• Sonuç bulunamadı

Azot İhtiva Eden Terpenler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Azot İhtiva Eden Terpenler"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Azot İhtiva Eden Terpenler

(2)

• Terpenlerin her bir tipinin, alkaloid benzeri

bileşikleri oluşturmak için azotla işbirliği yaptığı bulunmuştur.

• Bazıları bunları alkaloid olarak kabul

etmemiştir. Bunlar için “pseudoalkaloid” terimi kullanılmıştır. Bunların en ilginçleri, Delphinium ve Aconitum (Ranunculaceae)’de bulunan

“diterpen alkaloidleri”dir. Onların bu cinsler

arasında yakın bir ilişkiyi destekleyici oldukları

kabul edilir.

(3)
(4)
(5)

Steroidal alkaloidler

• Bir takım familyalarda, özellikle Apocynaceae, Asclepiadaceae, Buxaceae, Solanaceae ve

Liliaceae’de, önemli markerlar olarak belirlenmiştir.

• Bu familyaların bazılarının gerçek alkaloidlerin

başlıca kaynağı oldukları da bulunmuştur.

(6)

Alkaloidler

• Alkaloidler yapısal olarak farklı bir grup azot içeren ikincil metabolitleri temsil eder.

• Birçoğu tanınmış farmakolojik aktivitelere

sahiptir ve bu nedenle tıp ve biyoteknoloji için önemlidir.

• Çoğu alkaloid, bir öncü olarak ornitin, arginin,

lizin, fenilalanin, tirozin veya triptofan gibi bir

amino asitten türerler.

(7)

• Bitkisel tedavide alkaloitler, en etkili maddeler gurubuna girer.

• Suda çözünen azot içerikli bu bitkisel

maddeler, doğrudan sinir sistemini etkiler.

• Bazıları salgı sistemini uyarır, bazıları ise

dölyatağı ve bağırsak kaslarının kasılmalarını destekler.

• Kahvedeki kafein, tütündeki nikotin ve en etkili ağrı kesici olarak bilinen morfin de bu

maddeler gurubundandır

(8)

kafein

(9)

nikotin

(10)

morfin

(11)

Atropine

(12)

Kokain

Erythroxylum coca

(13)

• Alkaloidler, biyolojik aktivitelerinden dolayı metabolitlerin önemli bir grubu olarak uzun zamandır kabul edilmektedir.

• Ancak, diğer belli başlı metabolitlere kıyasla, dağılımlarını değerlendirebilmek için

kromatografi ve spektroskopide teknolojik

gelişmelere daha fazla ihtiyaç duyulmuştur.

(14)

• Kemotaksonomik açıdan, alkaloidler Hegnauer (1963) tarafından tanımlanmıştır.

• Hegnauer, amino asitlerden orijinine, basit doğasına ve sınırlı dağılımına dayanarak

“gerçek alkaloidleri” diğer nitrojen ihtiva eden

metabolitlerden ayırdı.

(15)

• Hegnauer, alkaloidlerin ana tiplerini, son yapılarından ziyade öncü amino asitlerden biyosentezleri bakımından belirlemiştir.

• Örneğin, kinin’in, reserpin gibi aynı

biyosentetik yoldan, fakat kinin’in bir kinolin çekirdeği paylaşmasıyla, 6-metoksiflindersin’e yol açandan farklı, meydana gelen bir

monoterpen indol alkaloidi olduğu kabul

edilmiştir.

(16)

• Şuanda kabul edilen filogenetik ilişkiler üzerine 1- benziltetrahidroizokinolin (1-btiq) alkaloidlerinin etkisi gözönüne alındığında, Papaveraceae ve

Fumariaceae’nin, geçmişte Rhoedales içine yanlış

yerleştirildiği ve eski Polycarpicae içinde veya ona

bitişik yerleştirilmesi gerektiğine kabul edilmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

deri ve gayta ile kaybedilen günlük azot miktarı, alınan miktara denkse, azot dengesi vardır.  Azot kaybı, alımdan fazlaysa negatif azot dengesi (doku kaybı, açlık),

 Farklı amino asitler arasında miktar açısından denge sağlanır ve farklı amino asit içeriği olan

Folia Jaborandi(İmidazol grubu alkaloitler, drogun tür özellikleri, etken maddeleri, etki ve kullanılışı

Skopanol + l-tropik asit Hiyosin Skopanol + dl-tropik asit  Skopolamin Tropan alkaloitlerinin genel özellikleri.. Genel alkaloit reaktifleri ile reaksiyon verirler

Holştayn danalarda serum leptin, testosteron ve plazma glukoz konsantrasyonları, canlı ağırlık kazancı, yemden yararlanma oranı, cidago yüksekliği ve skrotum çevresi

Amino Asit Yoğunlaşma Grubu Alkaloid Tipi Bazı Önemli Kaynaklar.. Tirozin veya

S konfigüras- yonu gösteren protoberberin türev- lerinin hepsinde eğer N protonize ise negatif Cotton etkisi

Here prognostic significance of neutrophil lymphocyte ratio (NLR), systemic immune-inflammation index (SII), prognostik nutritional index (PNI) and also change in SII during