• Sonuç bulunamadı

KANAMA KANAMA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KANAMA KANAMA"

Copied!
54
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KANAMA KANAMA

Prof. Dr. Serpil ALTUNDOĞAN

(2)

HEMORAJİ HEMORAJİ

Dolaşımdaki kanın akut

kaybıdır.

(3)

KANAMA

KANAMA SINIFLAMASI SINIFLAMASI

İnternal kanama

Eksternal kanama

Fizyolojik kanama

Patolojik kanama

Spontan kanama

Provoke kanama

(4)

KANAMA

KANAMA SINIFLAMASI SINIFLAMASI

Arterial

Venöz

Kapiller

Primer kanama

Sekonder kanama

(5)

KANAMA ÇEŞİTLERİ KANAMA ÇEŞİTLERİ

Stomatoroji:Ağız kanaması

Epistaksis:Burun kanaması

Hematamez:Balgam,öksürükle gelen kanama

Melena:Sindirim sisteminden gelen kanama

Hematüri:İdrarla gelen kanama

Hemothorax:Plevra içine kanama

Hemartrozis:Eklem içine kanama

Hemoperitonium:Periton içine kanama

Hemoperikardiyum:Perikard içine kanama

(6)

EKİMOZ EKİMOZ

Yırtılan damarın üzerindeki deri veya mukozanın devamlılığının bozulmadığı durumlarda kanın subkutan veya

submüköz doku içine yayılmasıdır.

(7)

HEMATOM HEMATOM

Yırtılan büyükçe bir damardan

çıkan kanın dokuları iterek, daha önce varolmayan bir boşluk

oluşturup orada toplanmasıdır.

(8)

HEMATOMUN TEDAVİSİ HEMATOMUN TEDAVİSİ

Antibiyotik verilir

İlk iki gün soğuk uygulanır

Sonra sıcak uygulanır

Ilık gargara ve pansuman önerilir

Heparin içeren pomadlar sürülür.

(9)

HEMOSTAZ HEMOSTAZ

Kanamanın durdurulmasıdır.

İntravasküler faktörler

Extravasküler faktörler

(10)

HEMOSTAZ MEKANİZMASI:

HEMOSTAZ MEKANİZMASI:

1- Damarda vasküler spazm oluşur.

2- Kanın koagülasyonu

Protrombin---> Trombin

Fibrinojen--->Fibrin

3- Fibröz dokunun gelişmesi

(11)

Normal kan değerleri:

Normal kan değerleri:

Eritrosit: 4.5-5.5 milyon

Lökosit: 5000-7000

Trombosit: 150.000-400.000

Kanama zamanı: 3-5 dakika

Pıhtılaşma zamanı: 5-10 dakika

Hb: 13-16gr/100ml, erkekte 12-14gr/100ml, kadında

Hematokrit: 47 ± 7, erkekte 42 ± 5, kadında

Sedimentasyon: 0-15mm/saat, erkekte

0-20mm/saat, kadında

(12)

KANAMA KONTROLÜ

• Yara üzerine direk basınç uygulama

• Acil suturle yaklaştırma ve basınç uygulama

• Damar bağlama

• Dolaşımın desteklenmesi

• Gerekirse cerrahi müdahale

(13)

KANAMA

Çekim esnasındaki kanama - Yumuşak doku kanaması - Kemikten gelen kanama Çekim sonrası reaksiyonel

kanama

(14)

KANAMANIN LOKAL NEDENLERİ

Çekim yerindeki enfeksiyon

Travmatik çalışma

Arter ya da venin açılması

Çekim yerinde sivri kemik spiküllerinin kalması

Maksiller sinüsün açılması

Kemik kırıldıysa

Hasta pıhtıyı emip oynattıysa

(15)

KANAMANIN GENEL NEDENLERİ:

• Hipertansiyon

• Diabet

• Karaciğer ve böbrek hastalıkları

• Kortikosteroid kullanımı

• Antikoagülan kullanımı

• Kan hastalıkları

(16)

Antikoagülan kullanımı:

Antikoagülan kullanımı:

Aspirin, Heparin, Cumadin, Clexane, Plavix

Protrombin zamanı

INR (International Normalized Ratio) = 1 1.0-2.0 arası değerler normaldir.

Normalin üzerindeki değerlerde ilaç

kullanımına cerrahiden 3 gün önce ara

verilir.

(17)

Kan Hastalıkları Kan Hastalıkları

Hemofili

Lösemi

Trombositopenik Purpura

Agranülositoz (Nötropeni)

Anemi

Ciddi vitamin eksiklikleri ( Vit. K ve C )

(18)

HEMOFİLİ HEMOFİLİ

Hemofili A: Faktör 8 eksikliği

Hemofili B: Faktör 9 eksikliği

Parsiyel protrombin zamanı anormaldir.

Pıhtılaşma zamanı uzayabilir.

Tekrarlayan geç kanamalar tipiktir.

(19)

HEMOFİLİ HEMOFİLİ

Rejyonel anestezi yapılmamalıdır.

Mandibuler lingual dokular zedelenmemelidir.

Kas içi enjeksiyondan kaçınılır.

Cerrahi öncesi faktör replasmanı yapılmalıdır.

Lokal hemostaz önlemleri alınmalıdır.

Bir seansta en fazla 1-2 diş çekilmelidir.

Postoperatif antibiyotik verilmelidir.

Kesik, çiziklerde sıkı bandaj ve soğuk uygulanmalıdır.

(20)

LÖSEMİ LÖSEMİ

Lökosit ve diğer kan hücrelerinin

kontrolsüz ve irreversibl şekilde artarak kemik iliği, periferik kan ve diğer

dokuları istila etmesidir.

Ağız bulgularıyla başlayabilir.

(21)

LÖSEMİ LÖSEMİ

Cerrahi müdahale öncesinde kan transfüzyonu ve profilaktik antibiyotik gereklidir.

Konservatif, aseptik ve atravmatik yaklaşılmalıdır.

Rejyonel anesteziden kaçınılmalıdır.

Rezorbe olabilen sutur materyali kullanılmalıdır.

Oral hijyen çok önemlidir.

Aspirin verilmemelidir

.

(22)

TROMBOSİTOPENİK PURPURA TROMBOSİTOPENİK PURPURA

Trombositlerdeki bir

anormallikten veya kapiller

duvardaki bir defektten ileri gelir.

Kan subkutan ve submüköz olarak damar dışına çıkar.

Deri ve mukozalarda koyu lekelerle

karakterizedir.

(23)

TROMBOSİTOPENİK PURPURA TROMBOSİTOPENİK PURPURA

Oral submüköz peteşi ve kanamalar olur.

Diş çekimi sonrası aşırı, durdurulamayan kanamalar olabilir.

Cerrahi öncesi taze, bekletilmemiş kan verilir.

Aspirin verilmemelidir.

(24)

ANEMİ ANEMİ

Periferik kandaki eritrositlerin kalitatif ve kantitatif olarak

azalmasından ileri gelir.

Eritrosit yapım hızı azalır veya

yıkım hızı artar.

(25)

ANEMİ ANEMİ

Glossit, glossodyni, anguler stomatit, rekürrent aftlar, kandidiazis görülür.

Hb 10 gr/dl’nin altına düşmüştür.

Total kan transfüzyonu gerekebilir.

(26)

AGRANÜLOSİTOZ AGRANÜLOSİTOZ

Granülositlerin ( nötrofil,

eozinofil, bazofil ) yokluğudur.

Nötrofiller 500’ün altına

düşmüştür.

(27)

AGRANÜLOSİTOZ AGRANÜLOSİTOZ

Ağızda şiddetli enfeksiyonlar gelişir.

Cerrahi müdahale antibiyotik baskısı altında ve kan transfüzyonu ile

yapılmalıdır.

(28)

Dental kanama kontrolü:

Dental kanama kontrolü:

Sistemik anamnez, hikaye, klinik muayene Hipertansiyon

Diabet

Karaciğer ve böbrek hastalıkları Kortikosteroid kullanımı

Ağız kanserleri

Epulis, gingivit, stomatit

Antikoagülan kullanımı

(29)

Dental kanama kontrolü:

Dental kanama kontrolü:

Vazokonstrüktörsüz lokal anestezi ile kanamanın kaynağının bulunması

Kavite içine tamponman

Yumuşak dokuların dikilmesi, damarın bağlanması veya koterizasyon

Kemik mumu

Hemostatik ajanların kullanımı

Kaviteye tampon dikilmesi (En fazla 72 saat)

Antibiyotik uygulaması

Kan veya kan ürünlerinin transfüzyonu

(30)

Dental kanama kontrolü

• Vazokonstrüktörsüz lokal

anestezi ile kanamanın kaynağı bulunur.

• Kavitedeki pıhtı temizlenir.

• Kavite içine sıkı tampon

yerleştirilir.

(31)

- Kanama kemikten geliyorsa, kekik

mumu kullanılır veya kemik künt bir el aleti ile ezilir; tampone edilip beklenir.

- Kanama durmuyorsa sokete lokal

hemostatik tıkaçlar (surgicel, spongel,

spongostan, fibrin yapıştırıcı; Tissucol,

Bioglue) uygulanır.

(32)

Yumuşak dokudan geliyorsa;

Yumuşak dokudan geliyorsa;

yırtık dokular dikilir, damar yırtık dokular dikilir, damar bağlanır veya koterizasyon bağlanır veya koterizasyon

yapılır.

yapılır.

(33)

• Kaviteye tampon dikilir. (24-48 saat sonra çıkartılmalıdır.)

• Antibiyotik verilir.

• Gerekirse kan veya kan ürünleri

verilir.

(34)

Hemostatik ajanlar Hemostatik ajanlar

Spongiel

Spongostan

Surgicel

Tranexamic asit

Fibrin yapıştırıcılar

Tissucol (Tissel)

Bioglue

(35)

Fibrin yapıştırıcılar:

Fibrin yapıştırıcılar:

TİSSUCOL (TİSSEL)

Doğal insan plazmasından elde edilir.

Hemostazı sağlar.

Vaskülarizasyonu ve granülasyon dokusu gelişmesini arttırır.

Yara iyileşmesini geliştirir.

Dokuları yapıştırır.

Adhezyon 20-30 sn içinde oluşur.

(36)

Tissel solüsyonu (Fibrinojen, Faktör XIII, Tissel solüsyonu (Fibrinojen, Faktör XIII,

Fibronektin, Aprotinin, Plasminojen) Fibronektin, Aprotinin, Plasminojen) + + Trombin solüsyonu(Trombin,Ca) Trombin solüsyonu(Trombin,Ca)

= KATI TİSSEL

(37)

Fibrin yapıştırıcıların Fibrin yapıştırıcıların

endikasyonları:

endikasyonları:

Hemostazın sağlanması

Maksiller sinüs açıklıklarının kapatılması

Kret augmentasyonu, kist defekti onarımında hidroksil apatitle kombine olarak

Dokuların birleştirilmesinde sutüre alternatif olarak

Vasküler cerrahide

(38)

HİPOVOLEMİK ŞOK

• Vital organların normal

kanlanamamasına neden olan kalp debisi düşüklüğüyle

karakterize bir akut periferik dolaşım yetmezliği tablosudur.

• Kan kaybı % 30-40

düzeyindedir.

(39)

HİPOVOLEMİK ŞOK

• Kalp debisi azalır, kan basıncı düşer.

• Nabız hızlanır.

• Beyin kan akımı azaldığından mental durum bozulur. Huzursuzluk,

anksiyete, koma gelişir.

• Myokardın oksijenlenmesi bozulur.

• Solunum yüzeyel ve hızlıdır. Hava açlığı gelişir.

• Hipotermi gelişir.

(40)

HİPOVOLEMİK ŞOK TEDAVİSİ

• Kanama durdurulur.

• Bacaklar 15-20 derece yukarıya kaldırılır.

• Hava yolu açıklığı sağlanır, oksijen verilir.

• Sıvı replasmanına başlanır.

• Kan kaybı fazla ise ( total volümün

%25’i kayıpsa) kan verilir.

• Ağrı dindirilir, hasta ısıtılır.

(41)

KAN TRANSFÜZYONU

• Normal kan volümü vücut ağırlığının

% 7’si kadardır.

• Total kan volümünün % 25 ve

üzerinde kayıp olduğu durumlarda kan replasmanı gereklidir.

• Kaybedilen kanın yarısı kan olarak,

diğer yarısı 3 katı volümde kolloid ve

kristaloid sıvı olarak verilir.

(42)
(43)

DİABETES MELLİTUS DİABETES MELLİTUS

İnsülin hormonunun yetersizliğinde ortaya çıkar.

Hiperglisemi vardır.

(44)

AÇLIK KAN ŞEKERİ:

AÇLIK KAN ŞEKERİ:

Açlık kan şekeri; 80-120 mg/dl

150 mg/dl’nin üzerindeyse cerrahi müdahale

yapılmaz.

(45)

DİABETİN DİABETİN

KOMPLİKASYONLARI:

KOMPLİKASYONLARI:

Damar komplikasyonları

Oftalmik komp.

Böbrek komp.

Sinir sistemi komp.

Deri komp.

(46)

DİABETİN ORAL DİABETİN ORAL

KOMPLİKASYONLARI:

KOMPLİKASYONLARI:

Ağız kuruluğu,tükürükte azalma

Periodontal hastalık,diş çürüğü

Nefeste aseton kokusu

Alveol kemiğinde rezorbsiyon

Ağız yaraları, sekonder gangren

Enfeksiyona direnç azalır

Yara iyileşmesi gecikir.

(47)

HİPERGLİSEMİK KOMA

Yavaş gelişir

Ağır, dehidratasyon, kuru cilt,derin ve sık solunum

Nefeste aseton kokusu

Taşikardi,ateş, yüz sıcak

Hipotansiyon

Şuur bulanıklığı, koma

HİPOGLİSEMİK KOMA

Çok hızlı gelişir

Cilt nemli, solunum yüzeyel

Anoksi,beyin ödemi

Sinirlilik,açlık,çarpıntı titreme,başağrısı,şuur bulanıklığı,konfüzyon

Konvülziyon,paralizi,

koma

(48)

DİABETLİ HASTALARDA:

DİABETLİ HASTALARDA:

Kan şeker düzeyine baktırılır.

Hasta mutlaka tok ve insülinini almış olmalıdır.

Adrenalinsiz lokal anestezik kullanılır

Yemek veya insülinden sonraki 2 saat içinde, özellikle de sabah saatlerinde müdahale yapılır.

Kontrolsüz diabette profilaktik antibiyotik kullandırılır.

Aspirin kullanılmamalıdır.

(49)

STEROİD KULLANIMI:

STEROİD KULLANIMI:

Stres durumunda glukokortikoid kullanımı artar.

Enfeksiyon, travma,aşırı yorgunluk,

ilacın kesilmesi durumlarında kriz

gelişebilir.

(50)

STEROİD KRİZİ:

STEROİD KRİZİ:

Ateş

Bulantı, kusma

Hipotansiyon

Karın ağrısı

Uyuşukluk

Dehidratasyon

Şok

(51)

STEROİD KULLANIYORSA:

STEROİD KULLANIYORSA:

Son 1 yıl içinde 1 aydan fazla steroid kullandıysa Adrenal Kortekste atrofi olmuştur.

Strese tahammülü azalmıştır.

Yara iyileşmesi gecikir.

Enfeksiyona meyil artar.

(52)

Steroid dozu operasyon öncesinde 2

katına çıkartılmalıdır ( oral; 1 gün önce, parenteral; 1-2 saat önce)

Sakin ortamda ve aseptik çalışılmalıdır

Aspirin veya nonsteroid

antienflamatuarlar verilmez, peptik ülser yapar.

Antibiotik verilmelidir.

(53)

HİPERTANSİYON HİPERTANSİYON

Normalde 80/120 mmHg dır.

Diastolik 100

Sistolik 150 mmHg nın üzerindeyse

cerrahi müdahale YAPILMAZ.

(54)

SENKOP SENKOP

Açlık

Korku

Uykusuzluk

Beynin çok kısa süre kansız kalışıdır.

Hasta trandelenburga getirilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Remark: In an optimal assignment table, if an unused 1-entry cell has net cost change zero, it indicates that the given AP will have an alternative optimal assignment plan.. Also,

hemoperikardiyum: perikard boşluğuna kanama - dış kanama: direk vücut dışına veya vücut dışına açılan organ boşluklarına kanama.. ör: hemoptizi: solunum

Sonuç olarak baş ağrısı yakınması ile başvuran hastalar- da, yüksek mortalite ve morbidite oranına sahip olan SAK tanısı, normal fizik muayene saptansa da ayırıcı

Bu çalışmada, amacımız hastanemizde açık kalp cerrahisi geçiren hastalarda, kanama nedenli reope- rasyonların oranını saptamak, reoperasyonların ne

The mass in the base of the tongue can be seen on an sagittal postcontrast T1-weighted magnetic resonance image (MRI) of the head and neck (Figure 3)?. What is

de Mimar Sinan’ın kökeni konusuna değinerek şunları ifade etmektedir: «Bununla beraber, Türklerin tarih boyunca kurmuş oldukları en büyük ve güçlü devlet

Dokuzyüzyirmibeş alkol ve madde kullanım bozukluğu olan, yaşlı yetişkinlerle genç ve orta yaşlı yetişkinlerin karşılaştırıldığı bir çalışmada; yaşlı

«Onu kaybetmek hepimiz için bü yük üzüntü. En faydalı olacağı bir sırada öldü. Çok erken kaybettik. Daha memleketimize yapacağı, çok işler