• Sonuç bulunamadı

Aile, toplumun en küçük, birincil derecede iletişim ve etkileşimin olduğu en temel birimidir.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Aile, toplumun en küçük, birincil derecede iletişim ve etkileşimin olduğu en temel birimidir."

Copied!
41
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇOCUKLA İLETİŞİM-1

(2)

Aile, toplumun en küçük, birincil derecede iletişim ve etkileşimin olduğu en temel birimidir.

O İletişim ise, hem iletilerin karşılıklı olarak aktarılması hem de anlamların üretimi, paylaşımı ve değişimi sürecidir.

(3)

O İletişimin var olabilmesi için iletişimde

bulunan en az iki kişinin birbirlerine yönelik davranmaları, aynı zamanda iletinin anlam içeriklerinin de karşılıklı olarak paylaşılması gerekir ve bu gerçekleşince iletişim

kurulmuş olur.

O Ancak istenmiş ve amaçlanmış olan

anlamların paylaşılması gerçekleşmemiş ise iletişim engellenmiş ya da başarısızlığa

uğramış demektir.

(4)

O Bireyler arasındaki iletişim, diğer birey ya da bireylerce algılanan sözel ve sözel olmayan davranışlar olarak açıklanabilir.

O İki insan birbirinin farkına varınca iletişim başlar.

(5)

Günümüzde hızlı endüstrileşme ve

teknolojik gelişme, bireylerin yaşamını ekonomik, siyasal, sosyal, psikolojik açıdan çok yönlü biçimde

etkilemektedir. Kişiler arası iletişim bozulmakta, insanlar birbirlerine ve hatta kendilerine

yabancılaşmaktadırlar.

(6)

Çatışma bireyin kendi içinde, tutum, değer ve tercihleri arasında

olabileceği gibi, dış dünya ile ilişkili olarak, bireyler arasında “ikili çatışma”

şeklinde de olabilir.

(7)

İletişimin Öğeleri

İLETİŞİM

İŞARET

BİLGİ

KAYNAĞI GÖNDERİCİ KANAL ALICI HEDEF

GÜRÜLTÜ

(8)

İletişim Türleri

O Birey - Birey Arasındaki İletişim - Psikolojik İletişim:

Bireyin kendisiyle iletişimi ve bu iletişimin çevreye yansıması

Birey iç çatışmalarını diğerleriyle iletişime geçerek çözüme kavuşturur.

-Sosyal İletişim

İki ya da daha çok birey arasında olan iletişim.

Sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekân birliği bulunması şart değildir. Örneğin bir televizyon programı izlemek, bir konferansı dinlemek ya da yıllar önce yazılmış bir kitabı okumak sosyal iletişimdir.

(9)

İletişim Türleri

O Birey-grup İletişimi

Grup üyelerinin bireyin varlığına değer vermesi çok önemlidir. “Sen yoksun, umursanmaya değmezsin.” mesajını bolca alan birey

gerçekten umursanmayacak bir kişi olduğuna inanmaya başlar. Böyle bir birey, eline fırsat geçince örneğin trafikte, okulda ya da bir mevki sahibi olduğunda “Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?” demek ihtiyacı hisseder.

O Kitle İletişimi

Kitle iletişiminde ise kaynak ve alıcı birimler karşı karşıya gelmez.

Radyo ve televizyon, gazeteler, dergiler kitle iletişiminin kanallarını oluşturur.

Kitle iletişimi; geri bildirim, iletişim ortamı, ulaşım sınırlaması ve etki yönlerinden bireyler arası iletişimden farklıdır.

(10)

İletişim Yöntemleri

KİŞİLERARASI İLETİŞİM

SÖZLÜ SÖZSÜZ

DİL DİL ÖTESİ YÜZ BEDEN MEKAN ARAÇLAR VE BEDEN TEMASI KULLANIMI

(11)

İletişim Yöntemleri

KİŞİLERARASI İLETİŞİM

SÖZLÜ İLETİŞİM SÖZSÜZ İLETİŞİM

 DURAKSAMALAR GÖZ İLİŞKİSİ

SESİN TONU YÜZ İFADELERİ

SESİN YÜKSEKLİĞİ VÜCUT DURUŞU

EEE, IHM SÖZCÜKLERİ KİŞİSEL ALAN

 DUYGU TONU KIYAFET

 TEKRARLAR AKSESUAR

SÖZE YANLIŞ BAŞLAMA MEKAN KULLANMA

GEREKSİZ SÖZCÜKLER DOKUNMA

 AKICILIK KAFA İŞARETLERİ

DOĞALLIK EL VE KOL DURUŞU

SEÇİLEN SÖZCÜK BACAKLARIN DURUŞU

BEDEN YÖNELİMİ

OTURMA BİÇİMLERİ

(12)

İletişim Engelleri

O -Emir Cümleleri Kurmak;

O Kalk, yüzünü yıka,

O Sütünü bitir

O Dişlerini fırçala

O Ağzın doluyken konuşma

O Ödevini bitir

O Televizyonu kapa

O Büyüklerinle konuşurken sesini yükseltme…

(13)

İletişim Engelleri

O -Gözdağı Vererek Konuşmak

O Okulunu bitirmezsen sana para mara yok

O Ödevini bitiremezsen televizyonu unut

O Sütünü içmezsen cüce kalırsın

O Terliksiz dolaşırsan hastalanırsın…

(14)

İletişim Engelleri

O - Sürekli Öğüt Vermek, Çözüm Önerileri Getirmek

O Senin yerinde olsam plan yaparak çalışırdım

O Sütünü bitirdiğinde boyun uzayacak

O Bak sana bir öneri vereyim

(15)

İletişim Engelleri

O -Sıklıkla Yargılamak, Eleştirmek

O Sen zaten korkağın tekisin

O Zaten başarsaydın şaşardım

O Yine mi bitiremedin

O Amma beceriksizsin

(16)

İletişim Engelleri

O -Çocuğu Sürekli Övmek

O Benim oğlum/kızım bunu çok iyi yapar teyzesi

O Harikasın! Çok iyi olmuş!

O Yerli yersiz her ortamda çocuğun övülmesi

O Çocuk ailesinin beklentilerinin çok yüksek olduğunu düşünebilir ya da kaygı hissedebilir.

O Övgü başkalarının yanında yapılıyorsa çocuğu utandırabilir ya da aşırı övgü sonucunda çocuk buna alışır ve övülmeye gereksinim duymaya başlar.

(17)

İletişim Engelleri

O -Ad takmak, alay etmek

O Koca bebek....

O Hadi bakalım Süpermen

O Geri zekalı

O Hadi oradan sen de sulu göz

O ‘’Aşkım, Sevgilim” gibi sevgiliye söylenecek sözlerin söylenmesi

(18)

İletişim Engelleri

O -Güven vermek, Teselli etmek

O Aldırma…Boş ver düzelir

O Hadi biraz neşelen

O Kendini ‘’anlaşılmamış’’ hissetmesine neden olur.

O Kızgınlık duyguları uyandırır.(Size göre kolay tabi!)

O Genellikle mesajı ‘’Kendini kötü hissetmen doğru değil’’ biçiminde algılar.

(19)

İletişim Engelleri

O -Sınamak, Sorgulamak

O Neden ?...Kim ?... Sen ne yaptın ?... Nasıl...?”

Soruları cevaplama genellikle çocuğu kaçamak cevaba veya

yalana yöneltir. Soranın niyetini anlamadığından, çocuk korkuya, endişeye ve kendi başına sorununu çözemeyeceği hissine

kapılabilir.

(20)

İletişim Engelleri

O -Yorumlama, Analiz etme

O Aslında sen öyle demek istemiyorsun değil mi evladım?

O Senin esas sorunun ne biliyor musun?

Çocuğu tehdit edici, tedirgin edici olabilir ve onda başarısızlık duygusu uyandırabilir.

Kendisini korumasız hissedebilir.

Kendisine inanılmadığı kanısına varabilir.

Yanlış anlaşılma endişesi ile iletişimi kesebilir.

(21)

ETKİN DİNLEME

O SESSİZCE DİNLEME (SÖZ KESMEDEN)

O

O ANLATILMAK İSTENENİ ANLAMAYA ÇALIŞMA

O

O ANLATILANIN ALTINDAKİ DUYGUYU ANLAMA

O

O KOŞULSUZ KABUL

O

O İÇTEN VE DÜRÜST DİNLEME

(22)

ETKİN DİNLEME

O FİZİKSEL KOŞULLARI

O KONUŞANIN YÜZÜNE DOĞRU BAKMA

O

O BEDEN OLARAK ONA YÖNELME

O

O GÖZLE İYİ BİR İLİŞKİ KURMA

O

O KONUŞANA DOĞRU EĞİK DURMA

O

O RAHAT OLMA

(23)

ETKİN DİNLEME

O ANLATILANLARIN BASİT TEKRARI

O

O ANLATILANIN DUYULDUĞUNA

O İLİŞKİN MESAJ

O

O ANLATILANLARIN ÖZETİ

O

O DUYGULARINI DİLE GETİRME BİÇİMİNDEDİR

(24)

ETKİN DİNLEME

ETKİN DİNLEMENİN FAYDALARI

O ÇOCUK KENDİNİ GERÇEKTEN DİNLEYEN KİŞİYE YAKIN HİSSEDER

O SORUNU İLK BAŞTAKİ KADAR ÖNEMLİ GÖRMEYEBİLİR

O SORUNUNU DİLE GETİRDİĞİ İÇİN, ÇÖZÜM YOLLARINI DA DAHA RAHAT DÜŞÜNEBİLİR

(25)

EMPATİ

O Karşımızdaki kişinin ne yaşadığını kendimizi onun yerine koyarak anlamamız ve bunu ona iletmemizdir.

O “Hımm seni anlıyorum” demek empatik bir yaklaşım mıdır?

(26)

EMPATİK TEPKİ ÖRNEĞİ

O

1. adım: Karşımızdaki kişinin anlattıklarını ilgiyle dinleme ve beden dilini gözleme

O

2.adım:Duyguya odaklanma duyguyu keşfetme

O

3. adım: Duygusu ile somut olay veya

durumla bağlantı kurarak ve nedensellik

bağı kurarak bunu karşımızdaki kişiye

aktarma

(27)

EMPATİK TEPKİ KALIPLARI

O

1.…….(durum/olay)…-nden dolayı kişinin yaşadığı duygu) yaşıyorsun/hissediyorsun.

O

2. (Duygu) yaşıyorsun/hissediyorsun ÇÜNKÜ….(durum/olay)

ÖZETLE:

O

OLAY + nedensellik bağı + DUYGU

(28)

“BEN” DİLİ

Kişinin karşısındaki bireyi suçlamadan kendi yaşadıklarından bahsetmesidir.

Ben dilinde vurgu olumsuz olarak ortaya konan davranışadır.

Eğitimci karşısındaki bireyi savunmaya itmeyecek bir biçimde, bu davranış karşısında yaşadığı duyguyu paylaşır.

Kalıp:

….n dolayı ….yaşıyorum/hissediyorum.

(29)

“SEN” DİLİ

O Sen dilinde vurgu karşımızdaki kişiyedir.

O Eğitimci öğrenciyi suçlar ve öğrenci de savunmaya geçer.

Örnek:

“Beni sinirlendiriyorsun?”

“Ben dili” midir “sen dili” midir?

(30)

EGO GELİŞTİRİCİ DİL

Karşımızdaki kişiye ilişkin bir özelliği anlatırken onun egosunu aşağılayacak ifadeler yerine aynı durumun onu rahatsız etmeyecek ifadeler kullanılarak

aktarılmasıdır.

“Sen tembelsin!” yerine “Bu aralar biraz az çalışıyorsun gibi ne dersin?” demek

veya

“Sen ne kadar beceriksizsin böyle” yerine “bana sanki bu işin üstesinden gelmekte zorluk yaşıyorsun gibi geliyor ne dersin?” demek

(31)

EGO ZEDELEYİCİ DİL

Karşımızdaki kişiye ilişkin bir özelliği anlatırken onun egosunu aşağılayacak ifadelerin

kullanılmasıdır.

Lakap takılması “şişman” “sıska” “bodur” “sırık”

gibi…

(32)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

(33)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

Problem Çözme

Çocukların karşılaştığı problemleri anne-baba çözmeye çalıştığında şu sorunlar yaşanabilir:

O Çocukların problemlere yeni çözümler bulmasını sağlayacak yaratıcılık potansiyelleri bastırılır.

O Olumsuz duyguların bastırılması gibi duygusal olarak sağlıksız bir alışkanlık edinirler.

O Sonunda bir kriz ortaya çıkana kadar problem çözmeyi erteleyerek hem çocuğun hem de anne-babanın sorunu artık çözülemeyecek bir duruma gelir.

O Çocuklar problemle karşılaştıklarında korku duyar ve şüpheci davranırlar.

O Problemleri anne-baba çözdüğünde çocuğun güven duygusunu kazanması zor olur.

(34)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

D‟Zurilla ve Goldfried’a göre problem çözme sürecinin basamaklarını şu şekildedir:

O Genel yaklaşım

O Problemin tanımlanması

O Seçeneklerin yaratılması

O Karar verme

O Değerlendirme

(35)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

Genel yaklaşım: Bu ilk aşama, bireyin belirli bir

çözümü benimsemesi ya da reddetmesini sağlayan, destekleyici ya da engelleyici nitelikte olabilen ve belirli bir biçimde davranmaya yönelten zihinsel eğilimlerdir. Bireyin problemli durumlara genel yaklaşımı, yaklaşma ya da kaçınma tarzı, kontrol edip edememesi ve yeteneklerine güvenip

güvenememesi, sorunları başarı ile çözme ve başa çıkma stratejisini etkiler.

(36)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

Problemin tanımlanması: Problemin başarı ile

sonuçlanması, problemin tanımlanmasına bağlıdır.

Özellikle ergenlik çağındaki gençler, karmaşık

duygularını problemlerine de yansıtırlar. Onlar için bir problem vardır fakat bazı zamanlar problemin ne olduğunu bilmezler, böylece problemin

çözülebilmesi de gecikir. Problemin tanımlanması, bireyin kendisini, davranışlarını, bilgisini,

heyecanlarını ve probleme ilişkin duygularını değerlendirmesi gibi beceriler gerektirir.

(37)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

O Seçeneklerin oluşturulması: Oluşturulan seçeneklerin sayısı, bireysel sorunların duygusal öğeler taşıması nedeniyle az olabilir. Oysa seçenek sayısının çok olması çözümü hızlandırır. Bazen anne-baba da çocuğa farklı seçenekler önererek çözüme yardımcı olabilirler. Seçenek sayısını arttırmak için seçenekler oluşturulurken değerlendirme yapmaktan kaçınmak (Hayır, o olmaz. Bunu daha önce de denemiştin vb.).

O Kısıtlanmadan, özgür zihinsel aktiviteye önem vermek (İstediğini düşünebilir, farklı çözüm yolları bulabilirsin vb.).

O Oluşturulan fikirlerin sayısının fazla olması (“Çabuk karar ver artık ne yapmak istediğine; Şunu mu yapsam, bunu mu yapsam demeyi bırak artık.” demek yerine fikirlerin sayısının artmasına yardımcı olunmalıdır.).

O Önerilen seçeneklerden birleşimler oluşturmak ya da bunları geliştirmeye çalışmak gerekir.

Birey, çözüm bulamadığı problemlerini, bir süre bir kenara bırakıp ona tekrar geri dönerse duygusal ve diğer engelleyici uyarıcıların etkilerini kaybetmelerinden dolayı daha kolay çözebilir.

(38)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

O Karar verme: Belirlenen seçenekler arasından birini seçmektir. Problem çözme sürecinin en önemli

aşamasıdır. Başarılı karar verme, bazı becerileri gerektirir. Bunlar bilgi, olasılıkları doğru

değerlendirme, kararların yararlarını değerlendirme, değişik seçeneklerin sonuçlarını değerlendirme.

O Değerlendirme: Tüm aşamaları uyguladıktan sonra sonucu değerlendirmek de çok önemlidir. Başarılı sonuçlar bireyde öz güven geliştirir. Örneğin,

arkadaşı ile aralarındaki problemi olumlu bir şekilde çözen çocuğun insan ilişkileri konusunda kendine güveni daha çok artacaktır.

(39)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

O Çocuklarla problem çözülürken şu hususlara dikkat edilmelidir:

O Problemi konuşmak için rahatsız edilmeyecek sakin bir zaman seçilmelidir.

O Çocuğun problemi, ebeveyn tarafından duygularını katmadan tanımlamaya çalışılmalıdır.

O Çocuk sessizce dinlenmeli, problemi kendi açısından anlatmasına izin verilmelidir.

O Mümkün olan bütün çözümler çocukla birlikte tartışılmalıdır.

O Hangi çözümün seçileceğine ve uygulanacağına birlikte karar verilmelidir.

(40)

ÇOCUĞUN SORUNUNU ÇÖZME

Çocuğun Sorununa Çözüm Bulma

O Sorununu kendi çözebiliyorsa ilk önce ona fırsat verme

O Yetkisini aşıyorsa öğretmenine iletme

O Sorunun çözülüp çözülmediğini takip etme

O Sorunun çözümünü neticelendirme

(41)

KAYNAK

1. Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki Ve Teknik Eğitim Bireysel Öğrenme Materyali – Ankara 2013

Resimler: Google görsellerden alınmıştır.

Referanslar

Benzer Belgeler

2.Kişisel ilişki alanı (kişisel samimi mesafe) 3.Sosyal ilişki alanı (sosyal mesafe). 4.Halka açık ilişki alanı (ortak-genel topluma

Çocukla Sosyal Hizmet içinde. Basım.Anadolu Üniversitesi Yayınları. Ailede İletişim ve Yaşam, 1. Ankara: PDREM Yayınları. Birey ve Aileler ile Sosyal Hizmet. Veli Duyan).

The soil parameters such as soil moisture, temperature, humidity and pH are collected from the sensors using IOT and given to Graphical User Interface (GUI).. GUI gets the inputs and

In this sense, the use of the e-learning method presents several casuistry when applied in teaching and learning processes; these characteristics include promoting conversation and

The findings indicate that: (1) work motivation had a direct positive effect on teacher performance, (2) work discipline had a direct positive influence on teacher

Figure 2 describes the average accuracy rate of PCA, LDA and Isomap with Bagging, Boosting, Stacking and Hybrid ensemble models on all binary and multiclass IoT

There are different types of routing protocol in mobile adhoc network described the operations of various types of network routing like Destination-Sequenced Distance Vector

Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya Ocak 2009-Haziran 2014 tarihleri arası Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Uyku ve Uyanıklık Bozuklukları