Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), elektriğin İstanbul'a gelişinin yıldönümü olduğunu belirttiği 14 Şubat'ta nükleer santralları, elektrik zamlarını ve özelleştirmeleri tartıştı
EMO İstanbul _ubesi'nde düzenlenen toplantıda konuşan _ube Başkanı Yardımcısı Tahir çiçekçi, elektriğin İstanbul'a gelişinin 94.yılında elektrik alanındaki gelişmelerin hiç de iç açıcı olmadığını, Cumhuriyet'in ilk yıllarında,
devletleştirme adı altında sürdürülen kamulaştırmanın, yerli kaynakların kullanımının, dışa bağımlılığın azaltılması uygulamalarının bugün yerini başka politikalara bıraktığını belirtti.
'Nükleer Zorunluluk Değil, Tercih'
Çiçekçi, nükleer enerjinin teknik bir zorunluluk olmadığını, siyasi bir tercih olduğunu vurguladı. Hükümetin Nükleer Kanunu'nu yangından mal kaçırır gibi çıkardığını hatırlatan çiçekçi, tasarının hazırlanma aşamasında ne nükleeri destekleyen ne de nükleer karşıtı bilim insanlarına danışıldığını söyledi. çiçekçi, "176 bilim insanının bildirgesi, Sinop ve Akku-yu'daki yöre halkının mitinglerle gösterdiği karşı duruş ve yurt çapında 100 bine yakın insandan toplanan imzalarla ortaya konulan tepkiye karşın, AKP'nin ısrarcı ve aceleci tutumunun arka planında uluslararası enerji tekellerinin istekleri bulunuyor" dedi.
Hilmi Güler'in "nükleer santrallerde atık sorununu çözdük" şeklindeki ifadesini de komik bulduğunu belirten Çiçekçi, "Dünya çözememiş atık sorununu. Biz daha santralı kurmadan nasıl çözdük?" diye sordu.
'AKP 4 Yılın Acısını çıkarıyor'
EMO İstanbul Şube Başkanı Erol Celepsoy
ise, son seçimlerde 4 yıldır elektriğe zam yapmadıklarını söyleyerek oy isteyen AKP iktidarının, seçimleri kazanır kazanmaz son yılların acısını çıkarırcasına zam furyası başlattığını kaydetti. Yüzde 15 olarak açıklanan zam oranının, diğer bedellerin, fon ve vergilerin de artmasıyla birlikte faturalara yüzde 19 olarak yansıdığını ifade eden Celepsoy, Türkiye'nin sanayide 22 OECD ülkesi içinde en pahalı elektrik hizmeti sunan 4. ülke olduğunu hatırlattı. Celepsoy, iktidarın son zamlarla da yetinmeyeceğini, "elektrik fiyatlarının otomatiğe bağlanmasıyla birlikte" zamların kesintisiz artacağını ve halkın özel şirketlerin doymak bilmeyen kâr hırslarına maruz kalacağını vurguladı.
'Özel _irketlerin İnsafına Kalınacak'
AKP'nin bu ülkedeki "ekonomik" ve "rantabl" saydığı her şeyi sattığını ifade eden Erol Cebesoy, şöyle konuştu: "Enerji alanında IMF, Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluş ve şirketlerin baskısından uzak, Türkiye'nin kendine özgü koşulları ve ihtiyaçlarına göre planlama yapılmalıdır. Bu anlamda bir planlama ve uygulamayı
gerçekleştirebilecek tek adres kamudur. Enerji alanındaki tüm özelleştirmeler derhal durdurulmalı, enerji alanında yeniden kamulaştırma hareketi başlatılmalıdır. Aksi halde, bugün elektrikteki zamlardan, enerjinin kalitesizliğinden, arz güvenliğinin olmamasından dem vuranlar, yarın dağıtım şirketlerini alan özel şirketlerin insafına kalacaklardır." BİRGÜN-15/02/2008