• Sonuç bulunamadı

Bu Film Kaçmaz! fiark› Deyip Geçmeyin! Biyoloji

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bu Film Kaçmaz! fiark› Deyip Geçmeyin! Biyoloji"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

B ‹ L ‹ M V E T E K N L O J ‹ H A B E R L E R ‹

16 Nisan 2006 B‹L‹MveTEKN‹K

Bu Film Kaçmaz!

Harvard Üniversitesi kimyac›lar›, senaryosunu bilsek de bir türlü seyredemedi¤imiz bir filmin çekimini tamamlad›lar. Filmin konusu, canl› hücrelerde protein üretimi. Gerçek-zamanda ve gerçek oyuncularla (RNA, ribozom, protein molekülleri, vb) çekilen filmin, çarp›c› görüntüleriyle bir ilk olman›n yan›nda, baflka biyolojik süreçlere de uygulanabilir olmas›yla çok önemli kap›lar açaca¤› düflünülüyor.

Hücrede protein üretiminde, en genel hatlar›yla iki ad›m var. DNA iplikçiklerinden haberci RNA’n›n (mRNA) “yaz›lmas›”; ve art›k mRNA’ya geçmifl olan genetik bilginin de, hücredeki ribozomlarca okunarak, proteinleri oluflturacak olan aminoasitlere

“çevrilmesi”. Çekilen filmde, ribozomlar›n mRNA molekülüne tutunarak ürettikleri proteinlerin, küçük ‘f›flk›rmalar’ biçiminde ortaya ç›kt›klar› görülmüfl. Araflt›rmac›lar bu protein moleküllerini teker teker sayabilmifller. “Elimizdeki teknikler, birçok önemli genin ifade (yani üretiminden sorumlu oldu¤u proteinin ortaya ç›kmas›) sürecini izleyebilmemiz için yetersiz. Bizim

yapt›¤›m›z, hücre içi moleküllerin etkinliklerini gerçek-zamanda

gözleyebilece¤imiz duyarl›l›kta bir yöntem gelifltirmek. Bu flekilde, gen ifadesi süreciyle ilgili olarak daha önce göremedi¤imiz ayr›nt›lar› görebilmeyi umuyoruz” diyor araflt›rmac›lardan Sunney Xie. Çekim yöntemlerinin temelini, Venus ad› verilen sar› bir floresanl› proteinin, su-sevmez (hidrofobik) bir zar proteiniyle (Tsr) kar›flt›r›lmas› oluflturuyor. Tsr, kendisiyle birleflmifl olan floresanl› proteini hücre zar›na sabitliyor. Bu sabitlenmenin gerçekleflmemesi durumundaysa, hücre içinde z›play›p duran moleküller, da¤›n›k haldeki floresanl› proteinleri görünmez hale getirebiliyorlar. Bu da, bu tür görüntüleme çal›flmalar›nda önemli bir engel demek.

Science, 17 Mart 2006

1970’li y›llarda National Geographic dergisinin bir say›s›nda verilen küçük 45’lik, içerdi¤i flark›larla dinleyenleri büyülemiflti. fiark›y› söyleyenler de söz yazarlar› da kambur balinalard›. Ço¤u kifli, Roger Payne ve Scott McVay isimli biyologlar›n 1971’de ortaya att›klar› ve “balinalar da flark› söyler” biçiminde özetlenebilecek kuramlar›ndan o zaman haberdar olmufltu.

‹nsan üretimi flark›lara al›fl›k insan kula¤› için, bunlar› flark›ya benzetmek güç olsa da kambur balinalar›n ‘flark›s›’, izledi¤i hiyerarflik düzen, tekrarlar ve yap› bak›m›ndan hayvanlar alemindeki en karmafl›k flark› türlerinden biri. Balinalar›n kendi sözdizim (sentaks) kurallar› oldu¤u, belirli bir kurala göre birlefltiklerinde saatlerce süren flark›lara dönüflen flark› ‘cümleleri’ kurduklar› ve bu cümleleri kurarken ses birimlerinden yararland›klar›,

flimdi matematiksel olarak da do¤rulanm›fl durumda. ‹letiflimde böylesine hiyerarflik bir yap› kullanmak, flu ana kadar yaln›zca insana özgü oldu¤u san›lan bir beceriydi. Ancak araflt›rmac›lara göre, flark›lar›n insan dilindeki yap›lar› içermesi, bunlar›n insan diline benzedi¤i biçiminde yorumlanmamal›. Suda ister istemez k›s›tlanan görme ve koklama becerileri, deniz memelilerini iletiflim için, suda havada oldu¤undan 4 kat h›zla iletilen sese ba¤›ml› k›l›yor. Her y›l 6 ay boyunca, belirli bir populasyondaki kambur balinalar›n hepsi birden flark› söylüyor; ve hep ayn› flark›y›. Diflileri çekme amaçl› oldu¤u san›lan bu flark›, uzun zaman süreleri içinde de¤iflikli¤e de u¤rayabiliyor.

ABD’deki Howard Hughes T›p Ensitüsü ve Woods Hole Oflinografi Enstitüsü’nden araflt›rmac›lar, balina flark›lar›ndaki inleme,

盤l›k, ötme gibi seslerden oluflan karmafl›k örüntüleri analiz etmek için, veri kodlama ve iletim tekniklerini içeren “bilgi kuram›”ndan yararlanm›fllar. Amaç, iletilen bilginin içeri¤i hakk›nda ipuçlar› toplamak. fiark›y› bütün birimlerine bölmek ve her bir birimi de soyut bir simgeyle tan›mlayacak bir bilgisayar program› gelifltiriyor ve bunu, Hawaii’de kaydedilmifl kambur balina flark›lar›n›n yap›sal özelliklerini incelemek için kullan›yorlar. Araflt›rmac›lardan Ryuji Suzuki program›n, bir balina flark›s›nda ne kadar ‘bilgi’

içerilebilece¤ini anlamay› da olanakl› k›ld›¤›n› söylüyor. Bulduklar› sonuç, bilgi iletimi için insan dilindekine benzer bir hiyerarflik sözdizimi kullanmalar›na karfl›n, iletilen bilginin saniyede 1 bit’ten az oldu¤u. Karfl›laflt›rmak için; ‹ngilizce konuflanlar kullan›lan her sözcük için yaklafl›k 10 bit’lik bilgi üretiyorlar.

Kambur balina flark›s›, tekrarl› ve sert bir yap›da. fiark›, k›sa ya da uzun bölümlerden oluflan ‘cümlelerin’ tekrarlanarak kullan›lmas›yla olufluyor ve farkl› tekrar ‘katmanlar›na’ sahip. Bunlar belirli aral›klarla yeniden beliriyorlar. 6 birimlik katmanlar da var; 180-400 birimlik olanlar› da.

Bunlar›n biraraya gelmesi, flark›ya hiyerarflik yap›s›n› kazand›r›yor. “Bilgi kuram›, flark›lar› analiz etmek için do¤ru seçimdi” diyor Suzuki. “Çünkü bize ilk kez olarak, flark›lar›n yap› ve karmafl›kl›¤›yla ilgili nicel bilgiler sundu.” Bu inan›lmaz canl›n›n flark›s›n› dinlemek isteyenler,

http://hhmi.org/news/suzuki20060321.html adresindeki makalede yer alan “Whale Song Audio” bölümüne girebilirler.

Howard Hughes Medical Institute Bas›n Duyurusu, 21 Mart 2006

fiark› Deyip

Geçmeyin!

Biyoloji

Referanslar

Benzer Belgeler

Devlet üniversitesi olarak kurulan Bursa Teknik Üniversitesi bünyesinde Doğa Bilimleri, Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi altında, ülkemizin ilk ve tek Lif ve

Bir SD haz›rlan›rken araflt›rma sorusuna cevap arayan tüm randomize kontrollü çal›flmalar›n tespit edilebilmesi için gerekli koflullar ve tespit edilen çal›flmalardan

2008 yýlýnda Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatý Bölümü yük- sek lisans programýndan mezun olan Aygün, þu anda Doðuþ Üniversitesi’nde Türkçe okutmaný olarak

Bunun ölçüleri bu serbest ticaretin etkileri son derece önemlidir ve yaptığımız hesaplara göre özellikle rekabet ye- tenekleri bakımından Türk sanayiinin (1960 lardan

‹kili puanlanan (Beck Umutsuzluk Ölçe¤i) ve çoklu puanlanan (Boyun E¤ici Davran›fllar Ölçe¤i)ve tekboyutlu duruma getirilen iki ölçe¤in uyguland›¤› 161

Bugün, vatan gençliği, bu büyük T ü r k san'atkârma karşı saygı, sevgi dolu kalbini açarak onun ölümünün 346 m c ı yıldönümünü anarken biz de bu gece kooa

gezegen so¤uk bir cüce y›ld›z›n çev- resinde döndü¤ü için so¤uk bir geze- gendir bu yüzden burada so¤u¤a da- yan›kl› canl›lar yaflar.. Nefes al›p vermele-

Görme engelli çocuklarına Braille alfabesi- ni öğretmek isteyen bir çift, mevcut seçenek- lerin pahalı olduğunu fark edince kendile- ri eğitici bir oyuncak üretmiş..