• Sonuç bulunamadı

İnfertil Türk kadınlarında seksüel disfonksiyon:Sıklığı ve risk faktörleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İnfertil Türk kadınlarında seksüel disfonksiyon:Sıklığı ve risk faktörleri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İnfertil Türk kadınlarında seksüel disfonksiyon:

Sıklığı ve risk faktörleri

KADIN CİNSEL SAĞLIĞI

Güncel Makale Özeti

Seksüel disfonksiyon (SD) kadınlarda, erkeklerden daha fazladır. SD tanısını koymak kadınlarda erkeklere göre daha zordur. Türkiye’de infertilite sıklığı, evli çiftlerin %10’unda rapor edilmiştir. İnfertilite, evli çiftleri ekonomik, psikolojik, fiziksel olarak olumsuz etkilemektedir. İnfertil kadınlar çok duygusaldır ve bu problemler onların günlük yaşamlarını etkilemektedir. İdrar kaçırma, kimyasal tedavi, daha önce ji- nekolojik cerrahi geçirmiş olması, kanser tanısı almış olmak gibi bazı faktörler kadınlarda SD sebebidir.

En az 1 yıl düzenli ilişkiye girmesine rağmen gebe kala- mayan ve daha önce infertilite tedavisi görmüş 352 infertil kadın çalışmaya dahil edildi. On sekiz–45 yaşları arasında emzirmeyen, postpartum dönemde ve gebe olmayan, fertil olan seksüel aktif 301 bayan kontrol grubu olarak alındı. Her iki grupta kardiyovasküler hastalığı, hipertansiyonu, hiper- lipidemisi, primer over yetmezliği, hipotalamik amenoresi, diyabeti ve tiroid disfonksiyonu gibi endokrin hastalığı olan, hormon tedavisi alan ve depresyon, anksiyete gibi psikiyat- rik hastalığı olan hastalar çalışmadan çıkartıldı.

Kadın seksüel fonksiyon indexi (SFİ) 19 maddeli olup, 6 bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler; istek (1–2), uyarılma (3–6), kayganlaşma (7–10), orgazm (11–13), memnuniye- ti (14–16) ağrı (17–19) dır. On dokuz maddenin toplamı SFİ oluşturur. Her bir soru için 0 ile 5 arasında puan veril- di. SD için toplam puan değeri 26.55 cut-off olarak kabul edildi. İnfertil ve kontrol gruplar arasında yaş farkı yoktu Turan V, Kopuz A, Ozcan A, et al

European Journal of Obstetric & Gynecology and Reproductive Biology 182 (2014) 128–131

(29,2±4.3,28.7±4,0 p=0,120). Seksüel fonksiyon skoru, istek, uyarılma, kayganlaşma, orgazm, memnuniyet, ağrıya bakılarak infertil gurupta kontrol gurubuna göre nemli oran- da düşük bulundu (p<0.0001 her bir parametre için). Top- lam SFİ infertil grupta kontrol grubuna göre önemli oranda düşüktü (26.2±2.5,28.2±1.7 sırasıyla, p<0.001). SD infertil grupta % 32,9 ve kontrol grupta ise %17.2 olarak gözlendi (p<0.001).

İnfertil grupta SD için risk faktörleri açısından yapı- lan incelemelerde 3 yıl ve üzerinde evli olmak [OR] 3.79, 95% confidence interval [CI] 1.75–8.20, p=0.001), infer- tilite süresinin 3 yıl ve üzerinde olması (OR 3.18, 95% CI 1.54–6.55, p=0.002) ve daha önce infertilite tedavisi almış olmasının (OR 3.07,95% CI 1.63–5.76, p<0.001) SD riskini artırdığı saptandı. Ancak yaş, BMI, eğitim durumu, infertilite sebebi, çalıştığı işi, değerleri icelendiğinde SD açısından iki grup arasında anlamlı fark bulunamadı (Tablo 1).

Kadın seksüel disfonksiyonu Türk toplumunda, infertil grupta fertil kontrol grubuna göre daha fazla bulundu. Evli- lik ve infertilite süresi 3 yıl ve üzerinde olması ve daha önce infertilite tedavisi görmüş olması, infertil kadında seksüel disfonksiyon için primer risk faktörü olarak saptandı.

Çeviri

Yrd. Doç. Dr Savaş Karakuş

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakultesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

157

Tablo 1. İnfertil ve Fertil kadınlarda seksuel fonksiyon indexinin karşılaştırılması

Infertil grup (n = 352) Kontrol grup (n = 301) p

İstek 3.9±0.68 4.7±0.51 <0.001

Kayganlık 4.2±0.57 4.4±0.34 <0.001

Uyarılma 4.3±0.54 4.5±0.65 <0.001

Orgazm 4.5±0.54 4.7±0.45 <0.001

Ağrı 4.4±0.49 5.1±0.35 <0.001

Memnuniyet 4.4±0.55 4.7±0.28 <0.001

Toplam skor 26.2±2.5 28.2±1.7 <0.001

p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.

Referanslar

Benzer Belgeler

mal sistemik yan etkileri olan bir uygulamadır. Yapılan faz 1 çalışmada 20 kişiye topikal papaverin uygulanmış. 17 tanesi çalışmayı tamamlamış ve bunların 13 tanesi

510 married women were included in the study to define prevalence of fertility in Turkish women living in a middle-scale urban center, Manisa in western part of Turkey and

Bu çalışmada hastaların %79’unda uyku bozukluğu saptanmıştır, ortalama PSQI skoru seksüel disfonksiyonu olan kadınlarda, olmayanlara göre anlamlı olarak yüksek

İnfertilitede birey ya da çift terapisin- de en çok tercih edilen yöntemler; psikodinamik terapi, bilişsel-davranışçı terapi, çözüm odaklı kısa terapi ve kriz

Talbot ve arkadaşları (11) 60 epilepsi be 60 kontrol grubunu içeren çalışmalarında, erkek epileptik hasta ve kontrol grubu arasında total testosteron, serbest testosteron ve

Metabolik sendrom komponentlerinden DM ile kadın seksüel fonksiyon bozukluğu arasındaki ilişki obeziteye oranla daha nettir ve kadın cinsel işlev bozukluğu için risk

Sunulan bu çalışmada cinsel işlev bozukluğu olan ve olmayan olgulardaki serum folik asit düzeyleri ile bunun seks hormonları, homosistein konsantrasyonları,

Bu çalışmada Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği’nde yatan, yenidoğan servisi dışındaki hastalarda bir yıllık