• Sonuç bulunamadı

Boykot 16 Ekim Dünya Gıda Gününde gıda ve tohum tekellerinin ürünlerini kullanmama şeklinde gerçekleştirilecek

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Boykot 16 Ekim Dünya Gıda Gününde gıda ve tohum tekellerinin ürünlerini kullanmama şeklinde gerçekleştirilecek"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İKLİM ADALETİ İÇİN GIDA ve TOHUM TEKELLERİNİ BOYKOT

GDO'ya Hayır Platformu ve çiftçi Sendikaları Konfederasyonu iklim adaleti için gıda ve tohum tekellerini boykot çağrısı yaptı. Boykot 16 Ekim Dünya Gıda Gününde gıda ve tohum tekellerinin ürünlerini kullanmama şeklinde gerçekleştirilecek. Bu arada European Coordination Via Campesina (ECVC) da Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Gıda Günü olarak ilan edilen 16 Ekim tarihinde sivil toplum örgütlerini Monsanto BASF, Bayer, Syngenta ve

endüstriyel tarıma karşı eylemler yapmaya çağırdı.

Çağrıda ayrıca Mart 2010’da Avrupa Komisyonunun 12 yıldır ilk kez BASF tarafından geliştirilen GDO lu Amflora patatesi için üretim izni vermesi de eleştirildi.

Konuyla ilgili 16 Ekim 2010 günü saat 12:00'de Beşiktaş İskele Meydanında basın açıklması yapılacağı duyurulan çağrı metni şöyle:

İKLİM ADALETİ İÇİN GIDA TOHUM TEKELLERİNİ BOYKOT

Tarım, gıda, ecza ve tohum tekelleri gıdaya egemen oluyor. Türkiye’de bu süreçte temel gıda maddelerinde bağımlı hale geliyor/getiriliyor. Haziran ayında Bakanlığın talimatı ile Biyogüvenlik Yasası’na aykırı biçimde 32 GDO’lu ürünün ve bu bağlamda da binlerce GDO’lu malın Türkiye’ye girmesine izin verildi. Bu ürünler kimindi? Bir kısmı Monsanto isimli çok uluslu şirketin. Dünya’da biyolojik çeşitliliği ve halkların yaşamını hiçe sayan gıda tekelleri, patentini aldıkları malların kobayı olmamız için yoğun bir çaba harcıyor. Mısır ve bu mısırdan üretilen nişasta bazlı şeker başta olmak üzere pek çok ürün bu tekellerin denetiminde sofralarımıza ve tarlalara sokuluyor. Nasıl üretildiğini ve ne yediğimizi bilmiyoruz. Gıda ve tohum tekellerinin bu endüstriyel tarım politikası ile gıda üretim ve dağıtım sistemi küresel iklim değişikliğini (yüzde 47 ile 54 oranında) daha fazla tetikliyor. Gıdanın tek tipleştirilmesi ile birlikte, salgın hastalıkların ve yoksulluğun düzeyi giderek artıyor.

Bu sürece dur demek bizim elimizde. İklim değişikliğine karşı mücadele etmek için yapacağımız ilk şey gıdanın tohumdan başlayan üretiminin, imalatının ve dağıtım sistem zincirinin tüm halkalarını ele geçiren tarım, gıda, ecza ve tohum tekellerinin politikalarına karşı durmaktır. Aralık ayında Cancun’da dünyanın geleceğini yeniden kurmak için yeni bir süreç başlayacak. İklim politikasında nasıl bir yaşam kurulacağı tartışılacak. Biz bu sürecin parçası olarak, Türkiye‘deki çiftçi Sendikaları Konfederasyonunun da üyesi olduğu Via Campasina adlı çiftçilerin uluslararası örgütünün çağrısıyla tohum ve gıda tekellerini ve Monsanto’yu boykota çağırıyoruz. Cancun’da aralık ayında

gerçekleştirilecek iklim değişikliği konferanslarına doğru ekolojik bir dünya için sokaklarda mücadeleye çağırıyoruz.

Bu sürece hazırlanan örgütlerle birlikte bizlerde iklim adaleti için Monsanto’nun GDO’lu endüstriyle tarımını protesto edeceğiz. Bu eylemlilikle endüstriyel tarımın iklim değişikliğini tetiklemesine dikkat çekeceğiz. Biyogüvenlik Yasası sonrasında Türkiye’de GDO’lu üretim yasaklandı. Ama dünyada bu üretim devam ediyor. Sadece çiftçilerin iç pazarda desteklenmesi ile biz bu süreci tersine çeviremeyiz. Bununla birlikte dünya genelinde GDO’ya dayalı endüstriyel kapitalist tarıma dur demeliyiz. Bunu sağlayacak bir sürecin parçası olarak Aralık ayına kadar ekoloji mücadelesinin bileşenleri ile birlikte dünyanın geleceğini tartışmaya eylemliliklerle devam edeceğiz.

Şirketlerin değil, toplumun (üretici ve tüketicilerin) yönettiği bir gıda sistemi için; ihracata yönelik üretilen, temel gıda maddelerini dünya borsalarında ticarete konu eden, kıtalararası gıda sirkülasyonu nedeniyle iklim değişikliğini

tetikleyen tarım, gıda ve dağıtım sistemi değil, doğayla uyumlu tarım, gıda ve dağıtım sistemi için; Enerjiyi, suyu, kentleri ve biyolojik çeşitliliği koruyan bir yaşam için; aşırı tüketimi körüklemeyen, gereksinimi minimize edebilen bir yaşam için.

Bu bağlamda da iklim değişikliğinin mağduru olan milyonlarca insan için şirketlerin denetiminde bulunan gıdanın özgürleşmesi ve eşit bir üretim sistemi içinde kent ve kırın demokratik planlaması ile GDO karşıtı mücadele daha etkin olacaktır. Bu nedenle tüm yaşamı atomize eden bu beslenme sistemine karşı ve bize dayatılan tüketim

kalıplarına karşı gıda ve tohum tekellerini boykot ediyoruz. Toprağı aç, hayvanı aç ve insanı aç bırakanların yaldızlı mesajlarla kutladığı dünya gıda günü kutlamalarını istemiyoruz. Devletlerin ve şirketlerin pazarlığı dışında, 16 Ekim

(2)

Dünya Gıda Gününde gıda ve tohum tekellerinin ürünlerini kullanmama ve onları sokaktan ve yaşamlarımızdan kovmaya davet ediyoruz.

GDO’ya HAYIR PLATFORMU

ÇİFTÇİ SENDİKALARI KONFEDERASYONU İklim Adaleti İçin Boykot

Yer: Beşiktaş İskele Meydanı Saat:12.00

Referanslar

Benzer Belgeler

Gıda endüstrisi çalışanları ve stafilokokal gıda zehirlenmeleri Food industry employees and staphylococcal food poisoning.. Nesrin ÇAKICI 1 , Nükhet Nilüfer DEMİREL-ZORBA 2 ,

Afrika’n ın yoksul ülkelerinden Senegal’in Cumhurbaşkanı Abdulaye Vade, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) “para ziyanlığı” olarak

İyimser bir tahminle gıda maliyetleri yüzde 20 artarsa (bazı yerlerde artış bundan çok daha fazla oldu), 100 milyon kişi daha bu seviyeye, yani mutlak yoksulluk

*Son tüketim tarihi geçmiş veya üretim izni olmayan ürünleri satan işyerleri, Alo Gıda 174 Hattı aracılığıyla Tarım İl.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu 1992 yılında kurduğu Işınlama Tesisi ile gıda- larda ışınlama teknolojisinin uygulan- masına öncülük etmiştir. Gıda ışınlama

Colorado Üniversitesi deprem uz- manı Roger Bilham’a göre önümüz- deki 25 yılda birçok megapol büyük depremlerin darbesini yiyecek ve "en az üç milyon kişi

Eğer sayı iki asal sayının çarpımı olsay- dı, sayıları hemen bulmasını beklerdik?. O halde, iki asal sayının çarpı- mı olan bütün sayıları elememiz lazım

Gıda zehirlenmesinin oluşabilmesi için, zehir- lenmeye neden olan mikroorganizmanın bir gıda- da hastalık meydana getirebilecek miktarda bulun- ması gerekir..