• Sonuç bulunamadı

SORULAR S.1. Bitkilerin hangi özellikleri hangi amaçlarla kullanılmaktadır? Tablo ya da maddeler halinde yazınız. (20 P).

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SORULAR S.1. Bitkilerin hangi özellikleri hangi amaçlarla kullanılmaktadır? Tablo ya da maddeler halinde yazınız. (20 P)."

Copied!
33
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SORULAR

S.1. Bitkilerin hangi özellikleri hangi amaçlarla kullanılmaktadır? Tablo ya da maddeler halinde yazınız. (20 P).

C1.

a. Bitkilerin Mimari Kullanımı:- Mekan oluştururlar -Perdeleme yaparlar -Dikkat çekme -Hareketi yönlendirirler

b. Bitkilerin Estetik Kullanımı:- Odak noktaları oluştururlar. -Görsel bağlantı kurarlar, -Geçişi sağlarlar. -Ortama renk verirler.

c. Bitkilerin Mühendislik ve İklim Kontrolü Kullanımı: -İklimi yumuşatırlar ve kontrol ederler, -Erozyonu kontrol ederek toprağı korurlar. -Suyun korunmasını sağlarlar -Havayı temizlerler -Rüzgar kar ve çığ koruması sağlarlar

(2)

S.3. Bitkileri (Otsu-Odunsu) yapısal karakteristiklerinden biri olan boylarına göre sınıflandırınız. Bunlardan ağaçlara ait alt grupların her biri için 2 örnek veriniz. (20 P.)

C3. A. Çalı ve otsu bitkilerle yapılan bitkilendirmelerde bitki boyları;

1. Toprak seviyesinde bitki örtüsü 2. Diz boyunun altında bitki örtüsü 3. Diz boyu-göz hizasında bitki örtüsü

4. Göz seviyesinin üzerinde bitki örtüsü oluşturanlar B. Ağaçlarla yapılan Bitkilendirmelerde bitki boyları

1. Kısa boylu ağaçlar (5-10m boy): Cercis siliquastrum (Erguvan), Laurus nobilis (defne) 2. Orta boylu ağaçlar (10-20m boy): Acer campestre (Ova akçaağacı), Morus alba (Akdut), Ginkgo biloba ‘Fastigiata’ (Sutun formlu mabet ağacı)

3. Uzun boylu ağaçlar (20-30m boy): Platanus orientalis (Doğu çınarı), Ginkgo biloba (Mabet Ağacı)

(3)

S.4. Ağaçların tasarım potansiyellerini maddeler halinde yazınız. Bunlardan bir tanesini örneklerle detaylandırınız (20 P.).

C4. a. Mekan ve meydan hissi yaratma b. Hareket Duygusu verme

c. Kuşatma hissi yaratma

d. Ağaçlar oryantasyon (yön bulma), odaklanma, çerçeveleme gibi görsel kontrol oluştururlar.

e. Tepe ya da uç kesme:

f. Peyzajda Dramatik etki yaratma:

Hareket Duygusu verme: Ağaçların tanzim ve tertibi sonucu hareket duygusu oluşur.

Ağaçlar bir patika ya da yürüyüş yolunu ima eder, hatırlatır ya da kişilerin takip edeceği yönü belirtirler. Bu, kişileri memnun eder. Zira karıştırma tehlikesini ve kararsızlığı ortadan kaldırır. Ağaçlar tasarımda bir düzen oluşturur ve aynı şekilde gerek görsel gerekse fiziksel olarak takip edilebilecek bir koram (sıra, dizi) tesis ederler.

(4)

S.5. Tipik bitkilendirme modellerini maddeler halinde yazınız. Bunlardan arzu ettiğiniz bir tanesini örneklerle açıklayınız. (20 P)

C5. a. soliter bitkiler, b. grup bitkilendirmeleri c. monotip bitkilendirmeler, d. çalı kitleleri ve e.

Ağaçlar

a. Soliter bitki ve bitkilendirmeler: En basit bitkilendirme aranjmanıdır. Herhangi bir bitkinin ya da çalının tek başına yani soliter olarak kullanılmasıdır.

- Soliter bir bitki, o türü temsil eden kusursuz bir fert olmalıdır. Bir türün pituresk varyasyonu da soliter olarak kullanılabilir.

- Soliter bitki, gerek form, gerek tekstür, gerekse renk ya da bu tasarım öğeleri bakımından göze çarpıcı bir özelliğe sahip olmalıdır.

- Soliter bitki, tasarımda dikkat çekmek amacıyla kullanılır.

- Soliter bitki; herhangi bir açık çim alanda tek başına olabilir ya da bir çalı kitlesi içinde özel ilgi çekmek amacıyla kullanılan bir eleman olabilir.

- Kitle içerisindeki soliter bitki, kitledeki diğer bitkilerden, en azından bir özellik bakımından benzerlik göstermelidir.

-Soliter bitki kitle halinde yapılmış bitkilendirmenin bir parçası ise, bu durumda ya bir çalı ya da küçük bir ağaç soliter bitki olarak kullanılabilir.

-Soliter bitki olarak bir çalı kullanılacaksa bu çalı; asıl bitkisel kitleden biraz uzak mesafede olmalıdır.

Soliter bitki olarak küçük bir kullanılacaksa kitle halindeki materyalin önünde yer almalıdır ve tepe genişliğinin yarısına eşit mesafede bulunmalıdır.

Soliter bir ağaç ile ilgi noktası oluşturulmak isteniyorsa, tepe çatısı ile yer arasındaki açıklık çok önemlidir. Ağacın altındaki alan bir yer örtücü ile bitkilendirilmelidir.

(5)

Bitki Materyalinin Estetik Kullanımı

Bu bölümün önceki kısımlarında genel olarak 1. bitki materyalinin çeşitli işlevsel kullanımları 2. bitki materyalinin peyzajda olası mimari

kullanımları ele alınmıştı.

Bitkiler, görsel karakteristiklerine (bitki boyu,

formu, rengi ve tekstürüne) bağlı olarak birtakım

estetik kullanımlara da sahiptirler.

(6)

Estetik açıdan bakıldığında bitki materyalleri,

1. dış mekanlarda bir binanın formunu, onu çevreleyen mekanla ilişkilendirmek için kullanılırlar.

2. dağınık bir çevreyi birleştirmek ve koordine etmek için kullanılırlar.

3. peyzajdaki belirli noktaları ve bölgeleri güçlendirmek için kullanılırlar.

4. sert mimari elemanların sertliğini azaltmak için kullanılırlar.

5. seçili görünümleri çerçevelemek için kullanılabilir.

(7)

Burada dikkat edilmesi gereken husus; bitkiler estetik amaçlı olarak kullanılırken sadece bir dekorasyon elemanı olarak görülmemeleri gerektiğidir.

Bitki materyalinin olası estetik işlevleri vardır. Bunlar;

Tamamlayıcılık,

birleştiricilik,

vurgulayıcılık,

tanımlayıcılık,

yumuşatıcılık,

görüntü çerçeveleyicilik işlevidir.

(8)

1. Tamamlayıcılık:

Bitki materyali, bir tasarımı

tamamlayabilir. Bitkiler; bir binanın formunu ve kütlesini

yineleyerek ya da bir binanın hatlarını onu çevreleyen mekana yayarak bir bütünlük duygusu yaratabilirler. Örneğin, Şekil

2.68’de görüldüğü gibi, bir çatının açısı ve/veya yüksekliği, çatıyla aynı yükseklikte ağaçlar ya da çatının yüksekliğini mekana taşıyacak başka bir form kullanarak yinelenebilir.

(9)

Şekil 2.69: AĞAÇ ÇATISININ TABANI BİRİNCİ KAT TAVANININ UZANTISI OLARAK ALANA UZANMAKTADIR. BU AÇIK VE KAPALI MEKANLARIN BİRLEŞMESİNE YARDIMCI OLUR.

Ya da Şekil 2.69’da görüldüğü gibi, tavan yüksekliği

binanın yanına yerleştirilen ağaç çatılarının yüksekliği ile yinelenerek bir iç mekan, doğrudan açık alana doğru

genişletilebilir. Tüm bu teknikler; mimariyi ve alanı görsel ve işlevsel olarak koordineli tek bir çevrede bütünleşmiş gösterir.

(10)

2. Birleştiricilik: Birleştirici olarak kullanılan bitki materyali, bir çerçevedeki tüm farklı bileşenleri görsel olarak birbirine bağlayan ana unsur olarak görev yapabilirler. Dış çevrenin herhangi bir bölümünde, diğer elemanlar değişiklik

gösterirken, bitki materyali değişmeyen tek eleman olarak kalabilir. Bu alandaki tutarlılığından dolayı bitkiler, karmaşık bir sahneyi birleştirebilir.

(11)

Şekil 2.70 de, her evin ya da dükkân önünün genellikle bir diğerinden farklı olduğu kent caddesi görülmektedir.

Sokak ağaçları olmadan, bu tür bir caddenin peyzajı dağınıktır ve farklı mimari parçalara bölünmüştür. Öte yandan güçlü

biçimde gruplandırılmış sokak ağaçları, tüm binaları birbirine bağlayan ortak bir eleman gibi iş görür ve sonuç olarak

bunları bir bütün olarak birleştirir.

(12)

AĞAÇLARI OLMAYAN CADDE DÜZENSİZ VE DAĞINIKTIR.

YOL AĞAÇLARI BİRLEŞTİRİCİ OLARAK GÖREV YAPAR VE ONLARIN ORTAKLIĞI CADDELERİ KOORDİNE EDER.

(13)

3. Vurgulayıcılık: Bitki materyallerinin bir başka estetik işlevi de, dış çevrede belli noktaları vurgulamasıdır. Bitki bunu

çevreden farklı olan boyutuyla, formuyla, rengiyle ya da tekstürüyle yapar. Sonuçta elde edilen; benzersiz, oldukça

göze batıcı ve dikkat çekicidir. Şekil 2.71 ve 2.72’de görüldüğü gibi, bunu bir alanın girişinde, bir kavşakta, bir bina girişinin yakınında ya da görsel olarak baskın olan diğer konumlarla bağlantılı olarak yapmak arzulanabilir.

(14)
(15)

4. Tanımlayıcılık: Bitki materyalinin başka bir estetik işlevi de tanımlayıcı olmasıdır. Bu özelliğiyle bitki materyalleri

çevredeki bir mekanın ya da nesnenin önemini ifade eder ya da “tanımlarlar” (Şekil 2.73). Mekanı daha anlaşılır ve tanınır kılarlar. Yine bu tanımlama için; bir heykelin arkasına

yerleştirilen uzun boylu ağaçlar örneğindeki gibi, benzersiz bitki boyutu, formu, rengi, tekstürü ya da düzenlemesinden yararlanılabilir.

(16)
(17)

5. Yumuşatıcılık: Bitki materyalleri, dış mekandaki mimari şekil ve formların katılığını ve sertliğini yumuşatmak ya da azaltmak için kullanılabilir. Herhangi bir formu ya da tekstürü olan bir bitki kullanılarak, çıplak binaların ve bitkisiz kent

mekanlarının katı ve genellikle sert görünümleri daha esnek ve pamuksu görünür. Bitki materyaliyle yumuşatılmış bir

mekan, diğer mekanlardan daha davetkar ve sevecen görünür.

(18)

6. Görüntü çerçeveleme: Bitki materyallerinin mimari

kullanımı konusunda da belirtildiği gibi, bitki materyalleri, görünen ya da görünmeyen şeylere ve görüntülerin ortaya çıkış sırasına doğrudan etki eder.

(19)

Bu yüzden, bitki materyalleri yapraklarıyla, gövdeleriyle ve dallarıyla nesnenin her iki yanındaki dikkat dağıtıcıları

engelleyerek dikkatimizi peyzajda belirli bir noktaya

yöneltebilir ve nesnenin açık-engelsiz bir görünümünü sağlayabilir. Bu şekilde kullanıldığında, bitki materyalleri

perde işlevi görür ve istenen manzara çevresinde bir çerçeve oluşturur. Sayısız fotoğrafta ve manzara resimlerinde bir

manzarayı çerçevelemek için kullanılan klasik bir yöntem

Şekil 2.74’te görüldüğü gibi, bir tarafta ağaç gövdesi ve görüş çizgisinin üzerine çıkan alçak dallardır.

(20)

SANAT PRENSİPLERİ

Koku alma, dokunma, işitme, tat alma ve görme gibi 5 duyu organı vasıtasıyla aldığımız enformasyon ve bilgiler zihnimizde sürekli olarak, sınanıp, işlenip sentez edilir. Bu eylemlerin tümü, rahat, güvenli ya da tehdit altında, tehlikeli bir durumda karşı karşıya bulunup bulunulmadığını bildirmek amacıyla yapılmaktadır. Bunların hepsinin uygun olduğu

varsayıldığında, zihnimiz öncelikle görsel biçime göre kendini ayarlar.

(21)

Gözümüz sürekli olarak hareket etmektedir. Ancak bazı uyarıcılar zihnimizi meşgul ettiğinde, gözün hareketi yavaşlar ve zihnimiz tarafından daha fazla detay aranır. Bu uyarıcılar;

çizgi, form, renk, tekstür veya onların kombinasyonları olabilir .

(22)

Bu görsel nitelikleri kavramak ve işlemek için, göz otomatik olarak görsel unsurları organize etmeye ve

şekillendirmeye girişir.

Eğer bu tasarım öğeleri tamamıyla kargaşa yaratan, düzeni bozan özelliklere sahip ise, yaratılan peyzaj ya da tablo,

hoş ve çekici olmayacaktır. Huzursuz edici ve muhtemelen itici bir his ortaya çıkacaktır.

Eğer zihnimiz ortaya çıkan biçimlere anlam verebilirse,

uyarıcı olmaksızın kendi kendine düzeni sağlar ve gözleyen kişi bundan haz alır.

(23)

Göz ve zihin, uyarıcıların karışıklığını ve

kombinasyonlarını ne kadar kolay kavrayabilirse, gözleyen kişinin tatmin olma derecesi o kadar fazla olur.

Tasarımcı birlik ve benzerliği oluşturmak amacıyla bazı

öğeleri tekrarlamalıdır. Fakat aynı zamanda yeterince farklılık ve çeşitlilik de eklenmelidir ki böylece kontrastlar vasıtasıyla zihni meşgul edebilsin. Bu ise sanat prensiplerinin

uygulanmasıyla mümkündür.

(24)

Tatmin edici bir bitkisel tasarımın üretilmesi,

tasarımcının yalnızca bitki özelliklerini bilmesine bağlı değildir, aynı zamanda da;

görsel enerjinin getirdiği kısıtlama ve sınırlamaları bilmesi,

kompozisyon ölçeklerini bilmesi

net görüş açısını bilmesi ve anlaması da gerekir.

Böyle bir anlayışla tasarımcı daha sonra, düzenli bir bütün oluşturmak için bitkilerin seçimi ve aranjmanı ile

uğraşır.

(25)

Bu düzen, tek tek bitki bireyleri arasında form, tekstür, renk ve bitki karakterlerinin uyumlu kombinasyonlarına

dayanan, hoş-sempatik ilişkilerden oluşmalıdır. Bu uyumlu ilişkilere sanat prensipleri (tekrar, değişkenlik, denge, vurgu, koram ve ölçek gibi) vasıtasıyla ulaşılabilir.

Bir tasarımcı, çok sayıda farklı objeleri birleştirmede ve anlamlı bir tablo ortaya çıkarmada sanat prensiplerinden

faydalanır.

Başlangıçta bunlar bilinçli bir şekilde uygulanmalı ve kullanılmalıdır, fakat zamanla bunların uygulanması tasarım yöntemimizin doğal bir parçası olacaktır. Tasarımı geliştirip ilerleme kaydederken, kendinizi otomatik olarak uygun olan prensibi uygularken bulacağız.

(26)

Tıpkı trafik kurallarının; taşıtların hareketine mantık ve düzen getirdiği gibi, sanat prensipleri de çok sayıda farklı

birimlerden oluşan bir tasarımda, birlik niteliğini ortaya

çıkarır. Trafik kuralları, hareketler için öngörülmüş yaptırımlar olarak görülmelidir. Sanat Prensipleri ise; hareketler için

yerleşmiş uygulamalar olup, tasarım öğeleri çizgi ve form,

tekstür ve renge içerik ve anlam verir. Fakat sanat prensipleri hiçbir zaman; yol gösterici olarak kullanılan katı kesin

değişmeyen kurallar olarak görülmemelidir

.

(27)

Tasarımda amaç; «birlik»e ulaşmaktır. Bu birlik;

1. Parçaların birliği ve bütünlüğü

2. İlgi birliği

3. Fonksiyonel yani işlevsel birlik

4. Estetik birlik’ tir.

(28)

1. Parçaların birliği ve bütünlüğü: Tasarımda kullanılan

objelerin kendi aralarında herhangi bir ilişki yoksa, bireysel objeler algılanamamaktadır. Eğer durum böyle ise, zihin

kendisi ve gözümüz üzerindeki baskıyı azaltmak için otomatik olarak objeleri gruplar halinde organize etmeye çalışır. Bu

nedenle, objelerin amaca dönük bir şekilde gruplandırılması halinde, bunlar bir bütün olarak görülebilirler. Bu durum,

parçaların birliği ve bütünlüğü olarak adlandırılır. Böyle bir birlik-bütünlük olmazsa bizim tasarımımız, kompozisyon olmayacak sadece konglomerasyon yani rastgele bir araya getirilmiş objeler topluluğu olacaktır.

(29)

2. İlgi birliği: Bunu sağlayabilmek için kompozisyona, diğer bütün grupların ve tek tek bireylerin tabi olacağı bazı önemli özellikler veya ilgi odakları katılmalıdır. Örneğin yerleşim

yerlerinde ve iskan bölgelerinde ortak kullanım mekanlarının tasarımında ev ilgi odağı olmalıdır. Bu nedenle, bu alan

içindeki ağaç çiçek tarhları ve çalıların dikkatin evden

çekilmesine neden olacak kadar ilgi çekici olmaması gerekir.

Bu ilgi birliğidir.

(30)

3. Fonksiyonel yani işlevsel birlik: Bu birlik şeklinde amaç şudur; gözleyen kişi bir peyzaj alanının işlevini ya da

amaçlanan kullanımını kolayca keşfedebilmeli ve ortaya çıkarabilmelidir. Bu durumu algılayan ve gözleyen kişi;

kompozisyonun tek tek bireyleri ve unsurlarının hedeflenmiş olan pratik fonksiyonlara hizmet edip-etmediğini veya bu

fonksiyonları daha da güçlendirip-güçlendirmeyeceğini

belirleyebilir. Eğer kompozisyonun bazı birimleri gereksiz ve fazla görülürse, tasarımda kompozisyon birliği bulunmadığı için kompozisyon kabul görmeyecek, zevk ve haz

vermeyecektir.

(31)

Herhangi bir objenin görünüşünün tatmin edici olması;

kısmen bu objenin görünümünün düşünülmüş olan amaca uygunluğuna bağlıdır. Kompozisyonun her bir parçası çok iyi derecede uygunluk gösterirse, bu durum kompozisyonu bir bütün olarak göze daha kabul edilebilir ve daha tatmin edici bir hale getirir. Bundan dolayı, fonksiyonları kolayca

kavranabilecek şekilde anlatan bir tasarım, gözleyen kişinin aldığı zevki ve tatmin olma derecesini arttırır.

(32)

4. Estetik birlik: Estetik birlik çizgi ve form, tekstür ve renkle ilgilidir. Bu tasarım öğelerinin herhangi bir kısıtlama ve

sınırlama yapılmaksızın, bir araya getirilmesi çatışmalara ve karmaşaya ve de görsel dikkatin kaybolmasına neden olur.

Fakat, dikkatli bir şekilde yapılan seçim ve aranjman, ince bir anlatımı ve tatmin edici etkilerin ortaya çıkmasını mümkün kılar. Estetik birliğe ulaşmada sanat prensipleri etkindir.

Bunlar, tekrar, değişkenlik, denge, vurgu, koram (dizi) ve ölçektir. (R.V.B.E.S.S. her bir prensibin İngilizce karşılığının baş harfinden oluşan, aklımızda kalması için düşünülmüş bir kısaltmadır).

(33)

Bu prensipler, daha sonraki bölümlerde açıklanacaktır.

İyi bir zevk ve iyi bir tasarımın ortaya çıkması; tüm bu

prensiplerin çok iyi bir şekilde öğrenilmesine bağlıdır. Bu prensipler birçok yazar tarafından, bazen başka adlarla verilmektedir, ama daima aynı amaçla, yani estetik birliğe ulaşmak amacıyla yapılmaktadır.

Birlik; sanat prensiplerinin (tekrar, değişkenlik, denge, vurgu, koram (dizi) ve ölçek), tasarım öğelerine (çizgi, form, tekstür ve renk) uygulanması sonucu oluşur.

Referanslar

Benzer Belgeler

 Bitkisel droglardan çeşitli işlemlerle (damıtma, infüzyon, maserasyon, özütleme gibi) elde edilen ufalanmış veya toz edilmiş bitkisel ilaç maddeleri (özsu, özüt,

Sonra bir şey hatırlamış gibi birden frene basıyor biraz ötede.. Sırayı bozmadan durduğu yere

Estetik Müdahaleler; güzellik ameliyatı, estetik cerrahi, plastik cerrahi olarak da.. adlandırılan estetik müdahaleler, «bir kişinin doğuştan sahip olduğu ya da sonradan

Malignitenin karakteristik BT özellikleri, zamanla büyüme göstermesi, BT görüntülemede artmış yoğunluk (parsiyel solid lezyonların %40-50’si malign iken solid

Mesela, açık renkteki yapraklar bitkiye hafif tekstür verir (İğde, Huş- Betula vs. gibi) Buna karşılık, koyu renkli yaprağı olan bitkiler ise ağır tekstür özelliğini taşır

Bu bulgular ile olgu büllöz lokalize mast hücre infiltrasyonu olarak rapor edilip sistemik taramanın negatif olması durumunda lezyonların soliter kutenöz büllöz

l Yüksek basınç kuşağının kuzeye kayması sonucu ülkemizde egemen olabilecek tropikal iklime benzer bir kuru hava daha s ık, uzun süreli kuraklıklara neden olacaktır.. l

Türk Sanatı, gerek İslamiyet öncesinde, gerekse İslamiyet sonrasında; motif, malzeme, teknik, kompozisyon açısından oldukça zengindir.. Çini, Seramik, Kalemişi, Hat,