• Sonuç bulunamadı

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU

DERSİN ADI Hukuk Bilimine Giriş HAFTA

NO 11

KONU BAŞLIĞI

Mülkiyet Hakkı, Konusu,

Kapsamı ve Türleri TARİH

ÖĞRETİM

ELEMANI Öğr. Gör. Yusuf Can ÇALIŞIR E-mail:

Tel:

ccalisir@ankara.edu.tr yusufcan_calisir@hotmail

.com

(2)

PLAN

1-Mülkiyet Kavramı

2-Mülkiyet Hakkının Konusu: “Eşya”

3-Mülkiyet Hakkının Kapsamı 4-Mülkiyet Hakkının İçeriği 5-Mülkiyet Hakkının Türleri

6-Mülkiyet Hakkının Kazanılması

(3)

1-Mülkiyet Kavramı

Mülkiyet hakkı, hak sahibine(malik) en geniş yetkiler veren bir aynî haktır.

Mülkiyet hakkı, sahibine o eşyayı “kullanma”, ondan “yararlanma" ve onunla ilgili her türlü

“tasarrufta bulunma” yetkisini veren tam ve

sınırsız bir aynî haktır.

(4)

1-Mülkiyet Kavramı

(5)

1-Mülkiyet Kavramı

Mülkiyetle İlgili Görüşler

 Mülkiyet hakkı Eflatun ve Aristo’dan bu yana en çok tartışılan haklardan biridir.

 Bu konudaki görüşler genellikle, “klasik görüş”,

“Marksist görüş” ve “karma görüş” olarak 3 grup

altında toplanmaktadır:

(6)

1-Mülkiyet Kavramı

Türk Hukukundaki Mülkiyet Anlayışı

Anayasamız “mülkiyet hakkı”nı bir kişi hakkı olarak kabul etmiş ve düzenlemiştir.

“Herkes mülkiyet ve miras hakkına sahiptir”(A.yasa;md:35).

1982 Anayasası, Marksist (kolektivist) mülkiyet anlayışını reddetmekte; esas itibarıyla klasik (liberal-bireyci) mülkiyet anlayışını kabul etmektedir.

Ancak Anayasamız, mülkiyet hakkını sınırsız bir şekilde

tanımamış, bu hakkın kamu yararı amacıyla

sınırlanabileceğini kabul etmiş tir.

Dahası “mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına

aykırı olamayacağını” hüküm altına almıştır.

(7)

2-Mülkiyet Hakkının Konusu: “Eşya”dır.

Eşya Kavramı:

 Eşya dilbilgisi bakımından “şey” kelimesinin çoğuludur ve “şeyler” anlamına gelir.

 Ama hukukta “her şey” eşya demek değildir.

 Şeylerin “eşya” niteliğinde olabilmesi, yani

üzerlerinde mülkiyet hakkı kurulabilmesi için bu şeylerin bazı özellikleri taşımaları gerekir.

(1) Bu şeyler maddî olmalıdır;

(2) Üzerlerinde hakimiyet kurulabilmelidir;

(3) İnsan vücudu dışında bir şey olmalıdır ve nihayet

bu şey sınırlanabilir nitelikte olmalıdır.

(8)

3-MÜLKİYET HAKKININ KAPSAMI

Mülkiyet hakkı kapsamına ’’asıl eşya” ile birlikte onun “bütünleyici parça” ve “eklentiler”i de girer.

A-ASIL EŞYA: Asıl eşya”, mülkiyet hakkı kurulu bulunan taşınır veya taşınmaz şeydir.

B-BÜTÜNLEYİCİ PARÇA: Yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı

değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır.

Bütünleyici parçaya eski tabirle “mütemmim cüz” denir.

Örneğin bir evin kapısı, çerçevesi o evin bütünleyici parçasıdır.

Bütünleyici parça ile asıl eşya bir bütün teşkil ettikleri için, asıl eşya kime ait ise bütünleyici parça da ona aittir.

Yani “bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur”.

Dolayısıyla asıl eşya bir kişiye, o eşyanın bütünleyici parçası bir başka kişiye ait olamaz.

(9)

3-MÜLKİYET HAKKININ KAPSAMI

C-Eklenti (Teferruat):Asıl şey malikinin anlaşılabilen

arzusuna veya yerel âdetlere göre işletilmesi, korunması veya yarar sağlaması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve

kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır.

Yani, eklenti daima bir taşınır maldır.

Örneğin gözlüğün kılıfı onun eklentisidir. Bir televizyonun uzaktan kumandası onun eklentisidir.

Eklenti olmanın hukukî sonucu şudur: “Bir şeye ilişkin

tasarruflar, aksi belirtilmedikçe onun eklentisini de kapsar”.

Örneğin gözlüğü satan aksini belirtmemiş ise kılıfını da satmış olur,

(10)

4-MÜLKİYET HAKKININ İÇERİĞİ: Mülkiyet Hakkından Doğan Yetki ve Ödevler

A-MÜLKİYET HAKKINDAN DOĞAN YETKİLER

Mülkiyet hakkı, sahibine eşya üzerinde en geniş yetkiler veren aynî haktır.

Mülkiyet hakkının içerdiği yetkiler(MK;683);

Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.

Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”

Buna göre, mülkiyet hakkının sahibine sağladığı yetkiler, “aktif yetkiler (müspet yetkiler)” ve “koruyucu yetkiler (menfi yetkiler) olmak üzere 2’ye ayrılabilir.

Bunların da kendi içinde alt ayrımları vardır.

(11)

4-MÜLKİYET HAKKININ İÇERİĞİ: Mülkiyet Hakkından Doğan Yetki ve Ödevler

(12)

6-MÜLKİYET HAKKININ KAZANILMASI

 Mülkiyet hakkı, hakkın konusu olan eşyanın cinsine göre “taşınır mülkiyeti” ve “taşınmaz mülkiyeti” olmak üzere 2’ye ayrılır.

12

(13)

6-MÜLKİYET HAKKININ KAZANILMASI

(14)

Yararlanılan Kaynak:

Kemal GÖZLER, Genel Hukuk Bilgisi, Ekin

Basım Yayın, Bursa, 2017.

Referanslar

Benzer Belgeler

 Cumhuriyet döneminde yapılan bu büyük kanunlaştırmalarla Türk Hukuku tamamıyla “Kara Avrupası” hukuk sistemine dahil olmuştur.  Modern Türk hukukunun

 Yazılı kaynaklar, devletin yetkili organları tarafından konulmuş olan bütün hukuk kurallarından oluşur..  Devletin yetkili organları tarafından konulmuş ve

 Türkiye’de yargı yetkisi, Türk milleti adına “bağımsız mahkemelerce” kullanılır (Anayasa md.9)..

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) isimli bir mahkeme kurulmuştur.. Sözleşmede tanınan temel hak ve hürriyetleri, sözleşmeyi imzalayan bir devlet tarafından ihlal

 Vergi mahkemelerinde dava açılması, dava edilen vergi, resim, harç ve cezaların tahsil edilmesini durdurur. 2- TAM YARGI DAVALARI c-)Vergi Davaları:.  Vergi davaları,

 Hukuka uygun fiiller, kişilerin kendisine hukuki sonuçlar bağlanan ve hukuk düzeninin istediği şekildeki hareketleridir.  Bu durumda kişiler hukukun emrettiğini yaparlar

Örneğin alacak hakkı borçlar hukuku (=özel hukuk) tarafından düzenlendiği için bir “özel hak”, buna karşılık “seçme ve seçilme hakkı” anayasa hukuku

 Gerçek kişiler açısından, hak ehliyeti sahibi olmak için “insan olmak”tan, dolayısıyla tam ve sağ doğmaktan başka bir şart yoktur.  Hak ehliyet pasif