Aksu’ya yapılması planlanan baraja karşı köylüler ayağa kalktı. İnşaat sırasında bile atıkların dereye atıldığı belirtildi.
Rize’nin İkizdere Vadisi’nde yapımı planlanan Hidro Elektrik Santrali (HES) inşaatı için halkı ‘bilinçlendirmek’ amacıyla toplantı düzenlendi.
Toplantıda, Kalkandere’nin AKP’li belediye başkanı, vatanını sevdiği için HES’leri desteklediğini iddia etti. Şirket yöneticileri ise çevrecilerin tepkilerini hurafe işi olduğunu iddia etti.
Kalkandere İmam Hatip Lisesi salonunda, İkizdere Vadisi üzerine HES inşaatına başlayan SANKO Holding’in yöneticileri tarafından organize edilen toplantıya çok az sayıda vatandaş katıldı. Çevrecilerin, ‘Doğamız yok oluyor, İkizdere Vadisi kanser vadisi olacaktır’ şeklindeki endişelerini hatırlatan şirket yöneticileri, tüm bu iddiaları hurafe işi olarak değerlendirdi. Toplantıya, Rize Çevre ve Orman İl Müdürü Sabit Kandemir, Kalkandere Belediye Başkanı AKP’li Nihat Çolak, SANKO Holding CEO’su Süleyman İlden ile firmanın çevre mühendisleri katıldı.
Yeterince duyurulmadığı öne sürülen ve sadece 5 vatandaşın katıldığı toplantıda salonu firma çalışanları doldurdu. Toplantı, HES’lerin yararları ve çevrecilerin uğraşlarının gereksiz olduğu iddiaları ile geçti.
Toplantıda konuşan çevre Mühendisi Aynur Erdinç, yapımı planlanan HES’in projesinin 2.5 yılda tamamlanacağını belirterek, inşaat aşamasında 250, üretim aşamasında ise 20 kişinin istihdam edileceğini söyledi. İnşaat sırasında 7 kilometre uzunluğunda tünel açılacağını ifade eden Erdinç, inşaatın istihdam, servis, malzeme temini ve sosyal sorumluluk projeleri ile yöre insanına katkı sağlayacağını belirtti.
BAŞBAKAN’IN YOLUNDA
Toplantıda söz alan Kalkandere Belediye Başkanı AKP’li Nihat Çolak, SANKO firmasına teşekkür borçlu olduklarını belirterek, bu projelerle boşa akan suyun ekonomiye kazandırıldığını söyledi. Çolak, bu sözleriyle geçtiğimiz yıl Başbakan Erdoğan’ın söylediklerini tekrarlamış oldu. Çevrenin yok olmasına karşı mücadele edenleri eleştiren Çolak, “Bu yatırımların çevreyi bozacağını iddia ediyorlar. Tünel inşaatları sırasında çıkan hafriyatların çevreye Hiroşima benzeri zararlar verdiğini öne sürüyorlar. Bu beyanların talihsiz beyanlar olduğunu düşünüyorum ve çevrecileri
kınıyorum. Benim ilçemde bu projelere karşı çıkacak bir insan yoktur. Olursa onları ikna etmeye hazırım. Ben buranın belediye başkanıyım. Vatandaşın televizyonu ve ampulü 15 dakika kapandığında ne sıkıntı ile karşı karşıya kaldığımı biliyorum. Telefonum susmuyor. Vatanımı sevdiğim için HES’leri destekliyorum” diye konuştu.
Yokuşlu HES Projesi ÇED Raporu Sorumlusu Dr. Coşkun Yurteri de, bir süre önce İkizdere Derneği Başkanı Kadem Ekşi’nin, yapılacak 19 adet HES projesi nedeniyle oluşturulacak enerji nakil hatlarıyla vadinin kanser vadisine
dönüşeceği yönündeki iddialarını hatırlattı. Yurteri, “Vadi kanser vadisine dönüşecek deniyor. Kansere neden olacak olan nedir? Siz ‘radyoaktif madde yayacak, kanser yapacak’ derseniz bu hurafeyle uğraşmak mümkün değil” dedi.
AKSU’YU HES CANAVARINA KARŞI KORUYACAKLAR
ERZURUM’un İspir ilçesi sınırlarından geçen Aksu Deresi’nde kurulmaya başlanan iki Hidro Elektrik Santrale (HES) karşı bölge köylüleri tepki gösterip eylem yaptı. 5 bin kişiyi etkileyecek santral çalışmalarını protesto etmek için Aksu köyünde toplananlara, TEMA Vakfı Erzurum İl Temsilciliği’nden giden 40 üye de destek verdi. Aksu Vadisi’ni Koruma ve Yaşatma Kültür Derneği Başkanı Yakup Kaplan, “Aksu Deresi’ni HES canavarına karşı koruyacağız” dedi.
ZEHİRLİ ATIKLAR DEREYE
Şantiye çalışmalarının başlaması nedeniyle vadide oluşan toz ve zehirli atıkların Aksu Deresi’ne bırakıldığını söyleyen ve yörede organik tarım yapıldığını, ancak olumsuz koşullar nedeniyle meyve ağaçları ile sebzelerin
kuruduğunu anlatan Kaplan, “Feryadımıza kulak verilsin istiyoruz. Bulunduğumuz bölge milli parktır ve Doğal Hayatı Koruma Sahası olarak ilan edilmiştir. Aksu Deresi’nde kırmızı benekli alabalık yetişir. Aksu Vadisi’nde ayrıca boz
ayı, çatal boynuzlu yaban keçisi, vaşak, su samuru var. Ancak tünel açmak için patlatılan dinamitlerden sonra doğada yaşayan bu canlılar kayboldu. Dökülen zehirli atıklar nedeniyle alabalıklar ölüyor. Aksu Deresi’ni, ölümüne de olsa HES canavarına karşı koruyacağız. Koruyamazsak, yaklaşık 5 bin kişi vadiden göç edecek” diye konuştu.
Öte yandan Kaçkar Dağları’nın güneyinde HES tartışması devam ederken, kuzeyindeki Çamlıhemşin’de 1998’de Fırtına Deresi’ne yaptırılmak istenen HES, sürdürülen hukuki mücadelesiyle durdurulmuştu.
Fırtına Vadisi’ni kaybetmemek için 6 yıl çaba harcayan Çamlıhemşinlileri, Danıştay haklı buldu ve vadiye baraj yapılmasını reddetti.
