. Keleş

i.

Uysal Ö. Hergenç G:

C-reactive protein and coronary hcarı disease in Western Turkey. Anı J Cardiol 2001 :88:601-7

21. Pouliot M-C. Despres J-P, Lcnıieux S. et al: Waist circumlcrcncc and abdoıninal sagittal diaıııetcr: Best sinıplc anthroponıetric

indexes of abdonıinal visceral adipose tissue accumulation

mıd related cardiovascular risk in ınen and women. Am J Cardiol 1994:73:460-8

22. Ledoux M. Lambert J. Reedcr BA. Despres .1-P: Corrclation between cardiovascular disease risk factors and simple

anthropometıic measures. Can Med Assoc J 1997: 157( 1 Suppl):

S46-S53

Referanslar

Benzer Belgeler

Bireylerin almış oldukları enerjinin harcanandan fazla olması, aşırı yemek yeme, düzensiz öğünlerle beslenme, yağ ve şeker içeriği yüksek olan

Buna göre yıldız oluşum sürec le lg l aşağıdak fadelerden hang s yanlıştır? A) Yıldız yaşamını beyaz cüce, nötron yıldızı ya da b r kara del k olarak

Yapısı ve yoğunluğu ahşaba benzediği için metal ahşap olarak adlandırılan malzeme çelik kadar güçlü.. Konu ile ilgili bir

Sonuç olarak, bu çalışmada lisinopril ve sidenafilin tek başlarına karın içi yapışıklıkları belirgin biçimde azalttıkları ancak birlikte uygulanmalarının karın

Kaynağını ilk yazılı mirastan alan ve daha sonra İslami kültür dairesinde başta Kutadgu Bilig (1069-1070) olmak üzere Doğu Türkçesiyle daha sonra

In this study, we aimed to quantitatively monitor and describe the gait functions of patients, who underwent iliac crest bone grafting in atrophic jaw augmentation operation, by

2016 年(105 年)12 月 11 日本校體育事務處盛大舉辦「1051 北醫盃傳奇橄欖球錦 標賽」,由北醫橄欖球隊校友隊(Old Boy, OB)、TMU

The main aim of this thesis is to analyze the availability of electronic customer relationship management (E-CRM) features on Turkish online bookstores. Their relationship