Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nda, Türkiye'nin, nükleer güvenlik ve radyasyondan korunmada iyi bir uyum seviyesine ulaştığı belirtilirken, 2020''ye kadar nükleer enerji santralı yapılacağının da altı çizildi
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun açıkladığı Türkiye İlerleme Raporu'nda, enerji sektörüne ilişkin
değerlendirmelerde bulunulurken Türkiye'nin enerji alanında bazı ilerlemeler kaydettiği, ancak genel olarak uyumun dengeli olmadığı belirtildi. Avrupa Birliği raporunda, ilerlemelere örnek olarak da, ''arz güvenliği konusundaki hazırlıklar, BTC hattının faaliyete geçmesi, elektrikte dağıtım özelleştirme sürecinin başlaması, doğalgaz dağıtım ihaleleri, nükleer enerji çalışmaları'' gösterildi. Raporun ''enerji'' başlığı altında, Türk enerji sektöründeki gelişmeler ve sorunlar sıralandı.
Nelerde ilerleme oldu?
Elektrikte dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesi sürecinin de üç bölgede başladığı kaydedilen raporda, elektrikte talep tahmin yönetmeliğiyle sınır ötesi ticareti yönetmeliğinin çıkarıldığını ve tüketici sınırının 6 milyon kilovat saate (kwh) düşürüldüğü hatırlatıldı. Raporda Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) petrol boru hattının başarıyla faaliyete geçtiği belirtildi. Ayrıca, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu''nun 54 şehirde, şehir içi doğalgaz dağıtım ihalesini
gerçekleştirmesi, yenilenebilir enerji üretimi için kaynak garantisine dair uygulama yönetmeliğinin kabul edilmesi de ilerlemeler arasında sayıldı.
''Müktesebata uyumlu''
Nükleer enerji alanında, Türkiye'nin topluluk müktesebatı gereklerine uyum kapasitesinin oldukça geliştiğine vurgu yapılan raporda, Türkiye''de henüz nükleer enerji üretim santralı bulunmamakla birlikte, 2020 yılına kadar 5 bin megavatlık (MW) kapasite inşasına dönük teşvik planının açıklandığı anımsatıldı. Türkiye Atom Enerjisi
Kurumu''nun özerkliğinin dikkat gerektirdiği belirtilen raporda, "Türkiye, nükleer güvenlik ve radyasyondan korunma alanlarında kaydadeğer bir uyum seviyesine ulaşmıştır" denildi.
Elektrik fiyatına dikkat
Raporda ayrıca, radyoaktif atık yönetimi ve depolama tesisleri dahil olmak üzere, mevcut tesislerin önemli ölçüde geliştirilmesi gerektiği ifade edildi. Raporda, elektrik fiyatlarına değinilirken de ''doğalgaz ithal fiyatlarının artmasına rağmen değişmeyen elektrik fiyatlarının, kısa vadede gerçek kapasite azalmasına yol açabileceği'' uyarısında
bulunuldu. Enerji alanında bazı gerekli düzenlemelerin henüz yapılmadığına işaret edilen raporda, bazı düzenlemeler ise eleştirildi.
İlerleme raporunda, elektrik alanında, kaçak kullanım da dahil olmak üzere yüksek elektrik kayıplarının devam ettiği belirtilirken, yapılan yeni bir düzenlemeyle çapraz sübvansiyonlara ve dikey entegrasyona izin verildiği kaydedildi. Temmuz ayında iki kez altı saat süreyle yaşanan 13 şehri etkileyen elektrik kesintilerinin nedeninin, büyük ölçekli üretim kapasitesi sınırlamaları olduğu ifade edilen raporda, doğalgaz ithal fiyatlarının artmasına rağmen değişmeyen elektrik fiyatlarının, kısa vadede ciddi kapasite azalmasına yol açabileceğine işaret edildi.
''Botaş sözleşme devretmedi, tekel durumunda''
Doğalgaz piyasasına ilişkin de yeni bir uygulama mevzuatının kabul edilmediğine de değinilen raporda, herhangi bir ithalatçı veya dağıtıcının pazar payının kanunen yüzde 20 ile sınırlandığına işaret edildi. Botaş'ın mevcut
sözleşmelerini devretmediğine ve tekel konumunu koruduğuna dikkat çekilen raporda, "Bu alanlarda genel
uyumlulaştırma süreci ilerlemektedir ancak uygulama yavaş gidiyor" denildi. Kömür endüstrisine devlet yardımları konusunda da Türkiye'nin ilerleme sağlamadığı ifade edilen raporda, bu alanda uyumun düşük seviyede olduğuna yer verildi. Türkiye'de, enerji verimliliği alanında bir gelişme sağlanamaması da vurgulanan raporda, "Türkiye bu konunun geliştirilmesine yönelik hukuki bir çerçeveye sahip değildir" görüşü savunuldu. Raporda yenilenebilir enerji kaynakları konusunda bazı ilerlemelerin sağlandığına dikkat çekildi.