• Sonuç bulunamadı

Konjenital rubella sendromu, rubella immunizasyonu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Konjenital rubella sendromu, rubella immunizasyonu"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

21

ADÜ Týp Fakültesi Dergisi 2003; 4(3) : 21 - 23 Olgu Sunumu

KONJENÝTAL RUBELLA SENDROMLU BÝR YENÝDOÐAN OLGUSU*

Murat HIZARCIOÐLU , Pamir GÜLEZ , Esra BÝLGER ÜTÜK , Ertan KAYSERÝLÝ , Hale YENER

1 1 1 1

1

ÖZET

Anahtar kelimeler:

Congenital Rubella Syndrome: Report Of A Neonate SUMMARY

Key words:

Mekonyum aspirasyon sendromu, sarýlýk, konjenital kalp hastalýðý tanýlarý ile hastanemize sevk edilen kýrk saatlik olguda mikrosefali, mikroftalmi, hepatosplenomegali, katarakt, ventriküler septal defekt, pulmoner stenoz, trombositopeni, peteþi ve direkt hiperbilirubinemi saptandý. Serumda antirubella IgM pozitifliðinin gösterilmesi üzerine konjenital rubella sendromu tanýsý kondu. Olgu kýz çocuklarýnda rubella immunizasyonunun doðurganlýk çaðýndan önce saðlanmasýnýn önemini vurgulamak amacýyla sunuldu.

Konjenital rubella sendromu, rubella immunizasyonu.

A fourty hour-old neonate was referred to our hospital with the diagnosis of meconium aspiration syndrome, jaundice and congenital heart disease. Microcephaly, microphtalmia, petechiae, hepatosplenomegaly, cataract, ventricular septal defect, pulmonary stenosis, thrombocytopenia and direct hyperbilirubinemia were found. With these findings and a positive serum antirubella IgM serology, congenital rubella syndrome was diagnosed. This case is reported to emphasize the importance of rubella immunization for girls before they reach childbearing age.

Congenital rubella syndrome, rubella immunization.

*Bu olgu 25-28.06.2001'de Samsun'da yapýlan XI. Ulusal Neonatoloji Kongresi'nde poster olarak sunulmuþtur.

Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, ÝZMÝR

1

Ýntrauterin enfeksiyonlar içinde teratojenitesi en yüksek olaný konjenital rubelladýr. Konjenital rubellanýn sýklýðý toplumun baðýþýklýk durumu ile iliþkilidir. Konjenital rubellada virus yayýlýmý vasküler sistem boyunca olur ve fokal sitopatik hasar sonucunda öncelikle kardiyovasküler sistem ve santral sinir sistemi ile ilgili sorunlar karþýmýza çýkar.

Konjenital rubella için spesifik bir tedavi yoktur.

Olgu, nadir görülmesi, tipik konjenital defektlerin varlýðý ve rubella aþýlamasýnýn önemine bir kez daha dikkat çekilmesi amacýyla sunuldu.

Kýrk saatlik kýz olgu mekonyum aspirasyonu, sarýlýk, konjenital kalp hastalýðý tanýlarý ile sevk edilmesi üzerine hastanemiz yenidoðan servisine yatýrýldý.

Annenin gebeliði süresince döküntülü bir hastalýk geçirdiðine iliþkin bilgi alýnamadý.

Vücut aðýrlýðý 2800 g (10-25 p), boyu 48 cm (25 p), baþ çevresi 32 cm (3 p) olarak ölçüldü. Fizik muayenede mikrosefali, mikroftalmi, jeneralize ikter, gövdede yaygýn peteþial döküntüler belirlendi, kalp tepe atýmý 172/dakika/ritmik idi ve mezokardiyak odakta 3/6lik sistolik üfürüm saptandý. Solunum sayýsý 64/dakika ve düzenli, solunum sesleri kaba idi.

Karaciðer midklaviküler hatta 4 cm, dalak 2-3 cm ele geliyordu, diðer sistem muayeneleri olaðan olarak deðerlendirildi. Yenidoðan reflekslerinden arama ve emme zayýf, Moro inkomplet idi. Oküler bakýsýnda katarakt dýþýnda baþka patoloji tespit edilmedi.

Laboratuvar incelemelerinde; Hb 13.6 g/dl,

beyaz küre sayýsý 9.600/mm , polimorf çekirdekli lökositler %54, lenfositler %34, stab %12, stab/stab+PMNL 0.17, trombosit sayýsý 37.000/mm³ idi ve periferik yaymada iri, tekli trombositler görüldü. Kan gazý analizi normal olarak deðerlendirilirken, CRP deðeri 15.1 mg/dl idi.

Olgunun kan þekeri, karaciðer ve böbrek fonksiyon testleri, serum elektrolitleri, kanama diyatez testleri normaldi, total bilirubin 14.4 mg/dl, direkt bilirubin 6.5 mg/dl olarak saptandý. Hepatit A, B, C göstergeleri, parvovirüs B19 ve Ebstein Barr virüs viral kapsit antijenine karþý antikorlar negatif, TORCH göstergelerinden sadece anti rubella Ig M (+) saptandý, diðerleri negatifti.

Telekardiyografide kardiyotorasik oran 0.62 idi ve akciðer vaskülarizasyonunda azalma saptandý.

E l e k t r o k a r d i y o g r a f i d e n o n s p e s i f i k S T- T deðiþiklikleri, ekokardiyografide VSD ve orta derecede pulmoner stenoz saptandý. Radyolojik olarak akciðer alanlarýnda infiltrasyona rastlanmadý.

Ýntrakranial yapýlar ultrasonografik olarak normal bulundu. Batýn ultrasonografisinde kot kavsini 4 cm geçen hepatomegali, kot kavsini 3-4cm geçip uzun aksý 6.5 cm olan ve karaciðer sol lobunu inferiora iten splenomegali saptandý.

Olguya sevk edildiði merkezde yenidoðan sepsisi düþünülerek baþlanan antibiyotik ve kalp yetmezliði tedavisine elde edilen laboratuvar bulgularý ýþýðýnda devam edildi, aferezli trombosit transfüzyonu uygulandý. Ancak yatýþýnýn onikinci saatinden sonra olgunun genel durumu hýzla bozuldu, solunum sýkýntýsý ve kalp yetmezliði bulgularýnda artma kaydedildi. Uygulanan tüm destek tedavilerine

1 -5

3

OLGU

(2)

Ataksi-telenjiektazi ve immün yetersizlik

22

raðmen izleminin ikinci gününde kalp yetmezliði nedeniyle kaybedildi. Olgu kýsa süreli yaþadýðýndan iþitme ile ilgili olarak BAER yapýlamadý.

Rubella intrauterin infeksiyona neden olan viral bir ajandýr. Respiratuvar sekresyonlar baþta olmak üzere dýþký, idrar ve servikal sekresyonlarla yayýlýr.

Maternal immunite olmasý bebek için koruyucudur.

Doðurganlýk çaðýndaki kadýnlarýn %5-20'si virusa duyarlýdýr.

Rubella infeksiyonunun çocukluk yaþlarýnda sýk görüldüðü toplumlarda, gebelerde baðýþýklýk oraný yüksektir ve konjenital rubella (KR) nadirdir. Rubella aþýlamasýnýn yaygýn olduðu ülkelerde KR sýklýðý 2/1.000.000'un altýndadýr.

Annenin enfeksiyonu geçirdiði andaki gebelik yaþý, intrauterin geçiþi ve fetal zedelenmeyi belirleyen en önemli faktördür. Gebeliðin 1-12. haftalarý arasýnda fetal infeksiyon riski %81, 13-16 haftalar arasýnda

%54, 17-22 haftalar arasýnda %36, 23-30 haftalar arasýnda %30, 31-36 haftalar arasýnda %60, son ayda ise %100'dür. Maternal rubella infeksiyonunun þiddeti ile teratojenite arasýnda bir korelasyon yoktur. Ancak infeksiyon intrauterin ne kadar erken kazanýlýrsa fetal hasar o kadar fazladýr. Gebe bir kadýnýn rubella virüsü ile infeksiyonunda i) transplasental geçiþ olmayabilir, ii) embriyon rezorbe olabilir, iii) spontan düþük, iv) ölü doðum, v) fetal tutulum olmaksýzýn plasenta infeksiyonu, vi) hem plasenta hem de fetusun infeksiyonu olabilir. Annede rubellanýn klinik belirtileri olmaksýzýn da fetal infeksiyon olabilir.

Virus yayýlýmýnýn vasküler sistem boyunca olduðu ve fokal sitopatik hasar sonucunda öncelikle kardiyovasküler sistem, santral sinir sistemi, iþitme sorunlarýnýn karþýmýza çýktýðý bildirilmiþtir.

Rubellanýn klinik belirtileri çok çeþitli ve deðiþkendir.

Ýntrauterin geliþme geriliði; katarakt, mikroftalmi, glokom, iris hipoplazisi ve retinada tuz-biber görünümlü retinopati gibi oküler patolojiler;

meningoensefalit, mikrosefali veya hidrosefali, mental retardasyon ve hipotoni gibi santral sinir sistemi patolojileri; baþta patent ductus arteriosus olmak üzere pulmoner arter stenozu, pulmoner valvüler stenoz, aort stenozu, fallot tetrolojisi, myokardit ve nadiren ventriküler septal defekt gibi kardiyak defektler; ayrýca sensörinöral tip iþitme defekti, hepatosplenomegali, hepatit, pnömoni, hemolitik anemi, sarýlýk, trombositopeniye baðlý peteþi ve purpuralar gözlenebilir. Olgumuzda intrauterin geliþme geriliði, mikrosefali, katarakt, pulmoner arter stenozu, hepatosplenomegali, trombositopeni ve buna baðlý peteþial döküntüler mevcuttu. Annesinin gebeliði süresince döküntülü bir hastalýk geçirdiðine iliþkin bilgi alýnamadý. Olgumuza intrauterin geliþme geriliði, mikroftalmi, mikrosefali, hepatosplenomegali, ikter, peteþial döküntüler, kardiyopati, katarakt, trombositopeni varlýðý ve anti

rubella Ig M pozitifliði nedeniyle konjenital rubella tanýsý konuldu.

KR'lý olgularýn yaklaþýk yarýsý doðumda asemptomatiktir. Ancak bunlarýn büyük bir kýsmýnda 1-3 yaþta bir veya daha fazla bulgu geliþebilir. Bunlar immunolojik bozukluklar, iþitme bozukluðu, geliþme geriliði, mental ve motor gerilik, otizm, diyabetes mellitus, tiroid hastalýklarý ve subakut sklerozan panansefalit olabilir. Bu nedenle uzun dönem takipler önerilir.

Kesin taný virusün orofarenks, konjuktiva, beyin omurilik sývýsý (BOS) ve idrardan izolasyonudur ancak ülkemizde yapýlamamaktadýr. Yenidoðanýn ilk orofarenks aspirat sývýsýnda PCR ile virüs gösterilebilir. Prenatal tanýda korionik villus, amniotik sývý, fetal kandan da virüs DNA'sý PCR ile elde edilebilir, kord kanýnda rubella spesifik IgM gösterileblir. Bazý olgularda BOS'ta protein/hücre oranýnda artýþ ile birlikte ensefalit ile uyumlu bulgular vardýr. Serolojik taný rubella spesifik IgM'nin yenidoðan plazmasýnda gösterilmesi ile konur. KR tanýsý þüphesi annenin hastalýk öyküsü ve klinik bulgularýna dayanýr, tipik konjenital defektler, rubella IgM pozitifliði veya rubella hemagglütinasyon inhibisyon titresi yüksekliði ve virus izolasyonu ile hastalýk kanýtlanmýþ olur. Serolojik testlerden IgM'in yanlýþ pozitif veya negatifliði söz konusu olabileceðinden, IgG'nin sebat etmesi, titrasyonunun giderek artmasý veya anneye göre bebeðin titrelerinin yüksek olmasý tanýyý destekler. Erken gestasyon döneminde fetusun antikor yanýtýnýn zayýf olmasý nedeniyle prenatal ve yenidoðan döneminde KR tanýsý için rubella-IgG-peptid-EIA ve rubella-immunoblot tetkikleri önerilmektedir.

Konjenital rubella için spesifik bir tedavi yoktur.

KR'lý bebekte hemolitik anemi varlýðýnda intravenöz immunglobulin kullanýlmalýdýr.

Konjenital rubella sorununu en aza indirebilmek için günümüzde tüm kýz çocuklarýna ilk dozu 12-15 aylýkken ve ikinci dozu 4-6 yaþta yapýlacak kýzamýk+kýzamýkçýk+kabakulak (MMR) aþýlamasý önerilmektedir. Adolesan dönem öncesinde MMR aþýsý ve kýzamýkçýk yönünden çocuklar sorgulanmalý , gerekli olanlarýn aþý programlarý tamamlanmalýdýr.

Doðurganlýk çaðýndaki kadýnlarýn rubella aþýsýndan sonra 3 ay süre ile gebe kalmamalarý gerekmektedir.

Duyarlý gebe kadýnlara temas sonrasý immunglobulin uygulamasý fetal infeksiyonu önlemez. Gebeliðinin ilk 8 haftasýnda rubella infeksiyonu geçiren kadýnlarda medikal abortus endikasyonu vardýr.

KR'lý bebeklerin rubella virüsünü vücut salgýlarýyla duyarlý bireylere bir yýla kadar bulaþtýrabilecekleri bilinmektedir. Duyarlý gebe kadýnlarýn rubella infeksiyonu olan kiþilerden döküntü çýktýktan sonraki en az bir hafta sürede uzak durmalarý gerekir.

Ülkemizde rubella aþýsý rutin olarak y a p ý l m a m a k t a , % 1 0 g i b i d ü þ ü k o r a n d a uygulanmaktadýr. Bu nedenle rubella infeksiyonu TARTIÞMA VE SONUÇ

1-4

1-3

1 , 3 , 4

4

1-4

1,3,4

2

6

2

1 -5

7

1-3

2,8

1-4,8

1-4

1-4

2

2

(3)

Hýzarcýoðlu ve Ark.

23 küçük yaþlarda geçirilmekte, doðurganlýk çaðýndaki

Türk kadýnlarýnda yüksek oranda baðýþýklýk oluþmakta ve konjenital rubella nadir görülmektedir.

Ancak son yýllarda ülkemizde 12-15 ay cývarýndaki bebeklerde MMR aþýlama oranlarýnda görülen artýþ, t o p l u m u n t a m a m ý n a y a y g ý n l a þ t ý r ý l a m a d ý ð ý taktirde, infeksiyon geçirme yaþýnýn daha ileri yaþlara kayma riskini arttýracak ve dolayýsýyla konjenital rubella riskinde de artýþa neden olabilecektir. Bu riski azaltmak amacýyla ya toplumsal aþýlamanýn topyekün baþlatýlmasý ya da doðurganlýk çaðý öncesindeki genç kýzlarýn aþýlanmasý gerektiði inancýný taþýmaktayýz.

KAYNAKLAR

YAZIÞMA ADRESÝ

1. Samancý N. Konjenital Ýnfeksiyonlar. Neonatoloji.

Daðoðlu T (ed). 1. Baský. Ýstanbul: Nobel Týp Kitapevleri Ltd, 2000;709-725.

2. Maldorado Y. Rubella. In: Behrman RE., Kliegman RM., Jenson HB. Nelson, (eds). Textbook of Pediatrics.

Philadelhia: W.B. Saunders, 2000: 952-953.

3. Katz SL, Gershon AA, Hotez PJ. Krugman's Infectious Dýseases of Children. St Louis: Mosby, 1998:408-411.

4. Cole FC. Viral Infections of the fetus and newborn. In:

Avery's Disease of the Newborn Taeusch HW, Ballard RA (eds). 7th edition. Philadelphia: WB Saunders Company, 1998;467-489.

5. Webster WS. Teratogen update: Congenital Rubella.

Teratology 1998;58:13-23.

6. Pedreira DA, Haiek DB, Okay TS, Russo EM, Proenca RS, Falcao MC, Zuagaib M. PCR in the first oropharynx asipate of the newborn: a possible source for identification of congenital infection agents. Rev Inst Med Trop 1997;39:363-4.

7. Meitsch K, Enders G, Wolinsky JS, Faber R, Pustowoit B. The role of rubella-immunoblot and rubella-peptide- EIA for the diagnosis of the congenital rubella syndrome during the prenatal and newborn periods. J Med Virol 1997;51:280-3.

8. Kanra G, Kara A. Primer aþý takvimi: Hacettepe Üniversitesi önerileri. Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Dergisi 2002;45:73-84.

Dr. Esra BÝLGER ÜTÜK Mustafa Kemal Cd. No:134 D:16 Bornova / ÝZMÝR

Tel : 0.232.3420206 Faks : 0.232.4892315 Geliþ Tarihi : 26.09.2002 Kabul Tarihi : 05.05.2003

Referanslar

Benzer Belgeler

olguda olduğu gibi bilateral, uçları sivri, mızrak şekilli, lens nükleusundan lens korteksine doğru uzanmış kristal gibi parlayan lens opasiteleri saptandı (Resim 3)..

Destekleyici bulgular normal kan bas›nc› (artm›fl renin aldosteron seviyesinden etkilenmez), trombosit aggregasyon defekti, hipokloremi, metabolik alkalozis, plazma renin,

Mekon- yumla boyalı amniyotik sıvı (MBAS) ile doğan bebek- lerin bir kısmında görülen mekonyum aspirasyon sendromu (MAS), sıklıkla term ve postterm yenido-

WWS konjenital muskuler distrofiler içerisin- de yer alan; göz ve beyin anomalilerinin eşlik ettiği otozomal resesif geçişli nadir görülen ve oldukça kötü prognozlu

Bu yazıda, tek ventrikül, pulmoner darlık, ventrikül divertikülü, iki taraflı superior vena kava, sternum alt uç ve supraumbilikal batın ön duvar defekti

ECMO uygulamasının faydalı olabileceği durumlar şunlardır: Yenidoğan mekonyum aspirasyon sendromu, çocukların solunumsal distres sendromu, konjenital diyafragma her-

Twiddler sendromu, kalp pili jeneratörünün uwn ekseni boyunca rotasyancı uğraması sonucu elektrod/arın koi/ yapması ile karakterize bir sendromdur.. Twiddler

Courtesy : This media comes from the Centers for Disease Control and Prevention 's Public Health Image Library (PHIL), with identification number #3168.. WHO strategy for control