• Sonuç bulunamadı

İşletme İçi Enfeksiyon Güvenliği Hakkında Soru ve Cevaplar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İşletme İçi Enfeksiyon Güvenliği Hakkında Soru ve Cevaplar"

Copied!
32
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Tarih: 26 Ocak 2022

İşletme İçi Enfeksiyon Güvenliği Hakkında Soru ve Cevaplar

Yasal düzenlemeler 1

1. Enfeksiyon Güvenliği Yasası md. 28b ile ilgili sorular 3

1.1 İşletme içi 3G düzenlemeleri 4

1.2 Evden çalışma (Homeoffice) 14

2. SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği 16

2.1. Genel sorular 16

2.2 Test imkânları 19

2.3 Maskeler 25

2.4 Aşılar 28

2.5 Denetim 31

Ulusal boyutlu epidemi hali 25 Kasım 2021 tarihinde sona ermiş de olsa, işletme içi

enfeksiyon güvenliği tedbirleri halen gereklidir. Çalışanlar, işlerinden kaynaklanan enfeksiyon risklerine karşı korunmalıdırlar; özellikle de faaliyetlerin evden yapılamayacağı durumlarda.

Yasal düzenlemeler

Almanya’da güncel enfeksiyon sayılarının yüksek seyrinin başta gelen sebebi, güçlü bulaşıcı özelliği olan Omikron varyantıdır. Şu an kış aylarında baş gösteren (kapalı mekânlarda bulunmak gibi) mevsimsel etkiler de bir rol oynamaktadır. Buna; aşı olma oranının çalışan nüfus arasında halen yeterli olmaması eklenmektedir. Oysa öncelikle aşı olmayanlar COVID- 19 enfeksiyon ve bulaşma riskine özellikle maruz kalmaktadırlar. İşletme çalışanlarının yeterli oranda ve tam aşılanmış olmalarına kadar ve de salgının işletmelerde yayılmasına karşı önlem almak amacıyla, şimdiye kadar geçerli olan işletme içi temel enfeksiyon güvenliği kuralları; bu tarih dahil, 19 Mart 2022 tarihine kadar değişiklik olmadan geçerli kalacaklardır:

• İşverenler bundan sonra da işletmelerinde haftada en az iki kere; işe gelen çalışanların hepsine antijen, hızlı ya da kendi kendine yapılan testleri sunmakla yükümlüdürler.

• İşverenler mevcut tehlike değerlendirmesi yaparak işletme temelinde hijyen planlaması hazırlamak ya da mevcut planlamaları uyarlamak ve bunların çalışanlara uygun erişimini

(2)

sağlamak zorundadırlar. Bunun için ayrıca kaza sigortası kurumlarının SARS-CoV-2- iş güvenliği mevzuatlarına ve işkoluna ilişkin uygulama desteklerine dikkat çekilir.

• Teknik ya da organizasyon açısından alınan tedbirlerin yeterli koruma sağlamadığı her alanda maske takma yükümlülüğü sürdürülür. Ayrıntılar işletme temelinde mevcut hijyen planlamasından anlaşılmaktadır.

• Çalışma ortamında gerekli olan kişisel temasların, önceden olduğu gibi halen kısıtlanması gereklidir.

• Kapalı mekânları aynı zamanda kullanan birden fazla kişi sayısı gerekli olan en az sayıya düşürülmelidir.

• Enfeksiyon güvenliği, ara verilen süre ve alanlarda da sağlanmalıdır.

• İşverenler çalışanları, COVID-19 hastalığı riskleri ve aşı imkanları hakkında bilgilendirerek, işletme hekimlerini işyerinde aşı imkanı sunma konusunda destekleyerek ve de

çalışanlara işletme dışı aşı imkanlarından faydalanmak üzere izin vererek, aşı olma isteğini yükseltici katkıda bulunmaya devam etmek zorundalardır.

Üstte belirtilmiş olan bu kuralların yerine getirilmesi doğrultusunda önemli bilgiler Federal İş Güvenliği Ve İş Sağlığı Dairesi‘nin (BauA) yayınladığı SARS-CoV-2 Davranış Önerileri’nde de bulunmaktadır. Bu önerilerde; diğer konuların yanısıra, enfeksiyon güvenliği tedbirlerinin işyerine özel tehlike değerlendirmesi çerçevesinde ne zaman dikkate alınmak zorunda

olduğunu ve hangi tedbirlerin pandemi süresinde edinilen deneyimlerden yola çıkarak faydalı olduklarının görüldüğünü irdelenmektedir /Almanca dilinde bilgiler):

https://www.baua.de/DE/Angebote/Publikationen/Fokus/Handlungsempfehlungen-SARS- CoV2.pdf)

Enfeksiyon Güvenliği Yasası’nın md 28b altında düzenlenmiş olan işletme içi enfeksiyon güvenliği kuralları yeni eklenmiş olup bunlar da geçerliliklerini aynı şekilde bu tarih dahil, 19 Mart 2022 tarihine kadar koruyacaklardır. Bu kuralların kapsadığı düzenlemeler şunlardır:

• İşletme içi 3G düzenlemeleri (Geimpft, Genesen, Getestet = Aşı olmuş, hastalığı geçirmiş, test yaptırmış olmak): İşverenler ve çalışanlar işyerine girmeden önce aşı ya da hastalığı geçirmiş olduklarına ya da güncel negatif Korona test sonucu belgelerini yanlarında taşımak, daha sonra ibraz edebilmek üzere hazır bulundurmak ya da gönüllü olarak işverenlerine teslim etmek zorundadırlar.

• İşverenler, çalışanların bu yükümlülüğü yerine getirip getirmediklerini kontrol etmek ve bu kontrolleri belgelemek zorundadırlar.

• Evden çalışma (Homeoffice) yükümlülüğü: İşveren çalışanlarına; büro işleri ya da benzeri faaliyetler sözkonusu ise ve eğer işletmeye bağlı zorunlu sebeplerden ötürü bir sakıncası yoksa, bu işleri kendi evlerinden yapma imkânını tanımalıdır. Çalışanlar, kendileri

açısından buna karşı bir sebepleri yoksa bu imkânı kabul etmelidirler.

(3)

1. Enfeksiyon Güvenliği Yasası madde 28b ile ilgili sorular

1.1 İşletme içi 3G düzenlemeleri

1.1.1 İşverenler ve çalışanlar için başlatılan genel 3G kuralının amacı nedir?

Bu düzenlemenin şu an süren dördüncü enfeksiyon dalgasının mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde kırılmasına ve Almanya’da genel enfeksiyon seyrinin etkin bir şekilde kontrol altına alınmasına katkıda bulunması amaçlanmaktadır. Bunun için işyerinde de olası enfeksiyon zincirlerinin etkin bir şekilde kesintiye uğratılması gerekmektedir.

Aşı olanlar ve hastalığı geçirenlerin daha ender enfekte olmaları sonucunda Koranavirüs SARS-CoV-2 taşıyıcısı olmaları da daha ender görülmektedir. Ayrıca aşı olmalarına rağmen kendilerine bulaşma sözkonusu olduğunda bulaştırma süreleri çok daha kısa olmaktadır.

Dolayısıyla; aşı olanlar ya da hastalığı geçirenlerin oluşturduğu risk çok daha az olmakla birlikte tamamen ihtimal dışı değildir. Bunun yanı sıra aşı olanlar ve hastalığı geçirenler; ağır hastalık seyrine karşı, aşı olmayanlardan çok daha iyi korunmaktadırlar. Bu nedenden ötürü sağlık sistemine yük oluşturma potansiyelleri daha düşüktür. Aşısız ya da hastalığı

geçirmemiş olup test yaptıranlar ise; diğer test yaptıranlar, aşı olanlar ya da hastalığı

geçirenlerden kaynaklanan bulaştırmaya karşı korunmuş olmazlar. Test olmak yine de, virüsü işletmeye taşıma riskini azaltır ve bu şekilde; olası bir hastalık seyri halinde işletme içi akışın, olası tecrit talimatlarından ötürü kısıtlanması riskini azaltır. Özellikle de; örneğin bağışıklık sistemlerinin zayıf düşmüş olmasından ötürü aşının iyi etki göstermemiş olması mümkün olan ama buna rağmen iş hayatını sürdürmek isteyen ya da sürdürmek zorunda olan risk gruplarının korunmasına katkıda bulunur. Diğer aşı olmayanların da enfeksiyon riski azalır.

Test olmak, genel olarak enfeksiyon seyri hakkında daha iyi fikir sahibi olmak ve hastane doluluk oranlarının daha iyi öngörülebilmesini sağlar.

1.1.2 Enfeksiyon Güvenliği Yasası (IfSG) madde 28b uyarınca “işyeri“ kavramı hangi alanları kapsar?

IfSG md 28b uyarınca kullanılan “işyeri“ kavramı öncelikle İşyeri Yönetmeliği (ArbStättV) md 2’de açıklanan tanımlamayı esas alır.

İşyerleri, İşyeri Yönetmeliği md § 2 fıkra 1 ve 2 altında tanımlanmışıtr.

Bu tanımlama uyarınca işyerleri:

• Bir işletme sahasında bulunan binalarda çalışma mekânları ya da diğer yerler,

• Bir işletme sahasında açık havada bulunan yerler,

• İşyerleri için kullanılmak üzere öngörülmüş iseler, şantiyelerde mevcut yerler.

• İşyeri kapsamına giren yerler; özellikle:

(4)

• Ulaşım yolları, kaçış yolları, açil çıkışlar, depolar, makine odaları ve ilave yerler, lavobalar, kantinler, dinlenme ve bekleme odaları, ilkyardım odaları, konaklama yerleri.

IfSG md 28 b uyarınca işyeri olarak sayılmayan yerler örneğin; özel konutlarda (evden çalışma ya da üçüncü tarafların sunduğu hizmetler bağlamında olduğu gibi) araçlarda ya da ulaşım araçlarında kullanılan alanlardır.

IfSG md 1’e göre Enfeksiyon Güvenliği Yasası düzenlemeleri devlet tarafından alınan tedbirler yolu ile bulaşıcı hastalıklara karşı önlem alınmasına ve bunlarla mücadele edilmesine hizmet ederler. Şu an çok yüksek olan enfeksiyon seyri ve SARS-CoV-2 bağlamında daha çok bulaşma ve ağır hastalık seyri, iş güvenliği mevzuatı kapsamında kullanılan “işyeri“ (Arbeitsstätte) ve

“çalışanlar“ (Beschäftigte) kavramlarının Enfeksiyon Güvenliği Yasası md. 28b bağlamında nüfusu koruma amacıyla geniş bir çerçevede yorumlanmasını gerekli kılmaktadır. Bu nedenle çalışanın bakış açısından yola çıkarak sözkonusu işyerinin kendi işvereninin işyeri olup

olmadığının bir önemi yoktur. Çalışanlar ve işverenler bu nedenden ötürü işletme ile

bağlantılı olarak başka işverenlerin işyerlerine girdikleri zamanlarda da 3 G kapsamında belge sunmak zorundadırlar.

1.1.3 “Çalışanlar“ kavramı kimleri içerir?

“Çalışanlar” kavramı İş Güvenliği Yasası md. 2 fıkra 2 altında açıklanan tanımlamaya dayanır:

• İşçiler,

• Meslek eğitimi kapsamında çalışanlar,

• İş Mahkemesi Yasası md. 5 fıkra 1 uyarınca işçilik benzeri görevde olan kişiler; ev içi çalışanlar ve bunlar ile eşdeğer konumda olanlar hariç,

• Devlet memurları,

• Yargıçlar,

• Askerler,

• Engelli insanlara özel atölyelerde çalışan engelli insanlar (WfbM).

Enfeksiyon güvenliği hukuku düzenlemeleri IfSG md. 1 uyarınca devletin aldığı tedbirler yolu ile bulaşıcı hastalıklara karşı önlem alınmasına ve bunlarla mücadeleyi hedef alırlar. Bu nedenden ötürü halk sağlığı ve güvenliği için IfSG md. 28b ile bağlantılı olarak “çalışanlar“

kavramı geniş kapsamlı yorumlanmak zorunda olup, işletmede ya da kurumda benzeri görevde faaliyet gösteren kişilere de uygulanmalıdır; örneğin gönüllü hizmet ya da falliyetlerde bulunanlarla bağlantılı olarak da.

1.1.4 “Olası fiziksel temaslar“ kavramı ne anlama gelir?

İşyerinde doğrudan fiziksel temas olmasa da diğer insanlarla buluşma olasılığı dışlanamıyorsa fiziksel temas olasılığı vardır.

(5)

Diğer insanlarla fiziksel temas olasılığı ne zaman yoktur? Örneğin, temizlik şirketi çalışanları tek kişi olarak başka işverenlerin işyerlerini orada mesai saati sona erdikten sonra ya da başka kimsenin orada bulunmadığı zamanlarda temizledikleri zaman. Asgari 1,5 metre olan sosyal mesafenin altına düşülmediği ya da doğrudan fiziksel temasın olmadığı ve açık havada gerçekleşen temas ya da buluşmalar; IfSG md. 28b fıkra 1 cümle 1’de tanımlanan temas kapsamına girmemektedirler.

1.1.5 Toplu transfer nedir?

Toplu transfer, işletme tarafından organize edilen ve işlerini yapabilmek için gerekli olan bir yolu iki ya da daha çok çalışanın birlikte katettiği, işyerinden geliş ya da işyerine gidişlerdir.

Çalışanların transferi için bir binek araç ya da servis aracı sunuluyorsa toplu transfer kriterleri yerine getirilmiştir.

1.1.6 İşletmeye giriş kuralları hakkında bilgilendirmenin “ihtiyaç üzerine engelsiz erişimi sağlanarak“ yapılması ne anlama gelir?

Engelli bir insanı çalıştıran bir işverenin; işyerine giriş kuralları hakkındaki bilgilere bu kişinin de, kişiye özgü kısıtlama durumuna uygun bir şekilde erişimini sağlamak zorundadır. Örneğin bu; kör bir insanı çalıştıran işverenin bu kişiye giriş kuralları hakkında bilgileri sözlü olarak ya da çalışanın ekran okuyucu ile okuyabileceği bir dosya içinde vermesi anlamına gelebilir. Ya da işverenin kognitif kısıtlaması olan bir çalışanı varsa, giriş kurallarına ilişkin bilgilendirmeyi kendisine anlaşılır bir şekilde; örneğin sade bir dil kullanımı yolu ile sunması anlamına gelir.

Bu bağlamda işveren; engelsiz bilgilendirme sağlamak amacıyla üçüncü kişilerden destek almak ya da üçüncü tarafların (engelsiz erişimli) internet sayfalarına yönlendirmek

konusunda serbesttir. Engelsiz Erişim Federal Merkezi (Bundesfachstelle für Barrierefreiheit) Koronavirüs zamanlarında engelsiz bilgilendirme ve iletişim konusunda bir broşür

hazırlayarak www.bundesfachstelle-barrierefreiheit.de internet adresi altında yayınlamıştır (Almanca dilinde bilgiler).

1.1.7 İşletme bazlı 3G düzenlemesi evden çalışma (Homeoffice) konusunu nasıl etkiler?

Evden çalışmada kullanılan çalışma yerleri IfSG md. 28b uyarınca tanımlanan işyeri kapsamına girmezler. Dolayısıyla çalışmalarını sadece kendi evlerinden yürütenlerin;

Koronavirüs bağlamında gereken belgeleme yükümlülükleri yoktur. IfSG md. 28b uyarınca gereken belgelendirme yükümlülükleri; aşılı ya da hastalığı geçirmiş olmayan çalışanlara yönelik bir evden çalışma hakkı sonucunu doğurmaz.

1.1.8 3G belgelendirme yükümlülüğü ile ilgili hangi muafiyetler öngörülmüştür?

Çalışanlar ya da işverenler işyerine ancak hastalığı geçirmiş, aşılı ya da test olmuş statülerini teyit eden bir sertifikaları olması şartıyla (3 G şartı) girebilirler. İstisnai uygulama ancak

(6)

• Test imkânından faydalanarak test sonucu belgesi edinmek üzere

• ya da işyerinde sunulan aşı imkânından faydalanmak üzere.

3G belgelendirme yükümlülüğü tıbbi nedenlerden ötürü aşı olamayan çalışanlar için de geçerlidir.

1.1.9 İşletme içi 3 G mevzuatının kontrolü ve uygulaması için neden işletmelerin katkıda bulunması gerekir?

İşletme içi 3 G belgeleme yükümlülüğünün mümkün olduğu kadar Almanya genelinde ve eksiksiz uygulanmasını sağlamak için etkin kontrol mekanizmaları şarttır.

Kontrol etmek; bu şekilde enfeksiyonun taşınması ve bununla bağlantılı hastalık ya da karantinadan kaynaklanan işgücü kaybı ve bunun üretime ya da hizmet tedarikine olan olumsuz etkileri etkin bir şekilde azaltılabileceği için, işletmelerin de çıkarına hizmet eder.

1.1.10 3 G belgelerinin işletme içi kontrol izni kime verilir?

İşveren, 3 G belgelerinin işyerlerine giriş öncesi kontrolünden sorumludur. Kontrolü;

çalışanların veri güvenliği kurallarını dikkate alma şartıyla, uygun gördüğü çalışanlar ya da üçüncü şahıslara devredebilir.

1.1.11 İşveren tarafından yapılan giriş kontrolleri hangi temel şartları karşılamalıdır?

IfSG md 28b fıkra 1 uyarınca işveren ve çalışanların işyeri girişinde ya aşı ya da hastalığı geçirmiş veya test olduklarına ilişkin belgeyi yanlarında bulundurmak zorundadırlar. Aşı olunduğu, hastalığı geçirmiş ya da test olunduğu durumunu belgeleme yükümlülüğünün eksiksiz uygulanmasını temin eden etkin bir işletme içi giriş kontrolü gereklidir.

Her işveren, işyerinin kendisine mi yoksa bir başka işverene mi ait olup olmadığından bağımsız olarak çalışanlarının işyerlerine girişleri öncesinde giriş kontrollerini yapmakla yükümlüdür (bknz: Madde 1.1.2).

Giriş kontrolleri, örneğin yerinde görevlendirilen çalışanlar tarafından ya da çalışanın belgeleri kendi işverenine dijital yoldan iletmesi şeklinde de gerçekleşebilir.

Kontrollerin ağırlık noktası test belgelerinin geçerlilik süresidir (bknz: Madde 1.1.12 c). Aşı yaptırmamış ya da hastalığı geçirmiş olmayanların işyerine (ya da bknz. Madde 1.1.5 - toplu transfer aracına alınmaları için) günlük negatif test sonuçlarının kontrolü şart koşulur.

İşveren, hastalığın geçirilmiş ya da aşı olunduğu belgesini bir kere kontrol edip bunu

belgelendirmesini müteakiben; geçerli aşı ya da hastalığı geçirmiş olma belgesine sahip olan çalışanları prensip olarak günlük giriş kontrollerinden muaf tutabilir.

Fakat çalışanlar ve işverenlerin kendileri de aşı / hastalığı geçirmiş olma / test sonucu belgelerini (örneğin işyerinde kilitli dolaplarında) yetkili makamların kontrolleri için hazır

(7)

bulundurmak zorundadırlar. Kontrol araç ve yöntemlerinin türü ve kapsamına ilişkin bir belirleme getirilmemiştir.

Çalışanlar belgeleri muhafaza etmek üzere işverene de teslim edebilirler. Bu da gönüllülük bazındadır.

Belgeler Almanca, İngilizce, Fransızca, İtalyanca ya da İspanyolca dillerinde ve de yazılı (örneğin aşı karnesi) ya da dijital olarak hazırlanmış olabilirler.

İşverenin kontrol etmek yükümlülükleri ve çalışanlardan toplanan sağlık verilerini işleme hakkı olsa da bu; işverenin aşı ya da hastalığı geçirmiş olma durumuna ilişkin kapsamlı bilgi verme hakkının olması sonucunu doğurmaz. Hastalığı geçirmiş ya da aşı olan çalışanların gelecekte de aşı ya da hastalığı geçirmiş olma belgeleri yerine güncel test belgelerini yanlarında bulundurup işverenin giriş kontrollerinde bunları sunmaları mümkündür.

IfSG md 28b uyarınca ziyaretçiler, konuklar ya da başka bir işverenin çalışanları gibi işletme dışı kişiler için daha kapsamlı giriş kontrollerinin yapılması sadece 28b fıkra 2’de belirtilen kurum ve işletmeler için özellikle öngörülmüştür.

Fakat işverenin işletme içi hijyen planlamasının hazırlanması ve güncellenmesi çerçevesinde (bknz. soru madde 2.1.2) işletme dışı kişilerle işletme içi sebeplerden ötürü oluşan kişisel temaslara ilişkin koruyucu tedbirleri de alması zorunludur. Bunun için örneğin işletmenin içtüzüğü doğrultusunda; işletme dışı kişilerin de işyerine giriş için 3 G koşullarını yerine getirmelerini şart koşabilir.

İşletme dışı kişilerin giriş kontrolleri için örneğin otelcilik ve gastronomi sektörlerinde ve etkinliklerde olmak üzere enfeksiyon güvenliğine ilişkin eyalet mevzuatından da kaynaklanan daha geniş kapsamlı yükümlülükler sözkonusu olabilir.

1.1.12 IfSG md. 28b fıkra 1 uyarınca yanınızda bulundurmanız gereken 3G belgeleri açısından nelerin dikkate alınması gerekir?

a. Aşı belgesi

COVID-19 Koruma Tedbirleri Muafiyet Yönetmeliği (SchAusnahmV) uyarınca aşı belgesi, SARS-CoV-2 Koronavirüs’e karşı tam aşı korumasına sahip olunduğuna ilişkin bir kanıttır.

Kontrolde AB mevzuatı ile bağdaşan dijital aşı sertifikası değil, örneğin bir aşı karnesi sunuluyorsa; ayrıca incelenmesi gereken konu, belgelenen koruyucu aşı içeriğinin Paul Ehrlich Enstitüsü’nün internet sayfalarında belirtilen aşı içeriklerinden biri olup olmadığıdır.

Paul Ehrlich Enstitüsü; gerekirse, aşı belgesinde yapılan yeniliklere göre uyarlama yapmakla ve örneğin aşı belgelerinin geçerliliklerini koruma amacıyla gerekli tazeleme aşılarına ilişkin kuralları da belirlemekle görevlendirilmiştir. Aşı belgeleri için gerekli koşullardaki

güncellemeler; Paul Ehrlich Enstitüsü tarafından, şu internet sayfasında duyurulmaktadır:

(8)

https://www.pei.de/DE/newsroom/dossier/coronavirus/coronavirus- inhalt.html?nn=169730&cms_pos=3 (Almanca dilinde bilgiler)

Güncel tanımlamaya göre (21 Ocak 2022 itibariyle) tam aşı koruması; Paul Ehrlich Enstitüsü tarafından internette yayınlanan tam aşı koruması; belirlenmiş olan doz sayısının

tamamlanmış ve gereken son doz sonrası 14 günün geçmiş olmasıyla sağlanır.

Dikkat: 15 Ocak 2022 tarihi itibariyle “Johnson&Johnson“ (COVID-19 Vaccine Janssen, Ruhsat No: EU/1/20/1525) ile yapılan aşılamada da “tam aşılı“ statüsünü kazanmak için iki ayrı doz aşı yapılması gerekmektedir. Bu aşının tek dozunun SARS-CoV-2 Koronavirüs enfeksiyonuna karşı yeterli koruma sağlamadığının görülmesiyle birlikte bu değişikliğin yapılması gerekmiştir. AB tarafından resmi onay alan bir başka Korona aşı içeriği ile bir doz aşı daha olunması; bu ikinci doz aşıdan 14 gün sonra tekrar “tam aşılı“ statüsüne erişilmesi için yeterlidir.

b. Hastalığı geçirmiş olmaya ilişkin belge

Kontrolde Avrupa COVID dijital sertifikası sunulmadığı taktirde hastalığı geçirmiş olma sertifikasında; geçirilmiş olan Koronavirüs SARS-CoV-2 enfeksiyonunun nükleik asit kanıtı yolu ile (PCR, PoC-PCR ya da nükleik asit amplifikasyon tekniğini esas alan diğer yöntemler ile) belgelenmiş ve esas alınan testin en az 28 gün ve de en fazla 90 gün önce yapılmış olup olmadığı incelenmelidir. Robert Koch Enstitüsü; gerekirse, hastalığı geçirmiş olma belgeleri koşullarında yapılan yeniliklere göre uyarlama yapmakla görevlendirilmiştir. Değişen koşullar;

Robert Koch Enstitüsü tarafından, şu internet sayfasında duyurulmaktadır:

https://www.rki.de/DE/Content/InfAZ/N/Neuartiges_Coronavirus/Genesenennachweis.html (Almanca dilinde bilgiler)

Dikkat: Hastalığı geçirmiş olma sertifikalarının geçerlilik süresi RKI tarafından 15 Ocak 2022 tarihi itibariyle 6 aydan 90 güne indirilmiştir. Bu değişikliğin nedeni; hastalığı geçirenlerin bu süreden sonra, tekrar enfekte olarak Koronavirüs SARS-CoV-2 Omikron varyantına yakalanmalarına karşı korumalarının yeterli olmamasıdır. Dolayısıyla; bu kişilerin, derhal AB ülkelerinde ruhsatlı olan bir Korona aşı içeriği ile aşı olmaları gerekmektedir. Şimdiye kadar hastalığı geçirip aşı olmayanlar; yaptırdıkları bu aşı ile birlikte doğrudan “tam aşılı“

kategorisine girerler.

1.1.13 başlıklı sorunun yanıtına işaret edilir.

c. Test sonuç belgesi

Eğer esas alınan test Koronavirüs SARS-CoV-2’nin doğrudan patojen tanısı için kullanılan ve CE-işareti ya da Tıbbi Ürünler Yasası md. 11, fıkra 1 uyarınca verilen özel ruhsatla kullanıma açılmış olan in vitro tanı tıbbi cihazları ile yapılmışsa test sonuç belgesi Koronavirüs SARS- CoV-2 enfeksiyonu olmadığına ilişkin bir belge kanıtı olarak kabul edilir. Esas alınan test en fazla 24 saat önce yapılmış olmalıdır. Yapılış şekli ya

(9)

• yerinde ve işverenin denetimi altında; kendi kendine test şeklinde, ya da işverenin görevlendirmiş olduğu bir kişi tarafından uygulanmış ve belgelenmiş olmalıdır (bknz.

madde 1.1.19),

• ya da işveren veya işverenin görevlendirmesi üzerine bunun için gereken eğitim veya bilgi ve beceriye sahip olan kişiler tarafından uygulanmalı ve belgelendirilmelidir,

• ya da Koronavirüs Test Yönetmeliği md. 6, fıkra 1’e göre tanımlanmış olan bir hizmet sunucusu tarafından uygulanmış ya da denetlenmiş olmalıdır.

SARS-CoV-2 Koronavirüs tanısının; PCR testleri ya da nükleik asit tanısı veya nükleik asit amplifikasyon tekniğini esas alan diğer benzeri yöntemlerle elde edildiği durumlarda esas alınan test; genel uygulamadan farklı olarak, en fazla 48 saat önce yapılmış olmalıdır. Fakat PCR test kapasitesinin sınırlı olmasından ötürü bunlar sadece teşhis koyma amacıyla kullanılmalıdır. 3G belgelerinin oluşturulması için mümkün olduğu kadar antijen hızlı tanım testlerine başvurulmalıdır.

Test sonuç belgesinin geçerlilik süresi giriş kontrol anında mevcut olmalıdır. Fakat örneğin işletme dışı faaliyetlerden ötürü işyeri dışına çıkıldıysa test sertifikasının geçerlilik süresinin sona ermesinin mümkün olacağı ve işyerine tekrar girilmek istenmesi halinde yeni bir test yaptırılmasının gerekli olacağına dikkat çekilmelidir.

Çalışanlar başka işverenlerin işyerlerine işleri sebebiyle girmeleri halinde de geçerli bir 3G belgesini yanlarında bulundurmakla mükelleftirler (bknz. madde 1.1.2).

Federal Sağlık Bakanlığı’nın testler ve ilgili belgelerle ilgili sunduğu daha çok bilgi edinme imkânı: https://www.bundesgesundheitsministerium.de/coronavirus/nationale-

teststrategie/faq-covid-19-tests.html (Almanca dilinde bilgiler).

1.1.13 İşletme içi giriş kontrollerinin mevzuata uygun uygulaması nasıl belgelenebilir?

Veri Güvenliği Yönetmeliği (DS-GVO) md. 5, fıkra1c uyarınca verilerin en aza indirilmesi ilkesi;

kontrol gününde gereken belgenin çalışanlar tarafından sunulması üzerine isimlerinin (adı ve soyadı) listede işaretlenmesi ile karşılanmış olur.

Aşı olan kişilerin geçerli belgelerinin tek bir defa kayda geçmesi ve onaylanması yeterlidir.

Aynı uygulama prensip olarak; hastalığı geçirmiş olan kişler için de geçerli olmaktadır. Fakat bu durumlarda hastalığı geçirmiş olma statüsünün geçerlilik süresinin 19 Mart 2022

tarihinden önce sona ermesi halinde ilgili kişilerden ya bir defaya mahsus olmak üzere bir aşı belgesinin ya da her iş gününde bir test belgesi sunulması gerektiğine ayrıca dikkat çekilir. Bu nedenden ötürü; hastalığı geçirmiş olma belgelerinin geçerlilik sürelerinin de kayda

geçmesinde fayda vardır. Hastalığı geçirmiş olma belgeleri koşullarının Robert Koch Enstitüsü ya da aşı belgeleri koşullarının Paul Ehrlich Enstitüsü tarafından değiştirilmesi halinde; aşı ve

(10)

hastalığı geçirmiş olma belgeleri, sonradan da tekrar kontrol edilmeli ve gerekirse kayıtları güncellenmelidir (bknz. madde 1.1.12).

1.1.14 Kayıtların resmi makamların kontrolü amacıyla ne kadar süreyle muhafaza edilmeleri mümkündür / zorunludur?

Asgari bir muhafaza edilme süresi öngörülmemiştir. Resmi kontroller olduğunda; o gün için geçerli olan belgenin sunulması yeterlidir. Veriler, toplanmalarından en geç altı ay sonra silinmek zorundadır.

1.1.15 İşletme içi giriş kontrollerinde veri koruma açısından dikkate alınması gereken hususlar nelerdir?

Aşı ve hastalığı geçirmiş olma ve de negatif test sonucu belgeleri özellikle korunan sağlık verileri arasındadırlar.

IfSG md. 28b; işvereni, çalışanların, 3 G’ye göre bir belge sunma ya da muhafaza etmek üzere teslim etme yükümlülüklerini yerine getirdiklerini denetlemek ve kayda geçmek üzere

belgeleri kontrol etmekle mükellef kılmaktadır. İşverenin; bunun için, gerekli olursa isim ve 3 G kuralına göre geçerli olan belge ve belgenin geçerlilik süresi gibi kişisel bilgileri sorgulaması ve bunu kayda geçmesi mümkündür. İşverenin bu düzenlemeyi esas alarak çalışanların diğer sağlık bilgilerini toplama ya da işleme hakkı yoktur.

İşveren veri güvenliği kurallarına uymak; özellikle ilgili kişilerin Federal Alman Veri Güvenliği Yasası (BDSG) md. 22, fıkra 2 uyarınca mevcut çıkarlarını korumak üzere uygun ve duruma özel tedbirler almak zorundadır. Bunun için yapılması gerekenler arasında veri güvenliğini temin eden teknik ve düzenleyici tedbirlerin alınması zorunludur. İşverenler; yetkili

olmayanların (üçüncü şahıslar ya da iş arkadaşları gibi) toplanan veriler hakkında bilgi sahibi olmamasını temin etmelidirler.

İşveren; aşı, hastalığı geçirme ve test belgesini ancak belgeleri kontrol etme görevi

kapsamında gerekli olursa işleyebilir. Bunun dışında verileri; işletme içi hijyen planlamasının uyarlanması için kullanma izni vardır. Amaca bağlı işleme ilkesi geçerlidir (DSGVO md. 5, fıkra 1b). Verilerin, toplanma amacından farklı bir amaçla işlenmesi yasal değildir. İşveren; veri güvenliği temel yönetmeliğini ihlal ederse, para ve tazminat cezalarına çarptırılabilir.

1.1.16 İşveren, işletme içi 3 G kurallarının uygulanmasına ilişkin hangi giderleri üstlenmek zorundadır?

İşverenler 3 G kuralına uygun belge kontrolünü sadece işyerine giriş öncesinde yapmakla ve bu kontrolleri kayda geçmekle yükümlülerdir. İşverenin IfSG md. 28b fıkra 1’e göre

üstlenmesi gereken başka maliyetler olmaz.

Fakat IfSG md. 28b, fıkra 2 ile bağlantılı olarak md. 23, 36 kapsamında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlar açısından (örneğin bakım evleri ya da toplumsal uyum imkânları); ilgili

(11)

kurum ve kuruluşların, kuruma ya da kuruluşa özel test planlaması yapmakla yükümlü olmaları geçerlidir. Bunlar, test planlaması çerçevesinde çalışanların ve ziyaretçilerin tamamına yönelik Koronavirüs SARS-CoV-2 enfeksiyonuna ilişkin test imkânı sunmak zorundadırlar.

Kurum ve kuruluşların testler için üstlendikleri uygulama maliyetlerinin iadesi, Koronavirüs Test Yönetmeliği uyarınca ve yönetmelikte düzenlenen koşulların dikkate alınması şartıyla mümkündür.

İşverenler, bundan bağımsız olarak İş Güvenliği Yönetmeliği SARS-CoV-2 md. 4 uyarınca test sunma yükümlülüklerini sürdürmek zorundadırlar. Bununla ilgili olarak bknz. başlık 2.2.

1.1.17 Çalışanlar test maliyetini üstlenmek zorundalar mıdır?

Çalışanlar 3 G kuralına göre geçerli belgeleri sunmakla sorumludurlar. Çalışanlar ve işverenler bunun için; halka açık ücretsiz testlerden ya da bunların denetim altında yapılması şartıyla;

işverenlerin, SARS-CoV-2- İş Güvenliği Yönetmeliği ya da diğer hukuk normlarınca sunmakla mükellef oldukları test imkânlarından faydalanabilirler. IfSG md. 28b, fıkra 2 uyarınca getirilen ek düzenlemeler ayrıca dikkate alınmalıdır.

Çalışanların; işverenlerin, SARS-CoV-2- İş Güvenliği Yönetmeliği md. 4 uyarınca sunmakla mükellef olduğu test imkânları çerçevesinde IfSG md 28b, fıkra 1 şartlarını yerine getirmesini talep etme hakları yoktur. İşveren testleri nasıl sunduğu konusunda serbesttir. Bknz. soru No:

2.2.13.

1.1.18 SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği ya da diğer hukuk normlarından doğan işletme içi test imkânları IfSG md. 28b, fıkra 1 uyarınca 3 G kuralına uygun

belgelendirme için uygun olur mu?

İşletme içi test imkânlarından; bunların görevlendirilen üçüncü taraflarca uygulanmaları sonucunda belge verilmesi ya da işletme içinde ve denetim altında uygulanması ve kayda geçmesi şartıyla faydalanılabilir.

1.1.19 İşverenin denetimi altında uygulanan ve kayda geçen kendi kendine yapılan testler bağlamında dikkate alınması gereken hususlar nelerdir?

İşveren; veri güvenliği düzenlemelerini dikkate alma şartıyla, denetim ve kayda geçme işlemlerini yapmak üzere uygun olan çalışanları ya da üçüncü şahısları görevlendirebilir.

Denetim yapanlar; sözkonusu kişilerin test sürecini kullanılan test kitinin kullanım tarifesine uygun bir şekilde yerine getirip getirmediklerini denetlemek ve kayda geçmek zorundadırlar.

Ayrıca test olan kişilerin çalışma yerlerine ancak negatif test sonuçlarını aldıktan sonra geçmelerini de temin etmek zorundadırlar.

(12)

Denetimli testlerde; bu testi yapan kişiler, örnek alımını ve örneğin gördüğü işlemi kendileri yapar. Denetimi gören kişilerle test olan kişiler arasında fiziksel temas gerekli değildir ve tam tersine bundan kaçınılmalıdır. Kullanılan test kitlerinin denetimi gören kişilerce bertarafı için uygun ve bir defalık kullanıma mahsus koruyucu eldiven ve kaplar hazır olmalı ve

kullanılmalıdır.

Denetimden sorumlu kişilerin işveren tarafından gereken talimatları almaları yeterlidir.

Talimatlar; test kitlerinin kullanım tarifesinin yanısıra özellikle, denetim altında gerçekleşen test sürecinde tarafların tümü için gerekli olan enfeksiyon güvenliği tedbirlerini (sosyal mesafe ilkesi, maske yükümlülüğü, havalandırma yapmak, test malzemelerinin enfeksiyon güvenliği kurallarına uygun bertarafı) içermelidirler.

Testlerin kayda geçmesi için denetimci ve test olanların adı, soyadı ile örnek alım tarihi ve saatinin örneğin bir tabelada icabında dijital olarak da kayda geçmesi yeterlidir.

Denetim altında yapılan kendi kendine testler sadece denetimi gören kuruluşun yetki

alanında 3 G belgesi olarak geçerli olurlar. Bu nedenden ötürü çalışanların işletme dışında da 3 G belgesi olarak kullanabilecekleri bir belgenin düzenlenmesine gerek olmadığı gibi bunun bir faydası da olmaz.

1.1.20 Kişinin durumunu açıklamak istememesi iş hukuku açısından hangi sonuçlar doğurur? İş akdinin feshi ne zaman mümkündür? Ücret ödenmesine devam edilmesi süreci nasıl düzenlenmiştir

3 G belgesi sunamayan ya da sunmak istemeyen ve dolayısıyla iş gücünü sunmayan işçiler prensip olarak iş hukukundan kaynaklanan sonuçları hesaba katmak zorundadırlar. İş güvencesi mevzuatının orantılılık ilkesi doğrultusundaki olağan uygulama öncelikle; uyarıda bulunmak olacaktır. İşçi, 3 G kuralına göre bir belge sunmamakta ısrarlı olursa son etapta iş akdinin feshi düşünülebilir. İşçinin işgöremezlik durumunun kalıcı olacağı değerlendirmesi çerçevesinde (“negatif öngörü“) 3G düzenlemesinin belli bir süreyle sınırlı olduğu da dikkate alınmalıdır. İşçi 3 G statüsünü açıklamak istemiyor ya da belgelendiremiyorsa ve bu yüzden işgücünü sunamıyorsa genellikle ücret alma hakkının da tanınmayacağından yola çıkılır.

1.1.21 Belgelendirme ve kontrol yükümlülüklerinin ihlali durumunda hangi para cezaları sözkonusu olur?

Enfeksiyon Güvenliği Yasası 3 G belgelerini kontrol ve yanında bulundurma yükümlülüğü ihlallerinde 25 bin avro tutarına kadar varabilecek para cezası öngörmektedir.

1.1.22 IfSG md. 28b fıkra 1 cümle 3 No 1’e göre yapılan testler mesai saatleri içerisinde mi yapılmalıdırlar?

Test yaptırma zamanı prensip olarak ücretlendirilmesi zorunlu olan mesai saati kapsamına girmez. IfSG md. 28b fıkra 1 cümle 1’den farklı olarak işveren ve çalışanların işverenin Korona

(13)

İş Güvenliği Yönetmeliği (Corona-ArbSchV) md. 4, fıkra 1 bağlamında; COVID-19 Koruma Tedbirleri Muafiyet Yönetmeliği (SchAusnahmV) md. 2, No 7 uyarınca bir test sonuç belgesi almak üzere sunduğu test imkânından yararlanmak amacıyla işyerine girmeleri mümkündür.

Bu testin işe başlamadan hemen önce ibraz edilmesi gereklidir. Aşılı olmayan işçilerin; bizzat (para cezası öngörülmüş olan) bu yasaklayıcı normun muhatapları olarak ve norm ihlalinden kaçınmak üzere test yaptırmaları gerekli olduğu için burada öne çıkan kendi çıkarlarıdır.

Ancak işveren kendisi gönüllü olarak test yaptırma zamanını ücretlendirmek isterse farklı bir mevzuat geçerli olur.

1.1.23 Çalışanların toplu konaklama yerlerinde kalmaları halinde hangi test, kontrol ve kayıt yükümlülükleri oluşur?

Toplu konaklama yerleri işletme alanında mı yoksa işletme alanı dışında işveren tarafından mı ya da işverenin girişimi üzerine mi sunulduğundan bağımsız olarak işyerine ait sayılırlar.

Bu nedenden ötürü işverenler ve çalışanlar açısından toplu konaklama yerine girişlerde IfSG md. 28b, fıkra 1 uyarınca 3G kuralına göre belgelendirme yükümlülüğü vardır. İşverenin bu halde de haftasonları da dahil, giriş kontrolleri uygulayarak bunu kayda geçirmesi zorunludur.

Aşı ya da hastalığı geçirmiş olmayan işletme mensupları (çalışanlar) dolayısıyla bir toplu konaklama yerinde bulunmak üzere de geçerli bir test sonuç belgesini yanlarında bulundurmak zorundadırlar. Test sonuç belgesinin tedarikinden bu durumda da kişinin kendisi sorumludur. İşveren; icabında orada kalan çalışanları, denetim altında kendi kendine test uygulamak ve bunu kayda geçirmekle görevlendirebilir.

Dikkat: İşveren; yukarıda anılan, güncel olarak geçerli olan işletme içi enfeksiyon güvenliği ek koşullarından bağımsız olarak ve İşyeri Yönetmeliği Ek 4.4 fıkra 4 bent 4 uyarınca, toplu konaklama halini kayda geçirmekle yükümlüdür. Federal Çalışma ve Sosyal İşler Bakanlığı’nın işyerlerinden sorumlu komisyonunun hazırlamış olduğu örnek formu Federal İş Güvenliği ve İş Sağlığı Dairesi’nin şu sayfalarından edinebilirsiniz:

https://www.baua.de/DE/Angebote/Rechtstexte-und-Technische-

Regeln/Regelwerk/ASR/doc/ASR-A4-4-Anhang-Muster.docx (Almanca dilinde bilgiler) Kayıtların; çalışanların çalıştıkları yerde, resmi kontrollerde sunmak üzere hazır tutulmaları gerekmektedir. Kayıtlar icabında; işverenlerin ayrıca bazı eyaletlerde sözkonusu olan, çalışanların toplu konaklama durumunu yetkili iş güvenliği makamına bildirmek gibi daha kapsamlı yükümlülüklerini karşılamaları için de gerekli olabilir.

1.1.24 IfSG md. 28 düzenlemeleri mesleği motorlu araç sürücüsü olanlar için de geçerli midir?

Araçlar ya da genel olarak ulaşım araçları her ne kadar IfSG md. 28b fıkra 1 uyarınca işyeri sayılmasalar da meslekleri motorlu araç sürücüsü olan kişiler dış hizmet görevlilerinin hepsi

(14)

mükelleftirler. IfSG md. 28b ile bağlantılı olarak işyeri kavramının geniş kapsamlı yorumu açısından 1.1.2 başlıklı soruya dikkat çekilir. İşyerlerinin belgeleme ve kontrol yükümlülükleri ile ilgili olarak kişinin kendi işyeri gibi görülüp görülmediği özellikle de IfSG’nin SARS-CoV- 2’nin yayılmasını engellemektan ibaret olan ana koruma amacı ışığında önemsizdir.

Bu sebeple; meslekleri araç sürücülüğü olanların başka işverenlerin işyerlerine girişlerinde de yanlarında 3 G belgesi bulundurma ve kendi işverenlerinin de bunu, işyerine giriş öncesi kontrol etme yükümlülüğü vardır. Bu örneğin yerinde görevlendirilmiş olan çalışanlar tarafından ya da kişinin belgelerini kendi işverenine dijital olarak iletmesi şeklinde uygulanabilir.

İstisnalar ancak işyerinde başka insanlarla fiziksel temasın kesinlikle ihtimal dışı olduğu hallerde öngörülmüştür (bknz. 1.1.4 başlıklı sorunun cevabı).

Bunun dışında sözkonusu müşterinin kendisi kurum iç tüzüğü kapsamında arazisine araç ya da yayaların giriş iznini geçerli bir 3 G belgesine bağlı tutmakta serbesttir.

1.1.25 Taşeron işçilik uygulamasında süreç nasıl işler?

Taşeron işçilik uygulamasında 3G giriş kontrolü ve bunun kayda alınmasına ilişkin yükümlülükler prensip olarak taşeron işçi kiralayan şirket için geçerlidir. 2.2.14 sayılı başlık altında verilen cevaba dikkat çekilir.

1.2. Evden çalışma (Homeoffice)

1.2.1 İşveren neden evden çalışma imkânını sunmak zorundadır?

Evden çalışma imkânının, işletme şartlarında kişisel temasları azaltmanın etkin bir yöntemi olduğu anlaşılmıştır. Belli faaliyetlerin evden çalışma ortamında yürütülmesi yolu ile sadece işletme içi kişisel temaslardan değil, işe gidiş geliş yolundaki kişisel temaslardan da kaçınılmış ya da bunlar azaltılmış olmaktadır.

1.2.2 İşin evden çalışma ortamında görülmesine karşı hangi sebepler ileri sürülebilir?

Üretim, hizmet sektörü, ticaret, lojistik vs. gibi alanlarda birçok faaliyetin evden çalışma ortamında yürütülmesi mümkün değildir. Başka alanlarda da işletme içi teknik sebeplerden ötürü işin evden çalışma ortamına aktarılması mümkün olmayabilir. Örneğin; işletme içi iş akışının önemli derecede kısıtlanması hatta hiç sürdürülememesi söz konusu olduğunda.

İcabında işletme içi veri güvenliği ve işletme sırlarının korunması kuralları da belli işlerin evden çalışma ortamında yürütülmesine engel oluşturabilirler.

(15)

1.2.3 Çalışanlar hangi şartlar altında evden çalışma imkânını reddedebilirler?

Çalışanlar prensip olarak işveren tarafından yapılmış olan evden çalışma teklifini, eğer buna karşı gelen belli sebepleri yoksa, kabul etmekle yükümlüdürler. Reddetme nedenleri örneğin;

çalışanın evinde yer sorunu ve teknik donanım eksikliği olabilir. Çalışanın; kişisel koşullarının evden çalışma uygulamasına müsait olmadığını yazılı olarak bildirmesi yeterlidir.

1.2.4 İş güvenliği düzenlemeleri evden çalışma için de geçerli olurlar mı?

Özellikle İş Güvenliği Yasası ve Mesai Saati Yasası evden çalışma ortamında da uygulanır.

1.2.5 İşveren evden çalışma donanımını sunmak zorunda mıdır?

Prensip olarak işveren, evden çalışma ortamında da iş sağlığı ve güvenliğinden sorumludur.

Fakat bu, çalışanlara tüm gereken çalışma araçlarını sunmak zorunda olması anlamına gelmez. Çalışanlar evden çalışma ortamında kendi çalışma araçlarını da kullanabilirler.

Çalışma araçlarının çalışanlar tarafından sunulup sunulmayacağı ve sunulacaksa bunun hangi koşullar altında mümkün olduğunu birlikte kararlaştırmakta fayda vardır. İşveren, evden çalışma ortamında mevcut işyerini tehlike değerlendirmesine dahil tutmalı ve gereken donanımı tespit etmelidir. İşveren, çalışma araçlarının güvenli şekilde kullanımını da sağlamak zorundadır.

1.2.6 Evden çalışma ortamını düzenlemeye yönelik daha çok bilgiyi nerede bulurum?

Evden çalışma ortamında çalışma yerinin güvenli ve ergonomik olarak düzenlenmesi ve organize edilmesine ilişkin kapsamlı tavsiyeler için: Sonderseiten der Initiative Neue Qualität der Arbeit (Almanca dilinde bilgiler)

Daha çok bilgi için Alman Yasal Kaza Sigortası (DGUV) özel yayını sayfalarına bakınız:

DGUV Information 215-410: Bildschirm- und Büroarbeitsplätze (Almanca dilinde bilgiler) 1.2.7 Evden çalışma ortamında mesai saatleri konusu nasıl ele alınmalıdır?

Evden mi ya da işletme yerinde mi çalışıldığı farketmeden geçerli olan: İş hukukuna göre - acil durumlar dışında – sadece iş sözleşmesinde kararlaştırılmış olan çalışma saatleri

çerçevesinde ulaşılır olma yükümlülüğünün olmasıdır. Bundan bağımsız olarak evden çalışmada da Çalışma Saatleri Yasası geçerli olup, özellikle azami çalışma saatleri ile azami dinlenme saatlerine ilişkin düzenlemeler dikkate alınmalıdır.

1.2.8 Evden çalışan işçiler daha az ücret mi alırlar?

Yönetmeliğe göre işverenin; faaliyetler buna izin verdikleri sürece evden çalışma imkânını sunmak zorundadır. Burada sözkonusu olan, işgücünün tam olarak sunulmasıdır. Evden çalışılması gerçeği iş için ödenen ücretin kesintiye uğramasına gerekçe olamaz.

(16)

1.2.9 Veri güvenliğine tabi olan dosyalar evden çalışmada işlem görebilirler mi?

Prensip olarak evet. Fakat AB Genel Veri Koruma Tüzüğü hükümleri evden çalışma halinde de özenle yerine getirilmek zorundadır. Yetkisi olmayan kimsenin verileri ya da dosyaları

görmesinin mümkün olmaması temin edilmek zorundadır. Evden çalışma uygulamasında verilerin korunması ve veri güvenliğinin sağlanmasına ilişkin bir çok bilgi Bilişim Teknolojisi Güvenliği Federal Dairesi sayfalarından edinilebilir: Bundesamt für Sicherheit in der

Informationstechnik (Bilgiler Almanca dilindedir): "Tipps für sicheres mobiles Arbeiten"

(Güvenli mobil çalışma için tavsiyeler).

2. SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği’ne ilişkin sorular

2.1 Genel sorular

2.1.1 SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği işletme içi enfeksiyon güvenliğine ilişkin hangi düzenlemeleri öngörür?

SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği düzenlemeleri şunlardır:

• İşveren, işletme içi enfeksiyon güvenliğinin gerektirdiği tedbirleri yaptığı tehlike değerlendirmesi sonucunda tespit ederek işletme içi hijyen planına toplu olarak yansıtmak zorundadır. Hijyen planı işyerinde erişime açık sunulmalıdır.

• İşletme içi hijyen planı gerekli olduğunda; örneğin enfeksiyon güvenliğine ilişkin yasal hükümlerin değişmesi halinde, güncellenmelidir.

• Enfeksiyon güvenliği dinlenme yerlerinde ve verilen aralarda da sağlanmalıdır.

• Tehlike değerlendirmesinde teknik ve düzenleme açısından koruma tedbirlerinin yeterli olmadığı ve çalışanların maske (ağız burun korumalı) ya da daha üstün solunum koruma maskesi takması gerektiği sonucuna varılıyorsa bunları işveren sunmalıdır. Çalışanların, işverenin sunduğu maskeleri ya da en azından bunlara eşdeğer maskeleri takmakla yükümlüdürler.

• İşveren tüm uygun teknik ve düzenlemeye ilişkin tedbirleri alarak işletme içi kişiler arasi temasları azaltmak zorundadır. Mekânların birden fazla kişi tarafından aynı anda

kullanımı işletme açısından gerekli olan en aza indirilmelidir.

• İşverenler tamamen evden çalışmayanlar için haftada en az iki kere Korona test imkânı sunmalıdır.

İşverenler çalışanları COVID-19 hastalığının riskleri ve mevcut aşı imkânları hakkında bilgilendirerek, işletme içi hekimleri işletme içi aşı sürecinde destekleyerek ve de

çalışanları işletme dışı aşı imkânlarından faydalanmak üzere işten muaf tutarak aşı olma oranını yükseltmeye katkıda bulunmalıdırlar.

(17)

2.1.2 İşletme içi hijyen planı hazırlama ve güncelleme yükümlülüğü nasıl hayata geçirilebilir?

İşletme içi hijyen planı İş Güvenliği Yasası md. 5 ve 6 uyarınca öngörülen tehlike

değerlendirmesinin bir parçasıdır ve güncel duruma özel işletme içi enfeksiyon güvenliğine hizmet eden iş güvenlik tedbirlerine bir bakış sunar. Bu tedbirler eşdeğer çalışma

koşullarında birleştirilerek uygulanabilirler.

İşletme içi hijyen planı hazırlanırken SARS-CoV-2 iş güvenliği mevzuatı SARS-CoV-2- Arbeitsschutzregel (Almanca dilinde bilgiler) dikkate alınmalıdır. İş Güvenliği Mevzuatı (“Arbeitsschutzregel“), Koronavirüs SARS-CoV-2 ile bağlantılı olarak iş güvenliğine yönelik yerine getirilmesi gereken kuralları somut bir halde sunuyor. Açıklanan tedbirlerin yerine getirilmesi halinde işveren, gereken asgari şartların karşılanmış olduğundan yola çıkabilir.

Ayrıca kaza sigortası kurumlarının işkollarına özel eylem destekleri özellikle işkoluna özel faaliyetler ve zorlu görevlerde işletme içi enfeksiyon güvenliğine yönelik ek bir yönlendirme sunarlar. Eylem destekleri yasal enfeksiyon güvenliği hükümlerinin olası değişikliklerine gecikme olmadan uyarlandıkları için işletme içi hijyen planının güncelleştirilmesi de

kolaylaşır. Uygun tedbirlerle ilgili daha çok bilgi edinmek üzere Federal İş Sağlığı ve Güvenliği Dairesi ve kaza sigortası kurumlarının işkoluna özel eylem desteklerinden faydalanılabilir.

Kaza Sigortaları Federal Birliği (DGUV) bu eylem desteklerine bir genel bakış sunuyor:

Übersicht dieser Handlungshilfen (Almanca dilinde bilgiler).

2.1.3 İşletme içi enfeksiyon güvenliğinin hangi diğer tedbirleri alınmak zorundadır?

Biyomaddeler yönetmeliği uyarınca mevcut işletme içi enfeksiyon güvenliği düzenlemeleri ya da başta SARS-CoV-2 İş Güvenliği Mevzuatı (“Arbeitsschutzregel“) gelmek üzere devlet tarafından belirlenen iş güvenliği kurallarında yer alan işletme içi enfeksiyon güvenliği tedbirleri bundan sonra da dikkate alınmalıdır.

2.1.4 SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği’nde işaret edilen SARS-CoV-2-İş Güvenliği Mevzuatı ne kadar bağlayıcıdır?

SARS-CoV-2 iş güvenliği mevzuatı, devlet tarafından belirlenen iş güvenliğine ilişkin tüm kurallar gibi bir öngörüden yola çıkar: Mevzuata uyan işverenler bu şekilde işletme içi enfeksiyon güvenliğinin gerektirdiği kuralları da etkin bir şekilde yerine getirdiklerinden yola çıkabilirler. Eğer bundan sapma gösteren işverenler olursa, aldıkları diğer alternatif

tedbirlerin eşdeğer koruma sağladığını ya da mevzuatta öngörülen tedbirin neden gerekli ya da uygulanabilir olmadığını açıklamak zorundadırlar.

2.1.5 Tehlike değerlendirmesi ve işletme içi hijyen planının hazırlanmasında çalışanların aşı ya da hastalığı geçirmiş olma statüsü de dikkate alınabilir mi?

IfSG md. 28b uyarınca işverenlere; çalışanların, aşı, hastalığı geçirmiş olma ya da test durum

(18)

Yönetmeliği md. 3 uyarınca geliştirecekleri ya da uyarlayacakları işletme içi hijyen planları için kullanma izni verilmiştir.

Sadece aşılarını tamamlamış ya da hastalığı geçirmiş olanlar arasında gerçekleşen temaslarda şu ana kadar edinilen bulgulara göre SARS-CoV-2 Koronavirüs’ünün karşılıklı bulaşma ya da bulaştırma olasılığı aşı olmayanlar arasında olduğundan çok daha az olmakla birlikte

bulaşma; bu durumda da, tamamen dışlanamamaktadır. Bu nedenden ötürü özellikle yüksek enfeksiyon sayıları ışığında; aşı ve hastalığı geçirmiş olanlar için de işletme içi enfeksiyon güvenliği tedbirlerinin alınması sürdürülmek zorundadır.

Aşı olmayanların ayrıca enfeksiyon halinde çok daha yüksek bir ağır hastalık seyri ve uzun vadeli sonuçlara maruz kalma riski olduğu için; işyerinde aşı olmayan çalışanların,

enfeksiyonlara karşı özellikle korunmaları gereklidir. Bunun, tehlike değerlendirmesinde ve başta maske takma yükümlülüğü, sosyal mesafe, mekânların birden fazla kişi tarafından aynı zamanda kullanılması halinde oluşan kişiler arası temasların azaltılması, havalandırma yapılması v.s. gibi tedbirler gelmek üzere, işletme içi hijyen planında belirlenen enfeksiyon güvenliği tedbirlerinde dikkate alınması zorunludur.

Fakat aşı ve hastalığı geçirmiş olanlarla aşı olmamış ve hastalığı geçirmemiş olanlar arasında farklı koruyucu tedbirler alınması açısından şu hususlara dikkat edilmelidir:

• Çalışanların, devletin özel hayat ve kamusal alanda getirmiş olduğu temas

kısıtlamalarında olduğundan farklı olarak, iş ilişkisi bağlamında; aşılarını tamamlamış ya da hastalığı geçirmiş olmalarına rağmeni işverenin işletme içi enfeksiyon güvenliğini sağlamak üzere belirlediği işletme içi temas kısıtlamalarından tam ya da kısmen muaf tutulma hakları doğmaz.

• Aşı ya da hastalığı geçirmiş olma durumuna göre farklı koruyucu tedbirlerin alınması her bir işletme mensubunun aşı ve hastalığı geçirme statüsünü açıkça ortaya koyardı. Bu da henüz aşı olmayan çalışanlar üzerinde gerekçelendirme yapma baskısı oluşturabilir. Oysa burada dikkate alınması gereken konu, tıbbi nedenlerden de ötürü aşı yapılamıyor olması ve bu sebeplerin açıklanmasının talep edilemeyeceğidir.

2.1.6 Kuralların tamamı işletme büyüklüğü gözetilmeden mi geçerli olur? Dolayısıyla örneğin sadece iki çalışanı olan bir işletme için de mi geçerlidirler?

İşbu yönetmelikte anılan düzenlemeler Koronavirüs SARS-CoV-2 enfeksiyon riskini işyerinde en aza indirgemeyi ve çalışanların tamamını korumayı hedef alırlar. Personel sayısından bağımsız olarak tüm işletme ve yönetimlerde geçerlidirler.

2.1.7 İşveren; değişen SARS-CoV-2 Yönetmeliği tedbirlerini ne zamana kadar uygulamış olmalıdır ve bunların geçerlilik süreleri ne kadardır?

SARS-CoV-2 İş Güvenlik Yönetmeliği yeni hali 24 Kasım 2021 tarihinde yürürlüğe girer.

Yönetmelik; 19 Mart 2022 gün sonu ile birlikte yürürlükten kalkar.

(19)

2.2 Test imkânları

2.2.1 Hangi testler uygulanabilir?

SARS-COV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği md. 4’e göre test imkânı sunma yükümlülüğünü yerine getirmek için doğrudan SARS-CoV-2 patojenlerini tespit eden ve piyasada kullanımda olan testler uygundur. Bunlar, PCR ya da CE- işaretleri ya da Tıbbi Ürünler Yasası md. 11, fıkra 1 uyarınca verilen özel ruhsatla piyasaya sunulmuş olan profesyonel veya kendi kendine uygulanabilir hızlı antijen testleridir.

Virüsün kendisini değil; vücudun enfeksiyon ya da aşı sebebiyle oluşturduğu antikorları ölçen antikor testleri ise bunlarla karıştırılmamalıdır. Bu testler, akut enfeksiyonu ölçmezler ve SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği’nce talep edilen düzenli test imkânı uygulaması kapsamına girmezler.

2.2.2 Testler arasında hangi farklar vardır?

2.2.1 sayısı altında belirtilen tüm testler Koronavirüs SARS-CoV-2’yi doğrudan

kanıtlayabilirler. PCR testi Koronavirüs genomunu tespit eder ve çok yüksek isabetlilik ve hassasiyet gösterir. Bunun için test yapılan kişilerin burun ya da boğaz bölgesinden alınan sürüntü örnekleri gereken donanıma sahip laboratuvarlarda tahlil edilirler. Sonuç en erken birkaç saat içerisinde, loboratuvarın iş yüküne göre bazen örnek alımından ancak bir ya da iki gün sonra elde edilir.

Antijen hızlı testleri virüs genomunun farklı bölgelerini özellikle tipik virüs proteinlerinin tahliline dayanır. Testler doğrudan yerinde yapılabilirler (Point-of-Care, PoC). Eğitimli

personel tarafından yapılması zorunlu olan antijen hızlı testleri ve Şubat 2021 tarihi itibariyle de kendi kendine yapılan testler vardır.

Tüm antijen hızlı testlerinde test sonucu 15 ila 30 dakika sonra hazırdır. Fakat antijen hızlı testleri PCR testleri kadar güvenilir değildir. Bu nedenden ötürü bazı durumlarda enfekte olmayan kişilerde pozitif sonucu ya da enfekte olan kişilerde negatif sonucu çıkması

mümkündür. Robert Koch Enstitüsü web sayfalarında antijen testleri hakkında daha çok bilgi edinebilirsiniz (Almanca dilinde bilgiler).

Kendi kendine yapılan antijen hızlı testlerinin önemli bir avantajı eğitimli olmayan amatörler tarafından da yapılabilmelerinden kaynaklanmaktadır. Örneğin işe gitmeden önce, evde de yapılabilirler ve bu şekilde ayrıca; işletmede pozitif test sonucu alanlarla temasta

bulunulmamış olunur. Fakat çalışanların bu testlerin doğru muhafaza edilişi ve uygulanışı ile ilgili bilgilendirilmesi gerekir. Fazla yüksek ya da düşük ısı derecesi sonuçları önemli derecede çarpıtabilmektedir!

(20)

2.2.3 Kendi kendine yapılan testlerle ilgili ayrıca dikkate alınması gereken neler vardır?

Tedarik ve muhafaza etme açısından testlerin üretici tarafından belirtilmiş olan çoğunlukla 10 ila 30 derece arasında olan bir ısıda nakledilmesi ve depolanmasına dikkat edilmelidir.

Kendi kendine yapılan testlerde de kullanım tarifesindeki bilgilerin özenle okunması ve testlerin tam olarak verilen bilgiler doğrultusunda uygulanması gerekir. Üreticiye göre uygulamada hafif sapmalar olabilir.

IfSG md. 28b, fıkra 1 uyarınca sunulan ve işverenin denetimi altında uygulanan kendi kendine yapılan testlerle ilgili olarak 1.1.19 başlıklı sorunun yanıtına işaret edilir.

2.2.4 Şirketler testleri nereden sipariş verebilirler?

Antijen hızlı testleri örneğin tıp ürünleri satan yerlerden ya da eczanelerden sipariş edilebilir.

Almanya’da antijen testleri satan yerlerle ilgili bilgileri Federal İlaç ve Tıp Ürünleri Enstitüsü (BfArm) internet sayfasında bulabilirsiniz: Antigen-Tests auf SARS-CoV-2 (Almanca dilinde bilgiler). Bu sayfalarda antijen hızlı testleri ya da kendi kendinize uygulayabileceğiniz antijen test kitleri listesine ilişkin bağlantıyı seçebilirsiniz.

Kendi kendinize yapabileceğiniz antijen hızlı testleri ayrıca herkes için bu arada perakende satış yerlerinden de serbest satın alınabilmektedir.

2.2.5 Satın alım ve uygulama masraflarını kim üstlenir?

İşverenlerin test imkânı sunma yükümlülüğü ve çalışanlara test uygulanması İş Güvenliği Yasası kapsamına giren işletme içi iş ve sağlık güvenliği tedbirleridir. Bu tür tedbirlerin maliyeti prensip olarak işveren tarafından karşılanır.

2.2.6 Testlerin uygulanması için dışarıdan hizmet sunucular görevlendirilebilir mi?

Çalışanlara uygulanacak testleri örneğin uygun hizmet sunucuları ya da resmi olarak tanınan test merkezleri ve test noktaları gibi üçüncü taraflar da üstlenebilirler. Bu bağlamda dikkate alınması gereken husus; haftada bir ücretsiz sunulan halka açık testlerin işverenlerin

çalışanlarına uyguladıkları testler için öngörülmemiş olduklarıdır.

Çalışanlara test uygulaması için hizmet sunucular görevlendirilirse işveren testi

uygulayanların sadece gereken eğitim, bilgi ve deneyim sahibi ve konuya özel bilgilendirme verilmiş kişiler olmasını temin etmelidir. (bknz. soru 2.2.8).

2.2.7 İşverenin sunduğu test imkânları nerede ve ne zaman uygulanmalıdır?

Testlerin yeri ve zamanı işletmelerin takdirine bırakılmıştır. Tüm test imkânları mümkün olduğu kadar, asıl çalışma faaliyetine başlamadan önce sunulmalı ve gerçekleşmelidir. Kendi kendine yapılan testler sunuluyorsa; işveren denetiminde yapılan bir test uygulamasının

(21)

halen zorunlu olmadığı da dikkate alınarak; çalışanların bunları evlerinde, işe gitmek üzere yola çıkmadan önce yapmaları tavsiye edilir.

Çalışanların; işverenin SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği md. 4 uyarınca sunduğu test imkânlarının IfSG md. 28b, fıkra 1 kriterlerine yerine getirecek şekilde sunulması

doğrultusunda bir hakları yoktur.

Bu konuda 2.2.13. ve 1.1.19 numaralı soruların yanıtlarına işaret edilir.

2.2.8 Nitelikli uzman elemanların uyguladığı testlere ilişkin dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?

İşveren, testi uygulayan kişilerin sadece bunun için gereken eğitim, bilgi ya da deneyim sahibi ve gereken bilgilendirmenin yapılmış olduğu kişilerden oluştuğunu temin etmek zorundadır.

Biyolojik Çalışma Maddeleri Komisyonu (ABAS) SARS-CoV-2 sürüntü örnekleri alma ve teşhisinde iş güvenliği tedbirleri başlığı altında, gereken iş güvenliği tedbirlerini açıklamıştır:

"Arbeitsschutzmaßnahmen bei Probenahme und Diagnostik von SARS-CoV-2" (Almanca dilinde bilgiler).

İş ilişkisinde kişiye özel verilerin işlenmesi halinde bunun hukuki zemini olmak zorundadır. Bu bağlamda açık rıza alınıyorsa, bunun özellikle gönüllü olarak verilmiş olması gereklidir. Veriler ayrıca prensip olarak sadece toplandıkları amaç, yani işletme içi enfeksiyon riskini kontrol altına alma amacıyla işlenebilirler.

2.2.9 Çalışanlar test imkânları hakkında ne şekilde bilgilendirilebilirler?

Çalışanların uygun olaran her şekilde bilgilendirilmesi mümkündür. Test imkânı işletmede bulunan her çalışana şahsen yazılı olarak (örneğin e-posta yolu ile ya da ilan edilerek) duyurulmalıdır. Duyuruda yer alması gereken bilgiler:

• Test imkânından gönüllü olarak faydalanılabileceği ve bu imkânın ne kabulünün ne de reddinin çalışanların aleyhine yol açacağı;

• Çalışanların test ile ilgili herhangi bir masrafı olmayacağının teyit edilmesi;

• Testlerin düzenli olarak yaptırılması sayesinde mesai arkadaşlarını ve başka fdiğer kişileri de enfeksiyona karşı koruma çağrısı;

• Testlerin nasıl, nerede ve hangi saatlerde uygulandığı;

• Kendi kendine yapılan antijen hızlı testlerine ilişkin kullanım tarifesine uygun kullanım bilgileri;

• Pozitif test sonucu halinde ne yapılması gerektiği (bknz. No: 2.2.15.).

2.2.10 Çalışanların işletmeye örneğin yarı zamanlı çalışanlar olarak haftada iki defadan daha ender gelmeleri halinde ne yapılmalıdır?

(22)

İşletme içi test imkânları ile amaç; SARS-CoV-2 Koronavirüs’ün işletmelere taşınmasının önüne geçilmesidir. Yarı zamanlı çalışanlar prensip olarak tam zamanlı çalışanlarla eşit muameleye tabi olmalıdırlar. Fakat haftada iki defadan daha az işletmede bulunanlara da sadece bulundukları günlerde test imkâni sunulmak zorundadır. Haftada bir defadan daha sık işletmede bulunan yarı zamanlı çalışanlara ise en azı iki kere test imkânı sunulmak

zorundadır. İşletmede kalış süre ve sebeplerinin bu bağlamda bir önemi yoktur.

2.2.11 “Sadece kendi evinden çalışmayanlar“ ifadesi ne anlama geliyor“?

İşveren, sadece kendi evinden çalışanlara test imkânı sunmak zorunda değildir. Fakat örneğin evden çalışanlar belli günlerde işletmeye geliyorlarsa bunun bir enfeksiyon riski teşkil

etmesinden ötürü bu çalışanlara da test imkânı sunulmak zorundadır. Testler bulunma sebebi ve süresinden bağımsız olarak (örneğin kısaca gelen postaları almak üzere) işletmede bulunan her çalışana sunulmalıdır.

2.2.12 İşletme içi imkân sunma yükümlülüğünün yerine getirildiği nasıl kayda geçirilebilir?

Kanıt olarak; tedarikçilerin ilgili faturaları ya da görevlendirilen hizmet sunucuları ile yapılan sözleşme ve faturalandırmalar yeterlidir. Çalışanlara test imkâni hakkında ne zaman ve ne şekilde bilgi verildiği de belli bir usül gerekli olmadan not düşülmelidir.

İlgili belgeler yetkili makamların denetimi için 19 Mart 2022 tarihine kadar ve bu gün de dahil olmak üzere muhafaza edilmelidir.

2.2.13 İşveren test sonuçlarını belgelendirmek zorunda mıdır?

SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yasası’na göre işverenin; çalışanlara test sonucuna ilişkin bir belge düzenleme yükümlülüğü yoktur. Ama bu konuda bazı eyaletlerde daha başka hükümlerin dikkate alınması gerekebilir.

Bazı eyaletler işverenlere ayrıca; resmi bir kayıt sonucunda ilgili belgeyi bir form olarak düzenleme imkânını sunmaktadırlar.

2.2.14 Taşeron işçi uygulamasında ne yapmalıdır?

Taşeron işçi uygulamasında test imkânını prensip olarak işçiyi gönderen şirket sunmak zorundadır.

2.2.15 Pozitif test sonucu halinde ne yapılmalıdır?

Antijen hızlı test sonucu pozitif çıkan çalışanlar şüpheli vaka sayılırlar ve kendilerini tecrit etmek zorundadırlar. Özellikle kendi kendine yapılan testlerde kişinin kendi eylemlerine ilişkin sorumluluk bilincinin altı çizilmektedir. Pozitif test sonucu sahiplerinin aile hekimleri ya da uygun bir test merkezi ile telefonla irtibata geçerek PCR testi yaptırmaları ve bu şekilde antijen hızlı test sonucunun doğru ya da yanlış olduğunu teyit ettirmeleri gerekmektedir.

(23)

Antijen hızlı testlerinin ölçüm yönteminin daha düşük isabetliliğinden ötürü bazı vakalarda sonucun yanlış olarak pozitif çıkması ve “yanlış alarm“ verilmesi mümkündür. Bu durumlarda müteakiben yaptırılacak PCR testinin hangi merkezlerde yapıldığına ilişkin bilgiler yetkili sağlık müdürlüğünden, yerel COVID-19 test merkezlerinden, aile hekimlerinden ve işletme içi hekimlerden edinilebilir. Müteakiben yapılan bir PCR testi prensip olarak sözkonusu

çalışanların kendilerinin girişimi üzerine yapılır; eşlik edilen antijen hızlı testlerinde bunları uygulayan uzman personel yardımcı olur.

PCR sonucu pozitif olan çalışanlar kendilerini derhal izole etmek zorundadırlar. Bununla ilgili daha çok bilgi Robert Koch Enstitüsü sayfalarında ya da il sağlık müdürlüğü tarafından çeşitli dillerde edinilebilir.

Laboratuvar, pozitif PCR test sonuçlarını otomatikman yetkili sağlık müdürlüğüne iletir. Sağlık müdürlüğü test sonucu pozitif çıkan çalışanlarla irtibata geçerek kendilerini hak ve

yükümlülükleri hakkında aydınlatacaktır.

2.2.16 Negatif test sonuçları başka iş güvenliği tedbirlerinde kolaylık sağlanmasına vesile olabilir mi?

Hayır. İşletme içi enfeksiyon güvenliği kapsamında güncel olarak öngörülen tedbirlerin tamamının eksiksiz olarak dikkate alınması sürdürülmelidir.

Düzenli olarak yapılan testler ayrıca henüz bilinmeyen enfeksiyonların teşhis edilmesine ve işletme mensupları, müşteri ve iş ortaklarını SARS-CoV-2 Koronavirüs’ün bulaşmasına karşı korumaya katkıda bulunurlar.

2.2.17 Çalışanların test imkânından faydalanma yükümlülüğü mü vardır?

SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği temelinde sunulan test imkânlarından faydalanmak, çalışanların özgür iradesine bırakılmıştır. Fakat federal hükümet, test imkânından

faydalanılmasını tavsiye etmektedir.

Enfeksiyon Güvenliği Yasası temelinde federal ya da eyalet mevzuatına göre mevcut daha geniş kapsamlı test yükümlülükleri geçerliliklerini korurlar.

2.2.18 Çalışanlar bu imkândan neden mükellef olmadan da faydalanmalılar?

Enfekte olanlar ne kadar erken teşhis edilir ve yayılma erken durdurulabilirse pandeminin üstesinden gelinmesi de bir o kadar hızlı gerçekleşir. Çalışanlar bu şekilde işletme içi

enfeksiyon riskini azaltmak yönünde önemli bir aktif katkı sağlarlar. Teste katılan herkes bu şekilde koruma tedbirlerine uymanın yanısıra virüsü kendi mesai arkadaşlarına ya da ailesine bilmeden bulaştırma riskini azaltmış olur.

(24)

2.2.19 “Kendi kendine yapılan test“ sonuçlarını işverene bildirmek zorunda mıyım?

Pozitif test sonucunu işverene kendiliğinden bildirilmesi tavsiye edilir. Özellikle de pozitif test sonucu ile birlikte derhal izole olunması gerektiği için. Bu, çalışanların işe gitmesinin yasak olması ya da işletmeyi derhal terketmek zorunda olmaları anlamına gelir. Fakat işverene test sonucu hakkında bilgi verme yükümlülüğü yoktur.

2.2.20 İşverenler imkân sunma yükümlülüklerini; çalışanları, henüz ücretsiz olan

“halka açık testlere” göndererek yerine getirebilirler mi?

İşverenler, SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği temelinde varolan imkân sunma

yükümlülüklerini yerine getirmek üzere kendi test imkânlarını sunmak ve finanse etmekle mükelleftirler. Çalışanları bunun yerine halka açık testlere yönlendirmemelidirler.

Bunun; çalışanların IfSG md. 28b fıkra 1 uyarınca mükellef oldukları belgelendirme

yükümlülüğünden ayrı tutulması gerekir. Çalışanlar kendileri 3 G belgelerinin geçerliliğinde sorumlu oldukları için giriş kontrollerinde geçerli belge sunamayanlar, ücretsiz olan halka açık test merkezlerine yönlendirilebilirler.

2.2.13 sayılı sorunun cevabına dikkat çekilir.

2.2.21 "Ein-Euro-Jobs" uygulamasında Korona testleri bağlamında neler dikkate alınmalıdır?

“Ein–Euro-Jobs“ Sosyal Yasa SGB III md. 16d uyarınca iş fırsatı olarak tanımlanır. Bu iş fırsatlarını teşvik programları kapsamında sunan kurumların iş güvenliği hukukundan doğan yükümlülükleri bakımından katılımcılara karşı yükümlülükleri, işverenlerin çalışanlarına karşı olan yükümlülükleri gibidir. Bu nedenden ötürü bu kurumlar da; düzenlenen programlar kapsamında, katılanların iş sağlığı ve güvenliğini temin etmek üzere haftada en az iki kere Korona test imkânı sunmakla mükelleftirler. Bundan kaynaklanan daha yüksek maliyet belgelendirilerek, program maliyetlerinin karşılanması kapsamında; ödemeyi yapan İş Kurumu (Jobcenter) tarafından dikkate alınabilirler.

2.2.22 İşletme içi test imkânlarından vazgeçilmesini mümkün kılan “uygun diğer koruma tedbirleri“ nelerdir?

Burada daha önce yer verilen ve işverenin, gerekli görülmesi halinde, tam aşı koruması ya da COVID-19 hastalığını geçirmiş olan çalışanlarını, teyit edilmiş beyanları üzerine işletme içi testlerden muaf tutmasının mümkün olduğuna yönelik önerinin; aşının, SARS-CoV-2 virüsü Omikron varyantına karşı sunduğu korumanın daha düşük olduğunun görülmesiyle birlikte, isabetli olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenden ötürü; aşı olan ve hastalığı geçirmiş olan çalışanlar da işletmede yapılan testlere eksiksiz bir şekilde tabi tutulmalıdırlar.

(25)

2.3 Maskeler

2.3.1 Hangi koşullarda maske bulundurma ve takma yükümlülüğü vardır?

SARS-CoV-2 İş Güvenliği Yönetmeliği işvereni maske takma yükümlülüğü olan faaliyet ve alanları tespit etmekle yükümlü kılıyor. Bu, işletme içi hijyen planının hazırlanması ya da güncellenmesi kapsamında ele alınan tehlike değerlendirmesinde belirlenir. Maske

yükümlülüğü için önemli bir kriter, yürütülen faaliyetler ya da bulunulan alanlarda teknik ve organizasyonla ilgili tedbirlerin yeterli olmaması ve bu sebepten ötürü çalışanları koruma amacıyla maske takılmasının gerekli olmasıdır.

Bu gereksinim örneğin özellikle kapalı ortamlarda, insanlar arasında en az 1,50 m mesafe bırakılamadığı ya da aynı zamanda birden fazla kişinin bulunduğu kapalı ortamlarda yeterli havalandırma yapılmadığı zaman ortaya çıkar. Bu konuya ilişkin daha çok bilgi SARS-CoV-2 İş Güvenliği Mevzuatı (“Arbeitsschutzregel“) ve meslek kooperatiflerinin işkoluna özel

uygulama desteklerinden edinilebilir.

Bunun dışında federal ve eyalet mevzuatlarının enfeksiyon güvenliği hükümlerinde maske yükümlülüğüne ilişkin daha kapsamlı maddelerin dikkate alınması gereklidir. Bunlar kısmen maske yükümlülüğünün hangi şartlar altında kaldırılabileceğini de içerirler.

2.3.2 Uygun maske tiplerinin tedarikinde neler dikkate alınmalıdır?

Cerrahi maskeler (Tıbbi Ürünler Yönetmeliği 2017/745 uyarınca) risk kategorisi I diye

sınıflandırılan tıbbi ürünlerdir. Üretim ve dağıtımları tıbbi ürün mevzuatı ile uyumlu olmalıdır.

Bu nedenden ötürü yasal düzenlemelere ve örneğin EN 14683:2019-10 Avrupa normuna uygun olmalıdırlar. Üreticiler sözkonusu ürün için bir teyit sürecini (konformite

değerlendirme süreci) başarılı bir şekilde tamamlayarak ürünün tüm yasal talepleri

karşıladığını kanıtlamak zorundadırlar. Ancak bundan sonra; üreticiler, cerrahi maskelere CE işaretini damgalayabilir ve Avrupa’da serbest pazarlayabilirler.

Daha çok bilgi Federal İlaç ve Tıbbi Ürünler Dairesi internet sayfalarında bulunabilir Bundesamt für Arzneimittel und Medizinprodukte (Almanca dilinde bilgiler).

Uygun solunum koruma maskesi tedariki için (örneğin FFP2 tipi maskeler) dikkate alınması gerekenler:

Belirtilen koruma etkisi ancak maske ile ten arasında sıkı temas olursa görülür. Sakal bırakılmış olması, ya da ciltte maskenin temas yerlerinde, dudak etrafında yoğun yara izleri varsa, genellikle maske ile ten arasında sıkı temas sağlanamaz. İcabında koruyucu maskeyi kafa şekline göre seçmek de gereklidir.

Ventilli (valvli) solunum koruma maskeleri ancak temas edilen tüm diğer kişilerin de bu tür

Referanslar

Benzer Belgeler

Geleneksel kohort ve olgu kontrol çalışma tasarımları kullanılarak aşı ile advers olay arasındaki ilişkiyi incelemenin, yüksek aşı kapsayıcılığı nedeniyle

nemli immüniteyi uyarmaları gerekliği bir ger- çeklir2. Aşı antijenlerinin oluşturduğu bağışık yaruh güç- lendirmek üzere aşılara eklenen maddelere veya an-

Bununla be- raber 1998 yılında kızamık- kızamıkçık-kabakulak (KKK) aşı- sının otizme neden olduğunu iddia eden Andrew Wakefield'ın araştırmasının

BCG aşı uygulaması ile ilgili farklı görüşler bulunmakla birlikte, genel olarak BCG aşı uygulanması sonrasında duş alır tarzda banyo yapılmasının

Dünya Sağlık Örgütü ise önerisinde, SARS-CoV-2 pozitif bu- lunan kişi eğer sağlık kuruluşunda yatarak izlenmiyor ise (evde takip edilyor ise), aşı için sağlık

• Rutin dışı aşılardan meningokok serogrup B aşısı diğer aşı- lardan herhangi biriyle aynı zamanda uygulandığında daha yüksek ateşe neden olduğu için parasetamol

Konjuge meningokok aşıları (Menveo, Nimenrix ya da Menactra) ile meningokok serogrup B aşısı (Bexsero) aynı gün ya da bel- li bir gün aralığı gözetilmeksizin

Dünya Sağlık Örgütü Aşı Güvenliği Genel Komitesinin (GA- CVS); 20-21 Haziran 2002 tarihinde yayımladığı raporda etil civa- nın (thiomersal) vücutta yarılanma ömrünün