• Sonuç bulunamadı

Nüfusun Temel Özelliklerindeki Değişimler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Nüfusun Temel Özelliklerindeki Değişimler"

Copied!
19
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ünite 01:

Türkiye’de demografik göstergeler

Demografik Yapı:

!   Bir ülkenin ekonomik yapısı analiz edilirken, ekonominin temel kaynağı olan insan faktörünün gelişimini de incelemek gerekmektedir.

!   Bir ülkenin ulusal güç unsurlarından birisi de ülkenin sahip olduğu nüfusudur (politik, askerî, ekonomik, demografik güç, vb.).

Demografik güç analiz edilirken;

•  Toplam nüfusun yaş gruplarının, nüfus artış veya azalış

oranlarının incelendiği nüfus yapısı,

!   Nüfus dağılım oranları,

!   Eğitim - öğretim düzeyi,

!   Yetişmiş insan gücü gibi hususlar değerlendirilmektedir.

•  Dünya üzerinde nüfusu 50.000.000'dan daha az hiçbir devlet, büyük devlet statüsünü kazanamamıştır. Türkiye yaklaşık 70 milyonluk nüfusu ile 17. sırada yer almaktadır.

Nüfusun Temel Özelliklerindeki

Değişimler

(2)

Nüfusun Büyüklüğü ve Artış Hızındaki Değişimler

!   1927 nüfus sayımı: 13,6 milyon kişi.

!   1950: Nüfus artış hızının en yüksek olduğu yıllar (binde 28): 24 milyon kişi

!   1960: Artış hızı azalmaya başlamış,

!   2000’li yıllarda nüfus artış hızı binde 15

!   2023 yılında binde 9 olacağı öngörülmektedir.

Nüfusun büyüklüğü ve artış hızındaki değişimler, 1923‐2023

0 5 10 15 20 25 30 35

10 000 20 000 30 000 40 000 50 000 60 000 70 000 80 000 90 000

1927 1930 1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2010 2015 2020 2025 Nüfus artış hızı ‰

Toplam nüfus (bin ki)

!   Türkiye’deki nüfus artış hızının 1960’lardan başlayarak sürekli olarak azalmasına karşın, nüfusun büyüklüğü sürekli olarak artarak 1990 yılında 56 milyona, yani 1960 nüfusunun iki katına ulaşmıştır.

!   2000’li yılların sonunda 72 milyona ulaşan nüfus büyüklüğünün Cumhuriyet’in 100. yılında 82,3 milyon olması beklenmektedir (TÜİK, 2009).

!   Bu sayısal büyüklükler, Türkiye nüfusunun ilk nüfus sayımının yapıldığı 1927 yılıyla 2008 yılı arasındaki 81 yılda yıllık olarak ortalama 715 bin kişi arttığını göstermektedir.

Demografik Dönüşüm Kuramı;

!   Tüm toplumların belirli bir aşamada geleneksel oldukları ve sonunda kaçınılmaz olarak Batı’nın geçmiş olduğu aşamalardan geçerek Batılılaşacakları yani

modernleşecekleri varsayılmaktadır.

!   Avrupa ülkelerinin demografik deneyimlerini

genellemekte, Avrupa ülkelerinin demografik tarihine bakarak, demografik olayların akışında düzenli bir sıra, ortak bir güzergâh tespit edilebileceğini ve bu yolla dünyanın başka ülkelerinde gelecekte yaşanması muhtemel demografik değişimlerin tahmin edilebileceğini

savunmaktadır.

(3)

Kaçınılmaz kader;

!   Demografik Dönüşüm Kuramı’na göre bütün toplumlar kaçınılmaz olarak doğurganlık ve ölümlülük hızlarının yüksek olduğu bir aşamadan her ikisinin de düşük olduğu bir aşamaya dönüşüm yapacaklardır.

Demografik dönüşümün aşamaları;

!   1. Aşama: Sanayileşme öncesi aşamada hem doğum hem de ölüm hızları yüksektir. Nüfus artış hızı asgari

düzeylerdedir.

!   2. Aşama: Sanayi devriminin sonucu olarak iyileşen sağlık ve yaşam koşullarının etkisi ile ölüm hızları düşmeye başlamakta; doğum hızlarındaki düşüş onu gecikmeli olarak takip etmektedir. Bu aşamada hızlı bir nüfus artışı söz konusu olmaktadır.

!   3. Aşama: Doğum ve ölüm hızları çok düşük düzeylere inmektedir. Bu aşamada da ilk aşamada olduğu gibi nüfus artış hızı yine minimal düzeydedir.

Demografik dönüşüm-yaş piramitleri Demografik fırsat;

!   Genç nüfus ortalaması Türkiye’de %43 iken, AB ülkelerinde %17 gibi çok küçük boyutlardadır.

!   Ülkemizin nüfus artış oranı (% 1,37 dünya ortalaması: % 1,15), önemli bir avantajı beraberinde getirmektedir.

!   Önümüzdeki 50 yıl içinde AB ülkeleri ve RF

nüfuslarındaki azalmalar, bu ülkeler için büyük bir risk oluşturmaktadır.

(4)

Dünyanın en kalabalık ülkeleri -2013

1 China 1.357.380.000 11 Mexico 122.332.399

2 India 1.252.139.596 12 Philippines 98.393.574

3 United States 316.128.839 13 Ethiopia 94.100.756

4 Indonesia 249.865.631 14 Vietnam 89.708.900

5 Brazil 200.361.925 15 Egypt, Arab Rep. 82.056.378

6 Pakistan 182.142.594 16 Germany 80.621.788

7 Nigeria 173.615.345 17 Iran, Islamic Rep. 77.447.168

8 Bangladesh 156.594.962 18 Turkey 74.932.641

9 Russian Federation 143.499.861 19 Congo, Dem. Rep. 67.513.677

10 Japan 127.338.621 20 Thailand 67.010.502

Nüfusun yaş yapısı

Sonuç;

!   Türkiye nüfusunun doğurganlık seviyesindeki azalmanın ve ölümlülük koşullarındaki iyileşmenin bir sonucu olarak zaman içinde yaşlı nüfus yapısına dönüşmesidir.

!   15 yaşından küçük olan nüfusun payının, yine özellikle doğurganlık seviyesindeki azalmanın bir sonucu olarak, zaman içinde azalmasıdır. Türkiye’de 1935 yılında nüfusun yüzde 41’ini oluşturan bu nüfus grubu, 2008 yılında yüzde 26 seviyesine gerilemiştir. Bu nüfus grubunun payı 2023 yılında yüzde 22 seviyesine inecektir. Bu gelişme Türkiye’nin genç nüfus özelliğini kaybetmekte olduğunu bir kez daha göstermektedir.

!   Çalışma çağındaki nüfusu oluşturan 15‐64 yaş nüfusunun zaman içindeki artışıdır.

Türkiye: Durağan Nüfus?

!   Aşağıdaki özelliklere sahip olan hipotetik bir nüfustur.

!   Doğum hızı, ölüm hızı ve nüfus artış hızı sabittir.

!   Yaş ve cinsiyet yapısı sabittir. Yaş gruplarındaki mutlak sayılar zaman içinde değişirken, her yaş grubunun toplam nüfus içindeki payı sabit kalır.

!   Nüfus göçe kapalıdır, diğer bir ifadeyle nüfus göç almaz ya da vermez.

(5)

Kaba Doğum ve Ölüm Hızlarındaki Değişimler

0 5 10 15 20 25 30 35 40

0 10 20 30 40 50 60 70 80

1965-1970 1980-1985 1995 2010 2025

Hız (‰)

Yaşam Süresi (Yıl)

Doğuşta beklenen yaşam süresi (yıl) Kaba ölüm hızı - (‰)

Kaba doğum hızı - (‰)

Demografik Hızlar

Yıllık Nüfus Artış

Hızı (%)  

Kaba Doğum Hızı

(Binde)  

Kaba Ölüm Hızı (Binde)  

Bebek Ölüm Hızı

(Binde)  

Toplam Doğurganlık

Hızı (Çocuk)  

Doğuşta Hayatta Kalma Ümidi (Yıl)   1965-1970   2.52   30   13.5   158   5.31   54.9   1970-1975   2.5   34.5   11.6   140.4   4.46   57.9   1975-1980   2.06   32.2   10   110.8   4.33   61.2   1980-1985   2.49   30.8   9   83   4.05   63   1985-1990   2.17   29.9   7.8   65.2   3.76   65.6   2000   1.47   20.2   6.3   30.2   2.28   70.1   2005   1.35   18.9   6.2   18.5   2.19   71.3   2010   1.30   17.5   6.3   13.2   2.11   74.3   2013   1.20   16.0   5.4   11.4   1.99   74.7  

Doğurganlık Seviyesi

30

17,4 5,31

2,11

0 1 2 3 4 5 6

0 5 10 15 20 25 30 35 40

1965-1970 1990 2015

Doğurgank hızı

Kaba doğum hızı - ()

Kaba doğum hızı - (‰)

Toplam doğurganlık hızı (kadın başına)

!   Doğurganlık hızı hızlı bir şekilde azalmaktadır. Toplam

doğurganlık hızı 1965-70 döneminde ortalama 5.3 çocuk iken bu oran 1980’lerde 4, 2000’li yıllarda ise 2 seviyesine

gerilemiştir.

!   Türkiye nüfusunun doğurganlık seviyesindeki azalmanın ve ölümlülük koşullarındaki iyileşmenin bir sonucu olarak zaman içinde genç nüfus yapısına sahip olmaktan çıkarak gittikçe yaşlı nüfus yapısına dönüşmesidir.

Bu gelişme nüfusun yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde açıkça ortaya çıkmaktadır.

Doğuşta yaşam beklentisindeki değişimler

(6)

Yaş Piramidi;

2014

demografik fırsat penceresi

!   Türkiye, sahip olduğu genç nüfusuyla başarılı bir gelecek için önemli potansiyele sahip ülkeler arasındadır. BM verilerine göre 2040 yılında Türkiye’nin sahip olacağı işgücü miktarı en yüksek seviyesine ulaşarak 64,8 milyonu bulacaktır.

!   BM, doğum oranlarındaki azalmaya bağlı olarak nüfusun bu tarihten sonra azalacağını ve 65 yaş üstü nüfusun 15–

24 yaş arası nüfustan daha fazla olacağını ileri sürmektedir. BM raporu, bu demografik dönüşümü

“demografik fırsat penceresi” olarak tanımlamakta...

Fırsat - Tehdit

!   Türkiye’nin bu fırsatı kullanması için yaklaşık bir nesil boyu yani 25‐30 yıllık bir zamanı bulunmaktadır. Bu yaklaşıma göre eğer Türkiye önümüzdeki yıllarda sürekli artan bu işgücü çağındaki nüfus için üretken istihdam alanları yaratabilir ve genç nüfusu bu alanlarda istihdam edebilirse,

!   Türkiye’nin üretken istihdam alanları yaratmaya dönük politikaları ivedilikle uygulaması gerekmektedir.

Kent ve kır nüfuslarının payındaki değişimler

0 10 20 30 40 50 60 70 80 90

1927 1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 2000 2011 Şehir Nüfusunun payı Köy nüfusunun payı

(7)

Kentli nüfus?

!   Cumhuriyet’in ilanından günümüze kadar geçen süreçte Türkiye’nin nüfusu kırsal bir nüfus olmaktan kentsel bir nüfus olmaya doğru dönüşmüştür.

!   1920’li yıllarda her 10 kişiden 8’inin kırsal yerleşim yerlerinde yaşadığı bir nüfusun yerini bugün tam tersine yaşanan bir dönüşüm ile her 10 kişiden 8’inin kentsel yerleşim yerlerinde yaşadığı bir nüfus almıştır.

80 Sonrası Kentleşme

!   Bu yeni ekonomik yapı, kentsel yerleşim yerlerinin içinde organize olan hizmet sektörü ve kentsel yerleşim

yerlerinin çeperlerinde organize olan sanayi sektörü için daha fazla sayıda işgücüne gereksinim duymuştur.

!   Kırsal yerleşim yerlerinden kentsel yerleşim yerlerine işgücü göçü daha da hızlanmıştırBu sürecin sonucu olarak 1990’lı yıllarda yüzde 59’a yükselen kentsel yerleşim yerlerinde yaşayan nüfusun oranı, 2000’li yılların başında yüzde 65’e; günümüzde ise yüzde 75’e yükselmiştir

!   Türkiye’de kentleşme doğal nüfus artış hızının bir sonucu olmaktan çok kırsal alanlardan kentsel alanlara doğru gerçekleşen iç göçün bir sonucudur

Yedek sanayi ordusu;

!   Köyden şehre göç eğilimi 1980’den sonra ivme kazanmıştır. Bu değişimde belirleyici olan “ihracata yönelik sanayileşme stratejisi” çerçevesinde izlenen liberal politikalar şehirlerde toplanan imalat sanayi ve hizmet sektörü için duyulan işgücü ihtiyacıdır.

Göç;

!   1950’li yıllar ile birlikte, kırsal yerleşim yerlerinde iten faktörlerin ve kentsel yerleşim yerlerinde ise çeken faktörlerin etkisiyle kırsal yerleşim yerlerinden kentsel yerleşim yerlerine, temelinde çoğunlukla ekonomik faktörlerin bulunduğu, yoğun bir iç göç hareketi başlamıştır.

!   İç göçün etkisiyle bu büyüklükteki bir iç göç hareketine hazırlıklı olmayan kentsel yerleşim yerlerinde çarpık kentleşmenin bir sonucu olarak ortaya çıkan

gecekondulaşma olgusu ile birlikte kentsel alanlarda yaşayan nüfusun payı hızla artmış ve 1970’li yılların başında yüzde 48 seviyesine yükselmiştir

(8)

Göçü etkileyen temel faktörler

!   Başta ekonomik nedenler olmak üzere, nüfus mübadeleleri, iskân kanunları, bireysel ve ailevi faktörler ve 1990’lı yılların ortalarından itibaren güvenlik nedenleri sayılabilir.

!   Köylerde yoksulluğun yaygın olması,

!   tarım dışı alanlarda yeterli istihdam imkânlarının bulunmaması,

!   sulu tarım imkanlarının sınırlı olması,

!   tarım topraklarının parçalı ve küçük olması,

!   köylerdeki fiziki ve sosyal altyapı yetersizlikleri

!   temel kamusal hizmetlere düzenli erişimin sağlanamaması gibi nedenler gösterilebilir.

Nüfus Projeksiyonu 2025

0 2 4 6 8 10 12

66.000 68.000 70.000 72.000 74.000 78.000 76.000 80.000 82.000 84.000 86.000

2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023 2024 2025

Nüfus Projeksiyonu 2023

  2013 2015 2020 2023

Toplam doğurganlık hızı (kadın

başına) 1,99 1,96 1,89 1,85

Bebek Ölüm Hızı 11,4 11,2 10,5 10,1

Kaba doğum hızı 16,05 15,60 14,58 14,01

Doğumlar ('000) 1 227 1 219 1 196 1 180 Doğuşta beklenen yaşam süresi (yıl)

Erkek 74,7 74,9 75,4 75,8

Kadın 79,2 79,4 79,9 80,2

Kaba ölüm hızı - (‰) 5,40 5,52 5,86 6,09

Ölümler - ('000) 413 432 481 513

Nüfus artış hızı -(‰) 11,2 10,6 9,2 8,4

Yıl ortası nüfus - ('000) 76 482 78 152 82 077 84 247

Nüfus artış hızı (‰):

0 2 4 8 6 10 12 14 16

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 201

2

2013 2014 2015 2016 2017 2018 201

9

2020 2025 2030 2035 2040 2045 2050

(9)

Nüfusun Bölgesel Dağılımı;

!   1990-2000 döneminde yedi coğrafi bölgenin tamamının nüfusu artmaktadır. Bölgeler arasında en yüksek artış hızı Marmara Bölgesinde, en düşük artış hızı ise Karadeniz Bölgesinde gerçekleşmiştir. 1990-2000 döneminde Marmara Bölgesinin yıllık nüfus artış hızı binde 26.7, Karadeniz Bölgesinin yıllık nüfus artış hızı binde 3.6'dır.

!   Ülke genelindeki nüfusun yüzde 26'sının bulunduğu Marmara Bölgesi en fazla nüfusa sahip iken, nüfusun yüzde 9'unun bulunduğu Doğu Anadolu Bölgesi en az nüfusa sahiptir.

!   Bölgeler arasında şehir nüfus oranı en fazla olan bölge Marmara Bölgesi iken en az olan bölge Karadeniz Bölgesidir.

Marmara Bölgesindeki nüfusun yüzde 79'u, Karadeniz Bölgesindeki nüfusun ise yüzde 49'u şehirlerde bulunmaktadır.

Bölgesel Dağılım;

Marmara, 31,3

Ege, 13,1

İç Anadolu, 14,8 Karadeniz,

9,7 Akdeniz,

12,8

Güneydoğu Anadolu,

10,3

Doğu Anadolu,

8,0

İllere Göre-2014

İstanbul 14.377.018

Ankara 5.150.072

İzmir 4.113.072

Bursa 2.787.539

Antalya 2.222.562

Adana 2.165.595

Konya 2.108.808

Gaziantep 1.889.466 Şanlıurfa 1.845.667

Mersin 1.727.255

Sinop 204.526

Iğdır 192.056

Bartın 189.405

Çankırı 183.550

Artvin 169.674

Gümüşhane 146.353

Kilis 128.781

Ardahan 100.809

Tunceli 86.527

Bayburt 80.607

Eğitim Düzeyindeki Değişimler

Okuryazarlık seviyesi (6+ yaş)

(10)

Nüfusun eğitim düzeyine göre dağılımı Bitirilen eğitim düzeyi ve cinsiyete göre nüfus ( 6 +yaş ) - 2013

Bitirilen eğitim düzeyi   Toplam   Pay

(%)   Erkek   Pay

(%)   Kadın   Pay (%)   Okuma yazma bilmeyen   2.654.643   3,9   449.328   0,7   2.205.315   3,2   Okuma yazma bilen fakat

bir okul bitirmeyen   14.053.831   20,4   6.459.316   9,4   7.594.515   11,0   İlkokul mezunu   14.994.232   21,8   6.454.722   9,4   8.539.510   12,4   İlköğretim/ Ortaokul veya

dengi okul mezunu   15.847.019   23,1   9.038.263   13,1   6.808.756   9,9   Lise veya dengi okul

mezunu   12.085.335   17,6   6.976.694   10,2   5.108.641   7,4   Yükseköğretim   7.393.717   10,8   4.169.334   6,1   3.224.383   4,7   Bilinmeyen   1.706.368   2,5   873.453   1,3   832.915   1,2   Toplam   68.735.145   100  34.421.110   34.314.035  

Optimal Nüfus

!   Ülke nüfusunun, ülkenin ekonomik kaynaklarıyla dengeli olması gerekmektedir (optimal nüfus). Eğer, nüfus artış hızı fazla ise; şehirleşme hızlanır, carî harcamalar artar.

Bu tür harcamalar (eğitim, sağlık) kalkınma için ayrılan kaynakların azalmasına neden olur.

!   Nüfustaki artış “işgücü miktarını” da belirler. Fakat bu süreç 15 yılı alır.

!   İşgücü miktarındaki artış, o kaynakları istihdam edemediğiniz takdirde sosyal sorunlara neden olabilmektedir.

2000 yılı genel nüfus sayımı;

!   2000 yılı genel nüfus sayımına göre Türkiye’de nüfus artış hızı % 1.83’tür. Bu oran şehirlerde binde 27.4, köylerde ise 3.95’tir.

!   Artış hızının en fazla olduğu bölge Marmara (24.6) ardından Güney Doğu Anadolu bölgesi gelmektedir.

(11)

2000 Nüfus Sayımı;

!   Türkiye'nin toplam nüfusu 67 803 927 (31 Aralık 2009 tarihi itibarıyla Türkiye nüfusu 72.561.312 kişidir.) şehirlerin (il ve ilçe merkezleri) nüfusu 44 006 274, köylerin nüfusu ise 23 797 653'tür.

!   1927 yılında yaklaşık 13 milyon 600 bin olan nüfusumuz 73 yılda beş kat artış göstermiştir.

!   Nüfusumuz 1927-1935 döneminde yılda ortalama 314 bin kişi artarken

1990-2000 döneminde yılda ortalama 1 milyon 133 bin kişi artış göstermiştir.

ADRESE DAYALI NÜFUS KAYIT SİSTEMİ 2014 Yılı Sonuçları

!   2014 yılı sonunda Türkiye nüfusu 77.695.904 kişidir.

!   Nüfusun % 50,2’sini erkekler, %49,8’ini ise kadınlar oluşturmaktadır. Toplam nüfusun % 91,8’i il ve ilçe merkezlerinde ikamet ederken, % 8,2’si belde ve köylerde ikamet etmektedir. Toplam nüfusun % 18,5’i İstanbul’da ikamet etmektedir. Türkiye’nin yıllık nüfus artış hızı, 2014 yılında ‰13,3 olarak gerçekleşmiştir.

!   Ortanca yaş 2014 yılı sonu itibarıyla 30,7’dir.

!   15-64 yaş grubunda bulunan çalışma çağındaki nüfus, toplam nüfusun % 67,8’ini oluşturmaktadır. Ülkemiz nüfusunun % 24,3’ü 0-14 yaş grubunda, % 8’i ise 65 ve daha yukarı yaş grubunda bulunmaktadır.

Nüfusun Nitelikleri:

!   Faal Nüfus: Bir ülke nüfusunun 15 - 64 yaş

arasındakilerini gösterir. Nüfusun üretici konumunda bulunan kısmına aktif (faal) nüfus denir ve ülkenin işgücünü oluşturur.

!   Bağımlılık Oranı: Ülkedeki çalışamaz yaştaki nüfusun (0-14 yaş ila 65 ve üstü yaş grubu), Faal nüfusa oranıdır.

Gelişmekte olan ülkelerde bu oran yüksektir.

!   İşgücüne Katılma Oranı: Nüfusun işgücü olan

bölümünün toplam nüfus içindeki payıdır. Bağımlılık oranının tersidir.

!   İstihdam: Çalışma istek ve yeteneğinde bulunan kişilerin mal ve hizmet üretiminde yer alması olarak tanımlanabilir.

!   İşsiz: Çalışma istek ve yeteneğine sahip olduğu halde, carî ücret ve piyasa koşullarında iş bulamayan kişilere denilmektedir.

(12)

İşsiz

!  

Referans dönemi içinde istihdam halinde olmayan (kâr karşılığı, yevmiyeli, ücretli ya da ücretsiz olarak hiç bir işte çalışmamış ve böyle bir iş ile bağlantısı olmayan)

kişilerden iş aramak için son 4 hafta içinde iş arama kanallarından en az birini kullanmış ve 2 hafta içinde işbaşı

yapabilecek durumda olan 15 ve daha yukarı yaştaki fertler dahildir.

!  

Nüfus (N)= Çalışabilir yaştaki nüfus (ÇN)+ 15 yaşından küçükler,

!  

Çalışabilir Nüfus= İşgücü (İG) + İşgücüne dahil olmayanlar,

!  

İG= İstihdam edilenler + İşsizler,

!  

İşgücüne katılım oranı (İKO)= İG / ÇN *100

Toplam İstihdam / Toplam Nüfus Oranı 2008 Y ı l ı

ÜLKELER (COUNTRIES)

1 Peru-Peru 74,32

2 Lüksemburg-Luxembourg 72,31

3 Katar-Qatar 67,86

4 İsviçre-Switzerland 61,23

5 Singapur-Singapore 60,75

6 Çin-China 59,52

7 Tayland-Thailand 56,71

8 Kanada-Canada 54,86

9 Norveç-Norway 53,99

10 Yeni Zellanda-New Zealand 53,49

11 Rusya-Russia 53,38

12 Kazakistan-Kazakhstan 53,33

13 Hollanda-Netherlands 53,28

14 Danimarka-Denmark 53,28

15 Portekiz-Portugal 53,06

16 Almanya-Germany 52,84

17 Avustralya-Australia 52,51

18 Hong Kong-Hong Kong 52,31

19 Brezilya-Brazil 52,20 20 Japonya-Japan 52,07

56 TÜRKİYE 33,74

İşgücü göstergeleri

Yıllar İşgücü İstihdam

edilenler İşsiz

İşgücüne dahil olmayan

nüfus

İşgücüne katılma oranı (%)

İşsizlik

oranı (%) İstihdam oranı (%)

2005 21.691 19.633 2.058 26.665 44,9 9,5 40,6

2006 21.913 19.933 1.980 27.362 44,5 9,0 40,5

2007 22.253 20.209 2.044 27.925 44,3 9,2 40,3

2008 22.899 20.604 2.295 28.083 44,9 10,0 40,4

2009 23.710 20.615 3.095 28.124 45,7 13,1 39,8

2010 24.594 21.858 2.737 28.310 46,5 11,1 41,3

2011 25.594 23.266 2.328 28.391 47,4 9,1 43,1

2012 26.141 23.937 2.204 28.820 47,6 8,4 43,6

2013 27.046 24.601 2.445 28.936 48,3 9,0 43,9

2014* 29.181 26.138 3.043 28.068 51,0 10,4 45,7

(13)

İKO;

!   Türkiye’de hem kadınların hem de erkeklerin işgücüne katılım oranları azalmaktadır: 1980’li yılların sonlarında erkekler için yüzde 81; kadınlar için ise yüzde 34 olan işgücüne katılım oranı, 2008 yılında azalarak erkekler için yüzde 70’e; kadınlar için ise yüzde 25’e düşmüştür.

!   Özellikle kadınların işgücüne katılım oranlarındaki azalma dikkat çekicidir

İKO; Cinsiyete Göre

71,5 30,8 0

20 40 60 80 100

1980 1985 1990 2000 2005 2010 2012 2013 2014 Ekim Erkek Kadın

2014 yılı eğitim durumu ve cinsiyete göre işgücüne katılım oranı

0 20 40 60 80 100

Okur-yazar olmayanlar Lise altı eğitimliler Lise Mesleki veya teknik lise Yükseköğretim

Kadın Erkek

İşgücüne Katılım Oranı;

0 2 4 6 8 10 12 14 16

40 42 44 46 48 50 52

Oca.08 May.08 Eyl.08 Oca.09 May.09 Eyl.09 Oca.10 May.10 Eyl.10 Oca.11 May.11 Eyl.11 Oca.12 May.12 Eyl.12 Oca.13 May.13 Eyl.13 Oca.14 May.14 Eyl.14 Mevsim etkisinden arındırılmış İKO

(14)

İKO;

!   49 seviyelerinde. Kent ile kır arasındaki fark büyüktür.

İstihdam edilen kadınların büyük kısmı ücretsiz aile işçisi konumundadır. Kadınlarda bu oran daha düşük. Kentlerde kadın İKO’su daha da düşüktür:

!   Evde gelir getiren faaliyetler artmakta,

!   eğitim seviyesi düşük

İstihdamın Sektörel Dağılımı

0 10 20 30 40 50 60

1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

TARIM SANAYİ HİZMETLER

İstihdamın iktisadi faaliyet kollarına göre dağılımı (15+ yaş; bin kişi)

  Toplam Tarım Pay

(%) Sanayi Pay

(%) İnşaat Pay

(%) Hizmetler Pay (%)

2005 19.633 5.014 25,5 4.241 21,6 1.097 5,6 9.281 47,3

2006 19.933 4.653 23,3 4.362 21,9 1.192 6,0 9.726 48,8

2007 20.209 4.546 22,5 4.403 21,8 1.231 6,1 10.029 49,6

2008 20.604 4.621 22,4 4.537 22,0 1.238 6,0 10.208 49,5

2009 20.615 4.752 23,1 4.179 20,3 1.305 6,3 10.380 50,4

2010 21.858 5.084 23,3 4.615 21,1 1.434 6,6 10.725 49,1

2011 23.266 5.412 23,3 4.842 20,8 1.680 7,2 11.332 48,7

2012 23.937 5.301 22,1 4.903 20,5 1.717 7,2 12.016 50,2

2013 24.601 5.204 21,2 5.101 20,7 1.768 7,2 12.528 50,9

2014 26.138 5.404 20,7 5.353 20,5 2.005 7,7 13.376 51,2

Sektörel dağılım-2013

Tarım, 23,6

Sanayi, 19,4

İnşaat, 7 Hizmetler,

57

(15)

İstihdamın Sektörel Dağılımı

!   Tarımsal yapıdaki çözülmeyle birlikte; kırsal ve kent arasındaki ücret farklılığı işsizlerin kentsel alanda birikmelerine neden olmaktadır.

!   İşsizlik baskısı bireylerin marjinal sektörlerde istihdam edilmeleri sonucunu doğurmaktadır.

!   Kayıt dışı ekonomik faaliyetler yaygındır.

Enformel Sektör*;

!   İhracata yönelik üretim yapan büyük firmalar, fiyat rekabeti yapabilmek için üretim sürecini parçalara bölerek KOBİ’lere fason üretim yaptırmakta, bu durum enformel işgücü kullanımını yaygınlaştırmaktadır.

!   *: Şirketleşmemiş, basit usulde vergi veren veya kayıt dışı ve 10 kişiden az çalışanı olan iktisadî birimlerden oluşur.

İşteki duruma göre istihdam

Yıllar   Toplam   Ücretli veya yevmiyeli  

Pay %   İşveren   Pay

%   Kendi hesabına   Pay

%  

Ücretsiz aile işçisi  

Pay %  

2004   19.631   10.693   54,5   999   5,1   4.571   23,3   3.367   17,2   2005   20.066   11.435   57,0   1.101   5,5   4.689   23,4   2.841   14,2   2006   20.423   12.028   58,9   1.162   5,7   4.555   22,3   2.678   13,1   2007   20.738   12.534   60,4   1.189   5,7   4.386   21,1   2.628   12,7   2008   21.194   12.937   61,0   1.249   5,9   4.324   20,4   2.684   12,7   2009   21.277   12.770   60,0   1.209   5,7   4.429   20,8   2.870   13,5   2010   22.594   13.762   60,9   1.202   5,3   4.548   20,1   3.083   13,6   2011   24.110 14.876   61,7   1.244   5,2   4.687   19,4   3.303   13,7   2012   24.821   15.619   62,9   1.238   5,0   4.695   18,9   3.268   13,2   2013   25.524   16.353   64,1   1.182   4,6   4.773   18,7   3.217   12,6   2014*   26.138   17.389   66,5   1.205   4,6   4.452   17,0   3.091   11,8  

İstihdamın Eğitim Durumu

Okur-yazar

olmayanlar Lise altı

eğitimliler Lise

Mesleki veya

eknik lise Yükseköğretim

2004 6,7 62,5 12,1 7,7 11,3

2005 5,8 61,1 11,7 9,3 12,4

2006 5,5 60,2 11,3 10,1 13,2

2007 5,0 59,5 11,4 10,4 13,9

2008 4,8 59,1 11,1 10,4 14,8

2009 5,1 59,0 10,6 10,0 15,6

2010 5,1 59,4 10,2 9,6 16,0

2011 5,0 59,0 10,1 9,9 18,3

2012 4,3 57,2 10,4 9,7 18,1

2013 4,1 56,4 10,5 9,9 19,0

(16)

İşsizlik;

!   Ekonomik açıdan işsizlik, üretim kaybına neden olur. Devlet gelirleri potansiyelin altında

gerçekleşir. Transfer harcamaları artar. Sonuç: refah kayıpları ortaya çıkar.

!   Gelir eşitsizliğini ve yoksulluğu artırır. İşsizlik, toplumsal dışlanma ve toplumsal ilişkilerde kopuş, aile yaşamında çözülme, toplumsal değerlerde ve sorumluluk duygusunda gerileme gibi bir dizi sosyo-psikolojik soruna da neden olur.

Temel İşgücü Göstergeleri, 2012-2013  

2013 : İşsizlik göstergeleri

!   İşsizlik oranı %9,7 tarım dışı işsizlik oranı ise %12 olarak gerçekleşti

!   Türkiye genelinde işsiz sayısı 2013 yılında 2 milyon 747 bin kişi.

!   Kentsel yerlerde işsizlik oranı %11,5, kırsal yerlerde ise %6,1.

!   Türkiye'de tarım dışı işsizlik oranı % 12. Genç işsizlik oranı 18,7.

!   İstihdam edilenlerin %23,6'sı tarım, %19,4’ü sanayi, %7’si inşaat, %50’si ise hizmetler sektöründe...

!   Türkiye genelinde İKO %50,8 oldu. Erkeklerde İKO %71,5, kadınlarda ise

%30,8

!   İşsizlik oranının en yüksek olduğu bölge %14,5 ile Güneydoğu Anadolu bölgesi iken, en düşük olduğu bölge %6,7 ile Batı Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölgeleri

!   Erkeklerde işsizlik oranının en yüksek olduğu bölge %15,2 ile Güneydoğu Anadolu bölgesi iken, kadınlarda %14,8 ile İstanbul bölgesi oldu.

Kasım 2014 verileri

İşgücü İstihdam İşsiz İKO İstihdam oranı İşsizlik

oranı

Tarım dışı işsizlik

oranı

Genç nüfusta işsizlik

oranı

28.970 25.874 3.096 50,5 45,1 10,7 12,7 19,9

Mevsimsel düzeltme

29.215 26.094 3.120 51 45,5 10,7 12,8 19,4

(17)

işsizlik oranı (%)

4 8 12 16 20 24 28

Oca.05 May.05 Eyl.05 Oca.06 May.06 Eyl.06 Oca.07 May.07 Eyl.07 Oca.08 May.08 Eyl.08 Oca.09 May.09 Eyl.09 Oca.10 May.10 Eyl.10 Oca.11 May.11 Eyl.11 Oca.12 May.12 Eyl.12 Oca.13 May.13 Eyl.13 Oca.14 May.14 Eyl.14 İşsizlik Oranı (%)

İşsizlik oranı (Mevsim etkilerinden arındırılmış) % Genç İşsizlik Oranı (%)

15-24 yaş işsizlik

20,6 19,9 19,1 20,0 20,5 25,3

21,7

18,4 17,5 18,7 19,7

0 5 10 15 20 25 30 35

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 Ekim 2015 Genç nüfusta işsizlik oranı (%) Tarım dışı işsizlik oranı (%)

İBBS göre istihdam ve işsizlik (Bin kişi, 15+

yaş)

  İstihdam

edilenler İstihdamın

Dağılımı İşsiz İşsizlik Oranı

(%) İşsizlerin

dağılımı

İstanbul (TR1) 4.658 18,2 589 11,2 22,6

Batı Marmara (TR2) 1.279 5,0 94 6,8 3,4

Ege (TR3) 3.795 14,9 427 10,1 15,8

Doğu Marmara (TR4) 2.725 10,7 250 8,4 9,9

Batı Anadolu (TR5) 2.424 9,5 227 8,6 8,6

Akdeniz (TR6) 3.212 12,6 398 11 13,7

Orta Anadolu (TR7) 1.272 5,0 117 8,4 4,1

Batı Karadeniz (TR8) 1.619 6,3 116 6,7 4,3

Doğu Karadeniz (TR9) 958 3,8 69 6,8 2,7

Kuzeydoğu Anadolu (TRA) 698 2,7 50 6,7 2

Ortadoğu Anadolu (TRB) 1.138 4,5 113 9 4,1

Güneydoğu Anadolu (TRC) 1.745 6,8 296 14,5 8,7

TOPLAM 25.524 100,0 2,518 9,7

Eğitim ve işsizlik;

!   İşsizlik ve eğitim durumu ilişkisini incelediğimizde ise ortaya farklı bir gerçek çıkmaktadır. Ülkemizde genel olarak eğitim seviyesi artmakla birlikte, eğitim

seviyesinin artışı ile bu gruplardaki işsizlik oranlarının da yükselmeye başladığını görüyoruz.

!   Bu konu oldukça önemlidir. İlerleyen bölümlerde Türkiye’de yoksulluk konusunu incelerken göreceğiz ki yoksulların üst eğitim gruplarına çıkabilmesi oldukça zor, ulaşsa bile işsiz kalma ve dolayısıyla yoksulluktan kurtulamama gibi bir sonuç kendilerini beklemektedir.

(18)

Eğitim durumuna göre işsizlik (%)

Okur-yazar

olmayanlar Lise altı

eğitimliler Lise

Mesleki veya

teknik lise Yükseköğretim

2004 4,3 9,7 14,7 16,0 12,2

2005 4,9 10,1 13,9 13,6 10,0

2006 4,8 9,8 14,0 11,8 9,6

2007 5,2 9,8 13,9 12,0 9,7

2008 6,3 10,7 14,1 11,7 10,3

2009 8,0 13,9 18,0 15,6 12,1

2010 6,0 11,6 15,9 13,2 11,0

2011 4,6 9,3 12,6 11,0 10,4

2012 3,9 8,7 11,8 10,1 10,1

2013 4,9 9,3 12,0 10,5 10,3

2014 7,0 9,7 11,7 11,3 12,0

En son mezun olunan okul ve mezun olunan alana göre işgücü durumu, (Bin kişi, 15+ yaş)

İşsizlik oranı (%) İstihdam oranı (%) İKO (%)

Yüksekokul veya fakülte 2012 2013 2012 2013 2012 2013

Öğretmen eğitimi ve eğitim bilim. 6,7 7,4 67,5 67,9 72,3 73,3

Sanat 21,0 15,9 60,2 63,3 76,2 75,3

Beşeri bilimler 7,3 9,8 71,5 69,7 77,2 77,3

Sosyal bilimler ve davranış bilim. 9,3 10,0 69,3 69,0 76,4 76,7

Gazetecilik ve enformasyon 22,1 13,2 58,5 72,0 75,1 82,9

İş ve yönetim 14,0 13,5 68,5 70,0 79,7 80,9

Hukuk 3,4 6,0 83,1 77,2 86,1 82,2

Yaşam bilimleri 15,3 14,5 63,8 73,2 75,4 85,5

Fizik bilimleri 10,5 11,9 70,4 71,2 78,7 80,9

Matematik ve istatistik 10,4 9,3 68,8 72,8 76,8 80,2

Bilgisayar 12,5 14,2 73,7 74,5 84,3 86,8

Mühendislik ve işleri 8,6 8,4 79,0 80,3 86,5 87,7

İmalat ve işleme 17,0 16,8 64,8 66,8 78,1 80,3

Mimarlık ve inşaat 9,4 11,2 73,7 72,4 81,3 81,5

Tarım, ormancılık ve balıkçılık 11,9 12,2 69,6 73,6 79,0 83,8

Veterinerlik 4,3 4,7 84,3 84,2 88,1 88,4

Sağlık 2,1 2,4 83,3 83,3 85,1 85,3

Sosyal ve kişisel hizmetler 14,0 14,3 65,3 64,2 75,9 75,0

Ulaştırma ve çevre koruma hiz. 17,0 14,1 70,7 73,0 85,2 85,0

Güvenlik hizmetleri 1,0 2,1 79,6 81,1 80,4 82,8

İşsizliğin kent-kır dağılımı;

!   İşsizliğin kent-kır dağılımına bakıldığında, özellikle tarımda ücretsiz aile işçiliğinin yaygınlığına bağlı olarak kırsal kesimde işsizlik oranının kentlere kıyasla oldukça düşük kaldığı görülmektedir.

Eksik İstihdam*

!   İşsizlik oranlarına yakın olması önemli bir sorundur,

!   İşsiz kalmanın maliyeti çok ağırdır,

!   Uzun süre işsizliğe direnilememektedir,

!   Ülkemizde eğitim plânlaması yoktur,

!   Yeni iş aramanın temel nedeni “gelir azlığı”dır.

!   *: Daha uzun süre çalışmaya uygun oldukları hâlde haftada 40 saatten az çalışanlar, mesleği dışında başka işlerde çalışanlar ve çalıştığı hâlde işinden memnun olmayıp iş arayanlar.

(19)

!   Zamana bağlı eksik istihdam: Referans haftasında istihdamda olan, esas işinde ve diğer işinde/işlerinde toplam olarak 40 saatten daha az süre çalışmış olup, daha fazla süre çalışmak istediğini belirten ve mümkün olduğu taktirde daha fazla çalışmaya başlayabilecek olan kişilerdir.

!   Yetersiz istihdam: Zamana bağlı eksik istihdam

kapsamında yer almamak koşuluyla, referans haftasında istihdamda olan, son 4 hafta içinde mevcut işini

değiştirmek için veya mevcut işine ek olarak bir iş aramış olan ve böyle bir iş bulduğu takdirde 2 hafta içinde çalışmaya başlayabilecek olan kişilerdir

Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmayanlar (Bin kişi, 15+ yaş)

Yıllar   Toplam   Oran   Ücretli veya yevmiyeli  

Oran   İşveren   Kendi hesabına   Ücretsiz

aile işçisi  

Oran  

(%)   (%)   (%)  

2004   9.843   50,1   3.433   32,1   231   2.942   3.237   96,1   2005   9.666   48,2   3.658   32,0   282   3.031   2.695   94,9   2006   9.593   47,0   3.786   31,5   310   2.954   2.543   95,0   2007   9.423   45,4   3.681   29,4   330   2.892   2.519   95,9   2008   9.220   43,5   3.414   26,4   349   2.893   2.563   95,5   2009   9.328   43,8   3.349   26,2   325   3.031   2.624   91,4   2010   9.772   43,3   3.535   25,7   301   3.095   2.841   92,2   2011   10.139   42,1   3.739   25,1   278   3.076   3.046   92,2   2012   9.686   39,0   3.436   22,0   231   3.023   2.997   91,7   2013   9.379   36,7   3.258   19,9   181   2.985   2.558   79,5   2014*   9.146   35,0   3.461   19,9   178   2.703   2.805   90,7  

İşgücüne dahil olmayan nüfus

Yıllar

İşgücüne dahil olmayan

nüfus

İş aramayıp,

çalışmaya hazır Mevsimlik çalışanlar

işleriyle Ev meşgul

Eğitim/

Öğretim Emekli Çalışamaz halde Diğer İş ümidi

olmayan Diğer

2004 25.527 311 790 385 13.042 3.417 3.124 2.885 1.573

2005 25.905 486 1.077 391 12.703 3.453 3.112 3.098 1.586

2006 26.423 624 1.285 341 12.409 3.588 3.238 3.298 1.640

2007 26.879 612 1.130 289 12.124 3.680 3.520 3.225 2.300

2008 26.966 612 1.238 315 12.186 3.757 3.488 3.414 1.957

2009 26.938 757 1.304 87 12.101 3.967 3.622 3.396 1.705

2010 26.901 716 1.297 65 11.914 4.122 3.577 3.394 1.817

2011 26.867 678 1.267 64 11.872 4.219 3.617 3.406 1.746

2012 27.385 691 1.303 63 11.992 4.409 3.795 3.459 1.674

2013 27.337 638 1.441 50 11.463 4.465 3.837 3.666 1.778

(Bin kişi, 15+ yaş)

Referanslar

Benzer Belgeler

Ayrıca mandalarda hidatidozun incelend iği bir çalışmada (Türkmen. 32) ki s t h idatik tespit edildiği ak- ciğerlerde karaciğerden daha fazla kist hidatik

Yırtıcı hayvanların tırnaklıları parçalaması ile ilgili çeşitli düşünceler olmasına rağmen ihtimal etmek olasıdır ki, Gamikaya çevresinden bulunmuş bu

Şömine başında sizi dinlemek yapıtlannızı izlemek için buluşacak yüze yakın sanatsever; sanatçı dostlarınız; çalmaktan zevk alacağınız bir piyano, oda müziği

“Community Forests” are forest areas where people in the community participate in management in order to serve the objectives set by the community. The purpose of each community

Dikitin etraf~nda bir ara~t~rma yap~lamad~~~ndan, anlam~~ ve i~levi konu- sunda kesin ~eyler söyleyemiyoruz. Ariassos ve üçkap~lar gibi Roma yerle~melerinin çok yak~n~nda

Nurettin ALTINIŞIK, Midyat (Mardin) Bölgesinde Bazı Hastalıklarda Kulla­ nılan Tıbbt Bitkiler ve Kullanıldıkları Hastalıklar Üzerine Bir Araştırma, Konya

He alleges that when the pressures that the movements of life and processes of history resort to in order to connect with other are named as "bio-history", it would

Bulanık mantık yöntemi ile sigorta alanında riski değerlendirmek için sigorta sözleşmesindeki her risk faktörü değerlendirilir, toplam risk çeşitli